25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 OCAK 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çalışma arkadaşları tarafından alkışlarla karşılanan Rektör, ‘Bugün aydınlık bir gün’ dedi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Aşkın görevinin başında YUSUF ZİYA CANSEVER VAN Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın dün alkışlarla görevine başladı. Aşkın, ‘‘Bugün aydınlık bir gün, umarım 2006 hep bugün gibi olur, çektiğimiz sıkıntılar geride kalır’’ dedi. ‘‘İhaleye fesat karıştırmak ve resmi evrakta sahtecilik’’ iddiasıyla yargılandığı davada tahliyesine karar verilmesinin ardından, 3 Ocak’ta tedavi gördüğü hastaneden taburcu edilen Prof. Dr. Aşkın, dün üniversiteye giderek makamında görevine başladı. Öncesinde YYÜ Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin tarafından kan tahlilleri alınarak rutin kontrolden geçirilen Aşkın’ı rektörlükte YYÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Ali Fuat Doğu, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Yüksel ile Tarımın Dili Olsa... İspanya, İtalya ve Yunanistan gibi ülkelerde 2005 yılı kurak geçtiği için zeytin üretimi bekleneni vermedi ve üretim açığı oluştu... Eylül ayıydı... Ören’de Türkel Minibaş’la birlikte, Murat Narin’den öğrenmiştik birkaç ay sonra yaşanacakları... Türkiye ise yüksek bir üretime ulaşmıştı hava koşulları nedeniyle. Üreticinin yüzü gülüyordu bu yüzden. AKP iktidarı üretici kesimin hiçbir sorununa eğilmiyordu. Ayvalık, Burhaniye, Güre’de konuştuğum üreticiler de aynı şeyi söylüyordu. Oysa Türkiye en iyi sofralık zeytini ve yağı üretiyordu. Türkel Minibaş’ın da sık sık köşesinde değindiği gibi, siyasi erk, üreticiyi kendi yalnızlığından kurtarmak istemiyordu... Elmadan patatese, kirazdan cevize dek Türkiye’nin ürettiği temel ürünleri dışarıdan alma tutkusu 1983’ten sonra başlamış, Akdeniz’de üretilen muzumuzun yerini ‘‘Çikita Muz’’ almıştı... Elbet bu işin mimarı Turgut Özal’dı... Türkiye’nin en verimli topraklarında baraj inşaatı yapan bir düşünce, nedense tarım kesimini dün olduğu gibi bugün de yok sayıyordu... Bilmem Söke, Gediz, Bakırçay Ovası’ndan geçtiniz mi hiç... Pamuk üretimi durdu... Pamuk ihraç eden Türkiye, pamuk ithal eder hale geldi... Elimdeki bilgiler 2005 yılında 900 milyon dolarlık pamuk ithalinin, iki yıl sonra 1 milyar doları aşacağını gösteriyor... Bugün Suriye, Mısır, Tunus gibi ülkeler tarıma çok önem verirken Türkiye umursamıyor... ??? Bir süre önce Kahire Uluslararası Havaalanı’nda gezinirken gümrüksüz satış mağazalarında şişelerde zeytinyağı görünce çok şaşırmıştım... Türkiye’den gelen turistlerin minik şişelerdeki zeytinyağlarına 34 dolar verdiklerine tanık olunca da beynim atmıştı: ‘‘Bu zeytinyağlarından Türkiye’de de var, neden buradan alıyorsunuz?’’ Yanıt ilginçti: ‘‘Türkiye’de butik zeytinyağı bulmak o kadar zor ki!’’ Bir boşvermişlik içindeyiz... Zeytinyağı pazarını önce Yunanistan’a, Tunus’a kaptırdık. Zaten İtalya ve İspanya bizim önümüzdeydi. Şimdilerde Mısır ve Suriye bizi zorluyor. Sırada ise Çin, Avustralya, Vietnam bulunuyor. Küresel dünyaya Türkiye’nin tarımda ayak uydurması çok zor. Türkiye zeytinyağında, tohumluklarda olduğu gibi yıllardır patentsiz ve marka tescili yaptırmadan dışsatım yaptı. Özellikle 19601990 arası tüm dünyadaki zeytinyağı gereksinimini ‘‘dökme yağ’’ dediğimiz yöntemle Türkiye karşıladı. İtalyanlar ve İspanyollar Türkiye’den aldıkları ‘‘fason’’ ya da ‘‘dökme’’ yağı şişeleyip dünya piyasalarına sürdü. Siyasi erk, hiçbir dönem zeytin üreticilerine, zeytinyağı sektörüne giren işadamlarına destek vermedi. Kimi fabrikalar bu yüzden ya kapandı ya da satıldı... Şimdilerde dünyada zeytinyağı açığı var. Türkiye’de üretim iyi. Ama iş işten geçtikten sonra TBMM araştırma önergesini tartışmaya başladı ve bitti. ??? Türkiye iş işten geçmeden tarıma önem vermeli... Bugün konumuz zeytinyağı olduğu için bazı noktalara değineceğim... CHP’li Kemal Anadol ve arkadaşlarının hazırladığı ‘‘Zeytin ve Zeytinyağı Sorunları Raporu’’nu AKP hükümeti dikkate almalıdır... CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Gürol Ergin’in de belirttiği gibi koşullar ne olursa olsun zeytinyağı ithalatına izin verilmemelidir. Türkiye 2005 yılında 16 bin ton zeytinyağı ihracatı yaptı. Bu yıl İspanya’da üretim 1 milyon 400 bin tondan 600 bin tona düştü. Türkiye bir fırsat yakaladı böylece... ABD pazarının yanı sıra Çin ve Japonya pazarı Türkiye’yi bekliyor... CHP zeytin raporunu çok iyi hazırlamış. Zeytin üreticilerinin sorunlarını açık açık dile getirmiş. Umarım AKP iktidarı üreticinin sorunlarının üzerine eğilir. CHP İzmir Milletvekili Abdürrezzak Erten’in eleştirdiği gibi: ‘‘Kırsal kesim perişan. Biz CHP olarak oralardayız. AKP iktidarı nerede! AKP üretici kesimi yok sayıyor.’’ SELÇUK ÜNİVERSİTESİ’NDEKİ YOLSUZLUK İDDİALARI Okudan: Rant çevrelerinin oyunu KONYA (Cumhuriyet) Selçuk Üniversitesi (SÜ) Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan, üniversitede yolsuzluk yapıldığı iddialarıyla ilgili olarak ‘‘Rant çevrelerinin rantını bozuyorum. Üniversitenin ileriye gitmesi, çağdaşlaşması bazı kişilerin hoşuna gitmiyor. Denetlemenin nedeni bu’’ dedi. Okudan, dün bir gazetede yer alan ‘‘YÖK’ten Selçuk’a büyük operasyon’’ başlıklı haberi değerlendirdi. ‘‘Operasyon’’ ifadesine şaşırdığını belirten Okudan, ‘‘Böyle bir operasyondan benim haberim çok sayıda öğretim görevlisi ve personel alkışlarla karşıladı. Aşkın, makamında düzenlediği basın toplantısında konuşmasına, tutuklu bulunduğu süre içinde kendisine destek olan herkese teşekkür ederek başladı. Çalışmalarına kalyok. YÖK’ün incelemesi var’’ diye konuştu. YÖK’e şikâyet mektuplarıyla iletilen konulara ilişkin Maliye Bakanlığı’nın da kendilerini denetlediğini, YÖK’ün denetlemesinin ise sürdüğünü ifade eden Okudan, ‘‘Denetlemelerin nedeni şu: Rant çevrelerinin rantını bozuyorum. Kızanlar var. Bizi sevenler de sevmeyenler de var. Denetlemelerin nedeni bunların yazdığı şikâyet mektupları. YÖK, bir tek beni denetlemiyor. Araştırırsanız denetlenen bir sürü üniversite var’’ dedi. naları ve yapılan hizmetleri yerinde görmek istediğini söyledi. Tutukluluk günlerini geçirdiği Van Kapalı Cezaevi’ni ziyaret etmek istediğini dile getiren Aşkın, cezaevinde kaldığı sürede oradaki yönetimin ve Sezer, Özkök’ü kabul etti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ü, Çankaya Köşkü’nde kabul etti. Cumhurbaşkanı Sezer’in, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök ile haftalık olağan görüşmesi, yaklaşık 40 dakika sürdü. Mehmet Ağar hastaneden çıktı ? İSTANBUL (AA) İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi’nde dün burnundan ameliyat olan DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, taburcu oldu. Eşi Emel Ağar ve oğlu Tolga ile birlikte hastaneden ayrılan Mehmet Ağar, çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ağar, burnundaki kemik yapısının eğrilmesinden kaynaklanan sorunun nefes alıp vermesini zorlaştırdığını söyledi. dıkları yerden aynı şevk ve heyecanla devam edeceklerini vurgulayan Aşkın, bir an önce üniversite yöneticilerinden geride kalan günlerde yapılan faaliyetlerle ilgili bilgi alacağını belirtti. Aşkın, üniversitede yeni hizmete giren bi personelin kendisine destek olduğunu belirtti. Hafta sonunda dinlenmek için Ankara’ya gideceğini, bayramdan sonra da görevine kaldığı yerden devam edeceğini anlatan Aşkın, şöyle devam etti: ‘‘Burada olduğum için mutluyum ve memnunum. Sevdiğim işle ve sevdiğim arkadaşlarla olmaktan mutluyum. Bugün aydınlık bir gün. Umarım 2006 hep bugün gibi olur. Çektiğimiz sıkıntılar geride kalır. Benim hakkımda dava sürecinde çeşitli açıklamalar yapıldı. Bu tür durumlarda toplum olarak kamplaşma yerine bunu bir fırsat olarak değerlendirip sorunları uygar bir şekilde tartışabilirsek bu tür krizlerden daha olumlu sonuçlar elde edebiliriz. Cumhuriyet için, demokrasi için, insan hakları için bunu bir fırsat olarak bilmemiz gerekiyor.’’ O DTÜ REKTÖRÜ AKBULUT ÇİZMEDEN YUKARI Rusya’ya doğalgaz için en yüksek fiyatı biz ödüyoruz. MUSA KART ‘Fındık, fıstık satarak gelişilmez’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, Türkiye’nin gelişmiş ülkeler sınıfına girebilmesi için tek yolun, bilgi ve teknoloji üretip bunu ihraç etmek olduğunu belirterek ‘‘Fındık, fıstık, tekstil, halı, kilim, satarak hiçbir ülke gelişmiş ülke olamaz’’ dedi. Prof. Dr. Akbulut, ODTÜ’nün 50. yılı dolayısıyla dün düzenlediği basın toplantısında, üniversitenin bugüne kadar yaptığı çalışmalar ve hedefleri hakkında bilgi verdi. Akbulut, ODTÜ’nün Türkiye’ye modern bir eğitim sistemi getirdiğini ve bugün Türk üniversitelerinin çoğunda bu sistemin uygulandığını ifade ederek üniversitenin Türkiye’de bilim, teknoloji ve araştırma alanında öncü olduğunu kaydetti. Üniversitelerinin, Türkiye’yi bilgi ve teknoloji ihraç eden ülke konumuna getirmeyi kendisine görev saydığını ifade eden Prof. Dr. Akbulut, şunları kaydetti: ‘‘Tüm kurumlarla işbirliği yaparak ülkemizin gelişmiş ülkeler sınıfına girebilmesi için tek yol var, bilgi ve teknoloji üretmek ve bunu ihraç etmek. Fındık, fıstık, tekstil, halı, kilim, satarak hiçbir ülke gelişmiş ülke olamaz. Çünkü 510 bin yıldır ülkeler zaten bu işi yapıyorlar. Eğer fındık, fıstık, kilim, halı satarak gelişmiş ülke olunsaydı, bugün geri kalmış ya da gelişmekte olan ülkeler dediklerimiz gelişirdi.’’ Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Akbulut, 15 yeni üniversite kurulmasına ilişkin olarak şunları söyledi: ‘‘Biz akıllı politikalarla sağlıklı kurulacak üniversiteleri her zaman destekliyoruz. Ancak şu anda üniversitelerle ciddi bir diyalog ve ilişki kurmadan, YÖK ve Üniversiteler Arası Kurul ile birlikte hareket etmeden kurulacak üniversitelerin kısa sürede başarılı olma imkânı olduğunu düşünmüyorum.’’ ‘‘Öğrenci yetiştirme şansına kavuşmadan derme çatma binalarda, kalitesi şüpheli öğretim elemanlarıyla alelacele eğitime başlarlarsa yazık olur’’ diyen Akbulut, hem gençlerin hem de ailelerin kaliteli eğitime önem verdiklerini söyledi. Akbulut, yeni kurulacak üniversitelerin rektör ve yöneticilerinin çok önemli bir sınavdan geçeceğini de vurguladı. ‘Bürokratlar açığa alınmalı’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anavatan Partisi Ankara İl Başkanı Muharrem Soğuksu, savcılık tarafından haklarında yolsuzluk ve usulsüzlükten dava açılan 32 EGO ve ASKİ bürokratının dava sonuçlanıncaya kadar açığa alınması gerektiğini vurguladı. Soğuksu, dün yaptığı yazılı açıklamada, Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in söz konusu bürokratları açığa alması gerektiğine işaret ederek, dava süresince delillerin karartılabileceği uyarısında bulundu. musakart@yahoo.com Gürtuna: Devleti lif lif çözdüler ? İstanbul Haber Servisi ‘‘Turkuaz Hareket’’ adıyla siyasi bir oluşum başlatan eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna, ‘‘siyasi iradenin problemleri çözmede aciz kaldığını, bu aczin devleti de lif lif çözdüğünü’’ söyledi. Gürtuna, Turkuaz Hareket Çalışma Grubu’nca, Maslak Darüşşafaka tesislerinde gerçekleştirilen ‘‘Siyasette Yeniden Yapılanma’’ konulu toplantıda yaptığı konuşmada, ‘‘Ayrımcılık ve istismar üzerine siyaset yapmak, kolaycılıktır. Bunlar adeta problemleri çözmek için değil, yeni problemler yaratmak için siyaset yapıyorlar’’ dedi. Kubilay’ı anma töreninde AKP’yi eleştiren sözleri suçlama konusu oldu CHP’li Ayhan’a 301. madde soruşturması İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan hakkında, Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı anma törenleriyle ilgili yaptığı açıklama nedeniyle TCK’nin 301. maddesinden soruşturma başlatıldı. Ayhan, AKP’nin gerçek yüzünü bir kez daha gösterdiğini söyledi. Ayhan, geçen yıl 23 Aralık’ta gerçekleştirilen Kubilay’ı anma törenleri öncesinde yaptığı yazılı açıklamada, şu görüşlere yer vermişti: ‘‘AKP hükümetinin bugün taşıdığı zihniyet, başta Milli Eğitim olmak üzere icraatlar, 75 yıl önce Kubilay’a ve Cumhuriyete yapılmak istenenlerden farklı değildir. O gün zorbalıkla, kanla, vahşetle kabul ettirilmek istenen yobazlık, gericilik ve şeriat bugün sinsice ve sanki Cumhuriyet savunucularıymış, laiklik yandaşlarıymış gibi kendilerini göstererek yavaş yavaş empoze edilmeye çalışılmaktadır. Bugün hükümet tarafından yapılan neredeyse tüm çalışmalardan, gerek kamuoyu gerekse kapalı kapılar ardında verilen tüm demeçlerden bir Cumhuriyet düşmanlığını, laiklik karşıtlığını görmemek neredeyse imkânsızdır.’’ İzmir Cumhuriyet Savcılığı, TCK’nin 301. maddesinin 2. fıkrasında yer alan ‘‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini aşağılamak’’ suçlamasıyla Ayhan hakkında soruşturma başlattı. Bugün ya da pazartesi günü savcıya ifade vereceğini bildiren Ayhan, açıklamayla bir siyasetçi olarak kamuoyunu uyarma görevi yaptığını söyledi. Açıklamasında hükümeti doğrudan hedef alan ifadeler bulunmadığına dikkat çeken Ayhan, ‘‘Hükümetin uygulamalarıyla hükümette yer alan bazı kişilerin geçmişine bakarak bu değerlendirmeleri yaptık. Siyasetçi olarak uyarımızı yaptık. Bunun hazmedilmesi önemliydi’’ dedi. ‘‘Düşünce özgürlüğünü savunduğunu’’ söyleyen hükümetin, böyle bir eleştiriyi bile hazmedemediğini vurgulayan Ayhan, ‘‘Bir yandan AİHM kararlarını beğenmeyerek ‘bu iş din ulemasınındır’ diyeceksiniz, diğer yandan ana muhalefet partisinin il başkanının demecini yargıya taşıyacaksınız. Bu çifte standarttır’’ diye konuştu. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 AHMET ARPAD ‘Emine Erdoğan, Çankaya’ya çıkacaksa başını açmalı’ sözleri nedeniyle görüşmeye çağrıldı AKP, Dülger’e inceleme başlattı ? AKP grup yönetimi, Dülger’le görüşerek cumhurbaşkanı seçimi konusundaki açıklamalarının nedenini sormaya hazırlanıyor. Dülger, ise Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına karşı açıklamalarını sürdürüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP yönetimi, ‘‘Emine Erdoğan, Çankaya’ya çıkacaksa başını açmalı’’ diyen Antalya Milletvekili, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger hakkında inceleme başlattı. AKP grup yöneticileri, Dülger’le görüşerek açıklamalarının nedenini soracak. Bu görüşmeden sonra Dülger’in disipline sevk edilip edilmeyeceğine karar verilecek. ‘‘Emine Hanım türbanla Çankaya’ya çıkmakta ısrar ederse Türkiye’yi sarsar. İstiyorsa Köşk’e çıkarken başını açar, istemiyorsa da yapmaz’’ diyen AKP’li Mehmet Dülger, partiyi karıştırdı. Parti yönetimi, Dülger’in açıklamalarıyla ilgili olarak inceleme başlattı. Bu arada Dülger, açıklamalarını sürdürüyor. AKP’nin Milli Görüş partisi olmadığını, Milli Görüşçü birini de Çankaya’ya aday gösteremeyeceğini dile getiren Dülger, Türkiye’nin, eşi türbanlı bir cumhurbaşkanına hazır olmadığını söyledi. Dülger, ‘‘Borsa oynar, ordudan bildiriler çıkar, üniversiteler ayağa kalkar. Bunu Türkiye’yi sıkıntıya sokmayacak şekilde aşmak lazım’’ dedi. Parti içinden Dülger’e tepkiler sürüyor. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanvekili Altan Karapaşaoğlu, ‘‘Eşi türbanlı bir kişi, cumhurbaşkanı olamaz’’ demenin demokrasiye aykırı olduğunu belirterek ‘‘Böyle bir açıklama, ‘kurumlar demokrasiyi henüz kaldıramıyor’ anlamına gelir, bu da bu kurumlara hakarettir’’ dedi. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ise Dülger’in yaklaşımının doğru olmadığını söyledi. KARANLIKTA GÖLGELER “Bir tarikat şeyhinin misyonunu genç bir politikacıya devretmesinin romanı... ” GÜNİZİ YAYINCILIK Tel: 0 212 512 11 72 CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle