09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 MART 2005 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI MUMTAZ gOYSAL Sonun Başlangıcı mı? ADA'DA, Turkıye'den koparak Avrupa Bırlığı'ne gırmek ısteyen ve bırkaç halfta sonra devlet başka- nı seçılecek bır başbakan, t'Herkesle kavga etme- yı bırakıp dunyayla butunleşeceğız" dıyor Anka- ra'da, ulkeyı nereye surukleyeceğı belırsız bır "Ek Protokol"u emrındekılere ımzalatmak uzere olan bır başbakan da "Tam uyelığe gıdış surecını surdur- mek ıçın bunu yapmak zorundayız" demekte Ikısı de nereye gıttıklerınııi farkındalar mı acaba? Guneydekı komşusuyla bırleşıp AB'ye gırmeye can atan kışı, toplumunun Annan Planı'ndan da ko- tu bır çozume "evet" dedıkten sonra boyle bır bır- lıktelığe ne kadar dayanabılşceğını bılıyormu9 Yok- sa, başkalarının hukmu altııha gırmış bır halkın kım- lığını yıtırmesı ve sonuçta doğup buyuduğu ada- dan goçe zorlanması umuırunda mı değıl? Şımdı- lık, ulusallık yerıne AKEL'le bırlıkte Ada'nın sosyal yapısını değıştırmek gıbı bır ıdeolojık hedefın mı pe- şındedır? Ne pahasına olursa olsun AB'nın her ıstedığını yapıp AB surecını ayakta tutarak o sayede Turkı- ye'nın ıçını kendı ınançlarına uygun bıçımde değış- tırmek gıbı bır amaçtan mı kaynaklanıyor Ankara'da- kı lıderın dıplomatık tuzaklara fazla aldırış etmeyı- şı? Ek Protokol'u ımzalatrria tuzağının ne gıbı so- nuçlara yol açacağı bellı değıl mı? Sabırsız Rum bakanların daha şımdıden, "Hele ımza atılsın, son- rasını gorursunuz" dercesine verdıklerı demeçler de mı uyarıcı değıl'? Pekı, Ankara, "Ima edıl$n o sonuçlara set çe- kecek çekınceyı metn® eklemeden ımza yok" dese ne olur^ Elbet, başta Rumlar ve Yunanıstan olmak uzere AB uyesı devletlerın bır bolumu, "öyleyse, 3 Ekım 2005'te goruşme başlamaz" dıyecektır Dunyanın sonu mudur bu? Hatta, AB hayalının de sonu mu olur"? Hepsı bırden surecı durdurmayı ve ıplerı ko- parmayı goze alabılır mı 9 Doğru yanıt ıçın surecın, hıç olmazsa başlangıç- takı bırkaç yıl boyunca kıme daha çok yarar sağ- layacağını doğru saptamak gerekır Tam uyelık noktasına varmadan Turkıye'nın el- de edebıleceğı pek bır şey yok Eskı gunlerın bol keseden yardımları oluk oluk akacak sermaye ya- tırımları ve ınsanlara sağlanacak muthış kolaylık- lar hep hayal artık Zaten sureç ıçın "ucu açık" dı- yen de onlar Ucu açık surece guvenıp kım gelır kı? Buna karşılık, Turk tarafının sureçtekı yumuşak davranışları, Kıbns ve Ege konulannda Elenlenn odun beklentılerını, Guneydoğu ve askerın ağırlığı konu- lannda da Batı'nın sınsı hesaplarını hep canlı tut- madı mı 9 Boyle olunca, sürecın kesılmesını ıster- ler mı 9 Ankara sıkı durmayı bılse, ımzanın çekın- celı olmasını bıle kabul ettırır Ama, sıkı durulmazsa, bır-ıkı goruşmeyle tatlı- ya bağlanmış gorunen bu ımza konusu çorap sokuğu gıbı oyle sonuçlara yol açar kı, bırkaç ay ıçınde Kıbrıs'ta ne tek bır Türk askerı kaiır ne de en haklı ve guçlu olduğu konuda bıle yenıldığını go- ren Anadolu halkında en ufak bır moral kırıntısı Belkı kala kala, bır ara ''garantor devlet" sayıl- manın tatlı anısı kalır Emperyalizmi Yaşamak Halit ÇELENK menkan emperyalızmının Afga- nıstan ve Irak'ı ışgalı sırasında bu ulke halklanna yaşattığı vahşet, bana doğup buyuduğum Hatay'ın . Fransız ışgalı donemınde bolge halkına uyguladığı baskı ve teroru anımsattı Bınncı Paylaşun Savaşı başlıyor tngıhz em- peryalızmı, onun gudumundekı Yunan ordu- su ve Fransızlar Anadolu'yu ışgale başlıyor- lar Fransız ordusuHatay'ı bombalıyorvemıt- ralyoz ateşıne tutuyor Bombalar ve mermıler Antakya goklennde uçuşuyor Gucu yetenler koylere ve bahçelere goç edıyorlar (*) Sıpahızadelerın kızı annem Sıdıka Çelenk, babam ve kardeşlenm goç yollanndayız Be- m kucağında taşıyan annem daha sonralan o gunlerde uç buçuk aylık olduğumu soyluyor bana Yanı ben emperyalızmın top mermılen Antakya goklennde uçuşurken dunyaya goz- lenmı açmışım tşgalle bırlıkte Hatay halkımn dırenışı de başlıyor Hatay'ın çeşıtlı yorelennde Fransız- larla çarpışmalar oluyor Bu çarpışmalar yo- ğunlaşarak surerken Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı ve Fransızlar arasında 21 Ekım 1921 gunu Ankara Itılafhamesı denılen anlaşma ım- zalanıyor Bu anlaşmayla Hatay bolgesınde bağımsız bır lskenderun Sancağı kurulması ongoruluyor Anılan anlaşmanınhukumlenne gore Fransızlar Sancakta yanı Hatay'da Turk kulturunun gehşmesı ıçın gereklı onlemlen alacaklar ve Turk halkına bu alanda kolayhk- lar sağlayacaklardır Bolgede Turk bayrağını andıran bır bayrak kulanılacak, Sancağın me- murlan Hatay'ın nufus oranları goz onune alı- narak atanacaktır Fransızlar anlaşma hukum- len uyarınca ışgal ettıklerı yerlen boşaltma hazırlıkJanna gınşıyorlar Butun bu gelışmeler ve anlaşma hukumlen ıyı nıyeth Antakya halkında oncelen olumlu ızlenımler yaratıyor, yorede ıyımser bır hava- nın doğmasına neden oluyor 1789 Fransız de- mokratık devnmını gerçekleştıren ve "tnsan ve VürttaşlıkHakları Bildirisi Tl nı kabul ederek dunyaya yayan Fransa'nın bolgede demokra- tık bır ortam yaratacağı umutlan guç kazanı yor Ancak kısa bır sure sonra Hatay halkı bu bek- lentılenn tersı bır uygulamayla karşı karşıya kalıyor Fransızlar Hatay'da anlaşma hukum- lennın aksıne asken bıryonetım kuruyorlar Tum yetkıler gorevlendınlen bır Fransız delegede toplanıyor Boylece dort yıl suren bır savaşta (Bınncı Dunya Savaşı) en ağır sıkıntılara kat- lanan ve huzur bekleyen halk buyuk bır hayal kınklığına uğruyor Fransız emperyalizminin bu haskıcı, hak ve hukuk tammaz yonetimi, kabul edüen anlaşma ve goruşmelere ve dire- nişlere karşın on dokuz yıl suruyor. Bu on do- kuz yıl, oldurumler, karşıhklı saldmlar, akıl al- nıaz haskılarla geçiyor. Bu bağlamda, ılk, orta ve hse oğrenımını yap- tığım Antakya'da bu yıllara ılışkın kuçuk bır anımı aktarmakta yarar goruyorum Ortaokul oğrencısıyken yaz tatılıne rastlayan bır gun babamın Uzun Ç arşı'dakı demır, hırdavat ve zu- cacıye mağazasına gıdıyorum Antakya'dakı Fransız komutan alışverış ıçın emnndekı as- kerlerle bırlıkte mağazamıza gelıyor Almak ıstedığı knstal eşyanın fıyatını beğenmıyor Babam da fıyatta bır değışıklık yapmıyor Bu- na sınırlenen komutan, başındakı subay kas- ketını elıne alarak babamın başına vuruyor Babam bu saldın ve hakaret karşısında avazı çıktığı kadar bağırarak caddeye çıkıyor ve çar- şı esnafını yardıma çağınyor Bır anda buyuk bır kalabalık mağazanın onunde toplanıyor Fransız komutan olayın daha da buyuyeceğı- nı duşunmuş olacak kı askerlennı alarak ma- ğazayı terk edıyor Bu olayda Pransız komu- tan ve askerlerme duyduğum kın ve duşrnan- lığı unutamıyorum Dışlenm ve tırnaklanmla adamı parçalamamak ıçın kendımı guç tutu- yorum On dokuz yıl suren mucadele dolu bır do- nemgeçıyor Sonunda 3 Temmuz 1938'de Tur- kıye ıle Fransa arasında yapılan bır anlaşmay- la 5 Temmuz 1938 gununde Albay Şukrıi Ka- natiı komutasındakı Furk asken bırlığı Ha tay'a gınyor Hatayhlar Antakya'da Turk askennı gorul- memış, ınanılmaz bır sevınç ve coşkuyla kar- şılıyor Kadın erkek, çoluk çocuk, askerlere sa nlıp opuyor, kucakJıyor, alkişhyor ve onları çı- çek yağmuruna tutuyorlar Selitn Ağabeyımın kızı Tomris, suvanlere doğru koşarak en on- dekı suvannın ozengısını opuyor Içınde yaşa- dığım bu olay benım ıçın Antakya'da Pransız emperyalızmıne karşı verdığımız Kurtuluş Sa- vaşı surecmın unutulmaz gunlennden bırı olu- yor Hatay halkı olarak bızlen daha buyuk bır gun beklıyordu Fransız ordusunun Antakya'yı terk ettığı, askerlennın kışlayı boşalttığı ve Furk as- kerının kışlaya yerleştığı 5 lemmuz 1939 gu- nu Tum Antakya halkı kışlanın etrafındaydı Kent boşalmıştı Sabahın erken saatlerınde Fransız ulusal marşı Marseıllaıse çalınıyor, gonderden Fransız bayrağı ındınlıyor, Fransız askerlen kışlayı terk edıyorlar Halk Fransız- lann çıkışını buyuk bır sessızlık ıçınde seyre dıyor Arkadan Turk Istıklal Marşı çalınıyor Gondere Turk bayrağı çekılıyor ve Turk as ken, Osmanlı'dan kalma kışlaya gınyor Bır- denbıre on bınlenn alkışlan ve sevınç çıglık lan ortalığı kaplıyor Antakyalı kadınlar koca kışlayı arapsabunuy- la temızleyerek askere teslım edıyorlar Daha sonralan İstanbul Hukuk Fakultesı oğ- rencılıkyıllanmda, bılımsel sosyahzmın dığer klasıklennın yanı sıra Lenın'ın emperyalızm uzenne yazdığı kıtabın Fransızca çevırısını okuduğum zaman yaşadıklanmın ekonomık ve sıyasal temellermı de oğrenıyorum O gunden bu yana, emperyalıst devletlerın dunya halk- lanna uyguladıkları saldın ve şıddete bılımsel sosyahzmın ılkelen açısmdan bakmaya çalış- tım ABD'nın Irak ve Afganıstan ışgalının de aynı çerçevede yorumlanması gereğıne ınanı- yorum (*) Hatay ın Kurtuluş Mucadelesı Anılan Selım Çelenk Antakya Gazetecıler Cemıyetı Yayım, 1977 Ölümünün 20. Yılmda Prof. Dr. E. Hirsch Ismail DOĞANAY Yargıtay Tıcaret Daıresı E Başka D Badı Tekstıl San Tıc Ltd Ştı tarafindan adıma yazılmış olan 01 11 2003 tanhlı 1 250 000 000 -TL 'hk çekım kaybolmuştur Badı lekstıl Fırması ıflas ettığınden ve adresınde olmadığından dolayı çekle ılgılı olarak ışlem yapılamamıştır 3'uncuşahıslaraduyurulur AL/FARAÇ ıktator Adolf Hit- ler'ın, bılmeden bız Turklere yap- tığı en buyuk lyılık, ustun ırkçılık ıddıa ve hışmı ıle ulkesınden kovduğu Mu- sevı asılh fakat dunyaca unlu 45-50 kadar bıhm adamının bıze sığınması- na neden olmasıdır Bızım kuşağın gayet ıyı bıldığı uzere, unıversıtelenmız, o donemlerde "altın" yılla- rını yaşadı Memleketle- MİMARÎ PROJE YARIŞMASI ANTALYA BÜYÜKŞEHİRBELEDİYESİ BAŞKANLIĞI Antalya Kent Merkezı Doğu Garajı ve Halk Pazan Alanı, Antalya Buyukşehır Beledıye- sı tarafindan TMMOB Mımarlar Odası Antalya Şubesı koordınasyonunda "Kamu Iha- le Kurumu Mımarlık, Peyzaj Mımarlığı, Muhendıslık, Kentsel Tasarını Projelerı, Şehır ve Bolge Planlama ve Guzel Sanat Eserlerı Yanşmalan Yonetmelığı" uyannca serbest, ulusal ve tek kademelı olarak, bu bolgeye ozgun geleneksel halk pazan ışlevının çağdaş donanım ve anlayışla yenıden canlandırılarak kente kazandınlması, Antalya kent kımlı- ğının zengınleşmesıne katkıda bulunması ve Guzel Sanatlann teşvık edılmesı amacıyla yanşmaya a^ılmıştır YAR1ŞMAYA KATILMA KOŞULLARI: Yarışmacılann, A- Şartname alarak adres ve varsa e-posta adresı bırakmış olmaları, B- Yarışmaya ekıp başı mınnar olmak uzere T M M O B Mımarlar Odası'na T M M O B Şehır Plancıları Odası'na kayıtlı uyeler katılabılırler C- Yer gorme belgesı almış olmaları zorunludur DANIŞMAN JURİUYELERİ 1 Menderes TUREL - (Antalya Buyukşehır Beledıye Başkanı) 2- M Osman AYDIN - Mımar / KTU (Mımarlar Odası Antalya Şube Başkanı) 3- Çetın Osman BUDAK - (Antalya Tıcaret ve Sanayı Odası Yonetım Kurulu Uyesı) 4- Bahadır YANTAÇ - Inşaat Muh / Boğazıçı Unı (ANTEPE Genel Muduru) ASİL JURİ UYELERİ 1- Gungor KAFTANCI - Y Muh Mımar / tTU (Jun Başkanı) 2- Prof Dr Hulya TURGlfT YILDIZ - Y Mımar / İTU 3- Doç Dr Ozcan ALTABAN Y Mımar - Şehır Plancısı / GSA / Lıverpool Unı 4- Yuksel YURTKURAN - Mımar / ÎTU 5- M Ufuk PARLA1CDAG - Y Mımar / MSU 6- Cemıl Cahıt SONMEZ - Y Mımar / GSA 7- Zıhnı KILİT - Inş Y Mıih / Inşaat Muhendıslen Odası Yonetım Kurulu Uyesı / YTU YEDEK JURİ UYELERİ 1-Yrd Doç Dr Rıdvan KUTLUTAN - Y Mımar /MSU 2- Hahl OZGUN - Mımar / Gazı Unı 3- Şukru UÇAK - Mımar / ÎDGSA 4-Hakıme YILDIZ Mımar / Selçuk Unı RAPORTORLER 1-GuldenSOYAK-Mımar/YTU 2- Omruye ONER - Mımar / Selçuk Unı ODULLER: Bınncı Odul 25 000 000 000 - TL (25 000 YTL) ikıncıOdul 15 000 000000-TL (15 000 YTL) UçuncuOdul 10 000 000 000-TL (10 000 YTL) Mansıyonlar (X5) 5 000 000 000 - TL (5 000 YTL) 1 Nısan 2005 gunu başlayan, 17 Hazıran 2005 gunu tamamlanacak olan yanşma ıle ıl- gılı yanşma dosyası Mımarlar Odası Antalya Şubesı Meltem Mahallesı 3808 Sokak No 16 Antalya adresınden veya Mımarlar Odası Ankara - İstanbul - Izmır Şubelennden 150 - YTL karşılığı alınabılır Aynca yanşma şartnamesı TMMOB Mımarlar Odası'nın Ge- nel Merkezf nde ve tum şubelennde gorulebılır Antalya Buyukşehır Belediyesi - Yenıkapı Karaalıoğlu Parkı ıçı, Antalya Tel 0 242 243 06 27 Faks 10242 243 06 28 rınden kovulan o bıhm adamları, buyuk Ata- turk'un ılen goruşluluğu ve emn uzenne, o zaman- kı Mıllî Eğıtım Bakanı rah- meth Dr Reşit Galip ın gayretı ıle -Isvıçrelı pro- fesor Malche'nın istanbul Darulfununu'nun ılgası doğrultusunda hazırladığı rapor uzenne- 1933yılın- da yenı kurulan îstanbul Umversıtesı'nde çalışma- lan sağlanmıştır Adını sevgı ve saygıyla andığım hocam E. Hirsch, Turkıye'ye gelmeden on- ce, hem Frankfurt Hukuk Fakultesı'nde Tıcaret Hu- kuku hocahğı ve hem de aynı yer adhyesınde yargıç- lık yapıyordu Yurdumuza sığınan bu bılım adamlannı, ılk za- manlarda, "baş tacı" yap- tık ve onlara geleneksel Turk konukseverlığını gos- terdık, onlar da bunun kad- nnı bıldıler Butun bıhm dağarcıklannı ve etkın ça- lışma yontemlerını comert- çe genç Turk kuşaklanna aktardılar Hukuk, tıp, fen, dışçılık, edebıyat ve tanm fakultelenmızı, bırer Batı unıversıtesı duzeyıne çı- kardılar, değerlı asıstan ve doçentler yetıştırdıler Hocam Hirsch, Ekım 1933-1953 yıllan arasında, once istanbul ve daha son- ra da Ankara Hukuk Fakul- tesı'nde, Tıcaret Hukuku, Fıkrî Haklar, Hukuk Felse fesı ve Hukuk Sosyolojısı ve hatta Pratık Hukukta Metot derslen okutmuş ve bazı aılevı nedenlerle ana- yurdu Almanya'ya don- dukten çok kısa bır sure sonra da "Hur Bertin Uni- versitesi" rektorluğune se- çılerek ıkı donem rektor- luk yaptığı gıbı, aynca da aynı yer hukuk fakultesın- de de Tıcaret Hukuku ve Hukuk Sosyolojısı hoca- hğı yapmış ve 1967 yılın- da da kendı ısteğı ıle emek- lıye aynlarak hayata goz- lerını yumduğu 29 Mart 1985 tanhıne kadar da Al- manya'nın "Hessen Eyale- ti, Königsfeıd-Schwarz- wald" kasabasındakı evın- de bılımsel ve duşunsel ça- lışmalarını surdurmuştur Azız hocamız, olmeden once, çocukluğundan, "Hur Berlin Universitesi" rektorluğune kadar geçen hayat hıkâyesını -Alman- ca olarak- "Amlanm-Kay- zer DönemiAVeimar Cum- huriyeti-Atatürk Ulkesi" adlı bır kıtapta yayımla- mış ve bu kıtabın bır nus- hasını da ımzalı olarak ba- na gondermıştı Kıtabın tumunun ve hele hele, "Atatürk'ünÜlkesindeBir Hukuk Hocası" başlıklı bolumunun mutlaka Turk- çeye çevnlmesı gerektığı kanısına vararak hemen, "Milliyet Gazetesi"nın o zamankı Ankara Temsıl- cısı Sayın Orhan Tokatiı ıle temasa geçerek ve bende- kı o ımzalı nushayı da ona vererek "Haüralannr ad- lı kıtabın Turkıye ıle ılgı- lı kısmının, adı geçen ga- zetede yayımlanmasının mumkun olup ohnadığını sordum, 10-15 gun kadar bır sure sonra adı geçenden "olumlu" yanıt alır almaz bu durumu hemen hocama aktararak "yaym izni" ıs- tedım, yazılı yaym ıznını gazeteye vermemden on beş gun sonra, gazetede "Sezer Duru" ımzası ıle, azız hocamızın Turkıye ıle ılgılı anılan "tam sayfe" ha- lınde on gun sure ıle yayım- landı Bu yayın, hocamızın Turkıye 'dekı eskı oğren- cılerı ve hatta aydın ke- sımde çok buyuk bır ılgı topladı Hocamızın bu kı- tabı, son derece "alacı ve sürükleyici" bır bıçımle (uslupla) kaleme ahnmış- tır kı, bence, olur olmaz bır edebıyatçı, kolay ko- lay boyle bır kıtabı yaza- maz "TUBİTAK" tarafin- dan yayını surdurulen bu kıtabın, şu anda onuncu baskısının yapılmış olma- sı, hocamızın kıtabının Furkıye'de ulaştığı değer ve ılgıyı gostenr "Milliyet Gazetesi"nde- kı yayın bıttıkten sonra, on gunluk gazetelen, tomar halınde hocama gonder- dım Gazetelen aldıktan sonra, hocamızın, bana gonderdığı mektubunda ıse "...hastayatağımda ga- zetede yayımlanan hatıra- lanmı okudum; çok guzel tercume edıldiği ıçin Sayın Sezer Duru'ya bir teşek- kur mektubu gonderdim, sizlerin sayesinde ben ol- dukten sonra da artık Tür- kiye'de anılıp yaşayaca- ğım!.." sozcuklen yer ah- yordu Azız hocamız, ya- kalandığı "amansızhasta- hk" nedenıyle geçırdığı bır amelıyattan 4-5 ay sonra, etrafı bahçe ve ağaçlarla çevnlı evınde hayata gozle- rınıyumdu O,hayatınınen venmlı yıllannı severek, sevdığı "Ankara Hukuk Fakultesi"mn, o zamankı yonetıcılen ıle yanına alıp yetıştırdığı asıstanlanndan hıçbır ses ve hareket gel- meyınce ve olum haberı- nın duyulmasından 3-4 gun sonra, -sadece bır oğrencı- sı olan ben- bıl'mecbunye, TRT'nın o zamankı "An- kara-Kavaklıdere"dekı Genel Mudurluk bınasına gıderek ve çok guçlukle de olsa, "acı olum habe- ri"nı, hem oğle uzerı rad- yo haberlennde ve hem de bendekı ımzalı resmını ve- rerek televızyonun akşam haberlennde, "resim gö- runtulu" olarak yayımlat- mayı sağladım Bu buyuk hocamız, tam anlamı ıle bır "hukuk bi- limi" devı ve bılgını ıdı O, Turkıye'de bulunduğu yırmı yıl ıçensınde yetı- şen butun hukukçulann ya doğrudan doğruya ya da eserlenyle dolaylı olarak hocası ıdı Kendısı gıbı dunyaca unlu ve Hıtler'ın hışmından Turkıye'ye sı- ğınan malıyecı Ne- umark'ın Frankfurt'ta ya- yımlanan "Boğaziçi'neSı- ğmanlar" adlı anı kıtabın- da da behrttığı uzere, azız hocamız, son derece "us- ta bir hoca" ıdı O, oğren- cısının "kuru ezberciliği'' terk ederek kendı duşunce yeteneğını gelıştırmek su- retıyle, yasa hukumlerını maddı olaylara en doğru bır bıçımde uygulayabıl- me becerısını elde edebıl- melennı ısterdı Buneden- le de "Ticaret Hukuku" dergısınde butun sınıfa "Tî- cari Meseleler" adlı -do- çentı rahmetlı Halil Ars- lanh ıle bırlıkte yayımlan- mış- kıtabından yazılı ola- rak, on beş gun ıçensınde cevaplandırmak koşuluy- la, "ev odevi" verır ve bu tun sınıfının, hem hâkım ve hem de davacı ya da dava- lı taralın avukatı olarak ve bu suretle "üç şıkh" verdık- len el yazılı yanıtlannı bız- zat okuyarak, o soruyu en doğru yanıtlayan oğrencı yı de sınıfın kursusunden butun sınıfa takdım eder ve aynca da o oğrencıye ya yazdığı kıtaplardan bırını ya da yazdığı makalelerı- nın ayrı basılanndan bın- nı ımzalı ve "çok teşek- kurler" ıthaflı olarak vere- rek odullendınr ve onurlan- dırırdı Bu satırların yaza n da bır yıl ıçınde verılen beş sorudan uçunu "en iyi" yanıtlayan oğrencılerden bınsı ıdı İstanbul Unıversıtesı'ne gelen Musevı asılh bu bı lım adamları ıçensınde lurkçeyı en erken oğre- nen ve oğrencılerc ılk kez "Türkçe 1 " olarak deı s ver- meye başlayan bıhm ada mı, azız hocamız Hirsch'tır Değerlı hocamız Hirsch, Turkıye'de kaldığı yırmı yıl ıçensınde sadece ho cahk yapmakla kdlmamış, aynı zamanda, halen yu- rurlukte olan 5846 sayılı "Fikir ve Sanat Eserlen Kanunu" ıle "Turk Tica- ret Kanunu" tasarılarını da -karşılığında hıçbır uc- ret almadan- tek başına ha- zırlamıştır O, Turkıye'den aynldık- tan sonra sadece bedenı ıle lurkıye'den uzak yaşadı, gerçekte o, Turkıye'de otu- ran herhangı bır "sosyal" bıhm adamı bır profesor gıbı, Turkıye'nın sosyal sorunlanyla, belkı bızden de daha çok ılgılenmıştı Ozelhkle 12 Eylul 1980 asken harekâtından sonra çıkan yasalann yayımlan- dığı "Resmi Gazete" nus- halarmı mektupla benden ısterdı "YuksekOğrenim Kanunu"nun uygulama şeklınden hıç 'hoşnut' de- ğıldı Hatta, bukanunla ıl- gılı olarak -Almanya'da yayımlanan- bır makale- sını, "_her general bir Ata- turkdeğUdir!_"tumcesı ıle bıtırmıştır Gunumuz Turkıye- sı'nde, her şeyın "kişisel çıkar" ıhşkısıne dayanma sına ve "hahrşinaslık" dı- ye nıanevı değcrlenn sade- ce ılerıye donuk "ince çı- kar hesaplarma" gore ayar- lanmasına ve "vefa hissi" dıye bır şeyın artık sade- ce istanbul ılının bozası ıle meşhur "Vefa" adlı bır semtının adı olarak anıl- dığı memleketımızde ben, bundan yırmı yıl once son- suzluğa goçmuş bulunan azız hocamız E Hırsch'ın, oğrencısı ıken, takdır ve teveccuhune mazhar ol- muş ve sonra da olumune dek mektuplaştığı eskı bır oğrencısı ve "dostu" ola rak, onun hakkındakı kışı- sel kanı ve duygulanmı ol- duğu gıbı buraya yansıt mayı, yerıne getırılmesı gereklı bır ınsanı gorev saydım Azız anısı onunde en de- rın saygılarımı sunarım Ruhu şâd olsun' PENCERE 1966da Yazılan Kitap... "Atatürk'ı/n tezı ne ıdı? Tanzımat'ın yapamadığı yapılmadıkça, medre- seden yetışme şerıatçıların vıcdanlar uzerındekı egemenlıgı yıkılıp laık bır devlet sıstemınde dun- ya ışlerını yalnız akıl yolu ıle çozup çevırmedıkçe, dını sadece Tanrı ıle kulu arasında bır vıcdan ışı olarak bırakmadıkça, baştakı ıstıbdatyıkılsa bıle, Tanrı adına toplumu hukmu altında tutan gerı medrese şerıatçılığının yarattığı 'yığm despotlu- ğu' onlenmedıkçe, ınsan laık ve muspet ılımlere dayanan eğıtımle değıştırılmedıkçe, toplumu de- ğıştırmeye, ılerlemeye, kalkındırmaya, vıcdan ve kafa hurrıyetı yolundan sıyası hurrıyete kavuştur- maya, rejımı devamlı ve kararlı bır hurrıyet rejımı yapmaya ımkân yoktu " Yukardakı satırlar Falıh Rıfkı Atay'ın "Ataturk- çuluk Nedır?" adlı kıtabından aktarıldı • Kıtap1966'dabasıldı. Kaç yıl oldu? Yaklaşık 40 yıl Kıtabın son sayfasında gerıcılığın Şemsettın Günaltay'ın başbakanlığında başladığını vurgula- yan Atay, ulkenın manzarasını şoyle çızıyor " ılkokul yerıne Kur'an kursları, ortaokul, lıse yerıne ımam-hatıp okulları memleketı kaplamış- tır Bu mıslı gorulmeyen gerılıkte şerıatçı, mede- nılık ve devrımcılık duşmanı yetıştırmektedırler Ellı bın kusur camıde mılletın yuzde altmışından fazlası bu koyu cehalet ve taassubun elıne teslım edılmıştır Turkıye'nın, herbakımdan, daha buyuk tehlıke- sı hatıra gelemez " • Falıh Rıfkı gozlerını açsa bugunku Turkıye'yı gorse ne derdı 9 Soyleyeceğı, soyledıklerının gerçekleştığını dı- le getırmekten başka ne olabılır? Yetmışı aşkın unıversıtemıze bakarak aldanma- yalım, bır ınsanın laık ve çağdaş toplumun ozgur yurttaşı, başka deyışle bıreyı olarak yetışmesı baş- kadır, teknolojıyı kullanabılme yetısıyle bır meslek dalında uzmanlaşması başkadır, bugun Iran nuk- leer enerjıye aşılanan duzeydedır, ama, kadınları koleleşmış bır toplumun "yığm despotluğu" elbet- te çağdışıdır Falıh Rıfkı Atay kırk yıl once tehlıkeyı haber ve- rıyordu Bız şımdı tehlıkenın gobeğındeyız Atay, Ataturk ıçın dıyor kı "Kadını açmıştır Kadını 'Kumes hayvanlığı' ka- derınden kurtarmıştır " Pekı, bugunku gundeme oturan guncel 'tesef- tur' kavgasının anlamı ne 9 • "Ataturkçuluk Nedır?" Falıh Rıfkı yazıyor "Turk Ocagı'na gıttığımız gun Kur'an'ı Turkçe- ye çevırmek konusunu açtı ıdı Orada bulunan Kâzım Karabekir: - Kur'an'ı azımuşşan Turkçeye çevrılemez, Pa- şa Hazretlerı - Nıçın çevrılemez efendım? Bu sozunuz Kur'an'ın manası yoktur, demektır " Kur'an-ı Kerım'ın Turkçesı yayımlandı Ataturkçuluk budur KÜLTÜR GEZİLERİMİZ SÜRÜYOR... İPEKYOLU-MOĞOLİSTAN 4-20 Temmuz 2005 IRLANDA-İSKOÇYA 2-14 Ağustos 2005 GEÇMIŞTEBİRYOLCULUK GİRİT 3-10 Fylul 2005 FRANSA RONESANSŞATOLARI, ORTAÇAĞKATEDRALLERİ 4-11 Eylul 2005 FEST TRAVEL Tel. (0212) 21610 36 www festtraveLcom /fest(d>festtraveİLüin BAŞSAGLIGI Muzemızden emeklı A.LÜTFÜTUĞRUL 26 Mart 2005 tanhınde vefat etmıştır Merhuma Tann'dan rahmet, kederlı aılesme başsağlığı dılenz istanbul Arkeolojı Muzelen ıle Restorasyon ve Konservasyon Merkez Laboratuvarı Çalışanlan BAK1RKÖY 5. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKUL SATIŞİLANI DosyaNo 2004/2629 Tal Bır borçtan dolayı rehınlı bulunan ve aşağıda cıns mıktar vc kıymetlen yazılı mallar satışa çıkanlmıştır Bınncı arttırma 07 04 200^ gunu saat 11 30 ıle 11 40 arası Çağlar Sok Olgunlar Cad No 26 Tufan Otopark Osmanıye Bakırkoy - İstanbul adresınde ya- pılacak ve o gun kıymellerının % 60'ına ısteklı bu- lunmadığı takdırde 12 04 200^ gunu aynı yer ve saat- te 2 arttırnıa yapılarak satılacağı, şu kadar kı arttırma bedelının %40 ını bulması ve satış ısteyenın alacağı- na ruçhanı olan alacaklının toplamından fazla olması- nın ve bundan başka paraya çevırme ve paylann pay- laştırnıa masraflarını geçmesının şart olduğu merhu- nun satış bedelı uzerınden KDV nın alıcıya aıt olaca- ğı ve satış şartnamesının ıcra dosyasında gorulebıle- ceğı tazla bılgı almak ısteyenlenn yukarıda yazılı dosya numarasıyla daıremıze başvurmalan ılan olu- nur 21 Mart 2005 Muhammen Kıymetı Lıra 45 000 YTL Adedı 1 Cınsı ve onemlı nıtelıklerı 34 YM 4475 plaka no'lu Renault Laguna Pırıvıllage gumuş gn 2003 mo- del araç Basın 13737
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle