23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
g Q TEMMUZ 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 4 Gereldrse snıırgeçiKr' Genelkurmay îkinci Başkanı Orgeneral Ilker Başbuğ, her ülkenin kendi güvenliğini sağlamak için, taraf olduğu uluslararası hukuk kurallan çerçevesinde gerekli tedbirleri alma hakkına sahip olduğunu belirtt ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Ikıncı Başkanı Orge- n«eral Üker Başbuğ, Türkiye'nin te- rörle mücadeleyi kararlıhkla sürdür- daiğünü belirterek "Bundan taviz ve- rSemez. Gerekirse sınır ötesi harekât d a yapıhr. Bu bizinı meşru müdafaa hakkûnızdır" dedi. Orgeneral Ilker Başbuğ, Genelkur- m a y Başkanlığf ndaki Inönü Salo- rm'nda ulusal gazete ve televizyonla- run genel yayın yönetmenleri ve An- kara temsilcilerine Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı terörle ilgili kapsamlı bilgiler verdi. Terörle mücadelede med- yanın çok önemli bir unsur olduğuna dikkat çeken Başbuğ, bu mücadelenin ulusal bir konu olarak görülmesi ge- rektığınin altını çizdi. Org. Başbuğ, bir ülkenin güvenli- ğinin her şeyden önce o ülkenin ken- di sorumluluğunda olduğunu \-urgu- layaraktt Herü]ke,kendigüveniğini sağ- lamak için. taraf olduğu uluslararası hukuk kurallan çerçe\esinde, gerekli tedbirleri alma hakkına sahiptir. An- cak terorizmle etkin mücadelede ulus- lararası ve bölgesel işbiriiğj ve destek • Bir ülkenin güvenliğinin her şeyden önce o ülkenin kendi sorumluluğunda olduğunu vurgulayan Orgeneral Ilker Başbuğ, terorizmle etkin mücadelede uluslararası ve bölgesel işbirlıği ve desteğin de hayati önemde olduğuna dikkat çekti. Başbuğ, teröre karşı topyekün mücadelenin gerekli olduğunu kaydetti. hayatidir" değerlendirmesini yaptı. Örgütün umudu kınlmalı Org. Başbuğ, terörü tümüyle sona erdirmenin çok zor olduğunu vurgu- layarak bu konudaki değerlendirme- sini satırbaşlanyla şöyle yaptı: • Terorizmle mücadelede, dünyanın her yerinde, terörist eylemleri mutlak olarak sona erdirmek, ABD, Ingilte- re, Ispanya ve Israil örneklerinde gö- rüldüğü üzere çok zordur. • Önemli olan terörist eylemleri as- gan seviyeye indirmek, yani ınisiya- tifı büyük ölçüde teröristİerin elinden almaktır. Diğer önemli olan ise terö- rist örgütlere, terörle bir yere varama- yacaklarını kararlıhkla göstererek, te- rör örgütünün başan umudunu kırmak ve yok etmektir. • 3713 sayılı Terörle Mücadele Ka- 'BU NİTELEMELER YANLIŞ' 'Kürt aydını y tepkisiOrg. Başbuğ, son 1 yıl içinde meydana gelen terör eylemlerine de dikkat çekerken "Bütün bu değerlendirmelere ve ulaşüan sonuçlara rağmen, şu sonınun akıllarda olduğunu bilmekteyiz. Ör- güt eylemleriyle tekrar 1990'lardaki seviyeye, o döneme ulaşabiür mi" sorusunu yöneltti ve "Ce- vabınuz hayır şeklindedir" dedi. TMK ile RTÜK'ün terörle ilgili maddelerinin titizlilde uy- gulanmasını isteyen Başbuğ, haberlerde kullanı- lan "Kürt aydını" nitelemesine de, "Ne demek Kürt aydını, o zaman Türk aydını da olur. Bunlar toplumu parçalayabilir. O zaman ne olacak" diye tepki gösterdi. Başbuğ'un alınabilecek bazı ilave tedbirler konusunda ise şunlan söyledi: • Terorizmle topyekün mücadele için Başba- kanlık'a bağlı koordinasyonu üstlenecek yeni bir kuruluşa ihtiyaç vardır. • TMK gözden geçirilmeli, gerçekten ihtiyaca cevap verecek bir hale getirilmelidir. Batı ülkele- rinde olanlar olsun, yeter. Örneğin; tngiltere'de 2000 yılında çıkarılan Terorizm Kanunu"nun 13. maddesi kapsamında yasaklanmış bir örgütün renklerini taşıyan bir rozet bile takamazsımz. • tngiltere'de bir teröristin resmi veya sesi rad- yo ve televizyondan verilemez. Ülkemizde ise Adalet Bakanlığı'na başansız bir intihar saldın- sında bulunan teröris- Tyaşbuğ,habetier- MJde kullanılan "Kürt aydau"nitele- mesine, "Ne demek Kürtaydını, ozaman Türk aydını da olur. Bunlartoplutnupar- çalayabilir" diyerek tepki gösterdi tin öldürülmesinin ar- dından bazı sivil top- lum örgütleri üyeleri açıktan bu teröristin ölümsüz olduğu şek- linde slogan atabilmiş- lerdir. • ABD'de bir kişi çıkıp, Usame bin La- din'i överse anında tu- tuklanır. Ülkemiz te- rörü öven, onu yücel- ten yayınlarla doludur. • Örgüt lehinde propagandaya engel olmak için, her düzeyde terörle mücadele bilincinin ge- üştiriimesi gerekmektedir. Işte bize göre Türk medyasuıa düşen temel sorumluluk budur. 3713 sayılı TMK'nın 6. maddesi ile 3984 sayıh RTÜK Kanunu'nun 4. maddesi titizlikle uygulanmalı- dır. Hukukun yetersiz kaldığı yerlerde, etik de- ğerler öne çıkmahdır. Terör haberlerini, normal haberler gibi değerlendirmek doğru değildir, cid- di sonuçlan vardır. Bölücü terör örgütünün yanında, irticai ve yı- kıcı bölücü diğer örgütlerin de gözden ırak tutul- maması gerektiğini vurgulamak isterim. • Güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen operasyonlar neticesinde büyük oranda güç kaybeden ve etkinliği azalan Hizbullah terör ör- gütünün; taraftar kitlesine, halen güçlü, etkin olarak faaliyetlerini sürdürdüğü imajını verme gayreti içinde olduğu, bu amaçla örgütün önü- müzdeki dönemde faaliyetlerini arttırarak sür- dürebileceğini; • Geçtiğimiz yıl içinde kırsal alanda önemli güç kaybına uğratılan ve son olarak Adalet Ba- kanlığı önündeki eylem girişimi ile gündeme gel- meye çalışan DHKP C terör örgütünün; şiddete dayalı eylem arayışlannı önümüzdeki dönemde de sürdürebileceğini değerlendirmekteyiz. nunu'nun birinci maddesinde belirtil- diği gibi, terör örgütleri; cebir ve şid- det kullanarak baskı, korkutma, yıldır- ma veya tehdit yöntemleri ile amaç ve hedeflerine ulaşmaya çahşırlar. Te- rörle ilgili konuşurken, yazarken, çi- zerken bu amacın daima göz önünde bulundurulması gerekir. Diğer bir de- yişle medyada terorizmle ilgili haber- lerin veriliş şekliyle toplum üzerinde korku, bezginlik, yıldırma, tehdit ve baskı yaratılmasına bilerek'bilmeye- rek neden olunuyorsa bu, teröristlerin amaçlarına hizmet olur. Topyekün mücadele şart Org. Başbuğ, terörle mücadelenin tüm toplum ve devlet organlan olarak birlikte yapılması gerektiğini vurgu- ladı. Org. Başbuğ'un bu konuda de- ğerlendirmeleri şöyle: • Mücadelenin ana hedefı, terör ör- gütünün başan umudunun yok edilme- si olarak seçilmeli. • Mücadeleye uluslararası gerekli destek sağlanmalı, şayet varsa yaban- cı devlet ve kurumlann terorizme olan desteği kesilmeli. Mücadele ulusal bir konu anlayışıyla ele alınmalı. • Bölücü terör örgütüne karşı yü- rütülen mücadeleyi, "iç güvenük ha- rekâö", "terörle mücadele" olarak adlandırmaktayız. Mücadele ettiği- miz, terörist örgüttür. Teröristtir. Bu konudaki diğer tanımlar ve adlandır- malar yanlıştır. • Bu mücadeleye ilişkin ülkemiz- de üç hukuki düzenleme vardır. Bun- lar; 5442 sayılı Ü Idaresi Kanunu, 2935 sayılı OHAL Kanunu ve 1402 sayıh Sıkıyönetim Kanunu'dur. Bugün "içgü- venfik harekâü", "terörle mücadele", T „ l l l l l i l l Genelkurmay tkinci Başkanı Orgeneral Üker Başbuğ, Genelkurmay BaşkanhğTndaki Inönü Salonu'nda ulusal gazete ve televizyonlann genel yayın yönetmenleri ve Ankara temsilcilerine Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı terörle ilgili kapsamlı bilgiler verdi Başbuğ, teröre karşı topyekün mücadelenin önemini vurgulayarak, "Ulus devleü güçlü kılan husus; ulusal konular ve sorunlar karşısında, devietin ve toplumun bütün kurumlan ile kararh bir tutum içinde bulunması ile, ülkenin her şeyiyle ve toplumun her kesimiyle bu konular karşısuıda bir bütün olarak topyekün hareket etmesidir" dedi (Fotoğraf: AA) 5442 sayılı kanun kapsamında tçişle- ri Bakanlığı'nın sorumluluğu altında valiler tarafından yürütülmektedir. • Ancak hukuki düzen ne olursa ol- sun, TSK'nin olaya bakışı hiçbir za- man değişmez. TSK'nin bu bölücü terör örgütüne karşı yürütülen ulusal konuda öne çıkmasının sebepleri ise terörün ülke bütünlüğünü hedef alma- sı, teröristlerin büyük bölümününkır- salda bulunması, bir kısmının ise kom- şu ülke topraklannda oluşu ve örgü- tün yüksek şiddet uygulamasıdır. • Terörle mücadele zordur. En bü- yük zorluk teröristle masum halkın ayırt edilmesinde yaşanmaktadır. TSK bu konuda yapılacak hatalan kabul edemez. Destek verilmeli • Zorluklara rağmen güvenliği sağ- lamakla yükümlü olanlann bu müca- delede mazeret üretme, terörden şi- kâyet etme lüksü yoktur. Kaybedilen bir canın değeri hiçbir şeyle ölçüle- mez. Mücadelenin güçlüğü dikkate alı- narak güvenlik güçlerine her zaman destek verilmesinin gereği ortadadır. 'Medyaalet olmamah' Orgeneral Başbuğ, "Terör örgütünün propagandasj- nuı }apıhnamasuiıistiyor- sunuz. Bir yandan da AB kriterleriçerçevesince kül- türel haklar söz konusu. Terörörgütü bunu kullan- mak istiyor. Bu kavramla- n ayınnakta zorluk çeldl- meyecek mi?" şeklındekı soruya " Bizim AB kriter- leri ile sorunumuz yok. Kültürel hak, kişisel bir haknr. Eğer bu haklardan siyasalvetophımsalsonuç- lar çıkanhnakistenirsebu- na hayır diyoruz. Medya da bunlara akt olmamah. Medyanuı kullanunı çok önemü Örneğin, terör ör- gütünün propagandasını yapan son TV r kanah, Da- nimarka'dan yayın >apı- yor. Buna nedheceksiniz!" Başbuğ: İşsizliğe çare bulunamazsa, örgüte yeni katılımlan önlemek çok zor Teröristler eğitimsiz ve işsiz'Org. Başbuğ, terör örgütü üyelerinin yaş ve eğitım durumuna ilişkin olarak şu bilgileri verdi: • Teröristlerin yaş gruplarına baktığımız zaman, 20-25 yaş grubunun toplam yaş grup- lan içinde yüzde 4O'ı; 25-30 yaş grubunun da yüzde 35'i oluşturduğunu görmekteyiz. • Eğitim durumuna baktığımızda ise ger- çekten çarpıcı bir sonuçla karşılaşıyoruz. Te- röristlerin yüzde 10'u eğitimsiz, yüzde 50'si ise ilkokul seviyesinde eğitim görmüştür. • Örgüte katüanlann yüzde 60'ı eğitim alamamıştır, yani cahildir. Kendilerini tatmin edecek bireysel kinüikten mahrumdurlar. Yaş oranlanndan anlayabileceğiniz gibi, yaklaşık yüzde 75'i ise işsizdir. Işte bu sonuç bize ör- güte katılımlan önlemenin en gerçekçi yol- lannı gösteriyor. Bölgede eğitim seviyesi yük- seltilemezse ve işsizliğe çare bulunamazsa, ör- güte yeni katılımlan önlemek gerçekten çok zordur. Eğitimli insanlann örgüte katılması- nın zor olduğunu bilen terör örgütü, bu ne- denle geçmiş dönemlerde 114 okulu tamamen, 112 okulu da kısmen tahrip etmiş, 116 öğret- meni öldürmüş, 48 öğretmeni yaralamış ve 37 öğretmeni de kaçırmıştır. • Örgüt, yıllık gelirlerinin yaklaşık yüzde 50'sini uyuşturucu madde, akaryakıt ve insan kaçakçılığı gibi insanlık aleyhine işlenen suç- lardan elde etmektedir. Geri kalan tasım ise para toplama kampanyalan ile sağlanmakta- dır. Terör örgütünün değerlendirilmesi bize te- rör örgütünün etnik milliyetçilik temelinde hareket ettiğini göstermektedir. Örgüt, halkın desteğini kaybetti Org. Başbuğ, son 1 yıl içinde meydana ge- len terör eylemlerine de dikkat çekerek bu ko- nuda şu bilgileri verdi: S Örgütün inisiyatifinde gerçekleştirilen olaylann yaklaşık yüzde 50'sini patlayıcı mad- de ve mayın kullanma, yüzde 25' ini ise uzak- tan açılan taciz ateşleri oluşturmaktadır. Bu dönem içerisinde güvenlik güçleri maalesef 105 şehit vermiştir. • Uzaktan komutalı patlayıcı maddeler ve mayınlann kullanımındaki artışın ana nede- ni, örgütün kendisi için en azrisklieylemi seç- miş olmasıdır. Örgüt, operasyonlarda güven- lik güçleriyle çatışmadan her zaman kaçınmak- ta, sadece uzaktan açılan taciz ateşleriyle ye- tinmektedir. Aslmda bu durum bir terör ör- gütü için güç ifadesinden ziyade güçsüzlük ifadesidir. • Örgüt her şeyden önce içinde bulundu- ğu iç krizi örtmek ve ortadan kaldırmak için, kanlı ancak riski az eylemlere başvurarak, başlangıçta da ifade ettiğim gibi, şiddet kul- lanarak ülkede ve toplumda korkutma, yıldır- ma, bezginlik yaratarak amaç ve hedeflerine ulaşmaya çalışmaktadır. Biz buna "sflahhpro- paganda" diyoruz. Amaç, şiddete dayanan psikolojik harekât yapmaktır. *^ Örgütü buna yönelten nedenler ise böl- ge halkının terör hareketlerini destekleme- mesi, örgütün güvenlik güçlerinin baskısı al- tında bunalması, Suriye ve Iran' ın örgüte kar- şı ciddi tedbirler alması ve Irak'taki gelişme- lerin de belirli ölçüde etkin olmasıdır. 'YURTDIŞINDA 3300-3700 TERÖRİST VAR' 'KandüDağı'ndan sınıra doğru kayddar' Org. Başbuğ, terör örgütü- nün son durumunu aktanr- kan son rakamlan da gaze- tecilerle paylaştı. Örgütün son durumu şöyle: - Terörist başının yakalan- ması ile Türkiye'deki terörist sayısı en alt düzeye düşmüş, ancak son 1 yılda bu rakam tedricen artarak bugün 1800- 1900'lereçıkmıştır. - Örgütün geri kalan yurt- dışındaki terörist sayısı ise 3 bin 300-3 bin 700 arasında- dır. Bunun 2 bin 800-3 bin 100 kadan, Irak' ın kuzeyin- de, geri kalanlan ise Suriye ve îran'dadır. - Irak'ın kuzeyindeki örgü- tün varhğına baktığımız za- man; Kandil Dağı bölgesin- de 600-650 teröristin bulun- duğunu, geri kalanlannın ise Türkiye-Irak sınırı boyunca yerleştiğini değerlendirmek- teyiz. Buradan da görülece- ği gibi örgüt, Kandil Dağı bölgesindeki varhğım Türki- ye-Irak sınır bölgesine kay- dırmaktadır. ' BMkararUmna uyulmasını istiyoruz' Org. Başbuğ, terör brifingi- nin uluslararası ilişkilerle ilgi- li bölümünde, Irak, ABD ve Avrupa ülkelerinden istenen- leri şöyle sualadı. ^ Biz kendilerinden özel bir şey istemiyoruz. Isteğimiz çokkısa; isteğimiz BMGK'nin 1373 (2001) sayıh ve 1546 (2004) sayılı kararlannın uy- gulanması ve icrasıdır. 1373 sayıh BMGK karan ile ülke- lerdenyapılması istenilen ba- zı önemli hususlar şunlardır: ı/ Terör örgütüne sağlanansi- yasi, finansal ve idari desteğin önlenmesi. • Silah, patlayıcı madde ve malzeme kaynakla- nnm kesilmesi. ^ Güvenli bannma, rahat hareket etme imkânlannın engellenmesi. • Üetişim olanaklannın yok edil- mesi. • 1546 sayıh BMGK karan ise; özellikle Irak'tan diğer ülkelere yönelecek te- rörist faaliyetlerin engellen- mesini istiyor. Bu kararda, bölge ülkeleri arasında işbır- liğinin güçlendirilmesi de bulunmaktadır. İki general Türklye'ye gelecek 'ABD, lider kadrosunu yakalayacak'Org. Başbuğ, ABD'nin ilk kez terör örgütünün lider kadrosunun yakalanması için doğrudan emir verdiğini, 1 ay içinde 2 ABD'li komutanın bu ko- nuyla ilgili olarak Türkiye'ye geleceğini söyle- di. Org. Başbuğ, brifingin ikinci bölümünde ga- zetecilerin sorulannı yanıtladı. Soru ve yanıtlar şöyle: - Verdiğiniz rakanüar terör örgütünün lrak'ın kuzevinde çok rahat bir saha bulduğunu gösteri- yor. Irak, ABD işgali altında. Terörle mücadelede ABD'yi nereve oturtuyorsunuz? - ABD'nin PKK ile mücadelede niyeti var, ka- ran yok. Asker askere görüşmelerde ABDTi yet- kililer bizi anhyor. Zaten anlamak durumunda. Biz haklıyız ve bunu kabul ediyorlar. Her şeye rağ- men yapabilecekleri çok şey var. Bu konuda bel- ki de ilk kez ciddi bir kararlılık görüyoruz. Önü- müzdeki bir ay içinde SACEUR (A\Tupa Mütte- fik Kuvvetler Komutanlığı) ve CENTCOM'dan (Merkez Komutanlık) iki general gelecek. ilk kez direkt olarak terör örgütünün lider kadrosunun ya- kalanması konusunda emir gündemde. Tabii so- nucu birlikte izleyeceğiz. Amerikalılar terörle mücadelede bizi sonuna kadar haklı görüyor. Bu konuda zerre kadar tereddüt yok. Ancak biz ta- bii ki sonuç bekliyoruz. Sınır ötesi harekât meşru müdafaadır - Suur ötesi harekâda ilgili taruşmalar yaşanı- yor. Amerikan Genelkurmay Başkanı, Irak İçiş- leri Bakanı buna ilişkin oJumsuz görüş beUrttiler. Gerekli olduğu durumda suur ötesi harekâü na- sıl yapacağız? - Her şeyden önce sıcak takiple sınır ötesi ha- rekât farklı şeyler. Halen bizim terörle mücade- leyi yürüttüğümüz 5442 sayılı yasanın 11. mad- desinde bunun nasıl yapılacağı yazılı. BM Ge- nel Sekreteri'nin bu yıl yayımlanan ve bağlayı- cılığı olmayan raporunda da ülkelerin zorunlu kalması halinde sınır ötesine yapacağı harekâtın koşullan yer alıyor. Asıl önemli olan BM şartı- nın 51. maddesinde meşru müdafaa hakkı aynn- tılanyla işlenmiştir. Konumumuzun bu madde- de tarif edildiğini düşünüyoruz. 'Bizim de söyieyeceklerimiz olur 1 - Sizmeşru müdafaa di\orsunuz ama ABD Ge- nelkurmay Başkanı açıkça bunun olamayacağını anlaöyor. ABD'ye, Irak yönetimine rağmen bu- nu nasıl yapabiliriz? - Onlann değerlendirmelerini dinleyin. Ama bi- zim söylediklenmizi de dinleyin. Muhatabımız tabii ki h^k yönetimidir. Terörle mücadelede Irak yönetiminin yapması gerekenler anımsatılır. Ge- rekli baş\Tiru yapılır. Istenen sürede yanıt alına- mazsa meşru müdafaa hakkı doğar. ABD Genel- kurmay Başkanı'nın söylediklerini anhyoruz. Bir şeyi arîlamıyoruz, böyle bir durumda Irak hükü- metinin söyleyeceği çok şey olur diyor. Ne olur? Bundanrahatsızlar. Bizim de söyleyeceğimiz çok çok şey olur. - Terör örgütüne genel af söz konusu mu? - Kesinlikle değıl. Bu olamaz. Ama örgüte ka- tılanlann yüzde 4O'ı 1999 sonrası. Yani hiç suç işlememiş. Bunlar için bir şey yapılabilir mi, bak- maklazım. - Ocalan'uı televizyona çıkanhp konuşturula- rak kuUanıhnası mümkün olabilir mi? - Olamaz. De\'let terör örgütüyle hiçbir şekdl- de muhatap olmaz. -Olası suur ötesi operasyonun koşullanvar mı? - Bu soruya yanıt vermem. -BaşbakanErdoğan'a 1 Temmuz'da5saatbri- fıng verildL Orada da bunlar mı konuşuldu? - Bu soruyayanıt \ermem. -1 Mart tezkeresi geçseydi farkh olur muydu? - TSK 1 Mart tezkeresine destek verdi. Çıkma- sını istedi. ABD sözcüsü Adam Erell 'Dışişleri olarak bilgimiz yok' WASHINGTON(AA) -ABD Dışişleri Bakan- lığı sözcülerinden Adam EreH, ABD'nin, terör örgütü PKK liderlerinin yakalanması emrini ver- diği yönünde elinde bir bilgi bulunmadığını, an- cak Irak topraklannın PKK faaliyetlerinde kul- lanılmasının engellenmesi yönünde Türkiye ve Irak ile "bu ortakprobleıni" ortadan kaldırmak için yakın işbirliğini sürdürdüklerini kaydetti. Adam Ereli, düzenlediği günlük olağan basuı toplantısında, gazetecilerin yönelttiği ısrarlı sorular üzerine, "EBmde böyle bir emrin veril- diğine dair, ABD Dışişleri Bakanlığı olarak bir bilgi yok. Askeri bir konu olduğuna göre ABD Savunma Bakanhğı'na sorabOirsiniz" dedi. 4-
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle