Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 OCAK 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
CHP Parti Meclisi, 'rüşvet' iddialan nedeniyle iki YDK üyesinin ihracını istedi
Dursun ve Baba disiplindeTÜREYKÖSE
ANKARA - CHP Parti Mec-
lisi (PM), 4 ret oyuna karşılık 64
oyla rüşvet savlanna adları ka-
nşan Yüksek Dısiplin Kurulu
(YDK) üyeleri CaferDursun ve
Engin Baba'nın tedbırli olarak
kesin ihraç ıstemiyle YDK'ye
sevkine karar verdi. CHP lide-
ri Deniz Baykal toplantıda yap-
tığı konuşmada, "yozlaşmanın
askerlere, komutanlara kadar
sirayet ettiğini" vurgularken
"Rüşvet sistematik hale geldi
ama, rüşvetle mücadele sistema-
tikdeğiL Bizmücadelemizisonu-
nu kadaryürüteceğiz. Hatümü-
dafaayoktur,sathınıüdafaa var-
dır" dedi. Baykal, "Mücadele-
lerinin Atatürk'ün Anafartalar
mücadelcsindcn daha azönenı-
li, ancak aynı islikaınettc oklıı-
ğunu" da söyledi.
CHP PM'nin 64 üyesi 2 YDK
• CHP PM'nin 64 üyesi, Cafer Dursun ve Engin Baba'nın
YDK'ye sevki yönünde oy kullanırken Hasan Aydın, Hüseyin
Özcan, Mehmet Tomanbay ve Nazmi Şarvan ret oyu kullandı.
PM üyelerinden Semra Aksakal da "12 Eylül gibisiniz,
önünüze geleni biçiyorsunuz" diyerek toplantıyı terk etti.
üyesinin YDK'ye sevkı yö-
nünde oy kullanırken; Hasan
Aydın, Hüseyin Ozcan, Mehmet
Tomanbay ve Nazmi Şarvan ret
oyu kullandı. PM üyelerinden
Semra Aksakal da, "Partiye ya-
zıkoluyor. 12 EyKilgibisiniz, önü-
nüze geleni biçiyorsunuz" diye-
rek oylamaya katılmadan toplan-
tıyı terk ettı.
'Yozlaşma yayguılaştT
Edinilen bilgiye göre CHP li-
deri Baykal, toplantıda şu görüş-
len dile getirdi: "Türkrye'deyoz-
laşnıa o kadar yaygmlaşh ki, as-
kerlere kadar sirayet etti. Ku-
mandanlaryargüanıyor. Türki-
ye'nin en saygın kurumu olnıa-
sıgereken MGK'nin Genel Sek-
reteri bile, yargılanan birinden
borç aldım, ben istemedim, o
verdi, diyebfliyor. Bu, biryozlaş-
madır. Orgeneral Hilmi Özkök
ordu içindeki iddialann üzerine
kararlılıkla gidiyor. Rüşvetsiste-
nıatik hale gelmiştir. Ancak rüş-
vetle mücadele sistematikdeğU-
dir. Biz sonuna kadar mücade-
le etmeye kararlıyız. İster CHP
içinde,isterseCHPdışında. Hat-
tı müdafaa yoktur, satlıı nıüda-
faa vardır. Mücadelemiz Ata-
türk'ün Anafartalar mücadele-
sinden daha azönemlidirama ay-
nıistikanıettedir. Yargıdankarar
çıkmadı bekleyiverclinı, arka-
daşımızdır kollayıverelim denıe-
den tüm yolsuzluklann üzerine
kararlılıkla gideceğiz."
Baykal, Şişli Belediye Baş-
kanı Mustafa Sangül'ün yerel se-
çimlerden önce Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'la gizli bir gö-
rüşme yaptığını söylerken "CHP
içine sanki tahrip kahbı yerleş-
tirilmiş" dedı. Medya- ticaret
ve medya- siyaset ilişkilerinden
yakınan Baykal'ın "Medya-ti-
caret ilişkileri Tiirk demokrasi-
sini çürüteceknoktaya geldi Ba-
n dış güçler, muhalefeti de iste-
diklcrigibiyapmakistiyorlar" de-
dıği öğrenildi. Baykal'ın "CA-
SİNANAYGÜN:
'Baraj
düşerse
tsunami
olufANKARA(Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara Ticaret
Odası (ATO), seçım bara-
jının düşürülmesi duru-
munda Türkiye'nin siyasi
ve ekonomik istikrar so-
runuyla karşı karşıya kala-
cağını bildırdı. ATO Baş-
kanı Sinan Aygün, "Tür-
kiye, AB istiyor diye bara-
jın kapaklanm açarsa siya-
si ve ekonomik anlamda
tsunami olur" dedi.
ATO taralından hazırla-
nan "Baraj SenaryolanRa-
poru"na göre, seçim ba-
rajının düşmesi durumun-
da etnık oyları temsil eden
partiler barajı rahatlıkla
aşabilecek, Türkiye ko-
alısyon hukümetleri süre-
cine girecek.
Meclis'e yedi parti
Rapora göre, halen yüz-
de 10 olan barajın yüzde
5'e çekilmesiyle barajın
tamamen kaldınlması ara-
smda bir fark bulunmuyor.
Partiler, yüzde 5 barajmda
da barajsız bir seçimde de
hemen hemen aynı millet-
vekilı sayılarıyla Meclis'e
gınyor.
3 Kasım 2002 seçimle-
rı sonucunda yüzde 10 ba-
rajla AKP'nin 363,
CHP'nın 178, bağımsız-
ların 9 milletvekilı kazan-
dığının anımsatıldığı ra-
porda, barajın yüzde 5 ol-
dıığıı varsayıınındaysa
Meclıs aritmetiğınin tama-
men değıştiği ve parlamen-
toya 7 siyasi partinin gır-
diği kaydedildı.
Raporda, söz konusu se-
naryoya göre Meclis'teki
sandalye dağılımı da şöy-
le olıışLiyor:"AKP266san-
dalyeylcbirincipartioluyor.
CHP117nıillervckiliyle ana
muhalefet görevini üstle-
nirken bugün Meclis'te
temsil edilmeyen 5 parti
parlamentoya girmeyi ba-
şarryor. DEHAP 53, DYP
44,MHP34,GP28,ANAP
SmiIletvekiHiği."
'Rüşvet'konusunda CHP ye taş atan Erdoğan 'aBaykal'dan sertyanıt: Zihninin bunu alması mümkün değil
Liderlerin 'yolsuzluk' atışması
Sarıgül, çahşma bürosunun açıhşının ardından basın toplantısı düzenledi. (Fotoğraf: KORAY AVCI)
'Uyuyan de\i uyandıracağız'
Ankara 'daki seçim bürosunun açılışını yapan Sarıgül,
Baykal 'a 'Faullü dövüşme ve oynama' diye seslendi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Şişli Belediye
Başkanı Mustafa Sarıgül, kurultayda "ahlaklı ve de-
mokratik biryarış" olmasını istedığinı belirterek CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal'a "Faullü dövüşme ve
oynama" dedi.
Şişli Belediye Başkanı Sarıgül, dün çahşma büro-
sunun açılışını yaptıktan sonra basın toplantısı düzen-
ledi. Basın toplantısı öncesinde büro önünde toplanan
halka seslenen Sangül, CHP lıderi Deniz Baykal
1
a
"Faullü dövüşmeyin, faullü oynamayın" çağnsında bu-
lundu. Kurultayda ahlakh ve demokratık bir yarış ol-
masını istedığini kaydeden Sarıgül, kendisi ve ailesi-
nin onur ve şerefinin zedelenmeye çahşıldığını belir-
terek "Ben helal süt emmiş bir ailenin çocuğuyum" di-
ye konuştu. Sangül, "Benimmücadelem,koltuğasev-
dalananlaıia laik, çağdaş ve ulusal birlikten yana olan-
ların mücadelesidir. Ben gücümü koltuktan değil halk-
tan ahyorum" dedı.
Sangül taraftarları, "Başbakan Sangül" sloganlan
atarken, seçim otobüsünden "Denizleri aş da gel kur-
banın olam, kurtar beni buralardan ne olur" adlı şar-
kının çalınması dikkat çektı.
'Baykal, CHP'yi sıradanlaştırdı'
Kendisine destek veren milletvekilleriyle bırlikte
basın toplantısı düzenleyen Sarıgül, Baykal'a dönük
eleştirilerinı sürdürdü. Sarıgül, parti kanallannın hal-
ka, üye ve delegelere kapalı olduğunu, partide demok-
rasınin işlemediğini söyledi. CHP'nin Atatürk'ün kur-
duğu birparti olmasına karşın Baykal ve ekibinın ehn-
de sıradan bir partiye dönüştüğünü anlatan Sangül, "On-
larpartiyönetiminiellerinde turmayı herşeyden önem-
li görmüşler, sırça köşklerindeoturarakiş değil lafüret-
mişlerdir. Bu yüzden farklı seslere tahanunül bile ede-
memişlerdir" diye konuştu.
CHP'yi ıktidar yapmak için yola çıktığını kaydet-
tı. Sangül, şu görüşlen dile getirdi:"Bizim yönetimi-
mizde CHP, kişi değil kadro partisi olacaknr. CHP'de
demokrasi işleyecek, örgüt aktii hale gelecektir."
Baykal'ın kendisinden önceki belediye başkanının
dönemındeki bazı konulan gündeme getırdiğıni savu-
nan Sarıgül, "Önüne konulanı sadece okuyor, tarihine
bile bakmıyor" diye konuştu.
'Erdoğan'la da görüştüm, Sezer'Ie de'
Gazetecilerin sorulannı da yanıtlayan Sarıgül, "De-
niz Baykal, sizin Amerika'dan destek aldığuıızı ima
etti. Böyle bir destek söz konusu mu" sorusu üzerine,
"Baykal'ın çekmek istediği yere gelmeyeceğim. Dün-
yanuı bütün ülkelerine gideceğiz ve Türkiye'nin men-
taaderinisavunacağız'' dedi. Sangül, "Buhareketiniçin-
de Kemal Dervış var mı?" sorusu ü/erıne ıse "Dele-
gelerimiz, çeşitli çalışmalar yapan arkadaşlanmız bu-
na karar verecek" demekle yetındi.
Yerel seçımler öncesinde Başbakan Tayyip Erdoğan
ıle görüşüp görüşmediğının sorulması üzerine, "Ben
belediye başkanıyım, herkesle görüşebilirim. Şişii'nin
sorunlarıvar, bakanlarla da Cumhurbaşkanı ilcdegö-
rüştüm" dedi. Sangül, "Hüsamettin Özkan, hareketi-
nizi destekliyor mu" sorusunu yönelten gazetecıye,
"Sizden böyle bir soru bekliyordum. Başka ağır bir so-
ruıııız var mı?" diye çıkıştı. Sangül, Özkan ıle arka-
daş olduklarını ancak siyasi bir birlıkteliklerinin bu-
lunmadıgını söyledi.
SA olayından falan Sarıgül'le il-
gili bazı bilgilerimi/ vardı. Ama
sonra bir şey çıkmadı. DSP dö-
nemi ve sonrasında bir şey duy-
madık. Anndığını, değiştiğini
düşündük" açıklamasını yaptı-
ğı aktanldı.
Baykal'ın, "Çok yüksek duy-
gusal bağlarla Sarıgül'ü destek-
leyenarkadaşlanmız" sözleriy-
le Sangül yandaşlannı hedef al-
dığı ve rüşvet savıyla ılgili ola-
rak da 4 YDK üyesinin ımzasıy-
la hazırlanan tutanağa dikkat
çektiği bildirildi.
'Yönetim kazası yaşandı'
CHP liderinın, kendilerinı töh-
met altında bırakmaya çalıştı-
ğını vurgulayan Aydın, "Dış güç-
ler partiyi ele geçiriyorlar, biz
CHP'yi korumaya çalışıyoruz.
Partinin gerçeksahipleriyiz. Ge-
ride kalanlann hepsi ya dış güç-
lerin uşağıdur ya da rüşvetçidir,
iddilaruu kabul edeme-
yiz" dedi. Mehmet To-
manbay, "CHP'deyöne-
tim kazası yaşandığını"
savunurken "Eğer bir
kurumdakazavarsa,ba-
şındakiler sorumludur.
Baykal, tren kazasuıda
Ulaşbrma Bakanı'nın is-
tifasını istedi CHP'de de
bir idari kaza varsa, so-
rumlusu olarakistifa et-
mesigerekir" açLklama-
sını yaptı.
PM toplantısını terk
eden Semra Aksakal,
"yargısız infaz yapıldı-
ğını" söyledi.
YDKtutanaklan
Toplantıda, YDK Baş-
kan ve üyelen ismetÇa-
ııakçı, Bedia Söylemez,
Neriman Genç, Selahat-
tin Öcal imzasını taşı-
yan 3 Ocak 2005 tarıh-
li tutanak da okundu. Bu
rutanakta yer alan bazı
ıfadeler şöyle.
"ErgünAydoğan: Ca-
ferDursun ve Engin Ba-
ba arkadaşım bana Ba-
lıkesiı 'de birkaç kez gel-
diler. Son geldikleri ak-
şam geç vakte kadar be-
raber olduk, yedik içrik
ve arkadaşlannuzı otele
bırakaraksabah 03.00'te
otelden aynlırken Cafer
Dursun arkadaşımbana,
bir dakika, deyip birpa-
ket uzattı. Ben de buıııın
normal bir hediye oldu-
ğunu düşünüp alıp ara-
banun arka koltuğuna
koydum. Ivrindi'deki evi-
me döndüm. Eve gidip
pijamımı giydim, sonra
pakette ne var diye me-
rak edip açtun baktını.
Olmaması gereken bir
olayla karşılaştım. (Ar-
kadaşlar, nedirkarşılaş-
tığın olay, deyince, gerek
yok,diyecevapveren Er-
gün Aydoğan ısrar edi-
lince, pakette para var-
dı, dedi.) İtiraz edecek
gibi olan Cafer Dur-
sun'a, yalan mı, verme-
din mi, deyince, Dursun
suspus oldu ve bir daha
da sesini çıkarmadı."
Tutanakta aynca "Ay-
doğan'ın Dursun'a pa-
keti geri verip verme-
diğini sorduğiı ve Dur-
sun'un tesu'm aldığım
söylediği" bir diyalog
da yer aldı.
Aydın'dan tepkj
Hasan Aydın ve arka-
daşlan ıse YDK'nin sa-
dece 4 üyesinin ımza-
sıyla tutanak turulama-
yacağını söyledıler.
EBRU ERDOĞAN
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün
partisinın Istanbul il gençlik kongresin-
de yaptığı konuşmada yolsuzlukla müca-
deleden bahsederken isim vermeden "1%-
vet" iddialanyla çalkalanan CHP'yi eleş-
tirdi Erdoğan, "Yolsuzlukla mücadele
edeceğini söyleyenler, şinıdi kendi içinde
birbirinedüştüler" şeklinde konuştu. Er-
doğan'ın bu sözlerine CHP Iideri Deniz
Baykal sert yanıt verdi. "CHP'nin yolsuz-
lukla mücadeleetmesiiçinyolsuzluğun il-
la kendi dışında olnıasmın şart olmadığı-
nı" kaydeden Baykal, "Tabü sayuı Baş-
bakan'm zihninin bunu alması mümkün
değüdir. Onun yolsuzluk taııımı sadece
kendi dışındaki yolsuzluklara yöneük ça-
hşmadır" dedı. Baykal, AKP'dekı kabı-
ne değışikliği tartışmalarının arkasmda yol-
suzluklann olduğunu öne sürdü.
Erdoğan, Abdi lpekçi Spor Salonu'nda-
ki AKP îstanbul Gençlik Kollan 1. Ola-
ğan Kongresi'nde yaptığı konuşmada,
Türkiye'nin bir dönem yolsuzluklardan
"illallah" dediğıni kaydedek CHP'ye yük-
lendi. Erdoğan, "Şimdi yolsuzluklar ye-
niden gündeme oturdu. Ama farklı bir
konumda gündeme oturdu. Yolsuzlukla
mücadeleedeceğini söyleyenler, şimdi ken-
di içinde birbirine düştüler. Ama ben on-
larla uğraşmayacağun" dedı.
Erdoğan'ın bu sözlerine yanıt, tstan-
bul'da bulunan Baykal'dan geldi. Lütfı
Kırdar Kongre ve Sergı Sarayında CHP
istanbul İl Başkanhğı'nın düzenlediğı
yemeğe katılan Baykal, gazetecilenn so-
rusu üzerine Erdoğan'a sert yanıt verdi.
CHP'nin yolsuzluklar karşısında da-
ıma çok net ve çok tutarlı tavır takındı-
ğını vurgulayan Baykal, "CHP'nin yol-
suzlukla mücadele etmesiiçinyolsuzluğun
illa kendi dışında ohnası şart değüdir. Ta-
bü sayuı Başbakan'ınzihninin bunu alma-
sı mümkün değildir. Onun yolsuzluk la-
nımı sadece kendi dışındaki yolsuzlukla-
ra yönelikçalışmadıı. Ümitederim kiBaş-
bakan'ın da kendi partisindeki yolsuz-
luklan kavrayacağı günler olacaknr" di-
ye konuştu.
Kabine değışikliği tartışmalannın ar-
kasında yolsuzluklann da olduğunu söy-
leyen Baykal, AKP'nin yolsuzluklar
nedeniyle milletvekili dokunulmazlıkJa-
nnın kaldınlmasına karşı çıktığını, yol-
suzluklannı örtbas ettiğini belirttı.
TBMM 'devrim'i tartıştı!
.K HASTAMELE
BiZiMDiR
SATILAMA
TBMM Genel Kurulu'nda geçen hafta
SSK hastanelerinin Sağlık
Bakanlığı'na devrini öngören
tasarının görüşmeleri sırasında
atışmalar "devrim" tartışmalarına dek
uzandı:
Irfan Rıza Yazıcıoğlu: (AKR
Diyarbakır) - Az önce ara verildiğinde,
SSK'Iİ vatandaşlarımız telefonla
sordular; ikı gündür Meclis TV'yi
izlediklerini, muhalefet partisinin
konuşmalarını anlayamadıklarını...
Sadık Yakut: (Başkan) - Sayın
Yazıcıoğlu, maddeyle ilgilı sorunuzu
sorar mısınız?
Mustafa Özyürek: (CHP, Mersin) -
Aracıya lüzum yok, bize sorsunlar.
Irfan Rıza Yazıcıoğlu: SSK
hastanelerinin, Türkiye Cumhuriyeti
Sağlık Bakanlığı'na değil de, acaba
Arjantin Sağlık Bakanlığı'na mı
devredileceği konusunda soruları
oldu. Teşekkür ediyorum.
Feridun Baloğlu: (CHP, Antalya) -
Sayın Bakan, devrim yapmak için
gecenin erken sayılabılecek bir
saatınde de olsa, devrimci bir
heyecanla toplanan bu devrimci
iktidar topluluğu karşısında size şunu
sormak istiyorum: Işçinin emeğiyle
oluşmuş bir değeri, emekçıden
koparmak bıçimindeki bu devrim
anlayışınızın ideolojik önderi kimdir?
Sizin bu devrimci tarzınızı
benimseyen başka bir devrimci
anlayış dünyanın hangi ülkesinde
vardır? Tarihte var mıdır? Bu ne biçim
bir devrimcilık anlayışıdır? Dünya
devrim tarihine yenı ve şanlı sayfalar
yazmak için ne tür hazırlıklarınız var?
örneğin, devrimci mücadelenizı
SSK'de emekçi birikimine el
koyduktan sonra, yeni bir hamleyle
kırsal alana da yayarak, üretici
örgütlerinin malvarlıklarına da el
koyacak bir hükümet tasarrufu söz
konusu olacak mıdır? Son olarak,
sizin bu devrimci eyleminize ayak
uyduramayan Sayın
Başesgioğlu'na, tarih önünde
devrimci selamlar sunuyorum!
Nuri Akbulut: (AKP, Erzurum) -
Gerçekten, sağlıkta, bugüne kadar
görülmemiş düzenlemeler yapılıyor.
Buna devrim değil ama, reform
demek mümkün tabü.
Recep Akdağ: (Sağlık Bakanı) -
Sayın Baloğlu "Hangi başka ülkede
böyle devrimci teşebbüsler var"
dedıniz. Tabü, biz, zaman zaman, bu
anlamdaki "devrimci birgirişim"
şeklindeki ifadelerimizi, aslında, bu
hususta yapılan işlerin reform
niteliğini ifade etmek için
kullanıyoruz; ama, biliyorsunuz,
programımızın ismine "Sağlıkta
Dönüşüm Programı" dedik. Devrim
niteliğinde ciddi reformlar şu
ülkelerde var: Bulgaristan'da var,
Romanya'da var, Çek
Cumhurıyeti'nde var, Macaristan'da
var. Bu ülkelerin geçmişte hangi blok
içinde olduğunu hatırlatıyorum ve
size çok teşekkür ediyorum.
Haluk Koç: (CHP, Samsun) - Şimdi
müşteri olarak gördüğümüz
vatandaşın memnuniyetsizliğini öne
sürerek burada "dönüşüm" adı
altında, sakın reform demeyin, sakın
devrim demeyin sayın milletvekilleri..
"devrim" sözcüğünün karşılığındaki
açılımı yerine getiremezsiniz.
Nerede o eski kurultaylarL
CHP'liler kurultayları seviyor. Bu
sevgi, partiye kurultay
kararından sonra bırdenbire
gelen canlılıktan da anlaşılıyor.
Ancak, yaşananlar "Nerede o
eski kurultaylar" dedirtecek
nitelikte. Geçmişte de bazen
yılda 2 kurultay toplanırdı.
Ancak yarış sırasında yönetim
kavgalarının yanı sıra ideoloji
tartışmaları da olurdu. "Yeniden
sol", "Parti içi demokrasi", "Sol
kanat" adlarıyla yarışa katılanlar,
"Nasıl bir CHP" tartışması
yapardı. Suçlamalar da "Partiyi
sağa çekiyorlar", "Sol
değerlerden koptuk", "Iktidarın
dümen suyuna gidiyoruz",
"Küçük olsun benim olsun,
diyorlar, partiyi büyütmüyorlar"
vb. cümlelerle dile getirilirdi...
Gelelim, bu kurultay sürecine.
Hırsızlık, rüşvet suçlamaları,
ortada dolaşan kasetler, son
günlerde ortaya çıkarılacağı ima
edilen yolsuzluk dosyaları,
mahkemelere götürülen üyelik,
hakaret kavgaları. Neredeyse
politik değil, polisiye bir kurultay
süreci... Işte bunlara geçen
hafta yaşanan tartışmalardan bir
örnek: YDK'nin "rüşvetle"
suçlanan üyesi Cafer Dursun
karşı atağa geçerek 3 Ocak'taki
kurul toplantısı ve YDK Başkanı
Ismet Çanakçı ile görüşmesini
"gizlice banda aldığım" açıkladı.
Dursun, Sarıgül yanlısı
milletvekilleriyle birlikte
TBMM'de düzenlediği basın
toplantısında gazetecilerin
birçok sorusuna yanıt veremedi.
Bugün Sarıgül'ün saflarında yer
alan 3 milletvekili ile ilgili olarak
daha önce "ihraç kararı"
verdiğini övünerek anlatan ve
"Ben o zaman Baykal'dan
rüşvet mi almıştım?" diye soran
Dursun, "Şimdi de aynı kararı
verir misiniz" sorusuna "Hayır"
yanıtını verdi. O günden bu güne
dosyada neyin değiştiği sorusu
karşısında ise bocaladı. Rüşvet
iddiasının karanlıkta kalan
bölümleri ile ilgili gazetecilerin
birçok sorusuna da Dursun,
yanıt vermek yerine, "Elimde
kasetler var, yargıda
hesaplaşacağız" demekle
yetindi.
Baykal'ın alev topu!
CHP'nin yeni kurultay süreci,
yönetimin aday belirlemede
pek de özenli davranmadığını
ortaya koydu. Sadece disiplin
kurulu üyeleri değil, belediye
başkan ve milletvekili adayları
konusunda da...
CHP Iideri Deniz Baykal, Şişli
Belediye Başkanı Mustafa
Sarıgül'ü "kız isteme" esprileriyle
partisine davet etmişti. 11 Aralık
2002 tarihinde Sarıgül'e grup
toplantısında parti rozeti takarken
de, "Kendine özgü tarzı olan bir
belediye başkanı, çok dinamik.
Alev topu gibi, kabına
sığmayan, pırıl pırıl, çok sevilen
bir belediye başkanı" diye
övgüler düzmüştü. Daha sonra da
Sarıgül'ü anakent belediye başkan
adayı yapmak için çaba
göstermiştı.
Sadece bu değil, sosyaldemokrat
bir muhalefet partisınden 3
milletvekilinin AKP'ye geçmesi,
yönetimin aday seçimi açısından
tartışılmaya değer değil mi? CHP
listelerinden seçilen Cemal Kaya,
Necdet Budak ve Atilla Başoğlu
bugün AKP sıralarında...
Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan, Bülent Sarıoğlu
tbmmcum@ttnet.net.tr