Katalog

29 MART 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER ARSEN LÜPEN TURHAN SELÇUK DURUST TABİ.ATLI İSTANBUL EFENDİSİ ABDİTLCANBAZ' IN HARİKULÂDE MACERALARI KISIM IEKMİLİ BİRDEN A&ENİ.ÜJÎN ÎSE İ3M . 5ABAHİ-EYJ'H forti <,££> JUV'M diDi Kütüphanelere dijital altyapı • ANKARA (AA)- Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşan Mustafa tsen, 1-2 ay içinde 81 ildeki kütüphaneleri dijital altyapı ile donatacaklannı belirterek, kütüphanecilerin bu konuda olağanüstü çaba göstermelerini istedi. 41. Kütüphane Haftasi açılışı dolayısıyla Milli Kütüphane'de düzenlenen toplantıda konuşan Mustafa tsen, geçen yılki toplantıda verdiği sözlerinin tiimünü yerine getiremediğini belirterek "Size mahcubum" dedi. Görme engellilere kütüphane • KONYA(AA)- Konya'nın merkez Selçuklu Belediye Başkanı Adem Esen, belediyeye ait sosyal tesisin 3. katında oluşturulan Selçuklu Belediyesi Görme Engelliler Kütüphanesi'nin açılış töreninde, Türkiye'deki tüm kütüphanelerin de yerel yönetimlere devredilmesini istediklerini belirtti. Tören sonunda, görme engellilere yönelik 150 kabartma kitap, CD çalarlar, sesli ve tele optikli bilgisayarlann bulunduğu kütüphane hizmete açıldı. 'Hosting' şirketi mercek altında • Haber Merkczi - Amerikalı ve Avrupalı savcılar, köktendinci örgütlerin web sitelerine ev sahipliği yapan "hosting" şirketlerini mercek altına aldılar. Newsweek dergisinin haberine göre, çok sayıda radikal dinci internet sitesine alan sağlamasıyla dikkatçeken "357" adlı şirketin sahibi, Utrecht savcisının soruşturma acmasının ardından ülke dışma çıktı. Ermenilere arşivdavetiDevlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, sözde Ermeni soykınmı iddialannın tarafsız değerlendirilmesi için 100 milyondan fazla Osmanlı belgesini araştırmacılara açtı tstanbul Haber Servisi - Sözde Ermeni soykırımı tartışmalannın alevlendiği bugünlerde, yalnızca Osmanlı dönemine ait 100 milyondan fazla belgeye sahip Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, bu iddianın objektif olarak değerlendirilmesi amacıyla tanıtım atağına geçti. Osmanlı Arşivleri'nin taşıdığı öneme dikkat çekmek isteyen müdürlük dün düzenlediği tanıtım toplantısında Ermeni tarihçilere arşivlerimizde araştırma yapma çağrısında bulundu. Geçen yıllarda Osmanlı Arşivleri bölümünde revizyona giden müdürlük, araştırma mevzuatını yeniden düzenlerken, müracaat eden yerli ve yabancı araştırmacılara aynı gün araştırma izni verilmesini sağladı. Araştırmacıların belge istekleri 2-3 saat içinde karşılanmaya başlandı. Internette "www.devletarsivleri. gov.tr" isimli veb sitesi de açan Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, 2003 yılından itibaren 1 milyondan fazla belgeyi dijital ortama aktararak belgelerin tam metnini internet ortamında yayımladı. Bugüne kadar 80 ülkeden 3 bin 500'den fazla araştırmacının yararlandığı Osmanlı Arşivleri, sadece Türkiye için değil, Orta ve Yakın Doğu, Balkanlar, Akdeniz, Kuzey Afrika ve Arap ülkelerinin milli ve ortak tarihlerinin yazılmasında başvurulacak, otantik niteliğe sahip kaynak niteliğinde. 700 yıllık kültürel ve tarihi mirasın sahibi olan Türk arşivlerinde sadece Osmanlı dönemine ait 100 milyondan fazla belge bulunuyor. Tarihçilere çağrı Devlet Arşivleri Genel Müdürü Doç. Dr. Yusuf Sannay, Ermenilerin soykınm iddialannın tarihi ve bilimsel temellerden ziyadc, anı türü yanlı eser ve değerlendirmelere dayandığım belirterek "Buna karşın arşivlerinıizde Ermeni soykınm iddialannın asılsızbğım ortaya koyacak on binlerce belge bulunmaktadır. Ermeni tarihçilere de şu çağnyı yapıyorum, gelsinler arşivlerimizde araştırmalannı yapsınlar. Aynı açıkhğı Ermenilerden de bekliyoruz. Ermeni konusunda önyargıya karşı sesimizi yükseltmek istedik" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Sezer, kütüphanelerin teknik donanımlannm yükseltilmesini istedi Bilgi kaynağı kuruıııasıııANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Cumhurbaşkanı Ahnıet Necdet Sezer, yurttaşların bilgiye ulaşabil- meleri için halk kütüphanelerinin teknik donanını- mının yükseltilerek Türkiye çapmda yaygınlaştınl- ması çağnsında bulundu. Sezer, Kütüphane Hafta- sı dolayısıyla yayımladığı mesajında, eski çağlar- dan bu yana insanlığın hizmetınde olan kitaplıkla- nn, bilgi kaynaklannın elde edilmesi, düzenlenme- si, saklanması ve yannlara aktanlması hizmetlerini sunarak toplumların bilginin ışığında gelişmesinde önemli rol üstlendiklerini bildirdi. 'Okumak şart' Geçmişle gelecek arasında köprü kuran kitaplıkla- rın, yannlan aydınlatan, bilgi toplumunun gereksi- nim duyduğu kaynakları etkin biçimde kullanıma sunan bilgi merkezleri olduğunu vurgulayan Sezer, u Bilgi çağınm yaşandığı günümüzde, eğitime, bili- me ve araştırmaya yaşamın her alanında öncelik ta- nıyan, bir eğitim ve kültiir aracı olarak kitaplara değer veren, yaygın ve örgün öğretimde kitaplıklar- dan yoğun biçimde yararlanan toplumlar, dünya- daki rekabet ortamında ön sıralarda yer almakta- dır" dedi. Dünyadaki değişimlerın gerısınde kal- mamak için okuyan, araştıran ve tartışan bir top- lum oluşturulması gerektiğini belırten Sezer, bu nedenle genç kuşaklardan başlayarak yurttaşlara kitap sevgisi aşılanmasının önem taşıdığını kay- detti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da mesajın- da, kütüphanecilere çalışmalarında başarılar diledi. Cumhuriyet küaplmdağıM lüğü ile İl Halk KütüphanesiişbirHğinde "Di- jital Kültiir ve Yeni Nesil Kütüphaneler ile Yerel Yönctinıleı ve Kütüphanecilik" konulu panel düzenlendi. Sa- bancı Kültiir Meıke/i'ndeyapılanpaneliGüney tlleri TemsilcimizÇetin Yiğenoğluyönetti. Panelin ardından katılımcı öğrencilere Çukurova Edebiyatçüar Dernegi taraiindan, gazetemizin yayımladığı kitaplar dağıtıldı. ENTERNET / MEHMET SUCU mehmet@cumhuriyet.com.tr Yeni Türk Ceza Yasası 1 Nisan'dan itiba- ren yürürlüğe girecek. Yasanın üzerindeki tar- tışmaları herkes biliyor. Iktidara yakın duran- lar hariç neredeyse tüm medya kuruluşları gerek yayın organı olarak gerekse meslek örgütü olarak yasaya karşı çıkıyorlar. Med- ya yasanın Demokles'in kılıcı olduğu konu- sunda görüş birliği içinde. Gazeteciler genellikle kendi haklarını sa- vunmakta pek başarılı değildir. Ancak bu kez meslek örgütleri yürüyüşler yaparak ya- sayı protesto etti ve etmeye devam ediyor. Gerçi plaza basını pek fazla bu gösterilere ilgi göstermedi ama yine de tümden gözle- rini kapatmadı, gazetelerinde, televizyonla- rında bu haberlere yer verdiler. Yeni Türk Ceza Yasası aslında iyi incelen- mesi gereken bir metin. Çünkü yasa elekt- ronik ortamda yapılan yayınları da kapsıyor. Yasanın 6. maddesi "Basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla yapı- lan yayınlar anlaşılır" diyor. Buradan da anlaşılacağı üzere gazeteci- lerin sokaklara düşmesine neden olan 30'a yakın madde, aslında internet üzerinde ya- yın yapan hemen her sitenin de başında sal- lanan bir Demokles'in kılıcı. Ama galiba pek çok internet yayımcısı bunun pek farkında değil gibi. Türk Ceza Yasası'nın 132. maddesi, ba- Yeni TCK Interneti de Tehdit Ediyor sını ilgilendiren 30'a yakın kısıtlayıcı madde- samına girer mi? Acaba bir mankenin bir baş- den sadece bir tanesi. Haberleşmenin giz- kaarkadaşına, ben birlikte olduğum adam- liliğini ihlal başlığı altında düzenlenen mad- dan ayrılacağım demesi bu yasa kapsamı- de, 6. madde ile birlikte değerlendirildiğin- na girer mi? Böylesi bir durumda haberi(!) de, internet yayıncılarını da ilgilendiren bir ko- yazabilmek için üç kişiden de onay mı al- numa geliyor. mak gerekir? Aslında kabaca şöyle diyor: Eğer haber- Veya ciddi bir internet sitesi (sayıları o ka- leşme içeriklerini kaydederseniz bu da su- dar az ki), iktidar partisi grubunun grup top- çun nitelikli işlenmiş halidir. Cezası, 1 yıldan lantısında ülkeyi ilgilendiren konulardaki tar- 3 yıla kadar hapistir. Bunu ifşa ederseniz, ya- tışmaları yazabilmek için toplantıya katılan ni haber haline getirirseniz, bu kez yine 1 yıl- tüm milletvekillerinden izin mi almak zorun- dan 3 yıla kadar hapistir. Bunu basın yoluy- da kalacak? la gerçekleştirdiğiniz için debu kez arttırım- Tüm bunları bir yana bırakın, Türk Ceza lı olarak yarı oranında ceza alırsınız. Yasası'nın 125. maddesi ile e-posta yoluy- Haberleşmenin gizliliğini ihlal denilince, la hakaret de yasaya girmiş oldu. üç aşamalı bir suç kabul edilmiş: Birincisi, 125. madde Şerefe Karşı Işlenen Suçlar haberleşmeyi ihlal edeceksiniz; ikincisi, kay- başlığını taşıyor. Bu maddenin ikinci fıkra- dedeceksiniz; üçüncüsü, ifşa edeceksiniz. sında "Fiilin mağduru muhatap alan sesli, Dolayısıyla yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) yazılı veya görüntülü biriletiyle işlenmesi ha- 132. maddesi bu üç aşama için ayrı ayrı ce- linde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya zalar getirmiş ve bunun basın yoluyla ger- hükmolunur" deniyor. Burada da anlaşıla- çekleştirilmesi halinde de bu çerçevede ce- cağı gibi artık özel e-postalarımızda da çok zanın arttırılacağını kabul etmiş oluyor. dikkatli olmak durumundayız. Masumane Özellikle son günlerde internette iyice yay- niyetlerle e-posta aracılığıyla yapılan dedi- gınlaşan pek çok site edindikleri duyumla- kodular sonucu kendinizi bir anda yargıç rı, hatta dedikoduları bile yayımlıyor. Şimdi karşısında bulmanız olası. düşünelim, yazan memnun, haber alan mem- 1 Nisan'dan sonra çok şey değişecek. In- nun tarzı bir magazin haber bu yasanın kap- ternette dolaşan bir yazı, bu tarihten sonra kime ne deneceği yönünde bize ışık tutu- yor. Yazıyı bitirirken internette dolaşan ve ga- zetecilere kolaylık sağlaması amacıyla uzun uzun düşünülüp yazılmış bir sürü sıfat ve bun- ların yerine neler kullanılabileceğine ilişkin lis- teye bakmakta yarar var. Hırsız: Kaynak arayışı içinde olan girişim- ci vatandaş. Hortumcu: Hortumun emiş özelliğini parasal alana uygulayan buluş adamı. Rüşvetçi: Benim memurum işini bi- lirfelsefesinin masum müridi. Sahtekâr: Bir şeyin aynısını yapma derdindeki yaratıcı in- san. Kalpazan: Merkez Bankası fahri ça- lışanı. Tecavüzcü: Güzellikler karşısında ça- resiz kalan yiğit. Holigan: Döner bıçağıy- la gezen spor düşkünü. Kaçakçı: Varolu- şunu sınırlar ötesinde arayan macera tut- kunu gezgin. Kapkaççı: Kadınların çanta- sında ne olduğunu çok merak eden ma- cera tutkunu kişilik. Uyuşturucu satıcısı: Mutluluk peşindeki insanları hatır için mad- de bağımlısı yapan dost. Kadın satıcısı: Dostlarını birbiriyle tanıştırıp yüzdesini alan güzel huylu insan. Yankesici: Cebimizde- kilere ilgi ve tutkuyla yandan yaklaşan mu- zip. Dolandırıcı: Saf vatandaşlara şaka yapan komik ruhlu masum. Mafya: Yasa- ların olmadığı bir toplumda işlerin daha kolay yürüdüğünü ispata yönelik özel ku- ruluş. Sömürücü: Işçiye iş verip para ver- meyen güzel müteşebbis. DUZYAZI ORHAN BİRGİT An Kovanına Çomak Karikatür sanatçıları, kedi olarak çizilmeyi içine sindiremeyen Erdoğan'ın peşini bırakmamaya ah- detmiş olmalılar. Altı Penguen'cinin fil, zürafa, may- mun, deve, kurbağa ve yılan karikatürlü kapak ça- lışması da Başbakan'ın hışmını çekti. Bu altı sa- natçı hakkındadatazminatdavaları açıldı. Amadu- run. Tayyip Bey'in hukuk bürosundaki avukatlara, öyle görünüyor ki bundan böyle uyku durak hak getire. Eskişehir Asliye Hukuk Mahkemesi, Musa'nın kedi karikatürünü Cumhuriyet'ten alarak yayımla- yan Eskişehir'deki Sakarya gazetesinin sorumlu- ları için üstelik gerekçeli bir aklama karan verdi ya. Başbakan'ın avukatları bu kez aynı gazete için Es- kişehir Savcılığı'na ceza davası açılması yönünde suç duyurusunda bulunmuşlar. Başbakan'ın çalışma masasının üstünde öyle anlaşılıyor ki sadece ülkenin çok yaşamsal sorun- ları ile ilgili dosyalaryok. Onların yanı sıra AB ile il- gili yazışmalar, güvenlik sorunları, Istanbul'daki kapkaç ve hırsızlık olayları ile ilgili bilgileri içeren üst üste yığılmış birdüzine dosya... Hatta belki de müsteşannın bilimsel unvanını "aşırma"yolu ileedin- diğini kesinleştiren bilim kurulu raporu da var. Ama hepsinin üstünde, bakarsınız, üstünde "Dikkat Çok Önemli" uyarı etiketi yapıştırılmış o menhus kari- katürlerin kupürleri ile bu nedenle açılmış dava di- lekçelerini, yapılmış suç duyurularını bulunduran dosya da vardır. Acaba Sayın Başbakan, her sabah çalışma ma- sasına oturduğu zaman öncelikle hangi dosyaya el atıyor? Şayet gece uykusuna o kedi ya da pen- guen veya fil, zürafa çizgili Tayyiplerden birisi gir- mişte, Erdoğan o nedenle geceyi rahat geçirme- miş ise bence gereğini yaparak işe başlıyordur. Atmaca Tayyip Anlaşılıyor ki gereğini yapma alışkanlığı sadece Başbakan'lasınırlı kalmayacak. Bizim karikatürcü milleti de şimdiden görülmemiş bir dayanışma içe- risine girmişler. Trabzonlu karikatürist Bülent Sü- mer ve arkadaşları, tam bir Karadenizli zekâsı ile Rizeli Recep Bey'i köşeye sıkıştırmışlar. Atma- ca'nın Başbakan'ın memleketinde çok sevildiğini bilen sanatçılar, oturmuş bir "Atmaca Tayyip" çiz- mişler. Bununla da yetinmeye niyetleri olmadığı için, bir de ünlü fıkra kahramanı Temel'in ağzından mektup kaleme almışlar. Mektubu sizlerle paylaşmak istiyorum: "Benum sevgili başbakanum. Atmaca, Rize- lilerin sembolidur. Atmaca avi yapmayan bu- ralarda itibar görmez. Bir Rizeliye atmaca gi- bi adamsun deseler göksi kabarur. Fenerbah- çe taraftarlarina kanarya, Galatasaraylilar'a üslan, Trabizonlilara kaplan, Beşiktaşlilara kar- tal, Denizlisporlilara horoz, Istanbulsiporlilara boğa, Bursasiporlilara timsah denildiğinde gu- rulanırlar. Ula bunlar hayvandur da ötekiler hayvan değil mudur? Seni atmaca gibu çiz- mişler. Bakalum buna da kizacak musun? Eğer- ki buna kizarsan, hem beni hem de hemişeh- rilerini hayin köti üzersun. Bu ülkenun sana da sanatçilara da ihtiyacı var. Bütün sorunlar bit- tu da sira karikatürcileri cezalandirmaya mı celdi?" Bir ülkede politikacı denilen o ünlü kişi, yazar- çizer gülmece esnafının ağzına düştü mü işi bitik demektir. Karikatürcülerdayanışması başladığı gi- bi sürerse çığ gibi büyür. 1 Nisan'da yürürlüğe gi- recek yeni Ceza Yasası nedeniyle dün bir basın top- lantısı düzenleyen Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi'ye genç bir meslektaşım "1 Nisan'dan son- ra tepkinizne olacak" sorusunu yöneltti. Oktay, sa- ğında oturan beni de işaret ederek "Biz ikimiz de 1950'liyıllarda gazetecilikyaptık. Okoşullarda da kendimizi ifade etmenin yolunu bulduk" yanıtını verdi. Konsey Başkanı'nı ben tamamladım. Yeryü- zünde hiçbir siyaset adamının medya karşısında galip gelmediğini söyledim. Yeter ki gazeteci kaleminin gücünü bilsin. Onu doğrular için kullansın ve mesleğine, meslektaş- larına yönelecek baskılara karşı dayanışma içinde hareket etsin. Karikatürcüler derneklerinin ortak başkaldırıları o işareti veriyor. Basın Konseyi'nin ye- ni baskı yasasına karşı yaptığı hazırlığın altında Turgut Kazan'ın yanı sıra Doğan Grubu Hukuk Mü- şaviri Erem Yücel, Merkez Grubu Hukuk Müşa- viri Mehmet Iplikçioğlu, NTV Hukuk Başdanışma- nı Fikret llkiz, Anadolu'da Vakit Gazetesi Hukuk Danışmanı Ihsan Karahasanoğlu nun imzaları bulunuyor. Birbirleri ile zaman zaman atışıp çekişen ya da sağcısı-solcusu ile Türk medyası baskı karşısında ortak tavır alıyor, güçbirliği oluşturuyor. Faks: 0 212 677 08 21 obirgit« e-kolay.net Türkiye iptal etmişti IsviçreK bakandan gecikmeli ziyaret DtYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Isviçre Dışişleri Bakanı Micheline Calmy-Rey, geçen yıl VVaadtland Kanton Meclisi'nde Er- meni Soykırım Tasan- sı'nın kabul edilmesi sı- rasındaki tutumu nede- niyle Türkiye tarafın- dan tek taraflı olarak ip- tal edilen ziyaretini ge- cikmeli olarak bugün gerçekleştiriyor. Calmy- Rey, Ankara ve Istan- bul'dakı görüşmelerinin ardından Diyarbakır'a geçecek. Geçen yılın ekim ayında gerçekleşmesi planlanan ziyaret, Wa- adtland Kanton Mecli- si'nin "Ermeni Soykın- mı KararTasansı"nı ele alması nedeniyle erte- lenmişli. Türkiye, tsviç- re'den önergenin kabul edilmesini engelleme- sini istemişti. tsviçrede demokratik işleyiş ge- reği Türkiye'nin istedi- ği biçimde bir müdaha- lede bulunamayacağı yanıtını vermişti. Kan- ton Meclisi tasarıyı ka- bul ederken Calmy- Rey'in tsviçre'de PKK militanı olduğu iddia edilen bir kışiyle görüş- mesi diplomatik krize yol açmıştı. Calmy- Rey'in ziyareti Türkıye tarafından askıya alındı. Türkiye'nin tepkisini abartılı bulduğunu belir- ten Calmy-Rey bir yıl sonra iki ülke arasında- ki siyasi ilişkileri yumu- şatmak amacıyla erte- lenen gezisini gerçek- leştiriyor. Calmy-Rey, Anka- ra'da Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Dışişleri Bakanı Abdul- lalı Gül ile ikili görüşme- leryapacak. Calmy-Rey aynca Ankara, İstanbul ve Diyarbakır'da sivil toplum örgütleri ve siya- si çevrelerle de görüş- meler de bulunacak.