18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 IM 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA f v L J I_j M. U 1 \ [email protected] 15 KULE CANBAZI SUNAYAKIN Şiirdeki hastaçocuk...Annem çocuk doktoru olmamı isterdi. Bu yüzden olsa gerek, çok erken yaşta kaybettiğim çocuk doktoru ağabeyım Müjdat Başa- ran'ın acısı hiç dinmiyor yüre- ğimde. Nâzım Hikmet'in şu di- zelerinde artık Müjdat Hoca'nın yüzünü görüyorum: hoş geldin bebek yaşama sırası sende seninyolunu gözlüyor kuşpala- zı boğmaca kara çiçek sıtma ince hastalık yürek enfarktı kanserfîlan Nâzım Hikmet bu şun 10 Eylül 1961'de, Laypzig'de yazmış... Rı- fat Ilgaz da Heybeliada'da yazdı- ğı ilk 'Sanatoryum' şıirinde ço- cukluğunun aşısız, sağlıksız ko- şullannı dile getirir: Nerden de tutulduk bu derde, ne kuruntuya verdim kendimi, ne kara sevda geçti başımdan! Temelimiz çürükmüş, anlaşıldı bu kadar dayanabilirdi sıkıntı- ya Seferberlik ekmeğiyle büyü- yen... Oflula seslenlş Rıfat Ilgaz'ın şiirinde çocuk hastalıkla- n genış bir yer tutar. Bunun nedeni, şairin çocukluğunda yaşadığı yoksulluğun yanı sıra ilkokul öğretmeni olduğu yıllarda ta- nık olduğu çocuk hastalıklandır. Oğluna bir şiirinde şöyle seslenir Rıfat Ilgaz: Henüz bilmiyorsun, El tarlasında koza döşürürken anası Sıtma nöbetleri geçirenleh... Bilmiyorsun, Benzi tütün yaprağından soluk Çocuklarını Sakarya 'rtın... Fazıl Hüsnü Dağlarcanın 'Ağır Has- ta' adlı şiirindeki çocuk hangi hastahktan yatıvor acaba: Ujleme bana annecığım korKuyorum, Dua edip edip, geceleri. Hastayım ama ne kadar güzel Gidiyor yüzer gibi, vücudumun bir ye- ri. Şiirimizde çocuk ölümleri 1900-1950 yıllan arasında yazılan ya da o dönemde yaşanılan çocukluklann anımsandığı şiir- lerde daha çoktur. Buna, 1910 doğumlu Ziya Osman Saba'nın şu dizelen örnek olarak verilebilir: Çocukluğum, çocukluğum. .. Habersiz ölen kardeşim, Mezarı bilinmez eşim, Her bir şeyim çocukluğum. iu/üiıu cıtıgnıuz viiUiJd VytjK aşıla- nnın kullanımı yaygın olmadığından, has- ta çocuk imgesi şiire ağırlığını koyabilı- yordu. Ziya Osman Saba'nın "Çocuklar Bakıyorlar" şiiri bu konuda bir başka ör- nektir: Çocuklar bakıvorlar, gözlerinde mavi- lik, Bize bakıyorlar çocuklar, bir deri bir kemik, Çocuklar tutamıyorlar ellerinde oyun- cakları, Çocuklar, koşamaz olmuş bacakları, Bakıyorlar her akşam ellerimize, Bir şey sormak ister gibi hepimize, Benizleri sapsarı, hasta, Çocuklar bedbaht bu yaşta, Kim getirip koymuş onları yammıza; Bakıyorlar çizgi çizgi alnımı- za. Acil slfalar... Çocuk hastahklanna en du- yarlı şairlerin başında Ziya Os- man Saba gelir. Bunda, şairin kardeşirü bir çocuk hastahğın- dan dolayı yitirmesinin payı bü- yüktür: Ama şu dünya hali, bin türlü kaza, bela, Ama bunca hastalık, gıdasız- lık, verem; Tabutçu, ölçüsünü büyük tut, büyük! Çocukların öldüğünü iste- mem... Edebıyatımızda tıp eğitimi almış şaırlerden olan Ceyhun Atuf Kansu'nunkitaplannı ın- celediğımızde bir çocuk hasta- lığına yazılmış şurle karşılaşı- nz. Uzun bir şıir olan 'Kızamuk Ağıdı'ndan bırkaç dıze okuya- rak tüm hasta çocuklar ıçın acil şifalar di- leyelim: Ben gördüm bu kövü, damlarımn altın- da, Çocuklan kızamuk döküyor, Gözleri, göğüsleri, yüzleri, ah bırakıl- mış tarla, Gelincikler arasından öyle masum ba- kıyor. Habersiz hepsi, kızamuktan ve ölüm- den, Kirli yüzlerinde açan ölümden, haber- siz, Ve, düşmü'ş bir gül oluyorlar birden, Bebekler ö'lüverivor, ölümden habersiz. 22. AYDIN DOĞAN ULUSLARARASI KARÎKATÜR YARIŞMASI 'siyle kazananlar belli oldu Kültür Senisi - Bu yıl 22.'si düzenlenen Aydın Doğan Ulusla- rarası Karikatür Yanşmasf na 90 ülkeden 1119 sanatçı 2996 eserle katıldı. 22. Aydın Doğan Ulusla- rarası Karikatür Yanşması'nın ödül töreni, Tophane-i Amire Kül- tür ve Sanat Merkezi'nde yapıldı. Birinciliği kazanan Alman- ya'dan Friederike Gross'a 8 bın dolarlık ödülü ve plaketıni, Dev- let Bakanı Beşir Atalay verdi. Po- lonya'dan Mariusz Stawarski ikincilik ödülünü alırken, üçün- cülük ödülünü Iran'dan Majid Amini ile Ukrayna'dan Dmitriy Skazhenik paylaştı. Devlet Bakanı Beşir Atalay, "Karikatürün dili bizi bazen si- nirlendirir, bazen uyarır, bazen güldürür, bazen hayret ettirir, ama her zaman düşündürür" dedi. Sanat dallannın en incesi olan karikatürün hem bir felsefe hem de evrensel bir dil olduğunu ifade eden Atalay, şöyle devam et- ti: "Bu düşünee biçiminin, bu evrensel dilin imkânlannın hem alabildiğine geniş, hem de zor bir alan olduğunu düşünüyo- MENDOSTA ŞİİR AKŞAMLARI Haber Merkezi - Beyoğlu'nun yeni gözdesi Talimhane'de şair-yazar Halil tbrahim Özcan ve şair Sabri Kuşkonmaz'ın birlikte açtıklan Mendos adlı kafe-bar, her cumartesi akşamı şairleri ağırhyor. Mendos'un ilk konuğu Haydar Ergülen olurken onu Nevzat Çelik, Salih Bolat ve Cihan Oğuz izledi. Leyla Şahin'in sunduğu şıır akşamlannın 26 Kasım'daki konuğu ise şair Orhan Alkaya olacak. Mendos'ta her cumartesi akşamı gerçekleşen etkinlikler saat 20.30'da başlıyor. Söyleşilerle ilgili aynntılı bilgi, 0212 235 05 85 numarah telefondan alınabilir. rum. Şüphesiz çizgiyle düşünce- yi ifade edebilmek, çizgiyle yeni bir dil kurmak, çizgiyle Uetişimi mümkün kılmak çok özel bir maharet, çok özel bir yetenektir. Üstelik bu dil sayesinde anadili- ni bilmediğiniz bütün insanlara bir şey anlatabiliyor, onlara me- sajımzı ulaşrırabiliyorsunuz. Bu ince, bu özel, bu dolaylı dilin içinde ironi, mizah, eleştiri, uya- n ve tefekkür vardır." Törende çeşitlı ülkelerden 11 sanatçıya da başan ödülü verildi. Törenin sonunda dereceye giren karikatüristler birlikte hatıra fo- toğrafı çektirdi. Ödül töreninin ardından yanşmada dereceye gi- ren eserlerin yer aldığı serginin açılışı da yapıldı. Törene, Cum- hurbaşkanlığı Sözcüsü ve Basın Danışmanı Metin Yalman, îstan- bul Valisi Muammer Güler, A- TO Başkanı Sinan Aygün, Tür- kiye Barolar Birlıği Başkanı Öz- demir Özok, Türkiye Gazeteci- ler Cemiyeti Başkanı Orhan Er- inç ve Milli Eğitim Bakanhğı Başdanışmanı Refet Angın ile çok sayıda davetli katıldı. Sanatçının sergide yer alan yapıtlann- dan biri. Tuval üzerine ağlıboya. " x 70 cm, 2005. ... Yansımanın Keşfi' Yansımayı kesfedin adlı 50. yıl retrospektif resim sergisi perşembe gününe kadar Schne- idertempel Sanat Galerisi'nde sanatseverlenn beğenisine sunuluyor. Gerçekçi ve zamanla gelişen özgün yapıtlarla geçen 50 yıh özetleyen sergi. mistik ve güncel arasındaki serüveni de gözler önüne seriyor. Kullandığı renklerle "yokluk" ile "varhk"ı tanımlayan formlan ve kolaj izlenimıni veren yağlıboya kompozısyonlanyla denge ve huzu- ru yansıtmayı amaçlıyor sanatçı. Renkli yola çıkan kompozisyonlar, zamanla beyaz zemine taşınmışlar... "Çocukluktan olgunluğa geçer- ken hayatın değişik safhalarındaki acıları değil, güzellikleri yaka- lamaya ve göstermeye çaba sarf ettiği" mesajını veren Esri Saul'un çalışmalan, 28 Kasım-7 Aralık tanhlen arasında da Ankara Üniversi- tesi Dil ve Janh-Evı'nde görülebüecek. (0 212 249 01 50) ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Öfke Denetlenmeyince... öfkeliyim, öfkelisin, öfkeli; öfkeliyiz, öfkelisiniz, öfke- liler... Ülkenin içinde bulunduğu duruma, bizi yönetenlerin basiretsızliğine, hızla karanlığa kayışımıza, kendi ya- şam biçimini herkese dayatmalanna, şiddetin giderek tırmanmasına, adaletin işlememesine ya da çoook çok yavaş işlemesıne, bize söylenen yalanlara, aJdatılmış- lığa öfkeleniyonjz. Toplumsal öfkeyi bireysel öfkeye dönüştürmek an meselesi. Hayır, hayır yanlış söyledim. Bireysel öfkeyi, toplumsal öfkeye dönüştürmek an meselesi... Yine yanlış söyledim: Toplumsal öfkeyle bireysel öf- ke artık iç içe... Biri ötekinden aynlmıyor. Kaçan gole, yakalayamadığımız fırsata, bizim gibi düşünmeyene, bizim gibi davranmayana, tüm "öteki- lere", söylediklerimize kulak asmayana, sözümüzden çıkana, beklentilerimize karşılık vermeyene, sıkışan tra- fiğe, yağan yağmura, üzerimize sıçrayan çamura, e sen yele, havadaki buluta, bir söze, bir bakışa öfkelenir ol- duk. öfkelenip kızıyoruz, küfrediyoruz, çelme takıyoruz, yargıya boş verip hapse atıyoruz, linç etmeye kalkıyo- ruz, linç ediyoruz, kırıyoruz, yıkıyoruz, vuruyoruz ya da Mamak Oteli'ndeki gibi yakıyoruz. öfkelendikçe "düfmanlanmız" çoğalıyor. öfkelen- dikçe , herkesi kendimize "düşman" görüyoruz. "Düş- man" çoğaldıkça, "ötekileri" dışlıyoruz, içimize kapa- nıyoruz, çevremize aşılmaz duvarlar örüyoruz, yalnız, yapayalnız kalıyoruz. öfkelenip yalnızlaştıkça, "haksız- lığa uğramışlık" duygusu bileniyor. Ve "haksizliğı" gider- mek için, başka bir yol bilmediğimizden olsa gerek, başlıyoruz saldırmaya. Haklılığımızı ispatlamak için sal- dırıyı çoğaltıp çevremizı aşağıladıkça, aslında aşağıla- nanın kendimiz olduğunu fark bile edemiyoruz. Keskin sırke hikâyesi... Fasıt daire... • • • Bir süre önce Prag Havaalanı'nda yaşadıklanmıza ilişkin yazdığım yazıdan sonra öyle bir mektup bombar- dımanınatutuldum ki. Okurlar, başlanndan geçen ben- zer olaylan dillendirip öfkelerini paylaşıyorlardı. O za- man yazacaktım, bu yukanda söylediklerimi... Aradan bir süre geçti, milli maç felaketini yaşadık. Yukandaki satırlan değiştırmedi. öfkenin dillendirilmesi, iyi bir şey. En azından bastı- rtlmasındansa, dışavurulması daha iyi. Ama kızgınlığı ifade etmenin çeşrtli yollan var. Hepiniz bu yollan bili- yorsunuz, sıralamama gerek yok. önemli olan kızgınlı- ğı, öfkeyi ortaya koyarken ya da ifade ederken ortaya bir düşünee koyabilmek. Bir düşünee geliştirebilmek! Isviçreli futbolculan yumurta, domates topuna tutan- lar, futbol sahasını savaş alanı gibi görenler, izleyiciyi kışkırtıp sahadaki oyuncuya çelme atan yetkililer, han- gi düşünceyi ortaya koydular dersiniz? Bir düşüncele- ri var mıydı? Hiç düşünmüşler miydi? öfke denetlenemezse, önce o öfkeyi duyana zarar verir. öfkeyi denetlemenin sayısız yolu var. Psikologlar ve psikiyatriar, sinirieri yatıştıracak ilaçlardan nefes alma tekniklerine, sorun çözme yöntemlerinden insan ilişki- lerine uzanan yolda birçok önerıde bulunabilir. Ama tüm milleti uzman doktorlarayollayamayacağımızagö- re kafalara şunu yerleştiımek gerek: Düşünmeyi, düşünee üretmeyi öğrenmeli ve öğret- meliyiz. Daha geç olmadan. e-posta: [email protected] faks:0 212 25716 50 PERA FEST 20054.Uluslarırası Beyoijlu Bulufması 1 2 20 • Kasırn • KÜLTÜR TURU 11 OO'de Galata'da. • KASIMPAŞA KIZILAY MEYDANI ÇADIRI'nda 12.00'de "Dünya Çocuk Hakları Günü Çocuk Şöleni", Anadolu Sokak Çocuklan, tzmit Şehir Tiyatrosu, Üç Deniz Topluluğu, Savaş Zurnacı ve Kuştepeli Çocuklar Mûzik Grubu'nun konseri. • STÜDYO DRAMA SAHNESt'nde 15 OO'te Cüneyt Karadurak'ın yönettiği 'Arap Gecesi' oyunu, ardmdan oyuncu ve yönetmenle söyleşi. (0 212 244 77 12) • KtTAP DÜNYASI FUARI, TOPHANE'de John Freely'nin karıldığı 'tstanbul'u Yazanlar' başlıklı söyleşi. • NARDİS JAZZ CLUB'da 21.30'da Socrates Lelekos ve Stigma Swing Dixie Band'in katıldığı kapanış konseri. (0 212 244 63 27) Gtsleri • Sergi • Atslue • §«n«tevi Yarışma Bir ncısı Necla Deyîrmeno Fotografevı Sergı Satonu Tutunca Çıkmazı No4 Beyoçlu T-0212 249 02 02 SKF Türk Ltd. Ştı.'nın düzenledığı "EVLER" konulu fotoğraf yanşmasının dereceye gıren ve sergılenmeye değer görülen 52 fotoğrafı 19 - 25 Kasım 2005 tanhlen arasında Fotografevi Sergi Salonu'nda sergılenıyor. Tüm fotoğrafseverlerı beklıyoruz. hulki aktunç 'Ayvalık Yollarında Sürücü Aynalarında" 12-30kasım'05 harmony s a n a t g a l e r i s i ıcadıye caddesi 70 kuzguncuk tel 0 2 1 6 5 5 3 21 6 7 faks 0216 553 89 22 www harmonygalerı com gakrırmz pazartesı honç hergun 11 0O-19 00 sootlefı arow açıktır NIYAZI TOPTOPRAK Resim Sergisi 19 Kasım-09 Aralık 2005 Tel 0216 362 ^8 26 - Fax 410 91 97 Sınan Ercan Sok No 38 ûztor Srtesı B Blok 81090 Kozyatağı - Istanbul www bakrac com ınfoGbakrac com Pazar hanç açığız \\ 00 - 1B.0O 1.ı z ı I t o p r a k s a n a t g a l e r t & t gaienmız, pazar 14OO - 1800, dığer pirüer 1100-1900 arası açıktır. a Kızıltoprak Raştu)*e Sokak, no 47, 34725, Kadıkov/Istanbui t 216 418 3806 f 216 418 380"' e Lİeüsım@kızıltopraksanatgatensı net 10 YIL ONCE, 10 YIL SONRA 12 Kasım - 20 Aralık 2005 Naile AKINCI Beril ANILANMERT Ferruh BAŞAĞA Hüseyin BİI.İŞİK Nevin ÇOKAY Hamiye ÇOLAKOĞLU Turan EROL Leyla GAMSIZ Mahir GÜ\'EN Mııhsin KUT Mchmct PESF.N Ayşen Erte G R A V Ü R E S İ M Atölyesi 17 Kasım - 30 Kasım 2005 Münevver CİLLOV, Ayşen ERTE, Doğu ERTE, Gülden GÜNAYDIN, Birgül HACIALİOĞLU, Nazan SÖNMEZ, Eren UYSAL, Vildan YILDIZ DENİZ MÜZESİ SANAT GALERİSİ DolmabahçeCd Beşıktaş-ISTANBUL TEL: 0212 327 43 45 Galen hergûn 10.00-18 00 arasında açıktır (Gırişler Dolmabahçe caddesı uzenndeki kapıdandır.) Mehtap Fenercioğlu ATÖLYESİ Yağlıboya Resim Sergisi 18 Kasım- 10Aralık'05 Istanbul Teknık Univeriitesı • IspırtoHane Kühur ^Aerkezı Atakoy 8 Kısım muhsin bilyap resim da cd »arraf »h »k no NILHAN SESALAN "Polen Çağı" Heykel Sergisi / 15 Kasım-9 Aralık 2005 AD1ÎÖAN POYRACIK SOKAK 32/1 NİŞANTAŞI / TEL: 0212 247 90 81 GALERİ ve SERGİ İlanLannız İçin (0212)293 89 78 perareklam@perareklam com tr perareklam@superonlıne com tr www perareklam com tr KARSU TEKSTİL GALERİSİ SU YUCEL Resim Sergisi 09 Kasım - 02 Aralık 2005 Ga2etecıler Srtesı Yazartar Sk No 26 80300 Esentepe / ISTANBUL Tel 212 288 33 89, Faks 0212 267 24 44 e-maıl sanatgalensı®karsu com !r www karsu com trtr/galen/index html
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle