Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 HAZİRAN 2005 CUMA
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
IstantDu!
Edirn e
_B 28 Sinop B 25 Adana B 32
B 31 Samsun B 26
Koca-elı E 30 Trabzon PB 24
Çarta.-kkale E 31 Gıresun PB 24
fzmır E 34 Ankara B 28
Manisa B 34 Eskışehır B 28
Aydın 35 Konya B 28
Denizlı E 33 Sıvas B 24
Zong uldaK E 24 Antalya B 32 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siirt
Hakkâri
Van
B
B
B
B
B
B
B
31
35
36
34
33
28
27
Y 24
Yurdun kLzeydoğu
kesımler p^rçalı b j -
lutlu, Doğu Karade-
nız'ır doğusj ıle Kars
Ardahan çe/relen sa-
ganak ve gckgurültu-
lu sağanak yağışlı dı-
ğer yerfer az oulutlu ve
açık geçecek. Hava
sıcaklığı yL'dun ku-
zey, ıç ve batı Kesım-
lennde bırazartarken,
yağış alan yerlerde
değışmeyecek
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Pans
Bonn
Y
Y
Y
B
PB
PB
B
PB
21
21
20
27
22
26
25
24
Münih PB 26 Zürıh
Beriin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
B
PB
Y
Y
Y
PB
24
27
36
27
24
23
26
30
B 27 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahıre
Y
B
Y
PB
Y
PB
Y
B
23
42
23
38
32
32
21
34
B 33
Parça] Oulutıu Sıslı > Çok boiutlu Yağmurtu Stılu kar ı Go«: günjltüıu
G U N C E L c Ü N E Y T ARCAYÜREK
• Bdiştarafi 1. Sayfada
Büyükelçi Gosses sözlerınde ısrar ettiğine göre;
bu tartışrna, bu konu gorüşülmedi diyen RTE ile
Gül'ü yalanlanaMan öteye bir izlenim vermiyor.
Asıl sorun, etçi nin sözlerindekı anlamı kavramak.
B u çıkışlar. AB'nin ülke bütünlüğünü tehlikeye
atacak görüşlerini giderek daha etkin biçimde söy-
lemeye başladığını kanıtlar; bu bir. Ikincisi, AB'nin
Türkıye'nin brtünlüğüne zarar verecek hiçbir dü-
şünceye sahip olmadığı yolundaki savlann da beş
para lık değen olmadığına ışaret sayılabilir.
Her gün şehıtler vermemizi sağlayan PKK'ye kar-
şı sürdürülen askersel operasyonlardan AB'nin şi-
kâyetçi oJmasını mantıkla açıklamak elbette ola-
naksız.
Fakat minarey i çalan kılıfı çoktaaan hazırlamıştır.
Nitekim Başbakan'la Gül'ün yemeğe katılan AB bü-
yükelçilerinden hiçbirinın bu yönde bir şey söyle-
medığini altımçizerekaçıklamalarına karşın; Gos-
ses, basına konuşma metnini okuyarak RTE ile
Gül'ü yalanlıyor.
•*••
Ince diplomasi bu noktada başlıyor. Gosses'in
yazılı metni, askeri operasyonlan durdurmamızı i-
ma eden isteme hayli ilginç bir örtü çekiyor. Türk
toplumunda -Dugün veya yann- tepkiler güçlene-
cekolursa AB'nin, hattaHollandaBüyükelçiliği'nin
söylemın yanlış anlaşıldığını ifade etmesine olanak
sağlıyor bu metirı.
"Biz, askeri operasyonlann sona erdirilmesini is-
temedik. Terorizmi tümüyle kınadık, AB'nin bölün-
me değil entegrasyon projesi olduğunu yineledik bu
metinde; hükürnetın bugüne kadar bölgede yapısal
banş sağtema yönünde bir sıvil alternatif koyama-
dtğını öne sürdük"... Bu nedenle "askeri seçene-
ğin... kontrol altından çıkmamasını umduğumuzu
vurguladık", dıyebılecekleri bir metin!
Bizimkiler bu açıklamaları yermi yemez mi? Her
sabah solundan mı sağından mı kalktığı bilinmeyen
bu iktıdarın giderek tonunu ve içeriğini arttıran da-
yatrnalara -her zaman olduğu gıbi- yumuşak başlı
karşılıklaria mıyoksa dik duran bıçimsellik içinde mi
yanıt vereceğini bilmek elbette olanaksız.
• • •
Zira bu iktidar olayları mantık süzgecinden geçir-
miyor. Erzurum'daki "münferit" bir başörtüsü ola-
yını genelleştiriyor. Ankara'da Güneydoğu ile ilgilı
dış dayatmalann yoğunlaştığı gün; bir parmak, Ada-
na'da Kürtlere sokak hareketlerini başlatıyor.
Devlete türbanı giydirme savaşımına soyunan
Meclis başkanlarının, başbakanlarının dilinde Erzu-
rum olayı büyütülüyor, büyütülüyor.
RTE TV'lerde sürekli konuşuyor. Bay Annç, işi gü-
cü bırakmış, başörtüsü "mağdunjnu" anyor, tesel-
li ediyor.
İktidar gücünü amaçlarına alet etmekten asla çe-
kinmiyorlar. Işçinin hakkını aramak, yasal haklarını
korumak veya alabilmek ıçin Sıhhiye'den TBMM'ye
kadar yürümesini polisle engelleyen bu iktidar:
Başlarında kara çarşaf giymiş karafatmalar, bir
grup kadının başörtüsüne özgürlük adıyla Çanka-
ya'ya, Cumhurbaşkanlığı Köşkü'ne kadar polis hi-
mayesinde yurümelenne izin veriyor.
Bu iktidar aydınlığa karşı karanlığa koşuyor.
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
1 1
.Acaba, 'Kim' Haklıymış? n
• Baştarafı.irka Sayfada
geçtikten sonra iade ediiiyordu. (Oysa şimdi) 30
Haziran'a kadar Türk vatandaşlığından aynima-
yanlann, 'yasadışı' konuma düşecekleri propa-
gandası yapılıyor." (Hürriyet, 4 Haziran 2005)
Niye mi? llâhi, güldürmeyin beni, Türklerin içinden
yükselen 'dip dalgasi', onlan vatanlarına savuruyor;
oysa Almanlann içindekı 'Ulusalcılık' onlara ancak
'Almanlaşmak' seçeneği sunuyor; 'ulusallık, ulu-
salcılık ölmüş'. öyle mi?..)
(Tesbit/2. "Cerbezeli bir genç kızdır, birTV kana-
lının muhasebesini başanytayönetiyordu. Ingilizce-
si fazla düzgün; yapısı made in USA değil ama, Me-
dia'mızdaki yeni birçok genç gibi, biraz ona çalıyor.
Epeydir görüşememiştik, geçenlerde bir sabah çı-
kageldi; sanki o değil, bir başkası.
Yine dürüst, yine cerbezeli, yine 'iş kadını' ama;
artık dünyaya -hele Amerika'ya- ve Türkiye'ye
başka türlü bakıyor, uluslararası büyük ve önem-
li bir firmada çalışıyormuş; Balkan'lı, Rusya'lı ve
Ortadoğu'lu müşterilerin, alışverişlerini ısrarla Is-
tanbul'da yapmayı tercih ettiklerini saptamıştı;
Batı'nın ünlü ve büyük metropolleri umurlarında
bile değilmiş, iyi mi?
Fakat bence, asıl aynlırken söyiedikleri önem-
li:
"-...Pasaportumda uzun vâdeli bir ABD vizesi
var, artık onu kullanmıyorum: Içimden gelm'ıyori"
Sonra mütebessim ilave etti:
"-...Rusça öğrenmeye başladım!..")
Vallahi böyle dedi.
KULTÜR • S«NAT
iSES-1883 ORTAOYUNCULAR
Ferhan Şensoy'un
KIRALIK OYUNKENEF PENCERESİNDEN DENİZ GÖREN GÜLDÜRÜ
Ferhan Şensoy - Nefrin Tokyay
Rasim Öztekin - Okan Bayülgen
AN Çatalbaş - Elif Durdu
Ebru Soyuerden - Özgü Namal
Cuma - Cunıartesi - Pazartesi 20.00. Pazar 15.00 ve 18.00
DOLAYISIYLA GÖSTERİ
PKK tehdit ediyor
Aydınlann çağrısını reddeden ve saldırılann durması için operasyonlara son verilmesini
isteyen terör örgütü, kamuoyunu 'kanla' bıktırarakgeri adım attırma stmtejisi uyguluyor
MEHMET FARAÇ
PKK, 150 aydının silahlı ey-
lemlere son verilmesi yolundaki
çağnsına olumsuz yanıt veriyor.
Orgüt yöneticilerinden Murat
Karayilan, saldınlann durdu-
rulması için, Güneydoğu'da yü-
rütülen operasyonlara son veril-
mesini istiyor. Güvenlik birimle-
ri ise örgütün turizm bölgeleri ile
büyük kentlerdeki eylem yapma
çabasının devam ettiğine dikkat
çekerek çağnyı ciddi bulmuyor.
Kitle örgütü yöneticileri ile ay-
dın ve sanatçılardan oluşan 150
kişının, "PKK'nin silahlı ey-
lemlerine hemen ve önkoşul-
suz son verme" çagnsı, örgüte
yakın Özgür Gündem gazetesin-
ce "zayıf" olarak tanımlanıyor.
Gazete. dünkü yayınında, bu ta-
leplerin direkt PKK'ye yönlen-
dirilmesınden duyulan rahatsız-
lığı yansıtırken, "aydınlann ör-
gütten gelecek talepleri dinle-
melerinin de entelektüel ahla-
kın gereği" sayılmasını istiyor.
Gazetenin bu yorumunu, P-
KK'nin dünkü olumsuz ta\n da
destekhyor.
Kandil Dağı'nı üs rutan örgüt
yöneticilerinden Murat Karayı-
İan, PKK eylemlerinin geçen yı-
lın 1 Haziran' ında alınan "meş-
ru savunma - kendini savun-
ma" karan temelinde geliştiği-
ni öne sürüyor. Abdullah Oca-
lan'ın tecnt edildiğinı ıddıa e-
den Karayılan, bu durumun da
çatışmalan körüklediğıni. önlem
alınmaması dunımunda terör ey-
lemlerinin 1992-1993 dönemin-
dekı yoğunluğa ulaşacağı yolun-
da tehditler savuruyor.
'Aydmlar geç kaldı../
Aydınlann öncekı gün yaptığı
açıkJamayı "Önemli ancak geç
kalınmış bir harekef* olarak ni-
teleyen Karavılan şöyle diyor:
"Şimdi sayın aydınlar silah-
lı eylemlerin önkoşulsuz ola-
rak durdurulmasını istiyor.
Eğer bundan kasıtlan saldırı
eylemleri ise kabuldür ve bu-
nun bir anlamı vardır. Silahla-
nn tümden susması için ope-
rasyonlann durması gereki-
yor. Çünkü silahlı bir yöneli-
min olduğu bir yerde, silahla-
nn susturulmasını bir taraftan
isteyemezsin. Her iki taraftan
istemek durumundasın. Biz
KONGRA GEL olarak aydın-
lara şu cevabımızı iletiyoruz:
Operasyonlann durması ha-
linde biz de etki ve ikna giicü-
mûzü kullanarak silahlı ey-
lemleri durdururuz. Bu önko-
şul değil zorunlu bir durum-
dur. Biz sonuna kadar saygılı
yaklaşarak üstümüze düşen fe-
dakârlığı yapmaya hazırız.
Bizden kendi gerçekliğimizi
yok edecek bir yaklaşım orta-
ya konamaz. Sanıyorum ay-
dınlann istemi de bu değildir.
Biz de çatışmalann durması ve
sorunun çözülmesi için çaba
sahibi olacağız."
1 Haziran 2005 'te düzenlediği
basın toplantısında "Silahlan
susturahm, insanlanmız ölme-
sinı" dıye çağn yaptıklarını belir-
ten Karayılan, buna karşın ope-
rasyonlann daha da arttınlma-
sından, hükümet ve ordu yetkili-
lennin ABD'ye giderek "saldın
dayatması"nda bulunmaların-
dan yakınıyor. Güvenlik bınm-
len, Güneydoğu'da son iki ayda
30'dan fazla güvenlik görevlisi-
nin şehit edüdiğini, örgütün tu-
rizm bölgeleri, büyük kentler ile
stratejikmerkezlereyönelik ey-
lem yapma çabasının devam et-
tiğine dikkat çekiyor. Uzmanlar,
"Örgütün bu talebi ciddiye alı-
namaz. Örgüt bir taraftan si-
lah susturma çağnsı yaparken
diğer yandan asker şehit edi-
yor, yollara mayın yerleştire-
rek ynrttaşlan öldürüyor. Ör-
gütün turizm merkezleri, bü-
yük kentler ile stratejik mer-
kezlerdeki eylem kararlılığı ise
sürüyor. Bu girişimleri berta-
raf ermek için çabalıyoruz.An-
cak son günlerdeki durgunlu-
ğun acısı bir iki ay içinde çıka-
bilir" diye konuşuyor.
Aydınlann çağnsı, PKK'nin
saldmlan ve açıklamalannın ya-
rattığı kısırdöngüye malzeme ol-
maktan ıleri gidemiyor. Örgüt,
AB ülkelerindeki lobi çalışmala-
nyla siyasallaşma yolundaki
adunlannı hızlandırmaya çaba-
lıyor. Bazı büyükelçilerin Baş-
bakan Erdoğan'dan operasyon-
lann durdurulmasını istemesi de
bu lobi çalışmasına dayanıyor.
Asıl amacı Ocalan ve PKK kad-
rolannı bir genel affa uğratmak
ve siyasallaşmak olan örgüt, bu
istemini silahlı dayatmayla alma-
ya çalışıyor. PKK kaos ve kanla
kamuoyunu bıktırma ve geri
adım attırma stratejisini uygular-
ken. iyi niyetli girişımlerde, mu-
hatabın gerçek amacınuı ciddi
biçimde sorgulanması gerekıyor.
Bu gerçek göz ardı edildiğinde,
yapılan çağnlar kör bir kuyuda
yankılanmaktan ileri gidemiyor.
Büyükelçilerin 'G. Doğu'da operasyon kalıcı çözüm olmaz' sözlerini değerlendirdi
Başbuğ: Görevimiz sürecek
ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkur-
may tkinci Başkanı Orgeneral Üker Başbuğ,
Güneydoğu'daki Türk güvenlik güçlerinin so-
rumluluğunun, oradaki teröristlerle mücadele
olduğunu belirterek Türk güvenlik güçlerinin
bu görevi bugün olduğu gibi yann da sürdüre-
ceğinı bildirdi. Başbuğ, ABD'nin Bağımsızlık
Günü resepsiyonunda gazetecilerin sorulannı
yanıtladı. Başbuğ, AB büyükelçilerinin Başba-
kan Tayyip Erdoğan'a yönelik "Güneydo-
ğu'da hükümet yok gibi. Askeri çözüm, kalı-
cı çözüm olamaz" eleştirilerinin anımsatılması
üzerine şunlan kaydetti: "Bölgedeki güvenlik
güçlerinin sorumluluğu. oradaki teröristler-
le mücadeledir. Bütün güvenlik güçleri, ki bu
sadece TSK değil, ki jandarma ve polis de,
orada üstüne düşeni dün nasü yaptıysa bu-
gün de yapıyor ve yann da yapacak. Elbette
terörle mücadelede, ekonomi gibi diğer alan-
larda da tedbirler ahnması gayet doğaldır.
Ama bunlar zaten alınıyor, yeni bir şey değil.
Bu söylenenler de yeni değil, neden söyiendi-
ğini de ben bilmiyorum. anlamıyorum."
Edelman Ankara'ya veda etti
ABD Büyükelçisi Eric Edelman, Bağımsızlık
Günü resepsiyonuyla Ankara'ya veda etti. Re-
sepsiyona Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, hü-
kümet yetkılileri, AKP ve CHP millervekılleri,
büyükelçiler ile çok sayıda davetli katıldı. Edel-
man, resepsiyonda yaptığı konuşmada, Türkı-
ye'nin "ilham kaynağı" olduğunu kaydederek
"Atatürk'ün, ABD'nin kurucu prensiplerine
benzer prensiplerle savaşlaria yıkılmış bir
imparatorluğun küllerinden Türkiye'yi Ba-
tı'ya giden yola yerleştirdiğini" ifade etti.
Edelman, şunlan kaydetti: "ABD'nin güveni-
lir müttefiki olan Türkiye. şundan emin ol-
madır ki, dostluğunuza verdiğimiz değer, gö-
rüşlerinize duyduğumuz güven ve özgürlük
davasında yardımınıza duyduğumuz ihtiyaç
devam edecektir. Tanrı AB*D'yi ve Türkiye'vi
korusun." Gül de konuşmasında 21. yüzyılm
küresel tehditlerinin Türkiye- ABD dayanışma-
sını ve "stratejik ortakbğını" giderek daha
önemli kıldığını savımdu. Gül, Türk dış politi-
kasmın temel eksenlennden biri olan ABD ile
ilişkilerin, küresel gelişmelerle birlikte yeni bo-
yutlar kazandığmı söyledi. Gül, "Ilişkileri da-
ha da pekiştirmeye kararlıyız" diye konuştu.
Gençler
azınlıkların
sorunlannı
tartıştı
Uluslararası Sosyalist Gençlik Birliği (UIS^ Karadeniz ve
Balkan Ülkeleri Komite Toplantısı. Sosyal Demokrasi V'ak-
fı'nın (SODEV) ev sahipliğinde başladı. "Hepimiz Azınlı-
ğız" başbğı altında Karadeniz ve Balkan ülkelerinde yaşa-
yan azınlıkların sorunlannın masaya yatınlacağı toplantı-
nın ilk gününde gazetecilerin sorulannı yanıtlayan SODEV
Başkanı Aydın Cıngı. Türkiye'de ilk kez düzenlenen toplan-
tının gündeminin azınhklann sorunları olarak belirlendi-
ğini ifade etti.Taksim Hül Otel'de 3 gün sürecek organizas-
yona 16 ülkeden sosyalist ve sosyal demokrat partileri tem-
"silen 50'ye yakın genç katüıyor.'(Fotoğraf: ALPERİZBUL)
Büyükelçilerle gerginlik
• Baştarafı 1. Sayfada
Sjoerd Gosses da Başbakanlık Konu-
tu'ndaki ycmekte söyledi. Hükümetin
Güneydoğu konusunda sivil bir politika
çabşması olup olmadığını öğrenmek is-
tiyoruz. Çünkü askeri çözüm, kalıcı bir
çözüm olamaz. Ancak yemekte Büyü-
kelçi'nin bu sonısuna hükümetten bir
yanıt gelmedi. AB tarafından da tekrar
sorulmadı. Üstüne gelen yalanlamalar
ise bizi son derece şaşırttı." AB'h diplo-
matlar, Güneydoğu'daki temaslan sırasm-
da AB'nin bir bölünme değil, entegrasyon
projesi olduğunu da anlattıklannı savunur-
ken şöyle konuştular: "Bölgenln geri kal-
mışlığı sürüyor. Yerlerinden edilenlerin
geri dönüşü konusunda sıkıntılar var. P-
KK ideallerinin son bulması isteniyor-
sa, geri kalmışlık sorununa eğilinmeli.
Bu ancak. bölge insanının mutlu olma-
sıyla, kendisini ikinci sınıf vatandaş ola-
rak görmemesiyie olabilir."
Büyükanıt: Türban olayı abarbldı
Kara Kuvvetleri Komutanı, veülerin mezuniyet törenlerine 'eşarpla' katdmasına hiç kimsenin
kanşmayacağını söyleyerek 'Toplumun tansiyonunuyüksehecekşeylerden kaçtnmakla&m 'dedi
I ve TURIZM BAKANI !ĞJ"NlN MADDI KATKIL.
İSTİKLAL CAD. N0:140 TEL: (0 212) 25118 bS-bv FAX: (0 212) 244 43 27
ERZURUM (Cumhuriyer) -
Kara Kuvvetleri Komutanı Or-
general Yaşar Büyükanıt, Ata-
türkÜniversitesi'ndeki mezuni-
yet törenine başörtülü bir veli-
nin alınmamasıyla ilgili olarak
olayın abartüdığını kaydederek,
"Toplumun tansiyonunu yük-
seltecek şeylerden kaçınmak
lazım" dedi.
Orgeneral Büyükanıt, askeri
birlikleri denetlemek üzere gitti-
ği Erzurum'da Vali Celalettin
Güvenç' i makamında zıyaret et-
ti. Ziyaretin ardından. bir gaze-
tecinin. Atatürk Üniversite-
si'ndeki mezuniyet törenine ba-
şörtülü bir velinin alınmamasıy-
la ilgili sorusu üzenne, Orgene-
ral Büyükanıt, bir asker olarak
bu konuda yorum yapmanın
kendisine düşmeyeceğini belirt-
ti. Orgeneral Büyükanıt, şöyle
konuştu: "Ama aldığım bilgi
şu: Kapıdaki bir görevlinin şe-
yi yoksa eşarba hiç kimse bir
şey demez. Bir iletişim kopuk-
luğu. Biraz fazla abartıldı. Ol-
masa daha iyi. Sayın Rektörü-
müz. üniversitenin kapısında
kıyafet kontrolü mü yapıyor.
İçerde törenle ilgili şeyleri ya-
pıyordur. Böyle toplumun tan-
siyonunu yükseltecek şeyler-
den kaçınmak lazım. Ama ta-
bü bazı şeylerde de kararlı ol-
mak lazım. Ama o çizgiyi, tabii
yöneticilerin uygun yerden çiz-
mesi lazım."
Orgeneral Büyükanıt, bir ga-
zetecinin konuyla ilgili referan-
dum yapılmasıyla sonısuna ise
"Bunlara girmek istemiyo-
rum" yanıtnıı verdi. ..;
GUNDEM MLSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
AB kendi derdine düştü, Türkiye'ye bakacak hal-
de değil. iç kanamayı durdurma çabası ıçındeler.
Yeni aldıkları 10 üyeyle eski üyeler arasındakı do-
ku uyuşmazlığı bütün bünyeyi etkıleyebilir. Böyle bir
ortamda başlayan AB zırvesınde genişleme bir baş-
ka bahara bırakılmış görünüyor.
öyle ki, önceden programlandığı halde genişle-
me kapsamındaki ülkelerın dışişleri bakanlarını bil-
gilendirme karanndan vazgeçtıler. Bunun üzerine
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Brüksel programını
iptal etti.
AB'nin görünür gelecekteki yol haritasında, ana-
yasa ve bütçe krızını aşmak dışında üçüncü bir
madde yok. Aslında, bu krizler olmasa da AB'nin
yeni bir genişleme dalgasını çok yavaştan alacağı
belliydi. Anayasa referandumlan ışin tuzu biberi ol-
du.
• • •
Genişiemeye dar yaklaşan AB, Türkiye'ye dö-
nüp şunu söylüyor:
Senin AB perspektifin bozuldu. Beni eskisı ka-
dar istemıyormuşsun gıbi bir his var içimde. Eğer,
ıstiyorum dıyorsan, şunları şunlan mutiaka yapma-
lısın!
Bir başka deyişle, kendi içlerındeki krizi örtüp
bütün sorun Türkiye'deymış gibi bir hava vermek
ıstıyorlar.
Salı günü AB ülkelerınin büyukelçılerı, Başba-
kan'ın yemeğmı yerken, başının etını de yedıler de-
sek yerıdir. Once sızan, sonra Erdoğan ve Gül ta-
rafından yalanlanan, ardından da büyükelçiler ta-
rafından basına aktarılan bılgı şu:
Büyükelçiler, Güneydoğu'da eskı günleredönü-
şe dikkat çekip, sadece askeri önlemlerle sonuç alı-
namaz uyarısında bulundular!
Burada iki vahim durum var:
- Büyükelçiler Türkiye'nin güvenlik sorununa e)
atıyor.
- Erdoğan ve Gül bunun olmadığını kanıtlamaya
çalışıyor.
Her ülkenin güvenliği öncelikle kendisinden so-
rulur. AB üyeleri dahil yabancı ülkelerin buna say-
gı duyması, terörle mücadelenin uluslararası boyu-
tuna omuz vermelerı gerekır. Arkadaşlarda omuz
vermekten çok, omuz atma havası var!
• • •
Erdoğan ve Gül'ün derdı ise kendi sorunlarına AB
üzerinden çözüm bulmaya çalışmak!
AB, Türkiye'yi eleştirerek "şamar", yapılması ge-
rekenleri dayatarak "tımar", AKP'yi hoş tutarak "şı-
mar" oğlanına çevirirken dın özgürlüğünden de şu-
nu anlıyor:
Müslüman olmayan azınlıkların durumunu düzel-
tin, Fener Rum Patrikhanesi'ni ekümentk olarak ta-
nıyın.
Işte bu noktada Erdoğan devreye gıriyor:
- Bızim de türban sorunumuz var. Bu konuda
karşılaştığımız güçlüklerı aşamadık.
Biz bu pazartığı Türkçeye çevirelim:
AB ülkeleri AKP'ye "Bizim Pathkhane ve Müslü-
man olmayan azınlıklarsorunumuz var, çözün" dı-
yor. AKP AB ülkelerine, "Benim türban sorunum var,
çözün" diyor!
Bu durumun özetı şudur:
AKP ve AB Türkiye üzerınde pazarlık yapıyor!
AKP'yi bir kez daha uyaralım:
Bu tutum ne sızın ne Türkiye'nin sorunlannı çö-
zer.
Türkiye'yi çözer!
ankcum ' cumhuriyet.com.tr
Modende göçük:
5 işçimahsurkaldı
ZONGULDAK (Cumhuriyet) - Türkiye Taş-
kömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessesesi
kömür ocağında dün akşam göçük meydana gel-
di. Madende mahsur kalan 5 ışçiyi kurtarmak
için çalışma başlatıldı. Karadon Müessese Mü-
dürlüğü kömür ocağında dün akşam saat
19.30"da göçük meydana geldı. Karadon Mües-
sese Müdürlüğü kömür ocağınnı eksi 460 ko-
dunda, ilk belirlemelere göre, üretim işçileri
Baki Veren, Erkan Çengel, Mehmet Çoban,
tsmail Yavaşçı ve Durmuş Dereli, göçükle açı-
ğa çıkan metan gazından etkilenerek mahsur
kaldı. Ocağa giren TTK tahlısıye ekıpleri, gaz
ölçümlerini yapmalannın ardından işçileri kur-
tarma çahşmalanna başlayacak. TTK Genel
Müdür Yarduııcısı Çetin Önur, konuyla ilgili
olarak yaptığı açıklamada, olayın meydana gel-
diği yerde fazla mıktarda metan gazı olması
nedeniyle bölgeye yaklaşamadıklannı söyledi.
Tersane işçilerinden
'can güvenliği'eylemi
tstanbul Haber Servisi - Tuzla Tersaneler
Bölgesi'nde çahşan bir grup işçi. "işyerlerinde
can güvenliği olmadığı" ıddiasıyla yolu trafi-
ğe kapatarak eylem yaptı. Tersaneler Bölgesi
girişinde toplanan grup, Tersaneler Caddesi'ni
trafiğe kapatırken, protestoculardan bir bölümü
de cadde üzerinde oturdu. "Artık tersanelerde
insanca çalışma koşulları istiyoruz. ölmek is-
temiyoruz" yazılı pankartlar taşıyan grup, "tş-
çiler birleşin, ölümleri durdurun", "Ölmek
istemiyoruz" şeklinde sloganlar attı.
ABDligenerallncirlik'te
ADANA (AA) - ABD'nın Avrupa'daki Hava
Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Robert Fog-
lesong'un, beraberindekı bir grupla Adana'nın
merkez ilçe Yüreğir'e bağlı Incırlik Belde-
si'ndeki hava üssüne geldığı bildirildi. Orge-
neral Foglesong, beraberindeki bir grupla gel-
dıği İncirlık Üssü'nde incelemelerde bulundu.