Katalog

18 OCAK 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Diyarbakır'da geçen yıl yaşı 18'in altmda olan 1914 kişi hakkmda yasal işlem yapıldı AdByeler çocuk dohı• Suç oranının fazla olmasının en önemli nedeni çevre illerden alınan göç. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nün hazırladığı rapora göre, kentte en çok işlenen suçların başında hırsızlık geliyor. DİYARBAKIR(CumhuriyetBü- rosu) - Diyarbakır'da 2004 yılında yaşlan 18'in altında olan ve çeşitli suçlara karışan 1914 çocuk hakkın- da yasal işlem yapıldı. Diyarbakır Barosu Çocuk Hakla- n Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Selda Aytekin, çocukların işledikle- ri suç oranının fazla olmasının ne- deninin büyük oranda göçten kay- naklandığını söyledi. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü 2004 yılı ra- poruna göre, çocuklann en çok iş- lediği suçlar arasmda ise kapkaç, kesici aletle yaralama ve darp olay- ları geliyor. Rapora göre, kentte çocukların kanştığı 1460 dava dosyası açıldı. Açılan dosyaların bin 444'ünün sa- nıkları mahkemeye sevk edildi. AlLELER İLGÎSİZ Kentte 2004 yılında en çok işle- nen suçlardan biri olan 343 hırsız- lık olayında 519 çocuk mahkemeye çıkanhrken, 106 darp olayında 141 çocuk, 176 kapkaç olayında 226 ço- cuk ve 31 gasp olayında 49 çocuk ile kesici aletle yaralamalarda 443 çocuk mahkemeye çıkarıldı. Yapılan araştırmalarda suç işle- yen çocukların aile ilgisinden mah- rum olduğunu, kalabilecekleri bir evlerinin olmadığını belırten Selda Aytekin, Diyarbakır E Tipi Ceza- evi'nin çocukların kalabileceği bir yer olmadığını anlattı. Cezaevi personelinin çocuklara karşı eğitimli olmadığını vurgulayan Aytekin, yetişkinlerin isteklerini kıs- men de olsa dillendirdiklerini, ancak çocukların isteklerini tam olarak di- le getiremediklerini kaydetti. 73 KİLO EROİN Uyuştunıcu tadrlerine baskın ANKARA/İSTANBUL (Cumhu- riyet) - Narkotik Şube Müdürlüğü ekıplerince Ankara ve lstanbul'da dü- zenlenen operasyonlarda yaklaşık 4.5 kilo esrar ile 996 Ecstacy hap ve 73 kılo eroin ele geçirildi. 5 kişi gözal- tına alındı, 3 kişi turuklandı. Adana'dan gelecek bir TIR ile In- giltere'ye gönderıleceği öğrenilen uyuşturucuyu TIR'a teslim edecek olan minibüse, Bağcılar'da operas- yon düzenlendi.Operasyonda 73 ki- lo eroin ele geçirildi. Olayla ilgili, eroinin sahibi olduğu ileri sürülen Şeyhmuz S. ile uyuşturucunun ima- latını yaptığı bildınlen Selahattin U. ve TIR sürücüsü Orhan K. gözaltı- na ahndılar. Bu kışiler rutuklandı Başkentte Lalahan ve Ankara Şe- hırlerarası Terminal Işletmesi'nde (AŞTÎ) gerçekleştirilen iki ayn ope- rasyonda, yaklaşık 4.5 kılo esrar mad- desi ile 996 adet Ecstacy hap ele ge- çirildi, 5 kişi gözaltına alındı. Çınar ailesinden 7 kişinin öldürülmesiyle ilgili olarak gözaltına alınan 4 kişi serbest bırakıldı Sanyerkatliamında5 tutuklama Bayram yağmurlu Mevsim normalleri civannda seyreden hava sıcaklı£ında, bayram boyunca bir değişiklik olmayacağı bildirildi Bayramın 1. günü, yur- dun güney kesimleri çok bulutlu, kıyı Ege, Bafı Akdeniz kıyılan, Cii- neydoğu Anadolu'nun doğusu ile Doğu Anadolu'nun güneydoğusu yağışlı, kuzey ve iç bölgeler parçalı bulutlu geçecek. Yağışlar, yağmur, Doğu Anadolu'nun güneydoğusunda ise kar şeklinde olacak. Meteoroloji Genel Mü- dürlüp'nden yapılan açıklanıaya göre, lstanbul'da, Kurban Bayramı'nın3. ve 4. günleri yağış bekleniyor. (AA) HİLALKÖSE Sanyer'de Çınar ailesinden biri çocuk yedi kişinin öldürülmesi olayını gerçekleştirdikleri iddiasıyla gö- zaltına alınan 9 kişiden 5'i rutuklandı. Sanyer'deki cinayetle ilgili olarak gözaltında bu- lunan 9 kişi, dün sabah saatlerinde Sanyer Adliye- si'ne getirildi. Zanlılardan, Metin Erdem, İhsan Erdem, Murat Erdenı ve Rufet Meıneodov, savcı- lıktaki sorgulannın ardından serbest bırakıldı. Me- tin Tanış, Ertckin Tanış, Mehmet Salih Erdem, EI- şen Hüseyinov ve Fikret Memmedov'u ise "silahfa gasp" ve "bu suçu işlemek amacıyla 7 kişiyi taam- müden öldürmek ve bu suçlara iştiraketmek" suç- larından nöbetçı mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi sulh ceza mahkemesince tutuklanan 5 kişi Bay- rampaşa Cezaevı'ne gönderildi. Çınar ailesinin ya- kını olduğu ileri sürülen bir kadmın adliye binası- na girmesi ise polislerce engellendi. Asayiş Şube Müdürlüğü'nde Sanyer cinayetine ilişkin olarak dağıtılan basın bülteninde olayla ilgi- li yapılan çalışmalarda, toplam 16 kişinin gözaltı- na alındığı, 7 kişinin olayla ilgilerinin bulunmadı- ğı gerekçesiyle serbest bırakıldığı belirtildi. Istanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, Sa- nyer cinayeti olayının "dörtdörüükçözüldüğünü'', zanlılann yakalandığını söyledi. Cerrah, Okmeyda- nı'nda bir hemşireye yönelik taciz olayının gaf ola- rak nitelenmesini eleştirerek "Polisin bu tip olaylar- da gafi olması nıümkün değüdir" diye konuştu. AKBAIMK ANADOLUBANK fj* ASYA MNANS BANKEUROPA cîîîbank DenlzBank^ f/j DIŞBANK ^KRNANSBANK *»Garanti HALKBANK <5Ö@K0CBANK T C ZİRAAT BANKASIA Ş TEKSTİLBANK HbilJRKISHBANK TÜRKIYE$BANKAS. VdklfBank YAPINTKREDI Kredi kartınızı tüm ATM'lerde kullanabilirsiniz Artık, kredi kartınızla tüm bankaların ATM'lerinden "nakit avans" çekebilirsiniz. Her banka, nakit çekimi için kendi belirlediği faız ve komisyon oranını uygulayacaktır. BANKALARARASI KART MERKEZİ lîyatrocularm protestosu • İSTANBUL (AA) - Marmara depreminde hasar görmesi nedeniyle Istanbul Valiliği'nce yıkım karan alınan Kartal Sanat Tiyatrosu oyunculan, kendilerine yeni bir salon gösterilmemesini protesto ettiler. Kartal Sanat Tiyatrosu'nun yıkım karan alınan binasının Önünde toplanan oyuncular, tiyatronun sembolü olan gülen ve ağlayan yüz maskelerini takarak davul çaldılar. Oyuncular, pankartlarla da yıkım karannı halka duyurmaya çalıştılar. Gazetecilerin 'kana yılı' • BRÜKSEL (AA) - Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (FIJ), geçen yıl görev başında 129 gazeteci ve medya çalışanının öldürüldüğünü açıkladı. Merkezi Brüksel'de bulunan ve 110 ülke- den 500 binden fazla gazeteciyi temsil eden FlJ'in raporunda, geçen yıl yalnızca Irak'ta 49 gazetecinin yaşamını yitirdiği bilgisi yer aldı. FIJ, 2004'ün, kayıtlı olarak en fazla gazetecinin öldürüldüğü yıl olduğunu belirtti. Holigana tahliye • Istanbul Haber Servisi - Galatasaray ile Leeds United takımlan arasındaki futbol maçı öncesi 2 Ingiliz taraftann ölümüyle sonuçlanan olaylara ilişkin davanın tek tutuklu sanığı Ali Ümit Demir tahliye edildi. Sanık avukatının itirazını sonuçlandıran 2. Ağır Ceza Mahkemesi "Sanığın 5 yıla yakındır tutuk- lu bulunduğu, delilleri karartma tehlikesinin olmadığı, tutukluluğunun devamının tedbirden çıkıp telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği" gerekçesiyle Demir'in tahliyesine karar verdi. Bir kişiye 110 bin YTL • ANKARA (AA) - On Numara oyununun bu hafta- ki çekilişinde kazanan numaralar, "3,4, 16, 17, 18, 22, 24, 27, 30, 34, 37, 39,40, 41, 46, 54, 61, 64, 66, 68, 69, 73" olarak belirlenirken, 10 bilen bir kişi, 110 bin 56 YTL 25 YKr kazandı. Çekilişte 9 bilenler 2 bin 293 'er YTL, 8 bilenler 98 YTL 20'şer YKr, 7 bilenler 10 YTL 85'er YKr, 6 bilenler 1 YTL 55'şer YKr, hiçbir numarayı doğru tahmin edemeyenler 1 YTL 20'şer YKr ikramiye kazandı. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Laik Devlet ve Diyanet İşleri Dönüp dönüp; ikide bir aynı konuya girmek, bazen insana sıkıntı veriyor. Korkarım, okuyucu içinde sıkıntılı oluyor. Ama çok önemsediğim ki- mi konuları; tekrar tekrar da olsa, anlatmak zo- runda olduğumu düşünüyorum. Bunlardan biri de Türkiye'deki Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, la- iklikle bağdaşıp bağdaşmadığı. Zira, gerek kon- feranslarımda, gerek katıldığım panellerde ve gerekse derslerimde, bana en çok sorulan soru- ların başında bu geliyor. Aslında, eğer laikliği, "Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması" olarak tanımlarsak; o za- man, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kamu yöneti- mimiz içinde yeri olmaması gerekir. Zaten, bu- gün bu konuya yeniden dönmenin bir nedeni de; bu konuda yetkili ve deneyimli olmasını bekledi- ğimiz değerli bir sanatçımızın, laik devlette Diya- net İşleri Başkanlığı gibi bir kururnun olmaması gerektiği konusundaki sözleri oldu. ••• Laiklik, yaygın bir biçimde, "Din ve devlet işle- rinin biribirinden ayrılması" olarak tanımlanır. Bu tanım, elbette yanlış bir tanım değildir, fakat çok eksik bir tanımdır. Ve yukarıda da değindiğim gi- bi; eğer laikliği böyle tanımlarsak, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı bünyesinde barındıran ve ciddi bir bütçe ayıran Türkiye Cumhuriyeti'nin laik sayıl- maması gerekir. Laiklik; bir toplumda, yönetenlerin, yönetme yetkilerinin kaynağı ile ilgili bir tanımdır. Ayrıntıya biraz aşağıda girmek üzere şimdi tanımı vere- yim: "Laiklik; bir toplumda, yönetenlerin yasaları yapanların, kurallan koyanların; bu konulardaki yetkilerini, yani yönetme, yasa yapma, kural koyma vb. konulardaki yetkilerini; din ve Tanrı dışında bir kaynaktan almaları demektir." Gerçekten, bilebildiğimiz çağlar boyunca, yö- netenlerin yetkilerini nereden ve nasıl aldıklarını incelediğimizde; yetkinin geçmişte, günümüzde ve (korkarım) gelecekte, üç kaynağı olabileceğini görürüz. Bunlar; zorbalık ya da kaba güç; Tanrı ya da din ve nihayet, halkın iradesidir. Yani yö- netenler bu yetkiyi ya zorla almış, yani gaspet- mişlerdir; ya din ya da Tanrı adına kullanmakta- dırlar ve nihayet; şu ya da bu biçimde, halktan almışlardır. Işte laiklik, bu yetkinin, din dışı bir kaynaktan alınması demektir. ••• Laiklikle karıştırılan üç kavram vardır. Bunlar; "Hoşgörû", "din ve vicdan özgürlüğü" ve "Seku- larizm-çağdaşlaşma"d\r. Bu kavramlar, laikliğe çok benzeyen kavramlardır ama, laiklik değildir. Elbette laikliğin çok uzağında kavramlar değiller- dir, fakat bunları "laiklik" olarak tanımlamak, ko- nuyu farklı yönlere çekmektedir. Bu kavramlar arasında, laiklikle en çok karıştırı- lan kavram "sekularizm" olmaktadır. Zira gerek Ingilizcede ve gerekse Almancada, laiklik ve se- kularizm aynı anlamda kullanılmaktadır (Diğer Anglosakson dillerindeki durumu bilmiyorum). Oysaki bunlar, aynı şey değillerdir. Laiklik, eski Yunancadan gelen bir kavramdır ve "Din adamı olmayan kişileri" tanımlayan, "la- ikos" sözcüğünden gelir. Buna karşılık sekula- rizm, Latinceden gelen bir sözcüktür ve "zamana ait, çağa ait" anlamma gelmektedir. Ve sekulariz- mi, ünlü toplumsal bilimcimiz Niyazi Berkes, "Çağdaşlaşma" olarak tercüme etmiştir. "Seku- ler-çağdaş", "sekularizm-çağdaşlık" olarak... ••• Günümüze uyarlarsak "sekuler devlet", yani çağdaş devlet; ekonomik sorunlarını (bir ölçüde de olsa), çözümlemiş ve siyasal olarak, belli bir doy- gunluğa ulaşmış devlettir. Elbette dünya üzerinde hiçbir devlet herkesi memnun edemez. Fakat "çağdaş devlet", din ve devlet arasındaki savaşı- mın sona ermiş olduğu devlettir. Sekuler devlette, din kurumundan devlete yöne- len, herhangi bir tehdit ve talep kalmamıştır. Ve bu nedenle devlet, din kurumundan tümüyle elini çek- miş ve bu işi cemaatlere ve bunların oluşturacakla- rı örgütlere bırakmıştır. Fakat bu cemaatlerden hiç- birinin, hiçbir üyesi; yaşadıkları devletin siyasal ya- pısını, Hz. Isa'nın yaşadığı (varsayılan) düzene dö- nüştürmek için, hiçbir çaba sarf etmediği gibi, böyle bir şeyi aklına bile getirmemektedir. Buna karşılık, bizim gibi toplumlarda; din ve devlet arasındaki mücadele, sona ermemiştir. Ufak bir azınlık olsalar bile, bu toplumda "Siyasal Islam- cılar" devletimizin düzenini, kendi varsaydıkları bir düzene dönüştürmek istemektedirler. "Varsaydık- ları" dedim. Zira Islamiyetin hiçbir kaynağında, "Is- lamın siyasal düzeninin nasıl olması gerektiğine" değgin, tek bir satır bulunmamaktadır. Bunu talep edenler, kendi anlayışları çerçevesinde bir Islami düzen uydurmaktadırlar. ••• Türkiye'de devlete karşı talepler, Sünni-Hanefi mezhebi üyelerinden gelmekte olduğu için, devlet, bu türden tehditleri engellemek, yani "din adamla- rını" denetlemek için, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı korumaktadır. Alevı vatandaşlarımız; devrimlerin ve Cumhuriye- tin güvencesı oldukları için, herhangi bir "ön/em"(!) gereksinimi duyulmamaktadır. Fark ve haksızlığın kaynağı budur. Dede, dedeyi bıçakladı Huzurevinde kavga: 1yaralı KASTAMONU(AA) - Kastamonu Huzure- vi'nde çıkan kavgada, 80yaşındakiŞevketT., 76 yaşındaki Hüseyin Ç.'yi 9 yerinden bıçak- layarak ağır yaraladı. Alınan bilgiye göre hu- zurevinde kalan Şevket T, henüz belirleneme- yen bir nedenle arkada- şı Hüseyin Ç. ile tartış- maya başladı. Tartışma- nın büyümesi üzerine Şevket T, Hüseyin Ç'nin kafasına bastonunu vur- du. Daha sonra huzure- vinin mutfağına giden Şevket T. buradan aldı- ğı bıçakla Hüseyin Ç.'yi 9 yerinden bıçakladı. Ağır yaralanan Hü- seyin Ç., Kastamonu Devlet Hastanesi'ne kaldınlarak tedavi altı- na alındı. Yaşlı adamın hayati tehlikeyi henüz atlatamadığı öğrenildi. Zanlı Şevket T. ise gö- zaltına alındı.