28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 ARALIK 2O05 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Önce,'Yargılama için izne gerek yok' dedi, ardından da 'Dosya gelince inceleyip karar veririm' Çiçek'inPamuk açmazıANKARA(Cıımhuri- yet Bürosu) - Adalet Ba- kanı Cemfl Çiçek, yazar Orhan Pamuk'a "Türk- lüğü aşağüamak" iddı- asıyla açılan davada çı- kış anyor. Şışlı Cumhuriyet Baş- savcılığı, Orhan Pa- muk'un 9 Şubat 2005 ta- /ihinde Isviçre'de yayım- lanan "DasMagazm" ad- lı dergısinde yayımlanan söyleşısinde "30 bin Kürt'ii ve 1 milyon Er- menKiöldür- dük. Türld- | ye'de hiç kimse bunu dikgetirme- ye cesaret edemiyor. Ben ediyo- rum" şeklin- deki açıkla- malan nede- niyle eski Türk Ceza Yasası'nın (TCY) 159. maddesiuya- nncaTürk- lüğü alenen ayığılamak" suçundan so- ruşturma IvJAdaletBakanıÇiçek izin verirse Orhan Pamuk, "Türklügü alenen aşağdamak" suçundan yargdanacak, izin vermezse dosya otomatikman düşecek. başlattı. 159. maddeden dava açılabilmesi için ya- sa gereğı Adalet Baka- nı'nın izni aranıyordu. Bununüzenne Şişli Cum- huriyet Savcısı Ttorgsy EvsenJ 7 Mayıs 2005 ta- nhinde Adalet Bakanı Çı- çek'ten izin ıstedi. İkinci başvuru Adalet Bakanlığı'nın 8 Hazıran tanhlı yanıtında, yenı TCY'nın yürürlüğe gırmesı ve yeni yasada zorunluluk bulunmama- sı nedeniyle ızne gerek olmadığı bildirildi. Sav- cılıkPamuk hakkında ye- nı TC Y'nin 301. madde- sı uyannca 6 aydan 3 yı- la kadar hapis ıstemiyle dava açtı. Davanın görü- leceğiŞışli 2. Ashye Ce- za Mahkemesı, dosya üzerinden yaptığı incele- menin ardından 2 Ka- sun'da aldığı kararla, su- çun işlendiğı tarihte eski TCY'nin yürürlükte ol- duğunave bu nedenle yar- gılamanın eski TCY'ye göre yapılması gerekti- ğine hükmetti. Ardından da "duruş- ma açınp davayabakmak içjn''ızinve- nlmesı ge- rektiği ge- rekçesiyle ikinci kez Adalet Ba- kanhğı'na başvuruldu. tlk başvu- ruda ızne ge- rek olmadı- ğını bildıren Çıçek, mah- kemenin ikin ci izin isteğinın ka- muoyuna yansıması- nın ardından dosyanınhe- nüz kendisı- Adliye önünde saldırı Içişleri Bakanlığı soruşturma başlattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, ya- zar OrhanPamuk'un duruşması sonra- sındayaşanan olaylan değerlendınrken "Yeteri kadar poBs vanh, konuyla ilgtti soruşturma başlatıldı" dedı. Aksu, TBMM'de gazetecılenn, Şişli Adliye- si'ndeki duruşma çıkışı "Orhan Pa- muk'un bindiğiaracm yumruklanması ve yumurta aülmasına" ılışkın sorula- nnı yanıtladı. Aksu, duruşma çıkışında yaşanan olaylarla ılgılı olarak "güven- tikzafryeti oldugu" yönündekı iddiala- rm araştrnlması ıçm mülkıyevepobs mü- fettişı görevlendirdiğini kaydetti. Ba- ] kan Aksu, "Söz konusu yerde yeterince : poüs olmadığıileri sürülüyor. Veteri ka- dar pous vardı. 2 mûfettiş görevlendir- dim. Konuyla iigfli soruşturma başlaöl- dı* diye konuştu. Devlet Bakanı ve Baş- bakanYardımcısı AbdüBatifŞener de Or- han Pamuk'un "yanhs.konuşnjgunu", an- cak bır sanatçının "yanhş konuşma hak- kma sahip oiduğunu" belırttı. ne ulaşmadığınıbehrterek "Dosya gelince inceleyip hukuka göre karar veri- rim" dedi. Adalet Bakanı yargıla- ma ızni vermezse Pamuk hakkında açılan dava dü- şecek. Bakanlığrn eski yasa gereğince izin ver- mesı durumunda ise Pa- muk'un "Türklüğü ale- nen aşağüamak" suçun- dan yargılanmasına baş- lanacak. Hukukçular, Adalet Ba- kanhğı'na ılk yapüan baş- vurunun ardından bır ka- rar verilmış olsaydı du- ruşmagünüyaşananolay- lann meydana gelmeye- ceğine işaret ettiler. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART AHA BI YUMURTA DAHA... HEMEN FIRLA- TALIM ! [email protected] POLİTÎKA GÜ1NLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA Sonsuzluğun Acısı... Bir pazar sabahı "mavi zaman mevsimleri' f ni düşünüyorum... Kıyı kasabalannın "kış hali" sade- ce sessizlik ve yalnızlık mıdır? Belki şu saatlerde oralardayağ- mur yağıyordur ya da gün, maviler içinde kış çiçekleriyle buluşuyor- dur. Havada bir tarçın kokusu vardır. Düşlerin ağırlaşmış dünyasında unututmuş fotoğraflar gezinmek- tedir. Sonsuzluğun içinde yürümek is- tiyorum. Günden güne yeşeren es- ki bahçelerde kaybolmak tek ama- cım. Rüzgâriarın estiğı ağaçlann te- pelerinde oturmak ya da. Güneş gibi ay gibi, birbirlerini gör- meyen yıldızlar gibi eski bahçele- rin üzerinde dolaşmak ne güzel olurdu!.. Olmuyor işte! O kıyı kasabalan da çok uzaklar- da kaldı... Ekmeğin en dişe dokunur betim- lemesi Tadeuz Rozevviez'in anıla- nnda saklıydı biliyorum. Soğuk bir Varşova sabahında birbirierine kar- şı acımasız insanlar görmüştüm. Ta- deuz'un sesi bulvariarda yankılanı- yordu. Serçeferin cıvıldadığı, yapayainız insanlann ölü duvarlarla konuştu- ğu saatieri anımsadım dün sabah. Kıvrılmış, küçülmüş, sıkılı yumaık- larla ayaklan taş kesmiş adamlar gördüm... Bir anda eski aşk şiirieri geldi ak- lıma. Kırmızı kirpikli kadınlar, güne- bakanlar, unutuimuş mavi zamanlar çoğaldı beynimde. Günden güne yeşeren o eski bah- çe, annemin kahverengi gözle- rinde hüzün yağmuria gelen bir ay- dınlık yüz gibi karşıma çıktı. • • • Yenice tren istasyonunu düşün- düm. Sandıklı'nın kara kaplı sokak- lannı, Kula'nın o eski ahşap geniş avlulu evtenni, Edremrt ın Yanık De- ğirmen Mahallesi'ni. Bir pazar günü "mavi zaman mev- simteri"ndeyim. Vasko Papa'nın bir şiirini mınlda- nıyorum gökyüzü siyahlara bürün- düğü vakit: "Işır ellerin senln Yüzümün ortasındaki yalazdan Günüm senin ellerinde başlar Çiçek açar ellerin senin ıçimdeki sonsuz uzaklarda bil ki oralardan geçmedi kimseler Ellerin görûr ellerimde dûnyadaki yıtdızlı ellerin Sonsuz düşünü" Kıyı kasabalannın "kış hali"nde Ören Iskelesi bomboştur. Foça'da Siren kayaiıklan hüznün şarktsım fı- sıldamaktadır. Kaş, Akdeniz'in sessizliğidir. Yıllar çok çabuk geçiyor. Vladimir Mayakovski'nin kasa- tura uçlan gibi sivri günlerden kal- ma yaşamlan, Wallace Stevens'in yalansız aşklan solgun bir akşam- da uç veriyor. Oktay Rrfat uykunun kapağını açmış... Paul Eluard serin ağaç- lar altında dolaşıyor... Hasan Hü- seyin Kızılırmak gibi hüzünlü bakı- yor bana. Bir Paris akşamında yaipalayarak yürüyen ben, nehir kıyısında kendi kendime soruyorum: "Sonsuzluğun acısı nasıl çekilir?" Mihail Yuryeviç'in gizJİ tapınağı ru- hunu tutukladığı günün sabahı palmiyeler hüzün yüklü gemicileri uğurluyorlardı Karadeniz'in lacivert sulanna el sallayarak... Yaşlı bir kadın sonsuzluğun acısıy- la alaca şafakta uyandığında, kuş- lar çıplak ağaçlann uzerine konu- yorlardı. • • • Kaç mevsim geçti bilmiyorum... Yerimden kalkıp salonun perdele- rini açtım. J. Gustava Brandt'ın "Bütün Sı- radan Ağaçlar Farklıdır" (Papirüs Yayınlan) şiir kitabı (Murat Alpar'ın Türkçesiyle) masamın üzerinde du- ruyordu. Aldım, okumaya başladım... "Bir çan çalıyor, parmaklann hafifçe dokunuşu gi- bi dağılıyor ses, Koyağın üzerinde kutsayan birel şu koskoca dağlann arasında." Hava çok serin. Sokaklar, cadde- ler ve meydanlar sakin... Yaşam küçük öykücükierie doJu... Bir pazar sabahı "mavi zaman mevsimleri"n\ anyorum, ama bula- mıyorum... hikrnet.cetinkaya@ cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 -" AİHM'DE TÜRBANA DESTEK VERİLMEMESÎNl ELEŞTÎRDİ Erdoğan AB'yi suçladı SABİTHOROSAN KONYA - Başbakan Recep Tx?- jip Erdoğan, yazar Orhan Pamuk ile Rektör Yücel Aşlan da\ asını kar- şdaştırarak "Van olaviannda.medya- snia, shil topium örgüüerrvk yargı baskı altma ahnr>orsa AB de şu an- dabizimyargmuzıbaskı alüna ahna- «çahşıyor'' açıklamasını vaptı. Av- rupalı parlamenterlerin Pa- muk'unyargılamasına ge- bşlerinin yargıya bir baskı olduğunu ıfade eden Erdo- ğan'ın, *Onlara)T nışeyi Av- rupa tnsan Haklan Mah- l ve soruşturma yapılmasını istediği- ni bildıren Erdoğan, "EBnde karto- nunu açabüir. bu doğakhr. Ama ge- Hp deyok arabalaravurmak,araba- lann üzerine çüonak» Bufirsatıbir defa vermek ciddi bir >^naşör. Bu konuyuAdaletBakammolaaynca gö- rüşecegun" dedi. Erdoğan daha sonra Aydınlıke\ r - ler ve Yenişehir köprülü kavşaklan ^rada ni>e yapmryoriar?" , __ sözlen ise dikkat çekti. Konya'da ışadamlan ve sivil top- tum örgütleri başkanlan ile dün sa- bab kahvaltısındabir araya gelen Er- doâan, gazetecılenn sorulannı yanıt- iaâ. Erdoğan, önceki gün Şişli Ad- lıyesi'nde yazar Pamuk'a yönelik protesto eylemlerini kesinlikle tas- \TÇ etmediğıni söyledı. Konuyla ıl- giîı olarak îçışlen Bakanı Abdülka- dirAksu'yu uyardığını ve araştırma • Yücel Aşkın'ın yargılandığı davada medya ve sivil topium örgütlerinin yargıyı baskı altına aldığını ileri süren Erdoğan, yazar Orhan Pamuk'un davasında da AB yetkililerinin aynı tutumu sergilediğini savundu. ile Şefik Can Caddesi'nin açılış tö- renine katddı. Erdoğan, burada yap- tığı konuşmada da "tstanbul'da ce- reyan eden ola>lann farklı boyudan var" dıyerek şunlan söyledı: "Yaıp boyutunda olan bir olayda yargıya baskı oluşturmak, yargıyı baskı altına aünak, hangi kunım olursa olsun, hangi sivasi parti olur- sa olsun, hangi sivil topium örgütü olursa olsun, böyle hak ve salahiyete anayasamıza göresahipdepdir.Dün (önceki gün) Şişü'de yapüan ne ka- dar yanhşsa, ondan önce Van'da ya- pdandao kadaryanhtşür._Orada kal- kıp zanhnın üzerine yürümek veya yurtdışından gelenlerin üzerlerine yürümek, onlara saldırmak doğru mudur, yanhş mıdır ayn bir konu. Çünkü onlann da burây^ geuşkrini biz baskı unsuru ola- rak görüyoruz. AB parlamenterlerinin böyle bir yargılama esnasmda buraya ge- tişleri >argıya aslında bir baskıdır. Bu da yanhşür.bunahakia- n yok. Onlar aynı şe- yi AİHM'de de yapsuüar ya, orada niyevapmryorlar.Orada da hak, hu- kıik çiğneniyor, orada niye yapmı- yflrsunuz?" "Buradaemmyetimizm,flkakbğım haberlere göre bir sıkmösı var" diye konuşan Erdoğan, "Içişleri Bakanı- nuzadabu konudakitahmaüverdim; inceleyeceksin, araşüracaksın ve bu konuyu konuşacağız" dedi. Su geçirmez bir makine Philishave Cool Skin. Su götürmez bir gerçek: Sinekkaydı tıraş. PAMUK DAVASINDA 'MEYDANIN BOŞ BIRAKILDIĞINF SÖYLEDİ Bctykal: Hükümet seyirci kaldı ösygss®ssas DenizBaykaL KONYA (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkanı DenizBaykaL "Pamukdavasın- da", hükümetin seyircilik konumunu tercih ettiğini belirttı. Şeb-i Arus törenınekaölmak için Kon- ya'da bulunan Baykal, Kanaltürkteleviz- yonununKonyabürosunun açılışını yap- tı. Burada gazetecilerin gündeme ilışkân sorulannı yanıtlayan Baykal, yazar Or- han Pamuk aleyhine açılan davayı de- ğerlendirdi. Baykal, olaymbaşından bu yana hükümetin, bu konunun Türki- ye'ninaleyhıne gelışme sergüemesini ön- lemek için zamanında etkın ve kararh olması gerektiğinı, ancak bunlann hiç- bınni göremedıklerıni belirterek "Ta- mamen olav kendigelişmesine bu-aküdı, çığnndan çıkü v« hepimizi üzüp rahat- SE eden,Türidye'yidegereksiz taröşma- lann hedefi halinegetiren bir durumor- taya çıkü. Maalesef ortaya çıkan tabk), memlekethniz açısmdan üzüntû verici ohnuştur.Buob>m doğruyönetihnesi ge- rekrvordu. Pamukdavasımn,Türkiye'ye bir sıkuıü doğurmayacak şekilde kont- rol altma ahnmasıgereldyordu.Meydan boş bırakümışOr" dedi. Baykal, Türkiye'de kadrolaşmanın bir gerçek olduğunu da vurgulayarak, özel- likle Milli Eğitim başta olmak üzere devletin bütün kurumlannda sakmcah boyutlardakadrolaşma yaşandığını söy- ledi. Bazı çe\Telerin yönlendirmeleri doğrultusunda, devletolanaklannın ık- tidar gücüyle kullanıldığını belirten Baykal, "Devletin köşe başlanna kendi anJayışlarmda ve zihnryetİerindeki in- sanlar taşmryor. Bu arükinkâredflerek ortadan kaldınlacak bir tablo degfl,çok açık, çok net" diye konuştu. Philishave Cool Skin'le sinekkaydı tıraş! www.philips.com.tr Tülcetici Danısma Merkezi: 0800 261 33 02 60 gun mamjrtret gafanoa kanpanyas. I Aralk 31 Aı*k 2005 ortılen arasnOa Ph/llsha-* Cooi Skm (HQ 6X)7 HQ 7740 HQ 77^2 HQ7760 HQ7762 HQ 7790 ve HQ 7782) modeteı «?ı geçerlkjr PHILIPS sense and simplicity
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle