Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAVFA CUMHURİYET 25 KASIM 2005 CUMA
HABERLER
24 Kasmımesajlannda 'yaşam koşullannın iyileştirilmesi' istendi. Erdoğan 'Sıkıntınınfarkındayız' dedi
Öğretmene'ekders'sözüANKAR\lSt\NBUL(Cumhuı>
Ö
rıedeniyle kutlana mesajı yayımla-
yan siyasi çevreer ve sivütoplum ku-
ruluşlan, eğıtıncilerin sorunlanna
dikkat çektı. Bajbakan Tayyip Erdo-
ğan öğretmenlerin ücretlerinde yaşa-
dhklan sıkıntmn ve sorunlann far-
kanda olduklann belirterek ek ders üc-
retleriyle ügilı çihşmanın hükümetin
gûndemınde olduğunu bildirdi.
24 Kasım Öğretmenler Günü, yurt
genelinde çeşıtl. etkiniiklerle kutlan-
dı. Millı EğitımBakanı Hüseyin Çe-
Kk. beraberindeki Ankara Valisi Ke-
mal Onal Millı Hğitun Bakanlığı'mn
üst düzey bürolratlan ve 81 ili tem-
silen gelen öğretmenlerle birlikte
Anıtkabir'i ayaret etti. Anıtkabir
Özel Defteri'ni ımzalayan Çelik, def-
• Öğretmenler bu yıl da 24 Kasım'ı başta ekonomik sıkıntılar olmak üzere birçok sorunla
birlikte kutladı. CHP'li Gazalcı, öğretmenlerin maaşlaraıın yoksulluk sınırının altmda olduğuna
dikkat çekti. Ek ders ücretleriyle ilgili çalışmalann hükümetin gündeminde olduğunu açıklayan
Başbakan Erdoğan, "Söz veriyorum, bu meselenin bizzat takipçisi olacağırrT dedi.
tereşunlan\azdı:tt
BüyükAtatürk,'Si-
zinmaarif davamız' olarak nitelendir-
diğmiz davada başanh olmak için hiç
durmadan çahşryoruz,"
Öğretmenler daha sonra da Baş-
bakan Erdoğan tarafindankabul edil-
di. Öğretmenlerin daha iyi olanakla-
ra kavuşturulması için gereken çalış-
malann yapıldığını kaydeden Erdo-
ğan, öğretmenlerin aldıklan ücretler-
le ilgili sorunlannın da farkında ol-
duklannı belirtti. Erdoğan, ek ders
ücretleriyle ilgili çalışmanın da hü-
kümetin gündeminde olduğunu ifa-
de ederek "tnşaDah ülkemizin ger-
çekleriyle, öğretmenkrimizin ideal-
lerini bıüıışturacak bir formül bula-
cağız.Huzurumızdasözvtriyonım,bu
meseknin bizzat takipçisi olacağun"
diye konuştu.
Haklar eOerinden alınryor
CHP'li Mustafa Gazalcı, Öğret-
menler Günü nedeniyle yayımladığı
mesaj da "Oğretmenİerbuyıl dagün-
terini başta ekonomik sıkınti olmak
üzerebirçoksorunlabirtikte kuthıyor-
lar. Oğretmenkrin ayhklan yoksul-
luk smmmn yansmda bile değü" de-
di. Gazalcı, iktidann yaphğı yasa ve
yönetmehk değişiklıkleriyle öğret-
menlerin kazandıklan haklann elin-
den aldığını behrtti. MHP Genel Baş-
kanı Devlet Bahçen. Türkiye nin ça-
ğı yakalayabilmesinin, |ıer alanda ih-
tiyaç duyduğu nitelikli insan gücünü
yetiştirebilmesiyle mümkün olduğu-
nu söyledi. TürkıyeKamu-Sen,Mil-
li Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in,
Öğretmenler Günü dolayısıyla ya-
yımladığı mesajında. "öğrennenleri
üstü kapahsuçladbgTna ışaret ederek
Çelik'ın TBMM'de bakanlık bütçe-
si görüşülürken "öğretmenlerin çahş-
ma koşuDannı bümeyen bir bakan gi-
bi konuştuğu"nu belirtti.Bağımsız
Eğitimciler Sendikası Genel Başka-
nı Gürkan Avo. öğretmenlerin *es-
kryi arar hale geldiklerini'" kaydetti.
Eğitim-Iş'in yayımladığı mesajda,
"Ücret düzenlemesi derhal yapıhna-
hdır. Öğretmenlerin denedenmesinde
nesneüik, demokratiklik ve açıkhkol-
mabdır. Toplusözleşnıe ve grev hakkı
tanınmahdır" denıldi. Memur-Sen
Genel BaşkanıAhmetAksuda "öğ-
retmenlerin sorunlannın azalacağı-
na, katmerienerek bflyümeye devam
etnğini'" bildirdi. tstanbul Barosu Baş-
kanlığı'ndan yapılan açıklamada da,
"Tüm ulusun. yeni kuşaklan çağdaş
doğrultuda, Atarürk'ün izinde yetiş-
tirme uğraşriannda öğretmenlerieola-
cağuıa olan inancımızıtekrarhyoruz"
ifadelerıne ver verildi.
GAZİ'DE KONFERANS
'Hedefleri
büyük Ermeni
devleti projesi'
AMCARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişlen
Bakanı Abduüah GûL tarihi olaylann derinle-
mesine araştınlması ve elde edüecek sonuçla-
nn uluslararası camiayla paylaşıhnası gerek-
tiğini, tarihi önyargılardan ve suçlamalardan
ancakbu şekilde kurtulunabileceğini bildirdi.
Ankara Onıversitesi Öğretim Üyesi Prof. Anü
Çeeen,
u
Ermenflermhedefi büyük Ermeni dev-
leti projeskur" dedi.
Gül, Gazı Üniversitesi'ncfe düzenlenen
"Türk- Ermeni ÎHşküerinin Gefişimi ve 1915
OJaylan*başhkh sempozyuma gönderdiği me-
sajda, arşivleri araştırmacılann hizmetine aça-
rak ve bunlann en üst düzey standartlara eriş-
_ „ „ — . . — „ K— mesi çalışmalanna des-
• Ankara tekvemek,tarıhınınce-
TT • * r\x_ *; lenmesı çalışmalanna
UnıversıtesıOğretım y a ı d ı m c ı o , d u k ı a n n ı i f e .
Uyesı Prof. Çeçen, d e e t t i G û ] ş ö y ı e de-
"Büyük Ermenistan v-am etti "Biztümarşiv-
kurulana, Ararat Dağı lerinaraşürrnaalannhE-
onlann merkezi olana metine açdacak şekilde
kadar sorun devam d^zenfenmesiniistiyoruz.
edecektır. Türkler de Buşekflde 1915'HyıOann
Kuvavı Millive öncesvesonrası ile daha
rvU\ayı Miıııye deriıılemesiııeincelennıe-
mucadelesı vermek ^ ö n > a r g ı n s u ç | a m a _
zorunda kalacaktır Yma yanhşhğını ortaya
diye konuştu. koyacağma inanıyoruz."
Sempozyumda konuşan
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Çe-
çen, Ermeni meselesini "terör ve soykınm so-
runu" olarak değil, "bir deviet projesi" olarak
görmek gerektiğini kaydetti. Çeçen, "Ermeni-
terin hedefi bihük Ermeni devletiprojesidir. Bü-
yük Ermenistan kurulana, Ararat Dağı onla-
nn merkezi olana kadar sorun devam edecek-
tir. Türkler de Kuvayi Milüye mücadelesi ver-
mekzorunda kalacaknr" diye konuştu. ASAM
Başkanı Gündüz Aktan da soykınmın ulusla-
rarası bir suç olarak kabul edürnesi için eylem-
lerin birulusu toptanyok etme amacıyla ve plan-
h yapdması gerektiğini söyledi. Tehcirm bir mil-
leti yok etme amacı taşımadıgını ve yapılan plan-
lann sadece yol güzergâhında güvenliği sağ-
lamaktan ibaret olduğunu anlatan Aktan, "Teh-
cir askeri gerekniik olduğu için hukukidir. Ce-
nevre Sözkşmesi'ne göre çıkarümışur'* dedi.
KlS^^^lâl^lî A M U Î I M •^^•B<« « ••"••^a •« «• ı«^ Taksim Mevdanı'n
NiteıiKiı egıtım ıçın yuruyuş tinı sisteminin ve eğitim çalışanlan-
ıun yaşadığı sorunlann tek sorumhısunun hükümet olduğunu savımdu. Eğitim- Sen Istanbul Şubeler Plat-
formu üyeleri "Suuf mevcutlan 60 değil 24 IrîşiMk olmalı", "Ek ders iicretleri günün şartlarma uygun ola-
rak beörlenmeli", "Eğitimde kadrolaşma de^l demokratik yönetim anla>ışı benimsenmeB" gibi "ParasE
ve nitelikli eğitim*' taleplerini dile getirdiler. Platform, yann Kadıköy Mevdanı'nda bir basın açıklaması yap-
oktan sonra AnkaraŞa yürüyecek. Öte yandan Ankara Valfliği'nce Eğitun-Sen taranndan "BüyükEğitinv
ci Yürüyüşü'" adh miting ile ilgili yapılan yazıta açıklamada, "yasal ounayan bir eyleme teşebbüs edilmesi ha-
Bndc meydanagelebikcekola>lardan sendikayönetim kuruhınun sonımluolacağı" bikürikli (Fotograf: AA)
CHP GrupBaşkanveküiAnadolyBakan Çelik7hedefaldı
'tllegallikBakan 'ayahşıyor'
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - CHP Grup Başkanv ekili Ke-
mal Anadol, Milli Eğitim Bakanı
Hüseyin ÇeBk'in ögretmen maaş-
lan ve "baa sendikalann öğret-
menkriülegal eylemlere çağınhğı-
na" ilişkin açıklamalanna sert tep-
ki gösterdi. Anadol, "İDegal, söz-
cüğü sayın bakana bir eldiven gibi
yakışıyor. Öğretmenlerin bu AKP
iktidanndan kurtulmasını diliyo-
rum" açıklamasuıı yaptı.
Anadol, dün parlamentoda Öğ-
retmenler Günü nedeniyle düzen-
lediği basuı toplantısmda "Kutia-
nacakbir durumyok. AKP iktida-
n öğretmenleriçkıkaradönem"' de-
di. AKP iktidannın kadrolaşma,
eğitimi dinselleştirme çabalannı
örneklerle aktaran Anadol, "Tüm
okuflan imam-hatiplere dönüştür-
mek istediler, tarikat okullanna
destek vermek istediler. Hepsi en-
geflendL Halkarasmdabn-dey^ var-
dır; eü işte, gözü oşnaşta diye. Bu
sö/Jer, AKP iktidannın eylemle-
rhieörtüşüyor. AKPiktidanndaöğ-
retmenler yoksullaşü. Bir de ba-
kan, kucak dohısupara veremeyiz,
diye açıklama yapryor. Bu çok ta-
BteEbiraçMama" dedi. BakanÇe-
lik'in en masum eylemler için *ü-
legaT sözcüğünü kullandığını kay-
deden Anadol, *Ashnda iDegalsöz-
cüğü bir eldiven gibiyakışryor. Ba-
kan,öğretmenlereaba atandan so-
pa gösteriyor" dedi.
Anadol, Şemdinli olaylan üze-
rine 2 valinin yerinin değiştinlme-
siyle ilgili sorulara da "2vaüdep-
lasmanaçıkankh. Başbakan, Şem-
dinü'de kartonlara yazılmış,' Vali
değişsin', yazuannı gösterenlere,
'Devleti sloganlarlayönetmem\de-
mişti. Şimdi Başbakan kötü örnek
oldu. Bir şeyin değişmesini isteyen-
ler kartona yazacak, gösterecek"
yamtını verdi.
ÇEVRECİLER:
Kircdık
ormanlar
yokohıyor
lstanbul Haber Servisi-
tstanburdakı 510 hektar-
lık orman araasınin 29 yıl-
hğına lstanbul Büyükşehir
Belediyesi'ne (İBB) tahsis
edilmesi çe\Tecilenn tep-
kısine neden pldu. Tahsi-
sin "özeDeştirme" anlamı-
na geldiğme dikkat çeken
çe\Teciler, bu ormanlann
kısa sürede yapılaşmaya
açıhnasından endişe etrik-
lennı belirttiler.
Orman Mühendısleri
Odası Marmara Bölge
Başkanı Prof. Dr. Sedat
Ayanoğlu, ^SlObektarçok
fazla. Bu işi biraz abarto-
lar. Halkın ihtiyacı var di-
ye bunu kötihe kullanma-
mak gerek. thaleler şeffaf
oünah" diye konuştu.
tBB'ye devredilecek
söz konusu ormanlık ara-
zilerin, 29 yıllığına kira-
lanacak olmasından en-
dişe duyduklanm dile ge-
tiren Ayanoğlu, "Önü-
müzdebir Parkorman ör-
neğivar. Maslak'taki Par-
korman da aym süreçten
geçmişti. Şimdiorada ckl-
di bir yapdaşma söz konu-
su" dedi.
lstanbul Çe\Te Konseyi
Genel Sekreteri Türksen
Başer Kafaoğhı. "Orman-
larm 29 vılhğuıa ldraya ve-
rflmesi' ormanlan unutun'
demek.Karan tehükelibu-
hıyorum" dedi.
Kiralanan ormanlann
yok edildiğine dikkat çe-
ken Kafaoğlu. "Orman-
lan kiralayanlar. burada
kâr getiren tesisler kura-
caklar" diye konuştu.
Farklı kültürlerimiz 'dağılabilen' mozaikler değil, 'ayrışmayan' alaşımlar oluşturdu
Ulusal kiııılik
4
Anadolu'dur...
OKTAYEKtNCİ
Başbakan Erdoğan'ın Hakkân gezisın-
de "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşb-
ğı"nı tüm yurttaşlar için "üst kimük" olarak
tanımlaması üzerine başlayan tartışmalar,
Dünya Mimarlık KongTesi'ne ulusal hazırlık
için düzenlediği "Türkiye Kongreleri"ndeki
de|erlendirmeleri de yeniden güncel kıldı.
Ulkeninhemen tüm bölgelerinde gerçekleş-
tırilen bu kongrelerden 25-27 Şubat 2005 ta-
rihindeki Adana ve Antakya buluşmasında
"Türkrye'deki farkh kültiuierin ortakAnado-
lu künlikleri" ele alınmıştı. Diğer tüm kong-
relerle birlikte Antakya değerlendirmelennı
de içeren 18 Haziran 2005 tarihli "Türkiye B0-
dirgesi"nde ise dünya mimarlarına ilan edi-
len, ülkemizdeki değişikkültürlerin "Anado-
lu'ya has" özgün nitelikleri özetle şöyle sap-
tandı: "Anadolu. farkh küMrlerin aym kent-
lerdeveaynıortamlarda birlikte yaşayarakor- •
takbir kimlik yaratmalanna analık ve beşik-
bketmiştir. Örneğin, çağdaş felsefenin tüm in-
sancd hedeflerine tarihsel düşünce kaynağı
oluşturan 'geleneksel hoşgörü'lerin temeü
de işte bu 'çokkültürlü ortak Anadolu yaşa-
mı' dır. Bu gerçegin tanunlanmasmda ise' mo-
zaik' kavTamımn yetersizliği görülmekte; bu-
nunyerine 'kültürel alaşım" gibideğerlendir-
meler çağdaş Anadolu insanuun kimliğini ta-
nımlamakta daha gerçekçi olmaktadır..."
AkTATÜRKÜN ÜYARIS1
Anadolu için "mozaik" tannru yerine, fark-
lı kültürlerin yaşam içinde birbirleriyle "et-
kileşim"e girerek ortak bir kimlik oluşturma-
lanna daha uygun düşecek "alaşım" türünden
tanımlann yeğlenmesınde ılk esin kaynağı
a
Atatürk"tür.. "Türkiye Cumhuriyeti'ninte-
meli kültürdür" dıyen Atatürk, bu temelin
"tarihsel kökleri"ni ise Nutuk'ta açıklamak-
tadır: "Biz, 5000 yüdır bu topraklardayız."
Atatürk'ün "biz" sözcüğünden kastı da Tür-
kiye Cumhuriyeti"nin "Türk" olarak tanım-
lanan tüm vatandaşlan olduğuna göre, bu
kımlikte asıl belırleyici olan "Anadolu uy-
garhklan" ve bunlan yaratan "kültürel bir-
Bktelikler''dir..
Nıtekım, ömeğın "AnadotuMüsKimanDgrnı
Arabistan'dakmden farklı ve "aydmhk" kılan;
hatta "Anadohı Hnistiyanhğı"na bile Avrupa'da-
kinden ayn bir "insancıl''lık kazandıran temel
neden, işte bu çağlar boyu süren "ortak ya-
şam" ve "ortak uygarhk" kazanımlandu-...
Bu süreç elbette ki "Türk". "Kürt", "Çer-
kez", "Gürcü", "Laz" gibi, üıançlann ötesin-
deki etnik farklıuklar arasmda da yüzyülar için-
deki "etkileşim"in sonucunda ortakbir "Ana-
dolu kimMği
r
'ni yarattı...
Yine Atatürk, kökeni "doğu" olan bu ortak
karakterin "Türkiye" açısından taşıdığı değe-
rini de şöyle özetliyor;
"Doğu'yla Bati'nm birleştiği yerde bulun-
duğumuz, Baü'ya yaklaştigunızı zannettiği-
miz takdirde. asil ma> amız olan Doğu nıane-
vht'aündan tamamrv la soyutianryoruz. Hiç şüp-
hesizdir ki bundan, bu büviik memleketi. bu
milleti.çöküntü ve yok olma çıkmazına itnıek-
ten başka, bir sonuç beklenemez-"
Ulu Önder'in, işte bu gerçeği göremeyen ki-
mi aydmlar için söyledikleri de bugün daha
da önemli bır anlam kazanıyor;
"~. Aydmlanmız içinde çok iyi düşünenler
varthr. Fakat genellikk şu hatamız \ardır ki.
araşünna \e çahşmamıza zemin olarakçokva-
kitkendi memkketinüzLkenditarihimizUken-
di geleBeklerimizL kendi özelliklerimizi ve ih-
tiyaçlarnmzı almahyız. Ayduılanmız belki bü-
tün dünya>ubütün diğer miUeÜeritanır. ama
keiHtinıidbUnıeviz.r
(20.03.1923,Konyagenç-
leriylekonuşma.)
Bütün bunlar da gösteriyor kı ülkemiz va-
tandaşlan için "kunlik" denince akla ılk gel-
mesı gereken ka\Tam "Anadohı"...
Buna bağlı tanımlamalarda ise aslmda is-
tenirse hemen "dağılabilen" ve hatta içerdi-
ği renklerin birbirlerinden "bağunsız" karak-
terlerini koruyan; sadece "yan yana" gelme-
yi anlatan ama "bütünleşmeyi" asla içerme-
yen "mozaik" deyimi hem gerçekçi değil,
hem de "beraberBğin güvencesi"rri asla sağ-
lamıyor...
Bunun sonsuza dek sürmesinin güvencesi
de temelinde "Anadolu insam"nm kültürel
birikiraleri ve ortak uygarlık kazanımlan bu-
lunan bir "Türkiye Cumhuriyeti" değil midır?
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Birkaç Paragraf Başı
Geçenlerde bir yaşına daha bastı Türkân Say-
lan
Gönendim. Ama okurlara onu tanıtmaya kalk-
mak gereksiz değil mi?
Bır elinde kalem kitaplar yazan; Çağdaş Yaşa-
mı Destekleme Derneği'ni kurup, arkadaşlanylayıl-
lardır yurdun dört bir köşesine aydınlık götüren; son
olarak, Kandilli Kız üsesi restorasyonuna katılan;
tükenmez bir enerji ile çalışıp "binlerce insanın
hayatını değiştiren"bu "Çağdaş Melek"\ anlatmak
zordur.
En iyisi, ciddi bir kaynakta gördüğümüz şu sa-
tırlara bırakmak sözü. Türkân Saylan'ın yaptıkia-
rına bakarak şöyle nitelendiriliyor: "Çağdaşlık bi-
lincini insan ve yurt sevgisiyle bütünleştirmenin;
bilimin önderiiğini toplumla buiuşturmanın; Cum-
huriyeti de aym bağlılık içinde geleceğin güven-
cesi olarak yaşatmanın; hem tekbaşına, hem de
örgütlenerek ömeğini yaratan, önder bir Türkiye
aydını; ulusal bir ögretmen..."
Gür bir akış içindeki ırmağın kaynağını aramalı!
İyi ki doğdun Türkân Saylan, çok yaşa!
•
Tarihine, güzelliğine ve yaşamına binbir ihanet
işlenmiş ve bugün de sürdürülen Istanbul'da, gü-
zel şeyler de oluyor: Picasso Istanbul'da. Dev Is-
panyol ressamın sergisı, Sabancı Üniversitesi Sa-
kıp Sabancı Müzesi'nde dün açıldı ve 26 Mart'a
dek sürecekmiş.
Heyecan verici bir olay!
Picasso derken, onun ciddi bir Fransız dergi-
sinde, 1945 yılında yayımlanmış şu sözleri gelir ak-
lıma hep:
"Bir sanatçı nedir dersiniz? Ressama yalnız
gözleri, müzikçi ise yalnız kulaklan, ozansa kalbi-
nin her katında bir lir ve hatta boksörse, yalnız ada-
leleri olan bir ahmak mı? Tersine aynı zamanda
siyasal birkişidirsanatçı. Bütün vahığıile tepkigös-
termesi gereken, acıklı, keskin, mutlu olaylann
karşısında her an bilinçli olması zorunlu bir kişi-
dir sanatçı. Başkalanna karşı ilgı göstermeden
yapabilir mi kişi... Kendisine bol bol canlılık geti-
renlerden kopabılir mi? Resim, odalan süslemek
için yapılmamıştır. Resim, düşmana karşı saldırı-
da ve savunmada kullanılması gereken bir savaş
silahıdır."
Ve "düşman", Picasso'nun birçok kez belirttiği
gibi, "bencilliği ve çıkan için başka insanlan sö-
müren kişidir."
İşte bu sözleri hatıriayarak gidiniz Picasso ser-
gisine sevgili okurlar...
•
15 üniversıte daha kuruluyormuş...
Halen 53'ü deviet, 24'ü vakıf olmak üzere, top-
lam 77 üniversiteye 15 üniversite de eklenecek. Üni-
versite kurmanın kebap dükkânı açmak demek ol-
madığı çok söylendi, ama belli ki etkilemiyor, ço-
ğu "tabela üniversite"ye dönüşmüş olanların sa-
yısı artmış olacak. Seçım propagandalan için, her
bakana bir üniversite diye hesaplanmış. Belki her
üniversiteye bir ilahiyat fakültesi ve bir cami de! Rek-
törleri de hükümet atayacak; altında saklanan da
kadrolaşma ve dincılik...
Yine dincilik adına, AKP, yeni hazırladığı tasany-
la, alkollü içeceklerin kullanılabileceği alanları da-
raltacak. Belediyeler, zaten içki yasaklarını geniş-
letip duruyor.
"Kırmızı sokaklar" uygulaması geliyor...
Kuran kurslanndan başlayarak eğitimi de dinci-
leştirmek uğruna çok şey yapıldı ve yapılacak.
Toplum, dinci bataklığına sürülüyor...
Ne var ki, Türkiye'de "ılımlı Islam" politikası otur-
sun diye bunlaryapılırken zamanında ciddi birtep-
kiye -yazık ki- gidilmedi. Gelip durduğumuz nok-
tada, salgının bünyeyı açıkça sarıp çürütmesi ya-
kındır. Anayasa, laik ilkeye sistemli saldırıya karşı
önlemler almıştır. Seyretmek için miydi bunlar?
Onların yanı sıra, ülkeyi -dışandan ve içeriden-
sarmış, ekonomik olanlar da dahıl, tehlikeler açık-
ça ortada.
Işin daha da kötüsü, AKP, bütün bu tehlikeleri
savuşturmayeteneğinden yoksundur. özetle, bü-
tün Cumhuriyet tarihimizde böyle bir ıktidar olma-
dı...
Başka ne demeli sevgili okurlar?
İTÜ'DE ULUSAL KONGRE
Çevresel felakete
doğru gidiyoruz
lstanbul Haber Servisi - TMMOB Çevre
Mühendislen Odası Genel Başkanı Cihan Dün-
dar, dünyada doğal kaynaklann hızla sömü-
rüldüğünü ve çevresel bir felakete doğru gi-
dildiğini vnrgulayarak dünyada 1.1 mılyar in-
sanm sağlıklı suya ulaşamadığını, 5 milyar in-
sanın da antma hizmetlennden yoksun oldu-
ğunu belirtti.
"6. Ulusal Çevre Mühendisliği Kongrea",
lstanbul Teknik Üniversitesi (ÎTÜ) Ayazağa Yer-
leşkesi SüleymanDemirel KültürNlerkezi'nde
başladı. Teması "LTusalçe\Te pofitikalan/temiz
üretim" olarak belirlenen kongrenin açılışın-
da konuşan Dündar. Çe\Te ve Orman Bakan-
hğının, "Türldye'nin8-10yıliçindebütünçev-
re mevzuatını ,\B mevyuanna eşit düzeye geti-
rebümesi için 50 milyar dolar para\ a ihtiyacı
bulunduğu" yönünde açıklama yaptığını anım-
satarak özkaynaklann kullanıhrıası halinde bu
miktann yan yanya azalacağuıı söyledi. Dün-
dar, "Orriegin, birantmatesisi\Tntdışı kavııak-
h rapıbrsa bunun kişi başı mâlheti 110 dolar
oluyor. Eğer kendi kaynaklanmızı kuDanırsak
bu maliyet 50 dolara düşüyor. Bu nedenle ulu-
sal ölçekte çevre sanavünin gelişmesi çok çok
önemli'' dedi. Çevre Yasa Tasansf nın hâlâ
TBMM'de olduğuna dikkat çeken Dündar. ya-
sanm çıkması halinde çevre sorunlannın çö-
zümüne önemli katkıda bulunacağını söylefli.