Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 HAZİRAN 2005 CUMA 18 SPOR spor(a cumhuriyet.com.tr Deringör'le 1948den 2005e Fenerbahçe'nin unutulrnaz golcülerinden ve teknik adamlanndan Halit Deringör. Yunanistan ulusal maçındakı izlenimlerini 57 yıl sonra kaleme aldı. Atına'dau Istarfbul'a uzanan bu öykü de sportmenlık de var, dostlıxk da, rekabet de, Türk-Yunan ilışkıleri de. 1948'deYunanistan'la oynanan maçta forma giyen yazanmız Halit Deringör 'o' günleri anlattı Yaşanmış bir Türk-Yunan öyküsüHALİT DERÎNGÖR 1936"-dan 1948'e kadar ülkemizde ulusal maç oynan- madı. B izim kusak bu açıdan şanssi2dı. Futbolumuzun tarihsel gelişıminde çoğu şöhretlı futbolcu ulusal ola- madan spor yaşantılannı noktaladılar. tlk firsat 1942'de geldi. tkınci Dünya Savaşı vardı. Yunanistan'la ulusal maç yapılacaktı. Liseyi yenı bıtirmıştim. Fenerbahçede oynuyordum. Aday kadroya Cihat Arman, Murat Alyüz, Küçük Fikret (Kırcan) ve de ben çağnldık. Bu durum bızim hayallerimLzin ötesinde bir olaydı. Hem Yu- nanistarı'a karşı oynayacağız ki bu çok önemli; ikı tarafın da genç]ığı annelerinın kin dolu ninnilenyle büyüdüler. Maçuı sportif tarafi bir yana; öteye sanki bir hesaplaşrna idi. Bürün benliğimizi sarmıştı bu düşünce. O yıLlar tkincı Dünya Savaşı dolayısıyla Almanya Avrupa ülkelerini silindir gıbi ezıp geçiyordu. Kapımıza kadar dayandılar Türkiye üzerinden Rusya'ya geçecek- lerdı Ajna İsmet Paşa "Biziın tavTH hareketimiz, sizin tarz-ı hareketinize bağlı" diyerek reddettı. Kapımıza kadar dayanan bu savaş karşısında ulusal maç ıptal edıl- di. Tam anlamıyla düş kınklığına uğTadık. Yıllarbirbırini kovaladı. 1948'de Yunanlarla maç yap- mak IÇİD yine bir fiısat çıktı karşımıza. Türkiye hem fut- bol hem ekonomik yönden Yunanistan'dan daha ıleriydi. Zaman zaman komşuya gıda yardımı bile yapdıyordu. Bir söyleşıde İsmet Paşa'ya "Neden Yunanistan'a yardım Y U N A N Î S T A N ' A K A R Ş I H l Ç K A Y B E T M E D Î K 23 Nisan 1948. Yunanistan: 1 - Türkiye:3. TÜRKtYE: Cihat Arman. Murat Al>-ûz. Vedii Tosuncuk, Selahaddin Torkal (Nacı Özkaya). Bûlent Eken. Hüseyin Savgun. Fikret Kır- can, Erol Keskin, Ahmet Erol (HALtT DERtNGÖR|. Lefter Küçükandoniadis, Şükrû Gülesin. GOLLER: Fikret. Lefter. Şükrû (Tûrkıye). Vıkeüdis (Yunanistan) 28 Kasım 1948. Türkiye 2 - Yunanıstaml TÜRKtYE. Cihat Arman. Nacı Özkaya. \'edii Tosuncuk. Musa Sezer. Bülent Eken. Hüseyin Savgun. Isfendivar Açıksöz. Gündüz KJIIÇ (Galip Haktanır) - (Selahattin Torkal ı, Reha Eken. Muzaffer Tokaç. Şükri GülesinGOLLER: Reha (Türkiyeı. Fılaktos ( Yunanıstan* 15 Mayıs 1949. Yunanistan: 1 - Türkiye:2. TÜRK.İYE Cihat Arman. Nacı Özkaya, Ahmet Erol. Musa Sezer. Bülent Eken. Hüse\ın Savgun. tsfendıyar Açıksöz. Gündüz Kılıç. Bü- lent Esel, Muzaffer Tokaç. Şükrü Gülesin. ĞOLLER:Gündûz. Bülent Esel (Türkiye). K- senos | Yunanistan ( 21 Eylül 1988 Türkiye'3 - Yunanistan: 1. TÜRKtYE: Fatih Uraz. Recep Çetın. Cünelt Tan- man. Mücahıt Yalçıntaş. Semıh Yu\akuran. Oğuz Çetın (tsmaıl Demiriz). Ünal Karaman. Metin Yıldjz ı Hasan \'ezır). Tanıu ÇolakıZeki Önarlı/. Erdal Keser (Savaş Koçh R/dvan Dilmen. GOLLER:Tanju. Oğuz. Rıdvan (Türkiye). Anastopulos (Yunanistan) 29 Mart 1989. Yunanistan*'- Türkıve 1 TÜRKtYE: Engın tpekoğlu. RecepÇetin. Cüne>t Tanman. Gökhan Keskin. Gokhan Gedikalı. Ünal Karaman (Turhan Sofuoglu). l'ğur Tütüneker. Oğuz Çetin ıMustafa Yücedağı. Erdal Keser. Rıdvan Dilmen. Tanju Çolak (Hasan Vezırl. GOLTınaz Tırpan 8 E>lnl 2004. Yunanıstan-0 • Türkıyeıfı. TÜRKtYE: Rüştü. Ümit. tbrahim. Servet, Denız, Gokdeniz. Okan (Hüseyin j.Emre. Serkan. Vıhat (Serhat). Fatıh (Hamit) edJyorsunuz" sorusu soruldu. İsmet Paşa da "Ne yapatan. Biz de Yunanlann Amerikasıyız'" demiştı. Onlarda uluslararası maç yapılması için tesis yoktu. Bizim ise Inönü Stadunız açılmıştı. Futbolumuz onlar- dan çok üstün görünüyordu. Cıhat Arman, Şükrü Gülesin ve Hasan Polat gıbi futbolun buyük isimleri Avrupa K.ar- ması'na bile seçilmişlerdi. Hem de Avrupa futbolunun doruk noktada olduğu bir dönemde. Türkiye. Yunanistan maçına çok önem vermişti. Bu ne- denle aday olarak çok futbolcu seçtiler. Oynayacak kadroya gırmek bir hayli zordu. Bu nedenle hem futboi- cular hem de onların yöneticileri arasında korkunç bir rekabet vardı. tşte böyle bir ortam içinde. bu kutsal göre- vi yapabilme adma ilk kadroya girmek gururunu yaşadmı. Herhalde arkadaşlanm bugün de aynı hıslerle doludur. Tabii hayatta kalanlar. Kalmayanlan da şükran- la anıyorum. Atına'yalstanbul'danbııkalabalıkekiple indık. kadro- muz şu futbolculardan oluşuyordu: Cihat Arman, Murat Alyüz. Vedü Tosuncuk, Selahattin TorkaL Naci Özkaya, Bülent Eken, Hüseyin Sargun, Fikret Kırcan. Erol Keskin, Ahmet EroL Halit Deringör. Lefter Küçükandoniadis. Yunan haikı bızlere. bızım Brezılyalılara baktıgırmz gibi bakıyorlardı. Hepimizin morali yüksekti. Minen r a Oteli'nde kaldık. Yörenin en lüks otel- lerinden bıriydi Yabancı konuklar hep burda ağırlanırdı. Ba\ııllanmızı yerleştinrken pencereden baktım, büyük bir topluluk oteli sarmıştı. Yunanlılar da Türkiye ile ya- pacaklan bu ilk maça büyük önem vermişti. Halk heye- canlıydı. Hapishanede yatan ve çok önemli oyunculan olan Sluratis'e de izın aliruşlardı. Lefter'in karsısında oy- natmak içtn. Ecış bücüş bir adamdı. Bacaklan paraboldu. Toplara'ya settar' deyıp gıriyordu. Lefter'inbaşına bela olmuştu. Lefter korkudan keklik gıbi sekiyordu. Tabi iş bize düşmüştü. Biz de sahada gereğını yaptık. Maç başlar başlamaz ulusal takımımız Yunan kalesi- ni allak bullak etti. 7. dakikada Fikret Kırcan sağdan aldığı bir topla, içeri kaçtı ve sol ayağıyla kalecinin so- luna topu attı. Top dıreğe \iırdu ve ağlara takıldı. Sanınm bu gol Küçük Fikret'ın futbol yaşamındaki sol ayağıyla attığı en güzel goldü. Sonra Lefter gırdı devreye. çalım- dan adamlann başını döndürüyordu. Bir fürlü markaj tutmuyordu ona. Devre bıtmeden ıkincı golü attı tkinci yanda ise Türk futbolunun unutulmaz ismi "bombaa" Şükrü Gülesin üçüncü golü attı. Ulusal savaştaki babalannın kayıplannı unutmayan Yunan halkı aleyhimizde büyük tempo tutarken. tstan- bul'dan gelen Rumlar. Türk Ulusal Takımı'na destek verdıler. Yunanistan'la yapılan ulusal maçlarda Lefter hep Yunan halkından tepkı gördü. ona hep 'Türk tohu- mu' dıye bağırdılar. Yalnız ulusal maçlarda değil, Fener- bahçe ıle oynadıklan maçlarda da. Ama Lefter her de- fasında onlara dersinı verdı. Artık o yıüar çok genlerde kaldı. renkli dünyalan yaşıyoruz. O yıllann koşullan her iki tarafta da değışti. O yıllar Türk parasmuı değeri çok yüksekti. Bir lira 300 drahmi idı. Kİtlık dız boyuydu. Bu-kaç kadın çorabma veya bir torba pirince bu- eŞlence yeri kapatılabiliyordu. Ne ganptir ki şimdı Yunanlar AB'rün parası Euro ile oynuyorlar, takımlan 2004'ün Avrupa şampiyonu. Futbol Federasyonu Başkanı Bıçakcı kritik maçı Cumhurİyet 'e değerlendirdi: Yunanistan'ı yeneceğiz V f NEVZAT DtVDAR Ve büyük güne sa- dece 1 gün kaldı. Ulu- sal Futbol Takımı'nın 2006 Dünya Kupası Ele- meleri'nde yann Yuna- nistan ile yapacağı 'kri- tik 1 karşılaşma öncesi Futbol Federasyonu Başkanı Levent Bı- çakcL Cumhuriyet'e çarpıcı açıklamalar- da bulundu. Bıçak- cı, yann Inönü Stadı'nda güzel bir atmosfer olacağını söy- ledi. Bıçak- ct, Yunanistan maçıyla ılgıli olarak 'Kö- tü bir sonucu düşünmek bile istemiyo- rum' dedi Sa\m Başkan \unanistan maçıyla ilgi- B düşünceleriniz nekrdir? LE\'ENT BIÇAKCI: Her maç gibi Yunanistan karşılaşması da bizim için çok büyük önem taşıyor. Tek düşünce- miz kazanmak. Bunun için elimizden geleni yapıyoruz. Futbolculann moral motivasyonu üst düzeyde. Akşam da (dün) taİcımla birlikte yemekte bir araya geleceğiz. Güzel bir karşılaşma olacak Elbette kazanan taraf biz olmak istıyo- ruz. Türkiye - \ünanistan maçınm grupta- ki iddiamız açısından sizce önenıi nedir? LEMINT BIÇAKO: Yunanistan sa- dece bizim gruptakı rakiplerimizden bi- ri. Bizim için bunun dışında karşılaşma- nın özel bir anlamı yok. Daha sonra kar- şılaşacağımız Danimarka ve Ukrayna maçlan da zor geçecek. Bir de Amavaıt- luk deplasmanını yabana atmamak gere- kiyor. Grupta dengelerin her an değişe- ceği düşünülürse Yunanistan karşılaş- ması en önemli maçımız yorumunda bu- lunamayız İnönü StadTndaki maçın bikrJerinin pahata olması eteştirfldi. tngütere karşılaş- masında olduğu stat atmosferinin yine istenilen düze>de olmayacağı konuşulu- wr. LEMINT BIÇAKQ: Türkiye cumar- tesı (yann) günü Inönü Stadf ndaki at- mosfen görecek Bayrak şova hazır ol- un. Güzel bir atmosfer olacağından kım- senin şüphesi olmasın. Biz seyırcunıze sonuna kadar güvenıyoruz. Kötü bir so- nuç olsa bile kesınliİde taşkınlık olma- yacak. Ancak kötü sonuç olmayacak. FIFA tarahndan bu maç en riskli kar- şılaşma olarak gösterildi. Aynca FI- FA'nın resmi internet sitesi de bu karşı- laşmayı naklen verecek? LE\TNT BIÇAKO: FIFAnın önem %erdiğı bir karşılaşma. En önemli maç olarak bu karşılaşmanın görülmesi nor- mal. 20 ülkenın canlı ızleyeceği bir maç- tan alacağımız güzel bir sonuç bizim için çok ayn bir keyif olacak. Yunanistan maçındaki olası bir puan kaybı gruptaki iddianuzın kaybolması anlamına gelmez mi? LEVENT B I Ç A K a : Kötü bir sonu- cu düşünmek bile istemıyoruz. Kazan- maktan başka bir düşüncemiz yok. BASKETYORUM AHMET KURT Yeniden Bırakı - Yorum!Yenı TCY'de yenı bir şey yok. Ay- nı tas aynı hamam. Boşuna bekle- mişiz iki ay. Imam hatip lisesi açma- yacağımıza göre 1 Nisan'dan önce- ki karanmıza geri döneceğiz: Yaz- mayacağız artık! Işte 1 Nisan'dan önceki son iki yazımızın özeti. Brala-Yopunı! Kimse sevinmesin! 1 Nisan'a ka- dar eskisi gibi yazmayı sürdürece- ğim. Sonrasını bilemiyorum. Ya bı- rakınm bu yorum işini ya da kendi- me yeni bir stil bulurum. Aksi tak- dirde "içeıi"öer\ yaparım yorumla- rımı(!) Bazı haftalarda "kent dışında- yım " diye kaytarmak iyi oluyor ama. doğrusunu isterseniz, bir gün köşe- min altına "Yazanmız kodeste ol- duğundan buhaftahyazısınıyayım- layamıyoruz"d\ye bir not düşülme- sini istemem. Ve.. Biliyorum ki bu yeni ceza yasasıyla bu risk her za- man olacaktır... Ben hukukçuyum. Dikkatli yaza- nm ama yine de bilinmeyenden korkanm. Düşünün şimdi. Turgay Demirel'e görevınin tanımını yap- mak için "Apartmanyöneticısinden farklı değilsin" demışsin. Turgay se- ni şikâyet etmiş ve apartman yöne- ticisi biryargıcın önüne gitmış dos- yamız. Sen misin apartman yöneti- cisini aşağılayıcı anlamda kullanan! Yurtj kodese! Kimseye yayın yoluyla hakaret edelim demiyoruz ama.. hırsıza "hırsız", huysuza "huysuz" diye- medikten sonra yorum yapmak ne- ye yarar? Çiçek, bocek, kuşlar ya- zıları yazmak bizım işimiz değil. Maç eleştirisi yapsak bile, bir yar- gıç isterse "hakaret unsurv" bula- bilir yazının içinde... $aka bir yana bu ceza yasasıy- la yazı yazılmaz. Yorum hiç yapıl- maz. "Hakaret" kavramının ucu bu kadar açıkken bütün gazetecıler hapse gırme tehdidi altında kalırlar. lyisi de kötüsü de... Yalnızca haka- ret değil sorun. Yasalan da iyi bil- mekgerekir "ıçen düşmemek için". örneğin Turgay, Zeytınbumu Aslt- ye Ceza Mahkemesi'nde görülen davadan aklanınca genç yağcılar- dan biri dayanamayıp yorum yap- mış. Cık, cık. Bittin evladım sen! Görülmekte olan bir davanın gidi- şatını etkileyecek bir şeyler yazdıy- san suçlusun. "Beraat etti ondan sonra yazdım" dersen yurttaşlık dersinden de sınıfta kalırsın. Bre gafil! Bilmez misin ki, Yargıtay ona- yından önce yargı süreci bitmez... Ben yazmazsam dünyanın sonu gelmez. Zaten sıkılmaya da başla- dım aynı konuları işlemekten. Bas- ketbol küçük bir ömektir, ama siz taşları bağlayıp köpeklerı serbest bırakırsanız, bu ülkeye iyılik etmiş olmazsınız. Medya korkusuna rağ- men bu kadar çok yanlışın yapıldı- ğı bir ülkede yazarlann elini kolunu bağlamak kime yarar getırır bilemi- yorum... Şimdilik bu kadar! Gelecek haf- ta da buradayım. Yasa değişmez- se sonrasını düşünürüz... 18.03.2005 Aıtft Yazmayacağmı! Hoşçakalın dostlar! "Basket Yo- rum" köşemi terk ediyorum. Yakla- şık yiımi yıldır, her hafta burada ya- zıyordum ama artık yazmayaca- ğım. Gerekçem geçen haftaki kö- şede var. Okumayanlar için yinele- yeyim: Bu Ceza Yasası ile yorum yapamam! Özgürtüğümü sokakta bulmadım ben. Artık yazmayaca- ğım... Yırmi yıllık bir sevgiliyi terk etmek kolay değil. özleyeceğim bu köşe- yi. Ama görüyorsunuz: Yüzümu ile- riyedöndürdüm bile... Çünkü.. geç- mışi unutmanın en kolay yolu gele- ceğe bakmaktır... Amanın! Gıdera- yak duygusallaşıverdim. Büyük sözler söylemeye başladım. Hem sonra.. ne diye uzülüyorum ki? Ve- dalaşmadık sizlerle. Köşemi terk et- tim yalnızca. Türkiye'ye bir yararı olacaksa.. Yeni Ceza Yasası'nafe- da olsun bu 20 yılım... Hoşçakalın! 25.03.2005 YÎNE DEFANSlF FUTBOL Rehhagel 'den J bilinen taktik AHMET ShASLI A\Tupa Kupası Eleme Grubu'ndaki en zorlu maç Türkiye- Yunanistan karşılaşması. FIFA'nın yaptı- ğı açıklamaya göre iki takımın da tarihsel geçmişı ve Almanya'ya gidebilmesi için yannki maçı ka- zanması gerekiyor. Bu da Inönü Stadı'nda karşıla- şacak olan iki ekibin stres kat sayısını arttınyor. Ya- bancı basının bu maçta etkili olacağını düşündüğü isım ise Otto Rehhagel. Rehhagel. takımına defan- sif anlayışı aşılaması. ölü toplara ve kontratağa da- yanan taktiksel futbol anlayışıyla Yunanıstan'ı Por- tekiz'de yapılan 2004 Avrupa Futbol Şampiyona- sı'ndazafere taşımıştı. • Öte yandan ünlü bahis siteleri e%* sahibi takım Türkıye'yi favori olarak görüyor. Ünlü bahis şirketlerinden Beteurope Türkiye'ye 1.95. Yunanistan'a 3.60 verirken VV'illıam Hill Tür- kiye'ye 2.05. Yunanistan'a ise 3.30 veriyor. Istanbul'a gelen Belçika'lı teknik adam bugün resmi sözleşmeye imza atacak O B J E K T I F G.Saray Gerets'e kavuştu Dr. SEDAT HAYRAN Spor Senisi - Galatasaray'ın y e n i te krıik dırektörü Eric Gerets düngece tstanbul'a geldı. Belçikah teknik adam, Ata- türk Havalimanfnda yaptığı açıklamada. "Bu kadar çok gazetecivi kar- şımda görünce heyecanlandım. Futbolun bu ülkede ne kadar heyecan verici oldu- ğu nu gördüm. Burada iki üç yıl daha ka- lacağımı hissetim. SadeceTürkiye'nin de- ğil. dünyanın en bü>iik markalanndan bi- riyle çalışacağım" dedi. Gerets, takımda bazı fütbolculan tanıdığı- nı, ancak tam bilgi sahibi olmadığını söyle- di. Başanlı teknik adam. bugün Florya Me- tin Oktay Tesisleri'nde saat 15 00"te 3 yıllık resmi sözleşme ımzalayacak. G.Saray dış transfere para bulmakta zor- lanıyor. San - Kırmızılar'ın Gerets'ın yıllık 1 milyon Euro'luk ücretinin yanı sıra alına- cak 1 yabancı için kavnak arayışma girdi. Yönetimin büyük çoğunluğunun yıldız bir futbolcunun alınmasını ısterken. getirilecek bu ismin tribünlere de hareket getirmesi dü- şünülüyor. Ne var listedeki Bulgar Petro\'un yanı sıra Portekizlı Figo ve Fransız Dalmat ın yüksek maliyeti sıkıntı yaratıyor. Bu arada San - Kırmızılılar, Sakaryasporlu Ragm'ın işini resmiyete döktü. Genç futbolcu dün 1 yıh opsiyonlu 3 yıllık sözleşmeye ımza attı. Beşiktaş hızlı Spor Senisi - Beşiktaş Tek- nik Direktörü Rıza Çahmbay. yabancı o>omcu transferi için görüşmelerinin sürdüğünü, bu hafta transferi gerçekleştirebileceklerini söyledi. Çalımbay, dün gazetelerde ismi çıkan Lıverpoollu Hamann ile ilgilen- mediklerinı belirtti. Bu arada Beşiktaş Kulübü, Bursasporlu Okan Yılmaz ve Ankaragücü'nden Adem Dursun ile gö- rüştüğünü borsaya bildirdi. Final Maçı Nejat Avcı ve oğlu Yağız, Dünya Ralli Şampiyonası'nda birlikte yanşacak Baba-oğul tarihe geçti raıaıifespan ANTALYA (Cumhurrjet) - Dünya Ralli Şampiyonası'nın (WRC) 7. ayağı olan Türkiye Rallisi'ne katılacak olan Türk Ford Ralli Takımı'nın pilotlan Nejat Avcı ve oğlu Yağız Avcı. bir ilke imza atarak. şampiyonanın tarihınde ilk kez baba-oğul olarak aynı yanşta ve aynı takım adına mücadele olacak olmanın he\ecan ve gururunu yaşıyor. Baba Nejat Avcı. Dünya Ralli Şampiyonası'nın tarihtnde ilk kez bir baba-oğulun hem de aynı takımda birlikte yanşacağını belirterek, bundan duyduğu mutluluğu ifade etti. Oğlu Yağız'ın 11 yaşından beri otomobil kullandığtnı ve 3 yıldır da Ford Takımı'nda yanştığmı kaydeden 45 yaşındaki tecrübelı pilot, "Yağız'la aynı takımda yanşmak çok güzel ve gurur verici. Yaşına ve tecrübesine rağmen çok hızh. Bir baba olarak onur duyuyonım" dedi. Babasından ralli ile ilgıli herşeyı öğrendiğini söyleyen Yağız Avcı ise birlikte yanşmanın çok keyifli olduğunu vurguladı. Rallide start verildi ANTALYA(Cumhuri}d) - WRC 7. ayağı olan Türkiye Rallisi, Antalya'da düzenle- nen törenle start aldı. Antalya Valisi Alackün Yüksel, Genç- lik %e Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, TOSF Başka- nı Mümtaz Tahincioğlu ve binlerce Antalyalı'nın katılı- mıyla tören düzenlendi. Yan- şa Hakan Şükür'ün Subaru marka bir otomobıle binme- sıyle start verildi. Startın ar- dından gazetecilerin sorulan- nı yanıtlayan ünlü futbolcu ise organizasyona katılma sebe- büıin sporlar arasındaki daya- nışmayı göstermek olduğunu \oirguladi. Startın verildiği sı- rada harekete geçen araçlar arasmdaki ,Arjantin Ralli Takı- mı' ndan Gabriel Pozzo ile Da- niel Stillo'nun aracı. şanzıman anzası nedeniyle çalışmadı. Bunun üzerine ekip yürüye- rek. start alanından avnldı. Avrupa Şampiyonu Yunanistan ile adeta bir final oynayacak olan ulusal takımımız, grupta son iki maçı kazanarak bir anda kaybolan ümitlerimizi yeniden gündeme taşımıştı. Yunanistan ile yapılan ilk maçta galibiyeti kaçıran ay yıldızlılann bu maçta ay- nı hataya yeniden düşmemeleri gerekiyor. Euro 20O4'te müt- hiş bir performans sağlayan ye ödülü olarak da Avrupa Fut- bol Şampiyonu olan Yunanistan, her ne kadar o gücün- den uzak bir görünüm verse de yine de çok dikkat edilmesi ge- reken bir rakip. Özellikle veteran Alman teknik deha Otto Rehhagel saye- sinde müthiş biryizyon değiştirerek, hırçınlığını tamamen birya- na bırakıp hem iyi savunma kurgusuna sahip hem de ofansif ağıriıklı futbolu iyi uygulayıp kazanan bir takım oldular. Aynca; Zagorakts(cezalı), Charisteas gibi bireysel yıldızlan destekle- yen, sahaya iyi yayılan, paslaşma ve yardımlaşmayı iyi yapan ve bu özelliklerini 90 dakikaya yayabilen bir takım Yunanistan! Iş- te böylesine bir takımın hedefi elbette gruptan çıkmak olacak- tır. O nedenle bu yotda her türlü olasılığın detay hesaplannı da iyi yapacaklardır. Ersun hocaya gelince, formda olan bir takımın başına geç- mesi, sonradan bu takımı yavaşlatması, kolay maçlarda puan- lar kaybetmesi ve doğal olarak da medyadan çok eleştiri alma- sı, kendisinin ve takımın psikolojik olarak bir sendroma girme- sine neden oldu. Son iki maçı kazanmasına rağmen genel kanı hocanın istifası yönünde. Ancak bu günlerde gene kamuoyu desteğini arkasına alan Er- sun hoca içinde final maçı olacaktır. Aynca Yanal'ın en pozitif yanı gerçeklen iyi gören, olacaklan isabetli tahmin eden ve fut- bol bilimi ile koordineli çalışmasıdır. Dolayısryla o, maçı önce ka- fasında kazanır ve sonra futbolculanna bu pozitifliği sahada uy- gulatmaya çalışır, Kınlma noktası ise sahadaki uygulamadan kaynaklanıyor. Eğer ulusal takımımız bu gerçeği iyi icra edebi- lirse her türlü sorun otomatikman ortadan kalkacaktır. Bu saat- ten sonra Türkiye için aslolan, iyi ya da kötü futbol oynamak de- ğil, 3 puandır. Ulusal takım hem bir değişim içine giriyor hem de rakipleriy- le kıyasıya mücadele ederek puan savaşında bulunuyor. Böyle bir ortamda başanya ulaşmak da doğal olarak zor oluyor. Eleştiri yapılırken bu noktayı da göz önünde bulundurmakta büyük fay- da var. Türk takımının kadro yapısına bakıldığında genç, koşan bir takım. özellikle de lejyonerier ve yerli futbolculann bireyse) yetenekleri fevkalade. Onlan birbirteriyle iyi haımaniayıp takım ruhu verildiğinde ulusal takım çok kaliteli bir ekip oluyor. özel- likle kadro ağıriığı gole yönelik ofansif bir futboJdan yana. İyi motive edildiği zaman bu takım çok gol atar ve grupta her takımı yener. Şimdi herkese düşen tek görev eskiyi unutup ulu- sal takımımıza ve hocamıza güvenmek ve onlara tam destek ver- mektir. Diğer sorunlar için, zamanı geldiğinde her şey masaya yatınlır ve gereği neyse yapılır. Ancak şimdi bu konulann zama- nı değildir. Şimdi final maçı vardır Türkiye ne pahasına olursa olsun bu maçtan 3 puan çıkartmak zorundadır. Istenilir ve ina- nılırsa bu iş başanlır. Son iki maçta 6 puan hayal diyenler ne ol- duğunu gördüler. Bu maçta da neden bir galibiyet çıkmasın ki!