Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 2005 SALI
HABERLER
DUN1ADABUGUN
ALİ SİR31EN
DemokrasiÂşıklammız
ve Dinozorlarımız
PARİS - Pans'in altıncı bölgesinde Acade-
mie Française'ın hemen arkasında, Voltaire'in
daha sağlığında dikilmiş bir heykeli durur.
Yontu dikildığı gün yapılan törende, bir hay-
ranı sormu^:
- Heykeli.niz dikildi, üstadım acaba neler his-
sediyorsunuz?
Tam o sırada da bir kuş gelip yontunun te-
pesine etmiş. Voltaire gülümseyerek yanıtla-
mış soruyu:
- Hiç, yaJnızca artık kuşlara başka bir gözle
bakmaya başladım.
Ne zaman Voltaire'den söz edilse, aklıma
hep onunfc>irkarşıtına söylediği şu sözler gelir:
- Düşüncelerinizden nefret ediyorum. Ama
onları savunma özgürlüğünüzün sağlanması
için canımı vermeye hazırım.
Buranın "aydınlanmanın ülkesi" olarak nite-
lenmesi, işte bu sözleri söyleyen Voltaire ve
onun gibilerini yetiştirmiş olmasındandır.
Fransa'da bazı Türk gazetelerini genelde
bulmak kolaydır, ama referandumun hemen
ertesi başlayan grev yüzünden, kimi satış ku-
lübeleri kapandığından, birkaç gündür güçleş-
ti. Bazı güınler alamadığımdan, kimi haberleri
atlamışım, internette de görememişim. Olayı
dostum Melitı Aşık'ın pazar günkü köşesin-
den okudum.
lletişim Yayınlan, 12 yıldır anlaşmalı olduğu
yazar Nihat Genç ile sözleşmesini feshetmiş.
Sebep, Nihat Genç'in, Boğaziçi Üniversite-
si'nde düzenlenmesine karar verilen, sonra da
tepkiler üzerine vazgeçilen, pek kendine özgü
Ermeni soykırımı ile ilgili konferansın düzenle-
yicilerini "(Dlke çapında rezillik yaşadılar" diye
eleştirmesi.
Malumunuzdur, konferansın düzenleyici as-
larından olan Murat Belge, lletişim Yayınla-
n'nın ortakları arasında bulunuyor.
• • •
Melih Aşık, Murat Belge'nin de aralarında
bulunduğuı, kendilerine "demokrat aydın" sı-
fatını yakıştıran grubun çok hoş bir tarifini
yapmış; nssıl Kemalizm düşmanı olduklannı,
laikliğe karşı şeriatçılığı egemen kılmaya çalı-
şanları desteklediklerini, hortumculukla, dini
kadrolaşmayla hiç uğraşmadıklarını, kendileri
gibi düşün«meyenleri statükocu olarak eleştir-
diklerini, Türkiye'ye dayatılan bütün koşulları
kayrtsız şartsız kabul etmenin bir erdem oldu-
ğunu nasıl savunduklarını pek güzel bir biçim-
de anlatmış.
Melih'in bütün saptamalarına katılıyorum.
Yine de görüşlerini paylaşmadığım, hatta
karşılarında durup mücadele etmeye çabala-
dığım bu insanlann ifade özgürlüğü için de sa-
vaşım veriyorum.
Nrtekim, Boğaziçi Üniversitesi'nde bir kısım
insanlann düzenlemeye çalıştıkları Ermeni
soykırımı ile ilgili konferansın, tepkiler üzerine
ertelenmesini, Adalet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Cemil Çiçek'in bu sonucun ortaya
çıkmasında bırinci derecede etkili olan, savcı-
lar ile yargıçlara imalı çağrıda bulunan sözleri-
ni eleştirm iş, eğer Türkiye, Ermeni soykırımını
içtenlikle tartışmak istiyorsa "Bu soykınm ol-
muştur" diyenlere de ellerinde geçerli belge
ve kanıtlar olmasa bile düşüncelerini açıklama
hakkının tanınması ve bu özgürlüğün savunul-
ması gerektiğini yazmıştım.
* • •
Sayın Murat Belge ise öyle görünüyor ki ay-
nı yolu tutmamış, kendisini eleştirenleri ceza-
landırmayı yeğlemiş ve böylelikle kendisinin
çok iyi bir örneği olduğu "demokrasi ve öz-
gürlük âşrğı!" Ikinci Cumhuriyetçilerin tipik
tavnnın somut bir göstergesini sunmuş kamu-
oyuna...
Bunlar böyledirler, kendi görüşleri özgürlük-
çülüğün t a kendisidir, kendi ifade özgürlükleri-
nin varlığı demokrasinin güvencesidir. Ama
karşıtlarına aynı hakkın sağlanmasına asla
katlanamazlar.
Neden?
Çünkü anlara karşıt olmak, demokrasiye ve
özgürlüğe karşıt olmaktır, kendilerine göre.
Çünkü gerçeğin anahtarı kendi ellerindedir,
şeriatçılarla yöntem benzerliklerinin nedeni
burada yatmaktadır.
Muhalefete muhalefet edip iktidarla iyi ge-
çinmektir demokratlıkları.
Atatürk' e karşıt, Tayyip Bey ve benzerlerine
yandaştırlar.
Ve kendileri gibi olmayanları statükocu, di-
nozorlar oiarak nitelerler.
Doğrusu, Murat Belge Bey'in son davranışı-
nı öğrenince, onun gibi "demokrat" olmaktan-
sadinozor olduğuma çok şükrettim.
asirmen@ cumhuriyet.com.tr
ZANLr ÇAYCITUTUKLANDI
Akın Bodur'un babası
bıçaklanarak öldürüldü
tSKENl>ERLTS
(Cumhurijet)- Hatay'ın
tskenderun ilçesinde. ga-
zetemiz muhabın Akın
Bodurun Nabası, tartış-
tığı çaycı tarafından bı-
çaklanarai öldürüldü.
Emnıye! müdürlüğü
yetkililerinden alınan
bilgiye gcre, L'lucami
Caddesi'nJekı Büyük-
çarşı Işhanı 'ndakıbüro-
suna gid?n emlakçi
Mehmet Eodyr (64), ış
hanına yaklaştığı sırada
henüz belirlenemeyen
bir nedenle çaycılık ya-
pan A.V. (11) ile tartış-
maya başladı. A.V, Bo-
dur'u sırtından ve göğ-
sünden bıçakladı. Meh-
met Bodur, olay yerin-
de öldü. Olaydan sonra
polis tarafindan gözaltı-
na alınan A.V (17) ve
babası Halfl Arslan çıka-
nldıkları mahkemece
tutuklandı.
AKP milletvekillerinin atılan memurlara af istemine Şahin karşı çıkınca görüşme ertelendi
Irtica sicilinetemizlikkriziBÜLENT SARIOĞLU
ANKARA - AKP milletveblleri-
nin, irtica veya türban nedeniyle si-
cili bozulan memurlara af getirmek
için hazırlık yapması AKP'de yeni bir
krize neden oldu.
Memurlann disiplin cezalannın
affedilmesi amacıyla Trabzon millet-
vekili Kemalettin Göktaş ile 12 AKP
milletv ekılinin hazırladığı yasa öne-
risi Adalet Komisyonu'nda geçen
hafta perşembe günü görüşülecekti.
Önerinin görüşmesi, hâkim ve sav-
cılarla ilgili yeni bir çahşma yapıla-
cağı gerekçesıyle ertelendi. Komis-
yondaki asıl krizin ise irtica sicille-
riyle ilgili hazırlıktan kaynakJandı-
ğı öğrenildi. Bir grup AKP milletve-
• Adalet Komisyonu gündeminde bulunan "memurlann disiplin suçlannın affı" ile ilgili yasa
önerisinin genişletilmek istenmesi yeni bir krize neden oldu. AKP milletvekilleri. 28 Şubat
döneminde irticai faaliyet veya türban nedeniyle sicili bozulan ve memurluktan çıkanlanlara da af
getirilmesi için hazırhk yaptı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ile Komisyon Başkanı
Toptan'ın, önerinin genişletilmesine karşı çıktığı öğrenildi.
kilinin, özellikle 28 Şubat dönemin-
de irticai faaliyet ve türban nedeniy-
le sicili bozulan veya memurluktan
çıkanlan kamu görevlılerinin de af
kapsamına alınması, atılanlara göre-
ve dönme hakkı tanınması için öner-
ge hazırlaması partiyi kanştırdı. Bu
milletvekillerinin, REFAHYOL dö-
neminde skandala dönüşen ünlü SSK
sınavındaki bazı soruşturma sonuç-
lannı da ortadan kaldırmak istedik-
leri öğrenildi. Milletvekillerinin öner-
gesi, teftış kurulu raporlanyla usul-
süzlük yaptıklan, hatta sınava gir-
meden kazannnş gibi gösterildikle-
ri saptandığı için kamudan çıkanlan
80 dolayında kişinin yeniden me-
murluğa alınmasım da içeriyor.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Aü
Şahin ile Adalet Komisyonu Başka-
nı Köksal Toptan'ın gündemdeki
önerinin genişletılmesine olumsuz
yaklaştıkJan, ancak milletvekilieri-
ni ikna etmekte zorlandıklan öğre-
nildi. Konunun parti yönetiminde
değerlendiribnesi ve Başbakan'ın
tavnnın öğrenilmesi için önerinin
görüşmesi ertelendi.
Komisyon gündeminde bulunan
ve bazı disiplin cezalanyla sınırlı
olan yasa önerisi, hükümetin memur
konfederasyonlanna verdigi sözler
arasında da yer alıyor. Yasa önerisi,
devletin şahsiyetine karşı işlenen
suçlarla basit veya nitelikli zimmet.
irtikap. rüşvet, hırsızlık. dolandıncı-
hk, sahtecilik veya kaçakçıhk, res-
mi ihale ve alım-satımlara fesat ka-
nştırma, devlet sırlannı açığa vurma
suçlan nedeniyle kurumla sürekli
olarak ilişik kesibnesi sonucunu do-
ğuran disiplin cezalannı kapsamı-
yor. Bu eylemler dışmda verilen di-
siplin cezalannın bütün sonuçlan ile
affedilmesi öngörülüyor. Ancak bu
affin, ilgilılere geçmış süreler için
parasal yönden herhangı bir talep
hakkı vermeyeceği düzenleniyor.
Öneride aynca Hâkimler ve Savcı-
lar Yasasf nın "mesleğin şerefini ve
onunınu bozmak, riişyet-irtikap ka-
nısıyia tayin, çıkar sağiamak" gibi
yaptınmlanndan ceza alanların da
disiplin affindan yararlanması en-
gellenıyor.
Memurlann özlük ve sosyal haklarınm iyileştirilmesine dönük verdiği sözü tutmadı
AKP'den sencükalara çahm
FIRATKOZOK
ANKARA - Hükümet, memur sendikalanyla yaptığı
görüşmeler sonucu çıkardığı "Sendjkal Gelişmeler
Doğrultusunda Ahnacak ÖnlemJer" konulu
genelgede, \ erdığı sözlen tutmadı. Edinilen
bilgilere göre KESK, Türkiye Kamu-Sen ve
Memur-Sen temsilcileri ile hükümet arasındaki
görüşmelerde, memurlann özlük ve sosyal
haklannın iyileştirilmesine dönük bir genelge
üzerinde uzlaşmaya vanldı. Sendikal Gelişmeler
Doğrultusunda Alınacak Önlemler konulu genelge,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla geçen
hafta perşembe günü Resmı Gazete'de yayımlandı.
Ancak yayımlanan genelgede hükümetin
sendıkalara \ erdığı sözlen turmadıgı ortaya çıktı.
Buna göre görüşmelerde metne konuhnası
kararlaştınlan "Kamu görevlileıi kadrolan ve
görev leri dışmda bir başka işte
çalışrjnlma>acaklardır" maddesi genelgeden
çıkanldı. Sendikalar, bu maddeye vekâleten
atamalar ve sürgünlerin önüne geçilmesi için önem
veriyordu. Mutabakat metninin başında yer alan
"Teftiş, denetinı, soruşturma ve hizmet içi eğitim fle
isteğe bağh olnıa hali hariç. kamu göre\1ilerinin
geçici görevlendirnıeleri, bir yılda topbm 2 avı
geçmeyecektir* maddesi de değiştirildi. Genelgede
_ , ^ _ _ ^ ^ ^ _ ^ ^ ^ bu maddede yer alan
"geçemeyecektir" hükmü,
çıkanldı. Bunun yerine
"Toplam 2 ayı
geçmemesine özen
gösterikcektir" ifadesi
eklendi.
Genelgede. görüşmelerde
üzerinde uzlaşmaya
vanlan "Görevinden
çeldlen ya da çekilmiş
sayilanlar ile memnu
haklann iadesi karan
alanlann durumlanna
uygun kadrolara hizmet
ihtiyacı ve bütçe imkânkn
———^^—^ çerçevesinde öncelikle
atanması sağJanacakar" maddesi de "Iırpanlandr
Madde "Memuriyete dönmek isteyenlerin talepte
bulunmalan haünde. durumlanna uygun kadrolara
kurumlann ihtiyacL, hizmet gerekleri ve bütçe
imkânlan çerçevesinde ilgili mevzuabna göre
atanması sağianacaktır"
1
olarak değıştınldı.
Sendikalaruı görüşmelerde dile getirdikleri birçok
öneri de genelgede dikkate alınmadı. Örneğin,
"Geçici göreviendirme, ancak kişinin hizmetine
ihtrvaç du> ulması ve görevi Oe igili olması haBnde
yapüacakür. Geçici göreviendirilen kamu görevKsme
geçici görevi en az 5 gün önceden kendisine tebüg
edilecektir. Harcırah kanununun hükümlerine göre
harcırahı peşûı olarak ödenecektir" şeklindeki öneri,
hükümet tarafından dikkate alınmadı. Sendikalann,
yeniden atanacak personelin güvenlik
soruşturmasına tabi görevler dışındaki görevleri için
aynca soruşturma yapılmamasına yönelik istemleri
de görmezden gelindi.
• Hükümetin,
sendikalarla yaptığı
görüşmelerin
ardından çıkardığı
'Sendikal
Gelişmeler
Doğrultusunda
Alınacak Önlemler'
konulu genelgede
verdiği sözleri
rurmadığı ortaya
çıktı.
Şehitler toprağa verUdi\
1
Tunceli'de önceki gfin PKK'Bkrin knrduğu pusu so-
nucu şebit olan 4 asker dfin memlekederinde toprağa
wrildL Piyade Komando Onbaşı Faruk Aydoğdu (21)
için Sıvas'ta Vukan Tekke Camii'nde törcn düzenlendi Konuşmalann ardından Aydoğdu'nun cenazesi As-
keri Şohiüik'te toprağa verildi. Pnade Uzman Ça\nş Halil Öneri (25) için DenizITdeki Yeni Cami'de düzenJe-
nen törende anne-babası ile eşi fenalık geçirdi Cenaze namaanın ardından Öneri. Tavas'uı Yorga Köyü'nde
toprağa verildi. Phade Komando Er tsmet Esen (21) Gaziantep'tedüzenlenen törenin ardından Yesflkent Me-
zarüğı içinde yer alan Şehitiik'te toprağa verildi. Phade Er Sinan Çolak için kars'ta düzenlenen törende de
PKK alevhine sloganlar atıldL Çolak'ın cenazesi, doğum yeri olan Esenkent Köyü'ne gönderildi (AA)
Cemil Çiçek, dinlemenin 'yasal' olduğunu ileri sürdü
Hükümetten dinlemeye destek
ANKARA(Cumhuri>«tBürosu)
- Hükümet Sözcüsü ve Adalet Ba-
kanı Cemil Çiçek, MlT'in Diyar-
bakır Ağır Ceza Mahkemesi'nden
izin alarak telefon dinlemesinin
"yasal" olduğunu söyledi.
Çiçek. 7 saat süren Bakanlar Ku-
rulu toplantısuıın ardından yaptı-
ğı açıklamada. Bingöl Karhovacia-
ki depremın ardından Bayındu^lık
ve Iskân Bakanı Faruk Nafiz
Ozak'ın, deprem bölgesine hare-
ket ettiğini, valilik ve kaymakam-
lıklarla Acil Durum Genel Mü-
dürlüğü'nün gerekli temaslarda
bulunduğunu söyledi. Çiçek, Kı-
zılay ve diğer devlet kuruluşlan-
nın işbirliğiyle bölgeye bin çadır,
2 bin battaniye, 4 seyyar mutfak
gönderildiğini bildirdi.
Çiçek toplanhda, Vakıflar Kanu-
nu ve Mali Suçlan Araştırma Teş-
kilahnın Kuruluşuyla ilgili Kanun
(MASAK) konusunda görüşme-
ler yapıldığını belirterek bu iki ta-
sannuı TBMMye gönderiunesi-
ne karar verildiğini bildirdi.
Toplantının esas gündem mad-
desinın. 'Kamu Personel Rejüni'
olduğunu söyleyen Çiçek, kamu
personeli rejıminin, Türkiye'nin
en temel sonınlanndan olduğunu
söyledi.
Açıklamalannın ardından gaze-
tecilerin sorulannı yarutlayan Çi-
çek, MlT'in telefonlan dinlediği
yönündeki haberlerin anunsatıl-
ması üzerine "dmkme" ile "izle-
menin
n
farklı konular olduğunu
söyledi. "Önleyid koDuk hizme-
ri" ile "adfikoüukhizmetmin" de
birbirine kanştırıldığmı belirten
Çiçek, önleyici kolluk hızmetinin
amacırun bilgi toplamak olduğu-
nu söyledi. Çiçek, MÎT'in mahke-
meden izin alarak telefon dinleme-
sinin de yasal olduğunu söyledi. Çi-
çek, "Güventik giiçJerinin, mah-
kemeye başvurmadan, hâkim ka-
ran almadan yapüklan bir iş söz
konusu değil. tsulüne uygun oia-
rak gitmişler mahkemeye başvur-
muşlar, hâkim de yasaya göre, Or-
ganize Suçlarla Mücadele Yasa-
sı'nın birkaç maddesine dayana-
rak böyle bir karar vermiş. Dinle-
me karan değil, izleme karandır,
yani suç işleme ihtimaline karşı bil-
gi toplama adına yapılan faalh et-
leri ifade ediyor'' dedi.
r
Küttür Bakanlıö»
Koçgeldi
alkollü
içld kalktı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Kultür ve Tu-
rizm Bakanlıgı tarafından
gerçekleştirilen yılsonu re-
sepsıyonunda konuklara
içki ikramı yapılmadı.
Kültür ve Turizm Ba-
kanlıgı'na bağh sanat ku-
rumlannın "2004-2005 Sa-
nat Sezonu Resepsryonu*
1
dün gece Bakan Atilla
Koç'un katılunıyla Güzel
Sanatlar Genel Müdürlü-
ğü'nde yapıldı. Bakanın
değerlendirmesine göre
yıl sonunda yapılan gece-
ye bu yıl, "içkj" tercihi
damgasını vurdu. Daha
önceki bakanlann döne-
minde alkollü içkili yapı-
lan etkinlikte kola ve mey-
ve suyu sunuldu. Sanatçı-
lardan bazılan bu tercihe
tepki gösterdi. Kültür ve
Turizm Bakanlıgı yetkili-
leri ise olayın geceyi dü-
zenleme görevi veren bü-
rokratlann, bakana hoş gö-
rünmek için bu tür bir ser-
vis yapmış olabilecekle-
rini söylediler.
Bakan Koç, törende yap-
tığı konuşmada, Kültür ve
Turizm Bakanlıgı 'na bağ-
lı Güzel Sanatlar, Devlet
Tiyatrolan ile Devlet Ope-
ra ve Balesi Genel Mü-
dürlüğü'nün bir dahaki se-
zon daha planlı, daha or-
ganize şekilde sanatsal et-
kinliklerine devam ede-
ceklennı bildirdi.
Koç, Güzel Sanatlar Ge-
nel Müdürlüğü'nün 24 ko-
ro ve orkestrayla 81 üdeyıl
sonuna kadar 800 etkın-
lik yapacağını dile getire-
rek Devlet Tiyatrolan 'nın
500 yerleşik noktada sah-
nede olacagını kaydetti.
Sanatçılann sorunlan-
nı bildiğini, ancak bu so-
runlann 3 ayda oluşmadı-
ğını ve 3 ayda çözümlene-
meyeceğini ifade eden
Koç, "kangren" olmuş so-
runlann birer birer çözül-
mesine çahşacaklannı kay-
detti. Koç, adının başında
devlet" olan kurumlan,
devletin haysiyet ve itiba-
nna yakışır şekilde yapı-
landıracaklannı kaydetti.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Tunceli'deki PKK pususu sonrası
dört asker daha yaşamını yitirdi. Son
dönemde bu tür haberlerin sayısı art-
tı. PKK'nin başlattığı silahlı eylemle-
rin tırmanmasıyla geçen ay 50 civa-
rında insanımız yaşamını yitirdi. Ab-
dullah Öcalan'ın geçen eylül ayın-
da, "Eylemler başlayabilir" çağrısıy-
la biriikte PKK'nin giriştiği silahlı bas-
kın, çatışma, pusu kurma, bombala-
ma eylemlerinde yüzlerce insanımı-
zı kaybettik.
• • •
PKK'nin başlattığı bu eylemlerden
sonra, Güneydoğu'da, Doğu'dager-
ginlik yeniden arttı. Askeri operas-
yonlara binlerce asker katılıyor. Ara-
ma, takip nedeniyle Güneydoğu'da-
ki halk tedirginlik içinde.
PKK bu eylemleri neden yapıyor?
Şiddet ve pusu hangi mantığın ürü-
nü? Abdullah öcalan bu şiddet ey-
lemlerinin neresinde duruyor?
Son dönemde, silahlı eylemlerın
kesilmesiyle ve Avrupa Birliği üyelik
tartışmalarıntn gündeme gelmesiyle
PKK Pusuyu Kime Kuruyor?
Güneydoğu'da birrahatlamayaşan-
dı. Halk yeniden göçertildiği köylere
dönmek üzere harekete geçti. Eko-
nomi biraz kendine geldi. Halk yeni-
den tanma, hayvancılığayöneldi.
• • •
Bu konuda bazı önemli siyasi adım-
lar da atıldı. DEHAP'lı belediye baş-
kanlarının ikinci kez bu bölgedeki
önemli merkezlerde seçimleri kazan-
malan, sorunun siyasi bakımdan tem-
silcilerini meşrulaştırdı. Bu birimkân-
dı. Bu imkânı kaybetmemek ve ge-
liştirmek gerekiyordu. Bölgedeki yurt-
taşlar da bu gelişmelerden mutluy-
dular, yeni çözümler ve yeni adımlar
bekliyoriardı.
Kürt sorunu Türkiye'nin önemli so-
runlardan birisi. Bu konuda ne yazık
ki iktidarlar demokratik çözüm üret-
mek konusunda pek başanlı olmadı-
lar.
Irak'ın ABD tarafından işgali, bek-
lenmeyen yeni gelişmeleri berabe-
rinde getirdi. Türkiye'yı yönetenler,
Kuzey Irak'taki gelişmeleri doğru de-
ğerlendiremeyip Türkmen sorunun-
da Kürtlerie ilişkilerin gerilmesine ne-
den olan çıkışlar yaptılar. Bu çıkışlar
Türkiye Kürtlerinin de canını sıkan
sonuçlar yarattı.
• • •
PKK, Abdullah öcalan'ın yakaian-
masından sonra eylemlere son ver-
miş ve silahlı güçlerini büyük ölçüde
Kuzey Irak'açekmişti. ABD'nin Irak'ı
işgal etmesiyle PKK'nin bölgedeki
varlığı da sorun haline geldi. ABD,
Kuzey Irak'ta Barzani'nin KDP'sini ve
Talabani'nin KYB'sini muhatap ola-
rak kabul etmişti. PKK ile nasıl bir
ilişki geliştireceğini netleştirmedi. Tür-
kiye'den gelen talepler karşısında bu
sorunu zaman içinde çözeceğıni be-
lirtti.
Abdullah öcalan'ın kardeşi Os-
man Öcalan'ın PKK'den kopup Ku-
zey Irak'taki diğer Kürt hareketleriy-
le işbiriiği yapması ve ABD'ye yanaş-
masıyla PKK gelecek endişesine ka-
pıldı. Abdullah öcalan cezaevinden
kardeşini hedef alan sert ifadeler kul-
landı. ABD konusundaki umLrtlannı yi-
tirdiği belli oluyordu. Onun sert çı-
kışlannın arkasında bu tür bir umut-
suzluk da rol oynamış olabilirdi.
• • •
Türkiye'de Kürt sorunu, siyasi bir
sorun olarak siyasi alanda çözüle-
cektir. Bu sorunun muhatapları da
siyasi mücadelenin aktörieridir. Böl-
gedeki belediye başkanlan, HADEP
yönetimi ve bütün bunlann dışında-
ki Kürt aydınlan sorunun çözümüne
katkıda bulunabilirier. Ancak PKK'nin
varlığı ve giriştiği silahlı eylemler, bü-
tün bu güçleri baskı altında tutuyor.
Zaman geçiyor. Kürtler, PKK'nin
silahlı, bombalı qylemlerinin kendi
yaşamlannı zoriaştınp yeni acılara
neden olduğunu görüyor ve bunla-
nn durmasını istiyoriar. PKK, halkın is-
teklerinin tamamen tersi bir eylem
süreci içine girmiş durumda.
HADEP yöneticileri de bu arada
karar vermek durumundalar Bu ey-
lemlerin bir an önce durması ve
PKK'nin silahlı eylemlere son verme-
si için net bir tutum almak zorunda-
lar. İki taraflı banş çağnsı gibi inandı-
ncı olmayan çıkışların pek bir anlamı
kalmadı.
Silahlı şiddet devam ettiği müd-
detçe sorunun çözümüne yönelik
sağlıklı bir tartışma yapılamaz. Ör-
neğin bir genel af bu koşullarda ko-
nuşulamaz. Batı'ya yeniden asker
cenazelerinin geldiği koşullarda bir çö-
zümden söz etmek anlamsız olur.
PKK, asıl pusuyu Kürtlere ve onla-
rın geleceğine kuruyor. Bu çıkmaz
yolda ısrar, acılan daha da arttınmak-
tan, Türkiye'nin demokratikleşme he-
deflerine zarar vermekten başka bir
sonuç yaratmıyor. },