23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 HAZİRAN 2005 CUMA 18 KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr Dünyaca ünlü heykeltıraşımız İlhan Koman'm Edirne'deki evi kötü durumda Heykeller kınlmasın...Prof. Pr. OSMAN İNCÎ (*) Kimi ülkelerde sanat ve kültür in- sanlan yaşarken saygı görür, öldük- ten sonra da anılan canlı tutulur. Yeni öncü ınsanlar, ömek insanlar yetiştirerek kendilerinden sonra- sını geliştirir, yönlendirirler. Büyük uygarlıklar böylesine birikim ve deneyimler üzerine kurulur. Bi;zde ıse ustalann, büyük in- sanlann ilgi görenleri çok az. Res- sam,. yazar, şair, sanatçı, heykeltı- raş v b. değerh insanlarımız yaşar- ken iilkemizden daha fazla ilgiyi, saygıyı yurtdışında gördüler. Biz değil ama insanlık ve dünya sana- tı yararlandı onlardan. Bir özge insan, matematik- fizik gibi temel bilimleri sanatta yara- tıcılı ğa, sonsuzluğa taşıyan llhan Koman ancak "İlhan Konıan: Ret- rosp«ktif sergisi ile gündemimi- ze gelebildi, örneğin. Sanatçının doğduğu, çocukluk ve gençliğinin geçtiği ev Arut Kent Edirne 'de çö- küyor. Adının verildiği park bir büfeıun işgali altında Adına düzen- lenen uluslararası heykel sempoz- yurrninda üretilen taş heykel ler kı- nlıyor, dağıtılıyor. Edirne, tanhi kent. Avrupa Müzesi ödüllü kent yetiştirdiği bu büyük sanatçıyı, Anıtkabir'de kabartma heykelle- riyle Cumhuriyet'i ve kuruculan- ru selamlayan bu değen ne kadar sahipleniyor? İlhan Koman Evl, Anıtlar Kuraılu'nun üstüne çöküyor îlbıan Koman'ın Isveç'e yerleş- mesinden sonra, babasından kalan konak 'İlhan Koman Müzesi' ku- rulrnak üzere kendisi ve kardeşle- rinin oluruyla Kültür Bakanlı- ğı'nca kamulaştınlmış; aılenin ba- zı kışisel eşyalan ve kıtaplar dışın- da tüm donanım konakta bırakıl- mıştı. Konakta en son yaşayan Gö- nül Dilan'ın (I. Koman'ın kızkar- deşi) oğlu Hasan Düan'dır. Bu- gün Trakya Üniversitesi öğretim üyesi olan Doç. Dr. Hasan Dilan tüm olaylann ve gelişmelerin ta- nığıdır. Edirne Kültür ve Tabiat Varlık- lanraı Koruma Kurulu Müdürü ile L protokol yapıhr. Kültür Bakanlığı Müsteşan Sayın Prof. Dr. EmreKon- gar'ın bu yolda verdığı söz aile için yeterli güvencedir. Ancak Sayın Kongar görevden ayrılınca işlerin yönü değişir. Müzeev'de bazı eşya- lar kaybolur (merdiven korkuluğun- daki kristal küre, antik kapı kollan vb.), digerleri korunmaz, binaya ba- kılmaz ve Afrodit'in kalıbının çıka- nlması bardağı taşınr. Koman aile- si kalanlan kurtarmak ister ve kam- yona yükleyip götürür. Yıllardır Kültür ve Tabiat Varlık- larını Koruma Kurulu binası ola- rak kullanılan konaksa bakımsız, nerdeyse çöküyor. Birinci derecede tarihi eser olan binanın tavan gra- vürleri dökülmekte, süsleme \ e ah- şap konstrüksiyonlar ciddı hasar görmüş. Üstlerine yıkılacak. İlhan Koman Sempozyumu heykellerl kırılıyor Tarakya Üniversitesi 1-27 Eylül 2003 'te "Uluslararası L tlhan Koman HeykelSempozyumu" düzenler. Dö- nemin Rektör Sanat Danışmanlan: Prof. Dr. Ayla Ersoy. Prof. Dr. Bas- ri Erdem, Prof. Dr. Ali Candaş ve Prof. Dr. tsmail Avcı'nın olağanüs- tü çabalanyla Edirne'ye gelen hey- keltıraşlar 25 gün halkın önünde ta- şa can verirler, halkla sanat söyleşi- leri yapıhr. Amenka, Gürcistan, Bul- garistan, Yunanistan ve Türkiyeden Ihan Koman 'ın üç ayrı yerde sergilenen heykelleri Istanbul'u ışıldatırken; sanatçının doğduğu, çocukluk ve gençliğinin geçtiği ev Anıt Kent Edirne de çöküyor. Adının verildiğipark bir büfenin işgali altında, adına düzenlenen uluslararası heykel sempozyumunda üretilen taş heykeller kırılıyor, dağıtılıyor. Türkiyemiz ve Edirne, yetiştirdiği bu büyük sanatçıya sahip çıkmamn önemini ne zaman anlavacak? katılan heykeltıraşlann yaptığı hey- kellerle bir heykel parkı oluşturul- ması kararlaştınlır. Koman ailesi de bir protokol ile llhan Koman'ın ka- lan 7 yapıtını Trakya Üniversitesi Çağdaş Resim ve Heykel Müzesi'ne armağan eder ve müzenin adının ll- han Koman olarak değiştirilmesini ister. Yapıtların, sempozyumda yap- tınlan bronz llhan Koman büstüyle birlıkte müzede "İlhan Koman oda- sı"nda sergilenmesi programlanır. Heykel parkının da içinde olduğu Lozan banş anıtı alan görünüm dü- zenlemesini Mimar Sinan Güzel Sa- natlar Üniversitesi (MSGSÜ) Rek- törü Prof. Dr. tsmet V. Alptekin ya- par. Ancak, Trakya Üniversitesi Rek- törlüğü heykelleri dağıtacağını açık- lar. Bugün, bazılan yıkılmış, bakım- sız bir şekilde hâlâ yapıldıklan yerde otlar arasında duruyorlar. Gelas Kesi- dis'in heykeli, bacaklan kınlmış ola- rak, yerde yatıyor. Tıpkı anıt yapıla- nn yıkılan sütunlan gibi. Sanatçı mi- tolojiden esinlendiği yapıtını hiç ma- kine kullanmadan, tümüyle elle çalı- şarak yapmıştı. Diğer heykeller de za- rar görmeye hazır durumda. Pi' heykeli nerede Doç. Dr. Hasan Dilan Isveç'ten. tl- han Koman'ın eşinden (Kerstin) bir heykel maketi getirmiştir ve sanatçı- nın "Pi" adını verdiği heykeli Edirne Belediyesi 1997'deyaptırmayıkarar- laştınp MSGSÜ dönem rektörü ünlü heykeltıraşımız ve Lozan banş anı- tım yapan Sayın Prof. Dr. Tamer Ba- şoğlu'na ısmarlar, bir süre sonra da vazgeçer. Prof. Dr. Tamer Başoğlu da maketi Edirne'ye, Komanailesine ge- tirip teslim eder. İlhan Koman Parkı fegal altında Belediye Meclisi bir değerbilirlik örneği olarak llhan Koman adını bir parka verir. Ancak park şu anda bir büfenin kıyısında, bir ticari işletme- nin hizmet alanı haline gelmiş; yazı- ön harfleri silinmiş ve kendini bilmez- lerce kirletilmiş. "Sanat bence büın- meyeneçılalansermçndir" diyor llhan Koman. Tek olumlu örnek, Trakya Birlik Genel Müdürlüğü girişindeki "Ühan Koman Sergi SalonıT. Yıllardır sa- natçılan, yapıtlannı ve sanatseverleri ağırlıyor. "Ühan Koman: RetrospekuT' Istan- bul'u ışıldatırken; sanatçının heykel- leri, başta Stockholm olmak üzere dünya kentlerini, alanlannı donatır- ken; yapıtlannın bulunduğu müzeler saygınlık kazamrken; doğdugu, ya- şadığı, şimdi ailesinin oturduğu kent alanlannda tek bir yapıtı yok. Tür- kiyemiz ve Edime llhan Koman'dan. onun başanlanndan, dünya sanatı- na kattığı üstün değerlerden ken- dine bir pay çıkarmayı hiç mi düşünmez? * Trakya Üniversitesi 4.-5. Dönem Rektörü Uluslararası MarmarisAkademisi dünyanınbirçok ülkesinden sanatçılara ve sanatseverlerc ev sahipliği yapacak Marmaris 'te yaz akademisiKültür Servisi - 1997 yılında Mar- maris'in Turunç beldesinde kurulan Uluslararası Marmaris Akademisi (Internationale Akademıe Marmaris - IAM) bu yıl da dünyanın birçok ül- kesinden sanatçılara ve sanatsever- lere ev sahipliği yapmaya hazırlanı- yor. Prof. Zahit Büyükişleyeıı, Doç. Ayşegül İzer Drahşan, Prof. Ergin tnan. Prof. Fe\7i Karakoç, Prof. Ze- kai OrmancL Prof. Kaya Ozsezgm, Ina Seeberg,YusufTaktak, Bora Ata- man ve AHTuran dan oluşan bir sa- nat kaırulu tarafından belirlenen da- vetli sanatçılar, akademinin doğay- KÜLTÜR la bütünleşmiş atmosferinde birey- sel çalışmalar yapmalannm yanı sı- ra, kurs ve atölye çalışmalan düzen- leyerek tatillenni üretıme dönüştür- meyi hedefleyen amatör sanatçılar ve sanatseverlerle buluşuyor. Katılımcılarla birlikte kurs çalışmalan Akademı bu yıl da daha önceki yıllarda olduğu gibi pek çok farklı alanda sanat etkinlikleri gerçekleştir- meyi sürdürüyor. Nisan- mayıs ay- lannda Almanya'dan Corneüa Ja- necke,Andreas Mattern.Sigrun Bisc- hoff ve Enis Kurtuluş akademinin ko- nuğu olmuş. katıhmcılar için kurs ça- lışmalan düzenlemişlerdi. Haziran ve sonraki aylarda gerçekleşecek programlardan bazılan şöyle: 24-30 Haziran tarihleri arasında müzik, re- sım. drama dersleri ve yaratıcı çalışmalarla katılımcılara sanatsal bir kımlik ve yaratıcılık kazandır- mayı amaçlayan sanat kampı; 1-15 Temmuz tarihleri arasında Turan Ak- soy ve Muammer Bozkurt yöneti- mınde resim ve fotoğraf atölyesi; 3- 13 Temmuz tarihleri arasında rek- lamcılık alanının her konusuyla ilgi- li yoğunlaştınlmış bir eğitimi ve eğ- lenceli etkinliklen kapsayan reklam kampı; 16-23 Temmuz tarihleri ara- sında Kubİay Akman'ın denetımınde Erhan Akarçaj' ve Bilge Aydoğan' m katılımıyla gerçekleşecek Çağdaş Sanaüarın Sos\olojisi başlıklı. katı- lımcılarla birlikte metuı okuma ve çö- zümlemelerinin yapılacağı seminer ve atölye; 13-28 Ağustos tarihleri arasında Nuretrjn Bektaş, Cihat Aral, Zekai Ormancı, Zehra Aral, Erkan OzdiJek ve EmreZcytinoğlu'nun da- vetli sanatçı olduğu dönemde Yusuf Taktak eşhğinde atölye çahşmalan yer alacak. Akademiye bugüne dek Al- manya, ABD, Fransa. Belçika, Polon- ya, Kanada, Japonya, Togo, Make- donya. Ukrayna, Hollanda, Israil, Yunanistan, Azerbeycan, Ispanya, Avusturya, Arnavutlıik. Bulgaristan, Çek Cumhunyetı, Iran, ttalya, Ma- caristan, Romanya, Slovenya, Sır- bistan, Moldova ve Türkiye'den bir- çok sanatçı, sanatsever ve bilim ada- mı kahlıp çalışmalarda yer aldı. (tle- tişim: Marmaris lstanbul Bürosu 0 252 476 70 81-0 216 325 41 16 www.akademionline.net) (0212) 293 S9 7« 11KTAJI GÜNAHS1Z OL\N1NIZATSIN. AZAOE CAPT0L 5PECTRUM ^A BEYC«JLU AfM FTTAŞ Û CHt MAJEST1C CMEMJUCI ANKAAA KIZLAI" BLTYULLJFENER BOUU KAPD5LEN PALW - ^ A KONYA MASEPAEun î C.NE1 WAXX KOKVA TUZS KJLE S)TE SAMSUN 651 33 3O 251 2O 20 244 97 07 486 26 20 425 01 00 21509 27 277 48 00 241 49 60 265 21 90 233 28 71 Beyoğlu AJkazar 2932466 11:30-13:30-15.30-17 30-1930-2^.30 236 28 64 1" 15 -13-15 -15 15 -17 15 -19:15 - 21:30 EDÎAL 1. SANAT BÎENALÎ 2005 TE Mahzar Toğrul'a ödül OnursalMansiyon Kültür Servisi - Gerçeküsrücü res- sam MahzarToğruL Ineilterede düzen- lenen'Medial 1. Sa- nat BienaK 20O5'te Onursal Mansiyon ödülünün sahibi ol- du. Bienale dünya- nın çeşitli ülkelerin- den katılan 59 sanat- çı daha ödüllendınl- di. 1951 yıluıda Trabzon'da doğan sanat- çı çocukluk dönemlerinden başlayarak sa- natsal felsefesinin. özelliklegerçeküstücü boyutunun gelişimınde, babası hevkeltıraş Musa Yıknzdan etkılendı. 1990-1992 yıl- lan arasında Avrupa ve Amenka'da mü- zelerde incelemelerde bulunan Mazhar Toğrul, 1992- 1997yıllarındadışavurum- culuk sonu ve ve 1998-1999 yıllannda so- >-ut dışavurumcu resimler yaptı. 2000 >ı- lından başlayarak tümüyle gerçeküstücü ça- lışmalar yapmaya başlayan sanatçı zaman zaman fantastık resme de yöneldi. "Kaçış" tuval üzerine yağüboya, 90xl20cm llk kişisel sergisini 2000 vıhndaaçan sa- natçı, 2001 yılında Türkiye'de fantastik ekolün kurucusu Erol Deneç'in atölyesinde gerçeküstücü ve fan- tastik gerçekçi çalış- malara başladı. Mart 2003'de Varoluşçu Gerçeküstücü Bıldi- ri'yi yayımladı. Eylül 2003'te Gerçeküsrücü tstifleme Yönte- mi'ni açıkladı ve ilk ömeklerini Taksim Sa- nat Galerisi'nde sergiledi. 2003 ve 2004 yıllannda Paris-Sorbon'da Güzel Sanatlar Estetiğı Doktoru ressam Köksal Önem'ın yönetiminde resımde kimlik kavTamı üze- rine kuramsal ve uygulamalı çalışmalar yaptı. Mart 2004'te Royal Academy ve Guggenheim Müzesi'nin desteğınde Sur- realism.co.UK tarafından a\m sanatçılan listesine; Ağustos 2004'te de, 'SurreaBs- tas en el mundo' tarafından 'Düırvîi'daki Gerçeküstücüler' listesine alındı. YAZIODASI SELtM İLERİ Sarah Bernhardt İstanbul'da O dönemde Istanbul'a gelenler arasında, tiyat- ro tarihinin en ünlü ve en etkileyici aktrisi Sarah Bernhardt da vardır. lstanbul gerçekten bir dün- ya başkentidir. Yırtıcı hayvanlara düşkünlüğü, evinde iki ars- lan, bir kapfan yavrusu beslediği anlatılagelmiş Sarah, imparatoriuk başkentine ulaşılan dedi- kodulara bakılırsa. Yahudi asıllı şapkacı Julie'nin kızıdır. Mazisi pek de iç açıcı değildir. Oyunculuk alanmda tiyatromuzun öncüleri sa- yılabilecek Ermeni sanatkârlara göre şapkacının kızı ihtirası dolayıstyla Paris'i ve bütün Avrupa 'yı yıllardan beri birbirine katmaktadır. Işte, İstanbul'da da müthiş bir fırtına estire- cektir. Sarah Bernhardt, Paris'teyken, yolaçıkmadan önce, saray jurnalcileri tarafından gözetlendiği- ni çok yakınlanna açıklar. Sultan Hamid, aktri- sin kimliğini iyice saptayabilmek için, Paris'e bir iki hafiye göndermiştir. Büyük oyuncunun beraberindeki genç erkeğin birihtilalci olup olmadığı Osmanlı hafıyelerini pek ilgilendirir. önce bu genç araştırılır. Delikanlı ihtilalci değil, sadece Sarah'ın -Sa- rah'tan yaşça epey küçük- sevgilisidir... Ayşe Osmanoğlu hatıralarında, bu dediko- dulan yok sayıyor; ünlü aktrisin Yıldız'a gelip oy- nadığını ve babası II. Abdülhamid tarafından bir nisanla ödüllendirildiğini belirtiyor. Sarah Bernhardt, padişahın huzuruna kabul edilmekten kıvanç duyduğunu dönemin gazete- lerinde özellikle dile getirmiş. Servet-i Fünûn şairlerinden Cenab Şahabet- tin, Sarah'la bir söyleşi gerçekleştirir. Onu daha önce sahnede izlemiştir. "Sırtında bonjur biçimi tirşe kumaştan ceke- ti, ayaklannda fiyongalı rugan iskarpinleri ve ba- şında kenarlarından kumral saçlannın perçem- leri fışkıran" fesiyle gencecik bir Cenab Şahabet- tin'dirkarşımızdaki. öylesine hayrandır ki Sarah Bernhardt'a, öv- gü üstüne övgü yağdırır. Sahnedekı aktrisle bir- likte ağlar, hıçkınr, inler, hatta çılgın kahkahalar savurur. Bu oyuncu, daha demin saraylarda şaşaa için- de yaşarken, şimdi dilencidir, şimdi peri kızı, bir an sonra çökkün biryosma... Kısacası Cenab Şa- habertin'in benliğini ele geçirir aktris. Sarah Bernhardt için Abdülhak Hamid de şu dizeleri yazacaktır: "Bilirim başkadır Sara Bernar O Teatn Fransez'de oynar, Seyredenler ölüp yine dirilir. Her ne söylese bir meseldir o." Turnelerine Kuzey ve Güney Amerika'yı da kat- mış olan Sarah Bernhardt imparatorluk başken- ti Istanbul'a dört kez gelmiş. llk gelişi 1888 tari- hine rastlıyor. Aktris kırkını aşkın yaşına rağmen herkesi büyülemiş. Beş altı yıl sonra Istanbul'a yine gelen Sarah, Verdi Tiyatrosu'nda Kamelyalı Kadın'ı canlandır- mış. Hepi topu yirmilerinde bir genç kız olan Ka- metyalı Kadın ellilerindeki Sarah Bernhardt'ın yo- rumundan hiç de yadırganmamış. Gustave Moucha'nın illüstrasyonlanna geç- miş Phedre de aynı turne sırasında sergilenmiş. Aktrisin Sultan Hamid tarafından kabul edilişi üçüncü lstanbul turnesine rastlıyor, 1904'te. Ay- şe Osmanoğlu, Yıldız Sarayı Tıyatrosu'ndaki o ge- ceyi unutulmaz anılan arasında sayıyor. Nihayet, 1908'de Istanbul'a son geliş... Aziz dostum Çelik Gülersoy'un büyük hayal- leri arasında, Sarah Bernhardt'ın lstanbul turne- lerini yazıya dökmek, bir tür roman havası için- de edebiyatımıza armağan etmek de vardı. Bel- leğim beni yanıltmıyorsa, Gülersoy epey malze- me toplamıştı. Bu tasarısından söz açarken, "lstanbul tüken- meyecek bir kaynak, bir definedir" diyordu. Böylesi büyük hayaller de Çelik Bey'in ara- mızdan aynlışıyla söndü gitti... Öneriler: Kitap / Benim Hüzünlü Orospulanm, G.G. Marquez, Türkçesi: Inci Kut, Can Yayın- ları, 2005. K Ü L T Ü R » Ç İ Z İ K K Â M İ L M A S A R A C I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle