Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA
HABERLER
Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, özelleştirmedeki usulsüzlükleri ortaya çıkardı
Üıalelerde siyaset gölgesiMURATKIŞLALI
ANKARA - Başbakanlık Yüksek
Denetleme Kurulu (YDK), Özelleş-
tirme tdaresi Başkanlığı (ÖÎB) tara-
fmdan yüriitülen ihalelerde bir dizi
"yasadışı" uygulamaya rastlandığını
bildirdi. Yasaya göre ÖİB'nm karar
vermesi gereken özelleştırmelerde ka-
rar Başbakan Reçep Tayyip Erdoğan
başkanlığındaki Özelleştırme Yüksek
Kurulu'na (ÖYK) bırakıldı. Bazı ku-
ruluşlar ÖYK tarafindan ÖÎB 'nin öner-
mcdiği firmalara venldı.
YDK'nın "Özelleştirmeldaresi Baş-
kanlığı 2003 Yılı Raporu"nda yer alan
"yasadışı" uygıılamalar şöyle:
ÖYK kararlari: YDK raporunda
özelleştirrnc Yasası ve yönetmelıkle-
re göre "ÖİB bünycsindc oluşturulan
• Yüksek Denetleme Kurulu, özelleştirrnc ihalesine çıkan kuruluşlann, ihaleyi kazanmayan
şirketlere bile verildiğini, ihalelerle ilgili teknik kararlan Özelleştirnıe Idaresi Başkanlığı
yerine Başbakan başkanhgındaki Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun aldığını ortaya çıkardı.
özelleştirnıe ihalesi komisyonlarının,
ihaleyi teknikolaraksonuçlandırdıktan
sonra nihai karan ÖYK onayına sun-
ınası gerektiği" belirtildı. Sünıer Hol-
dıng'e bağlı Malatya, Diyarbakır, Adı-
yaman işietlemelerinde bu hükümle-
re uyulmadı. YDKraporuna göre "Tür-
kiye Dcııizciliktşlctmeleri'neail liman-
lann özelleştirilmesi uygulamasında ise
ihalc komisyonlaruıca nihai kararia-
nn alındığı, ancaknihaikararlarda ycr
ahnayan teklifsahiplerinin nihai teklif-
lerinin deÖYK'nin değeriendirilmesi-
ne sunulduğu ve komisyonca ÖYK tak-
ıliriııe sunulmayan alıcılann da ÖYK
karariarında yer aldığı" görüldü. Ra-
porda "Komisyon karariannda ismen
yeralnıamalannakarşın Kuşadası Li-
manı'nın işlctıııchakkıdevriyleilgiliola-
rak ikinci en yüksek teklif sahibi, Çeş-
me Limanf nın işletme hakkı devriyle
ilgili olarak en yüksek teklif sahibi ka-
rarda yer almıştır. Dolayısıyla ihale iş-
leıııleri komisyon tarafindan degil,ÖYK
tarafindan sonuelandıı ılmıştır" dene-
rek "komisyon kararianndayer ahna-
yan firmalann ÖYK karariannda yer
almaması" istendi
Eti Elektrometalurji: YDK
raporunda "Eti Elektrometalurji özel-
leştirilmesinde, başlangıçtaki şartna-
me hükümlerinde değişiklik yapılarak
işçilcriıı kıdem tazminatı yüküniin
OİB'cekarşılanması sonucunu doğur-
duğu" belirtildi ve bu uygulamanın
Başbakanlıkça kurulacak bir komis-
yon tarafindan incelenmesi istendi.
SEKA Ballkeslr: Işletmenin özel-
leştirilmesi ile ilgili olarak Bursa 2
IdareMahkemesı'nın 28.7.2003 tarih-
lı kararı ıle satışa ilişkin 13.5.2003 ta-
rihli ÖYK kararının yürütülmesının
durdurulmasına, 15.10. 2003 tarihli
kararı ile de soz konusu ÖYK karan-
nın ıptalıne karar venldiği dikkate alı-
narak yargı kararlan doğrultusunda ge-
reklı ışlemlerin bir an önce gerçekleş-
tirilmesi istendi. YDK raporunda, ko-
nuyla ilgili ÖİB'nm "yürütmeyi dur-
duracakbirhususunuygulamada mev-
eut olmanıası sebebiylcyürütnıeyidıır-
durnıanııı uygulanamadığı,Danıştay'da-
ki temyiz sonueunun beklendiğT şek-
lindekı açıklamasuıda "hukuka uyar-
hk bulunmadığr da vurgulandı.
Borç ötelemelerl: Raporda özei
leştirme sonrasında taksıte bağlanan ala-
caklar hususunun 1997 yıhndan bcri
YDK tarafindan ele almdığı belirtildik-
len sonra, "valırımeılann tamamına
yakınınııı taleplerinde bütün ertelenıe
taleplerinin nıücbirbir sebep variığuıa
ilişkin herhangi bir araştırma ve irde-
lenıe yapılmadan ÖYK'ye inükal et-
tirildiği" bilgısıne yer venldı.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, hakkındaki suçlamalara ilişkin sorulara 'Alnımız ak' demekle yetindi
Sahtecîliği OFKler perdelediİLHANTAŞCI
ANKARA - Maliye Bakanı
Kemal Unakıtan, hakkındaki
toplu kaçakçılık ve evrakta sah-
teciliğe ilişkin suçlamalarkar-
şısında "Bizbnalnımızak" de-
mekle yetindi. Gümrük mü-
fettişleri raporunda, özel fi-
nans kurumları da "sahte fatu-
ralara gerçeklik görüntttsfl"
kazandırmakla suçlandılar.
Maliye Bakanı Kemal Una-
kıtan, Planve Bütçe Komisyo-
nu toplantısı öncesinde gaze-
tecilerin, hakkındaki hayali ih-
racat iddialanyla ilgili sorula-
nnı yanıtlamaktankaçındı. Ya-
nn basın toplantısı yapacağını
bildiren Unakıtan,
"Sorulanıuzıora-
dasorarsınız"de-
di. CHP Genel
Başkanı Deniz
Baykal'ın, grup
toplantısındaken-
disine yönelik
eleştirilerinin
anımsatılması
üzerine Unakıtan,
"O her zaman
eleştirecek.Omu-
halefet. Bizi met-
hedecek hali yok
ya" dedi.
CHP'nin, hakkındaki iddıalar-
la ilgili gensoru vermeye hazır-
landığının belirtilmesi üzerine
ise Unakıtan, "Herkesistediği-
ni yapabilir. Bizim alnımız ak"
demekle yetindi.
Müfettişlerin raporunda, sah-
te fatura düzenleme ile fıktif ih-
racat yapma amaçlı ASCOR
çatısı altuıdaki paravan şirket-
lerin Albaraka Türk, Kuveyt
Türk ile Anadolu Finans
AŞ'nin ihracattaki işlevleri de
aynntılı olarak irdelendi. AS-
COR paravan şirketlerinin al-
madıkları, üreönedikleri ve sat-
madıklan halde, tüm bu süreç-
ler gerçekleşmiş gibı "faaliyet-
• Gümrük
müfettişleri
tarafindan
hazırlanan raporda,
Unakıtan'ın da
suçlandığı 1995-
1998 döneminde
yapıldığı belirtilen
hayali ihracatın mali
boyutunun 1 milyar
162 milyon dolar
olduğu kaydedildi.
te" bulundııklan belirtilen ra-
porda, bu süreçteki belgelerin
de sahte olarak düzenlendiği
kaydedildi. Paravan şirketlcrin
fiktif (kâğıt üzerinde) işlemle-
rine dayanak olıışturan sahte
belgelere, Albaraka Türk, Ku-
veyt Türk ve Anadolu Finans
gıbi özel finans kurumlan ara-
cılığıyla "gerçek" görüntüsü
kazandırdıklan vurgulandı.
Günıriikgihi
îstanbul Cumhurıyet Baş-
savcıhğı'na gereğının yapıl-
ması ıçın göndenlen raporda,
Unakıtan'ın da suçlandığı
1995-1998 döneminde yapıldı-
ğı belirtilen hayali ihracatta 16
binin üzerinde
GÇB (gümrük çı-
kış beyannamesı)
kullanıldığı sapta-
nırkenmalıboyu-
tu 1 milyar 162
milyon dolar (1.5
katrilyon lira) ola-
rak hesaplandı.
Uzmanlann, Tür-
kiye'de ortalama
birgümrüktelyıl
boyuncal6-17bın
dolayında
GÇB'nin işlem
gördüğüne ilişkin
değerlendirmeleri, incelenen
dönemdeki işlem hacmı bakı-
mmdan hayali ihracatın bü-
yüklüğünü de ortaya koyuyor.
'Pişkin bir ortam var'
Yolsuzlukla mücadele ko-
nusunda çalışma yapan Top-
lumsal Saydamlık Hareketi
Derneği Başkanı Erciş Kurtu-
luş, Maliye Bakanı Kemal
Unakıtan'ın hayah ıhracat ko-
nusımda çok cıddi şekilde nıü-
fettişlerce suçlandığına işaret
ederek "Pişkin bir ortam var.
Hoş bir durum değiL Bizi ka-
ramsarlığa götüren bir du-
rum1
" diye konuştu.
Eskı Enerjı
Bakanlan
Cumhur
Ersümerile
Zeki Çakan'ın
YüccDivan'da
yargrianmasuıa
dün de devam
edildi. Enerji
Bakanlığı'nın
müdahil ohna
isteminin kabul
edildigi
duruşmada
tanık olarak
CHP'üŞükrü
Elekdağ
dinlendi.
(Fotoğraf: AA)
Ersümer ve Çakan'm yargılandığı Yüce Divan'da tanık olarak dinlenen Elekdağ:
MaviAhm Türkiye'yezarar verdiANKARA (Cumhuriyct Bürosu) - Eski
Enerjı Bakanlan CumhurErsümer ile Ze-
ki Çakan'm Yüce Divan'da yargılanma-
sında, CHP îstanbul Milletvekıh Şükrü
Elekdağ tanık olarak dinlendi Elekdağ, Ma-
vi Akım projesının uygulanmasının eko-
nomik, sıyası ve stratejık açıdan Türki-
ye'ye zarar verdiğıni kaydetti.
Davanın dünkü duruşmasına Ersümer,
Çakan ve avukatlan katıldı. Yüce Divan
Başkanı Muslala Buıııin, Enerji Bakanlı-
ğı adma Hazine vekillerinin davaya mü-
dahil olarak katılma istemleri bulunduğu-
nu belirlti. Savcı da olumlu gö'rüş bıldınn-
ce Yuce Divan, bakanlığın müdahıllığıne
karar verdı Çakan'm avukatı Birgül Fey-
zioğlu, Mavı Akım Projesı'nı Çakan'm
feshetmesının hukuken ve fiilen nıümkün
olmadığını, bu proıenin altı hükümet dö-
nemınde de sürdürülmesinin konunun bir
devletpohtikası olduğunu gosterdığuıı sa-
vundu. Feyzioglu, Çakan hakkında bera-
at karan venlmesını ıstedi. Ersümer'in
avukatı Bülent Acar da, tanık olarak din-
lenecekolan Elekdağ ile müvekkili arasm-
da tazminat davası bulunduğunu, bu ne-
denle tanık olarak dinlenemeyeceğını öne
sürdü. Başsavcı Vekili Abdurrahman
Yalçınkaya, Çakan'ın avukatının beraat ka-
ran verilmesı yönündekı talebinin reddi-
ni isterken Elekdağ'ın tanık olarak dinlen-
mesmde engel olmadığını kaydetti.
Türkmen Gazı Projesi'nin Türkiye için
stratejık ve ekonomik öneme sahip oldu-
ğunu belirten Elekdağ, bu projenin devre
dışı bırakılarak Mavi Akım'ın uygulanma-
sının ekonomik, siyasi ve stratejik açıdan
Türkiye'ye zarar verdiğıni kaydetti. Tür-
kiye'nin enerji güvenhğı açısından Rus-
ya'nın insafina bırakıldığını söyleyen Elek-
dağ,u
Rusya şimdiye kadar bunu istisnıar
etmemiştir. Rusya, Mavi Akun'ı harekete
geçirerek Türldye'nin enerji koridoru ol-
masını cngelledi. Büyiik bir nrsah elinden
aldı" dedi. Elekdağ, Rusya'dan alınan ga-
zm Türkiye'ye getınlmesınde aracı fırma
olan Turusgaz şırketının yüzde 4.4'lük his-
sesmın hamıhne yazılı olduğunu anımsa-
tarak, bu hisselerin kimlere ait olduğunun
açıklanması gerektiğini söyledi
Tanık olarak dinlenen Enerji Işleri Ge-
nel Müdürlüğü'nde mühendis ve şube mü-
dürü olarak görev yapan Rıza Güngör,
Yamula Hidroelektrik Santrah'nın yapı-
mının yap-işlet-devret modelıne göre ger-
çekleştirildığınıanımsatarakbarajıyapan
şirket yönetıcılerının kendisine gelerek
u
Bakan ile 5.25 sent üzerinden anlaşük"
dedıklerinı, bu şekilde onay yazısının ya-
zılmasını ıstediklerini söyledi. Güngör,
belırlenen fiyatın 4.79 sent olması gerek-
tiğini kaydetti. Güngör, onay yazısı hazır-
ladığını ama paraf etmedığını belırtti.
Hazine yardnm Çankaya'dan
AlMKARA(Cumhuriyet Bürosu)
- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer, TBMM'de en az 3 mılletve-
kilinin bulunması dunımunda si-
yasi partrlere Hazme yardımı ya-
pıhnasını engelleyen yasayı, "ik-
tidar yanşında siyasal paı tilerin
•'..., parasalkaynaklanarasında-
kibüyükeşjtsizliklerin, ulu-
sal istencin seçinı sonuçla-
nna adil yansımasına en-
geloluşturabflcccği'' ge-
rekçesiyle velo etti.
Sezer, demokratik
yaşamın vazgeçil-
mez öğeleri olan partilere devlet
yardımı yapılmasının, demokra-
tik düzcnm gereğı olduğunu kay-
detti. Cumhurbaşkanlığı Basın
Merkezı'ndenyapilan açıklamaya
göre Sezer, kanunu iade gerekçe-
sınde öncelikle Siyasi Partiler Ka-
nunu'nun, Hazine yardımını öngö-
ren düzenlemelerine dcğindi.
Bu düzenlemelerin, partilere
devlet yardımının, kapsamın genış-
lcmesi yönunde gelışme gösterdı-
ğinc işaret eden Sezer, 5325 sayı-
lı yasa ıle "milletvekili genel se-
çimlerinde toplam geçerli oylann
yüzde 7'sinden fazlasını alnıak"
şartına bağlanan yardımdan yarar-
lanıııa koşullarının ise ağırlaştınl-
dığını ve bu yardımdan yararlana-
cak siyasal partiler kümesınin kap-
samımn daraltıldığını belırtti.
Sezer, şunlan kaydetti: "HaUaıı
siyasal partilere ve siyasal yaşanıa
ilgisinin yeterii ohnadıgı durum-
larda,guişilen iktidaryanşında si-
yasal partilcıin parasal kaynakla-
n arasındaki büyük eşitsizUkler,
ulusal istencin seçim sonuçlanna
adflbiçimde yansımasına engeloluş-
turabilmektedir. Bu nedenle, de-
mokratikyaşamınvazgeçibnez öğe-
leriolan siyasalpartileredevlet yar-
dımıyapılması,anayasal önemiya-
nuıda,demokratik düzeningereği-
dir. Demokratikdüzendeki yeri ve
önemi Ue işlevlerinin nitcliği göz
önündc bulundurulduğunda,siya-
sal partilere parasal yardım yapıl-
masının kaınu yaranna uygun düş-
tüğünün de kabulü gerekir."
Anayasanın 68. maddesmınson
fikrasına göre, devlehn siyasal par-
tilere yardımının "yeterü düzey-
de" ve "hakça" olmasını sağlaya-
cakniteliktaşınıası gerektiğine de
değinen Sezer, "Siyasal partilere
devletyardnm,her şeydenönce on-
larııı devlet ve toplum yaşanunda
üsıleıulikleri işlevleri, etki alnnda
kalmadan yerine getirmeleri, böy-
lece, ulusal istencin TBMM'ye tam
yansıyarak demokrasinin kurum-
sallaşması amacıyla yapümakta-
dır" görüşünü dile getirdi.
Sezer, Meclis'te belli sayıda mil-
letvekili bulunmasına karşın kimı
partileri devlet yardımından yok-
sun bırakan yasal duzenlemenın,
anayasanın 2,5 ve 68 maddeleny-
le bağdaşmadığını kaydetti.
Danıştay'dan Gökçek'e soruşturma izni
ANKARA (Cumhurıyet Bürosu) -
Danıştay, Ankara'mn sımgesinı de-
ğiştiren 1995 tanhli Belediye Mecli-
si karannın ıptaline ilişkin yargı kara-
nnı uygulamayan Büyükşehir Bele-
diye Başkanı Melilı Cökçek hakkında
soruşturma açılmasına karar verdi.
Danıştay karannda, yargı kararlarına
uymayı, karann gereklerine göre dav-
ranmayı reddedenler ile uygulama gö-
revini geç ve kötü yapanlann "suç iş-
leınis olacaklanna" işaret edildi.
Edınilen bilgiye göre, avukat Rah-
mi Kumaş, "Ankara'mn simgesinin
değiştirilmesi ve Ankara'yı temsil ede-
cek yeni simgenin Ankara Büyükşehir
Belediyesi Amblemi olarak beliı leıı-
mesine, bu simgenin 50 yıl boyunca de-
ğiştiribneyeceğinc ilişkin Büyükşehir Be-
lediye Meclisi karannm iptafine ilişkin
Ankara 2. İdareMahkemesi'ıün kara-
rını uygıılamamak"taıı Ankara Bü-
yükşehiı Belediye Başkanı Gökçek
hakkında, tçişlcn Bakanlığı'na şıkâ-
yette bulundu.
lçişleri Bakanı Abdülkadlr Aksıı,
söz konusu şıkâyetle ilgili olarak "so-
ruşturma izni verilmemesine" karar
verdi. Şikâyelçi Kumaş, bu karara ıti-
raz edcrek kaldınlmasını ıstedi. Iste-
mi görüşen Danıştay 1. Daıresı, Ak-
su'nun, Melıh Gökçek hakkında "so-
ruşturnıaizni veıihııeınesikaranııı'' oy-
birliği ile kaldırdı.
Dairenm karannda, ıdan yargı ka-
rarlarını uygulamanın anayasanın ve
ldari Yargılanıa Usulü Yasası'nın ke-
sin emri oldugu anımsatıldı. Kararda,
"Bu açık hükümlere karşm yargı ka-
rarlanna uymayı, bu karariann ge-
reklerine göre davranmayı açık ya da
iistü örtiilü olarak reddedenler, uygu-
lama görevini geç ve kötü yapanlar suç
işlemişolurlar" denildi. Kararda, mev-
zuatta yargı karanna uymamayı suç ol-
maktan çıkaran herhangi bir düzenle-
me olmadığına işaret edildi. Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek hakkındaki soruşturmayı An-
kara Cumhurıyet Başsavcılığı yapa-
cak. Başsavcılık, dava açabileceği gi-
bı takipsi/lik karan da verebilecek. Melih Gökçek
AVRUPA'DAN
GURAY OZ
S(OPOS) Toplum
Kuruluşları
Şımarıklık, pervasızlıkla birlikte olduğunda, çe-
kilmez bir şey oluyor.
Servetıni spekülasyonlarla "kazanmış" bir bor-
sa yurguncusunun, okuduğu üç kuruşluk "Pop-
perincisiyle", halkları kışkırtmaya, Yeni DünyaDü-
zeni'nin köleleri halıne getirmeye çalışması, çağı-
mızın şımarıklığıdır.
Pervasızlık ise, spekülatörün yaptığını, ettiğini açık
açık yazması, utanmadan övünmesıdir.
Türkıye'de Bilgi Üniversitesi Yayınları arasında
çıkan kitabında şöyle yazıyor Georg Soros: "Açık-
ca ıfade edilmelidir ki, ABD'nin seçmiş olduğu yol
son derece başarılı olmuştur. Hem ekonomik hem
de askeri açıdan hâkim bir konum sahibi oimanın
keyfini çıkanyoruz. En doğal eğilim ve en az pü-
rüz yaratacak olanı, piyasa köktenciliğine ve je-
opolitik köktenciliğe devam etmek olacaktır."
• • •
ABD'nin politikalarını ilkesel olarak pek beğenen,
Bush politikalarını azıcık eleştiren Soros, Avrupa'yı
eksikli buluyor: AB'de "işe alımlar ve ışten çıkart-
malar üzerinde varolan kısıtlamalardan dolayı iş
piyasaları katıdır ve bunun dışında bir sürü baş-
ka denetleme vardır."
Soros'un pervasızlığı bu kadardadegildir. O, IMF
yöntemlerinin yanı sıra, işbirlikçiler içın başka yön-
temlerin de kullanılmasından yanadır: "Yanlış tu-
tumlariçin IMFyaptırımlanndan tutun da ticariam-
bargoya, askeri müdahaleye kadar çeşitli cezalar
mevcutken, iyi tutumlariçin yeterii destekler mev-
cutdeğildir."
•••
Soros'un böylesi destekler için kurduğu etkin bir
örgütü var. Açık Toplum Enstitüsü adlı bu örgütün,
Türkiye dahil 30'a yakın ülkede şubesi bulunuyor.
Soros, bu örgütle pek çok ülkede amaçlarına ulaş-
mış, uiaşma aşamasında ya da niyetindedir. 1979
yıhndan beri aktif olan spekülatör, yaptıklarını bü-
yük bir pervasızlıkla şöyle anlatıyor: "Başlangıçta
kapalı toplumların açılmasına ağırlık veren vakıf,
Sovyet Imparatorluğu'nun yıkılmasından sonra, ka-
palı toplumlardan açık toplumlara dönüşüm sü-
recini desteklemeye ağırlık vermeye başladı."
"Sahip olduğum fonun ağı üzerinden açık toplum-
lar oluşturmak için çok sayıda ülke ıle aktif ilgile-
nıyorum." Nasıl ilgilendiğini herhalde hepimiz bi-
liyoruz. "Meşru bir gerekçe" yoksa dışarıdan si-
lahla saldırmaktan yana değildir o.
Içeriden ve paranm gücüyle saldırmayı tercih
ediyor.
•••
Sivil toplum kuruluşları, kısa adıyla STK'ler, as-
lında iyi niyetli kuruluşlardır. Pek çoğu, küreselleş-
me çağına kendini uydurma çabasıyla "demokra-
tik kitle örgütü" olmaktansa "sivil toplum kurulu-
şu" olarak anılmayı tercih eder oldular. Ama, "iyi
niyet taşlarıyla döşeli" olduğunu düşündükleri bu
yolda, küreselleşmenin kötü ruhunun; Yeni Dün-
ya Düzeni'nin köleleri, hizmetkârları haline gelme
tehlikesi belirdi onlar için.
Kimi STK'ler ise, doğrudan, Soros amcalannın
fonlarıyla iş yapmayı deniyor. Açık Toplum Ensti-
tüsü eliyle dağıtılan fonlar, aktarıldığı projelerin pek
masum konuları nedeniyle, alıcılarına belkı zarar-
sızgörünüyorolabilır. "Türkiye, Ukrayna mıdır, Kır-
gızistan mıdır ki, bu türden fonlarla yıkılsın, başı-
na çorap örülsün!" diyen olabilir.
Izin vermeye de niyetimiz yok zaten.
Açık Toplum Enstitüsü'ne destek veren aydın-
lar, bana kalırsa biraz daha düşünmeli ve Soros'un
kitabında dile getirdiklerini tekrar tekrar okumalı-
dırlar. Hersatın şımarıklığın ve pervasızlığın en açık
örnekleriyle dolu bu kitabı okumuşlardır kuşkusuz.
Bir kere daha okusalar iyi olmaz mı?
Arkadaşların yanlış anlamış olma ihtimalleri bü-
yüktür.
Soros "Dünyanın alacağı şekli saptama yetke-
sine herkesten daha fazla sahibiz." demiyor mu?
Tamı tamına böyle diyor. Bizse, "dünyanın alaca-
ğı şekli saptama yetkesini" Soros, Bush ve ben-
zerlerinden almaktan yanayız.
Demokratik kitle örgütleri, eskiden böyle "yet-
keleri" emperyalistlerin elinden almak için müca-
dele ederlerdi. Şimdi durum daha iyi değil, daha
kötüdür. Soros ve benzerlerine hizmet etmemek
için, eski görevleri hatırlamanın datam zamanıdır.
e-posta: guray.oz@cumhurlyet.com.tr
UNAKITAN'A YÜİ-CLENDİ
Baykcıl: Utanç
verici bir tablo
HaberMerkezi-CHP
Genel Başkanı Deniz
BaykalTürkiye'nin "Ma-
lfyeBakanıhayaliihracat,
naylon fatura ile suçla-
nan" birhükümet tarafin-
dan yöneulmesınden *hi-
cap duyduğunu'" söyle-
di. Baykal, "Bu durum
utandıncı bir tablodur.
Ancak utanç kelimesinin
bazı sözlükleıden çıktı-
ğuu görüyorum" dedi.
Baykal, partısının dün-
kü grup konuşmasında
Maliye Bakaııı Unakıtan
hakkındaki "hayali ihra-
cat" suçlamasına dıkkat
çektı Baykal, bu konu-
ya sadece bir gazetenin
sütunlarında yer vcrdi-
ğini belirtirken, salonda
bulunanlara "Malfye Ba-
kanı, naylon fatura yol-
suzluğundan, hayali ih-
racattan sanık. Siz böyle
WrMaBye Bakanıolanik-
tidann bulundugu ülkc-
dcyaşamaktan nıemnun
musunuz?" sorusunu yö-
neltti.
Bu durumun yurttaş
olarak kendisine dokun-
duğunu kaydeden Bay-
kal, "Ama bu MaliyeBa-
kanı'na, hükümete do-
kunmuyor" dedi.
'Bakan bulamayız'
AKP Genel Başkan
Yardımcısı DengirMir
Mehmet HBTJt, AKP ge-
nel başkan yardımcıla-
rıyla dün TÜSÎAD'a
yaptıkları ziyaretin ar-
dından gazetecılerin so-
rulannı yaıutladı. Fırat,
"Maliye Bakanı Kemal
Unakıtan hakkında ha-
yali ihracat raporu ha-
zn-landı. CHP istifasım
istcdi. Genel Merkez
olarak siz ne düşiinü-
yorsunuz" sorusu üze-
rine, raporu inceleme
imkânı olmadığını be-
lirtti. Fırat, şunlan kay-
detti: " Ancak muhale-
fetin bu nevi her talebi-
ni karşılarsak herhal-
de Bakaıılar Kurulu'na
insan bulmaktazorlanı-
nz. £ğer bir suç unsu-
ru varsa o suç unsuru-
ııuıı gerekleri yerine
getirUir."