Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17AĞUSTOS2004SALI
14 KULTUR kuttur@cumhuriyet.com.tr
TİYATRO DÜNYASINDAN DİKMEN GÜRÜN
Birbuluşma,birkutlama9 Ağustos akşamı anlamlı bir top-
lantı yapıldı Pangaltı Lisesi Mezun-
larDerneği'nde. Pangaltı Pasajı'nın
birinci katında, fıskıyeli küçük ha-
vuzu ve insanı serinleten ağaçlany-
la bir avlunun içinde yer aldı bu top-
lantı. Yenildi, içildi, kadehler kaldı-
nldı, düne gidildi, bugüne gelindi.
Genç Oyuncular'ın yakışıklı deli-
kanhlar, incecik genç kızlar (hâlâ da
öyleler bence) olduklan günlerdeki
çalişmalanndan dialar gösterildi,
anekdotlar anlatıldı... Ve Atila Al-
pöge'nin 'Genç Oyuncular' kitabı-
nın bir an önce yayımlanması ge-
rektiği vurgulandı. Bu arada, AH Sir-
men'in hapishane anılarını dinler-
ken aynı vurgu onun kitabı ıçin de
yapıldı tabii... Yıllann belkı biraz
yıprattığı, ama güzelliginden hiçbir
şey kaybettirmediği, aksine bence
zenginleştirdiği bu sakin avluda kim-
ler yoktu ki... Atila Alpöge, Gülçin
Alpöge, Mehmet Akaa, Arif Eridn,
AynnErkfo,AylaÖdekan,NuriÖde-
kan, Genco Erkal, Çetin tpekkaya,
Minu lnkaya, Üstün Kırdar, Hasan
Kuruyaacı,Nilüfer Kunıyazıcı, Çiğ-
dem Sefaşık, Beyhan Türer, Erol CnaL
YıimazOnay, Leyla Tecer, MisakTo-
rosyan,AntaTorosyan. Ali Sirmen,
Minc Sirmen, SahaB Köknarve Bur-
cu Köknar (Ergun Köknar'ın oğ-
lu), Mihran Gümüşyan (Aram Gü-
müşyan'ın oğlu) ve eşi...
Genç Oyuncular (9 Ağustos 1957-
8 Mayıs 1963), kuruluş günlerini her
yıl aynı gün buluşarak kutluyor. Ne
kadair güzel bir gelenek... Geçen yıl-
lan bilemem, ama bu yıl toplantıya
benim gibi gönülleri Genç Oyuncu-
lar'la birlikte olanlar da çağnlıydı.
Başarılı bir hareket
14. Uluslararası Istanbul Tiyatro
Festivali kapsammda Atila Alpö-
ge'nin yaptığı "Dünün 'GençOyun-
culan'ndân Bugünün Genç Oyuncu-
larma" başlıklı konuşma, 195O'le-
rin tiyatro ortamını analiz etmenin
ötesinde o döneme damgasını vu-
ran gençlik tiyatrosu hareketini de in-
celiyor ve tabii ki Genç Oyuncular'a
yönelik önemli belgeler içeriyordu.
Demokrat Parti iktidannın hırçın bir
yapıya doğru ilerlediği süreçte genç-
lik hareketlerinin tiyatro alanında da
patlaması siyasi çalkantılarla aynı
paralelde titizlikle incelenmesi ge-
reken bir oluşum. Bugün, özellikle
LJenç Oyuncular ekip anlayışı içinde kotanlan çahşmalarmda yenilikçi ve
araştırmacı bir sistem izleyerek halka dönük bir tiyatro gerçekleştirebildiler.
îzleyiciyi her anlamda eğitmek temel düşüncesiyle yola çıkarken tiyatro
kültürünü ve sevgisini yaygınlaştırdılar.
sahne sanatlanna gönül vermiş genç-
lerin nereden nereye gelindıgini, ne-
ler yapıldığını, nasıl yapıldığını bil-
mesi, ögrenmesi kaçınılmaz. Böyle-
sine ciddi ve Türk tiyatrosu içinde
önemli bir satırbaşı olan geniş çap-
h bir tiyatro hareketi yoğun bir araş-
tırma alanı... O yıllarda yapılacak
çok yönlü arşıv çahşmalan bugün-
lere önemli kapılar açacaktır kuşku-
suz. 1951 yıhnda Demokrat Parti ta-
rafindan kapahlan Halkevlerinin ye-
rini 1953'te üniversite dernekleri ta-
rafından kurulan topluluklar alacak
ve Gençlik Tiyatrosu'nunbaşlattığı
bir dönüşümü Tiyatro Derneği, Aka-
demi Tiyatrosu, lstanbul Teknik Üni-
versitesi Tiyatrosu, Ankara Üniver-
sitesi Tiyatrosu, Ankara Deneme
Sahnesi gibi topluluklar izleyecek-
tir.
1956'da Türkiye Milli Talebe Fe-
derasyonu'nun başlattığı Uluslara-
rası Gençlik Tiyatrosu Festrvali'ni be-
nim yaş kuşağımda olanlar çok iyi
hatırlar. Yanılmıyorsam, Türkiye'de-
ki ilk uluslararası tiyatro festivalidir
bu. Şan ve Dram tiyatrolannın (ne
garip ikisi de yandı/ya da yakıku) da-
ha sonra da Açıkhava Tiyatrosu'nun
yerli ve yabancı topluluklarla nasıl
dolup taştığını unutmak mümkün
mü? Dünden bugüne nasıl da deği-
şiyor değer ölçüleri...
9 Ağustos akşamı gerçekleştiri-
len toplantı, beni böylesi düşünce-
lere sürükledi. Yukanda kısa değin-
diğim bu açılımlar sonucunda 9
Ağustos 1957 de kurulan Genç Oyun-
cular'a Pangaltı Lisesi Mezunlan
Derneği tstanbul'daki çahşmalan
için mekân olmuş. Sürekli bir sah-
neleri olmadığı için provalar genel-
likle orada yapılmış, oyunlar orada
oynanmış, eleştirmenler koşa koşa
oraya gitmişler. Bu arada, Ara Gü-
ler'in de gençliğinde orada oynadı-
ğını ben o akşam öğrendim. Ahmet
Kutsi Tecer zaman zaman yine aynı
sahnede Genç Oyuncular'a semi-
nerler düzenlemiş, Roland Barth
oyuncularla orada buluşmuş, lones-
co'dan gelen mektuplar belki de ora-
da okunmuş... Bugün, sahnenin mer-
divenlerine oturup kameraya güle-
rek bakan bu gençler, 1950'lerdeki
dinamik tiyatro hareketinin neferle-
rinden sadece birkaçı... Keşke hep-
si oturuyor olabilseydi aym rnerdı-
venlerde, ama kimi sağlık nedenle-
riyle gelememiş, kimi de Ergun Kök-
nar, Aram Gümüşyan, Arto Berber-
yan, BirkanOzdemir. SevilAkdoğan,
Bengi Veziroğlu gibi hiç gelemeye-
cekler... Ama ne güzel ki hep varlar
Genç Oyuncular arasında.
Nasıl bir tlyatro...
lstanbul kadar Erdek de Genç
Oyuncular'la özdeşleşen bır yer. Top-
luluk beş şenlik düzenlemiş bu sa-
hil kasabasında ve 6 yıl boyunca
Genç Oyuncular'ın oynadığı 134
oyunun yüzde 33 ü Erdek Şenli-
ği'nde yer almış. Atila Alpöge'nin
belirttiği gibi, 6 yılda 43 bin kişi iz-
lemiş Genç Oyuncular'ı. Bunlann ya-
nsı dayine Erdek Şenliği izleyicisi.
Böylesine net sayılar Arif Erkin'in
her oyundan sonra bir deftere tuttu-
ğu notlardan ahndığı için doğru. Genç-
lerin yollan, tarlalan temizleyerek
her yıl bir arsa içinde kurduklan sah-
nede lonesco'dan A. Kutsi Tecer'e, Ac-
harddan Büchner e. Mehmet
Akan'dan Atila Alpöge'ye, Ali Bey'e
pek çok yazann oyunlan oynanmış.
Tahta iskemleler üzerinde oturan ka-
saba halkı, coşkuyla izlemiş bu oyun-
lan. Hatta bir gün Ertuğrul Muhsin
bile yolunu düşürmüş Erdek Şenli-
ği'ne, destek olmuş onlara. Genç
Oyuncular ekip anlayışı içinde kota-
nlan çalışmalarda yenilikçi ve araş-
tırmacı bir sistem izledıkleri için hal-
ka dönük bir tiyatro gerçekleştirebil-
mişler. tzleyiciyi her anlamda eğitmek
temel düşüncesiyle yola çıkarken ti-
yatro kültürünü ve sevgisini de yay-
gınlaştırmışlar. Alh yılda çok uzun bir
yol kat etmişler. 1960'lar ise bu genç-
lerin hızla profesyonel dünyaya geç-
tiğiyıllar...
Bugün, Türk tiyatrosunun önde
gelen isimlerinden pek çogu genç-
lik tiyatrolanndan ve bu hareketin bir
uzantısı olan Genç Oyuncular'dan
doğmuştur demek herhalde yanlış
olmaz...
Daha anlatacak o kadar çok şey var
ki Genç Oyuncular hakkında... Me-
rak edenler bunlan yakın bir gele-
cekte Atila Alpöge'nin kitabında bu-
lacaklar kuşkusuz...
57. Locarno Film Festivali'nde başlıca ödülleri Avrupa, îran ve Japon filmleri paylaştı
KüreseDeşmenîn yok ettiğı gelenelder
• Altm Leopar ttalyan
Saverio Costanzo'nun
'Privade', Gümüş Leopar
Ayşe Polat'm Alman yapımı
'En Garde' ve îranh Hassan
Yektapanah 'Dastan
Natamam'm, Jüri Özel
Ödülü ise Jue Ichikawa'nın
Tony Takitani' adlı
filmlerine verildi.
GÖNtL DÖNMEZ-COLİN
NİCE - 14 Ağustos Cumartesi ge-
cesi son bulan '57. Locarno Fihn Fes-
tivaü'nde bu yıl güncel politik sorun-
lan ele alan fıhnler önde gidiyordu. Bu
fılmlerin geniş birbölümü 9/11' in dal-
ga dalga yayılan etkilerini taşıyordu.
Yanı sıra tarihle hesaplaşmak, tüketi-
ci kültürünün götürdükleri, küresel-
leşme karşısında direncini yitiren ge-
leneklere özlem gibi konular sık çık-
tıkarşımıza.
Locarno'nun en iyi filme verdiği
90 bin Isviçre Frankı değerinde Altın
Leopar bu yıl bir ttalyan filmine, Sa-
verio Costanzo'nun ilk fılmi 'Private'a
(Özel) gitti. Yönetmenin 'docu-film'
diye tanımladığı bu yapıtta Israil or-
du merkezine yakın bir köyde yaşayan
Filistinli bir ailenin evi bir gece asker-
ler tarafindan basılır. Savaştan çok
Shakespeare'le haşırneşir, îngiliz ede-
bıyatı öğretmeni aile reisi Moham-
mad, evi askerlere terk etmeyi kabul
etmeyince saldırganlarla beş çocuklu
aile arasında bir sinir savaşı başlar.
Malatya'dan Almanyaya
Gerçek bir öyküden esinlenilen bu
filmde Costanzo, tsrail ve Filistin'in
tanınmış oyunculannı bir araya getir-
miş ilk kez. Ama fıhni Sicilya'da, Fi-
listin'e çok benzediğini söylediği bir
bölgede çekmek zorunda kalmış bel-
Soldan &ağa:"En İyi Erkek Oyuncu' Mohammad Bakri. İraıüı yönetmen Hassan Yektapanah (Gümüş
Leopar), 'En 1yi Kadın Oyuncn' Maria Kwiatkowskj, İtahan yönetmen Saverio Costanzo (Alün Leopar),
Aİmanya'da yaşa>an yönetmen Ayşe Polat (Gümüş Leopar), Japon yönetmen Jun Ichikav\a (Özel Jüri
Ödülü), 'En İyi Kadın Oyuncu' Pınar Erincin ödüllerrvie birtikte.
li nedenlerden.
Yine Locarno'nun 30 bin Isviçre
Frankı değerinde ikinci en iyi film
ödülü Gümüş Leopar, Ayşe Polat'ın
yönettiği Almanyapımı 'En Garde' fil-
mine verildi. Malatya'da doğup sekiz
yaşında ailesiyle Almanya'ya yerleşen
34 yaşındaki Ayşe Polat'ın 1999 ya-
pımı 'Auslandtournee' (Yurtdışında
Turnede) filminden sonra bu ikinci
uzun konulu filmi. Annesi tarafindan
bir Katolik kurumuna terk edilen so-
runlu bir genç kız, Alice, göçmenlik
karannı bekleyen Kürt Berivan'la kar-
şılaşınca iki genç kız arasında yakın
bir dostluk kurulur; ama Berivan'ın
tlir adlı bir oğlana âşık olmasıyla olay-
lar dramatik bir yön alır. Yönetmenin
benzer kurumlarda yedi yıl çahştığı sı-
rada edindiği deneyimlere dayanan
yapıt adını bir eskrim teriminden alı-
yor ve 'Silahını a] eline, hazu* ol çaüş-
maya' anlamma geliyor.
En iyi erkek oyuncu ödülünün 'Pri-
vate' filminde aile reisi Mohammad'ı
canlandıran MohammadBakri'ye ve-
rilmesi de, en iyi kadın oyuncu ödü-
lünün 'En Garde' filminin iki baş
oyuncusu Maria Kwiatkowsky (Alice)
ile Pınar Erincin (Berivan) arasında
paylaştınlması da sürpriz değıldi. 30
bin Isviçre Franklık Ozel Jüri Ödülü,
Japon usta Jun Ichikawa'nın modern
Japon yazınının en önemli ustalann-
dan Haruki Murakanü'nin bir öykü-
sünden uyarladığı duygulu, ölçülü ve
düşündüriicü yapıta, 'Tony Takitani'
ye verildi. Murakami'nin tüm yapıt-
lan gibi yalnızhk üzerine kurulu buöy-
kü ile, aynı Murakami gibi her insa-
nın evrende önemli bir yeri olduğunu
anlatmak istemiş Ichikavva, basın top-
lantısında dediğine göre.
Durgun bir atmosferin egemen ol-
duğu filmde kahramanın yalnız yaşa-
mı daha çocukluğunda başlıyor ismi
yüzünden. Annesinin o üç günlükken
bu dünyadan göç etmesi, caz müzis-
yeni babasının ona bir Amerikan adı
vermesinin dışında pek zaman ayıra-
maması ve bir gün hiç beklemezken
bir genç kadına âşık olup mutluluğun
doruğundayken eşini bir trafik kaza-
sında yitirmesi Tony Takitani'yi git-
-4-
gide daha yalnız bir evrene iten olay-
lar. Tüm bunlan anlatırken film aynı
zamanda modern Japon yaşamının en
önemli noktalanru vurguluyor. Ichika-
vva'nın önce renkli çekip sonradan la-
boratuvarda soldurduğu, oyunculann
fazlasıyla sakin bir rol çıkarmakta ti-
tizlik gösterdikleri bu film Japon ru-
hunun duygulan dışa vurmaktan çe-
kinen içine kapalı e\Teninı etkili birbi-
çimde yansıtıyor.
İmgelerln gücü
En iyi ikinci filme verilen Gümüş
Leopar'ın sahibi, tranlı Hassan Yek-
tapanah'ın 'Dastan Natamam' (Bitme-
mış Öykü) adlı film oldu. Film için-
de fıhni anlatan bu öykü îran sınınnı
geçip şanslannı başka ülkelerde dene-
meye çalışan bir grup ve olayı görün-
tülemeye çalışan bir yönetmen ve ka-
meraman arasında geçiyor. Yektapa-
nah'ın Cannes'da Altın Kamera alan
ilk fıhni 'Djomeh' kadar etkili olma-
sa da imgelerinin gücüyle büyüledi
birçok izleyiciyi 'Dastan Natamam'
Gençler jürisinin birinci ödülü Ian
Gabriel'in Güney Afrika filmi 'For-
giveness' (Affetmek) yapıtına, ikinci-
si Japon filmi 'Tony TakhanP ye ve
üçüncüsü bir Kazak fihni, Serik Ap-
rimov'un 'Okhotnik' (Avcı) yapıtına
verildi. Insan Haklan bölümünün en
iyi fıhni de 'Forgh'eness' seçildi. As-
ya filmlerine ödül veren NETPAC ku-
ruluşu, ödülü 'Okhotnik' ile 'Dastan
Natamam' arasındapaylaştırdı. Ulus-
lararası Film Eleştirmenleri Federas-
yonu en iyi film olarak 'Tony Takita-
ni' yı seçti.
Halk ödülü ise bir tsrail filmi, Eran
Riklis'in 'Hacala Hasurit' (Suriyeli
Gelin) yapıtının oldu. Video bölü-
münde Altın Leopar DaniefleArbid'in
imza attığı 'Conversations de Salon 1-
2-3' (Salon Konuşmalan 1-2-3) adlı bir
Fransız filmine verildi.
l
Görevimiz TehlUce başka bahara
• Kültür Servisi - Ünlü aktör Tom Cruise'un
üçüncü kez kamera karşısına geçeceği
'Göre\imiz Tehlike 3- Mission: Impossible 3'
fihninin çekimlen gelecek yıla ertelendi. Cruise
ve Scarlett Johansson'ın başrolünü üstlendiği
fıhnin, Tom Cruise'un başka bir yönetmen
bulunması konusunda ısrar etmesi yüzünden
ertelendiği söyleniyor. Tom Cruise'un aradakı
zamam Steven Spielberg'ün II. Dünya Savaşı'ni'
konu alan 'War of the Worlds' adlı filminde
çalışarak değerlendireceği belirrildi. 'Göre\imiz
Tehlike' filminde Joe Carnahan'dan boşalan
yönetmenlik koltuğuna ise Jefrrey Abrams
oturacak.
Altmohık'a AB desteği
• ALTENOLUK (ANK\) - Altınoluk Beledıye
Başkanı tsmail Aynur, Türk-Yunan Sivil
Diyalogu kapsammda 'Ortak kökler, ortak tatlar,
ortak gelecek' tasansının da hayata
geçirileceğini ve bu tasansının yüzde 70'inin
AB Komisyonu tarafindan destekleneceğini
bildirdi. Türk-Yunan dostluğunun gelişmesini
amaçlayan tasannın alternatıf tunzme de katkı
sağlayacağım kaydeden Aynur, etkinlik
kapsammda 3-5 Eylül günlen arasında zeytin
kültür festivali düzenleneceğine ve bu
festi\ allerle ilgili Yunanistan'dan gelecek
temsilcilerle de seminerler yapılacağına değindi.
Bayrampaşa'da 38 gece eğlence
• Kültür Senisi - Bayrampaşa Belediyesı'nin
düzenledığı Bayrampaşa Kültür Sanat Festivali
13 Ağustos Cuma günü başladı. 19 Eylül Pazar
gününe kadar devam edecek olan festivalde
konserlerden yöresel gecelere, tiyatrodan şiir
dinletilerine \e sinema gösterimlerine kadar
birçok etkinlik yer alacak. Bayrampaşa Belediye
Başkanı Hüseyin Bürge. Gülhane Parkı'nda
düzenlenen ve Gülhane Şenlikleri adıyla bilinen
programlann özlemıni, tstanbullulann artık
Bayrampaşa Kültür ve Sanat Festivali 'yle
gidereceklerini behrtti. Etkinlikler her akşam
saat 20.00'de Bayrampaşa Şehir Parkı'nda
başlayacak.
Tıyatroma Dokunma Platformu'
• İZMTT (AA) - tzmıt'te, Büyükşehır
Belediyesi Şehir Tiyatrosu'ndaki atamalar ve
dısiplin soruşturmalanna karşı tepki oluşrurmak
amacıyla 'Tiyatroma Dokunma Platformu'
oluşturuldu. Tiyatroma Dokunma
Platformu'ndan yapılan açıklamada, Genel
Sanat Yönetmeni Yücel Erten'in görevden
alrnması ve buna tepki gösteren sanatçılar
hakkında açılan disıphn soruşturmalannın,
sadece tiyatroda yaşanan gelişmeler olarak kabul
edilemeyeceği sa\ıınuldu. tzmit'teki meslek
odalan, sendika, dernek ve vakıflann
oluşturduğu platformun açıklaması,"Daha 1 yıl
önce kent tarafindan yılın sanatçılan seçilen bu
emekçilerin, tiyatroya zarar vermişler, kusur
işlemişler gibi da\Tanışla karşı karşıya
bırakılmasından üzüntü duyuyoruz" sözleriyle
sona eriyor.
Sıra gecetePi kitap oldu
• ŞANLIURFA (AA) - Şanlıurfalı araşürmacı-
yazar Abuzer Akbıyık, "sıra gecesi" kültürünü
konu alan bir kıtap hazırladı. 12. yüzyıldan bu
yana süregelen ve 'ahilik' geleneğinin devamı
olan sıra gecesinin, son yıllarda işlevini
kaybederek eğlence kültürünün bir parçası
haline geldiğini söyleyen Akbıyık, bu konuda
daha önce çok sayıda araştırma yapıldığını,
ancak ilk kez bir kitap hazırlandığını sözlerine
ekledi. Yaklaşık 8 yıllık bir çalışmanın ürünü
olan kitapta, sıra gecelerinin kurallan, giyim
kuşamı, sohbetleri ve ikramlan yer alıyor.
Dinler savaşı beyazperdede
• Kültür Senisi - Mel Gibson'ın yönettiği
'Tutku: İsa'nın Cilesi'nden sonra Hollywood
tartışmah bır fihne daha imza atmaya
hazırlanıyor. 12. yüzyılda Kudüs egemenliği için
Haçhlarla Müslümanlar arasında yaşanan kanlı
savaşı anlatan filmin bütçesi 130 milyon dolar
olarak belirlendi. Fas'ta çekilecek olan ve
'Kingdom of Heaven' (Cennet Krallığı) adını
taşıyan fihni Ridley Scott yönetecek. William
Monahan tarafindan kaleme alınan filmin
senaryosunun, ışgal edilen Kudüs'ü elinde
tutmak için Müslüman lider Selahattin
Eyyubı"nin 1187 'de başlattığı hücuma karşı
savunan, ancak savaşı kaybeden Haçlı şövalyesi
Ibelinli Balian gibi, gerçek karakterlere \
dayanılarak yazıldığı kaydediliyor. Fihnin Mel
Gibson'ın 'tsa'nın Cüesi' filmi kadar ilgi çekip
çekmeyeceği merak konusu. Yahudi karşıtı
bulunduğu için Yahudiler arasında büyük
kızguıhk yaratan "îsa'mn Çilesi' neden olduğu
tartışmalara karşın 609 milyon dolarhk gişe geliri
sağlamıştı.