19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 AFMJK 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ünversiteydlan boyuncayaşadıklanmya:an Müstecaphoğlu, Gülen cemaattnin 'TürMye'yidönüştüme'organizasyoıumugözler önüneserdi Hedefleri genç • Okullann, tarikat ve cemaatlerin "toplumu dönüştürmek" için örgütlenme çahşmalannın en önemli ayağını oluşturduğu, Banş Müstecaplıoğlu'nun kitabıyla fc>ir kez daha gün yüzüne çıkıyor. Üniversitede dört yılım cemaatle geçmn Müstecaphoğlu, kitabmda genç beyinlerin nasıl ve neden bu cemaıtlere katıldığım, neler yaşadıklannı anlatıyor. AYŞE\LLDIRLM Ban Müstecaphoğlu, 1994 yılında Boğa- ziçi Ünversitesı Inşaat Mühendısliği Bölü- mü'ne grdiğinde tanışmış Fethuüah Gülen ce- naaatiyk Dört yıl boyunca cemaatle uzaktan v e yakudan ilgisini sürdürmüş. Yurtlannda lcalmış, oplanülanna katılmış, dershane ve es- naf zıyaEtlerine gitmiş, abone kampanyalann- dUabulumıuş. Şakird'de (çırak, talebe, çömez) insanlam neden bu cemaate girip neden uzak- laştıklarnı irdeliyor. Kitapta hiçbir kurumun v e kişinn gerçek adı geçmiyor. Cemaatten kendi anlannda söz edildiği gibi "hizmet" di- y e bahseüyor, Fethullah Gülen'den ise "Ho- caefendf diye. Cemaatin gazete, televizyon, okul ve dershanelerinin de isimlerini vermiyor ama işle.işi anlatıyor. "Ben cerdimi sanaüa anlattun" diyor Müs- tecaphoğlu. Çarpıcı gerçeklerin gözler önüne senldiği romanı yazmasının en önemli ama- cının hen cemaat hem de cemaat dışındaki insanlaru kendilenni sorgulamalannı sağlamak olduğunusöylüyor. Metis Yayınlan'ndan iki gün önce piysaya çıkan romam ve yaşadıklanyla ilgili koruştuk Müstecaplıoğlu ile. - Şakiri'in anlamı nedir? Cemaain kendi içinde birbirlerine seslenme şekli. Çınk, talebe, çömez anlamında kullanı- lıyor. - Şakü-ıTden sonraki yapüanma nasıl? Abi imımlık müessesesi var burada. Mese- la her odaian sorumlu bir abi oluyor. Ona Ah- metabi, Mehmet abi diye sesleniyorlar, diğer- leri onun :çin şakird. Ama oradaki abi olan da kendi üzerindeki abi ıçın şakird. Çünkü bura- da birhiyerarşi var. Yurt imamınınüzerinde semt unamı vat, semt imamının üzerinde bölge ima- nu, bölgeimamlannın üzerinde ülke imamla- n var. Hepsi birbinne göre şakird, abi konumu ıçindeler. ^SRGULAYAN SEVİLMEZ - Siz şakird oldunuz mu? Yok, hayır. Ben şöyle anlatayım cemaatle tanışma öykümü. Boğaziçi'ndeyken hangi oda- ca kalacafınız kurayla belirleniyor. Kura çek- tım, bu cemaat odalanndan bir tanesi çıktı. Bunlar cemaat odalannda yaygınlaşıyorlar. Orada belli noktalar belirliyorlar, adam kazan- mak için. Ben de o sıralarda arayıştaydım, ken- dime bir yol çizmeye çalışıyordum. Çok deği- şık görüşleri inceliyordum. tncelediğim tek görüş aslında bu cemaatin görüşü değildi ama c kitapta bunu işledim şu an için. Ben arayış- üyım, onlar zaten her zaman arayışta; iki ta- nf da arayışta olunca kesişme kaçınılmaz olu- \or. Ben onlan merak ettim. Çok zeki insan- İır vardı aralannda, bu cemaatte ne bulmuş- lır, hayatlannı bu cemaate niye adamışlarme- nk ettım. Bir yıl, ıkı yıl toplantılanna gittim, gsldim. Anlamaya çalıştım olayı. Daha sonra sorguladım. Bana mantıklı gelmedi, uzaklaş- tm. Ama bu süre zarfinda pek çok tecrübey- 1; insan manzarası gördüm orada. - Siz neyi mantıkh bulmaduuz ve aynlmaya arar verdiniz? Birincisi, sorgulamaktan uzak olmalan be- nm l^abul edemeyeceğim bir şeydi. Bu cema- an faydasuıa olan, cemaatin üstünden gelen prüşleri hiç sorgulamadan o istişarelerde şa- brdler kabul ediyordu. Sorgulamaya başladı- Şakıra, Musıecaptıu^lu'nun 5. kftabı. Banş Müstecaplıoğlu, kitabı yazmasının en önemli amacınıninsanlansorgulamaya>öneltmekokluğunusöylüyor.(Fotoğrat FATtH ERDOGDU) ğımızda tadı kaçıyordu. Sorgulama onlarda hoş karşılanmıyordu. Ters tepki almıyordu- nuz. Sızden uzaklaşıyolardı. "Buarükbizden değil galiba. olayı sorgulamaya başlamış" nok- tasına geliyordu. Bunun dışında kadın - erkek arasına duvar çeken bir yapı olması beni rahat- sız etti. Yani normalde çok zorda kalmazlarsa kadın eli sıkmaktan, kadınlarla göz göze gel- mekten rahatsız olan ınsanlar bunlar. Bunun gü- nah olduğunu düşünen insanlar. Mesela ben bu şakird arkadaşlarla sinemaya gittim. Yanımda- ki şakird arkadaş bır öpüşme sahnesinde 10 da- kika gözü yerde durmuştu. • İŞYERI CEMAAT İÇİN DE ÇALIŞIR - Diğer üniversiteier ya da dershanelerte bir bağmız oldu mu? Bazı dershanelere ziyarete gitnüştik şakird insanlarla. Ben sadece bir iki dershane ziya- retine gittim. Ama üniversite öğreacileri bü- tün dershanelere gidip oradaki çocuklarla ta- nışıyorlar, onlarayardımcı oluyorlar. Cemaat- • Sistem birebir ilgilenme üzerine kurulmuş. Öğrenci öğrenciyi, esnaf esnafı, öğretmen öğretmeni, gazeteciler gazetecileri kazanmaya çalışıyor. Bir yerde bir işyeri açıhyorsa cemaate ait, o işyeri aynı zamanda cemaatin görüşlerini yaymak için de çalışıyor. Mesela orada şakird olmayan beş - altı kişi varsa onlan da şakird yapmaya çalışıyorlar. bile bizim cemaattense, bize sıcak bakıyorsa sen ne konuşuyorsun arbk, sen niye soğuk ba- tayorsun" diyorlar. Bu ünlü bir futbolcu olsun, üıîlü bır sanatçı olsun, ünlü bir gazeteci olsun. Özellikle zaten cemaatin dışındaki insanlann cemaatle ilgili güzel sözlerini kullanıyorlar. Mesela cemaatin gazetesinde çıkan iyi bir ha- ber kendi fikrinizi satmak için bir işe yara- maz. Ama cemaatin olmayan, olmadığı bilinen büyük bir gazetede hocaefendi hakkında çok güzel bir haber çıktıysa bunu her yerde duyur- maya çalışıyorlar. Kullanıyorlar. - Şu daire çizerekyalan söyieme meselesi ne- dir? Aslında çok çocuksu bir şey. Babası çocu- ğun cemaate gidıp gelmesine çok sıcak bak- mıyor. Telefonla cemaat yurdunu anyor. Ço- cuğum orada mı diye soruyor. Çocuk orada as- lında. Telefonu açan yalan söylemek günah olduğu için yalan söyleyemez. O zaman ora- ya bır daire çizdi, parmağını koydu ortasına. "Burada değü" dedı. Yani dairenin içinde de- ğil diyor. Telefonda olduğu için karşı tarafta- kinin algılama şansı yok. Aslında karşı tarafin yanlış anlamasım sağhyor yaptığı şeyle. Gü- ya kendıne göre tevıl yaptığını samyor, bunun günah olmayacağına inandınyor kendini. - Aileyi kazanmaya çahşnuyoriar mı? Ailelerle iyi geçınmeye çahşıyorlar. Aileyi kazanınca zaten olay bitiyor. Çocuğu yarın yurtdışına bir okula tslam misyoneri olarak göndereceklerse aileyle büyük sorun yaşaya- bilirler. Aileyi kazanırlarsa daha rahat bu işi ya- pabilirler. Ama direkt ailesiyle tartışarak yurt- dışına hoca olarak gıden bir arkadaşım oldu be- nim üniversitede. Ailesiyle epey sorunlar ya- şayarak u Ben bu işe inaruyorum,gidiyorum, ne yaparsanız yapın" diyerek gıttı. BlLMEDEN PARA VERENLER VAR - Abone kampanyalan ve erzak toplanan ki- şilerkim? Toplayan ınsanlar şakirdler. Verenlerin bü- yük kısmı kazanılmış insanlar. Adam oraya para verirken ıman hizmetı içm inancı doğrul- tusunda verdiğini düşünüyor. Nasü lcurban de- rilerini bağışlıyorlar tslami oluşumlara, esnaf- da bu şekilde erzaklarım veriyor, bazen zekâ- tını, bazen fitresini veriyor. Bazen direkt ola- rak hiçbir şey yokken para yardımında buhı- nuyor. Bunlan yaparak cennete gıreceğini dü- şünüyor. Sadece esnaflarla ilgilenen kişiler de var. Ust düzey abiler esnaflan kazanmaya ça- lışıyorlar. Kazanmadıklan dışında da sadece "öğ- renciye yardım edeyim" diye yardım yapan in- sanlar da var. O benim sorguladığım bir şeydi orada. Direkt olarak cemaatin ne yaptığını an- latmayıp "Yurtdışında Türkiye'nin imajını gûç- lendiren okuuannuz var" diye yardım aldık- lan kişiler de olabiliyor veya işte "lyi öğrenci bunlar, başka yerden burs bulamanuşlar" di- ye burs aldıklan da olabiliyor. Yani direkt ce- maatin fikrini anlatmadan para toplandığı, pa- ra veren insanlar da gördüm. KOMÜNİST ÖRGÜTLENME - Komünist örgütlenme modeünimi uygulu- yor cemaat? Bana o benzetmeyi yapan, cemaatteki abi- lerden biriydi. Eski o sağ - sol çatışmaları sı- rasındaki yurtlardaki örgütlenme modelinden feyz aldıklannı söylemişlerdi. le duygusal bağıru güçlendiriyorlar. Sadece öğrenci-cemaat de değil, benim oradaki in- sanlardan öğrendiğim kadanyla bazılannı da gördüm, birkaç işyenni de zıyaret etmiştik. Oradaki "esnaT 9 dedikleri bu işe para desteğı veren insanlarla tanışmıştık. Mesela bır yerde bir işyeri açıhyorsa cemaate aıt, o işyeri aynı zamanda cemaatin görüşlerini yaymak için de çalışıyor. Mesela orada şakird olmayan beş al- tı kişi çalışıyorsa onlan şakird yapmaya çalı- şıyorlar. Öğrenci öğrencileri kazanmaya, esnaf esnafı kazanmaya, öğretmen öğretmeni ka- zanmaya, gazeteciler gazetecileri kazanmaya çalışıyor. Son zamanlarda birçok gazetede da- ha sempatik bakılıyorsa insanlann birebir il- gilenmesiyle de alakası var. Çünkü bu sıstem böyle çalışıyor. ÇOCUKLARA ÜNLÜ ÖRNEKLER - Ünlü isimler reklam malzemesi mi? Evet, çocuklar özellikle bunu çok seviyor- lar. Çok sık kullanıyorlar. "Bak böylebir adam Atınyerini uçak aldı Yetenekliysegazeteyegider I' - Temel amaç devleti değil top- lumu dönüştürmek mi? Benim gördüğüm o. Ben orada dört yıl boyunca toplantılara git- tim, bir kere bile böyle bir konuş- ma görmedim. Benim bilmedi- ğim toplantılarda konuşuluyorsa o konuda bir şey söyleyemem. Benim gördüğüm toplumsal dö- nüşüm sağlamak. Tek tek insanlan kurtar- maya çalışmak, kendi görüşleri için. Ken- di görüşleri sayesinde insanlann cennette daha iyi yerlere gelebileceklerine inanı- yorlar ve insanlann ahiretini kurtarmaya çalışıyorlar. Kendilerini bu işe adayıp Af- ganistan'a, Afrika'ya gidip tslami yayma- ya çalışıyorlar. Ama altını çizmek lazım, kendi inandıklan Islamı. Yoksa Alevilikde Islam, Aleviliği yaymaya çalışmıyorlar. inandıklan Islamiyet görüşünü yaymak ve bu sayede insanlann ahiretini kurtarmak is- tiyorlar. însanlar evlerinde şeriata uygun yaşadıktan sonra yönetimin adı ister cum- huriyetolsun, ister başka birşey ne fark eder- ki? Bakış açılan bu. ^N - Sahabi toplumunu mu örnek I ahyorlar? * ı J> Evet. Kaldığım o evlerde de sa- T habilerin hayatlannı anlatankitap- * % lar vardı. Sohbetlerde abiler sürek- li onlardan örnekler veriyordu. Sa- habilere bakarsanız Hz. Muham- med'in ilk çıkış zamanına, nasıl geliyorlardı. Şu anda cemaatin ya- yılmatekniğiyle neredeyse aynı. Mesela bir Çağn filmini izlerseniz, fıhrıdeki süreç şu anda cemaatin içindeki süreçten çok fark- lı değil. Mekke'de bazı sorunlaryaşayıp da- ha sonra Medine'ye gidip orada güçlendik- ten sonra tekrar görüşlerini yaymalan. Şu an yurtdışında yayıhnalan ona benziyor. Türkiye'de işte ordu ve diğer laik kurum- larla çok çatıştıklan için, artık yurtdışına yayılmaya başladılar. Mesela Çağn'da bir sahne vardır, üç tane genç ata binip farklı ülkelere gider, Islamı yaymak için, şu an uçağa binip gitmelerini öyle örneklendi- riyorlar kendi kitaplannda veya hocaefen- dinin konuşmalannda. O sahabileri örnek ahyorlar kendilerine. - Maddi olarak herhangi bir >"ar- dım \-apdnu\or mu? Maddı olarak yardım oluyor tabii ama ş\ınu anlatmak istiyorum: Ce- maate veya hizmete diyeyim, onlar hizmet diyor çünkü, bu şeye girene kadar, bu duygusal bağ kuruluna kadar burs verdiklerini de gördüm bazı çocuklara. Kahvaltı düzenleyip sabah kahvaltıya çağırdıklanm da gördüm kendi odaîannda, güzel güzel yemeklere. ziyafete çağırdıklanm da gördüm. Ama bu şakirdler, cemaate girenler maddi şey almak- tan çok veriyorlar. - Bir öğrenci ne verebiKr? tlk başta vaktim veriyor. Mesela cema- atin gazetesine abone kampanyası olacak- sa, gidiyor abone bulmaya çalışıyor. Bir kişi bir çocuğu ahyor. Bütün boş vaktini, adadığı o kişiyle geçiriyor. Onun en iyi ar- kadaşı oluyor, cemaat toplantılanna katıl- masmı sağhyor. Veya onun dışında kendi- si gazetesine, dergisine abone oluyor bu cemaatin. Bir şekilde maddi destek de sağ- hyor. Tabii ki öğrenciyken çok fazla bir şey vermiyor olabilir ama bu ço- cuklar iyi okullarda okuyan ço- cuklar. îleride belki işadamı olur- sa çok ciddi parasal yardım yapı- yor, öğretmen olursa oradaki bü- tün öğrencileri organize ediyor. İleride abi imam olursa oradaki cemaatin evlerini, yurtlannı yöne- tiyor. Mesela daha özel yeteneği varsa, gazetede grafıker olarak çalışıyor. tn- ternet sitesi yapıyor cemaat için. Şu an Tür- kiye'nin en iyi internet sitesi bu cemaatin. Bunu yapan da şakirdler. - Cemaatin içinde kalmak için onlann beuriediği kurallara göre hareket etmekge- rekiyor değil mi?.. Peki bir kızla gezdiniz ve görüldünüz, ne olacak? Şu var, cemaat direkt olarak sana "gtt" kelünesini kullanmaz ama mesela toplan- tılanna çağırmaz. - Dışlar \"ani Evet. Eğer e\lennde kalıyorsanız, çok rahatsızhk verecek noktaya gelirseniz o za- man "git" denir. "İnsanlann huzunınu bo- zuyorsun, başka odaya gjt" derler. KİTAPTANALINTILAR Futboliyidir, kızlardan da uzaktutar "Cemaatteki ilk günlerinde maç muhabbetlerini hiç anla- rnazdı, bu kadar ulvi bir mü- cadelede futbolu konuşmak abes gelirdi, sonralan hiz- met'in işleyiş prensiplerini kavTadıkça aldına yatmıştı olay. Sonuçta sohbetlere çağ- nlacak, cemaate kazandınla- cak çocuklarla tanışmanm iyi bir yoluydu bu. Şakirdlerle il- gilendiklen çocuklann arka- daşhğmı geliştiriyordu. Maç sonralan bir çay içelim bahanesiyle evlere ça- ğırabiliyorlardı onlan. Üstelik üniversitede kızlann kesinlikle uzak durduğu az sayıda et- kınlıkten biriydi, onlann tehdidi ohnadan rahat rahat hizmet edebiliyorlardı." Alışverişler cemaat esnafından "ÇevTedeki şakird esnaflan size bildirmiş- tim. Alışverişlerinizi onlardan yapmaya özen gösterdiğinizi umuyonım. tlgilendiğiniz ço- cuklan da bir bahaneyle oraya yönlendirin mümkünse. Çok zorlamadan tabii." Hocaları kandırmanın volu "Üniversite dergisinde yirmi tane erkek su- ratı gözden kaçmazdı, görülmüş şey değildi, hocalar bile sezebilirdi durumu. 'Kendi yazıla- nnızdan ikisüıi kız ismiyle çıkartın' dedi, çö- züm olarak.' Yabancı dergilerden vesikalık re- sim kesersiniz. Öğrenci olabilecek tipler olsun yalnız'." Abilerden saklrde haftalık ödev " 1 cevşen, Hocaefendi'nin kitaplanndan 45 sayfa, 30 sayfa Risale, 1400 tekbir (ber güne dağılacak), 12 sayfa Kur'an, 1 gün oruç" Asker $aklrdler "Sonradan asker denetimleri südaştınnca, babasımn imam hatipli olması nedeniyle adı listeden çıkanlmış. Onun yerine hizmetle hiç alakası olamaz görünen bir hukukçunun oğlu seçilmiş. Asker şakirdler diğerleriyle görüş- mez, kendilerine özgü evlerde, çoİc daha dik- katli ve gözlerden uzak yaşarlardı." Öpüşme sahnelerlne bakılmaz "Abi siz şakirdleri çok seviyorum, şeker mi şekersiniz, ama birlikte film izlemek çok ko- mik oluyor ya... Ne zaman bir öpüşme sahnesi olsa çocuk korku fılmi izler gibi başını eğdi, gözlerini kaçırdı. Sonra da bana bitti mi diye sordu. Bitti dersem başını öyle kaldırdı." Perllerln parası yurtdıstna "Üçüncü ve son başlığımız yaklaşan Kur- ban Bayramı. Herkes şimdiden etrafından söz almaya başlasın. Kurban kesecek yakınlannız derilerini başka birine vermesinler. Hizmet'ten daha iyi yer bulacak değiller. Hem onlar se- vaptan ohnasın hem de biz derilerden. Bu yıl yurtdışında üç yeni okul açılacak, derilerin pa- rası oraya gidecek doğrudan." Cocukları markaja alma sanatı "Birebir markajı es geçmeyin asla. Her hafta en azmdan bir kez ders çalışın birlikte, müm- künse sinemaya gidin. Sevdikleri şeyleri öğre- nin, basket oynuyorsa siz de oynayın, bilgisa- yarla arası iyiyse sevdiği oyunlardan alın, yurt- taki bilgisayar labında takılm birlikte. Müm- kün olduğunca yanmda olmaya çalışın. Sizi en iyi dostu bilsin ki bizim organizasyonlara ça- ğırdığınızda kırmayıp gelsin. Hem sürekli ya- nında olursanız kız arkadaş buhna ihmalleri de azalır." Bağış yarışı hazırlanıvor "Hocaefendi'nin Allah için harcayanlan cennette bekleyen güzellikler konulu bir yazı- sım okuyacaktı önce, sonra da güncel hayattan ömeklerle bağışlannın ne kadar hayırh işlerde kullatııldığını anlatacaktı esnafa. Ardmdan ay- lık bağışlann toplanmasına geçilecekti. Güve- nilk bir - iki abiyle konuşmuşlardı, yapacaklan yüksek tutarh bimmetleri ayağa kalİcıp alkışla- yacak, diğerlerini de aynı şekilde davranmaya teşvik edeceklerdi."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle