Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 MART 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYF,
J v U JLi 1 LJ M\ kultur@cumhuriyet.com.tr 15
ALLECRO EVİNİLYASOĞLU
Piyanistlerin haftası...Birkaç yıl önce genç birpiyanisti-
mize yurtdışında sormuşlar: Türki-
ye'de bir piyano çalma ekolü var mı-
dır? 0 da yoktıır demiş. Doğrusu bir
Schnabel, Backhaus, Rachmani-
nof'ekolü' gibisi yoktur. Öte yanda
teker teker adını dünyaya duyuran,
hatta adını tarihe yazan piyanistleri-
miz var. Istanbul'da Ferdi Ştatzer,
Ankara'da Mithat Fenmen, Fer-
hunde Erkin ve şimdi de Kâmuran
Cündemir nice Türk piyanistine
kimlik kazandırdılar. Güher ve Sü-
her Pekinel'in duo piyano tarihinin
sayfalanna bıraktıklan izler; İdil Bi-
ret'in harika çocukluktan başlayan
ve hâlâ konserleriyle, kayıtlanyla sü-
ren efsanesi, Hüseyin Sermet'in
arınmış zarif piyanistliği, Fazıl
Say'in yılda neredeyse yüz konser-
le sahnede kalmayı başaran kariz-
ması, bir çırpıda akhmıza gelenler.
Ve geçen hafta tş Sanat salonunda
dinlediğimiz sekiz piyanist! Hüse-
yin Sermet ve Gülsin Onay gibi önceki ku-
şağın yanında, her biri kendi sesini yükselt-
miş genç kuşak piyanistlerimiz keyifli bir din-
leti sundular. Özgiir Aydın, Muhiddin Dür-
rüoğlu Demiriz, Toros Can, Emre Elivar,
tris Şentürker ve ilk kez tanıştığımız Trak-
ya Üniversitesi'nden M.Nuri Haybat. Doğal
ki onlan birerresitaJ programında dinlercesi-
ne kendi imzalarıyla izlemedik. Amaç da bu
değildi zaten. Her biri dünyanın bir başka kö-
şesinden kalkıp gelmiş ve aynı gece iki piya-
no başında buluşmuşlardı.
Bu dinleti bana yıllar önce Vedat Kosal'ı
ameliyat ettirebilmek için düzenlediğim kon-
seri anımsattı. Bir başka piyaniste sahip çık-
mak için herkes el ele vermiş, dünyanın öbür
ucundan kalkıp gelmişlerdi. Pekineller, Idil
Biret, Verda Erman, Ayşegül Sarıca, Gül-
sin Onay, Muhiddin Dürrüoğlu Demiriz,
Emre Elivar, Arın Karanıürsel art arda çal-
mışlardı. Fazıl Say da bir ay sonra başlı başı-
Bilgeliğinin,
olgunluğunun doruğunda
bir piyanist izledik
Ayşegül Sarıca... Her bir
besteciyi kendi döneminin
stili içinde, kendine özgü
kimliğiyle ayn ayrı işledi.
Sarıca 'nın bu konseri
onunyılların birikimiolan
deneyiminin bir aynasıydı
Tuşe kontrolü, cümle
kuruşlan, her bestecinin
>yâ özgün anlatımına bağlı
-< kalışı ve derinden gelen
şarhsıyla nice genç
piyanistimize örnek
oluşturacak bir dinletiydi.
bir şef. Üstelik son derece alımlı gö-
rünümüyle dıkkat çekiyor. Gersh-
win'in Fa Majör Piyano Konçerto-
su'nda solist Cana Gürmen'in yoru-
mu yıllarca yaptığı hocalıgın disipli-
nini ve akademik özelliğini yansıtı-
yordu. Biraz daha hayal gücünü kat-
tığı, biraz daha renkli bir yorum ge-
tirmeye cesaret edebilirdi. Öğrencile-
ri için de nice zor koşullar altında sah-
neye çıkan hocalannı izlemek özen-
diriciydi.
Mitolojl ve yenl çağın sesl
na bir resitalini Vedat'a adamıştı. Örnek bir
sanatçı dayanışmasıydı. Bu kez böylesi acık-
lı bir neden yoktu piyanistlerimizin bir araya
gelmesinde. Keyifle, neşeyle izledik onlan.
Sekiz el, altı el, dört el için özgün olduğu ka-
dar düzenleme yapıtlar da çaldılar. Bana en
ilginç gelen Poulenc, Ravel, Jolivet ve Mil-
haud gibi Fransız Altılan ve Izlenimcileriy-
le günümüzün önde gelen Macar bestecisi Li-
geti'nin yapıtlan oldu. Çagdaş müzik hiç de
uzayda değil, tam yanı başımızdaydı.
Ayşegül Sarıca'nın bllgece yorumu
Ayşegül Sarıca geçen hafta Boğaziçi Üni-
versitesi konserdizisinde bir resital verdi. Bil-
geliğinin, olgunluğunun doruğunda bir piya-
nist izledik. Son yıllarda pek duymadığımız,
özenli birprogram düzenlemişti: Schubert'in
Op.90 Impromptüleri, Brahms'ınOp.l 18'in-
den dört parçası ve Schumann'ın Fantezisi.
Bis olarak da Debussy'nin Imgeler'inden
'Movement'ı çaldı. Her bir besteciyi kendi
döneminin stili içinde, kendine özgü kimli-
ğiyle ayrı ayn işledi. Sarıca'nın bu konseri, o-
nun yıllann birikimi olan deneyiminin biray-
nasıydı. Tuşe kontrolü, cümle kuruşları, her
bestecinin özgün anlatımına bağlı kalışı ve
derinden gelen şarkısıyla, nice genç piyanis-
timize örnek oluşturacak bir dinletiydi. San-
ca bütün sanat merkezlerimizde çalmalı, da-
ha çok kişiye ulaşmalı ve mutlaka bu bilgece
yorumlarının kayıtlarını yapmalı.
Hafta sonunda İDSO'da konsept olarak tu-
tarlı birprogram vardı: Kadınlar haftası, ka-
dın şef, kadın sojist, kadın bestecilerimiz ve
çağdaş müzik. Öyle ya kadının böylesine
kimlik kazandığı çağ, ancak kendi çağımız.
Üstelik yabancı bir şefin dağarcığına iki Türk
yapıtı kazandırılmış oldu. Şef Vesna Souc
ÎDSO'nun ve dinleyicinin sevdiği konuk şef-
lerden. Net ve açık tempolarıyla ayrıcalıkh
Sıdıka Özdil'in Facing Phaselis
adlı on yaylı çalgıyı içeren yapıtı eski
çağlann mitolojik ortamıyla yeni ça-
ğın sesini birleştiriyordu. Kullandığı
tekniğin yelpazesinde yirminci yüzyı-
la dek uzanan yollar gözlemleniyordu.
Ayşe Önder, 1973 doğumlu gencecik
bir bestecimiz. tki bölümlük senfonik
yapıtıyla umut verici ışıklaryaktı. Ne-
cil Kazım Akses'in izlerini duydum onun ya-
pıtında. Büyük orkestrayı kullanımı, çizgile-
ri ustahkla işleyişi dikkat çekiciydi.
Bu arada gencecik bir piyanistimizin, 1990
doğumlu Buket Kartal'ın Belgrad'da kazan-
dığı bir başanyı duyurmak istiyorum: Dr. Vuc-
kovic 4. Uluslararası Genç Piyanistler Yanş-
ması'nda, kendi kategorisinde birincilik ödü-
lü almış. Çoğunlukla Sırp ve Balkan ülkele-
rinden gelen yüz yetmiş iki piyanist katılmış
yanşmaya. Halen Bilkent Üniversitesi Müzik
Hazırlık Okulu'nda, Anna Garaibian ile ça-
lışan Buket, daha önce de Kasım 2004'te Bel-
çika'da düzenlenen 'Rencontres Internati-
onales des Jeunes Pianistes' yarışmasında
üçüncülüğe ve Aralık 2004'te Üsküp'te dü-
zenlenen Jeunesse Musicale 'Musicians of
the Millenium' piyano yanşmasında UNI-
CEF Özel Ödülü'ne değer bulunmuştu.
CazpiyanistiMantey'in
dinletisibugün
Piyanoyla
öykü
anlatıyor
kültür Servisi - lstanbul
Goethe Enstitüsü'nün çağn-
lısı olarak ülkemize gelen caz
piyanisti Holger Mantey bu-
gün saat 20.00'de Avusturya
Kültür Ofisi'nde bir dinleti
verecek. Holger Mantey genç
yaşta Avrupa, Asya ve Afri-
ka'nın birçok ülkesinde kon-
serler vermiş, değişik müzik
kültüründen gelen müzisyen-
lerle birlikte çalarak stilini
geliştirmiş ve kendine özgü
zengin ve şiirsel bir stil oluş-
tunnuştur. Piyanodabir 'Öy-
kü Anlatıcısı' olarak tanım-
Ianan sanatçı, Laurent Dc-
hors, Ramamani, Burhan
Öçal ve daha birçok müzis-
yenle birlikte çalışmış ve çok
sayıda plak çıkarmıştır. lstan-
bul Goethe Enstitüsü aynca,
Garanti Galeri işbirliğiyle
düzenlenen 'Made in Ger-
many - Mimarhk + Ekolo-
ji' başhklı gezici sergiye ev
sahipliği yapacak.
Yarın açılacak olan sergi
23 Nisan'a kadargörülebilir.
Goethe-Institut e.V'nin Ber-
lin'deki Galeri Aedes ile bir-
likte hazırladığı sergi, Al-
manya'da hayata geçirilen 9
farklı tasarıyla çevreye du-
yarlı mimari konusundaki
gelişmeleri örneklendirecek.
Hammadde açısından fazla
verimli olmayan yoğun nü-
fuslu Orta Avrupa ülkesi Al-
nıanya, çağlar boyunca yapı
gereçleri ve enerji kullanımı
konusunda benimsediği ru-
tumlu tavırla dikkat çekiyor.
Günümüzün Almanya'sında
saygın bir konuma sahip olan
ve Örnekleri pek çok alanda
görülen çevreye duyarlı inşa-
at, bu köklü geleneğin sonu-
cu olarak kabul ediliyor.
Kule bina yapımını çevre-
sel değerlerle bağdaştırma-
nın olanaksız olduğu önyar-
;ataı LICM[ svrgi, Bcılin cfc-
i bir yönetim binasından
ituttgart'taki bir konuta ka-
lar çeşitli örneklerle yapıla-
ın estetik niteliklerini gözler
nüne seriyor. Sergide yer
lan ve yapımı tanıamlanan
tasanyla birlikte sergilenen
e dünyanın ilk 'sıfır enerji
•en istasyonu' olacak Stutt-
art Tren Garı tasarısıysa
')] 3 yılında tamamlanacak.
) 212 249 20 09)
KÜLTÜ* • SANAT
www.evinilyasoglu.com
www.perareklam.com.tr • (0212) 293 89 78
yarın
Çağdaş Müzik Günleri
>Verso (Konser)
Stefan Gerritsen (Ktasık gitarj, Mantthijs Koen»
(Pan llı'Jt vo eloklrorıik mü/ıklor)
Verso, bir pan flütçü ile bir klasıh gilarcının S " * ™ *
birltkleliğinden oluşmuş bir grup. Kuruluşunefc
pok çok önomli salonda konsorier vermiş,
ConcGrtQebouw Amsterdarn ve Barcelona the Comradio
gibi yarışmalarda ödüller kazanmıştır. Başiıca amaçlan
pan fliıt ve gitarın sınırîannı zorlayarak yeni bir rnüzik
yfimtıııak ol'cin ikiliya adanan 4U kydar bestenin arasında
Hollanda'nın en onüe gelen bestecilerinden Daan
Manneke, Ron F:
oıt) ve Clıie! Mei|erlng'in esferlerı de
vardıı.
VVorkshop
>Verso
i 20.00
17
UlUlllı HrlIiEHII IEHIİ»!II
GEMAk RE9İT R E Y İ H
KONSER SAbDNUH
> m a rt
•••»'
21 Mart 2005 Pazartesi,
Acıl/ \/aı/Cûl
CRR
2005
m
www ıbb gov tr
www crrks org
10,00.-YTL tittkl.il Cad NÜ 11 18
İ4<H5 Boyoğlu i^Lanbul
> Bilgı için
AKBANK
KULTU8
SANAÎ
MCRKEZI
SUNAR
heı <jun ^ıMır
Ftkınlık-lprln gerçekleştırlleceği
salonlara (jırebılmek için rlavetıye veya
bık'tlenıı oncoden ahntnn olması
yereknıektedır
AKBANKKÜLTURİ
SANATİ
MERKEZlf
İlanlarınız İçin
(0212)293 89 78
perareklam@perareklam.com.tr
perareklam@superonline.com
www.perareklam.com.tr
Anma
Gecesi
Arif Sağ
Cengiz Özkan
Devrim Kaya
ilke Türkdoğan
Nilüfer Sarıtaş
Telli Kıhç
Zeynep Başkan
Sunucu: Ali Cürlü
Konuşmacı: Çiğdem Özer
Sabri Koz
Bitet Fiyatı: 9 - 8 YTL / 9.000,000 - 8.000.000 TL
YUMURTALIK İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI
Sayı: 1999/287
Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı:
Satılmasına karar verilen Yumurtahk ılçesı, Sadıye (Yeşilköy) beldesindekı 102 ada ve 2 parsel sayılı 409
m2İık arsa nıteliği ve tarla olarak kullanılabilen ve yerleşim merkezine yakın belediye imkânlarından yararlan-
ması mümkün olan tınlı ve killi toprak yapısında buğday ve pamuk ve ayçıçeği ekimi yapılabilinecek ve sulana-
bilen arazilerden olup dekannın 3.000.00.-YTL.'den 1.227.00.-YTL.'den aşağıdaki gün ve saatlerde satışı yapıla-
caktır.
Satışın birincı günii olan 25/04/2005 Pazartesi günü saat 10.00'den 10.10 arasında ayrı ayrı Yumurtahk lcra
Müdürlüğü'nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edılen kıymetin yüzde 60'ını ve rüç-
hanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış nıasraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle
alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şartıyla aynı yerde aynı saatlerde 05/05/2005 Perşembe
günü saat 10.00 ile 10.10 arasında ikincı arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse
gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ılanında gösterilen müddet sonunda en çok
arttırana ıhale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması
ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklanıı toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme
ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazınıdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı düşecektir.
2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktarda
kadar milli bir bankanm teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış, peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 gü-
nü geçmemek üzere mehıl verilebilir. Tellaliye resmi ihale pulu tapu harç ve masraflan alıcıya aıttır. Birikmiş
vergiler satış bedeiinden ödenır.
3- lpotek sahibı alacaklılarla diğer ılgılilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faız ve masra-
fa dair olan ıddialarını dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde
hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır.
4- thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenın feshine sebep olan tüm alıcılar ve
kefılleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve dığer zararlardan ve ayrıca temerrüt fa-
izinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemiz-
ce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedeiinden ahnacaktır.
5- Şartname, ilan tarihinden itıbaren herkesin görebılmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde is-
teyen alıcıya bir örnegı gönderilecektir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmış sayılacakları, ayrıca 1İK/127. mad-
desi gereğince ışbu gayrimenkul satış ilanı tapu harici tüm ve tapu kaydında ilişiği bulunan tüm alakadarlara ilanın
tebliği olmak kayduıda ile isteyenlenn 1999/287 sayılı dosya numarası ile müdürlüğumüze başvurmaları ilan olu-
nur. 03/03/2005 (*) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basm: 11186
KAYSERİ 2. SULH HUKUK
MAHKEMESİ HÂKtMLtĞt'NDEN
Esas No- 2004/692 Karar No: 2004/2537
Davacı Hamdı Oğu/ vekıli Av. Mehmet Keskın tarafından da-
valılar Selahattın Şahin, Mehmet Bayram ve Kayyım-Maliye Ha-
zinesı adına açılan i7ale-ı ştıyu davasınm mahkomemi7de yapılan
açık yargılaması sırasında dava dılekçesının ve kararın kayyım
atanan Selahatlın Şahin ve Mehmet Bayram'a tcblığ cdilcmemesi
sebebıyle tebiiğı yapılamayan davalılara ga/etede ilanen tcblıgat
yapılmasma karar verılmekle,
Kayserı ilı, Kocasinan ilçesı, Kötügöller mevkiı, ada 1167, par-
sel 8'de tapuya kayıtlı bulunan 3044 00 m2 yü/ölçümlü tarla vas-
fındaki taşınmazın satılarak ortaklığın giderılmesıne daır açılan
davada, dava dılekçesının ve gerekçeli kararın bütün aramalara
rağmen davalılar Selahattin Şahin ile Mehmet Bayram'a teblıg
edilemcdıği ve kendılen hakkında Kayserı Defterdarlığı kayyım
olarak atandığı, kayyım atannıa.sı sonucu davanın karara bağlandı-
ğı, taşınma/ın satılarak ortaklığın gıderilmesıne karar verildiği,
dava dilekçesinın ve kararın adı geçenlere ilanen tebliğine, kararı
siiresinde temyi/ etmemelerı halınde kesınleşeceğine ve satışın
yapılacağına daır ilanen teblığ olunur. 04 03 2005 Basın: 11049
ZEYTtNBURNU AİLE MAHKEMESİ
HÂKİMLİĞİ'NDEN
BsasNo 2004/571 Karar No 2005/143
Davacı Meltem Kıral larafından davalı Yılmaz Kıral aleyhine
açılan boşannıa davasınm yapılan yargılaması sonunda, Mahkeme-
mİ7ce verilen 25 02.2005 tarihlı kararla lstanbul, Beykoz ılçesı, Ya-
lıköy, (' 14, H647'de nüfusa kayıtlı taraflann boşanmalarına karar
venlmıştir Kararın adresi meçhul olan davalı Yılmaz Kıral ılandan
itıbaren 15 gün sonra teblığ cdılmış sayılacağı ve teblığden itıbaren
15 guıı ıcerısındc temyız edılmedığı takdirde hükmün kesınleşeceği
karar leblığmı ıhtıva eden teblıgat yenne geçerlı olmak üzere ilanen
teblıg olunur 11 03.2005 Basın: 11118
GÜZELİN ARDINDA
BERTAN ONARAN
Saim Bugay
Bilim Sanat Galerisi, AKM'de, Saim Bugay'ın
Hayvanlarve Eşşekoğlueşşeklersergisini açtı; bir de
kitabını bastı.
Salonun üst bölümünde maymun, baykuş, fil,
kaplumbağa gibi bir dizi hayvan en sevimli, en se-
vecen biçimleriyle oturuyor; alt bölümü, bir uçtan
öbürüne, aslında en az onlar kadar sevimli eşecik-
ler dolduruyor. Evet, hem varlık olarak kendileri se-
vimli, hem de yontuları.
Peki neden Saim bu güzel gözlü şirin hayvanları
burada küfürgibi anmış acaba? öfkesi, kendini bü-
tün o hayvan kardeşlerinden üstün gören, ama on-
ların akıllarından bile geçmeyecek aşağılık işler ya-
pan tüysüz maymun kardeşlerine, insanlara; ama
bugün ne yazık ki kimseye insanoğluinsan diyerek
hıncımızı alamıyoruz.
Sergiyi gidip görmeniz gerekiyor.
Kitaba gelince, Bilim Sanat'ın ya da başka yayın-
cıların bastıkları bu tür kitapların tersine, benim gö-
zümde, benzersiz: Çünkü sevgili Cengiz Bektaş,
en doğru yöntemi seçmiş, oturup sayfalar dolusu
bilgiçlik taslayacağına, Saim'i konuşturmuş.
Burada da en güzeli kitabı alıp okumanızdır elbet.
Ben, olsa olsa, birkaç kısa alıntı yapabileceğim.
"Daha ortaokuldayken, ben çalışmayı seviyorum,
fizik olarak çalışmayı. llkokulu bitirdim, komşumuz
vardı, tenekeci Mehmet Efendi derlerdi, Boşnak'tı,
ona gittim dedim ki: 'Mehmet Amca beni çırak al.'
'Saraçoğlu Evleri'n/n yapımında çalışıyordu. Oku-
muştu. Tenekeci dediysem, yağmur olukları, iniş
boruları, baca etekleri, herşeyyapıyordu... Bana o
kadar çokyararı oldu ki Cengiz....
Paris'te ondan öğrendiklerimin çokyararı oldu...
Beni devlet gönderdi güya Paris'e... Malzeme para-
sıyok. 13. Bölgeyıkılıyor. Ben iki tekerlekliaraba bu-
lup oradan çinkolan topladım... Havagazında eritiyor-
dum, suya döküyordum. Hanikurşun dökmek varya
onun gibi. Onlan birleştiriyordum, heykeller yaptım
onunla. Ankara'da, Mehmet llalan ustadanöğrendim
işte... Ben şimdibakıryapıyorumya, bakın da ondan
öğrendim. Ertesiyıl, ikinciyıl, gene onun yanında ça-
lıştım, kendi isteğimle. O zaman da şimdikiMeclis'in
damını bakırla kaplıyordu Mehmet Usta...
Çok iyi ustaydı. Ondan öğrendiğim bakır bilgile-
rini uyguluyorum hâlâ... Bakır nasıl kesiliyor, nasıl
tavlanıyor, nasıl bükülüyor."
"Evde yapıyorum. Evin balkonunda... Bir de bir
büst yaptım. Birisine âşık oldum. Onun büstünü
yaptım. O mu değil mi belli değil... O zaman anla-
dım ki teknik meknik hiçbir şey bilmiyorum.
Birde, şimdi aklıma geliyor bak, Sami Tandır di-
ye Devlet Demiryollan'nda müfettiş falan biradam
vardı. Ayrılmış, tahta heykel yapıyor. Onunla tanış-
tım... Galatasaray'da işliği vardı... Ona da çıraklık
yaptım. Ona da gittim geldim. Tahtayı çok güzel kul-
lanıyordu."
"Çokçiziyordum... Birkere çizip de 'Bu oldu' de-
miyordum. Hâlâöyleyim. Çizdiğimi geliştiririm... Çi-
zime oldu diyemem. Giderim dolaşırım, gelir gene
bakarım. Sakatlıklar bulurum, değiştiririm..."
"Kavramların heykelinin ya da resminin yapılma-
sından yanayım. Kavram, herhangi bir kavram, be-
nim senin beğeneceğin, seçeceğin bir kavramı bi-
çimleştirebiliyorsam, o zaman galiba sanat yapmış
oluyorum.
Konuşulup duruyor şimdi, böyle yeni yeni laflar
ediliyor, 'Devrim olur mu sanatta, olmaz mı?' Olmaz
olurmu?Daniskası olur, olması gerekir. Devrim yok-
sa, yapamamışsan, o zaman sanat olmuyor ki, za-
naat o."
Gördüğünüz gibi, neyi, nasıl yapacağını iyi dü-
şünmüş, kendini sürekli yetiştiren bir yorumcuyla
karşı karşıyayız; toplumsal düzen vermese de, ge-
rekli düşünsel-bilgisel-uygulayımsal altyapıyı kendi
kendine bulabilmiş, yeteneğine eklemiş bir talihli.
Ve bu noktada, yurdumun bir an bulup yele ver-
diği, verdirilen deneyimi, Köy Enstitüleri olanca öne-
miyle gündeme geliyor: Neden Saim'ler çinkoyu,
bakın, tahtayı böyle el yordamıyla, rastlantısal ola-
rak sağdan soldan öğrensinler? Okullarımız, hangi
dalda olursa olsun, kuramla kılgıyı, hem de usta-
çırak ilişkisi içinde, hepimize eksiksiz öğretmeli.
Ee, bunun içinse, ilkin, dünyayı etkileyen, çekip
çeviren insanları "ölümdenpara kazanmayı bırakıp,
yaşamdan, yaşatmaktan mutlu olmaya" razı etmek
gerekiyor; olur mu dersiniz?
Bilmiyorum; olamazsa, yeryüzünde insana ge-
rek de kalmaz.
Bu eşsiz sergi ve kitap için önce Saim Bugay'a,
sonra Nevzat Metin'le Cengiz Bektaş'a gönülden
teşekkür.
sbonaranC" hotmail/yahoo.com
BUG Ü IM
Ehlıyetımi, ruhsatımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
ABUZER DEDE
Bağ-Kur sağlık karnemi
kaybettim. Hükümsüzdür.
AGADİSMERMER
I CEMAL REŞİT REY KONSER SALO-
NU'nda saat 19.30'da İdil Biret'in 'Piyano
Resitah'. (0 212 232 98 30)
! AKBANK KÜLTÜR MERKEZİ'nde
saat 15.00'te 'Occult Ensemble'dan
'worksop' ve 20.00'de topluluğun konseri.
(0 212 252 35 00)
i KADIKÖY HALK EĞİTİM MERKE-
Zİ'nde saat 20.00'de 'Borusan Filarmoni
Orkestrası' konseri, şef Gürer Aykal, solist
RobertMcDuffi (keman). (0212292 0655)
IİSTANBUL GOETHE ENSTİTÜSÜ nde
saat 20.00'de 'Holger Mantey'in piyano
konseri. (0 212 249 20 09)
\ BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ ALBERT
LONG SALONU'nda saat 19.30'da 'Halit
Turgay (flüt) ve İstanbul Kuvartet' kon-
seri. (0 212 287 02 32)
IOSMANLIBANKASI MÜZESİ'nde saat
18.30'da Vieri Bottazzini'nin 'Giuseppe
Verdi döneminde İtalya'da Müzik ve Po-
litika' konulu söyleşisi. (0 212 334 22 70)
IORTAKÖY AFİFE JALE SAHNESİ'nde
saat 17.00'de 'Tiyatrocu Dostlan Haldun
Taner'le Buluşuyor' başhklı etkinlik.
(0 212 23658 02)
I NÂZIM HİKMET KÜLTÜR MERKE-
Zİ'nde saat 19.30'da 'Fidel' (Estela Bravo)
filminin gösterimi. (0 216 414 22 39)
i İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ DO-
LAPDEREKAMPUSU'ndasaat 18.00'de
'Adaptation', saat 20.30'da 'Beş Engel'
filmlerinin gösterimi. (444 0 428)