Katalog

SAYFA CUMHURİYET 29 MART 2005 SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TUItKIYE Istanbul Sinop , Y 13 Adana PB 21 Edirne Y 15 Samsun Y 17 Mersin PB 21 Kocaeli Y 15 Trabzon Y 16 Dıyarbakır PB 20 Çanakkale Y 15 Giresun Y 14 Şanlıurfa PB 24 PB 22 Ankara Y 18 Mardin PB 19 Çanakkale Izmir Manisa Aydın PB 22 Eskişehir Y 18 Siirt PB 18 PB 23 Konya PB 19 Hakkâri Denizli PB 23 Sıvas Y 14 Van Zonguldak Y 14 Antaly^ PB 18 Kars Butun bolgelenmız parça- lı ve çok bulutlu, Marma- ra, Karadenız, Kuzey Ege, Iç Anadolu'nun kuzey ve dogusu ıle Doğu Anadolu bolgelerı yağmur ve sağa- nak yağışlı geçecek Ya- ğışlar Batı ve Doğu Kara- denız'ın ıç kesımlennde etkılı olacak Hava sıcak- lığı yurdun kuzeybatı ke- sımlennde azalacak, dı- ger yerlerde onemlı bır değışıklık olmayacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K PB PB Y Y Y Y Y 6 5 7 9 14 14 14 15 Münih Y 14 Zürih Berıın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına PB PB Y Y Y Y Y PB 13 16 21 14 17 14 16 20 Y 15 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre B B PB B PB B Y A -3 21 6 18 24 13 10 28 A 28 QAç,k f Parçalı bulutlu iulutlu ^ Çok bulutlu ı Yağmurlu r / / > Sulu kar Gok gurultulu GUNCEL CİJNEYT ARCAYIJREK I Baştarafı 1. Sayfada Şimdi bir telaş; örneğin ABD nezdinde yitirdiği değeri yeniden kazanmanın yollarını arıyor. AKP iktidarı attığı adımlarla AB'ye ödünler ve- riyor ve AB ile ABD arasında denge kurayım der- ken ABD'ye teslim oluyor. Parti olarak teslimiyet kabullenilebilir bir geliş- medir atna; ne çare ve ne yazık ki, AKP'nin tesli- miyeti pekiştiren heradımıulusalsorunlardaTür- kiye'yi yıllarca bağlayacak kimi koşulları da be- raberinde getiriyor. • •• örneğin ABD ile ilişkilere göz atarsak bu ger- çeği göreceğiz. AKP, genel başkanlarının (şimdi başbakanları- nın) ABD ile ilişkileri düzerılemeyi amaç edinen gezilerinden önce VVashington'a kimi "öncüler" salıverir. Daha önceleri Cüneyd Zapsu üstlenir- di bu görevi. Şimdi AKP Genel Başkan Yardımcısı (ve AB- D'nin yakından tanıdığı, ABD'yi yakından tanı- yan) Murat Mercan bir vesile gittiği Amerika'da bu görevi yerine getirmeye çalışıyor. Mercan'ın VVashington'da görüştüğü Beyaz SarayyetkilileriyleDışişleri'neveMusevidernek- lerine "AB ve ABD karşıtı bir milliyetçilik tehlike- sini ancak AKP iktidarının onleyebileceğini savun- duğu" gelen haberler arasında. Ne var ki, Amerika: -Aynı kaynaklara göre- Olaylara ulusal çıkarlar açısından baktığı zaman AKP iktidarına -tabii RTE'ye- bir şey olursa -ola ki- Amerikan düşmanlığının başa geçebileceğine fazla değer vermiyor. Önce evladının diploma töreni için gideceğini söyledi. Fazla örıem vermeyen bir havada şayet Beyaz Saray isterse Başkan Bush'la görüşebile- ceğini duyuran RTE, VVashington'dan gereken il- giyi göremeyince bu kez kanal değiştirdi. Bush'la görüşebilmenin yollarını arıyor. Murat Mercan'ın ABD'ye "kimiisteklerinde" göz kırpan demeçleriyle yetinmiyor. VVashington'la yakınlaşmanın yolunu -ABD'ye hoş görünür an- lamda-lsrailziyaretinebağlıyor. IncirlikÜssü'nde ABD'nin istediği "kolaylıkları ve esnekliği kısmen de olsa karşılamaya" ve ABD'nin bölgedeki "de- mokratikleşme arayışlarını sözle de" olsa sahip- lenmeye çalışıyor. Görüşme gerçekleşirse Başkan Bush, ayağına kadar gelen kısmeti niye tepsin? Kim bilir neler isteyecek, neler koparacak! ölçüsüz diplomatik yaklaşımlarla, vaatlerle aç- mazlara sürüklendik. Sayfcsinde ülke iki arada bir derede. I I AL GÖZÜM SEYREYLE IŞIL ÖZGENTÜRK Kesinûsiz korku hali • Baştarafı Arka Sayfada Öyle y? da böyle, "korkmak" yeryüzünde her in- sanın yaşadığı bir insanlık durumu. Ancak korkunun normal boyutlarını aşıp bir hastalık haline dönüşme- si de son derece sık rastlanan insanlık durumlanndan biri. Korkıı halleri, insanda silinmesi ve tedavisi zor hastalıklara yol açabiliyor. Psikolojide korkular; fobiler, panik ataklar ve dep- resyon sonucu oluşan paranoya olarak sınıflandırılı- yor. Ancak bu klasik korkuların yanına şimdilerde başka bir korku türü eklenmiş durumda. Buna "ke- sintisiz korku hali" deniyor. Diinyanın hızı karşısın- da kendini bu gidişin dışında bir figüran olarak his- seden insanın korkusu bu. Şimdi bunu biraz açmam gerekiyor. Çok değil on yıl öncesine bakın, dünya bu kadar hızlı dönmüyordu. Her şeyi sadece tüketmeyip sakince sindirmeye çahşıyorduk. Yaptığımız her işin bir nedeni vardı. Aidiyet dııygusu bizi henüz terket- memiştı. Yaşlanan babaannemizi haftada en az iki ke- re ziyaret edebiliyorduk. Bir filme gittiğimizde o fil- min kareleri en az bir hafta bizimle birlikte dolaşıyor- du. Tartışıyorduk. Sorulanmız ve yanıllarımız vardı. Aile, aşk gibi kavramların kendimiz için ne anlama geldiğini çözmeye çalışıyofduk. Kendi içimizdeki iyi- lik ve kötülüğü bulup, eyleme geçmek için vaktimiz vardı. Oysa gününıüzde hçr şey ayaklarımızın altın- dan kayıyor ve bu hız, bu değişen tempo, değişen in- san ilişkileri, iş ilişkileri bizi korkutuyor. Kendimizi hiçbir yere ait hissetmiyortrz. Ve korku başlıyor. Bu ö^lesine tetikleyici bir kor- ku ki, insan olma halimizin bütün korkularını beş misli, on misli tetikliyor, büyütüyor ve bizi mutsuz cdiyor. tşsizlik bu durumda kâbusa dönüşüyor, aile anlamsızlaşıyor, aşk bır saçmalık olup çıkıyor. Haya- tımızda eğer işkence varsa, ki bu ülkede ve dünyada işkenceden geçmiş kişileriıı sayısı hiç de az değil, evet psişik tahribatının en aza inmesi gereken bu ol- gu kendini yeniden lüm gücüyle hissettiriyor ve kırı- lan insan onuru, daha da kınlgan bir hale geliyor. Bu "kesintisiz korku hali" sadece belli ülkelerle, belli kişilerle de sınırlı değil. En gelişmişinden en yoksuluna bütün ülkelerde yaygın, bütün halklarda başgöstermiş durumda. Bu bence 21. yuzyılın kâbu- su, beni sık sık ziyaret eden "Freedy'nin kâbusu" misali korkutucu ve sankı hiç ölmeyecek gibi. Not: Epeyce uzun süreceğe benzeyen hastalığım- da beni arayan, soran ve merak eden bütün dostları- ma ve okurlanma, atölye öğrencilerime, yokluğum- da beni aratmayan asistanlarım Caner, Sajel, Canan ve Sevgim'e teşekkür ederım. [email protected] Baykam: AB sanatı kullamyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ressam Bedri Baykam, Türk-lngiliz Kültür Derneği'nin "Avrupa Birliği Mozaik Projesi" kapsamında "AB Perspekti- finde Evrensel Türk Aydınının/Sanatçısının Konu- ımı" konulu bir söyleşiye katıldı. Baykam, Batı dev- letlerinin Türkiye'ye karşı önyargılı davrandığını ve çağdaş Türk kültürü ile sanatını yok saydığını kaydet- ti. Batı'nın ürettiği sanatın tek yanlı olduğunu kayde- den Baykam, "Batı, modern sanatlar tarihini oldubit- tiye getirerek kültürel emperyalizmini sürdürmek için sanatı çıkarlan doğrultusunda kullamyor" dedi. TCY'nin basınla ilgili bölümlerinin 1 Nisan'dan önce düzelebileceği sinyali verildi AKP: Değişikliğe açığız ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - AKP Grup Başkanveki- li Eyüp Fatsa, Adalet Bakanlı- ğı'nın çahşmasına göre yeni Türk CezaYasası'nın (TCY) ba- sınla ilgili bölümlerini 1 Ni- san'dan önce değiştirmeye açık olduklarını belirtti. Bugün Tür- kiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç ile görüşeceğini ve ortak çalışma yapacağını söyleyen Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek ise TCY'nin yürürlük maddelerinin 6 ay ertelenmesinin ise söz ko- nusu olmadığını, 1 Nisan'ın da karabasan olarak yorumlanma- ması gerektiğini belirtti. TBMM Genel Kurulu'nda bu- gün, henüz yürürlüğe girmeyen yeni TCY'nin bazı maddelerini değiştiren yasa önerisi görüşü- lecek. AKP yönetimi, çocuklar üzerinde tıbbı deney yapılması yasağırn kaldıran ve ruhsatsız bi- nalardaki işyerlerinin kapatılma- sına ilişkin hükmü yasadan çıka- ran önerinin genişletilebileceği mesajını verdi. Eyüp Fatsa, Ada- let Bakanlığı'nda bugün yapıla- cak toplantıyı anımsatarak, ba- kanlıktaki çalışma tamamlanırsa basınla ilgili yeni değişikliklenn gündeme gelebileceğini behrtti. TCY hazırlığının 1 yıl sürdü- ğünü, buna karşın tasan üzerin- deki en önemli tartışmanın zına suçuyla sınırlı kaldığını vurgula- yan Fatsa, "Şimdi 1 Nisan gel- di, herkesin aklı başına geldi. Gerçekten göz ardı edilmiş konular varsa düzeltilebilir. Ceza kanununu deldirmeyiz gibi bir iddianın sahibi deği- liz" diye konuştu. TGC ile ortak çalışma Bakan Çiçek de Bakanlar Ku- rulu'ndan sonra yaptığı açıkla- mada, TGC Başkanı Erinç ile bugün bir araya geleceğini söy- ledi. TCY'de yer alan basınla il- gili düzenlemeleri AB hukuku ve AİHM kararlan ile kıyasla- dıklarını söyleyen Çiçek, "Ben TGC Başkam'nı kenclim ara- dıın. Yarın ümit ediyorum bu- rada olacaklar. Ortak bir çalış- ma yaparız" dedi. Çiçek, TGC'nin gönderdiği metnin ar- dından Gazeteciler Federasyonu başta olmak üzere diğer basın kuruluşlarından da metin geldi- ğini belirterek bu konuda ayrı ayrı gönderilen çalışmalardan yakındı. TCY ve ona bağlı olarak çıka- rılan yasalann muhalefet ve ik- tidarla birlikte ortaya çıkanldığı- nı ifade eden Çiçek, özgürlükle- rin sorumsuzluk anlamına gel- mediğini de savunarak "İktida- rıyla muhalefetiyle, basına karşı bir tavır içcrisinde oldu- ğunıuz gibi bir noktadan hare- ketle bunların değerlendiril- menıesi lazım" diye konuştu. 'Yasada erteleme yok' Çiçek, TCY'nin yürürlük tari- hinin 6 ay ertelenip ertelenmeye- ceği sorusu üzerine yürürlük ta- rihinde bir değişiklik düşünme- dikleri yanıtını verdi. OKTAY EKŞt'DEN SİTEM Başbakan randevu vermedi tstanbul Haber Servisi - Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, yeni Türk Ceza Yasası ile ilgili görüş- mek üzere Başbakan RecepTayyip Erdoğan'dan istedikleri görüşme talebine 13 gündür yanıt gelmedi- ğini belirterek "Bu nedenle talebi- mizi iptal ettik. Sayın Başba- kan'ın bu hareketini teessürle ve teessüfle karşıladığımızı ifade et- mekisterim" dedi. Ekşi, Ataköy Crown Plaza Ote- li'nde düzenlediği basın toplantısın- da, 12 Mart 2005 'te Medya Çalışma Grubu tarafından oluşturulan 5 kişi- lik uzmanlar grubunun hazırladığı yeni TCY ile ilgili raporu açıkladı. Grubun hazırlayacağı raporu hükü- met yetkililerine sunmak üzere Er- doğan'dan randevu talebinde bulun- duklarını söyleyen Ekşi, "Bugün 28 Mart. Aradan 13 gün geçti" di- ye konuştu. Ekşi, herhangi bir de- mokratik ülkede, bir Başbakan'ın böyle bir kesimden bu şekilde gel- miş randevu talebine yanıt verme- mesinin örneğini bilmediğini söyle- di. Konsey tarafından hazırlanan ra- porda yeni TCY'nin AİHM kararla- nna uygun olmadığı vurgulanıyor. Eleştirinin korunması gerektiği ifa- de edilen raporda, yeni TCY'nin her şeyi yasakladığına işaret ediliyor. Düzeltme yapılmazsa yolsuzluktan yargılanan eski bakanlann davalan düşecek Yüce Divan'a TCY engeli Galatasaray Kulübü'nü dolandıran ve eski hakemlcrden Ahmct Çakar'm vurulması olayında adı geçen Sahip Som adlı kişiyi kaçırdıkları gerekçesiyle yakalanan 8 kişiden 7'si tutuklandı. (AA) Denidi'de 'Carlos'operasyonuİZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Deniz- li'de düzenlenen "Carlos" operasyonunda, Ga- latasaray Kulübü'nü dolandıran ve eski hakem- lerden Ahmet Çakar'ın vurulması olayında adı geçen Sahip Som'u kaçırdıklan iddiasıyla 8 ki- şı yakalandı. Zanlılardan 7'si tutuklanırken ara- lannda emekli binbaşı Halil tbrahim K.'nin de bulunduğu 3 kişinin arandığı bildirildi. Galatasaray' ı, Ali SamiYen Stadf nınyapımı için 100 milyon dolar kredi bulduğunu söyle- yerek dolandıran ve 500 bin dolarla kayıplara kanşan Som'un kaçınldığı ortaya çıktı.Birçok firmayı dolandırdığı için "Türk Çakal Car- los"u olarak adlandırılan Som, 9 kişi tarafın- dan 6 ay önce kaçınldığını ileri sürdü. Önceki hafta her iki bacağı kınlmış şekilde yurttaşlar tarafından Denizli Devlet Hastanesi'ne getiri- len Som, sorguya alındı. Som, kaçınlma olayı- nın Konyalı turizmci Şahin Çavuşoğlu ile De- nizlili tekstilci Sebahattin Sertçelik tarafın- dan planlandığı ve 3 ay bir otelde, 3 ay ise bir tekstil atölyesinde tutulduğunu söyledi. Kendi- sini alıkoyanların elinden kaçtığını anlatan Som'un ifadesinden yola çıkan Denizli polisi "Carlos" adını verdikleri operasyonu başlattı. Konya ve Denizli'deki operasyonlarda Çavu- şoğlu ve Sertçelik'in de aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı. "Çıkar amaçlı suç ör- gütü oluşturmak, adam kaçırmak ve sahte- cilik" iddiasıyla adliyeye sevk edilen zanlılar- dan 7'si tutuklandı. Som'un "nitelikli dolan- dırıcılık" iddiasıyla yargılanacağı öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yüce Divan'da ihalelerde yolsuzluk yaptıkları iddiasıyla yargılanan bakanlar, yeni Türk Çeza Yasası'nın (TCY) yürürlü- ğe girmesiyle rahat bir nefes ala- cak. TCY'de, ihalelere fesat ka- nştırma bölümünde yapım ihale- lerine yer verilmemesi nedeniy- le KorayAydın, YaşarTopçu ve Cumhur Ersümer'in yargılan ma süreci de tehlikeye girecek. Konuyla ilgili düzeltici düzenle- menin, yarın TBMM Genel Ku- rulu'na gelebileceği belirtiliyor. 1 Nisan'da yürürlüğe girecek olan yeni TCY'nin 235. madde- sinde "ihalelere fesat karıştır- ma suçunun" hangi tür işlerde aranabileceği düzenleniyor. Ko- nuyla ilgili maddede, mal alım- satımlan, hizmet ahm-satımla- nna yer verilirken yapım ihale- lerinden bahsedilmiyor. Yetkili- lerAB direktiflerinde yapım iha- lesi ifadesi yer almadığı için, il- gili düzenlemede böyle bir yola gidildiğıni ve yapım işlerinin "hizmet alımı" kapsamında de- ğerlendirildiğini belirtiyor. An- cak Kamu thale Kurumu yetki- lileri, TCY'nin bu haliyle 1 Ni- san'da yürürlüğe girmesi duru- munda yapım ihalelerine fesat karıştırma suçundan hüküm gi- yenler veya bu suçlamayla yar- gılananlar için bir af durumunun söz konusu olacağına dikkat çe- kiyor. Yetkililer, şu anda Yüce Divan'da yargılamaları devam e- den Topçu, Aydın ve Ersümer' in de yeni TCY sayesinde, suçlu bulunsalar dahi cezalandınlama- yacaklarını belirtiyorlar. YÜCE DtVAN^DA SAVUNMA YAPTI Yaşar Topçu: Bir gün AKP de hesap verecek ÇİÇEK: İDDÎALARARAŞTIRILACAK Endüstri Holding TBMM gündeminde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Bayındırhk ve Iskân Bakanı Yaşar Topçu, Türkiye'nin "iftira cenneti- ne" dönüştüğünü belirterek "Türk halkı, bana bunu ya- panların da bir gün hesap vermesini sağlayacaktır" dedi. Yaşar Topçu, "Madem bu ihalelerde yolsuzluk ya- pılmıştı, neden bunlara da- yanarak keşif artışları im- zalanıyor. Keşif artışlarının altında bugünkü hüküme- tin bakanının imzası var- dır" derken AKP'nin "şov yaptığını" söyledi. fhaleye fesat kanştırdığı sa- vıyla yargılanan eski Bayın- dırhk ve Iskân Bakanı Topçu, avukatsız katıldığı Yüce Di- van'daki duruşmada yaklaşık 2 saat 15 dakika savunma yaptı. Yüce Divan Başkanı Mustafa Bumin; Hasan Ekinci, eski ANAPTı Bakan Eyüp Aşık, CHP Genel Say- manı Mahmut Yıldız'ın da aralarında bulunduğu 10 kişi- nin tanık olarak dinlenilme- sine karar vererek duruşmayı 21 Nisan'a erteledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Endüstri Hol- ding' i ima ederek yurtiçinden ve yurtdışından topladığı pa- raları zimmetine geçirdiği yö- nünde basına ya da mahke- melere yansıyan holding fa- aliyetlerinin TBMM'de araş- tınlacağını belirtti. Bakanlar Kurulu toplantısı- nın ardından açıklama yapan Çiçek, Emniyet Teşkilat Ka- nunu'nun, askerlikhizmetinin kıdemden sayıhp sayılmaya- cağını düzenleyen 55. madde- sinin Anayasa Mahkeme- si'nce 2003'te iptal edildiğini anımsatarak bu konuda yeni tasan hazırladıklannı bildirdi. Çiçek, KamuYönetimi Temel Yasası'nın Cumhurbaşkanı ta- rafından veto edilmesi nede- niyle Acil Eylem Plam'nda yer alan birçok çalışmanın ya- pılamadığını savundu. Bu ya- sanın bazı maddelerinin ana- yasaya aykın olduğunu kabul ettikleri mesajı veren Çiçek, bu nedenle herkesin mutabık kaldığı konuları uygulamaya koydukları ifade etti. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada daki genel eleştirisi doğru. Ancak Türkiye Gazete- ciler Cemiyeti'nin (TGC) çabalarının altını ayrıca çizmek gerek. TGC Başkanı Orhan Erinç, Mayıs 2004'ten bu yana, gerek hükümet üyeleriyle yüz yüze görüşmelerde gerekse medyayla ilgili toplan- tılarda onlarca kez konuyu gündeme getirdi. Erinç'in bu tutumu zaman zaman onu hedef ha- line de getiriyor, ama olsun, bu da çabanın ödü- lü sayılır! Son anda bir değişiklik olmazsa Çiçek bugün, Erinç başkanlığındaki heyeti kabul edecek. Yeni TCY'nin uygulamaya konmasının ertelen- mesi ve hızla gözden geçirilmesi en sağlıklı çö- züm görünüyor. Çiçek'in ardından dün de AKP Grup Başkanve- kili Eyüp Fatsa yasada değişiklik olabileceğini açıkladı. Bu girişimin vitrine dönük olmamasını diliyoruz. • •• TCY'nin basınla ilgili yönlerinde 3 temel durum dikkati çekiyor: 1- Bütün suçlartanımlanırken "suçun basınyo- luyla işlenmesi" diye başlayan bir bölüm eklenmiş. Suçun bu yolla işlenmesi halinde verilecek ceza ağırlaştırılmış. 2- Suçun tarifi her anlama gelebilecek ifadeler- le yapılmış. Bu durumda bir savcının suç unsuru bulduğu yazı öteki savcı tarafından masum kar- şılanabilir. 3- Gazetecinin para cezasını ödeyememesi du- rumunda "hürhyeti bağlayıcı cezaya çarptırılma- ması" temel ilkedir. Ancak yeni TCY'de bu ilke or- tadan kaldırılıyor. Görüldüğü gibi bu olumsuzlukların giderilmesi basit bir rötuşla yapılacak şey değil. ••• Yeni TCY, hükümetin medyaya yaklaşımını or- taya koyan göstergelerden sadece biri. Anado- lu'daki uygulamalar dikkate alındığında TCY'nin birsonuç olduğu görülüyor. Bartın Gazeteciler Derneği'nin yeni bürosunun açılışına katılan Bartın Müftüsü Zeki Sarılar, ga- zetecilerin yakınmalarını dinleyince yüksek sesle dua etmiş: "1 Nisan'da yürürlüğe girecek yeni TCY ile bir- likte gazetecileri hapse girmekten hıfzı muhafaza eyle yarabbi..." Doğru mu diye Bartın'ı aradım. "Evet" dediler, eklediler: "Bizde cezalar başladı bile!" 9 Haziran 2004'te yürürlüğe giren 5187 sayılı Basın Yasası hükümlerine göre 1 Şubat 2005'ten itibaren yerel yayın organlarımn çıkış gününde he- men savcılığa bildirilmesi gerekiyormuş. Yayın or- ganlarının kimi haftalık, kimi aylık. Buna uymayan- lar anında saptanmış, 500 milyonla 2 milyar lira arasında cezaya çarptırılmış. Suç aynı, ceza ayrı! Sinoplu gazeteciler buna tepki gösterince on- lara da ceza kesilmiş! Bu örnek de yeni TCY'nin yürürlüğe girmesi ha- linde uygulamanın nasıl dağınık ve yöresel so- nuçlar vereceğini gösteriyor. lyisiyle kötüsüyle, kızsanız da sevseniz de te- melde basın, toplumun aynasıdır. Basınla ters düşen iktidar, özündetoplumlaters düşmeye başlamış demektir. Bizden söylemesi! ankcum(" cumhuriyet.com.tr 'Atanın emanetine sahip çıkmalı' • Istanbul Haber Servisi - Avrupa Ataürkçü Dü- şiince Dernekleri Federasyonu Başkanı Dursun Atıl- gan, "Tarikatçı-şeriatçı cemaatler harem-selamlık kongreler yaparak kamuoyıınun dikkatini başka yönlere kaydınyor" dedi. Ermeni soykırımı, Kıbrıs ve Irak konularında Türkiye'ye karşı bir baskıda bu- lunulduğunu dile getiren Atılgan, "İler Türk yurtta- şı Atasının emanetine sahip çıkmak zorunda" dedi. 'Unutulmuş Haklar Konferansı1 • Istanbul Haber Servisi - Toplumsal Katılım ve Gelişim Vakfı, "Herkes İçin İnsan Haklan" projesi- nin ikinci konferansını "Unutulmuş Haklar" ana başlığı ile 2-3 Nisan tarihlerinde Ankara'da düzenle- yecek. Türkiye'nin çeşitli illerinden 1000 katılımcı genç, Ankara ODTÜ Konferans Merkezi'nde bir araya gelecek. AB'den ve Türkiye'den sosyal politi- ka uzmatıları, sendika liderleri, STK temsilcileri gö- rüş ve bilgilerini katılımcılarla paylaşacaklar. Şehit yakınlarına ABD'li ziyareti • ANKARA (AA) - ABD Büyükelçiliği Sıyasi Bölüm Diplomatı James Sopp ve Siyasi tşler Danış- manı Süheyla Tayla, Şehit Aileleri Derneği'ni ziya- ret etti. Ziyarette dernek yöneticilerınin yanı sıra şe- hit ailelen de bulundu. Şehit Aileleri Derneği Genel Başkanı Köse, "ABD uğradığı terörden dolayı nasıl terörle ve teröristlerle mücadele ediyorsa, teröre uğ- rayan diğer devletler de bu hakka sahiptir" dedi VEFAT Baromuzun 8297 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT CEMİL KAMÎL ÜNER vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 29.03.2005 Sah günü (bugün), Bebek Camii'nde kılmacak öğle namazını müteakip ebedi istirahatgâhma defnedilecektir. Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlanmıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI