19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 7 HAZİRAN 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA SAGLIK 9 İstanbul Kalp Cerrahisi Vakfı Başkanı Prof. Dr. Tayyar Sarıoğlu 'Bilinçlenmiş birtoplum, dünyayı yerindenoynatır'ŞULE KÖKTÜRK Türkiye'de her yıl yaklaşık 350 bin kişi kalp- damar hastalıklan nedeniyle yaşamını yitiriyor. 35-65 yaş arası 12 mılyondan fazla kişi baı hastalıklar nedeniyle risk altında, yak- laşık 500 milyon kişi ise doğuştan gelen kalp hastalıklan ile yaşamını sürdürüyor. Türkiye ve dünyada ölüm nedenleri arasın- da ilk sırada yer alan kalp ve damar hastalık- lanna yaklaşımda "fmdık, fisük, cevizyeme- üsiniz.'" şekhndeki öneriler ön plana çıkıyor. Konuya ilişkin düşüncelenni aldığımız, Is- tanbuJ Kalp Cerrahisi Vakfı Başkanı Prof. Dr. Tayyar Sanoğlu. "Bu sorun, findık, fistık, ce\izle çözülemeyecek kadar ciddi. Buna ÜJ- k£ çapında bir programla sahip çıkmak gerek ama işin magazin boyutundayız. Llusal kalp sağhgıpolitikasıoluşturulmasıgerekrvor"' de- dı. Kalp-damar hastalıklan nedeniyle her yıl bır tsunami yaşandığını ifade eden Sanoğlu, " Ölücn doğal bir olay ancak önknmesi müm- kün olduğu halde bu hastalıklar nedeniyle in- sanlar, en verimli çağlarında. yaşamlanm yi- tiriyorlar. Kararb bir şekilde alacağmuz ted- birler bu olayı viizde 80 oranında azaltabilir" diye konuştu. Türkiye'de yetkililerin, ilgili • îstanbul Kalp Cerrahisi Vakfı Başkanı Prof. Dr. Tayyar Sanoğlu, dünyada ve Türkiye'de kalp sağlığı sorununun çok ciddi boyutlarda olduğuna dikkat çekerek öncelikle toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Sanoğlu, "Yeterince bilinçlenmiş bir toplum, dünyayı yerinden oynatabilir" diyor. çevrelenn dahi konuya yeterince bilinçli bir yaklaşım sergilemediğine dikkati çeken Sa- noğlu, ulusal kalp sağlığı polirikası oluşturul- ması gerektiğinin altını çizdi. Bu politikanın, tehdit ve risklerin azaltıhna- sı sağlıklı yapının güçlendirilmesi, akut has- talıklann tedavi edilmesi başhklan altında genişletilebileceğüıi belirten Sanoğlu, şöyle devam etti: "Korumaanne karnında başbr. Anneninbcs- lenmesi ve alacağı birtakım tedbiıierie, çocuk sağhkh bir yaşam sürebilir. Atereskleroz yani damar seıiîiği dediğimiz, kalp hastahklaıuıa yol açan olay, yanlış beslenme yüzünden 2 ya- şuıda başbyor. Bu yaşlarda da beslenme çok önemhV Ülke çapında yapılacak kampanyalarla ka- muoyu oluşturulmasının önemine dikkati çe- ken Sanoğlu, "yeterince bilinçlenmiş bir top- lumun dünyayı yerinden oynatabileceğüü" anımsattı. 'Insanlara yürüyün diyoruz ama... Yasal düzenlemelerin yapılması. tanı ve te- davi merkezlerinin standardize edilmesi ge- rektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Tayyar Sa- noğlu, "Apartmandan bozma yerierde kalp merkezkrinde anjiyolar amelryatiar yapıhyor. Oysa ki kalp merkezlerinin birçok böiümünün bulunması gerekiyor. Aynca, ambulans ağıvla bu merkezlerin en- tegre edilmesi şart. Ambulans en önemli so- runlardan birl L nh ersitelerimizde bile ne ya- zık ki bö>1e değil" dedı. Şehir planlamalan sırasında, ınsanlann ko- laylıkla ve severek spor yapabilecekleri rek- reasyon alanlann gereklıliğine dikkati çeken Sanoğlu, "tnsanlara>ürüyündhoruzamats- tanbuTun kaç yerinde insanlann yürüyebile- ceği alan var. Bütün bunlan organize edecek Llusal Kalp Sağlığı Kurumu oluşturulması şart" diye konuştu. Güneşten korunmak yetmez tstanbul Haber Servisi - Çahşma saat- lennın tatıl hayalleri ıie geçirildiği bu- gunler<le. uzmanlar tatil öncesi uyanla- nnı süırdürüyor. Güneşın fotosentez, D vitamini oluşumu, mikroplan öldürmek, olumlu psıkolojık etki gibi sayısızyara- nnın baılunmasına karşın güneş yanıkla- n, deri yaşlanması ve deri kanserlerine neden olduğunu da belırten uzmanlar, güneşten korunmanın gerekliliğıne dik- kat çekiyorlar. Çarnlıca Medicana Hastanesı Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr SerpflUy- saL güoıeş yüzünden karşı karşıya kalı- nan sorunlarla mücadele içın önlem alın- ması gerektiğini vurgulayarak "Güneş- ten korunmakbüeyetmiyor.Güneşin za- rarh ışınlanndan ürün yoluyla kurtul- mak da cilt türüne göre farklihk gösteri- yor" dedi. Uysal. ten rengine göre öne- rileri şöylesıraladı: Kızıllar ve sarışınlar Bu tür ciltler, güneş alhnda korunmasız kaldıklannda toksik (zehir) bir salgı salgılayarak deri hücrelerinı zehırler. Bu durum cıddı has- talıklar veyanıklarortayaçıkarabilir. En iyisi, sabahlan erkenden veya akşamla- n güneş batarken güneşlenmeyi tercih et- mektir. Başınızdan ayaklannıza kadar özellikle ilk günlerde koruyuculuğu yük- sek ürünlerle. özenle kremlenmeyi ve kreminizi sık sık yenılemeyi unutmayın. Şemsiyeler yeterince koruma sağlaya- maz. Kumrallar Açık renk tenıniz, sanşın- lar kadar olmasa da güneşin zararlı ışın- lanndan kolayca etkilenir. En iyi strate- ji, bronzlaşmanıza yardımcı olacak ka- roten içeren yiyecekleri (havuç, kavun, kayısı) planladığınız tatil gününün bir- kaç hafta öncesinden bol bol yemektir. Güneşin tepede olduğu saatlerde gölge- de kalmahsınız Yüzünüz için yüksek koruma faktör- lü bir ilaç seçmelisiniz. yoksa güneş uzun vadede kınşıklara sebep olabilir. Vücu- dunuz içınse ilk günler yüksek koruma faktörlü bir üriin kullanmalısınız. Koyu kumrallar: Açık veya koyu renk saçlı olsanız da kolayca karamel bronzluğa kavuşabılirsiniz. Yine de ilk günlerde güneş altında fazla kalmayın. En iyi strateji. ilk günlerde 15 koruma faktörlü bir kremi iyıce sürerek öğle sa- atine kadar güneşlenmektir Esmerler Kolaycadikkatçekici bronz- ,luğa kavuşabilir ve bıonzluğu uzun süre koruyabilirsiniz. Ama ne yazık ki UV ışınlan sizin için bile tamamen güvenilir değil. En iyi strateji, ilk günlerde 8 koru- ma faktörlü bir ürün kullanmaktır. • Çamlıca Medicana Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Serpil Uysal, güneş yüzünden karşı karşıya kalınan sorunlarla mücadele için önlem alınması gerektiğini söylüyor. Uysal, "Güneşten korunmak bile yetmiyor. Güneşin zararlı ışınlanndan ürün yoluyla kurtulmak da cilt türüne göre farklıhk gösteriyor" dedi. EKLENTİ VE STRES, KALP VE DAMAR HASTALIKLARINA YOL AÇIYOR AB tartışmalan, kalbi yoruyor BERİVANTAPAN AB tartışmalan, Türk halkının kal- bini yoruyor. Beklentı ve stres, kalp ve damar hastalıklanna yakalanma rıskını arttınyor. Uzmanlar, beklenti- lerin insan yaşamın- dan çaldığına dik- kat çekerek beklen- tilerin esiri olunma- ması gerektiğini be- lirttiler. ÇevTesel koşulla- nn yarattığı beklen- tilerin, kalp ve damar hastalıklann- da etkilı olduğuna dikkat çeken Me- tabolik sendrom Derneğı (MET- SEND) Doç. Dr Atımet Temizhan. duygusal stres gibi tetikleyicı faktör- lerin, hipertansiyonun oluşmasına yol açarak kalp krizıne gıden yolu hızlan- dırdığını söyledi. Beklentinin esiri olmamabyız Türk Kalp Vakfı Başkanı Çetin Yıl- dırunakm ise "AB ve siyasi iktidar- lar, Türkiye halkının bu isteği ile te- nis topu oynar gibi oynuyor. Kişi. ön- ce kendine sonra ülkesine güvenme- li, beklentinin esiri olmamah*' diye konuştu. Türkiyede msanlann sosyo- ekonomik koşullann yetersızliği se- bebiyle AB'yi bir kurtancı olarak gördüğünü dile genren Yıldınmaknı, "Avrupa Biıüği'nm geleceğinin neola- cağı belü değildir. Türkiye'de insan- lann,sonucu kestirilmeven durumla- n ümitsizce beklememeleri gerekir" dedı. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WH0) 2030'lara kadar kalp hastalıklannda azalma olmayacağma, aksine artaca- ğına ilişkin yaptığı açıklamayı hatır- latan Yıldınmakm, "kalp hastalıkla- nnda iyüeşme olmamasuun en bü- yük nedeninin stres ve beklenti içine girmek" olduğunu \nrguladi. İnsani Değerler ve Ruh Sağlığı Vak- fı (İDER) Başkanı, psikiyatr Prof. Dr. Nevzat Tarhan, insanlan en çok rahatsız eden duygulardan bir tanesının belirsızlik olduğunu vur- gulayarak "Belirsizlik içindeki kişi neden, niçin sorulannı çok sormaya başlarsa paranoid bir ruh hali içine girebilir" diye konuştu. 'Olüler yakılsın mı, yakılmasm mı' tartışması tstanbulHaber Servisi - "Kremasyon" adı verilen ölülerin yakılma işlemi, 75 yıl aradan sonra yeniden gündeme geldi. PTof. Dr Zekeri\^ Beyaz."AB'nin bizi yakarak yok etmek istediğuıi" belırtir- ken Mimar Şenol Şahin "Yaknıa işlemi olursa mezarbklann tahrip olmav^cağı- nı". sanatçı Vıldız Kenter de "Yakılmak düşüncesine pozitif baknğuu" söyledi Krematoryum (ölülerin jakıldığı yer/fi- nn), Ankara Bü\"ükşehir Belediyesi'ne }"urttaşlann kişisel başvum yapması üze- rine tartışılmaya başlandı ve farklı görüş- leri de berabennde getirdi Ilahiyat Fakültesi Dekam Prof. Dr. Ze- keriya Beyaz, bu tarz uygulamanın Isla- miyetle bağdaşmadığını belirterek kre- matoryum ile AB ve emperyalist güçle- rin genetik olarak Türkleri dünya coğraf- yasından tamamen yok etmek istedikle- rini savundu İstanbul 11 Müftülüğü'nden yapılan açıklamada ise ölü yakmanın Semavi dinlerde (Islamiyet. Hınstiyanlık ve Ya- hudilik) olmadığı vurgulanarak "Ük in- san Hz. Adem de ölen oğtunu gömmüş- rür. Kuran'daki hadislerden de görüyo- ruz ki Islamiyvtin bu konu>a yaklaşmn ke- sinlikle gömmedir, yakma değildir'" gö- rüşüne yer verildi. Ülkemizde mezarlıklann harap ve ba- kımsızlık içinde olduğunu dile getiren mimar Şenol Şahin ise bu tarz bir uygu- lama ıie mezarlıklann zarar görmesinin önüne geçileceğini ifade etti. Prof. Dr. Hamit Hancı ise 1930'da çı- kan yasal düzenleme ile yanma hakkınm bireye verildiğini. ancak kendisinin böy- le bir uygulama yapmak istemediğinı ifade ederek "75 yıl aradan sonra tekrar gündeme gehnesi kişisel taleplerin olma- sıdır, yoksa mezarhklar çok yer kaphyor düşüncesivle böyle bir uygulamanın or- ta>a çıknıası söz konusu değMr" diye ko- nuştu. Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kişilerin yakılarak gömülmesinin insan- larda rahatlık sağladığım ve bunun kül- türel yapıya bağîı olduğunu söyledi Tiyatro sanatçısı Yıldız Kenter, me- zarlıklann durumunun içler acısı oldu- ğunu ifade ederek "Sağhkhyaşam için ar- kada kalanlann da \icdanen rahat olma- sı için yakılmak düşüncesine pozitif ba- kr>onım ve ben de yakılmak istiyorum'' - diye konuştu. Astnn hastalannm sa>%ı \iizde 9.8'den, jiizde 25'e \iikseldi Astımlı hasta sayısmda artış StBELBAHÇETEPE ~ IZNtK-Çocuk Solunum Yo- lu hastalıklan Derneği Başka- nı Prof. Dr. Ülker Öneş, 2005 yılmda yaptıklan büyük astım taramasında astım hastalannın sayısının \iizde 9.8'den. yüzde 25'e yükseldiğını belıntı. Çocuk Solunum Yolu Has- talıklan Derneğı her yıl gele- neksel olarak astım hastası ço- cuklar için astım kampı dü- zenliyor. Bu yıl 12 Hazıran'da başlayan kamp 19 Hazıran'a dek DSl Iznık Tesısleri'nde yapılacak. Amaç çocuklann, ebeveyenleri olmadan kendı- lerinebakabibneleri, sporalış- kanlığı kazanabıhnelen ve as- tımın nedenleri, bulgulan, ba- sit solunum testleri, alerjen- lerden korunma ve ılaç kul- lanma gibi eğitimleri alabil- meleri. Merck Sharp Dohnıe ılaçla- nnın desteğiyle gerçekleştıri- len kamp, Çocuk Solunum Yo- lu Hastalıklan Derneğı Baş- kam Prof. Dr. ITkerÖneşbaş- kanlığında viirütülüyor. Prof. Dr. Öneş, astım hastalığında er- ken teşhısin önemini vıırgula- yarak gecikmenin ölüme sebe- biyet verebileceği uyansında bulunuyor. Polen ve küf haritası Ozellıkle baharda ortaya çı- kan, alerjisı olanlar ve astım hastalannda önemli solunum sorunlanna yol açan polenler artık bir harita ile gösterilecek. Prof. Dr. Ülker Öneş, Ço- cuk SolunumYolu Hastalıkla- n Derneği ve Uludağ Üniver- sıtesi Tıp Fakültesi 'nınbırlik- te yapacağı çalışmayla polen haritası çıkaracaklannı ifade ederek "ABD'de var olan ve tstanbul'da da \-apmayi düşün- düğumüz TÜBÎTAk tarann- dan da destekknen 'polen ve küf haritası' çahşmanuzvar.3 \ıllık bir çahşma sonucunda Istanbulda bir polen ve küf haritası oluşturacağız'" dedi. TBMM Başkanı BülentAnnç, Güven Hastanesi'nin 30. kuruhış yıldönümü nedenhle düzenlenen. "Güven Tıp Günleri"nûı açıhş töreninde bir konuşma yapö. Arınç: İlaç harcamalarından 8.5 trilyon kâr ettik' ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-TBMM Baş- kanı Bülent Annç, TBMM"nin kışı başına yıl- lık 2 bm dolar sağlık har- caması yaptığını, yürüt- tükleri tasarruf politika- sıyla ocak aymdan bu ya- na her ay 1 trilyon kâr et- tiklerini söyledi. Annç, Güven Hastane- si'nin 30. kuruluş vıldönü- mü nedeniyle düzenlenen, "Güven Tıp Günkri"nin açüış töreninde yapüğı ko- nuşmada, TBMM'nin yaklaşık 280 trilyon lira- lık bütçesinin 160 trilyon lirasııun maaş, ödeneİc ve yolluklara. 50 tnlyon lıra- sınınsa sağlık harcamala- nna gittiğinı anlattı. Eski ve yeni milletvekilleriyle onlann çocuklan ve eşle- ri de dahıl olmak üzere toplam 25 bin kişinin kişi başına yıllık 2 bin dolar sağlık harcaması yaptığı- nı belirten Annç, "Bu,ko- ca bir deHk gibi göründü bize. Kayıplan önle>enm dKc düşündük. Bununiçin kendi sağfckyönetmeiğmi- n uzmanlarla gözden ge- çirdik ve tedavi yönetme- Bginüzi değiştirdik" dedi. CHP Genel Başkanı De- niz Baykal da dağınıklık, sahıpsızlık ve koordinas- yonsuzluğun sağlık alanı- nı kolayca yolsuzluk yapı- lan bir alan haline getırdi- ğıni söyledi Baykal. sağ- lık sorununun toplumsal ve kamusal boyutu bulun- duğuna dikkat çekerek "Sağhk bir temel insan hakkıdır. Sağhk hizmeti- ni, hizmete muhtaç olanla buluşturmakkamusalbir sorumhıhıktur. Bunu de\- let, özel sektör vapabilir. Sağhk sigortası gibi farklı yöntemkr uygulanabihr ama mutlaka bu sağlan- mahdır" dedi. İTO: Mecburi hizmet değil, gönüllü hizmet tstanbul Haber Servi- si - İstanbul Tabıp Oda- sı(ÎTO)YönetımKuru- lu, AKP hükümeti tara- fından 2 yıl önce kaldı- nlan "mecburi hizmet" uygulamasının yeniden gündeme getirihnesinin kabul edılmez olduğunu behrttı. tTO Sözcüsü Dr. Osman Öztürk, sıyasi iktidann 2 yıl süresince kadrolaşma dışmda sağ- lıkta hiçbir ciddi adım atmadığını vurguladı. İstanbul Ünıversitesi Tıp Fakültesi Temel Bi- limler binası önünde ya- pılan açıklamayı okuyan ITO Sekreteri Ah" Çer- kezoğhL "Güneydoğu'ya doktor gönderiyorum" türü ucuz popülist poli- tıkalann, sorunun çözü- müne hiçbir katkı sağla- yamadığını, hekimlerin mağduriyetine yol açn- ğını savunarak AKP hü- kümetinin 2 yıl içinde ülkenın sağlık sorunlan- nı çözmek için hıçbir ger- çekçı adım atmadığını söyledi. Çerkezoğlu, şöy- le devam etti: "Hükü- met, sağhk hizmetkrine gereken hizmeti yapma- mış, bütün enerjisini Dünya Bankası direktif- leriyle haznianan w sağ- hk hizmetlerini özelleş- tirmeji hedeflejen sağ- hkta'dönüşüm' progra- mı için harcamıştır.'" Şiddetie karşryız İTO Sözcüsü Osman Öztürk ise konuşmasın- da erken seçım öncesi hükümetin aynı yasayı çıkarmasına, hekimler olarak şiddetie karşı ol- duklanm dile getn-erek "Sadece yandaşlaruıa krvak geçtiler, 2 >ıl bo- yunca kadrolaşma dı- şuıda bir şey yapmadı- lar. Mecburi hizmet uy- gubmasmm kakhrüma- suıa 'memnunıyetle' imza atanlar da tekrar uygulamayı getirmek is- teyenler de, a> nı hükü- metin ayıu başbakanı ve bakanlandır" diye konuştu. 1. Uluslararası Gıda ve Beslenme Kongresi başladı tstanbul Haber Ser- visi - TÜBÎTAK Baş- kanvekılı Prof. Dr. Nü- ketYetiş, Türkiye'nin bi- lim ve teknoloji alamna uluslararası standartlar- da kaynak ayuınası ge- rektiğini ifade etti. Ükkez Türkiye'de ger- çekleştirilen "Uhıslara- rası Gıda ve Beslenme Kongresi" Harbiye'deki Asken Müze'de başladı. Kongre kapsamında düzenlenen "Gıda Zia- cirinde Gıda Güvenhği ve Kalitesi'' konulu pa- nelde konuşan Nükhet Yetiş, bılim ve teknolo- jinin sosyal refaha dö- nüştürülmesinde sıkın- tılar yaşandığma dikkat çekti. Yetiş, rekabet gücü- nün arttınlması için bi- lim ve teknolojiye ayn- lan paym yükseltihnesi â gerektiğini baürtti. Almanya'nın bihm in- sanı açısmdan en zengin ülke olduğunu söyleyen Yetiş, Türkiye'de, genç- lerin biümsel çalışmala- ra yönehnediğini ve yö- neltihnediğini vurgula- dı. Yetiş'm ardından ko- nuşan Âvrupa Komisyo- nu Tanm-Gıda-Biyotek- noloji Birimi Direktörü Dr. Christian Pater- mann, Avnıpa Birli- ği'nin (AB) gıda güven- liği ve kalıtesınin yük- seltihnesi için 350 mil- yon Avro ayu"dığnıı ifa- de etti. Türkiye'den çalışmaya katıhnak ısteyen araştır- macılan proje hakkında bılgılendiren Christian Patermann, programa katılacak projelerde ön- celikle Türkıye'nın ih- raç ettiği gıdalara yer ve- rilmesi gerektiğini be- lirttı. * i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle