Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI
adına İLHAN SELÇUK
Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim
Yüdız # Yazıişlen Müdürü: Salim
AlpasIan#Sorumlu Müdür: Mehmet
Sucu # Haber Merkezı Müdürü:
Hakan Kara
tstıhbarat Ccngiz Yıldırım 0 F.konomı Hasan
Eriş • K.ültur: Egemcn Berköz • Spor Ab-
diilkadir Yücelman # Makaleler Sami Ka-
raörcn # üüzeltme Abdullah Yazıcı 0 Bıl-
gı-Belge. Edibc Buğra 0 Yurt Ilaberlerı. Mch-
met Faraç 0 Avrupa I emsılcısı Güray Öz
Yayın Kurulu llhan Selçuk
(Başkan), Emre Kongar (Da-
nışman), Orhan Erinç, Hikmet
Çctinkaya, Şükran Soncr, tb-
rahim Yıldız, Orhan Bursalı,
Mustafıt Balbay, Hakan Kara.
Ankara 1 emsılcısı Mustala Balbay Ataturk BulvanNo 125,Kat4,
Bakaıılıklar lel 4195020(71131), Faks 4195O27 0lzmır remsılcısı
SerdarKı/ık,H ZıyaBlv 1352 S 2H lel 4411220, Faks 4418745
0Adana remsılciM ÇctinYiğcnoğlu, InonuCd 119S No 1/1, Tel
163 12 ll.Faks 363 12 15 Antalya 1 emsılcısı Ahmet Oruçoğlu
Cumhunyet Cad 80/5 Tel 0242 2480057 Kax 2430509
JMuesscseMü- • Cumhuriyet Reklam:
duru Erol Erkut • Cienel Mudur Ö/Jcm Ay-
0 Bılgı Işlem
Ahmet Korulsan
0 Satıs. Fa/ilet
Ku/.a
y
den 0(îcnel Mudur Yardım-
cısı Nazendc Pal I cl (0212)
51241 19-51248 30-51247
78I-ax (0212) 5 M 84 63
Yayınılayan.YeruGunllak'rAjilıısıBasınveYayınulıkA1
) I uıW,l|ı ( dd W4I (afnloglu T4TU kuııtıul l'k 2 * Sırkııı W S İ M Ul (ll2i:pl2()M)M:(llull I A S ıO2i
*u>yın sıırclı yayın Baskr Mı'rke7Ga7tfeDerglÜJsım\avınuhkSlın \e [|L A^ [alıhMalı 1 ksan Basrı (dd Sam.ındını kurtal IsUıılıul Dagıtım Meriuv Ddgılım IVartama Saıı \e hc \'j 30 MART 2005 Imsak 5 16 Giineş-644 Öğle 13 16 tkındı 16 46 Akşaml935 Yatsı 20.56
Kuşadası'na İspanyol ilgisi
• KUŞADASI (Cumhuriyet) - Ege
Bölgesi'nın önemli turizm merkezlerinden
Kuşadası'na dün sabah, Yunan bayraklı 2
gemı, toplam 2 bin yalcuyla geldı.
Kuşadası'nda bu yıl erken başlayan
kruvaziyer sezonu, yüzlerı güldürüyor.
Yıhn ilk aylannda gelen gemılerin hemen
tümünde, turistlerin çoğunluğunu ispanyol
ve Amerikalılar oluşturdu. Dün sabah
Kuşadası Lımanı'na yanaşan iki Yunan
bandıralı gemiden, yifıe Ispanyollar çıktı.
Bu ay Kuşadası'na son seferıni yapan
"Emerald" genıısi 418 personel ve 1091
yolcu, "Aegan 1" de 209 personel ve 601
yolcu getirdi.
Kanserden korunmak için
• ANKARA (ANKA) - Sağlık Bakanlığı,
kanserden korunmak için, kimyasal
koruyuculu hazır yıyçcckler yerine doğal
besinler ve düzenli olarak süt ve süt
ürünleri tüketılmesi, mangal gibi ateşte
pışirmc yönteminin tercih edilmemesi ve
düzenli egzersiz yapılmasını önerdi. Sağlık
Bakanlığı Müsteşarı Necdet Ünüvar,
kanserden korunmak için sigara, alkol ve
yoğun güneş ışınından uzak durulması, az
yağlı, bol liflı beslenme alışkanlığının
benımsenmesi, kepek, yulafgibi lıf
yönünden zengin besınlerin yeğlenmesı,
bol miktarda sebze-meyve tüketilmesi, taze
balık veya kuru baklâgillenn yenilmesine
özcn gösterilmesı gerektığini
kaydetti.
Modaya taze kan
• Haber Merkezi -
Pekin Üniversitesi Oiyim
Teknolojileri bölürnü
öğrencilerinin
moda şovıı,
dünyaca ünlü
tasarımcılan
aratmadı.
Mezuniyet
şerefine bir
defile
hazırlayan
öğrenciler farklı
ve cesur
kreasyonlanyla
moda
dünyasına taze
kan geldiğinin
habercısıydi.
Ikı parçadan
oluşan
kıyafetin
omzunda
yer alan
tülden
yapılmış
çiçek,
boyundan
başlayıp ayak
bileğine kadar ,
sarkan
işlemeler ve
file çorap ilgi çeke^ı detaylar arasındaydı.
Teleferikte unutuldular
|PARİS(AA)-
bölgesindeki Cham 3ery kasabasında,
teleferikte unutulan
ransa'nın Alpler
Parisli iki kayakçı
donma tehlikesi geçirdi. Kayakçılar,
teleferik teknisyenijıin, gerekli kontrolü
yapmadan motoru durdurması üzerine,
gece boyunca kayak pisti üzerinde havada
asılı kaldılar. Haval sıcaklığının sabaha
karşı sıfırın altında 4'e kadar düştüğünü
belirten ilk yardım ekipleri, 36 ve 26
yaşlarında olduğu belirlenen kayakçılann
donarak ölmekten son anda kurtulduklannı
bildirdiler. Kayakçılar hastaneye kaldırıldı.
Türkiye'nin zengin bitki örtüsü tam üyelikle birlikte AB'nin listesinde yer alacak
Avrupa yeşillenecekTAKIPSIZÜK KARARI
Ullagemisi
AİHM'ye
gidebüir
AKIN BODUR
İSKENDERUN - Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcıhğı, M/V Ulla
gemisinın îskenderun Körfezi'nde
batmasında ihmalleri bulunduğu
gcrekçesiyle ıkı başbakan ve iki
bakanla ilgili yapılan suç
duyurusuyla ilgili takıpsızlık karari
verdi. Karara itiraz eden îskenderun
Çevre Koruma Derneğı yoneticıleri
sonuç alamamaları halindc konuyu
Avrupa Insan Hakları
Mahkemesı'ne (AtHM)
taşıyacaklannı açıkladılar.
Îskenderun Çevre Koruma
Derneği Başkanı Aylin Canpolat
Ödemiş, 6 Eylül 2004'te St. Vincent
bandıralı M/V Ulla gemisinın
îskenderun Körfezi açıklarında
batmasıyla ilgili olarak Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, eskı
Başbakan Bülent Ecevit, Çevre ve
Orman Bakanı Osnıan Pepe, eski
Çevre Bakanı İnıdat Siitlüoğlu
hakkında "Görevi ihmal" ettikleri
gerekçesıyle İskenderun
Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç
duyurusunda bulundu Bunun
üzerine yapılan inceleme
sonucunda Yargıtay takipsizlık
karan verdi.
Dernek yönetim kurulu üyesı
Maruf Kaymaz ise Sincan Ağır
Ceza Mahkemesi'ne başvurarak
karara itiraz etti. Takipsizlık
karannın anayasaya aykırı olduğunu
ifade eden Kaymaz, "Sonuç
alamazsak konuyu AİHM'ye
taşryacağız" diye konuştu.
Mücevherde
altın dönem
Türkiye, altın takı üretim ve ihracatında liderliğe koşuyor.
Istanbul Değerli Maden ve Mücevherat Ihracatçıları
Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Kamer, Türkiye'nin
altın takı trendinin devamlı yükseldiğini ve şu anda
dünyadaki bütün altın pazarlama şirketlerinin ilgi odağı
olduklarını söyledi. Kamer, Italya'dan sonra altın takı üretim
ve ihracatında 2. sırada yer alan Türkiye'nin, 1 milyar doları
direkt ve 1 milyar doları da bavul ve turistik satışlar olmak
üzere toplam 2 milyar dolar ihracatı bulunduğunu
kaydederek, "8-10 milyon dolarlar seviyesinden
10 yılda 2 milyar dolara geldik" dedi. (AA)
-»*
\
KALINTI' HABERLERİ HAREKETE GEÇİRDİ
Ancûar eğitimde
OZCAN OZGUR
MUĞLA-Kamuoyuna yansıyan "sah-
te baT operasyonlarının ardından üye-
lerini eğitime alan Muğla tli An Yetiş-
tiricileri Birliği (MAYBIR), bu kez "naf-
talinanalizi ve sterilizeedilmişpetek kul-
lanımT kampanyası başlattı.
Bal üreticileri, son günlerde "balda
kalıntıyla" ilgili olumsuz haberlerin et-
kilerini ortadan kaldırmak için hareke-
te geçti. Daha önce 371 üyesine AB des-
teğıyle eğitim veren
ve onlara gön-
derdiğimektup-
ta, balda kalın-
tı sıkıntısına
dikkat çe-
ken MAY-
BÎR bu kez,
"naftalin analiziveste-
rilize edilmiş petek
kullunımr kampan-
yası başlattı.
MAYBİR Başkanı Ziya Şahin,
sahte balla ilgili sorulann tanm il mü-
dürlüklerine yöneltilmesi gerekti-
ğini savunarak "Ancak bugüne ka-
dar Muğla'dasahtebala rastianmadT de-
di. Şahin, balda kahntılann önlenmesiy-
le ilgili proje hakkındaysa şu bilgilen
verdi: "Proje kapsamında eğitim alan
arıcılaranızın eünde bulunan bütün bal-
mumlannuı naitalin analizleri yaptırıldı.
Kalıntdımumlanimhaediyoruz. Bundan
böyle Muğla ancılan sterilize edilmiş pe-
tekkullanacak. Balın kalitesinc etkieden
diğer etmenler olan bal süznıc makinesi
ve dinlendirme makinelerini de değişti-
riyoruz. Bunlara'evet' diyen arıcılanmız
ile sözleşnıe yapıyoruz."
Şahin, proje kapsamın-
da 6 veteriner hekimin
Ankara Ünıversitesi'nde
"arıcdık" eğitıminden
geçirıldiğini de
kaydetti.
OCRENCILERE YURTDISIMUJDESI
İZMtR (AA) - Ege Üniversitesi (EÜ)
Öğrenci Konseyi ve Avrupa
Öğrencıleri Forumu'nun ortaklaşa
organize ettiği "Socrates-Erasmus AB
Yüksek Öğrenim Programı"
çerçevesinde 269 öğrencının
yurtdışında eğitim göreceği bıldirildi
"Socrates-Erasmus AB Yüksek
Öğrenim Programı, Hareketlilik,
Gençlik ve Değişim" konulu
konferansta konuşan EÜ Rektör
Yardımcısı Prof Dr. Fikret İkiz, 4 yıl
önce üzennde çahşılmaya başlanan bu
eğitim programıyla bu yıl
ünıversitelerinden 269 öğrencinın
yurtdışında eğitim alacağını söyledi.
2003-2004 öğretim yılında EÜ ile
Portekiz arasında yapılan pilot
çalışmada 9 öğrenciyı bu ülkeye
gönderdiklerini kaydeden İkiz, bu
öğrencilerin başarıyla eğıtimlerıni
tamamladığını ıfade etti.
Bu öğretim yılında 15 Avrupa
Bırlığı ülkesi ile anlaşma
imzaladıkJannı dile getiren İkiz şöyle
konuştu: "95 lisans öğrencisiyle 47
öğretim elemanını yurtdışına
gönderdik. Çeşitli ülkelerden de 20
lisans öğrencisiyle 15 öğretim elemanı
üniversitemize geldi. Bu yıl 15 Avrupa
Birliği ülkesinden, 97 üniversiteyle
anlaşma imzaladık. 269 öğrenciyi
yurtdışına göndereceğiz. Bu sayı,
orıümüzdeki dönemde artabilir. Bu
programla yurtdışına gidecek
öğrencilerin yabancı dil bilmesi şart
Öğrencilerin aldıklan derslerin 3'te
2'sini başanyla geçmeleri gereldyor."
SÖYLEŞİ
• Türkiye, hayvan ve türleri
bakımından Avrupa'ya göre çok daha
zengin. Avrupa kıtasının tümünde 12 bin
kadar bitki türü bulunmasma karşın
Türkiye tek başma bu sayıya ulaşıyor.
İZMtR (AA) - AB 'ye tam üyelik konusu daha
çok ekonomik, sıyasi ve kültürel açıdan ele alı-
nan Türkiye, birliğe üyeliği halinde banndırdı-
ğı doğal zengınliği de Avrupa coğraryasına ta-
şımış olacak. Topraklarının biiyük kısmı Asya
kıtasında bulunması nedenıyle "Asya" kökenlı
olarak tanımlanan ve aralarında bırçok endemik
(sadece o yöreye özgü) türün de bulunduğu bin-
lerce bitki ve hayvan türü, Türkiye'nin AB'ye üye-
lığıyle birlikte Avrupa lıstesıne gırmış olacak.
Coğrafi konumu, iklımı,jeolojısi, toprak ve
su kaynaklan gibi farklı ekolojik değerlerin uy-
gun özellikler taşıması nedenıyle Türkiye, çok
zengin bir bitki ve hayvan varhğına sahıp bu-
lunuyor.
8 0 BİN HAY¥AN TÜRÜ
Çevre ve Orman Bakanlığı verilerine göre,
Avrupa kıtasının tümünde bitki türlerınin sayısı
yaklaşık 12 bin kadar olmasına rağmen, bılım-
sel çalışmalar Türkiye'nin tek başına bu sayı ci-
varında bitki türüne ev sahıphği yaptığını, üste-
lık bu bitki türlerinın 3 bin cıvarındakı kısmının
endemik türler olduğunu ortaya koyuyor.
Türkiye, hayvan türleri bakımından ıse Avru-
pa'ya göre çok daha zengin bir yaşam alanı oluş-
turuyor. Avrupa faunası (hayvan türleri toplamı)
60 bin civarındayken Türkiye'de bu sayı yakla-
şık 80 bin düzeyınde bulunuyor.
Türkiye'nin AB'ye tam üyelığı, bir taraftan
Avrupa doğal zengınliğıne büyük katkı sağlar-
ken dığer taraftan da türlenn ait olduğu coğrafi
tanımlamalardaki değişim nedeniyle AB açısın-
dan ilgili mevzuatlarda çok ciddi revizyonlar ya-
pılmasını zorunlu kılacak. Çünkü, bugüne kadar
aralannda Türkiye orijinli sırtlan, aîageyik ve
sülünün de bulunduğu ve "Asyalı" olarak tanım-
lanan binlerce tür, Türkiye'nin birliğe üyeliği
halinde "Avrupalı" olacak.
Doğa Derneğı (DD) Doğa Koruma Politika-
lan Koordinatörü Gökıııen Valçın, AB mevzuatı-
nın Türkiye doğasına "uyumlulaşünlmasının",
cıddı tartışmalar ve zorluklan olan bilimsel bir
hazırlık sürecini gerekli kıldığını belirtti.
ATTİLÂ İLHAN
"... Neden, Öyle Olmadı da, Böyle oldu?..."
... önceçoğumuzun bilmediği, belki hiçdüşün-
mediği, önemli bir tesbit! Dosyalarımı karıştırır-
ken, bir tarihte, şunları yazmış olduğumu gördüm:
"... 'cumhuriyet' ve 'demokrasi' aynı şey de-
ğildir; aynı zaman ve yerde, meydana çıkma-
mıştır: 'Cumhuriyet' 'Aydınlanma' ertesinde,
'Fransız Ihtilâli' ile oluşuyor; 'ansiklopedist-
ler'in geleceğe dönük, devrimci birtoplum pro-
jeksiyonudur. 'Demokrasi' zamanla, Iskandinav
ve Anglosakson toplumlarında, (buraya dikkat!)
hâkimiyetin halka intikali söz konusu olma-
dan; sadece 'iktidar', 'soylular'dan halka geçi-
rilerek oluşturuluyor; şu halde bazı cumhuri-
yetler vardır, bir manada demokrasi olmayabi-
lir; bazı demokrasiler vardır, demokratça dav-
ranmayabilir..."
Sonra, Fransız düşünürü Regis Debray'den si-
ze aktardığım, şu sözler ki, bütün siyasi partileri-
miz çerçeveletip duvarına asmalıdır: "... Nasıl ilk
insan, 'memeli hayvan' artı bir şeyse; 'Cumhu-
riyet' de, 'Demokrasi' artı bir şeydir: daha de-
ğerli, daha kırılgan, daha nankör, daha ödüllen-
dirici bir şey! Cumhuriyet, özgürlük artı akıldır,
hukuk devleti artı adalettir; hoşgörü artı irâde-
dir; oysa Demokrasi, 'aydınlıklan' kalmamış
bir Cumhuriyetten arta kalan şey sayılabilir!..."
Şimdi oturup, bu sözlerin Cumhuriyet ve De-
mokrasi tarihimizle ilişkili yanlarını düşününüz: So-
nuç, yüreklendirici olmayacaktır.
Madalyonun öteki yüzü...
Metin Aydoğan'ın ünlü kitabını okurken gör-
düğünüz; Cumhuriyet'in, ülkemizdeki ba-
şarılarını yansıtan 'tesbitlerini' elbette hatırlayacak-
sınız:
"a/ Türkiye fındık, incir ve şark tipi tütün üre-
timinde, dünya birincisi oldu. b/ Kestanede
dünya ikincisi, zeytinde dördüncüsü; üzüm,
şeftali, elma, armut ve bademde beşincisi, tu-
runçgillerde on birincisi oldu. c/ Cumhuriyet,
dünyada kendi tarımıyla kendi halkını geçindiren
yedi ülkeden birisi oldu..."
Şimdi de, Dr. Necdet Ekinci'nin eserinde altını
çizdiği, son derece önemli öteki tesbiti okuyahm:
"... Mustafa Kemal'in (Atatürk) CHF Reisi ola-
rak, Samsun'a yaptığı ikinci bir yolculuk var-
dır: 22 Kasım 1930 günü... SCF'nin (Serbest
Fırka'nın) kapanışından beş gün sonra; gücü-
nü kaybetmiş, halktan kopmuş, bir partinin li-
deri olarak... Etrafındakiler, halkın dışında, dar,
basit bürokratların oluşturduğu, bir 'hizip' ve
bu hîzbe, ancak seçim ve çıkar bağlarıyla bağ-
lı olan, yerel fakat 'taşralı', bir yandaşlar top-
luluğundan ibaretti. CHF'yi vilâyetlerden, yük-
sek kesimde temsil eden, 'mutemedler/ina-
nanlar' aşırı 'tahakküm ve menfaat' yollarına
pek sapmamakla birlikte, ne merkez'in ne de
halkın benimsediği insanlardı. (buraya dikkat!)
Parti Genel Başkan Vekili Ismet (Inönü) ise,
tüm CHF örgütüne, ancak askerliğin, yalnızca
emir ve kumanda bekleyen, disiplinli hatta ür-
kek havasını yayıyordu..."
"...şimdi Samsun'a girişi (o seyahate katılmış
olan) Ahmet Hamdi'den (Başar) dinleyelim: "...
Samsun'a geldiğimiz zaman... her tarafta fev-
kalâde inzibâti tedbirler alınmış... bütün yollar
süngülü askerler tarafından tutulmuştu. Halk,
asker kordonlarının arkasına sinmişti... O Sam-
sun ki, 1919 senesi Mayısı'nda, Gâzi'nin vata-
nı kurtarmak üzere, Anadolu'ya adımını attığı
yerdi... aynı adam (şimdi) bir 'inzibat kordonu'
himâyesine muhtaç kalmaktadır..."
Görülen odur ki, Cumhuriyet Hükümeti -yâni
Ismet Paşa kabinesi, yâni CHF- yeni rejimin ba-
şarılarını ve nimetlerini, halka geçirememiştir.
Cocukda olsam!..
/*^ocuk da olsam, bu gerçeğin in'ikâslarını, ben
V-/de yaşamıştım; babam Serbest Fırka'dan ya-
na bir gazetenin, hem avukatı hem mes'ul müdü-
rü idi, evin içinde hep bu sorunlar konuşuluyor; en
önemli soru şu: Gâzi'nin kurtardığı Ege Mıntıka-
sı'nda, onun rejimine bu muhalefet, neden bu
kadar azgın! Yıllar sonra bunun sebebini öğren-
dim:, Doğu Akdeniz'in en önemli 'komprador' li-
manı olan Izmir'in, 'istirdat'tan sonra birden çö-
küşü: CHF iktidar'ının bu 'çöküşe' çare bulama-
yışıdır. Serbest Fırka lideri Ali Fethi Bey, -Gâzi'nin
en yakın dostlarından birisidır- Izmir'e geldiğinde,
ikinci Samsun'a gidışinde alınmış 'aşırı inzibâti
tedbirler', orada da alınmıştı; şu farkla ki, galeyâ-
na gelen ahâli, Pasaport rıhtımında dizilmiş olan
polisleri, düpedüz ve açıkça denize itti!
Yönetimin buna bulduğu çare, yöre halkının dert-
lerine devâ olmak değildi; parti kapandıktan son-
ra bile, Serbest Fırka yandaşlarını gözlemek, iz-
lemek; hatta desteklemiş gazetelerin sorumluları-
nı tutuklayıp, mahkemeye vermekti.
Diktatörlüğe doğru...
Şimdi isterseniz, her dönemde has 'Amerikan-
cı', dolayısıyla hem Terakkiperver Fırka, hem
Serbest Fırka yandaşı, Ahmet Emin Bey'in (Yal-
man) o günlerde gazetesinde yazmış olduklarına
birgözatalım, o dönem liberallerinin ulusallıkan-
layışını yansıttığı için, ibret-i âlemdir:
"...son buhranlı günierin verdiği birders var-
dır ki Hükümet erkânının gözünden kaçtı; o da
Ankara'nın merkez olmak şartıyla, bu memle-
ketin mükemmel, muntazam surette idâre edil-
mesinin mümkün olmadığıdır!..."
Bunun Türkçesi şu mudur? Ismet Paşa yöne-
timi, -yâni CHF,- Gâzi'nin savunduğu, -Regis
Debray'nin belırttiği- cumhuriyet 'faziletini" yö-
rede uygulayamamıştı; tam tersine: Zamanla
oligarşi diktatörlüğüne dönüşecek, sıkı biryö-
netime yöneliyordu...
e-mail:tilahan(n isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88