Katalog

25 KASIM 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA kultur(5 cumhuriyet.com.tr 15 Ferzan Özpetek'in acımasız bir işkadınının yoksullann hamisine dönüşmesini anlattığı son fılmi bugün başlıyor Yürek başkalan için atarsa Çuore Sacro / Yönetmen: Ferzan Özpetek/ Senaryo: Gianni Romoli, F. Özpetek / Kamera: Gianfilippo Corticelli / Müzik: Andrea Guerra / Oyuncular: Barbora Bobulova, Lisa Gastoni, Camille Dugary Comencini, Massimo Poggio, Erica Blanc, Andrea Di Stefano, Gigi Angelillo / Italya 2005 (WB) Yine tam 6 yeni filmin gösterime girdiği bugün bizım öncelikli tercihimiz Ferzan Özpetek'in "Kutsal Yürek"i oldu Mike Leigh'nin " Vera Drake", Mike Barber'ın "A Good Woman - Gizemii Kadın", Mark Waters'ın "Just Like Heaven - Cennet Gibi", John Stockwell'in "Into the Blue - Maviliklere Doğru" ve Okan Altıparmak'ın "Takını Böyle Tutulur" fjlmleri arasında. Ferzan Özpetek malum, günümüz halyan sinemasının önde gelen yönetmenlerinden biri. Hem seyirci ilgisini çekip gişe başansını yakalayan, hem de eleştirmen övgüsünü alan "Hamam" (1996), Harem Suare" (1999), "CahiJ Pe- riler" (2001) ve "Karşı Pencere" (2003) gibi, son 10 yılda epeyce ses getirmiş film- I.eriyle tanınan Özpetek, özellikle bizce şim- dilık en iyi eseri "Karşı Pencere"yle du- yarlı hikâyeleri anlatmakta gitgıde ustalaş- tığtnı örneklemişti en son. £aflda? blr glzglnln öykusü " Senaryosunu yine değişmez senaristi Gi- anni Romoli'yle birlikte yazdığı, yine de- mirbaş kameramanı Gianfilippo Corticel- fi ve besteci Andrea Guerra'yla çalıştığı beşinci filmi "Cuore Sacro - Kutsal yü- Fek"te, gerektiğinde acımasız olabilen, ba- şanh bir iş kadınının, yoksunluk içinde, acı çeken tüm yoksullara kol kanat geren, çağ- daş bir azizeye dönüşmesini hıkâye ediyor Özpetek. Müteahhıt, zengın babadan kal- ma şirketin başına geçip acımasızca malı- na mülküne el koyduğu kimi insanlann in- öhar etmelerine bile sebep olan ve hırslı ha- fasuıın (Lisa Gastoni) desteğiyle şırket yö- netün kurulu toplantılannda esip gürleyen, genç ve güzel Irene (yönetmenin keşfi Bar- bora Bobulova, Özpetek'in Valena Golı- no içın düşünüp yazdığı bu başrolün hak- kıru veriyor), sabahın köründe saray lüksü- ne sahip evinde yüzerek başladığı günlük senaryosunu yine değişmez senaristi Gianni Romoli'yle birlikte yazdığı, yine demirbaş kameramanı Gianfilippo Corticelli ve besteci Andrea Guerra'yla çalıştığı beşinci filmi Cuore Sacro - Kutsal Yürek"te, gerektiğinde acımasız olabilen, başanlı bir iş kadınının, yoksunluk içinde, acı çeken tüm yoksullara kol kanat geren, çağdaş bir azizeye dönüşmesini hikâye ediyor Ferzan Özpetek. yaşamıyla patroniçeliğıni doludizgin sür- düren, maneviyatı tamamıyla unutup mad- diyat labirentlerine kanşmış, tam anlamıy- la işkolik, son derece güçlü ve nüfuzlu bir zengın kadın. Satılacak eski aıle evinin bo- şaltılması sırasında, dünya görüşü ve kişi- liği nedeniyle vaktıyle babası ve halası ta- rafından dışlanıp tecrit edildiği bir odada yaşamaya mecbur bırakılarak kafayı yemiş ve giderek intihan seçmiş annesinin kilitli odasmı keşfediyor Irene. Hiç tanunadığı "deli" annesinin, duvarlannı çivi yazısı gi- bi harflerle ve tümcelerle doldurduğu, bir bekçinin (Gigi Angelillo) gözetıminde yıl- lardır aynen korunduğu, dinsel tablolarla yitik annesinin hayahyle dolu bu odası ve sokakta küçük hırsızlıklar yaparken, Robin Hood gibi yenıklere, eziklere poşet poşet yiyecek taşırken tanıdığı, cin gibi uyanık, çok bilmiş bir kız çocugu (Yönetmen Lu- igi Comencini'nin torunu, yönetmen Fran- cesca Comencini'nin kızı Camille Du- gay), işkolik Irene'nin dünyaya ve hayata bakışmı değiştıren süreci başlatıyor. An- nesi gibi kendi köşesinde yaşamayı seçmiş bir başka mütevekkil aile büyüğünü (Eri- ca Blanc) de ezmiş, sındırmış Eleonora ha- lasına rağmen işinı gücünü boşlayıp canla başla yoksullara yardım etmeye, onlan ye- dirmek ıçirmek, memnun etmek için uğraş- maya başlayan Irene, iş kadınhğından bir çeşit azizeliğe evnliyor gıderek. Klmllftlnl bulma yolcutuflu Artık hüküm sürdüğü cam ve metalden yapılmış lüks sarayından sokağa çıkarak fark ettiği, sürekli darlık ve yoksunluk için- de acı çekenlere. muhtaç olanlara destek vermeye koyulan Irene'nin yüreğı bundan böyle başkalan için armaya başlayacaktır. Hıç tanımadığı dünyalara açılarak, yoksul kesimin yenik yüzlerini keşfederek, bir çe- şit kendi kimliğini bulma yolculuguna da çıkan, muhtaçlann azızesı kahramanımız, bundan böyle hep vererek, daha çok vere- rek ve yardım ederek anlamlı kılacağı ya- şarrunı zenginleştirecektır Kuşkusuz böy- lesine soylu düşünce ve davramşları eksen alan bir filme, yenıklerden, ezıkjerden ve bütün hayatı kayanlardan yana tavır alan bir yönetmene ilgisiz kalmak tabiı ki olası de- ğil. Özpetek son filmi "Kutsal Yürek"te yine sevgi, ölüm, iyilık vb. bıldık temala- nnı harmanlayarak bir kimliğini bulma hı- kâyesinin peşıne düşüp hep "vermenin" erdemlerine ve güzellığine takılıyor. Ama kımselerin pek gçrmek istemediği yoksul- luk fenomenini gözümüze soktuğu "Kut- sal Yürek" en başanlı eserlerinden değil. Seyırcınin 2 saat boyunca yer yer çok kita- bî kaçmış dıyaloglanyla ıçini bayan film- de, senaryonun ıkna edıciliğı de kimi yer- de irtifa kaybediyor, büyümüş de küçül- müş havalı kız çocuğu Benny gibi kimi ka- rakterlenn de beylik ve didaktık kaçtığı söylenebilir. Hele Irene'nin (Pasolini'nin "Teorem"dekı aıle reisi, varlıklı işadamı Massimo Gırottı'nin ünlü sahnesine gön- derme) sokakta soyunup üstü-başındakile- n yanından geçenJere verdiği sekans gibi bayat bölümlere de sahip "Kutsal Yü- rek"te Irene'nin giderek yoksullann ha- mısi bir azizeye dönüşümü, dinsel bir kur- tuluştan çok başkalanmn çektiklerine ve- nlen ınsancıl bir yanıt olarak algılanıyor. Özpetek"ın "uğurlu" gözde oyuncusu Serra Ydmaz'uı bu kez yer almadıgı ve Italya'dakı yenı yoksullar gerçeğine değı- nen bu son filmi, tüketim çılgınlığına ka- pılmış çağdaş toplumun bol rüketici seyir- cısinin pek nabzına göre şerbet vermeyen, biraz zor. ağrr gejişen, durgun ve oturaklı bir fılm. Oyunculuğundan mekân kullanı- mına. müzıklerinden çerçevelemelenne ve aynntılanna dek yine de usta işi bir çalış- manın ürünü bu "Kutsal Yürek", Mike Le- igh'nin " Veradroke"iyle birlikte yeni haf- tanın en ılgınç filmi kuşkusuz. Gelecek va- at eden Barbora Bobulova "ya dıkkat. KEDİ GÖZÜ VECDİ SAYAR Düşünce Özgüplüğü ve Aydınlarımız Hafta başında gerçekleşen 'Düşünce özgürlü- ğü İçin 4. Istanbul Buluşması'', düşünce ve anla- tım özgürlüğüne yönelik tehditler üzerinde yeni- den düşünmemize olanak sağladı. Şanar Yurda- tapanın öncülüğünü yaptığı 'Düşünce Suçuna Karşı Girişimln çeşitli uluslararası kuruluşlar iş- birliğiyle düzenlediği etkinlik çerçevesinde, Is- tanbul Bilgi Üniversitesinde Prof. TurgutTarhan- lı'nın yöneftıği forumda, 11 Eylül'den sonra an- latım özgürfüğüne yönelen tehditler, Türkiye PEN Merkezi'nın Muammer KaracaTiyatrosu'nda dü- zenlediği panelde ise Türkiye'deki son durum tar- tışıldı. Aydınlanmız fazla ilgi göstermedi bu top- lantılara. Herhalde "Bunlan bizzaten biliyoruz" di- ye düşündükleri içındir... Aynı gün, Istanbul 2. Asliye Ceza Mahkeme- si'nde yargılanan yayıncı ve PEN Genel Sekrete- ri RagıpZarakolu'nun duruşmasını izleyen 14 ül- keden 23 kişi arasında Uluslararası PEN, Ulusla- rarası Yayıncılar Birlıği, Human Rights VVatch, Ar- ticle 14, Euromed HR, Freemuse gibi önemli ku- ruluşlarıntemsılcilerıvardı. ÜnlüYunanyazarVa- sili Vassilikos un da aralannda olduğu konuklar adına Uluslararası PEN Yönetim Kurulu üyesi ya- zar Eugene Schoulgin ve IPA Uluslararası Yayın- cılar Birliği temsilcısi Alexis Krikorian, dün bir basın toplantısı düzenleyerek Türkiye'de deği- şen yasa maddelerine karşın değişmeyen uygu- lamalardan, sayısı her geçen gün artan davalar- dan duyduklan kaygıyı dile getirdiler. Toplantıda, RagıpZarakolu'nun şiddetçağrısı taşımayan dü- şünce açıklamalan nedeniyle yargılanmasını eleş- tıren konuklar, Orhan Pamuk davası nedeniyle önümüzdeki ay tekrar Istanbul'a gelecekler. Ulus- lararası kuruluşların müdahalelerine kızmak yeri- ne, onların bu sözleri söylemesine gerek bırak- mayacak bir zihniyet değişikliğini hayata geçir- mek daha doğru olmaz mı? Bugünkü köşemin geri kalanını, bir başka da- vaya ayırmak istiyorum. Prof. Şebnem Korur Fincancı, Prof. loanna Kuçuradi, Alaaddin Aras ve Bülent Atamer. yaptıkları basın açıkla- masînda, Başbakanlık Insan Hakları Danışma Ku- rulu'nun (İHDK) Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Çalışma Grubu raporunun, kamuoyuna açıklan- dıktan sonra saldırıya uğradığını, arkasından bir dernek tarafından savcılığa şikâyet edildiğini, şimdi de mahkemeye verild/ğını belirterek, ıddi- anamenin suçlamalarını Türk Ceza Kanunu'nun şu anda en fazla tepki çeken, Hrant Dink, Orhan Pamuk ve birçok düşünür ve yazarm suçlanma- sında da kullanılmış olan 301/2 sayılı maddesıne (eski 159)', bir de ayrıca 216/1 sayılı maddesine (eski 312) dayandırdığını; 'şüpheli' olarak andığı Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Çalışma Grubu Başkanı Uluslararası llişkiler Profesörü Baskın Oran ıle İHDK Başkanı Anayasa Hukuku Profe- sörü Ibrahim Kaboğlu'nun her biri hakkında 1.5 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası talep ettiğini an- latıyorlar. Ne yazık ki tümüne yer verme olanağı bulama- dığım bu açıklama şu sözlerle bitiyor: "Bizler, söz konusu tarihteki İHDK üyeleri olarak, kurulumuz- ca kabul edilmiş olan bu insan hakları belgesine yapılan her türfü baskıyı reddediyoruz. Bu belge dolayısıyla suçlananlara ve 'suçlanna' sahip çîkı- yoruz. Düşünce, kanaat ve ifade özgürlüğünûn ülkemizdeyerteşmesiniistiyoruz; ülkemizin tarih- selgeçmişinianlayan, sorgulayan, eleştiren, bun- dan ders çıkaran, gereğinde üzülen, ondan onur duyan, kısaca tarihiyle yüzleşen yurttaşlar olma- mızın önünekimsenin dikilmemesiniistiyoruz; va- tandaşına kimlik dayatmayan birdevlete ve özgûr yurttaşlara sahip birülkeye özlem duyuyoruz. Ya- pılanların; Türkiye'de özgür düşünceye vehukuk üstünlüğüne pranga vurmayı hedeflediğini, ayn- ca ülkemızj dünya kamuoyu önünde birkere da- ha kûçük düşürdüğünü Türkiye kamuoyuna ilan ediyoruz." deniliyor. Bu yüreklı açıklamanın 'aydın'olduğunu düşü- nen herkese örnek olmasını dilerim. vecdisayara yahoo.com İZLEYİCİ CÖZÜYLE.. ERDAL ATABEK Elisabethtown ya da fiyasko... Drew, ayakkabı sektöründe genç bir tasanm dehası. Çalıştığı büyük firma- nın da yıldızı. Ancak yeni tasannun- da yaptığı bir hata ile şirketi bir mil- yar dolar zarara uğratıyor ve işinden kovuluyor. Bu yıkımın yarattığı dep- resyonla yaşamına son vermek üze- reyken aldığı bir haber yaşamını yeni bir çizgiye sokuyor. Babası ölmüştür. Annesi. babasının cenazesini, öldüğü yer olan Elisabethtovvn'dan alıp getir- mesini ister... Annesi ile babasının ai- lesinin arası açıktır, yıllardır görüş- memektedirler. annesinin oraya git- mesi söz konusu değildir. Drevv, bu beklenmedik görev için çaresiz yolla- ra düşer. Bindiği uçakta tek yolcudur ve uçağın hostesi de yalnızlıktan sıkıl- nuş, konuşmak istemektedir. Kimlik çatışması EIisabethtown, küçük bir kasabadır ama babasının kardeşleri, akrabalan. kuzenJeri çok sıcak insanlardır. Drew Taylor orada babasının hiç bilmediği yönlerini öğrenir, yaşamın sıcak in- san ilişkileri yanını görür. Yıllardır içinde bulunduğu parlak yaldızlı ama yapay dünyanın dışında gerçek insan- lann dünyasının da varlığuu göriir, hem şaşar hem de çok hoşlanır. Filmin sonrası Drevv için de izleyiciler için de sürprizlerle sürer. Büyük kentteki şirketlerde hızlı, parlak ama güvensiz ve çıkara dayalı koşturmalann yarattığı ruh hali ile kü- çük bir yerleşkede yaşanan sıcak, gii- venli insan ilişkilen ıle doğan iç hu- zuru arasındaki çelışki birçok filme konu olmuşfur. Günümüzün giderek daha da artan "•büyük kent. büyük şirket içindeki hızİı. pırıltılı, çıkar- cı güvensiz yaşam"1 ile "sade, gü- venli, dostça insan yaşamı" arasın- daki paradoks, aslında günümüzün küresel ile yerel arasındaki kimlik ça- tışmalanm da yansıtıyor. Yönetmen Cameron Crow, bu iki- lemden hem dramatik öğelen olan hem de insanı ke\ifle gülümseten bir komedi yaratmayı başarmış. Filmin unutulmazsahnelerinden birisi Sarah Sarandon tarafından canlandınlan "anne"nin babanın ölümü ile ilgıli konuşmasındaki performansı. Usta sanatçılar, hangi rol olursa olsun ken- dini yenilemeyi biliyorlar. Sarah Sa- randon onlardan birisi. Filmi görülür ve sevilir buldum. Pitt ve Joüe Pakistan'da • CENEVRE (AA) - Hollywood"un ünlü oyunculan Angelina Jolie ve Brad Pitt, ekım a>ında depremin yerle bir ettiği Pakıstan'ı gelecek günlerde zıyaret etmeyı planlıyor. Johe, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nın (BMMYK) iyi niyet elçısi olduğu Ağustos 2001 'den bu yana 20'den fazla ülke\i ziyaret etti. BMMYK için Sierra Leone. Kamboçya, Kosova, Rusya ve Sudan'ın Darfur bölgesinı ziyaret eden Jolie, Cenevre'deki özel toplantıda, BMMYK çalışanlanna çevre, kadınlara karşı şiddet ve kadın tıcareti konusunda konuştuğunu söyledi. Pakıstan'da, 8 Ekim'de meydana gelen depremde 73 binden fazla kişi ölmüş, yüz binlerce kışi evsiz kahmştı. BM yardun kuruluşlanna göre sert kış koşullannın etkih ohnaya başladığı dağlık Keşmır bölgesinde depremzedelerin büyük ölçüde yardıma ihtiyacı bulunuyor. y'CumhurlyeC ^KİTAPLARI İmza Günü 26 Kasım Cumartesi, Saat: 14:00-15:30 DENİZSOM 6. Tophane Kitap Fuarı lanbulModern Sanat Muzesı Yanij Antrepo 3 / Salıpazarı • Tophane İmza Günü 26 Kasım Cumartesi, Saat: 15:00-16:30 ALEV COŞKUN 6. Tophane Kitap Fuarı fîstanbulMod«rn Sanat Muzesı Yanı) Antrepo 3 / Salıpaza/ı - Topnane ÖDEMİŞ ASLİYE CEZA HÂKİMLÎĞİ'NDEN ESAS NO 1999 797 - KARAR NO 20O4 652 Hırsızlık suçundan sauıklar Kemal \e Zeynep oğlu 1958 Dog. fran-Tahran Karaj Boosher nüfiısuna kayıtlı SA£lD MOHAMMADI \e Nosrat kızı Golzar'dan olma 1968 Do| a\nı >er nüfiısuna kavıtlı FER£SHTEH MOHAMMADI h'akkında Mahkemem'ızın 30 09.2004 tanh \e 1999 797- 2004 652 Es -Kr ıle Haklannda açılan kamu davasının za- man aşımı nedenı>le TCK 102 4 ve 104 2 maddelen gere- ğmce Düşürulmesıne. Emanette kayıtlı paranın müdahıle ıadesıne karar \enldığı, Sanıklann gıvabında venlen ışbu kararın adreslennı terk ettıklen \e adreslennın tespit edıle- memesi nedenıvle bugûne kadar teblığ edılemedığı anlaşıl- dığından, 7201 Sayılı Teblıgat Kanunu'nun 28, 29, 30 ve 31'ncı maddelen uyannca ilamna. ılan masraflannın sanıklardan alınacağı \e karann ılan tarıhinden ıtıbaren 15 gün sonra teblıf edilmiş sa>ılacağı ılanen duyurulur (Basın- 54659) KADIKÖY 7. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ DOSYA NO: 2005^954 TAL. DÜZELTMEİLANI 31 102005 Pazartesı tanhlı Cumhunyet Gazetesınde 51260 Ilan numarası ıle gazetenm 15 sayisbindan yaymlanan ıVîûdurluğunıu- zun 2005 954 Tal Savılı dosvasmda Taşınmazuı Açık .Arttırma Ila- nında. SATIS Ş \RTLARI Bölümunun 4. maddestnın son cümlesınde "Bu fark v arsa oncelıkle temınat bedelınden alınacaktır " yazılma- sı gerekırken seh\en "Bu fark temınat bedelınden alınacaktır " ya- zılmıştt Duzekılc ek ılan olunur (Basm. Tashıh ZEYTtNBURNU 2. AİLE MAHKEMESİ ESAS NO-2005,33 Davalı AZtME SEZEN Karabük ılı. Eflanı ılçesı. Goller Kövoi, Çukurca Mahallesı'nde ıken ikametgâhı meçhul. Davacı Abdullah Sezer tarafından davalı \zıme Sezer ale\hıne mahkeme- mize açılan boşanma davasının açık yargılaması sırasında davalıya dava dılekçesı ve duruşma gününün davalının adresı meçhul bulunduğundan ılanen teblıgıne karar venlmıştır Mahkememıze aıt 2005 33 esas savılı dava dosyasmın duruşma günü olan 20 02.2006 tan- hınde Saat 10 30'dakı duruşmasında hazır bulunmanız. hazır bulunmadığınız lakdirde kendmı- zı bir vekılle temsıl ettırmenız, temsıl ettırmedıgınız ve duruşmava gelmedığınız takdirde yar- gılamaya yokluğunuzda devam edıleceğı ve karar venlecegı hususunda dava dılekçesı ve du- ruşma gününün ilandan ıtıbaren 15 gun sonra teblıö edilmiş sayılacaöı ılanen tebliğ olunur 21 11 2005 (Basur 54781) StLİVRİ ASLtYE HUKUK MAHKEMESÎ ES<\SNO 2004-1074-KAR.ARN0 2005-666 Davacı Fırdevs Burucuoglu tarafından mahkememıze açılan ısım tashihi davasının yapılan yargıla- ması sonucunda venlen karar geregince. l)DavanınKABULÜ, 2) Istanbul ıli, Sılivn dçesı. Alipaşa köyü, C: 5 H: 55'de nüfusakayıtlı 13.11.1962 Bögrüdelık d.lu Hakkı ve Meryem kızı Firdev s Burucuoğlu'nun kayden Fıdes olan ısmının FtRDEVS olarak tashıhen tescılıne, 13 10.2005 tanhınde karar verildığı ılan olunur 16 11.2005. (Basur 54758) FATtH 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ 2004-1307 Davacı Istanbul Onıversıtesı vekih tarafından davalılar tsmail Tunalı vs aleyhlenne açılan alacak davasında verilen ara karar geregınce: Kartaltepe Mah Sehmpaşa Cad. No- 21, K:l, Bayrampasa, Istanbul adresinde ikamet eden davalı ISMAlL TUNALI'nın tüm aramalara rağmen adresinde bulunamadığı. mahkememjzde 31 01.2006 günü saat 11 OO'da hazır bulunması veya kendısıni bir vekıl ıle temsıl ettırmesı aksı takdirde HUMK'nun 509-510 maddelen geregınce gıyabmda karar venlecefı hususunda duruşma günü \e da- va dılekçeSyenne kaımolmak üzett ılanen tebliğ olunur 14 112005 (Basın 54805!