Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 AĞUSTOS 2005 ÇARŞAMBA
HABERLER
Başbakan'm ziyaret edeceği Diyarbakır'da çiftçiden sanayiciye, eğitimden sağlığa her kesim çözüm istiyor
Sorunlar Erdoğan'ıbeldiyorFIRATKOZOK
ANKARA - Diyarbakır, Başbakan
Recep Tay>ip Erdoğan'ın cuma gü-
nü yapacağı ziyareti bekliyor. Erdo-
ğan, gezisinde hükümetin 2.5 yıllık
uygulamalannın "reklammı yapma-
yı" planlarken bölge halla "yaünm
istiyor". Çiftçi, girdilerin yüksekli-
ğinden ve ürettiğini satamamaktan
yakınırken öğretmenler 60-70 kişi-
Iik sınıflann iyileştirilmesini bekliyor.
Erdoğan, cuma günü Diyarbakır'a
gidecek. Erdoğan, ziyaretinde hükü-
metin bölgeye dönük çalışmalaruıı
anlatacak. Bölgeye 980 kilometre
duble yol yapıldığını anlatacak olan
Erdoğan, yeni yatınmlarla birlikte in-
sanlann "terörünpençesinden kurtu-
lacağını" dile getirecek. Terör örgü-
• Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Arzu: Bölgedeki yatınm ortamının iyileştirilmesini
bekliyoruz. • Ziraat Odası Başkanı Erdem: Politikalar çiftçiyi bitirdi.
• Eğitim-Sen Diyarbakır Sekreteri Güngör: 60-70 kişilik sınıflarda ders yapılıyor.
• SES Diyarbakır Şube Başkanı Aydeniz: Tercümanla muayene yapıyoruz.
tü ile bölge insanının birbirinden mut-
laka aynştınlması gerektiğini \iirgu-
layacak olan Erdoğan, TOKİ tarafin-
dan yapılan konutlann anahtar tes-
lim törenine kahlacak ve işadamlany-
la bir araya gelecek.
Erdoğan'ın gezisi öncesinde Di-
yarbakır Ziraat Odası, Eğitim-Sen
Şubesi ve SES şubesi yöneticileri,
bölge sorunlannı ve beklentilerini
Cumhuriyet'e şöyle anlattı:
Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı
KudbetiinArzu: Bızım bölgedeki hu-
zur ortamının kalıcılaştınlması ko-
nusunda beklentilerimiz var. Onun
dışında enerji nakil hatlannın yenilen-
mesini, sulama kanallan yapılması-
nı, yeni hastane ve okullar açılması-
nı istiyoruz. Bölgedeki yatınm orta-
mının iyileştirilmesini bekliyoruz.
ZiraatOdaaBaşkanıBahriErdem:
Bizim en büyük beklentimiz Silvan
Barajı'nın bir an önce ihale edilme-
sidir. Baraj yapılırsaçok büyük birara-
zi bundan yararlanacak. Tanmda en
büyük sorunumuz girdilerin yüksek
olrnası. Gübre, mazot hergün zam alı-
yor. Çiftçinin en büyük girdisi bu iki-
si ve ilaçtır. Tanmda destekler yeter-
li değil, ürettiğimizi maliyetin altın-
da satıyoruz, hatta ahcı bulamıyoruz.
Tüccar yok, bir şey yok. Herkes ofis-
lere yöneliyor, ama ofisler de ihtiya-
cından fazlasını almıyor.
Eğitim-Sen Diyarbakır Şube Sek-
reteri Hasan Güngör: tldeki öğret-
men ve derslik sayısı yetersiz. Bazı
okullarda 60-70 öğrenciyle ders iş-
leniyor. Okullardaki teknolojik do-
nanım yeterli değil. Yeni müfredat için
ciddi anlamda altyapı eksikliği var.
Kadrolaşma ciddi boyutlarda, bir-
çok okul müdürünün yeri değişriri-
liyor. Diyarbakır'da kapkaç ve hırsız-
lık olaylan da yaygınlaşıyor. Bunun
eğitimle ilgili olduğunu düşünüyo-
ruz. Özellikle varoşlarda uyuşruru-
cu kullanan, çeteleşen çocuklar var.
SESDiyarbakır Şube Başkanı Sa-
Hha Aydeniz: En büyük sorunumuz
sağlığın özelleştirilmesi, SSK'lerin
devrinden sonra orada çalışanlann so-
runlan var. Dil sorunumuz var.
Anadilde sağlıkhizmeti verilemedi-
ği için zorluk çekiyoruz. Özellikle
kırsal alanda bu karşımıza çıkıyor.
Çoğu muayeneyi tercümanla yapı-
yoruz. Son dönemde hastanelerin
birleştirilmesi çalışmalan kapasite-
yi çok çok aşıyor. îlde iki hastane-
nin tek çatı altmda toplanması için
çalışmalar yapılıyor.
'GÜNDEM DEĞIŞTlRME OYUNU'
Anayasapaketine
muhalefetten tepki
• CHP Grup Başkanvekili Koç, AKP'nin
oyununa gelmeyeceklerini belirtirken, DYP
Genel Başkanı Ağar, "Anayasa değişikliği
gizli kapılar ardında hazırlanmaz" dedi.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bûrosu) - AKP hükü-
metinin yeni yasama yı-
lında YAŞ kararlannın yar-
<gı denetimine açılması.
YÖK ve orman arazilen-
nin satışının da yer alaca-
ğı anayasa paketi hazırlı-
ğı, muhalefet partilerinin
tepkisine neden oldu. CHP
Grup Başkanvekili Haluk
Koç, AKP'nin gündemi
değiştirmeye çalıştığını,
bu oyuna gelmeyecekleri-
ni söyledi. DYP Genel
Başkanı MehmetAğar ise
yönermelik değiştirir gibi
anayasanın değiştirileme-
yeceğini vurguladı.
AKP hükümeti, yeni ya-
sama yılında getirmeyi
planladığı anayasa paketiy-
le ilgili olarak bir komis-
yon oluşturuyor. Parti, hü-
kümet ve gruptan yöneti-
cilerin yer alacağı komis-
yon, hangi düzenlemelerin
pakette yer alması ve pa-
ketin ne zaman TBMM
gündemine getirilmesi ko-
nulannda aynntıh bir ça-
lışma yaparak Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'a
sunacak. Son karan ıse Er-
doğan verecek.
CHP Grup Başkanveki-
li Haluk Koç, AKP'nin yi-
ne "fildr uçuşmalarT ya-
şadığına dikkat çekerek
-AKP'ninbukonudakisa-
mimiyetini herzaman sor-
gulamak gtrekiyor. Yani
böyle birtakmı navuç ola-
rak adlandınlabilecek
maddderi paketin içineko-
yarak kafalanna göre de-
ğtşfldiklerimonteetınegay-
retinde ohryorlar" dedi.
Türkiye'nin şu andaki
ana gündem maddesinin
terör olduğunu ve bu kon-
jonktürde anayasa deği-
şikliği tartışmalannı gün-
deme getirmenin "abes"
olduğunu kaydeden Koç,
CHP olarak AKP'nin
"gündem değtştirme oyu-
nuna gelmeyeceklerini"
söyledi. AKP'nin AB sü-
recinin tıkandığı, teslimi-
yet politikalan izlediği,
ekonomik olarak Türki-
ye'nin içerisinin boşaltıl-
dığı bir ortamda birden
anayasa tartışmalannı gün-
deme getirdiğini kayde-
den Koç, "CHPobu-akbiz
bu hedef, gündem sapor-
ma girişiminekatktda bu-
hınmayacağız." dedi.
DYP lideri Mehmet
Ağar ise AKP'nin anaya-
sa paketine destek verip
vermeyeceğinin sorulma-
sı üzerine, sorunlann bü-
yüklüğü karşısında iktida-
nn şaşırdığını ve paniğe
uğradığını söyledi. Hükü-
metin, sorunlan çözeme-
yeceğini anladıkça yeni
paketleri ortaya attığına
dikkat çeken Ağar, "Neol-
duğu beffi oknayan şeyin
neyinedestekvereSm. Ana-
yasa değişikliği gizli kapt-
lar ardmda hazuianmaz.
Anayasa değişikliği tophı-
mun bir uzlaşma zemini-
dir." dedi.
Tolon, Engin'e bir plaket sunarken Engin de ToJon'a bir çini tabakve O*uı<uiiı tarihi Idtabı hedrve ettL (AA)
Istanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'le görüştü
Tolon'dan veda ziyareti
tstanbul Haber Servisi -1. Ordu Komutanı Orge-
neral Hurşit Tolon, Istanbul Cumhuriyet Başsavcı-
sı Aykut Cengiz Engin'e veda ziyaretinde bulundu.
Tolon için Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araş-
nrmalar Vakfi bir veda yemeği düzenledi.
YAŞ'ta alınan kararla emekliye aynlacak 1. Or-
du Komutanı Orgeneral Tolon, Sultanahmet'teki îs-
tanbul Adalet Sarayı'na gelerek Başsavcı Engin ile
bir süre basına kapalı olarak görüştü. Daha sonra ba-
sına açıklamada bulunan Orgeneral Tolon, Engin'in
şahsında Istanbul'da görevli tüm savcılara ve yargı
erki mensuplanna veda ettiğini bildirdi.
Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar
Vakn'nın önceki akşam düzenlediğı veda yemeğine
Vali MuammerGüler, eski Genelkurmay başkanla-
nndan emeklı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı,
emekli OrgeneraltihanKıhç, işadamlan ErdoğanDe-
mirören, Başaran Uhısoy, Husamettin Damş, Prof.
Dr ErgunDemiralp. Prof. Dr. TunçErem.Engin Kök-
tüçmar, Dr. Şahap Kocatopçu, Ogan Soysal ve Lak
AytançNalbantkatıldı. Yemekte Tolon'aDr. Akkan
Suver ile Başaran Ulusoy birer hanra şildi sundular.
AYDINLAR
Ankara'da
terör
randevusu
• Bugün Erdoğan'la
görüşecek olan 12
kişilik aydın grubu,.
banş çağnlanyla
ilgili bilgi verecek.
tstanbul Haber Servisi -
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'm bugün
kabul edeceği 12 kişilik
aydın grubu,
görüşmeden hemen
önce Ankara'da bir
araya gelip son kez
değerlendirme
yapacak. Başbakan
Erdoğan'ın Diyarbakır
gezisi öncesinde bugün
görüşeceği aydınlann
sözcülüğünü Istanbul
Tabip Odası Başkanı
Prof. Dr. Gencay
Gürsoy yapacak. •
Zaman sınırlaması
ohnayan görüşmede
PTof. Gürsoy, ilk önce
150 aydının imza athğı
bildındeki "PKK'nin
süah btrakması" ve
"hükümetin de yeni
açıhmlar yapması"
çağnlanyla ilgili
Başbakan Erdoğan'a
genel bilgi verecek.
Görüşmede daha
sonra 12aydıntek
tek öneri ve
izlenimlerini aktaracak.
Diyarbakır'da olağanüstü lıal
Cuma günü kente gelecek olan Erdoğan 'ın geçeceği güzergâhlar şimdiden sıkı kontrol
altına alındı. Kentte araçlara yönelik denetimler arttırılırken polisin izinleri de kaldırıldı
MAHMUTORAL
DtYARBAKTR- Cuma günü çeşitli
açılış ve temaslarda bulunmak üzere
birçok bakanla Diyarbakır'a gelecek
olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
için kentte olağanüstü güvenlik önlem-
leri almıyor.
Seçimlerin ardmdan iki kez geleceği
açıklanmasına karşın bilinmeyen ne-
denlerle gezileri ertelenen Erdoğan'm
Cuma günü Diyarbakır'a yapacağı zi-
yaret nedeniyle kentte her kesim olağa-
nüstü bir çahşma içerisine girdi. Eko-
nomi çevreleri yatınmlarm önünün açıl-
ması için Başbakan Erdoğan'a sunulmak
üzere çözüme önerilerinin sıralandığı
raporlar hazırlarken, en önemli hare-
ketlilik ise gezinin güvenük cephesin-
de yaşanıyor.
Son aylarda tırmanan terörist saldın-
lar nedeniyle Erdoğan'ın ilçe ziyaretle-
rinin iptal edildiği öne sürülürken, terör
örgütünün olası eylemlerini dikkate alan
güvenlikbirimlerinde olağanüstü hare-
ketlilik gözleniyor. Diyarbakır Emni-
yet Müdürlügü Erdoğan'ın ziyareti ön-
cesinde isuhbarat çahşmalannı derinleş-
tirirken bir dizi ek önlem aldı. Polis teş-
kılatrnda izinler durduruldu. Ziyaret ön-
cesinde kentte suikast şüphesi karşısın-
da araçlar kontrol edilirken, Erdoğan'm
geçeceği güzergâhlar da şimdiden sıkı
denetim altına almdı.
Havaalanında sıkı kontroDer
Erdoğan ve yazanmız OralÇahşlar' ın
da yeralacağı beraberindekileri taşıyan
uçağm inecegi Kaplaner Havaalanı'na
giriş-çıkışlarda kontroller sıkılaştınldı.
Alana giriş-çıkış yapan araçlar ve yaya-
lar didik didik aranıyor.
PKK iseprotesto çağnlan yapıyor.
AbduDah Ocalan'ın istegı üzerine ku-
rulan örgütün yeni siyasi yapılanması
Koma Komelen Kürdistan Yürütme
Konseyi Başkanı MuratKarayılan Di-
yarbakır hallonı Erdoğan"ın gezisini
protesto etmeye çağırdı. Karayılan, ör-
güte yakın bir internet sitesinden yap-
tığı açıklamada şunlan dedi: "Gerçek-
ten AKP'nin ve Başbakan Erdoğan'm
bu dddryetve samimiyedebir açıklama
yapıp yapmayacağmı bekleyip gönne-
miz gerekhor. Ama çok ünîitli ohnaya
da gerek yok. Bu hükümetin geçmişin-
den gekcegini de görmekmümkündür.
Burada bizim söyleyeceğimiz değern'
yurtseverhalkmbu Idşryidmkmeyegit-
memesi gerektigidir."
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Başbakan'la bugün Güneydo-
ğu'da yaşananlar üzerine görüşü-
yor olacağız. Ancak bu yazı kaçınıl-
maz olarak görüşmeden önce ya-
zılmak zorunda. Başbakan Tayyip
Erdoğan'm görüşme talebimize
olumlu karşılık vermesi, kamu-
oyunda ilgiyle karşılanan bir geliş-
meye neden oldu. Yalnız Türki-
ye'de değil, Avrupa'da ve hatta
Iran'da bile bu gelişme merakla iz-
leniyor.
Bu görüşmenin bir önemi ve an-
lamı var mı? Bir taraftan bakınca
hiç de önemli sayılmayabilir. Çünkü
sonuç olarak bu görüşmeye katılan
isimlerin çoğu kamuoyunun yakın-
dan tanıdığı, bildik kişiler. Düşün-
celeri de az çok biliniyor. Çünkü
görüşlerini hemen her gün açıkla-
ma olanağına sahipler. O zaman
karşılıklı olarak bilinen şeyler söyle-
necek denebilir.
Başbakan'la Güneydoğu'yu Konuşmak
Başka bir yönden bakınca ise bu
görüşme birçok anlamlı adımın
başlangıcı sayılabilir. Zaten kamu-
oyunda bu kadar ilgi görmesinin
nedeni de bir arayışa, bir başlangı-
ca denk gelmesi. Nedir bu arayış?
PKK'nin giderek artan şiddet ey-
lemleri ve cinayetleri, bir anda Tür-
kiye'yi yönetenlerin ne yapması
gerektiğine ilişkin tartışmaları da
beraberinde getirdi.
• • •
Bu sorunu, bir asayiş sorunu ola-
rak gören ve işin toplumsal boyu-
tunu kabul etmek istemeyen çev-
reler, yeniden kılıçları bileyerek or-
taya çıktılar. "Hadlerini bildirelim"
şeklinde ifade edilecek bu eğilim,
şimdi Türkiye'yi yeniden bir otoriter
sistemin içine çekmeye çalışıyor.
Geçen 20 sene içinde bu yol de-
nendi. Çok büyük acılara, insanlık
dışı uygulamalara ve faili meçhul
cinayetlere, yargısız infazlara ne-
den oldu. Henüz bu acılann ateşi
sönmemişken, yeniden benzer
yöntemleri aramak, korkutucu ol-
duğu kadar nafile bir eğilimi de
yansıtıyor.
Başbakan, belki de pek alışılma-
dık bir uygulamaya başvurarak,
toplumdaki gerginliğin artmasından
rahatsızlık duyan ve çeşitli eğilimle-
ri de içinde banndıran bir girişimin
temsilcileriyle görüşme isteğine
olumlu yanıt verdi. Bu görüşme
büyük çözümleri, bu kadar karma-
şık olan soruna çare olacak yön-
temleri tabii ki üretemez. Kimsenin
böyle bir beklentisi de yok, böyle
bir iddiası olan da yok. .
• • •
Bizler bu görüşme talebimizi ka-
rarlaştırırken iddialı şeyler söyle-
mek için yola çıkmamıştık. Amacı-
mız, bir kucaklaşma, bir toplumsal
sıcaklık için bazı başlangıçlar yapı-
labileceğini iletmekti. Başbakan'm
böyle bir isteğe olumlu cevap ver-
mesini önemli bir başlangıç saya-
biliriz. Siyasi iradenin bir tercihi
olarak değerlendirebiliriz. Bu bildi-
riye imza atanlar olarak bizlerin
eğilimi az çok belli. Bu eğilimin si-
yasi irade tarafından önemsenme-
si, aynı zamanda sivil bir çözüm
iradesini de içinde banndınyor diye
düşünülebilir.
Başbakan'la görüşen temsili he-
yetin bileşiminin de çözüm üretme
konusunda elverişli bir kompozis-
yon oluşturduğuna inanıyorum.
151 imzalı metinde de görüşmeye
giden heyette de çok farklı siyasi
geleneklerden gelen isimleri göre-
bilirsiniz. Bu farklı siyasi gelenek-
lerden gelen insanlar bir süredir or-
taklaşa işler yaparak bir zemin ya-
rattılar.
Savaş karşıtı kampanyayı yürü-
ten Küresel Barış ve Adalet Komis-
yonu (BAK) ve 'Doğu Konferansı'
türünden girişimleri bu bileşimin
başanlı örnekleri olarak sayabiliriz.
Şimdi giderek genişleyen bir ortak
çahşma zemini oluşuyor. Başba-
kan'la görüşmeye giden heyetin bi-
leşiminin toplum tarafından ilgi
görmesinin nedenlerinden birisi de
bu.
• • •
Bu görüşme umanm iyi ve olum-
lu şeyler için bir başlangıç olur.
GLOBALPOLİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
İstencin İyimserliği
Pazartesi yazımda, "Hızla yaklaşan 'kasırgaya'
yetenekleh son derecede sınıriı, amaçları belir-
siz, vizyonları tartışmalı bir kadronun yönetimiyle
giriyor Türkiye" diyordum. Hiç mi umut yok?
Siyasette çarpıklık
Türkiye'nin parlamenter sisteminde çok uzun
süredir büyük bir çarpıklık var. Üstelik, bu seç-
menin dörtte birini temsil eden bir partinin Mec-
lis'te ezici çoğunluğu ele geçirebilmesinden çok
daha farklı ve eski bir çarpıklık.
25 yıldır Türkiye'nin gündemini yalnızca ser-
mayenin, üstelik de uluslararası mali sermayeyle
bağlı kesiminin çıkarlan belirliyor. Halbuki bu ke-
simlerin biri "yabancı", ülkede yaşayanlann refa-
hıyla ilgili değil, öbürü de toplumda küçük bir
azınlık. Toplumun büyük kesimini oluşturan "halk
sınıflannın" (işçilerin, emekçilerin, orta sınıflann)
sesleri, Meclis'te duyulmuyor. Sonuçta hiçbir
karşıt basınçla karşılaşmayan sermaye, ne kendi
rejimini ne de toplumsal dokuyu (ülkeyi) uzun
dönemde koruyacak politikalarla ilgilenemiyor;
bir egemen sınıftan beklenenleri yerine getirmi-
yor; kısa dönemli dinamiklere saplanarak debe-
lenip duruyor. Bu sermaye ve temsilcileri, kendi
kuyruğunu yiyerek yaşamaya çalışan bir yılana
benziyoriar.
Kapitalist toplumlarda bu çarpıklığı, ancak iki
siyasi akımın variığı engelleyebilir. Birincisi, sos-
yal demokrat partiler, reformlar yoluyla, kapitaliz-
mi daha yaşanabilir kılmayı, emekle sermayeyi
uzlaştırmayı amaçlayarak sermayenin uzun dö-
nemli çıkarlannı savunurlar. Radikal sol ise kapi-
talizmin ufkunu aşan programıyla sosyal demok-
ratları soldan "markaja" alır, çok fazla sağa kay-
masına, sermayenin de halk sınıflarını tümden
unutmasına mani olur.
Türkiye'de bir sosyal demokrat parti adayı par-
ti var, ama halk sınıflarını kendine çekecek politi-
kalar aramaktan ziyade sermaye tarafından ka-
bul edilebilmenin yollannı anyor, bu yüzden yer-
lerde sürünüyor. Ortada azımsanmayacak sayıda
radikal sol parti ve grupçuk, sivil toplum örgütü
vb. var. Ama bunlar da sosyal demokrasi üzerin-
de basınç oluşturacak bir varlık yaratamıyorlar.
İki örnek
Geçen 20 yıl içinde benzer "çarpıklıklar" geliş-
miş ülkelerde de, özellikle Ingiltere ve Alman-
ya'da, sosyal demokrat partiler neoliberal prog-
ramlan benimsedikten sonra ortaya çıktı. Ancak,
Ingiltere'de 2004 başında doğan RESPECT-Birtik
koalisyonu ve Almanya'da geçen haftalarda ku-
rulan Sol Parti, bu çarpıklığı gidermeye yönelik
iki önemli gelişmeye işaret ediyor. Bu oluşumlara
bakarak kimi dersler çıkanlabilir mi?
RESPEÇT savaş karşıtı hareketin içindeki sol
gruplar tarafından, bir koalisyon olarak kuruldu.
Bu kuruluşta Ingiltere'deki en büyük radikal sol
parti Sosyalist Işçi Partisi'nin kendi büyüklüğünü
örgütsel çıkarlan yerine, sol koalisyonun kurul-
masında bir manivela olaraK kullanmasının bü-
yük katkısı oldu. RESPECT genel seçimlere katıl-
dı ve işçi bölgelerinde önemli kazanımlar elde et-
ti. Hatta meclise bir milletvekili soktu. Böylece
RESPECT Ingiltere siyaset sahnesine, güçlenme
potansiyelleri yüksek bir ses olarak yerieşti.
Almanya'da geçen ay kurulan Sol Parti (Links-
partei) de sosyal demokrasiden düş kırıklığına
uğrayarak SPD'den aynlan solun ve sendikalann
çeşitli kesimlerinin, Doğu Alman Komünist Parti-
si'nin devamı PDS'nin bir birlik girişiminin ürünü.
PDS, kendi örgütsel variığından vazgeçerek sos-
yal demokrat partiden ayrılanlardan oluşan
WASG (Iş ve Toplumsal Adalet) grubuyla biıieş-
meyi kabul etti. Bu birteşmeyi de Oskar Lafon-
taine'in SPD'den istifa ederek bu Sol Parti'ye
katılması perçinledi. Der Spiegel'in kamuoyu
yoklamalarına göre Sol Parti, daha şimdiden
seçmen içindeki yüzde 10-12'ye ulaşan deste-
ğiyle üçüncü parti konumuna yükselmiş.
Bu iki oluşumun başarılarının temelinde halk
sınrflannın salt ekonomik ve siyasi değil, aynı za-
manda manevi çıkarlanna (vatandaş olarak sayıl-
ma taleplerine) öncelik vermekte olmalan yatıyor.
Her iki oluşum küreselleşmeye, neoliberalizme,
sosyal haklardan yapılan kesintilere, özelleştir-
melere karşılar. Halk sınıfları için ücretsiz eğiti-
min, sağlık hizmetlerinin korunmasını istiyorlar.
Toplumun çoğunluğunun çıkannın gereği olarak
zenginlerin daha fazla vergi vermesi gerektiğini
savunuyorlar. Böyle bir talepler dizini Türkiye
için de bir başlangıç noktası oluşturabilir. Bir
farkla ki, Türkiye'de antiemperyalizm özellikle
önemli, hatta bir başlangıç noktası, birleştirici bir
öğe olmak zorunda. Geçen yıllardaki ekonomik
krizlerin etkisini göz önüne alırsak, halkçılığın da
özellikle vurgulanması gerekeceğini görebiliriz.
Ama bence bu iki gelişim başarısının temelin-
de büyük gruplann, kendi çıkarlannı ikinci plana
atarak, halk sınıflannın gereksinimleri temelinde
bir araya gelebilmeleri yatıyor. Türkiye'deki sol
gruplar bu beceriyi gösterebilirler mi? ÖDP de-
neyi de dahil tarih, gösteremeyeceklerini söylü-
yor.
Halkçı daman güçlü bir sosyal demokrasi, onu
basınç altında tutabilecek radikal sol bir oluşum
şekillenmeden siyasetteki bu çarpıklığı düzelt-
mek bana olanaklı görünmüyor. Ancak, böyle
"umutsuz" durumlarda Antonio Gramsci'nin
"aklın kötümseriiğine karşılık, istencin iyimserii-
ğine" işaret eden sözlerini anımsamakta büyük
yarar olabilir.
ergin.yildizoglu© gmail.com
İncMKapatüsın'yürüyüşü
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Incirlik
Üssü'nün kapatılması için 26,27 ve 28
Ağustos günlerinde protesto yürüyüşü
yapılacağı açıklandı. Aralannda SODEP,
ÇHD, BES ile DlSK'e bağlı bazı sendikalann
da bulunduğu çok sayıda demokratik kitle
örgütü adına açıklama yapan Ozcan Hıdır,
Istanbul'dan başlayıp Adana'da Incirlik Üssü
önünde son bulacak yürüyüşle ilgili olarak
"tşbüükçi çizginin politikve askeri olarak
beHrgüıleştiğL somuüaşüğı nokta, İncirlik
Üssü'dür. Recep Tayyip Erdoğan'm İsraü ve
ABD gezismden sonra devletin BOP
kapsamında tran, Suriye ve Kafkasya bölgesine
dönük emperyalist sakhn poHtikasında etldn
rol aldığı açıkça görülmektedir." dedi.