Katalog

29HAZİRAN20O4SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER .Ailesi Burak Kılıç'ın organlannın nakledilmesini kabul etti ama enfeksiyon izin vermedi Başka bedende de yaşayatnadı • ÖSS'ye hazırlanan Burak Kılıç sınava bir gün kala saldınya uğradı. 9 günlük yaşam mücadelesini kaybeden Burak'ın ailesi organlannı bağışlamak için izin verdi. Ancak Burak'ın vücudunda oluşan iltihap, organlan nakledilemez duruma getirdi. HtLALKÖSE Kadıköy'de uğradığı bıçaklı saldı- n sonrasında yoğun bakıma alınan Burak Kıbç'ın (17) beyin ölümü dün tamamen gerçekleşti. Ailesinin or- ganlannı bagışlamayi kabul etmesine karşın, Burak, yaralanndaki enfeksi- yon nedeniyle başka bedenlerde de hayat bulamadı. fçerenköy 'deki Titiz Market'in ma- Burak Kıbç, ailesinin karan ile başkalaruu kurtaracakü, ancakvücudundaki enfeksiyon buna da izin vermedi nav reyonunda çahşan ve üniversite sı- navına hazırlanan Burak Kıhç, O.S. (15) ile aldığı meyveler nedeniyle tar- tıştı. Tartışmanın ardından O.S. iJd ar- kadaşıyla markete gen gelerek Kılıç'ı kolundan ve sağ kasığından bıçakla- dı. Burak, tsviçre Hastanesi'ne geti- nlerek hemen ameliyata alındı. ÖSS'ye bir gün kala uğradığı saldın sonucu be- yin fonksiyonlannda hasar oluşan ve hastanenin yoğun bakım ünitesinde tutulan Kılıç'ın 9 günlük yaşam mü- cadelesi ise dün tamamen bitti. Burak'ın ailesi geçen perşembe gü- nü oğullannın yaşamını yitirmesi du- rumunda organlannı bağışlamayı ka- bul etti. Burak'ın kalbi, 2 böbreği ve gözleri başka hastalara nakledilecek, o da başka bedenlerde yaşam bulacak- h. Ancak bu karann hemen arduıdan Burak'ın beyninde yüzde 5 oranında bir canlıhk belirlendi. Doktorlann umutvermemesine karşın Burak'mai- lesi oğullannın tekrar yaşama dön- mesini beklemeye başladı. Ancak Bu- rak, tüm müdahalelere karşın hasta- neye gitmekte geç kalınması nede- niyle kurtanlamadı. Hastanenin baş- hekimi Kaam Taş, Burak'ın aldığı darbelerden dolayı hayati tehlikesi- nin olmadığını buna karşın hastane- ye getirilirken zaman kaybedildiğini söyledi. Kılıç'ın hastaneye geldiğin- de şokta olduğunu anlatan Taş. "Has- tanuz aşın kan kaybı ile binnci kapa- h gekü Hemen müdahale ettik. Ancak kankaybı beynineoksijen gitmesini en- gellediğiiçin beyin ölümü gerçekleşti" diye konuştu. Taş, "Cumartesi günü hastamızyaralan nedeniyle oluşan en- feksiyona bağb olarak ateşlendi. Vü- cudunda ağır iltihap ohışru. Bu ne- denle organlan da nakledflemez du- rumda" dedi. Taş, bu şekilde gelen va- kalann ailelerinin organ nakline izin vermediklerini, şu ana kadar 3 aileyi ikna ettiğini de kaydederek Kılıç'ın ailesinin bu konuda çok medeni bir karar verdiğini söyledi. Amcası Isyan etti Birlikte yaşadığı amcası CevdetKh bç, Burak'ın ölümünü iki kere yaşa- dıklannı söyleyerek "Beyninde bir ışıkgörülmüştü. Şinıdi o da kaybokhı. Suçlular cezalannıçekerse beUd biraz içimiz rahatlar. Burak'ın organlan- nın başkalanna hayat vermesini çok istemiştik" diye konuştu. Öğretmenferin atama heyecan • ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Milli Eğitim Bakanlığı 11 Temmuz'da yapılacak olan Ka- mu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) sonuçlanna göre, 9 bin 267 yeni öğretmen ataması yapacak. ÖSYM'ye 8 bin kadro bildirimin- de bulunan Bakanlık, önceki atamada gö- reve başlamayanlar ve bazı branşlarda istenen özelliklerde öğretmenin başvurmaması nedeniy- le ağustostakı ikinci atamalara 1267 kadro daha ekledi. Personel Genel Müdürii Remzi Kaya, KPSS'ye daha önce giren adaylann aldıklan en yüksek puanın dikkate alınacağını belirtti. Çevre OkuHarfna ödiü • Haber Merkezi - 2003-2004 eğitim-öğretim yılında bilimsel, sanatsal ve sportif alanlarda pek çok başan ve ödül kazanan Özel tstanbul Çevre Okullan'na bir ödül de UNESCO'dan geldi. Birleşmiş Milletler'in eğitim, bilim ve kültür örgütü UNE SCO' nun Akdeniz ülkelerinde uyguladığı disiplinler arası bir çevre eğitimi projesi olan SEMEP'e üye olan Ozel Istanbul Çevre Okullan, bu kapsamda düzenlenen yanşmada "Yağmur Suyunun Filtrelenmesi" adlı çalışma ile "En lyi Su Araştırmalan" ödülünü aldı. Korsan kitap operasyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Keçiören'de bir depoya düzenlenen baskında 3 bin bandrolsüz tıp kitabı ele geçirildi. Bir ihbar üzerine Keçiören Güçlükaya Mahallesi Uzunköprü Sokak'ta bulunan bir depoya baskın düzenleyen polis depoda bulunan bandrolsüz kitaplara el koyarken depo sahibi Bayram K. gözaltına alındı. bmitin Kurtulufu kııdamft | İZMİT (AA) - Izmit'm düşman işgalinden kurtanlışının 83. yıldönümü törenle kutlandı. Kocaeli Valiliği önündeki Atatürk Anıtı'na çelenk konulmasıyla başlayan tören, Inönü Caddesi'nde Vali Erdal Ata ile îzmit Büyükşebir Belediye Başkanı Ibrahim Karaosmanoğlu'nun askeri araç üzerinden halkı selamlamasıyla de\'am etti. Tören, askeri birlikler ve Türkiye Muharip Gaziler Derneği Kocaeli Şubesi nyelerinin tören geçişiyle sona erdi. Çocukların Ankara tura | ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - Jandarma Genel Komutanlığı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki başanlı öğrencileri Ankara'da agırlıyor. Türkiye'nin çeşitli şehirlerinden seçilen başanlı öğrencileri teşvik etmek, askerliği sevdirmek, büyük şehirlerin tarihi ve turistik yerleri haklonda bilgi edinmelerini ve kaynaşmalanm sağlamak amacıyla Jandarma Genel Komutanhğı'nca Ankara'da bir gezi düzenlendi. Misafir edilen 40 öfrenci, dün Atatürk Orman Çiftliği'ne giderek hayvanat bahçesini gezdiler. '> 1 ANKARA (AA)-OnNumaraoyunununbu taftaki çekilişinde, 10 bilen 2 kişi 49 milyar 843 mlyon 900 biner lira kazandı. Şanslı numaralann 5.8,12, 15, 19,20, 22,23, 25, 32, 39, 50, 52, 55, 1 62,65, 66, 70, 72, 74, 76 ve 77 olarak belirlen- 4gi çeküişte, 9 bilen 62 kişi 1 milyar 340 milyon 200 biner, 8 bilen 1466 kişi 56 milyon 900 biner, '' 7bilen 15 bin 86 kişi 6 milyon 400 biner, 6 bilen 9! bin 327 kişi 950 biner, hiçbir numarayı dogru Mmeyenler ise 650 biner lira kazandılar. Erozyonla mücadele için kamp TEMA Vakn tarafindan düzenlenen 'Erozyonla Mücadele kampı' Bolu Aladağ'da açılcü. Açıhş törenine kanlan TEMA Vakfi Başkanı Nihat Gökyiğit, "Türkiye AB'ye üye olarak kabıil edilirse Avrupa'nın doğal bitki örtüsü 2 katuıa çıkacak" dedi. Törende konuşan TEMA Vakfi Onursal Başkanı Hayrettin Karaca ise Türk SUahü Kuvvetieri'nin erozyonla mücadele konusunda TEMA'ya büyük destek verdiğini sövledl (Fotograf:"AA) Karaparaya büyük gözaltı MASAK tarafindan hazırlananyasa taslağında karaparanınyerini 'suçgeliri' kavramı alırken ilgili davalara ihtisas mahkemelerinin bakması öngörülüyor ANTCARA(Cumhıım«Bürosu)-Maliye Ba- kanlığı Mali Suçlan Araştırma Kurumu'nun (MASAK) yeni dönemde kara parayla müca- delesinde başlangıç noktasını, "şüpheüfon ha- reketieri" oluşturacak. Kara paraya, aklanıp aklanmadığına bakılmaksızın el konulması öngörülen taslakta, kara paranın yerinı "suçge- Kri" ka\xamı alıyor. Yeni düzenlemeyle kara paranın aklanması davalanna, ihtisas mahke- melerinin bakması öngörülüyor. MASAK ta- rafindan hazırlanan ve kara parayla mücade- leyi yeniden düzenleyen "Suç GeBrterinin Ak- lanmasıyla Mücadele Kanun Tasansı TaslağT üzerindeki çalışmalar devam ediyor. Henüz son şekli verilmeyen taslakta kara paranın yerini "suçgettri" kavramı alırken, çı- kar amaçlı suç örgütleri, terörle mücadele, ban- kacılık ve sermaye piyasası suçlan ile organ ve doku alınması, saklanması ve zimmet de suç geliri kapsamına giriyor. Taslakta yer alan ba- zı düzenlemeler şöyle sıralanıyor: f' Suç geliri olarak sayılan suçlardan mah- kûmiyet karan verilmesi halinde, suç geliri, ne- malan ile birlikte veya ayn ayn, aklama suçun- dan mahkûmiyet karan durumunda ise nema- lanyla birlikte müsadere edilecek. Suç gelir- leri ve nemalannın ele geçirilememesi halin- de ise bunJara tekabül eden mal varlığı müsa- dereye (el koyma) tabi tutulacak. Savcılara uzman eleman desteğl \/ Suç geliri olarak sayılan suçlardan dola- yı kamu davası açılmamış veya hüküm veril- memiş olması, aklama suçunun soruşturulma- sına ve yargılamanın yürütülmesine engel teş- kil etmeyecek. ^ Aklama suçlanna ilişkin hazırlık soruş- turması, bu suçlara bakmakla görevli savcılar- ca resen yapılıp, yürütülecek. */ Aklama suçlanna ilişkin davalar, Adalet Bakanlığı ile yapılacak görüşmeler sonucun- da belirlenecek ihtisas mahkemelerinde görü- lecek. \/ Savcılar, yürüttükleri soruşturmalarda ih- tiyaç duyduklan ihtisasa sahip inceleme ele- manı desteği alabilecek. • Kamu kurum ve kunıluşlan ile gerçek ve tüzel kişiler, MASAK ile inceleme elemanla- n tarafindan istenecek bilgi, belge ve bunlara ilişkin kayıtlar ile tüm bilgi ve şifreleri tam ve doğru olarak vermek zorunda olacak. ^ Şüpheli işlemle ilgili yükümlülüklerini iyi niyetle yerine geriren gerçek vetüzel kişilerhak- kında hiçbir şekilde hukuki ve cezai yaptınm uygulanamayacak. Devamlı bilgi akışı sağlanacak Yeni düzenlemenin yasalaşmasının ardın- dan, mali piyasalann aklama suçunda araç ola- rak kullarulmasının engellenmesi amacıyla de- vamlı bilgi akışı oluşturulacak. MASAK'ın diğerkamu kurumJannın veri tabanlanna doğ- rudan erişiminin sağlanması ile kara para in- celemelerinde başlangıç noktası şüpheli fon ha- reketleri olacak. Şüpheli işlem bildirimleri bil- gisayar ortamında almacak. (1988 -....) Musa ve Gülşen Çulha'nın sevgili oğullan, Can ve Duru'nun biricik kardeşi, GÜL YÜZLÜMÜZ, CEMÇAĞLARÇULHA kaybettik. Acımız sonsuzdur. Cenazesi 30 Haziran 2004 Çarşamba günü (yann) saat 12.45'te Yenibosna Cemevi'nde öğle namazını müteakiben Kocasinan Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Dedesı Garip Çulha. Babaannesı Göher Çulha, Dedesı ı'Mertıum) Paja Erdogaa. Anneaımesı Hatun Erdogan. Amcası HüseyinÇullıa,Yenges; \jien Çulha, Halalan Firde«, Kibrije, Gülhts. Nejla, Enıştelen NecattinDemir.OrlunTemür- lûrkan. Abdi \ erli. Hasan Gündüz, Haiası V urdanur Çulha >e Nışanlısı Ceugiz Karabulut, Da>ı]an AJi. Abidijı. Hasan. Kasım Erdogan. \ engelen SaUne, Şehribao, Gülseren, Elif. Te>7elen Gûlsinı,Ne\nız.Zarife. Enıştelen HısınNevnız. \lı Baba Bavrık. Musa A>dıo. Kuzenlen Avfer, Hasan, V ıbnaz. L laş. Vöksd. GürteLSoilay.Stınra, Hüha, Birstn. Du>gu. Özlem. Veliz. Cengü. Fehrai. Özgûr. Hakan. SibeL EmeL A1L Can. Erdal, Fulya. SuKan, Eren. Sinan, Derja. CEM ÇAGLAR ÇULHA (1988 -....) "tnandık doktorlara, öyle böyle dediler Aynlık defterini elimize verdiler. Doktorlar da ne bilir ciğerin acısını Cerrahpaşa'ya koydum canımın yansını." Gülyüzlümüz, Senin sesinden duyduk bu şarkıyı, Şimdi hasret kaldık senin o güzel sesine. Ciğerimizin yansını Paris'te bıraktık. Seni çok özlüyoruz ceylan gözlümüz. Amcan Hüseyin Çulha, Yengen Ayten Çulha, Ablan Ayfer ve Ağabeyin Hasan ARAYIŞ TOKTAlVnŞ ATEŞ Ustiin Korugan Kader insana bazen garip oyunlar oynuyor. Ge- çen hafta; Ahmet Piriştina'nın kişilik ve hizmetle- rini vurguiadığım yazının başlığını, "ölüm Ne ki?" koymuştum. Aynı_ gün, biraz da ani bir biçimde, 41 yıllık dostum Üstûn Korugan ın kend/sine hiç de yakışmayan ölümü, bir tokat gibi suratımda patlayınca; "ölümün ne olduğunu", bir kez daha ve çok acı bir biçimde yaşadım ve anladım. Insan çok dayanıklı bir mahlûk. Ama bazen, olaylar öy- lesine üst üste geliyor ki, dayanması güç oluyor. • • • 1962 yılında; Türkiye Milli Talebe Federasyo- nu'nun bir alt kuruluşu olan, Istanbul Üniversitesi Talebe Birliği'nm geçici başkanhğını yürütüyor- dum. Aslında, seçilmiş başkan falan değildim. Bir- lik kongresinde dıvan başkanlığı yaparken kongre- de kavga çıkmış ve ertelemek zorunda kalmıştık. Bu gibi dururnlarda kongre divan başkanı, o örgü- tün başkanlığını üstlenmek zorunda kalırdı. Ve lÜTB'nin başkanlığı da benim sırtımda kalmıştı. Kongredeki kavgalardan birkaç gün sonra, bu işten nasıl sıynlacağımı düşünürken Soğana- ğa'daki birlik merkezine, "Gençlik Tiyatrosu "ndan birkaç arkadaşın geldiğini haber verdiler. O za- manlar, Istanbul Üniversitesi Talebe Birliği'ne bağlı Gençlik Tiyatrosu, Türkiye'nin en seçkin tiyatrola- nndan biriydi. Sürekli olarak, "öncü eserler" sah- neye koyarlar ve yurtiçinde ve yurtdışı festivaller- de büyük beğeni toplarlardı. O günlerde de Ser- met Çağan'ın, "Ayak Bacak Fabrikası" adında bir oyununu sahneye koymaya çabaladıklarını duy- muştum. • • • Gelenler üç kişiydiler. Biri; Türkiye'nin ve yayın hayatımızın kahnna katlanamayarak, ekmeğini Berlin'de arayan ve bulan değerli yazarımız Gü- ney Dal; öbürü, siyasetin uçlannda dolaşmasının bedelini ödedikten sonra, önce Babıâli'de, şimdi de Babıtelli'de önemli bir yönetici olarak parlayan Osman Arolat ve nihayet üçüncüsü; kafasıyla ve yapısıyla tıp ögrencisi olmaktan çok edebiyat ya da felsefe öğrencisıne benzeyen, Üstün Koru- gan'dı. Güney'de, o hava biraz olmakla birlikte; (heybe- sinden ötürü), ne gençlik tiyatrosunun bu yönetici- leri, kafamdaki "tiyatrocu" modeline uyuyordu; ne de sonradan bana ıfade ettiklen gibi ben, onlann kafalarındaki "cemiyetçi" modeline uyuyordum. O gün uzun uzun sohbet ettik. Bu üç insanı, en ya- kın dostlarım arasına gireceğini ve 41 yıi sonra, böyle bir yazıyı boğazırn düğümlenerek yazmak zorunda kalacağımı, nerden bilebilirdim?.. • • • Yaşımız ilerledikçe daha sık olarak dile getirdiği bir husus; gönlünde yatan arslanın, hekimlik değıl tiyatro ve felsefe olduğu idı. Fakat yaşam, insanla- rı istemediği yerlere de sürüklüyor. Gönlünde bambaşka şeyler yatan Üstün; kendi alanında, Türkiye'nin en başanlı hekımlerınden biri oldu. Di- yabet ve obezite konusunda, dünyanın önde ge- len hekimlerinden biriydi. Sayısız insanı sağlığına kavuşturduğu gibi, sayısız öğrenci yetiştirdi. Dü- şünün ki, daha sonra fazlasıyla geri almama kar- şın, 1970'li yıllarda, beni bile 25 kilo zayıfiattı... Üstün hastanenin ve laboratuvarın dört duvarı arasına hapsolmuş bir hekim değildı. Her türlü sa- natsal faaliyetten nasibinı kesmediği gibi, hekim hareketinin öncülerinden biriydi. Böyle renkli bir kişiliğin, birilerine "batması" doğaldı. Ve Üstün bunu, 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası uyannca, üniversite kapısına konmakla ödedi. Daha sonra, geri döndü elbette. Fakat ona bu muameleyi reva görenler, utanmadan yerlerini korudular. Bugün de onlann uzantılan, aynı yerlere geldiler. Ve Ustelik, Üstün'ün erdemleri hakkında beyanat veriyoriar... • • • Tanıştığımız günden beri, her türlü "tıbbi müda- halemizi"i§ Üstün'den bekledik. Burnumuzda si- vilce çıktıgı zaman da ona sorduk, gözümüze kir- pik kaçtığı zaman da, yüreğimiz sıkıntı verdiği za- man da... Şimdi, kimin kapısını çalacağız... Ustün Korugan'ın ölümünün, tıbbi tartışmasına girmek basiretsizliğınde değilim. Ancak insan, ki- mi bahaneler, kimi gerekçeler anyor. Üstün; sadece Aybek'i, Omca'yı, llgın'ı öksüz bırakmadı, hepimizi öksüz bıraktı. Sadece Sevim'i yalnız bırakmadı, hepimizi kör karanlıklarda yaJnız bıraktı. Böyle bir acının hiçbir tesellisi yok. Cüldünya Tören'in öldürülmesi Cinayeti en küçük kardeşüstlencü Istanbul Haber Servi- si-Evlilikdışı ilişkisin- den hamile kalarak bir çocuk dünyaya getirdi- ği gerekçesiyle aile mec- lisi karanyla öldürülen Cüldünya Tören'in 2 kardeşi ile amcasının yargılanmalarına baş- landı. Tören'in en kü- çük kardeşi FeritTören, cinayeti üstlenirken ağa- beyi trfan Tören "az- mettirici'' olduğu iddi- asını reddetti. Bakırköy5.AğırCe- za Mahkemesi 'ndeki du- ruşmaya, tutuklu yargı- lanan sanıklar trfan ve Ferit Tören katıldılar. Duruşmaya katılan avu- katlar Canan Ann, Ha- bibe Kayar, Semra An- can ve Süreyya Ancan, Istanbul Barosu adına davaya müdahil olmak istediklerini belirttiler. AvukatAnn, bu gibi du- nımlarda aile büyükJe- rinin aldığı karann yaşı en küçük kişi taranndan uygulandığını söyledi. Aileden davaya müda- hil olan bulunmadığını belirten Ann, "Dilekçe veeklerindev^sal gerek- çelerimizi belirrtik. Ai- leden müdahil olunsa bi- le,bu'timsahın gözyaş- lan' olacakör. Takbimiz kabul edilsin" dedi. Sanıklardan Ferit Tö- ren, ablasının hamileli- ğini bilen köylülerin yü- züne bakamadığını savu- narak bunun üzerine îs- tanbul'a geldiğini ve ağabeyine Güldünya'yı Bursa'ya götürmeleri gerektiğini söylediğini anlattı. Bunun üzerine ağabeyinin Güldünya'yı Alaattin Ceylan'ın evin- den aldığını kaydeden Ferit Tören, cinayeti üst- lenirken "Benikimseaz- metnrmedi'' dedi. Istanbul Barosu'nun müdahillik talebinin da- ha sonra değerlendiril- mesini uygun bulan mahkeme heyeti, sanık- lann tutukluluk halleri- nin devamını kararlaş- tırarak duruşmayı er- teledi. - <