19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15HA2İRAN2004SA HABERLER Sadece parti içi muhalefet tartışılacak, genel başkanın güvenoyu talebi oylanacal Şükrii Sina GüreL Erdoğan Toprak. ZekiSezer. Kurultay yarısı hızlamyor DSP'de aday sayısı 3 'e çıktı ANKÂRA (Cumlıııriyet Bürosu) - DSP'nin 25 Temmuz'da yapılacak kurultayına doğru, genel başkan adayı sayısı 3'e yükseldi. Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şükrü Sina Gürel de aday olacağını açıkladı. DSP Genel Başkanı Büknt Ecevit, kurultayda genel başkanhğı bırakacağını ve Genel Başkan Yardımcısı Zeki Sezer'i destekleyeceğini söyledi. Eski îzmir milletvekili AtiBa Mırtman ve eski Başbakan Yardımcısı Şükrü Sina Gürel de, aday olacaklannı açıkladı. Gürel, adaylık karannı Ecevit'e de anlattıguu bildirdi. "DSP'yi balka açacağmı" vurgulayan Gürel, gelecek hafta yurt gezilerine çıkacağım söyledi. Zeki Sezer, Gürel 'in adayhğıyla ilgili olarak "Demokratik hakkjnı kullamyor" dedi. Sezer, kurultayda genel başkanlığı kazanacağını vurgularken "Bu konuda hiçbir şüphem yok. Kurultay sonrasına ilişkin hesapJannn yapıyonım" açıklamasını yaptı. DSP Genel Başkan Yardımcısı Tayfun tçK de, "Bu düşüncerûn miman EceviÜer. Partideki sılantıları herkesten önce gördüler ve bu rahatsızhğı ortadan kaktarmak için bir irade ortaya koydular. Buna herkes saygı duymaiT dedı. Genel başkanlık yanşına girebileceği belirtilen eski Fstanbul milletvekili Erdoğan Toprak da, GüreFin adayhğıyla ilgili olarak " Yolu açık obun" dedi. Toprak, "Aday oiacak nusınu" sorusuna ise "Obtcağun da demiyonım, oknayacağını da~ Teşkilatia temaslaıinuz sürirvor. Önemli oian bu partinin başında olmak değiL bu partiyi ülkenin başına getirmektir" yanıtını verdi. Cözler Yargıtay Cenel Kurulu'nda Başsavaişkenceye ceytyı azbuldu MAHMUTORAL DİYARBAKIR- Şırnak'ta SaHh Karaaslan'ın gözaltında ölümüne yol açan jandarma görevlıleri hakkında verilen 5 yıl 4 aylık hapis cezasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca bozulması istendi. Başsavcılık, sanıklann ömür boyu hapisle cezalandınlmasını iddia ederken Yargıtay 1. Ceza Dairesi, bu isteme katılmayarak yerel mahkemenin 5 yıllık cezasını onadı. Başsavcılıgın karara itiraz ederek dosyayı Genel Kurul'a götürmesi bekleniyor. Şırnak'ın Silopi ilçesine bağh Doruklu Köyü'ne 18 Mart 1999'da operasyon düzenleyen jandarma istihbarat ekipleri, PKK'nin bombah intihar eylemcisi olduğu belirtilen Bahar Erçik'in evine yapnklan baskında Erçik ile Karaaslan'ı gözaltına aldı. Gözaltında yaşamım yitlrdl Erçik, Diyarbakır DGM'ce ömür boyu hapis cezasına çarptınhrken Karaaslan gözaltında kaldığı 1 günlük sürede gördüğu işkenceler sonucu yaşamını yitirdi. Bunun üzerine jandarma görevlileri Aii Metin, Kayhan Yaşar, Abmet Candan Yıkhz ile S.Y, S.T, H.P, YJC hakkında Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi'nde "tşkenceyle kötü muamele sonucu faili befli ohnayacak şeküde adam öklürmek" suçlamasıyla dava açıldı. Yargılama sonucunda Merin, Yaşar ve Yüdız'a 5 yıl 4 ay hapis cezası verilirken diğer sanıklar beraat etti. Karaasian'ın ailesinin avukatı Tahir Elçi, karara Yargıtay nezdinde itiraz ederek sanıklann ömür boyu hapisle cezalandınlmasını istedi. Dosyanın ele aündığı Yargıtay 1. Ceza Dairesi'ne bir tebliğname gönderen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, ceza alan sanıklar hakkındaki karann bozulması gerektiğini belirtti. Elektrlfc verme. asKıya alma... Yargıtay Başsavcılığfnın tebliğnamesinde şöyle denildı: "Suç tarihi itibanyla 37 yaşında olan ve önemli bir hastalığı betirienmeyen öJenin, orta derecede şiddete maruz kaJması halinde ölümünün bekknemeyeceği, ancak raporda da belirtildiği ve mahkemece de kabul edildiği üzere sonucu öngörülebilir kasıtla davranılarak kanıtlanmay acak şiddette yoğun şeldlde hayalara vurma, elekrrik verilme, askıya alma, falaka gibi muameleye tabi rurulması nedeniyle ve gözalûna anndıktan sonra henüz tam bir gûn geçmeden ölümün gerçekleştigi, dolayısıyla sonucu görülebiBr şekilde yaralama kasn aşdarak öldünesne yapılan işkence sonucu ölümün gerçekleşriği dikkate alınmadan sanıklann TCY'nin 450/3. maddesine göre cezatandınbnası yerine farkfa nitelendirmeyle hüküm kurulması yasaya aykm ve bu nedenle temyiz istemi yerinde göriildüğünden hükmün bozulmasına karar verilmesL." Başsavcılıgın bu görüşüne karşın 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği 5 yıl 4 aylık hapis cezasını onayladı. CHP'de olağanüstü kıuıılta)tstanbulHaberServisi-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. 3 Temmuz 2004'te CHP olağanüstü kurultayıru toplayacağını açıkladı. Baykal, CHP Istanbul tl Başkanlı- ğı'nda düzenlediği basın toplantısın- da, bu kurultayda. "parti içinde sözdin- lenıez halegelen bazı mJUer\ekflterinin duruımınungörüşülmesi" ve "Genel başkana güvenoyu talebini oyiamak" olmak üzere 2 ana maddenin görüşü- leceğini söyledi. Türkiye'nin ciddi so- runlarla karşı karşıya bulunduğunu ancak bu süreçte bazı CHP milletve- killerinin "partiyezararverentutum- lanna" devam ettiklerini anlatan Bay- kal, CHP'nin "parti içi kavga"görün- tüsünde ısrann yanlış olduğunu diJe getırdi. Baykal, bu sorunlann "meş- ru parti" platformlannda konuşulma- sı için yetkili organlann çalıştığını, ancak söz konusu milletvekilleri vepar- ti içinde çekişme yaratmak isteyenle- rin bu organlann karanna saygı gös- termediğini söyledi. CHP lideri Bay- kal, "Türkiye'nin güvenfiği, banşı ve • CHP lideri muhaliflerin önünü kesmek için 3 Temmuz'da 'seçimsiz kurultayı' toplayacağını açıkladı. CHP tarihinde ilk kez bir kurultayın gündemine, parti içi muhalefetin tartışılmasma ilişkin madde konulduğu belirtildi. Kurultayda ikinci olarak da genel başkanın "güvenoyu talebi" delege adlan tek tek okunarak oylanacak. demokratik rejimini vakından ilgilen- diren bir dönemde CHP'niniç sorun- lannı bir kenara bırakıp yekvücut ça- hşmasının gerekliliğine'' işaret etti. "Parti içi çekişme ve tarbşma" tablo- sunu, "partinin yaşam biçimi" haline getirmeye yönelik bir anîayış bulun- duğuna değinen Baykal, "CHP sü- rekh' kendi kendisiyie çeldşen bir par- ti konumunda olamaz, Baa miDerve- kiDeri, ne genel başkan, ne parti mec- Bsi, neparlamento, ne belediye başka- nı dinlryor. Onlar biklikleriyoklan şaş- mıyorlar" dedi. Baykal, bazı milletvekillerinin par- tiyi tüzük tartışmalan içine çekmek is- tediklerini ancak gerçek niyetlerinin genel başkanın değişmesini sağlamak olduğunu belirtti. Bir gazetecinin "Ku- rultay karan muhaliflere bodri mey- dan nu" sorusu üzerine Baykal, par- ti içindeki çekişmeyi yeni bir nokta- ya taşrmak istemediğini ve bazı mil- letvekillerine iddialannı sergileme im- kânı verdiğini anlattı. Baykal, "Bubir baskm kurultay mı* sorusunu da, "28 Martseçimkrinden önce başlanıış bir süreç var. Parti, kurultay tarûşmaJan içine girdi. Yapmayın' diyorum, 'ya- panz1 diyorlar. Buyurun yapryorum. Bunun baskın kurultay' olduğunu söylememiz sözkonusu değiLGeç kal- mış bir kurultay" diyerek yanıtladı. 'Cörevl yarı yoMa bırakamam' Baykal, bir gazetecinin, "Neden ge- nel başkan seçimi değil de, güven oy- laması çağnsı yaptinız" sorusu üze- rine, "Genel başkannk görevini yan yolda bu^kamayacağuu" vurgulaya- rak, özetle şunlan söyledi: "Baaar- kadaşlanmızın bu durumu değiştir- mek için gayret içine girdiklerini gö- riiyorum. Oniann bu çabalannın ku- rultay tarafindan paylaşıhp paylaşıl- mad^uu ortaya çıkarmak istiyonım. Güvenoyu, bufirsabvermektir. . Ar- kadaşlanmızın iddialannı kurultay benimserse,güveno>Ti vermez. Güve- noyu olmazsa CHP'de yeni seçim ya- pıbr. Ancak kurultay bu iddialan pay- laşmıyorsa, baa miOet\eküleri de ken- dilerine çekidüzen vernıek zorunda kahriar. Bu arkadaşlar istedi diye ben genel başkanhktan aynlacak değiHm. Bu görevi sonuna kadar götürmek boynumun borcudur." CHP tarihinde ilk kez bir kurulta- ym gündemine, parti içi muhalefetin tartışılmasma ilişkin madde konul- duğu belirtildi. Kurultayda ikinci ola rak da genel başkan'ın "güvenoyu ta lebi" oylanacak. Cündem değlgtirHemtyor CHP Tüzüğü gereği olağanüstü ku rultayda, kurultay çağnsı ile belirle nen gündem, verilecek önerge ile de ğiştirilemiyor. Bu nedenle muhalefe hareketinin, tüzük değişıkliği ya da se çimli olağanüstü kurultay toplanma sı isteği de, Baykal'ın tüzükten kay- naklanan yetkısini kullanarak yaptığı kurultay çağnsıyla şimdilik engellen- miş görülüyor. Baykal'ın güvenoyu alamaması ha- linde prensip olarak seçimlı kurulta- ya gidılmesi gerekiyor. Ancak oy kul- lanma işlemı delege adlan tek tek oku- narak gerçekleştirileceği için böyle bir olasıhğın çok düşük olduğu belir- tiüyor. Bu nedenle Baykal'ın güve- noyu almasına kesin gözüyle bakılu-- ken, muhalifler yine de "hayn"" oyla- nnı arttırmaya çalışacaklar. Muhaliflerden, seçimsiz olağanüstü kurultay çağnsı yapan CHP liderine sert tepki: 'B^kal'ınyaklaşımıhilekokuyor'ANKARA/lZlvnR (Cumhuriyet) -CHP'li muhalifler seçimsiz olağanüstü kurultay çağnsı yapan Deniz Bay- kal'a tepki gösterdi. Eski CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, Baykal'ın yaklaşımını "MuhaiifJeri sindirmek ve taleplerini ortadan kakurmaya yönelik takryye bir gi- rişimdir" diye değerlendirdı. Ankara Milletvekili Meh- met Tomanbay, Baykal'ın önlem almaya çalıştığını söyledi. Baykal'tn, erken kurultayla muhalefeti "tepe- lemek" istediğini dile getıren CHP Îzmir ll Başkanı Alaattin Yüksel karann "banşçı" olmadığını vurguladı. Baykal'ın yaptığı olağanüstü kurultay çağnsının ardın- dan muhalifler bir araya gelerek durum değerlendirme- si yaptı. Muhaliflerin, tüzük kurultayı ya da seçimli olağanüstü kurultay için başlattıklan imza toplama sü- recine devam etmekten yana olduklan belirtildi. CHP'li Tomanbay. Baykal'ın çağnsını değerlendirirken "Bu bizün başarunızdır" dedi. Tüzük değişikliği ama- cından vazgeçmedıklerinı anlatan Tomanbay, "Güven oylaması tüzüğün önünü kesmek içindir. Bu, Genel Baş- kan tüzük degişikliğmden çok korkuyor demektir" diye _ ^ - ^ _ ^ _ ^ — — konuşru. Eski CHP Genel Sekre- Muhalifler, t e n Ernıgrul Günaj-, kurultayın f Qz ^jc toplanması için ciddi bir rakama ulaşıldığını ve Baykal'ın bir tak- tik uyguladığını belirterek şunlan söyledi: "tsim okuyarak yapıla- cak oytamada, birtaknn insanla- nn yüzüne karşı 'ret' diyemeyece- gi gibi bekkntisi var. Anıa bu bek- lentisinin boşa çjktiğnu görecek." 'Slyasl llnç Kararı' kurultayı ya da seçimli olağanüstü kurultay için başlattıklan imza toplama sürecine devam etmekten yana. Adnan Keskin, Baykal'ın yakla- şımının partinin sorunlannı tar- tışmaya yönelik olmadığını kaydettı. Keskin, şöyle ko- nuşru: "CHP'nin tarihinde, parti içi muhalefet yapanla- n taroşmaya yönelik bir gündem maddesiy le kurültaya gidümemiştir. Şu anki parti içi bukukta da böyle bir dü- zenleme yokrur. Bu girişim partideki muhalif millerve- Idlkri hakkında kurultayda sryasi Knç karan çıkarmaya yöneliktir" Baykarın çağnsının, 1979'da Ecevit'in gü- venoyu ıçın yaptığı kurultay girişiminin soluk kopyası olduğunu anlatan Keskin, "Bu girişim parti tabarunda tükenmiş insanlarm hukuk dışı, geknek dışu antide- mokratik biçimde iktidarda kalma anbyışıdn*" dedi. 'Barışçı bir hamle değll' Baykal'ın kurultay gerekçelerine ilişkin yaptığı açık- lamalann "üzüntü verici" olduğunu belirten Îzmir II Başkanı Yüksel, yapılacak kurultayı 28 Mart seçimle- rinden sonra gerçekJeştirilen "seçim sonuçlanm onay- larma toplanölanna" benzetti. Yüksel, sözlerini şöyle sürdürdü. "Bu, banş içinde, partiyi güçlendirecek bir hamle degil. Bütün organlan dinlediğini söyiüyor. On- lar, sözde seçim başansuu onaylatma toplanülany dıT Baykal, kurultay çağnsuun ardından CHP'li Beşiktaş Bdediye Başkanı tsmail ÜnaJ'ı ziyaret etti. Beraberindeki CHP'li milletvekilleri ve belediye başkanlan ile belediye binasuu gezen Baykal'a, lsmail İ nal tarafindan Beşiktaş'm sembolik anahtan, üzerinde adı yaâh Beşiktaş forması ve Atarürk resmi armağan edildi. (GÖKÇE UYGUN) Seldzaysonrayenidenkurultay ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Ekim 2003'te tüzük değişikliği tartışmalannın gölge- sinde geçen 30. Olağan Kurultayı'ndan 8 ay son- ra yine "kurultay" dedi. CHP'nin 23-24 Ekım ta- rihleri arasında yapılan 30. Olağan Kurultayı"nda tüzük konusunda sert tartışmalar yaşanmıştı. Çarşaf liste yerine blok liste uygulamasını geti- ren ve genel başkan adaylığını zorlaştıran tüzük değişikliği, "tek tek isinı okutularak" yapılan oy- lama sonucu, 257 ret oyuna karşılık 924 oyla ka- bul edildi. Grup Başkanvekili AB Topuz'un da aralannda bulunduğu 18 milletvekili ile 7 Parti Meclisi (PM) üyesi blok listeye "hayır" dedi. Kurultayda, Baykal, oy kullanan 1089 delegenin 973'ünün oyunu alarak yeniden genel başkanlığa seçildi. Boş ve geçersiz oylann toplamı ise 116 oldu. Tüzük değişüdiğine ret oyu verenlerin ço- ğunluğu, Parti Meclisi (PM) dışında kalırken ts- tanbul Millervekili Kemal Derviş ve eldbinden 4 isim PM'ye girdi. CHP lideri Deniz Baykal yeni- den seçilmesi nedeniyle yaptığı konuşmada, "CHP, akngı cesur karariarla, genel başkanını güçlendinniş olmanın ötesinde, kendisini güçlen- dirmiştir. CHP, bugün dünden daha demokratik- tir. Halkımız arök CHP'deki itişmenin, kaktş- manın bitmesini istiyor" diye konuşmuştu. Yüzde 14ü Türk Fransa imamlan araştırdı PARİS(ANKA)- Fransa'da hükümet, terörle mücadele çerçevesinde yakın takibe aldığı ülkedeki imamlann çoğunun ılrnılı göriişleri sahip bulunduğunu saptadı. Fransız Içişleri Bakanlığı'nca yaptınlan bir araştırmaya göre, imamlann yüzde I4'ünü oluşturan Türk imamlannın, çoğu imamın aksine eğitimli olduğu belirlendi. Fransa'daki imamlarla yakından ilgılenen, eski Dışişleri Bakanı Dominique de Mlepûı'ın başında bulunduğu Içişlen Bakanlığı, ülkedeki imamlar konusunda bir araştırma yaptırdı. Le Figaro gazetesinın ulaştığı rapor 9Haziran'da tamamlandı. Raporda imamlar, aralannda "Türk", "MiIliGöriiş", "Köktendinci" gibi kategorilere göre sınıflandınlıyor. Rapor, Fransa'da görev yapan imamlann yüzde 80'inin yabancı olduğunu gösterdi. İmamlann en büvük bölümünü oluşturan yüzde 31 'lik kısmımn Faslı, yüzde 20'si Cezayirli yüzde I4'ünün ise Türk olduğu belirlendi.İmamJann yüzde 65'inın "ıhmh" görüşlere sahip bulunduğu ifade edilen rapora göre, çoğu imamın eğitim görmediği halde Türk imamlann tümünün eğitilmiş olduğu saptandı. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Bugün genç bir okurumdan bir e- mail aldım. Bu genç okurum, Leyla Zana'lann tahliye edilmesiyle biriik- te ortaya çıkan sorunlara ilişkin bazı endişelertaşıyordu. Toplumun birke- siminde de olduğunu sandığım bu endişeleri öncelikle bu mektup ara- cılığıyla sizinle paylaşmak ve bu ko- nuda düşüncelerimi belirtmek istiyo- rum. Genç okurumun mektubu şöy- le: "18.5yaşında Cumhuriyetgazete- siyle ve sizin gibiyazaıiann yazılany- la büyüyen birgencim, öncelikle bu- nu söylemek istedim... Asıl söyle- mek istediğim, aslında sormakiste- diğim, birşeyvar... DEP'lilerin çıkış- ları ve ilk röportajları hakkında iyi ni- yetlıyazınızı okudum bugün... Değiş- miş olabilirier, süre tanımaklazım vs. tarzı düşüncelerinizi biraz açar mısı- nız? Yani aynı mantık Tayyip Erdo- ğan üzerinde de yapılabiliro zaman... O da değiştim diyor, normal olarak buna inanmıyoruz ama, iş Leyla Za- na oiunca rahatlıkla inanıp güvene- biiir miyiz ki? DEHAP Başkanı Tun- Samimiyet ve Samimiyetsizlik Üzerine cay Bakırhan'/n, Kongra-Gel ile hü- kümete aynı uzaklıktayız demeci, Apo'ya, Sayın öcalan diye seslen- mesi, hapisten hemen çıktıktan son- ra'91 ruhuna hâlâ sahibiz demeçle- ri vs.. bunlar beni korkutan şeyler... Sanınm ne sormak istediğimi anla- mışsınızdırOralabi... Çalışmalarınız- da başanlar... Görüşmek üzere..." Ismi bende saklı okurumun söyfe- dikleri bunlar. Sonuç olarak insanla- nn kafası bu konuda kanşık. Zaten du- rum da çok kanşık. PKK'nin (Ben bu bilinen ismi kullanmayı yeğliyorum) ateşkese son verdiğini açıkladığı gün- lerde, Layla Zana ve üç arkadaşı ser- best bırakıldılar. Bu arada Irak'ta ABD çekilmeye hazırlanırken yeni Irak şe- killeniyor ve Kuzey Irak'taki Kürtlerin nasıl bir statüye sahip olacağı orta- ya çıkıyor. Bütün bunlar Türkiye'nin iç ve dış polrtikasını derinlemesine etkileyecek gelişmeler. Buna bir de "Büyük Ortadoğu Projesi" ve Türki- ye'nin AB'ye üyelik ve müzakere tak- vimi konusunu eklerseniz işlerin ne kadar karmaşık olduğu daha iyi an- laşılır. Bu yazıda bu konulardan çok öca- lan, DEHAP, PKK ve Leyla Zana'la- nn durumunu değerlendirmeye çalı- şacağım. Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Sedat Yurtdaş gibi eski DEP millet- vekilleri son yıllarda HADEP-DEHAP yönetimiyle çelişen çıkışlar yaptılar. Sedat Yurtdaş uzun süre bu siyasi çiz- giden uzakdurdu. Sırrı Sakık, millet- vekilliği seçiminde DEHAP'ın hazır- ladığı listeye tepki göstererek Muş'tan bağımsız adaylığını koydu. Ahmet Türk de eski Diyarbakır Belediye Başkanı Feridun Çelik'in aday gös- terilmemesini protesto amacıyla onun bağımsız adaylığını destekleyen bir tavır sergiledi. Bu üç eski parlamen- ter, banşçı ve uzlaşmacı çizgileriyle, merkeze olan uzaklıklanylatanınıyor- lar. Leyla Zana'lann çıktıkları andan iti- baren onlarla çok yakın tutum gös- termeleri, acaba bir eski dostluktan mı ibaret? PKK'nin silahlı eylemlere başlamasına Leyla Zana'lann da kar- şı çıkması dikkate değer değil mi? Çünkü şimdiye kadar PKK'nin yasal mücadele üzerinde karşı gelinemez bir ağırlığı bulunuyordu. İlk kez bu kadar açıktan PKK'nin uygulamaya çalıştığı bir politika destek görmü- yor. HADEP yönetimi de silahlı eylem- leri istemiyor. Bu açıklamalaraGüney- doğu'dan ve Kürtler tarafindan bak- tığımızda çok önemli bir tutum farkı olduğunu saptarsınız. Ancak bu tu- tum farkları yıllann geleneksel ağırlı- ğı yüzünden dikkatli bir ifadeyle or- taya çıkıyor. Bu ayrılık derinleşecek bir siyasi çizgi farkının göstergesi. Bu çizginin derinleşeceğini daha önce defalarca dile getirmiştim. Çün- kü Güneydoğu'da silahlı eylemlerin maddi temeli büyük ölçüde ortadan kalktı. Devletin yeni yönelimi, bölge- deki siyasi gelişmeler, PKK'nin silah- lı mücadeleyi yaygınlaştıramayaca- ğını gösteriyor. Kürtler de 20 yıllık acı- lı bir dönemin yaralarını sarmaya, kendilerini toparlamaya çalışıyorlar. Böyle bir ortamda, yapılacak silahlı eylemler bölge için yeni acılar anla- mına geliyor ve kimse geldiği nokta- dan geriye dönmek istemiyor. "Sayın öcalan" gibi ifadelere ge- lince: DEHAP-HADEP yöneticileri bu konuda her zaman dikkatli bir ifade kullanmayı seçtiler. Çünkü bu birtop- lumsal sorun. Ayrıca ateşkes konu- sunda öcalan'ın da desteğini kendi yanlarında görmek istedikleri belli oluyor. Hatip Dicle'nin konuşmasın- da bu açıkça dile getirilmişti. Siyaset iyi niyetle kötü niyetle ya- pılmaz, gerçekler üzerinden yapılır. Leyla Zana'lar da değişti, Türkiye'nin Kürt sorununa yaklaşımı da. Çünkü koşullardeğişti, dünya değişti. Sorun- lara, eski kalıplarta değil, ülkemizin ve dünyanın gerçekleriyle çözüm üret- mektir doğru olanı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle