19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-M HAZİRAN 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA Birileri Mert Doğru: "Birileri istiyor diye seçirne gidecek değiliz, diyen Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsû Cemil Çiçek'e sormak gerekir Ya bu birilerinin içinde Bush da olursa?" Bekfronik posta; derazsom©cumhuriwtcom.tr Tei: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 21 - Kıbnslı Rumlar, Ankara'da büro açacakmış... "Açana değil açtırana bak!" .1 Kuyumcu K odacıdan az vergi veriyormuş. Ee, onun parası şifreli kasada! Almanya AJmanya'da Süleymancı tarikatı üyeleri vergi kaçırmaktan tutuklanınca VVuppertal'dan Zehra Çetinok: "Beş yıl önce sosyal demokrat belediye başkanı Süleymancılann camisini ve alışveriş merkezini açmış, başka bir kent şenliğinde de fes ve sankla dolaşan tarikatçılann yanından aynlmamıştı. Adı yolsuzluklara kanşınca ilk seçimde koltuğunu kaybetti. Tutuklamalar başladığına göre AJmanya'da bir şeyler değişiyor mu acaba?" ANKARA'DAKİ hekim dostlardan Ali Rıza Üçer, Iskenderun'dan hekim arkadaşı Bahar Işık iletisini paylaşmak isterken "Mustafa Kemal'ın Samsun'a çıkarken yanında neden üç hekim olduğunu daha iyi anlıyoruz" demiş. Siz ne dersiniz? "Türkiye'nin Kemalist aydınlan, Kemalist öğretmenleri; bir araya gelmek için gaflet, dalalet ve hıyanet yüzdesinin daha ne kadar artmasını bekliyorsunuz? Daha kaç kuşağın ellerinizin altından kaymasına izin vereceksiniz? Sizlerden bir okul istiyoruz. Emperyaiist kuşatmaya izin vermeyen, Atatürk'ün eğitim felsefesiyle hazırlanmış; ana-ilk-orta-Köy Enstitüleri! Güçlerinizi, güçlerimizi bir araya getirerek kuracağınız radyo, televizyon, intemet ağı, yayınevi. Ağ üzerinden bir okulla başladığınızı düşünün. Anaokulundan itibaren dersleri Okulhazırlanmış. Yavrulanmızdan bugünün tedrisatıyla esirgenmiş derslerin, artık anlatılmayan konulann bulunduğu, gerçek tarihimizin anlatılması gerektiği gibi anlatıldığı. Verdiği bilgilerle coşturup daha fazla bilginin açlığını yaşatan dersler. Bu okul ağ üzerinde yeterince yapılanınca bir radyo kurduğunuzu düşünün. Bir çocuk radyosu. Bu radyoda aynı eğitimin engelleri nedeniyle okula gidemeyenlere de ulaştınldığını; vatansever aydınlann sanatçılann deriediği efsanelerin, yazdığı hikâyelerin, bizim eserlerimizin okunduğunu düşünün. Bestecilerimizin yaptığı, şairlerimizin yazdığı çocuk şarkılann düşünün. Ve bir yayınevi. Okulun yayınevi ile tüm bu emeklerinizin hangi yaş için hazırlanmışsa o yaş için önerilerek basıldığını. Kurdu kuzudan ayırt etmenin bu sahtecilik dolu günlerde bizim için ne kadar zor olduğunu; Kemalist okulun bir televizyonunun olduğunu düşünün. Uyuşturmak için değil, uyandırmak için kurulmuş bir televizyon. Senelerdir ardından ağıt yaktığınız Köy Enstitülerini bir nebze de olsa televizyon aracılığı ile nasıl da en ücra köylere ulaştırabileceğinizi bir düşünün! Ben 40 yaşına kadar uyuyarak yaşamış bir anne olarak sistematik bir şekilde paskalya yumurtasına çevrilen biricik yavrumun emperyaiist devşirilmesi karşısında çektiğim acı ve duyduğum isyanla ancak bu kadannı hayal edebildim. Kim bilir sizlerde de daha ne güzel fikirler vardır. Bir araya gelin ne olur! Bize bir okul verin!" SESSİZ SEDASIZ (!) -X4 BÜ OEVELEB/ GOOGŞS/H, BU CfVUVZOAM G&EBStH... 8 4 CBU&XV. BfzfMD âÜMİAI BESLEMESİ. ? E S t . OlÂA El.B£4G4PCevBSt... C Gfa C£ DBSİL BU ££UT- SE. BfJJIâEM kü.BU PEVE- İstanbul'un orta yeri Taksim'de *â İSTANBUL'UN aöbeâi Taksim'de Esnaf dükkânlann icinde XİSTANBUL'UN göbeği Taksim'de olanlardan haberiniz var mı? "Talimhane'nin trafiğe açık tek caddesi Abdülhak Hamit Caddesi 2. Dünya Savaşı'nda bombalanmış bir Avrupa kentini andınyor. Geçen yıl ekim ayından bu yana dozeıier bir ortaya çıkıyor, bir yok oluyor. Istanbul Belediyesi'ne ait dükkânlar, içindeki kıracılara rağmen tek tek yıkılıyor. Beyoğlu Belediyesi öncülüğünde yapılan yıkım işlemlerinin hiçbir yasal dayanağı yok. önce kiracı beş bar işletmecisinin ruhsatlan ıptal edildi ve bariar tahliye edildi. Kargo şirketleri belediye ile kötü olmak istemediklerinden dükkânlannı boşalttılar. Diğer esnaf belediye dozerleriyle sürekli tacız edildi. Esnaf dükkânlann içinde faaliyet sürdürmeye çalışırken, sağındakı solundaki dükkânlar belediye dozerleriyle yıkıldı. Ellerinde kira kontratıyla direnen sadece sekiz esnaf kaldı. Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdular ve bu yasadışı uygulamanın durdurulmasını istediler. Türkiye'nin merkezi Taksim Meydanı'nda belediyeler eliyle hukuk, insan haklan katlediliyor, herkes seyrediyor. Iktidar ve belediye korkusu herkesi sindirmiş fakat sekiz esnaf onurlanyla direniyor. Desteğe acil ihtiyaçlan var. Bu suskunluk, bu vurdumduymazlık, bu bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığı nereye kadar sürecek?" Cennette Tapu! 1MERİÇ VEIİDEDEOĞLU On gün önce Cumhuriyet'te Şule Köktürk'ün verdiği bir haber, "laik olmadığı halde la- ftk düzeni korumak 'zorunda' olan", dolayısiyle üzüntüler i'Çinde kıvranan bir başbakana we bu söyleme hiçbir tepki vermeyen bir ülkeye yaraşır itçerikteydi. İstanbul'un Büyükçekmece itlçesinde cami yapmak için bağış toplayan bir dernek, topladıklan para yetmeyince caminin minarelerini "tapusu cennette" verilmek üzere sa- tışa çıkardığını, inşaatın bir ucundan bir ucuna uzanan dev bir ilanla duyurmuş. Tapu işleminin nasıl yürütü- leceğinin, yani dünya tapusu- nun cennetteki karşılığının na- sıl olacağının(!), dernek baş- kanının "cami yaptıranların, yardım edenlerin cennette rneyvasını alacaklannı" belirt- rnesiyle pek de açıklığa ka- vuştuğu söylenemez... Yine de bu ilanla iki nokta iyi- ce belirleniyor; ilki minaresatın alanın doğrudan cennete gide- ceğı, ikincisı cennette de tapu işlemlerinin süreceği, dolayı- siyle cennetliklerin de bürokra- siden kurtulamayacağı... Benzer olayı tam 490 yıl ön- ce çok daha kapsamlı olarak Hıristiyanların da yaşadığını tarihten biliyoruz. Papa X. Leo, Vatikan'da yapılmakta olan Sen Piyer Ki- lisesi'nin inşaatına yardım edeceklerin tüm günahlannın affedilerek cennete gidecek- , lerini 31 Mart 1515'te ilan et- ' nrıişti. ; Kilisenin tamamlanması için katkıda bulunacak olanlar, pa- ! palık tarafından satışa çıkanl- • mış "af fermanlan "ndan satın J alarak cennete girebilecekler, ı cennette yeredinebileceklerdi. J Halk bu satışa yoğun ilgi i gösterirken Almanya'nın Wit- ; tenberg kentinin üniversitesin- • detannbilim dersleri verendin ; adamı Martin Luther bütün • gücüyie bu affa, bu yönteme j karşı çıktı. • Görüldüğü gibi bu satış işi- ne karşı oluş, din kurumunun kendi içinden gelmiş ve din adamı Luther'in bu tutumu Hı- ristiyanlıkta "Reform" adı ve- rilen süreci başlatıp oluştur- muştu. Her nasılsa, Büyükçekme- ce'deki cami inşaatının ta- mamlanması için ortaya ko- nan "cennette tapu" çağnsı- naçevre halkından kimileri iti- raz etmiş, etmiş ama yine de minareden birinin satılmış ol- duöu, haberde betirtiliyordu. Ote yanda şu ana dek Diya- net'ten ya da ilgili biriminden hiçbir ses seda çıkmayışı, ka- muoyuna yansıyan bir kına- manın gelmeyişi karşısında, yürümekte olduğumuz "ılımlı ıslam devleti" yolunun bizi da- ha nerelere sürükleyeceğini insan kara kara düşünüyor. Aynca, Başbakan R.T. Er- doğan'ın son Amerika ziyare- tiyle "Genişletilmiş Ortadoğu Projesi"ri\n (GOP) temel öğe- lerinden biri haline getirilen Türkiye'nin, Ortadoğu'da ör- nek olacak kimi ülkelere göre -iki yıldan bu yana- daha olumsuz motifler içerdiği de görülüyor: Şu sıralar GOP'ta okun ucundaolan Suriye'nin isteni- len duruma gelmesi için bir bölüm düzenlemeler yapma- sı öngörülüyormuş; örneğin: Siyasi partilere izin verilmesi, kuvvetier aynmına gidilmesi, olağanüstü halin yumuşatıl- ması, basının baskıdan kurta- nlması gibi... Suriye'nin bunlardan kimi- lerine yakınlaştığı belirtiliyor; ilk adımda siyasi partilere izin çıkmış ama kesinlikle dinsel yaklaşım içinde olmalan söz konusu değilmiş; bu bağlam- da, dış basında AKP'den sık sık "dinci parti" olarak söz edilmesini anımsatalım. Hele örnek alınması istenen ülkenin başta başbakanının eşi olmak üzere yönetici eşle- rinin koyu bir "tesettûr" için- de olmalannı Suriye'nin de uy- gulaması, daha doğrusu Baş- kan Beşar Esad'ın eşi Esma Esad'ın bu örneği kabullen- mesi olanağı var mıdır acaba? KtM KİME DUM DUMA BEHİÇAK [email protected] ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACl kamilmasaraci << mynet.com HAYAT EPtK TÎYATROSU MVSTAFA hayatepik n mynet.com AKP MtLLETVEKÎLİ CAVtT TORUN DEMÎŞ Kt: BUSH'DA ENMZ D D M KAOAfİ ZALİMDÎRI.. HUOOOPi A&IR OL Ü>A MOLLA DESİNLERi.. ı i i OTOBÜSTEKİLER KEMALLRGENÇ k_urgenc(a yahoo.com KONFERANS ELMALI ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ ANTALYACUMOK AB KISKACINDA PARÇALANMAK İSTENEN TÜRKİYE Ceyhan MUMCU Sen gelmezsen bir eksiğiz! Tarih : 18 Haziran 2005 Cumartesi, Saat: 21.00 Yer: Elmalı Belediyesi Konferans Salonu lletişim - Bilgi: Malik ASUTAY: 618 68 75 ve 76 - 0 532 673 57 15 Hicran KARABUDAK: 247 67 17 - 0 532 325 05 06 f t i n brndi /Totobuse, t>u -tt/rjqrız- TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAX 17 Haziran ıcıcır.mumtaz-arikan. com HAT7ZT 1SS6 'DA BJJGÜH, ÜMLÜ HATmrÇmzt usp*sr) AHMer şeMserriN KA/ZAHİSAGT 8? YAŞINPA 'STMA/SUL 'PA Öl-DÜ. AFYONKAKAHİSAR'DA DOĞZHJĞU S/ÜA/PİĞlN- DBU, "AFyONKARAffrSAHrPE PENMefCmOİR. 13. YÜZ- YILDA YAŞAMlŞ OLAN YAKJJTİ MUSTASlMİ''NİU VA2I ÜSLU8UNU BENİMSEMİŞ, SUNU ÇOK DAHA G£ÜfTİB- M/fT7- HATSANAT/MDAKİ BÜYÜtC yETSHEĞİYLE EKOL OLUŞTURAN tCAtSAM/SARİ', YAZILARlHPAKİ SÛSLB- ME VE KOMPOZİSYOhJ ÖZEUJKLEIZJYLE DE DİK- KATLE&f TOPLAMtÇrfR. ÇOK EStaDBKI KA~Tfpl£& IÇlA/ OJLLAUILAN "HATTAT"ADIjGİDE&EK- YAZI SAfJATÇ/CA- RIMA SÖYLEMMEYE SAŞLAMIÇTt. YILLAHCA SABIRlA ÇALIŞAN ÇieAtClAH./üsmnAKPAN H£Ç îfJCeLİİl ÖĞIZENİfZ, EH S&NUNDA *eCA2£T''(DİPUiMA) ALARAK YAZI YA2IP İMZAlAIStUI ATAB(UGL££Oİ.. BAKIŞ AÇISI Dr. GÜRBÜZ ÇAPAN İstanbul'u Hançerlemeye Devam Bizde deyim, "Sırtımdan hançeriendim "dir. Oy- sa Istanbul gözünden gözünden hançerleniyor. Avrupa yakasındaki Svvissotel, Conrad, Sü- zer'in kırmızı başlıklı R. Cartton'u, Sürmeli'nin yanm kalmış Park Otel'i ve Çırağan'ın bahçesin- de yapılan görgüsüzlük abidelerine, karşı kıyı- dan cevap geliyor. Kadıköy ve Haydarpaşa sahi- linden bağırıyorlar: Bize yok mu, bize yok mu? Ben de isterem, ben de isterem! 552. fetih yılı kutlamalanndan anlaşılıyor ki, da- ha İstanbul'un fethi bitmedi! TCDD tren garı ve çevresi, Kadıköy Et Balık Ku- rumu ve dahi Harem'de toplam 1 milyon m2 alan boş duruyonmuş. Cingözlerbunlann içini boşart- tıktan sonra, şimdi iskeletini haşlayıp yemeye başlayacaklar. Afıyet olsun beyler!.. Inşallah hıçkı- nk tutmadan yutarsınız... kolay gelsin!.. 7 adet 70 katlı gökdelen ve dahi ticaret ve alış- veriş merkezleri. Abdülhamit'in gar binası otel olacakmış! Peh!.. Peh!.. SıraTopkapı Sarayı'nda... Yürün aslanlanm kim tutar sizi!.. Boğaz'ı da doldurun. Japon usulü ortasına Burg el Arab tipli 7 yıldızlı oteller yapın yiğttJerim. Zeytinburnu'ndaki Et Balık Kurumunun yeri- ne de 2 adet 70 katlı otel... Ne büyük düşünüyor- sunuz, sizi Allah korusun! Venedik, Roma örnek alınmasın. örnek Manhattan'dır. Ne de olsa küçük Amerikayız. Haydarpaşa Gan'nı örnek alıp onun gibi binalar yapmak (otel, iş merkezi, konut vs.) yerine, beto- na teslim olmak daha kolay... Gecekondu kızlan rujla tanışınca, yanaklanna allık olarak da kullandılar. Al yanaklı olsunlardiye... Gecekondu delikanlılan iktidan kapınca, beto- na binip Allah'a ulaşmaya çalışıyoriar... Kolay gel- sin yiğitlerim! Fatih Sultan Mehmet'in 3 günlük yağma izni 552 yıldır sürüyor galiba... Dayanın yiğitlerim... Bir milyon beş yüz bin kişilik yerleşme alanı çı- kıyor. Nasıl girip çıkacaklar bilmem. Hani trafik so- rununu çözüyordunuz? Gökten melekler kana- dıyla mı inip çıkacaksınız? Salı sallanır, salı uğursuzdur diye bir geleneği- miz var. Küçükken ben de inanırdım. Meğer salı- nın uğursuzluğu Rumlar içinmiş. Salıyı uğursuz kabul etmişler. Çünkü İstanbul'un fethi salı günü... O bize de bulaşmış. Sonra öğrendim bunlan. Şim- di kesin kanaatim, salı hakikaten "uğursuzmuş"! O salı bu salı hâlâ uğursuzluk sürüp grtmekte. Han- gi salı kendimize geleceğimiz de belli değil. • • • Bizim oralarda eskiden Iğdır hıyan yerdi köylü- lerimiz. Iri, kabak gibi bir şey olurdu. Ağıza sığmaz- dı. BillurTuz da yoktu. Kayatuzunu sürterek sa- ğından solundan kemirirlerdi. Üniversite öğrencisiyken, bir kasa Çengelköy hıyan götürdüm. Köylülerim pek beğenmediler. "Ne ulan bu? Çocuk şeyi kadar" demişlerdi. Şimdi para bulmuş ne kadar köylü varsa hepsi Istanbul'a tower (tepe) dikiyor. Üstüne de adını soyadını yazıyorlar. Akşamüstü görüşmelerinde viski içip çiğ köf- teyi yedikten sonra, böbürleniyorlar. Kimin to- wer'ı daha büyük diye. 25 yıl öncesinin köpek ve at yanştıranlan, şim- dilerde kule yanştırmaktalar. Dil bilmez, Tann tanı- mazlar ama diktikleri beton tepelere tower deme- yi öğrendiler. Bunlar, bu topluma attığınız kazıklann abidesi gi- bi duracaklar yıllar boyu... • • • Kankanız Berlusconi'den rica edin, sizi bir yol Roma ve Venedik'te misafir eylesin. Venedik her yıl 40 milyon turist ağırlıyor, inan Allah'a tek "to- vverian yoktur. • • • Kimden öç alıyorsunuz? Istanbul bizim... Bizim mülkümüzdür. A. Ağaoğlu, "Istanbul 30 yaşında hor kullanılmış kadına benziyor" diyor, siz ölüsü- nü becermeye çalışıyorsunuz... Anladık yetkiniz var! Allah'tan korkun. Kulu boş- verdiniz anladım... Allah'tan kon<un!.. [email protected]/Faks: 0212 672 73 79 BULMACA SEDAT YÂŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 1 2 3 4 5 6 7 SOLDANSAĞA: 1/istanbul'un Üsküdarilçe- sindeki ünlü kışla. 2/Buğ- day tanesinin olgunlaşmış içi... Toprağı işlemekte kullanılan de- mir araç. 3/ Ticarette he- men kullanıl- ması mümkün olan" paraya verilen ad... Sıcak bölgelerde ye- tişen çok sert bir ağaç. 47Küçük erkek kardeş... Yöngöster- mek için belli yerle- re konulan işaret... Birbağlaç. 5/Birrür kahn ve ağır çizme. 6/ Dolma yapmak için hazırlanan kanşım... Büyük Menderes Irrna- ğı deltasuıda, zengin bir kuş yapısına sahip olan göl. 7/Özel gezinti gemisi... Yeni Zelanda'ya öz- gü, uçamayan bir kuş türü. 8/Kahramanlık, savaş gibi konulan işleyen şiir türü... Fransa'da bir kent. 9/Ağızda güç eriyen bir şeker... Yabancı. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Marmaris ilçesinde turistik bir köy. 2/ Bir şe- yin içindeki öz... Gemiyi istenilen yerde tutmak için, bir zincirle denize atılan dernir. 3/ Sıvı... îs- tem dışı yapılan hareket. 4/Kayınbirader... "Ay- nlık ateşten bir — / Nazlı yârdan hiç haber yok' (Türkü)... llgi eki. 5/Ağaçtan yapılmış top ya da gürz. 61 Dahil... Ipucu. IIKalkan ve zırh gibi korunma ara- cı... Kahverengi ve tüylü kabuğu olan, C vitaminince zengin bir meyve 8/ Sanat, hüner.. "Şunlar ki çoktur mallan / Gör — oldu halleri" (Yunus Emre). 9/Bir şeye inanarak bağlanış... Bir organınuz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle