25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 9 HAZİRAN 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Bush, Türkiye'ye vere vere bir tek eziyet verdi! Bektronik posta: denizsonwcumhunyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212,512 44 97 - NATO zirvesi ile Istanbul, dünya başkenti olmuş... "Içinde halkın olmadıöı birkent!" SSKReha Bavbek: "AKP'liler, SSK Yasası'nda değişiklik yaparak, işçiden kestiği sigorta primini ödemeyen işverenin vefat etmesi halinde b u parayı işçinin ödemesini istiyor. Yetmez. Çalıştığı yıllarda aldığı toplam ücretin en az yüzde 1O'u da işçiler tatrafından işverenin varislerine ödenmeli." Model Anıl Öçal: "Bush, Türkiye için 'model ' ülke' demiş... Irak'tan daha belasız işgal edebileceği bir model olduğu içindiri" endinizi George W. Bush'un yenne koyun. Bir yandan dünyanın sızden nefret ettiğini biliyorsunuz öte yandan yalan dolu en iğ- renç planlarla ulus ötesi sermayenın çıkar- lan için dünyayı kan gölüne çeviriyor ve sömürüyor- sunuz. Diktatöriergibi dublörsüzgezemiyorsunuz ve Türkiye'ye gelmişsiniz. Ertesi sabah, gazeteleri sıze tercüme ediyorlar: "Bush, Anrtkabir'ı ziyaret ederken çok duygulan- dığını söyledi. Saygı duruşu sırasında eşı Laura, Bush'un koluna girdi. Bush, Aslanlı Yol'un neden bu kadar uzun olduğunu sordu." "Bush, kendisinı karşılayan tören subayına asker selamı verdi ve tören kıtasını selamlarken avucunda- ki kâğıda bakmadan Türkçe 'merhaba asker* dedi." "Bush, ABD'nin Ankara Büyükelçisi ile Hilton Ote- li'nin mutfağında kısa bir görüşme yaptı." "Bush'a Başbakanlık Konutu'ndaTürk lokumu ik- ram edildi. Bush 'çok lezzetliymiş' dedi." Empati "Başbakanlık Konutu'ndaki kabul salonu Beyaz Saray'dakı Oval Ofis'e benzer şekilde düzenlendi; şömınenin önüne iki koltuk ve bırsehpayerleştirildı." "ABD Başkanı ve Türk Başbakanı gıyimlennde la- civert tonlarda takım elbise ve bordo kravat tercih et- tı." "ABD Dışişleri Bakanı'nın ayağına basan Türk Baş- bakanı'nın danışmanının eşi Ingilizce olarak 'ayağı- nıza bastım, özür dilerim' dedi." "Bush'un eşi Laura, elinde şapkası ile resmedilen Atatürk'u çok şık buldu. Krem renk bıyeli siyah ceketinin altına siyah bıyelı krem rengi uzun saten bir etek giyen ve beyaz tür- banını siyah türban bandı ile tamamlayan Türk Baş- bakanı'nın eşi 'o bizim liderimiz' dedi. İki fırst lady, kahve içtı; Türk lady 'bir kahvenin kırk yıl hatın var- dır' dedi ve Laura Bush'a Bartın işi telkırma şal ar- mağan etti." "Bush, Türk Cumhurbaşkanı'nı Türk usulü yarak- tan öptü. Protokol dışı bu öpüşme Bush'un Tü**- ye'ye verdiğı önemin ışaretı sayıldı." "Bush, Çankaya Köşkü'ndeki çalışma yemeğinde fümeye sanlı halibut vesafran soslu levrek terine, en- ginar güllü fava, denız börülcesi, Siirt pilavlı kuzu s r- tı yedi." "Bush, lımuzininden el sallarken, öteki limuzinde- ki dublörü foto muhabirierine yüz vermedi." "Bush'la Türkiye'ye gelen Amerikalı gazeteciİ2"e ABD'nin Istanbul Başkonsolosluğu tarafından dağı- tılan dosyada musluk suyu içmemeleri bildirildi." Siz Bush olsanız, bu durumda ne söylerdiniz? Ben Bush olsam, "Türkiye'deki hükümetin geliştir- diği ulusal medya yönetim planını alıp, aynen Arne- rika'da da uygulamalıyız" derdim! Beter Ali Tartanoğlu: "Erbakan, hiç değilse sadece Kaddafi'ye ve Rafsancani'ye yüz sürüyordu." Kader Akif Kökçe: "Birinci Dünya Savaşı'nda AJmanlar yenilince biz de yenik sayılmıştık. Şimdi Amerikalılar Irak'ta yenilince biz yine yenik sayılacak mıyız?" Okulda öğretmene neden 'hoca' denir? Adının açıklanmasını istemeyen bir lise öğrencisi... llk öğrenimini tamam- layıp liseye geçtikten sonra okulda ye- ni bir kavramla tanışıyor ve öğretme- ne "hoca" denmesi dikkatini çekiyor: "Hoca, Türkçede din işlerinde gö- revli kimseler için kullanılan bir söz- cüktür. Oysa 'hocam' diye seslenilen bu kişiler eğitim kurumlannda eğitim veren kişilerdir ki Türkçede bu mesle- ğin karşılığı da öğret fiilinden türeyen 'öğretmen'dir. Peki bu kişilere neden öğretmen değıl de hoca deniyor? Ho- calar, Osmanlı Devleti döneminde medreselerde eğitim veren kişilerdı Bu yüzden o dönemdeki görevleri, bugün- kü öğretmenlerin görevlerine benzıyor. Belki de halkın dili 'hoca" kelımesıne o zamanlardan alışmıştır? Ancak bu se- fer de insanın aklına şu geliyor: O za- manlar devletin en üst yetkilisine 'pa- dişah' deniyordu. Ancak bugün hiç kimse 'Padişah Ahmet Necdet Sezer1 demiyor. Neden? Çünkü onun srfatı 'halkın başı' anlamına gelen 'cumhur- başkanı'dır. öyleyse bugün 'hoca' diye çağnlanlann srfatı da öğreren kişi anlamına gelen 'öğretmen'dir. Bir de olaya tersinden bakaln. Okullarda eğitim veren kişilere hoca de- niyor ama din görevlilerine öğretrren denilmiyor? veya neden öğretmenlere hoca değil de kasap, manav, mühsi- dis veya başka bir sıfat verilmiyor? Çünkü 'hoca' sözcüğü dıni birnitelikta- şımaktadır. Türkiye'de son 50 yıldır -y- gulanan politikalar göz önüne alır-dı- ğında bu sözcüğün kullanımının hakjn seçimi olmadığı ve birilerinin zorla öa- yatması sonucu belirlendiği açıkça gö- rülebilir. Böylece eğitim kurumlan *e eğitimciler zamanla yozlaşacak ve ba- zı siyasi emellere ulaşılması için destek oluşturacaktır." NATO Türkiye'de Ne Arıyor?.. SÖNMEZ TARGAN Dünya hızla ABD'nin şemsi- yesi artınagırmeyezorlanıyor. Bu zoriama çok yönlü çalıştınlmak ıstenıyor. Zaman oluyor provo- kasyonu çağnştıran olaylar ya- şanıyor. Zaman oluyor zora baş- vuruluyor. Zaman oluyor doğru- dan silahlı ışgallerle ülkelerin egemenlik ve özgürlük hakları -,aklar altına alınıyor. Afganistan ve Irak'ın ABD ve koalisyon güçlen tarafından iş- galı, yukandakı belirlemeye en canlı ve taze örnekleri oluşturu- yof Aynca sırada Suriye, Iran ve hatta Türkiye'nin de bulunduğu söyleniyor. Diğerlerini bılemeyız, amager- çekten ABD'nın Türkıye'yı de ıçı- ne alan Ortadoğu'da, Irak gibi bir şgal planı var mı? Varsa bu- nu gerçekleştırmesi, Irak'ta ol- duâu gıbı öyle kolay mı?.. Ğncelıkle belirtmek gerekirse Tuıxiye'nin öyle kolay yutulacak bir okma olmadığını ABD kur- ma/lan da çok iyi biliyor. Çünkü TüKiye'nın, bölgedeki ülkeler- der sayısız farklılıkları bulunu- yof Birincisı ve en önemlısı, Tür- kiye gazoz kapağından ya da petol varilinden çıkmış bir ülke deöl- Bağımsızlığını ve egemen- liğıri Batı'nın tüm emperyalist gudenne karşı çetin bir kurtuluş sa\aşı vererek kazanmış bir ül- ke ^er ne değin bağımsızlığı ve egemenliği konulannda kurtuluş _,a\aşından sonra gelmiş sağ ericer eliyle büyük ödünler veril- mış olsa bile bu geleneğıni bu- gjr bile büyük ölçüde sürdür- rnertedir. Ikincisi Türkiye'de ulu- sai;ıkarlann ve egemenlik hak- lan'in korunması konulannda sor derece duyarlı, bilinçlı ve di- nanik bir kamuoyu var. Lçüncüsü, gezegenimizde varDİan askersel güçler arasın- da jerek çok iyi organize olma- s açısından, gerekse direnme grJnün yüksekliği açısından, gsrakse her türlü değişkenliğe hzs uyarlanması açısından, ge- rettfe bılim ve teknolojınin sun- ojiı olanaklan en iyi kullanıyor orası açısından Türkiye'nin aryada ilk beşe girebilecek öl- çjoe sağlam ve etkin bir silahlı kj.'etlerivar. îı tanımlama salt bizım dile çetrdiğimiz hamasi bir söylem ceçıl, başta ABD olmak üzere dter emperyalist ülkelerin sıya- sa kurmaylarının, strateji uz- naiannın da bildiği bir gerçek. 5u gerçek Türkiye'nin, bölge- c&, ve üyesi bulunduğu NATO ıçerisinde önemini daha bir öne çıkartmaktadır. Bu nedenle Tür- kiye'ye zor kullanarak emperya- list dayatmalara boyun eğdir- mek yerine içerden kuşatarak di- ze getirmek yeğlenmektedır. Gorunen o ki, bu yeğleme po- litıkası da iki ana eksen üzerin- den yürütülmektedir. Bırıncısı, ılımlı Islam göruşünü temel alan proje kı, bu projeyle Türkiye'nin Kemalist ılkelere dayanan ba- ğımsızlıkçı tutumu kırılarak yeri- ne diğer tslam ülkelerine de ör- nek oluşturacak oportünıst bir düzen oluşturmaktır. AKP'nin siyasal erke taşınma- sıyla bu projenin Türkiye ayağı gerçekleştirildi. Ancak bu ayağın başanlı ol- ması için AKP hükümetının Ba- tı'dan destek görmesi, saygınlı- ğının arttınlması, Türkiye'nin ar- ka odadan çıkartılıp kırmızı halı- sı olmasa bile ön odanın bekle- me salonuna alınması gerekırdı. AKP'nin başının ve kurmaylan- nın zırt pırt emperyalist ülkelere çağnlması, G-8'ler toplantısına katılmasıyla bu süreç de büyuk ölçüde tamamlandı. Kabul etmek gerekirse, "Bü- yük Ortadoğu Projesi" olarak bi- linen ABD politikası, AKP hükü- metiyle hem Türkiye'de hem de bölgede büyük yol aldı. Ikincisi, yine bu proje kapsa- mında, Türkiye'nin askersel gü- cünün emperyalizm hizmetinde bölgede etkin bir biçimde kulla- nılması tasansıdır. Bunu da Tür- kiye'nin de içinde bulunduğu NATO yoluyla yapmak hem tep- kiler çekmemek açısından hem de Türkiye'nin bölgedeki rolünü daha bir öne çıkarmak açısın- dan akıllıca düşünulmuş bir baş- ka tasan olabilir... Bu tasan doğrultusunda belki de ilk kez NATO zirvesi toplantı- sının Türkiye'de yapılması gün- demealındı. Böylece NATO'nun Istanbul'da toplanıyor olmasıyla aynı zamanda Türkiye'yi Orta- doğu'da vitrine çıkartmayı da amaçlayan ikinci bir işlevin da- ha gerçekleşmesi yaşam bula- caktır. Değilse uluslararası mali oligarşinin askersel örgutü olan NATO'nun bırakın bölgeyi, Tür- kiye'de ne işi var. Evet, NATO'nun Istanbul'da toplanıyor olması Türkiye'yi son derece önemli birtarihsel kavşa- ğa doğru götürmektedir. Bu kav- şağın ötesinde ülkeyi nasıl bir tehlike bekliyor, bunu da hep bir- likte yaşayarak öğreneceğiz. Çünkü en büyük toplumsal de- neyim yaşanılarak öğrenılendir. ÇtZGİLİK KÂMtLMASARACI kamilmasaraci" mynetcotn HARBÎ SEMİH POROY semihporoy(a yahoo.com OTOBÜSTEKİLER KEMAL VRGENÇ kjurgenc(Q yahoo.com hlATo'dan USAhjık KEDİ LEVO APTÜLİKA aptull'i hotmail.com HAYAT EPİK TİYATROSU MLSTAFA BÎLGIN KAMU-SEN'E SORE REEL ÜCRETLERİN. SÜREKLİ DÜSMESiyOZÜNDEN EKM0OE CALIŞIYORMUSUZ '.. TARIHTE BUGUN MİMTAZAMKAN 29 Iltıziran ıcww.nuuntaz-arikan. com TANTDC CAFE & BAR RISTAURANT HER SALI Q VE HER AKŞAM CANLI HALK MÜZİCİ İSTIKLAL CAD. BALO SOK. N f t l KAT-3 BEYOCLU www.otjntikbir.com i nfo#otantik bai.com Rezervasyon: 0 212 293 65 15 / 0 212 245 11 97 / İLK SEND/KAaUK YASASI 1B71'PE BUGÜN, İUC SeuPfKACIUK YASASI, İNGH.TEH£ PAK-. LAMeNTOSU'NDA ONAYLANU. BEMTAMM CHSGAEU Ulitaj- M£77 ZAAAAHINPAK' 8U KAKARLA,S£MI>KACJUİC SüÇ OIAMKTAN ÇJKIYOeDU. İMSİLTBREj MODGEN €NDÛS TBİNİH ÖNCÜLÜK. 6TTİ6I && ÜLKE OLMASI HEP£- NIYLE, İŞÇl UAR£tCEnE£IAtlN İLK ÖRNEtOEgJMe OE TANIKLIIC ETMİÇTİ. ESJPÜSTB/ceÇMEMIN SAŞLADI- §1 18- YÛ2YlU>4At BU YANA, ÖGGÜTLENMEYE ÇA- LIÇAN İŞÇlLEe, YÖNETİM rAeAFMPAH OOŞIMH. CA TEPta GÖJSMÜSTU. HA7TA, 8ÖYLE BlS. SeuP, İBS4-'T£ AVUSTK/U.YA'yA SUS6UA/ EPlLMlÇTİ.. SOMUfJPA, YÖMETİM.OAtjA FA2U» PlRENMEUlN SEREKSlZLlĞiHı GÖtiMÜŞ \/E SENDtKAC/LIĞI YASAL HAL£ 6erİBMİ£Tf. ANCAK, 6E£V HAKKI İÇIM DAHA ZAAAAU GÖRÜŞ BEDRİ BAYKAM 1UAT0 ve Barış' mı Dediniz? Balkonumdan Greenpeace eylemcılennı seyrediyorurı. Gerçetcten onlara hayranım. Kopruden aşağı asılıp "Nukes outofNATO" bayrağınıdalgalandırdılar. Polıshaberalıpge- lıp onları durdurana kadar, onlar medyatık başanlanna ulaş- mıştı bile Hıçbır korkuları yok. Ne polıslerden, ne egemen guçlerden "Orumcek Adam" gıbı denızın ustune ıple sark- mışlar eylemlennı yapıyorlar Bu arada Skyturk haber tete- vızyonundan toy bir bayan muhabınn sesı yankılanıyor. "Halk zaten tedırgın, nıye bu eylemlen yapıyorlar kı, umanz bu son ohır, bırdahakımseboyteşeyleryapmaz."Bvbüeksıkt\. "Ta- raf' olan muhabırcılenn canlı yorumlan ve haşın öğretmen havalan(!) Evet tedırgın olduğumuz doğru. Boğaz'ın tamamı hücum- botlann kontrolü altında, kendı evımızde hapıs gtbtyiz. Ken- dısını güneye atıp kaçmayı başaranlar dışında tum Istanbul- lular olarak bir fare kapanında esır gtbıyız. Ortaköy'de sahil yolunda "yasaklı bolgeden" ıçen yırmı metre gınp bir Nokta dergısı almak ıstıyorum. Kesınlıkle ızın venlmıyor, sonra al- lahtan bir gorevlı benı tanıyor ve polıs eskortunda gazete ba- yııne gıdebılıyorum. Olacak şey değıl Takım etbıselı, gorev- li genç bir memura yakınıyoaım: "NATO, NATO dtyoriar, ha- dı buyursunlar gıdıp Fransa'da Pans'te aynı uygulamalan yapsınlar, Champes Elysees'yı, Seıne Nehn kıyıiannı kapat- sınlar, mümkun mü bu" diyorum. Genç arkadaş "Ben de dı- şanda çokbulundum, kesınlıkle mümkun değıl" dıyor.Adam- lann gucü bıze yetıyor Ortadoğu'nun "Oemokratık Ilımlı Is- lam" ucubesıne çevırmeye çalıştıklan güzel ülkemıze yetı- yor guçlen Gündem maddelenne bakılırsa, bu "Genışletılmış NA- TO"nun ilk buyuk toplantısının hedeflen bellı Yine Amen- ka'nın ve CIA'nın "yanıltıcı ondertığtnde" NATO, "yeni teh- dıtlere" (') karşılık vermek ıçın, ılgılı ulkelenn guvenlık ılışkı- lennın destekleneceğı "öanş ıçın ortaklıkprogramı eğıtımı ve tatbıkatlanna davet" veee,''NATO 'nun banş koruma operas- yonlanna katılım ımkânı".. Işte kılıt cumle burada, yanı uzun lafın kısası, "banş" adı altında (!) bir araya geten bu arkadaş- lar "yenı Iraklar" yaratma amacıyla her an sefefter olabile- cekler. "NATO", anlayacağınız, Bush ıktıdannın her türlü çıkjın- lığına damardan ortak olabıleceğı bırgırdabın ıçıne çekıknek ıstenıyor. Bu şekilde belki Bush, BM'de bulamadığı deste- ğı, buradan alıp saldırganlıklanna bir legal attyapı anyor. Buna Chirac ve Schröder ne dıyecekler, bu cumleler na- sıl formüle edılecek, nasıl "banş" kılıfı altında bu yenı hedef- lere gozdağı venlıp, bir operasyon gündeme getınlecek, onu zaman gostenr Ama Bush'un burada Özal'm, Evren'e yap- tığı gıbı atlayıp Sezer'ı Turk usulü yanaklanndan opmesmn anlamı, ekjen gelen her baskı metoduyla dığer 25 ulkenın, maddı ve manevı olarak ABD'nin suç ortaklığına çekılmesı ıçın bir tezgâhın kuoılmakta olduğunu göstenyor BOP'un tam anlamı, ABD'nin başta petrol ve su olmak uzere, Orta- doğu'dakı guç dağılımı kontrolunu her ne pahasına olursa olsun elıne almak ıstedığı ve bu uğurda, yenı şekıllendırme- lere gınşırken hıçbır şeyden kaçınmayacağını ortaya koyu- yor olması Insan, "nereden nereye" diye düşunmekten gen durmu- yor 4 Nısan 1949'da VVashıngton'da ımzalanan "KuzeyAt- lantıkAntlaşması", sonuçta ana hedefi, komunıst btok ve da- ha sonra 14/5/1955'te kuaılacak Varşova Paktı ulkelennden gelecek ve bir "Batı" ulkesı veya bu ulkelenn yakın ışbırli- ğınde kalan ulkeye yonelebılecek bir saldınya karşı "guven- lık ışbırlığı" karariılığını somut sonuçlara taşıyan bir büyük kontrattı Sonuçtaouzun "so^f'fsai'ag"yıllannda, 1960'la- nn başında yaşanan "Kuba mısıl knzı" esnasında sıcak sa- vaşın eşığınden donulduyse de, 11 Eylul 2001 'dekı Ikız Ku- leler saldırısına kadar NATO'nun 5. maddesı hıçbr zaman uygulanmaya konulmadı 11 Eylül saldınsının üzennden 24 saat bile henuz geçmemışken, NATO, bu saldınyı dığer üye 19 ulkeye de yonelık bir satdın olarak tanımladı Bu karann hemen ardından da, NATO, kuruluş felsefesını nıhayet uy- gulamaya koyacak bir vesıle bulmanın heyecanı ile ABD'ye destek veren bir dızı acıl onlemı uygulamaya koydu ABD, 11 Eylul'un ardından kendısıne ilk hedef olarak Af- ganıstan'ı seçtı ve Bin Ladin'ı bombalıyoaım diye dağlan dövdu Hıkâyenın son safhası olan Irak savaşı rezaletını ve dramını da herkes bılıyor Sonuçta bugun NATO'nun ıçnıde Çek Cumhurıyetı, Estonya, Macanstan, Polonya, Stovenya gıbı eskı Varşova Paktı uyelen, Amenka'nın kanatlan altında "banş ve koruma" anyortar Bunlar arasından Polonya, yağ- cılığı tam yapabılmek ıçın Irak'a sembolık de otea asker gon- dererek "Bushızm"e destek verdi. Bugun Istanbul'da "banş ıçın guvenlık ışbıriığını genışlet- me" nutuklan atan Bush ıse, ozgur ve demokrat tum ülke- ler ıçın de, ozgurteşmeye çalışan mılletler ıçın de tam bir bu- yuk tehlike. Onun dışkılannı guzel memleketımızde bırakma- ması, ulkemız tçın ne de olsa buyuk bir şans. Ama gerçek şu kı, onun kan kokan kııiı duşuncelen dünya banştna bir so- run oluşturmaya devam edecek Varşova Paktı'nın 1 Nısan 1991'de dağılmasından ıtıba- ren, meydanı boş bulan ABD'de yonetım George Bush'a geçtikten sonra, dünya''Soğuk Savaş" gunlennı arar bir şe- kılde, stcak savaşın ortasına duştu 1950'lerden 1990'a ka- dar suren "Soğuk Savaş " yıllanndakı dengeler yok olduktan sonra emperyalist / kaprtalıst katlıamların önu açıldı. NA- TO'nun gerçek gundemı olsa otea "dunya banşına en büyuk tehlike olan" George Bush nasıl durdurulur" olabilir. E-mail: bedbay • tnn.net / Faks: 0 212 227 34 65 BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/ Kandıllerle aydınlatılarak yapılan şenlık 2/OrtaAsya'da - yaşayan Şama- nist Turkler arasında çeşıt- li şeylerden an- lam çıkararak bakılan fal Yassıvedarbı- çımh metal parça 3/Vücu- dun herhangi bir yeri- nı hafıfçe çızıp üzenne boynuz, bardak ya da „ şişe oturtarak kan al- ma. 4/Tabaka . Akıl. Bir nota. 5/ Bir tıir ba- lık ağı. Şeker ve lı- monla içılen sıcak su. 6/Oruç ayı. 7/Sahıp... Bir nota "Car" da 8 denilen, kadmlann 9 giydıklen bir tür çar- şaf 8/ Buıgöl ilınde bir kaplıca "Incıler" anlamında eski sözcük 9/Camsı parlakhktave saransı yeşil renk- te doğal demır ve magnezyum sılıkatı YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Halk dılınde sulamada kullanılan bahçe kovasına ve- nlen ad. 2/ Şarkı, turkü Bir söylemde yer alan ek açıklama 3/ "Merdıvende ayak sesin/ — taşında göl- gen var" (A H Tanpınar) Tavlada "üç" sayısı. 4/ Gözlen görmeyen Genellıkle midenın bozulmasın- dan oturu dılın üzennde oluşan beyaz tabaka. 5/Bakı- nn sungesı. Tokat'ın bir ılçesı 6/ ABD'nin bir eya- letı Rütbesız asker 7/Şohret. I Dünya Savaşı'nda, ozellıkle Çanakkale'de Ingılızlerle bırhkte savaşan Avustralyalı ve Yenı Zelandalı askerlere verilen ad. 8/ Üzüm şırasının tortulannı çökertmekte kullanılan kil- le kanşık kıreçlı toprak Ingıltere'de çok sevilen bir cıns bıra 9/ Içıne sıvı vermek amacıyla bır damara sokulan ınce b«»ru A *
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle