18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: Yıldız • Yazıişleri Müdiirü: tbrahim Saliın Alpaslan#Sorumlu Müdür: Mehmet Sucu 9 Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara tslıhbarat: Cengiz Yıldırım # Ekonomi: Ilasaıı Erlş • Kültür: Egcnıcn Berköz • Spor: Ab- dülkadir Yücelman • Makaleler: Sami Ka- raören 9 Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Bil- gi-Bclge: Edibc Buğıa • Yurt Haberleri: Meh- met Faraç • Avrupa Temsilcisi: Giiray Öz Yayın Kurulu: tlhan Selçuk (Başkan), Enırc Kongar (Da- nışman), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soncr, lb- rahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankanı Temsilcisi: Mııstafa Balbay Atatürk lîulvan No: 125, Kal:4, #Müessese Mii- üakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 •Izmir Tcmsılcısı: dürii: Erol Erkut Serdar Kızık, H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 # Dilgi Işlem: • AdanaTemsilcisi: Çetin Yiğenoglu, InönüCd. 119 S. No: 1/1,Tel: Ahnıet Korıılsaıı 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu 0 Satıs Fa/ilet Cumhuriyet Cad. 80/5 Tel; 0242 2480057 Fax: 2430500 Kuza • ( ııııılıiii İM l Reklam: 9 Oenel Müdür: Özknı AydenTd:(0212)51241 19-5124830-5124778 Fax:(0212)513 84 63 VayımlayaiKYcııKrünllahcrAiiinMBiBinvcYayırralıkA.Ş. fürkoçatıC«i39/41 Cijslojlu34334Imtul PK:246-Sirkeci34435k I>l; (0/212)512 05 05 (2OİW) laks:(0/212) 51.18515 Yaygııı siirelı yayın Daskı: Merkcz Oazelc Dcrgi Basım Yayıncılık San. viTİC. AŞ Fttlti Malı, Hasaıı Uasıı Csd, Saırandra Kartalistıınbııl Dagnım: Morke/ Dngıuııı IVaılaıııı Saıı. ye I ıt. A.Ş. I8ŞUBAT2005 lmsak:5.21 Giineş: 6.48 Ögle: 12.25 Ikındi: 15.19 Akşam: 17.50 Yatsı: 19,10 Tiroit hormonunun yetersiz salgılanması kandaki oranı yükseltiyor, kalp hastalığı riskini de arttırıyor Kolesterolünbir suçlusu dahaA merikan Tiroit /^Birliği üyesi Prof. Dr. Cumali Aktolun, yüksek kolesterol ve tiroit hormonu yetirsizliği ilişkisinin genellikle hekimler tarafından gözden kaçınldığını söyledi. Istanbul Haber Servi- si- Tiroit hormonu yeter- sizliğinin kanda koleste- rol yüksekliğine neden olduğu belirtildi. Amerikan "National Cholesterol Education Program" (Milli Ko- lesterol Eğitim Progra- mı), tıpta hipotiroidizm olarak adlandınlan tiro- it hormonunun yetersiz salgılanması, kandaki kolesterol sevi- yesini yükselttiği için, kalp hastalığı ve inıne sonucu felç riskini arttınyor. Do- ğuştan olan tiroit bezi sorunlan, beden- sel gelişim geriliği ve zekâ geriliğine yol açıyor. Tiro-center Guatr Merkezi Direktö- rü ve Amerikan tiroit Birliği üyesi Prof. Dr. Cumali Aktolun, Milli Ko- lesterol Eğitim Programı'nın yüksek kolesterolün birinci nedeninin yaıılış BEÜRTİLER # Kabızlık # Saçlarda matlaşma, dökülme, kınlma, saç ve kaşlarda kepeklentne # Tırnaklarda beyazlaşmu ve çabuk kınlma # Adet düzensizJiği # İsteksizlik # Omuz, sırt, bel, bayun ağnları # Kilo artışı # Ciltte kahnlaşma, kuruma % Dildeşişme ve büyüme # Konuşma ve vücut hareketlerinin yavuşlaması. beslenme, ikinci nede- ninin ise yetersiz tiro- it hormonu olduğunu açıkladığını söyledi. Tiroit hormonu yeter- sizliğinin çok sayıda sağlık sorununa yol aç- tığını açıklayan Akto- lun, yüksek kolestrol ve tiroit hormonu ye- tirsizliği ilişkisinin ge- nellikle hekimler tara- fından da gözden kaçı- nldıgına dikkat çekti. Haşimato Hastalığı (tiroit it), tiroit ameli- yatlan sonrasında ye- terli hormon desteği verilmemesi, geçici de olsa depresyon ilaçla- rı kullanılmast, iyot yetmezliği ve doğuş- tan tiroit bezi sorunla- rının tiroit hormonu yetersizliğine yol aç- tığını dile getiren Ak- tolun, aileden geçen bu hastalıkla mücadele sırasında, dengeli beslen- me ve stresten uzak kalmak gerekti- ğini söyledi. Tiroit yetersizliğini "Kadınlanse- ven" bir hastalık olarak niteleyen Ak- tolun, "Kadınlardaerkeklereoranla 8 kat daha fazla görülüyor. ABD'de erişkin ve doğum yapnuş her 100 ka- duıdan 5M tiroit hormonu yetersizliği çeldyor" dedi. mm Moda dünyası rengârenk ıspanya ve Ingiltere bugünlerde 'moday nefos alıp veriyor'. Ispanya'nın başkenti Madrid'de ve Ingi- lizlerin başkenti Londra'da süren moda haftala- rında kreasyonlannı sergileyen modacılar önümüz- deki yılların çok renkli ve eğlenceli geçeceğinin de müjdesini veriyor. Hindistan'dan esintilertaşıyan kır- mızı ve san ağırlıklı etek, kolayla sertleştirilmiş bîr eşarp görüntüsü veren ilginç şapka, ve giyeni 'şe- ker kız' imajına büründüren pembe kombinezon bu- na yalnızca birkaç örnek. (Fotoğraf: REUTERS, AP) Bilim adamlan mağaralardaki su birikintilerinde izlere rastladı Yaşam kamtları güçleniyor DışHaberler Servisi-NASA'dan bir grup bilim adamı Mars'ta hayat ola- bileceğine dair güçlü kanıtlann bu- lunduğunu söyledi. Space.com adlı internel sitesinin bildirdiğine görc pazar günü VVashiııg- ton'da özel bir toplantıda konuşan araş- tırmacılar, Mars'taki mağaralardaki su birikintilerinde yaşam kanıtlan bu- lunduğunu belirttiler. Silikon Vadisi'ndeki NASA Araş- tırma Merkezi'nde çalışan bilim adamlan Carol Stoker ve Larry Lem- ke, bu araştırmanın mayıs ayında Nature dergisinde yayımlanacağını ve makalelerinin şu an gözden ge- çirildigini söylediler. Stoker ve Lemke'nin bulguları Mars'ta hayat olduğunun kesin kanı- tı olarak görülmüyor, ama metaıı bu- lunması ve olası biyolojik hareketli- lik işaretlerinın, üünya'daki mağara- larda en son keşfedilenlerle yakın ben- zerliği bulunuyor. DELME ARA$TIRMASI Stoker ve diğer araştırmacılar uzun- ca bir süredir, Mars yüzeyaltının ola- ğan dışı çevre koşullannda görülme- dik stratejiler geliştirebilen biyolojik organizmaları banndırdığına dair te- orileri üzerinde çalışıyorlar. Stoker pazar günkü toplantıda, Rio Tinto'dan elde edilen keşillerle teles- koplar ve yörüngedeki uzay araçları- run bulgulan karşılaştınldığında, Lem- ke ile birlikte Mars yüzeyinin altında yaşam olduğuna dair çok ciddi bir so- nuca ulaştıklarını söyledi. NASA Mars'ta bir yüzey delme araş- tırması planlamıyor, fakat ajans 2009 yılında gezegene bu yeni araştırmala- ra ışık tutabilecek, öncekilerden çok daha güçlü ve hassas yeni bir gezici araç yollamayi düşünüyor. Dünya Göz Hastanesi Gezici hastane ışık götürüyor Haber Merkezi - Dünya Göz Hastanesi'nin, hastaneye gelemeyenlere hizmet götürmek için başlattığı "TIRMobilGözKuniğTprojesi turu- na Çanakkale'denbaşladı. Istanbul'daki dörtmcr- kezde 11 branşta hizmet sunan hastane Türkiye'nin 81 ilinde yüz binlerce insana ışık götürmek için yola çıktı. Çanakkale'de yapılan taramalarda 2 bin 617 ki- şi muayene edildı ve 330 kişiye ücretsiz gözlük saglandı. 21 süren muayenelerde 212 glokom, 425 katarakt, 113 kornea, 178 retina, 87 şaşılık, 120 göz tembelliği sorunu tespit edildi. üünya Göz Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Eray Kapı- cıoğlu, ameliyata ihtiyacı olan yoksul hastalann tstanbul'daki Dünya Göz Hastanesi'nde ücretsiz olarak tedavi edileceğini söyledi. §u anda tstan- bul'da bulunan klinik "insanlara ışık götürmek için" çıktığı yolculuğu sürdürecek. Eşcinsel penguenlep dişilere ilgi göstermedi • BREMERHAVEN (AA) - Almanya'nın Bremen kentindeki Bremerhaven Hayvanat Bahçesi'ndeki eşcinsel penguenlerin, " heteroseksüelliğe özenmeleri için" İsveç'ten getirilen 4 dişi penguene "ilgi göstermediği" bildirildi. Hayvanat bahçesinin müdürü Heike Kück, AFP'ye yaptığı açıklamada, "Eski hayvanlarla yenileri arasında henüz hiçbir ilişki kurulmadı. Artık çiftleşme dönemi bitti. Hiçbir hayvanı zorlayamayız. Ancak gelecek yılm başmda yeni çiftler oluşacak" dedi. Kück, hayvanat bahçelerindeki penguenlerin "Humboldt" türü olduğunu, bu türün yok olma riski taşıdığını ve tüm dünyadaki nüfüsunun 12 bin ile 20 bin arasında olduğunu vurgulayarak çiftleşmelerinin "zaruri" olduğunu da belirtti. 4 dişi penguenin hayvanat bahçesine getirildiğinin açıklanmasından itibaren, çeşitli eşcinsel örgütleri, hayvanat bahçesinin bu eylemini kınamış ve penguenlerin "cinsel tercihini değiştirmeye çahştığını" ileri sümıüştü. uğramış gıda yediler • SAN JOSE (AA) - Milyonlarca Orta Amerikalının, gerekli uyanlar yapılmadığı için farkında ohnadan çok miktarda genetik değişime uğratılnıış gıda tükettiği bildirildi. Orta Amerika Çevre Koruma Öıgütü'nden yapılan açıklamada, Orta Amerika Biyoçeşitliliğin Korunnıası İttifakı adlı kuruluşun, Guatemala, Salvador, Honduras, Nikaragua, Kostarika ve Dominik Cumhuriyeti'nden alınan tahıl ve diğer tarım ürünleri örneklerinde yaptığı incelemelerdc, tahıl, nıısır ve soya gibi ürünlerin yüzde 80'inin genetik değişime uğratılnıış olduğunun ortaya çıktığı açıklandı. Amerikan üenetik Laboratuvan tarafından da geçerli ilan edilen araştırnıada, bu ürünlerden misırda, Amerikan çokuluslu Monsanto şirketi tarafından kullanılan, ancak AB'nin yasakladığı Mong GA21 genınin bulunduğu belirtildi. Orta Amerika Biyoçeşitliliğin Korunması tttifakı, bu ülkelere "doğa güvenliği ile ilgili Cartagena Sözleşmesi'ni" imzalamaları çağrısında bulundu. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN "...İç Muhâlefer, 'Milirmiydi?!.." ...meraklısı elbette hatırlayacaktır, Leopar'da ('II Gatttapardo', 1958). Palma Dükü GiuseppeToma- sı di Lampedusa, ne demişti: "Bazı şeylerin değiş- memesi için, bazı şeylerin değişmesi zorunludur; ya da, buna benzer bir şey! 'Istiklâl Harbi'ni müteâkip, Ankara'daki belirli 'muhitler'öe hâkim olan "mantali- te" apaçık buydu; zaten, Kadrocular'ın -Gâzi'nin de özendirmesiyle- karşı çıktığı da, bu; çünkü onlar, 'tam bağımsız', 'özgür' ve 'ilerici' birTürklye Cumhuriye- ti istiyorlar! Cumhuriyet'in ilânı, Halifeliğin lağvı ve Halife'nin yurtdışına çıkarılması; tam da Musul, Kerkük ve Sü- leymaniye 'mese/es/'nin çözümlenmesi için, Haliç Konferansı'nın toplandığı tarihe rastlıyordu; Halk Fır- kası'na mukabil ve karşıt, yeni bir fırka'nın örgütlen- me hazırlıkları hızlandırılmıştı: Terakkiperver Cumhu- riyet Fırkası! (buraya dikkat!) Aslında bu, 'Kompra- dor Alafrangası Osmanlılığın' devamı; böylece, ka- lıcılığı meydana çıkan Bolşevik Rusya'ya karşı, Ak- deniz'e bir Türk seddinin oluşturulması anlamını taşıyordu ki, Londra'da 'Majesteleri'nin Hariciye Ne- zareti'nde tasarlandığında hiç kuşku yoktu! Peki, Ankara'da hiç mi teşebbüs olmamıştı? '...bir mülâkat hatırlarım!..' • smet Paşa, Hatıralan'nda -âdeti üzere- bunu, yine I çok üstü kapalı; hayli dolaylı yollardan; fakat dürüst- çe anlatmıştır: "...Fevzi Paşa ile, bugünlerde, bir mülâkat hatır- larım: ikimiz, baş başa konuşuyoruz. Fevzi Paşa ba- na, 'bundan sonra yapılacak ıslahat ve icraat için; Atatürk'ün, eski arkadaşları ile, ileri gelen arkadaş- larla görüşüp; yapılacak işleri beraber kararlaştır- mayı, usul ittihat etmesini' teklif etti. Kendi arala- rında görüşmüşler; Fevzi Paşa vasıtasıyla bana teklif ediyorlar; ben de 'evet' dersem, Fevzi Paşa gidip Atatürk'e bu karan söyleyecek; ve bundan son- raki çalışmalann böyle yürütülmesini teklif edecek. Işte bütün ihtilâflar bundan çıkıyor. Şikâyet eden arkadaşlar, herkes, yarın ne yapılacağını bilmiyo- ruz; emrivâki karşısında bulunuyoruz. Düşünce bu; bunun ilerisi nereye varacak, onun endişesi içindeler; bunları bir esasa, bir beraber çalışma arzusuna bağlayalım arzusundalar..." "...Fevzi Paşa vaziyeti anlattı, 'sen bu fikirde mu- tâbık olursan, ben hepimiz namına Atatürk ile ko- nuşurum' dedi. Fevzi Paşa'ya şunları söyledim: 'devletin resmi müesseseleri, devlet işlerinin, ter- tiplerin konuşulacak, müzakere edilecek ve mu- tabık olunacak zamanlan ve vazifeleri tayin edil- miştir. Benim bütün hayatımda inandığım usul bu- dur. Bunun için bir iç müessese ile devlet reisini kor- don altına almanın doğru olmadığı mütalaasında- yım. Ve kendisi ile böyle bir konuşma yapılmasına benîm muvafakatım yoktur. Böyle bir teşebbüste benim beraberliğimi istihsal etmek şöyle dursun, böyle bir teşebbüsü ben doğru bulmam.' Kendisi- ne bu cevabı verdim. O tabii olarak, 'Demek, iste- miyorsun?' dedi. 'Hayır' dedim. Mesele böyle kal- dı..." (Hatıralar, s. 172) 'Mesele' elbette 'böyle' kalmadı: Bu 'içerden' bir 'mu- halefet' teşebbüsü idi; çoğunluk onlarda ya, bu türden toplantılardaki iç baskılarla, Inkılâb'ın tutturduğu ra- dikal istikamette gelişmesine engel olacaklar; Ismet Paşa'nın, yerinde ve demokratik muhalefetiyle, iş su- ya düşünce; tek çare olarak kalan, 'dış muhalefet' yo- luna başvuracaklardır: Birbirini izleyen tarihlerde, Ka- rabekir Kâzım Paşa, Ali Fuat Paşa, Refet Paşa ku- mandanlıklardan istifa derler; Rauf Bey, Halk Fırka- sı'ndan ayrılır; sonunda bir araya gelip, Mustafa Ke- mal Paşa'nın 'emrivakilerini önlemek için', Terakki- perver Fırka'yı kuracaklar. Hem de tam ne zaman? Ingiltero'nin, Musul Me- selesi'ni büyüttüğü; Ankara'ya, reddedilen malûm ve mahût 'Cıltimatomu' verip; üstelik, Hakkâri'yi detalep ettiği; dahası, ŞeyhSaitvetayfasının, 'Şeriat Isterük!' çığlıklanyla, Cumhuriyet'in üzerine saldırdığı sıralar!... Onu da görmek lâzıml... İsmet Paşa'nın, Başvekil ve Halk Fırkası Genel Başkanvekili olarak, 'koyduğu' dürüst ve demokra- tik tavır; Paşa'nın ruhundaki demokratlıktan, meşrûiyet itiyâdından, Mustafa Kemal Paşa'ya mutlak inancın- dan mı ileri geliyordu; yoksa aslında öyle düşünmüyor- du da; daha önce açıkladığı gibi, 'o şartlar altında, böy- le olmasının doğru olacağına' aklı mı yatmıştı... Bu ilginç ve kafa karıştırıcı sorunun, tam ve net cevabı; an- cak yıllar sonra, Paşa, Kâtib-i Umûmi Recep Bey'le (Peker) beraber, 'Fırka'nn nizamnâme ve programını değiştirmeye kalkıştığı zaman anlaşılacaktır. Ona da bir göz atmak lâzım, lâzım ama, siz hiç o sı- rada kurulan Terakkiperver Fırka'nın -özellikle eko- nomik- programı ile; meselâ Londra'daki uluslararası iş çevrelerinin, Türkiye hakkındaki görüşlerinin, ne ka- dar birbirine benzediğine dikkat ettiniz mi? Mübarek, sanki günümüzdeki 'liberal' (küresel) hükümetlerimiz- le; IMFya da Dünya Bankası'nın, bu hükümetlere 'tav- siyeleri'l.. Tabii, onu da görmek lâzım! e-maıl:tilahan " isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle