Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 OCAK 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Suç işleme oranına göre İstanbul, Antalya, Gaziantep ve Mersin en güvenilmez iller oldu
Korku tünelindekikentlerHaber Merkezi - Ölüm, gasp,
hırsızlık, oto hırsızlığı, yarala-
ma... Büyükkentlerin hiç ek-
silmeyen, tersine tırmanan
asayiş sorunları, hangi bü-
yük kent daha güvenli soru-
sunu da gündeme taşıdı.
Araştırmacı- yazar Mustafa
Sönmez tarafından, nüfusu 1 milyonu
aşan 20 büyük kentin suç verilerinden
hareket ederek hazırlanan "Büyük
Kentler ve Güvenlik" başlıkJı araştır-
ma en güvenli ve en güvensiz büyük
kent sıralamasını ortaya koydu.
2003 tahmini büyük kent nüfuslan
ve o kentteki suç verileri kullanılarak
ve nüfusa diişen olay sayısı dikkate
alınarak yapılan araştırmaya göre, 20
büyük kent içinde Istanbul, Antalya,
Gaziantep ve Mersin en güvensiz bü-
yük kentler olarak ortaya çıkarken
Trabzon, Şanlıurfa, Kahramanmaraş ile
Konya en güvenli ve huzurlu büyük
kentler olarak sıralandılar.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün is-
tatistiklerinden yararlanılarak hazırla-
nan araştırmaya göre, Türkiye'de terör
• Mustafa Sönmez'in nüfusu 1 milyonu aşan 20 büyük kentte
yaptığı araştırmaya göre Türkiye'de işlenen suçların yüzde 30'u
îstanbul'da meydana geliyor. Gasp suçlarında Antalya birinci
durumda bulunuyor. En fazla yaralama Ankara'da olurken
Trabzon, Şanlıurfa, Kahramanmaraş ve Konya en güvenli kentler.
ve diğer asayiş vakalan İstanbul 'da yo-
ğunlaşıyor. İstanbul 11 milyonayakın
nüfusuyla ülke nüfusunda yüzde 15
paya sahip olmasına karşılık, öldür-
me, oto hırsızlığı, yaralama, gasp, hır-
sızlık, kaçırma olaylannda yüzde 30'la-
ra varan pay sahibi.
Caspta Antalya blrlncl
Araştırmanın en dikkat çekici bul-
gularınadan biri de cana kasıtta İstan-
bul öne çıkarken malın gasp edılme-
sinde Antalya'nın birinci büyük kent
olması.Sönmez'incalışmasındanüfus
başına düşen hırsızlıkta da Antalya 20
büyük kent arasında ilk sırada ycr alı-
yor. Verilere göre, Antalya'da yaşayan
her bin kişiden 5'i hırsızlık gibi bir
olay ile yüz yüze gelebiliyor. Araştır-
ma sonuçlarına göre, oto hırsızlığında
İstanbul, açık ara birinciliğini ilan edi-
yor. Araştırmaya göre, 2003 'te 17 bi-
ne yakın oto hırsızlığı suçunun işlen-
diği tstanbul'da her 100 bin kişiye 16
oto hırsızlığı suçu düşüyor.
Araştırmada ortaya çıkan bır diğer
ilgınç sonuç ise yaralama vakalarında
Ankara'nın ilk sırayı alması.
Ankara'da 2003'te 6 bin 114 yara-
lama olayı yaşanmış. En az yaralama
vakaları Manisa, Hatay ve Şanlıurfa'da
görülmüş.
Yirmi büyük kentin asayişi ile ilgi-
li araştırmanın sonuçlarına göre, İs-
tanbul, nüfustaki yüzde 15'Iik payına
göre suçluluğun yüksek olduğu bir
metropol. Sönmez, suç ışlemede Is-
tanbul'u Antalya'nın izlemesinin olduk-
ça önemli bir olgu olduğunu belırte-
rek "Antalya'nın hızla İstanbullaşmak-
ta olduğunu söylemekabartı değiL Özel-
likle mala dönük suçlarda Antalya'da
hızlıbir brmanış olduğu gözlemlenebi-
liyor" dedi.
İşsizlik ve gelir uçurumu
Araştırmasında "Türkiye nüfusu-
nun yüzde 15'ine karşılık gelen 11 mil-
yoııluk İstanbuTda dehşetli bir gelir
uçurumu ve işsiziik kol geziyor" ifade-
lerini kullanan Sönmez, Îstanbul'da
günde 1 doların altında bir gelirle ya-
şayan üç milyon insan olduğuna dik-
kat çekti. Araştırmaya göre, Istanbul'un
işsizliği yüzde 20'yi aşmış durumda.
Kriz öncesi, 2000'de 210 bin olan açık
işsiz sayısı 2001 'de 331 bıne, 2002'de
ıse483 bıneçıktı.
Sönmez, bu sonuçları "Bu, her 5 ki-
şiden birinin işsiz olduğu büyük bir
metropol demek" şeklinde yorumladı.
Araştımıada çeşitli nedenlerle Istan-
bul'a gelen yabancılann suçun artı-
şında önemli bir etkiye sahip olduğu
da vurgulanıyor.
Diğer kentler
Araştırmacı Mustafa Sönmez, diğer
büyük kentlerin durumunu ıse şöyle
özetliyor: "Asayiş yönünden Gazian-
tep ve Mersin, yeterince güvenli olma-
yan büyük kentler arasında öne çıkan
iki büyük kentimiz. Ankara ve İznıiı;
güvensizlik liginin beşinci ve altmcı met-
ropolleri. Onları Adana izliyor. En gü-
venli kentlerin ilk sırasını alan Trabzon,
asayiş cenneti. Yirmi büyük kent ara-
sında en az öldürme, en az hıısı/lık
Trabzon'da. Şanlıurfa da en az hırsız-
lık ve oto hırsızlığı görülen oldukça gü-
venli büvük kentlerden biri."
Otelîn LPG tankı
patladı: 26 yaralı
• ANTALYA (AA)-
Antalya'nın Manavgat
ilçesi Sorgun mevkiinde,
kış sezonu ncdeniyle
tadilatta bulunan Club
Voyage Otel'de, LPG
tankının değişimi
sırasında gaz
sıkışmasından patlama
meydana geldi. Patlama
sonrası oteldc yangın
çıkarken otelin
yemekhane duvan
yıkıldı. Yangın itfaiye
tarafından söndürülürken
olayda yaralanan 26 kişi
çeşitli hastanelere
kaldırılarak tedavi altına
alındı.
Sabancı Holding
CEO'su soyuldu
• İstanbul Haber Servisi
- Sabancı Holding
CEO'su Celal Metin'in
Üsküdar'daki villasından
2 tablo ile bazı gümüş
eşyalar vc 1 bilgisayar
çalındı. Havuzbaşı
Mahallesi'ndeki villaya
pazartesi gecesi dış
kapıyı kırdıklan sonra
zemiıı kattaki
pencereden giren hırsız,
2 tablo, gümüş yemişlik,
gümüş gaz lambası,
gümüş sigara kutusu, 1
antika tespih ve 1 dizüstü
bilgisayan çaldı.
Yetkililer, elde edilen
parmak izlerinden
zanlının kimliğinüı
belirlendiğini
kaydeltiler.
Çiller'in yalısına
hınsız girdi
• İstanbul Haber Servisi
- Eski Başbakan Tansu
Çiller ve ailesinin
oturduğu Yeniköy'deki
yalıya önceki gece giren
lıırsızlann, yüklü
miktarda ziynet eşyası ve
bir miktar döviz
çaldıkları belirlendi.
Polis ekipleri, parmak
izlerinden yola çıkarak
lıırsızlann yakalanması
için soruşturma başlattı.
Olay sırasında Uludağ'da
tatil yaptığı öğrenilen
Tansu Çiller, haberi
alınca eşi Özer Çiller ile
birlikte Istanbul'a döndii.
Gazeteciye
saldırı
• ZONGULDAK
(Cumhuriyet) - Çalışan
Gazeteciler Günü'nün
kutlandığı lOOcak'ta
Zonguldak'ta, yerel
yayın yapan Zirve
gazetesinin bürosu
basıldı, Genel Yayın
Yönetmeni Ömer Taşlı,
3 kişi tarafından
yumruklarla darp edildi.
Taşlı'nın kafatasında
çatlak olduğu belirlendi.
Taşlı'nın verdiği ifade
doğrultusunda llyas
Eyioğlu, Mustafa Salih
ve Murat Sevimli
gözaltına alındı.
Gözaltına alınanlar
sorgulannın ardından
serbest bırakıldı.
Sosyologlara göre şiddetin arkasında gelir adaletsizliği ve göçün yarattığı sorunlar var
Ehslaıııa suça itiyor• Galatasaray Üniversitesi
Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi
Doç. Dr. Ali Ergur, istihdamı
arttırıcı önlemlerle
desteklenmeyen af yasalarının
suç oranını arttırdığını söyledi.
İstanbul Haber Servisi - Galatasaray
Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim
üyesi Doç. Dr. Ali Ergur, şiddetin
engellenmesi için kararlı devlet
politikalarının benimsenmesıni, ceza
hukuku teknığı kadar sosyolojiye de bu
nedenle gereksinim bulunduğunu
vurguladı. Trabzon'da Prof. Dr. Sadettin
Güner ve oğlunun öldürülmesi, Sanyer'de
Çınar ailesinden 7 kişinin katledilmesi,
Silivri'de Ukrayna uyruklu Tatyana L.'nin
bebeğinin fuhuş çetesı tarafından
öldürülmesi, Okmeydanı SSK
Hastanesi'nde görevli hemşire N.T.'ye
tecavüz edilmesiyle büyük kentlerdeki
"güvenlik" sorunu ve "suç ve nedenleri"
Türkiye'nin tartışma gündemine oturdu.
Doç. Dr. Ali Ergur, son birkaç yıldan bu
yana kentsel şiddet doz ve biçimlerinde bir
artış olduğu gözlendiğini, ancak bu
olgunun gerçek boyutları hakkında
yapılmış kapsamlı bir araşürmanın
varlığından bahsetmenin güç olduğunu
belirtti. Ergur şu görüşlere yer verdi:
"Şiddetin tırmanışında hirlakını özel,
konjonktürel nedenler olabilir.
Hukuksuzluğun meşruiyetinden kolluk
kuvvetlerinin görevlerini ifa etmelerindeki
motivasyon düşüklüğüne dek yayılan geniş
bir yelpazede tezahür etmektedir. Ancak
bu özel ve konjonktürel nedenlerin dışında,
daha sosyolojik bir düzlemdc yapılacak bir
çözümleme, bizc Türkiye'nin kırdan kente
göç ve kentüleşmc süreçlerini henüz
tamamlamadığını, yaşanan sorunların bu
dönüşümün bir belirtisi olduğunu gösterir."
Geleneksel tanmın çözülüşüyle geniş
kırsal kökenli kitlelerin kıt kaynaklı büyük
kentlere akmasına neden olduğuna dikkat
çeken Ergur, şöyle devanı etti: "Gelir
adaletsizliğini ve panltıh yaşam biçimlerini
sürekli olarak gözler oniinc seren kiüe
iletişim araçlarının tahrik eltiği daha iyi
yaşam' arzuları, her loplumsal katmanda
huzursuzluklara, yer yer trajik öykülere
dönüşmekte ise de asıl yıkıcı etkisini, kentin
nıarjına itilmis, kaybedecek hiçbir şeyi
olmayan kitleleri hızla suça teşvik ederek
gerçekleştirmektedir. Ayrıca göç, aile
bütünlüğünü, yine çoğunlukla ekonomik
temelli nedenlere bağlı olarak
parçalamakta, bundan en kötü şckilde
etkilenenler çocuklar olmaktadır; 'sokak
çocukları' olgusu, çoğunlukla böyle bir
sürecin ürünüdür. Gündemimize gelen
şiddet olayları bu sancının ifadesidirler."
Siddette basının rolü
Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat
Fakültesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Doç.
Dr. Belkıs Cümbetoğlu da toplumda hangi
insanlara daha çok yaşam hakkı verildiğini
sorgulamamız gerektiğini vurgulayarak,
şunları söyledi:
"Açıktır ki kinıi iıısanlar toplumda daha
çok, kimilcri daha az yaşam hakkına sahip.
Yazılı ve görsel basında şiddetin etkisini
görmekteyiz. Biz izleyenler olarak da bu
şiddete maruz kahyoruz. Şiddet konusunu
ele alırken tüm boyutlarını düşünmemiz
gerekiyor; ruhsal analiz, toplumsal cinsiyet
temelli analiz, eğitimden kaynaklanan
şiddet üzerine analiz gibi, şiddeti bütün
düşünmemiz gerekir."
Kaçınlan
Yılmaz, Özcan
ve Muşar
Çınar'ın
cesetleri
Florya
Dörtkardeşler
Sokak'ta bir
arabanın
bagajında
bulunmuştu.
Çınar
kardeşler dün
Kilyos'taki aile
mezarhğında
toprağa verildi.
(Fotoğraf: AA)
Polis, Sarıyer katliammda ihale mafyası ve gasp üzerinde duruyor
Giz perdesi kalkmadıMEHMET FARAÇ
tstanbul polisi, Sanyer'de
7 kişinin katledilmesiyle so-
nuçlanan cinayet zincirinin
ardında Çınar ailesinin para
ve mal varlığının gasp edil-
mesine çalışılmasından ve bir
ihale anlaşmazlığından kuş-
kulanıyor. Faillerin kimlık-
lerini belirleyen polis yetki-
lileri, olayla ilgili olarak, "Ka-
tiücrin de tahnıin edemeye-
ceği boyutlara ulaşmış" yoru-
munu yapıyor.
3 Ocak günü Sanyer Cum-
hunyet Malıallesı Okul Sokak
24 numaradaki 2 katlı eve gelen po-
lisler, Şamil Çınar, eşi Satı, Sakarya
Üniversitesi öğrencisi kızları Derya
(22) ve 3 yaşındaki yeğenleri Eren Ya-
hnlıdağ'ın (3) cesetleriyle karşılaşı-
yor. Bu arada, çiftin, aynı evde oturan
ve tekştil işiyle uğraşan oğulları Yıl-
maz, Özcan ve Muşar'ın da kaybol-
duğu saptanıyor. tlk incelemede, cina-
yette susturucu takılı 7.65 milimetre
çapında tabanca kullanıldığı anlaşılı-
yor, olay yerinde ise 8 adet boş kovan
ele geçiriliyor. Sıvaslı cinayet kurban-
ları, Okmeydanı Cemevi'nde düzen-
lenen törenin ardından Kilyos Mezar-
lığı'nda toprağa verilirken polis hem
zanlıları hem de kayıp üç kişiyi bul-
mak için çabalıyor. Sarıyer llçe Em-
Tanıdık kuşkusu
Katliamın yaşandığı evin kapı ve pencerelerinde zor-
lama olmaması vc olay yerinde boğuşma izine rast-
lanmaması, "Katillertanıdıkmıydı" sorusunu da gün-
deme getiriyor.Bır polis yetkilisi, olayda 3 yaşındaki
bir çocuğun neden hedef alınmış olabileceği konusun-
daki soruyu da şöyle yanıtlıyor: "Olayın bir gasp ko-
nusu olduğundan da kuşkulanıyonız. Ancak 7 kişinin
ölümü, katillerin de tahmin edemeyeceği bir süreç gibi
sı 7'ye çıkan Sanyer katli-
amında siyasi bir yön bulun-
madığını söylüyor. Uzman-
lar, ticari bir anlaşmazlık üze-
rinde duruyor. Ancak bu an-
laşmazlığın bölgedcki esnaf
arasında mı yoksa başka bir
iş alanında mı yaşandığı ko-
nusunda çelişkili bilgiler bu-
lunuyor. Otomobil bagajında
cesetleri bulunun üç kardeş,
Mahmutpaşa'daki Abud Efen-
di Hanı'nda Çmar Kids adlıgörünüyor. Öyle görünüyor ki, olay onların hedeflediği u ı _ı u > ı ı _ı u wmjM M U W
boyutu çok fazla aşmış. İz ve tanık bırakmamak için işyerinde tekstille uğraşıyor,
olay katliama dönüşmüş. Olaym faillerinin kiınlikleri jaha ç0^ ç0 C l l k kabanı ve
belirlendi. Yakalanmalanna çahşıhyor"
niyet Müdürlüğü, Asayiş ve Organi-
ze Suçlar Şube Müdürlüğü dedektif-
lerinin yürürtüğü soruşturmada, aile-
nin 6 yakınının da bilgisine başvuru-
luyor. Uznıanlar, katledilenailebirey-
lerinin telefon görüşmelerinden iz sü-
rüyor. Soruşturma sürerken vahşetin
boyutlan da büyüyor.
Çınar ailesine ait 34 VP 9883 pla-
kalı minibüs ile 34 UL 9843 otomo-
bil ile önceki gün Florya Dörtkardeş-
ler Sokak'ta park halinde bulunuyor.
Otomobilin bagajını açan polisler Yıl-
maz, Özcan ve Muşar Çınar'ın ceset-
leriyle karşılaşıyor. Çınar kardeşlerin
kafalanna siyah poşet geçirildiği ve baş-
larından kurşunlanarak öldürüldüğü
tespit ediliyor. Yetkililer, kurban sayı-
montu üretıyor. Handaki çok
sayıda esnaf, Çmar ailesinin
Kemerburgaz'da inşaat ışı için bır ar-
sa ihalesıne girdiğini ve burada maf -
ya baskısıyla karşılaştığını, bu neden-
le son günlerde büyük endışe yaşa-
dıklarını ileri sürüyor. Bir esnaf, "Çı-
narlar,son günlerde sıkınnlıymış. Sağ-
dan soldan silah temin etmeyc çahşıyor-
larmış" iddiasında bulunuyor.
Çınar kardeşleıinin işyeri konışu-
larından ikisi, onları "sessizvesade-
ce işlerine bakan, çevreleriyle sorun-
lan olmayan insanlar" diye tanımlı-
yor. Dükkânlannın tam karşısındaki
lokantanın işletmecisi ise "Biz de in-
şaat işine girdikJerini duyuyoruz. Ya-
sadışı bir şeylerine rastlamadık, sabah
dükkânı açar, mal getirir, akşanı ev-
lerine giderlerdi" diyor.
Ortakları
daölü
bulundu
Haber Merkezi - Florya'da kendilerine
ait otomobilin bagajında ölü bulunan
Çınar kardeşlerle iş bağlantısı olduğu
öne sürülen Hanıza Karadeniz
otomobili içinde ölü bulundu. Görgü
tanıklarının ihbarı üzerine TEM Otoyolu
Silivri kesiminde yol kenararındaki bir
otomobilde inceleme yapan polis
Karadeniz'in cesediyle karşılaştı. Görgü
tanıkları Hamza Karadeniz'in, seyır
halindeyken kendisini vurduğunu ve
otomobilin kontrolden çıkarak yol
kenarında durduğunu söyledi. Hamza
Karadeniz'in, Sarıyer'deki evlerinden
kaçırıldıktan sonra önceki gün bir araba
içinde cesetleri bulunan Yılmaz,
Özcan ve Muşar Çınar kardeşlerle
iş bağlantısı olduğu öne sürüldü.
Bcş bakandan oluşan komite eylem planını açıkladt(AA)
24 saat aralıksız izlenecekler
Sokak
çocukları
için eylem
planı haur
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sokakta çalışan
ve yaşayan çocuklann topluma kazandınlması ile
kapkaç olaylannın önlenmesi amacıyla 5 bakanın
katılımıyla oluşturulan komite, eylem planını
belirledi. Ha/ırlanan modele göre, çocuklann
belirlenmesi amacıyla 24 saat aralıksız çalışma
yürütülecek. "Sokakta Yaşayan veya Çalışan
Çocuklara Yönelik Hizmet Modeli"ni tanıtmak
amacıyla Devlet Bakanı Cüldal Akşit, Adalet
Bakanı Cemil Çiçek, Içişleri Bakanı Abdülkadir
Aksu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ve Sağlık
Bakanı Recep Akdağ ortak basın toplantısı
düzenledi. Başbakanlık Toplantı Salonu'nda
düzenlenen toplantıda Akşit, komitenin yaptığı
çalışmaların ardından kısa, orta ve uzun vadeli
stratejiler belirlediğinı bildirdi. Orta vadede çözüm
üretmeye yönelik olarak SHÇEK'in
koordinatöılüğünde "Sokakta Yaşayan ve Çalışan
Çocuklara Yönelik Hizmet Modeli" adıyla yeni bir
model geliştırdiklerini anlatan Akşit, projenin
başta İstanbul olmak üzere sorunun yoğun olduğu
illerden başlanarak uygulanacağını bildirdi. Proje
çerçevesinde 24 saat esasına göre çahşılacağını
söyleyen Akşit, ikna yöntemi öncelikli olmak
üzere hizmet sunulacak çocuklann belli
merkezlerde toplanacağını, durum tespitinin
ardından çocuklann rehabilitasyon merkezlerine
yönlendirileceğini bildirdi.
Çiçek: Tek maddelik yasa hazır
Adalet Bakanı Çiçek de 1 ürk Medeni Kanunu'nun
ilgili maddelerinde çocuğun korunmasına ilişkin
düzenlemeler yapıldığını belirterek bundan sonra
ahnacak önlemlerin yasal çerçeveye oturtulması
gerektiğini ifade etti. Çiçek, güvenlik güçlerince,
sokakta yaşadığı tespit edilen çocuklann anne-
babası olmaması halinde korunma kararı alındığını
kaydetti. Anne-babası olan çocuklar konusunda ise
sorunlar yaşandığını, esas problemin velayet
meselesinden çıktığını anlatan Çiçek, bu konuda
bir yasa taslağı hazırladıklannı söyledi. Sokakta
yaşayan çocuklann ilk tespitte ailelerine teslim
edildığini, ancak yasayla birlikte ihmalin
tekrarlanması durumunda konunun hâkim
tarafından karara bağlanacağını söyleyen Çiçek,
"Bu durumda hâkim 2 gün içinde, belirlenen
politikaların uygulanması konusunda bir karar
verecek. Hâkimin kararı, velinin rızası yerine
geçmiş olacak" dedi.
Bakırköy Çocuk Tutukevi
Hapisten
yükselenyeni
yaşam isteği
FİGEN ATALAY
Bakırköy Çocuk Tutukevi'nde kalan çocuklar,
özgürlük, para, eğitim ve aile ıstiyorlar.
Semiha Şakir Vakü'nca, suça itilmiş çocuklann
demografik özelliklerinin yanı sıra psikososyal
profillerini çıkartmak amacıyla Bakırköy Çocuk
Tutukevi'nde 174'ü rutuklu, 25'i hükümlü 199
çocuk üzerinde "Ergen Değerlendirme ve Eğitim
İhtiyaç Anaüzi" adlı bir anket çalışması yapıldı.
"Tlıtukevine gelmeden önce nereden geliyordun"
sorusuna, 140 çocuk "aile yanmda" yanıtını
verirken 20 si akraba yanında, 5'i arkadaş
yanında, 9'u tek başına, 15'i de sokakta
yaşadığını söylemiş. "Tahh'ye olduktan sonra
nereye gideceksin" sorusuna ise 174 çocuk
ailesinin yanına, 8'i akraba yanına, 1 'i arkadaş
yanına, 8'ı kendi evine, 4'ü de sokağa gideceği
yanıtını venniş. Vakıf Genel Koordinatörü
Osman Şibik'in, anket uygulannîası ve
sonuçlanyla ilgili gözlemleri şöyle:
• Çocuklar, anketin ne amaçla yapıldığı,
sonuçların nasıl kullanılacağı açıklamasım
anladılar ve ankete cevap verme konusunda
zorluk çıkarmadılar.
• Sorulan algılama ve dikkat düzeyleri düşüktü.
Anne-babasının yaptığı iş ya da sağ olup
olmadığına yönelik sorularda bile güçlük
yaşadılar.
• Çocuklann bir bölümünün, anketin sonucunda
yapılacak eğitimler konusunda umutlu olduklan,
diğer bölümünün de 'anketin hiçbir şey
değiştirmeyeceğTni düşündükleri görüldü.
ı/ Okuma-yazma sorununun beklenenden daha
çok olduğu gözlendi.
«/ Okula devam isteğinin çok fazla olduğu, ancak
sicillerinin okula devam konusunda engel olup
olmadığı konusunda bilgilenmedikleri gözlendi.