23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİBAN 2004 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TÜRKİYE Istanbul Edîrne Kocaelı Çarıakkale Izrnır Manısa Aydın Denızlı PB Y PB PB B B B B 25 29 28 28 33 37 37 35 Sınop PB 21 Adana A 34 Samsun A 27 Mersin A 31 Trabzon A 22 Dıyarbakır A 34 Giresun Ankara A 24 Şanlıurfa A 37 A 32 Mardin A 31 Eskışehir A 30 Sıırt A 33 Konya A 31 Hakkârı A 29 Sıvas A 27 Van A 24 Zonguldak PB 24 Antalya A 32 Kars A 21 Yurdun kuzeybatı ke- sımlerı parçalı bulutlu Trakya ıle Batı Karade- nız'ın ıç kesırnlen sağa- nak ve gok gurultulu sa- ganakyağışlıdığeryer- ler az bulutlu ve açık ge- çecek Hava sıcaklığı kuzeybatı kesımlerde bıraz azalacak, doğu bolgetenmızde artmaya devam edecek Dığer yerterde onemlı bır degı- şıklık olmayacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y Y PB B A A B 20 18 20 28 22 23 25 22 Münıh B 21 Zürih Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına B B B B Y Y Y Y 23 25 27 24 25 23 26 30 Y 20 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre Y A PB Y A Y A A 21 29 26 32 28 23 25 35 A 37 Taşkent Tafrran Parçalı bulutlu Sısl' Bulutlu ^ Çok bulutıü • Yağmurtu kar t Gok gunjltjıu AÇI MUMTAZ SOYSAL Hayali Canlandırmak AĞUSTOS'UN üçüncü haftasıyla birlikte Kıb- rts konusunda yeni bir telaşlanmaya tanıklık ede- ceğınızden emın olabilirsiniz. Batı Avrupa'nın in- sanları yaz dinlencesinden döner dönmez, Brük- sel'deki AB bürokrasisi 'Plan Planı'ru canlandır- maya ve Kuzey Kıbns'ın Güney'e yamanışını ger- çekleştirmek için çalışmaya başlayacaktır. KKTC'nin Başbakanı o günleri beklemeyecek kadarsabırsız. "Az/n///(hü/a/mef/"durumunadüş- müş oluşuna aldırış etmeksizin Güney'e yaman- ma sürecini hızlandırma çabası içinde. Neredey- se, Doğu ve Batı Almanya'ların birleşmesini an- dıracak bir modele bile razı olacağını belli ediyor. "Tanınmapeşinde değiliz"\ açıkça söyledi ve "bir- leşme" sözü ağzından hiç düşmüyor. Ankara ise "çözüm" konusunda henüz sessiz. "KKTC'yi tanıtacağız" sözü unutuldu ve bütün ça- ba, şimdilik, ambargoları "hafiftetme"ye yönelik. Ayrıca, AKP'liler 24 Nisan'daki sonucun Türk dip- lomasisince kazanılmış büyük bir başarı olduğu- na kendilerini de inandırıp bundan övünme payı çıkarmaya devam ediyorlar. Rusya veto etmeyip Güvenlik Konseyi Papado- pulos'un ıstedıklerinı yapsaydı, Kuzey Kıbns'ın çoktan AB kapanına girmiş olacağını ve Türki- ye'den "kurtulan" Başbakan Talat'ın Ankara'yı AB'den dışlama çalışmalarına "Birleşik Kıbns Cumhuriyeti" u\n "eşbaşkanı olarak katılırduruma geleceğini unutarak. Referandum sonrasında ortaya çıkan tablo An- kara açısından gerçek bir başarı olsaydı, AKP iktidarının "Annan Planı gündemden düşmüş ve o defter kapanmış, sıra KKTC'nin bağımsız bir devlet olarak tanınmasına gelmiştir" demesi ge- rekmez miydı? Oysa, AKP'nin Dışişleri Bakanlığı, Istanbul'da toplanacak Islam Konferansı'nda KKTC'yi, "Türk Kurucu Devletı" dıye Annan Planı termınolojisiy- le kabul ettirmeyi büyük marifet sayma aşama- sındadır henüz. Bunun, 1975 Şubatı'nda, ortada "federasyon" yokken, Lefkoşa'nın kuzeyinde bir "Kıbns Türk Federe Devleti" ilan etmekten farkı var mı? Zaten, "büyükdiplomasi başarısı"diyetakdim edilmeye çalışılan "Güney hayır derken Ku- zey'e evet dedirtme" taktiği, aslında şimdi yapı- labilecek olanları çok önceden olanaksız kılmak- tan başka bir sonuç doğurmuş sayılmaz. Diplomatik süreçlerde, tam sonuca varmadan ara aşamalarda bazı durumları kabul etmenin sa- kıncası şuradadır: Sonraki aşamalarda atacağınız adımlar, o kabullendiğiniz durumun gerisine doğ- ru olacaktır; ileriye asla gidemezsiniz. Annan Pla- nı'na yüzde 65 çoğunlukla "evet" demiş bır KK- TC, bundan sonra bir daha masaya oturduğun- da o planla kendisine verilmiş olanların da aşağı- sına razı olmak zorundadır. Nitekim, genel sekre- terin özel temsilcisi Alvaro de Soto, geçen haf- ta, "KKTC'ninplana 'evet' demekle egemenliğin- den vazgeçmiş sayılacağını" söylemedi mi? Başbakan Erdoğan: İslamda orta yolu bulduk CHICAGO (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terörün dini, dili, ırkı ya da ülkesinin olmadığını belırterek "İslami terör" ıfadesi- nin kabul edılemez oldu- ğunu söyledi. "Ilımlı İslam" ıfade- sının de yanlış olduğunu belirten Erdoğan, "Tür- kiye ılımlı İslamın ege- men olduğu bir ülke değüdir" dedi. Aca- demy ofAchıevement ta- rafından Chicago'daki Genelaf istemineret İSTANBUL (AA) - Başbakan Recep Tayyip Er- doğan, •"Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, LeylaZana ve arkadaşlarıvla görüşmesi, Türki- ye'de çok önemli bir aşamadır" de- di. Erdoğan, öneri gelmesi durumunda Zana ile görüşebile- ceğini söyledi. Er- doğan, DEHAP Ge- nel Başkanı Tuncer Bakırhan ın. genel aftalebi ilgilıbırso- ru üzerine, "Hükü- metin, programı içindeki tiim açı- lımları yaptığını ve bu açılımları anla- makta zorlananlar varsa bu konuda bir şey diyemeye- ceğini" söyledi. Peninsula Hotel"de dü- zenlenen. yönetıcilığını MSNBC televizyonun- daki Hardball programı- nın yapımcısı Chris Matthew'ın yaptığı. "Ortadoğu" panehne katılan Erdoğan, "üımlı İslam" ve •İslami te- rör" tanımlamalanna tepki gösterdi. Başbakan Erdoğan şunlan söyledi: "Türkiye ılımlı İslamın egemen olduğu bir ülke değüdir. Ilımlı İslam ifadesi yanlıştır. İslam kelimesi itibarıyla ya- lındır, sadece İsİamdır. Uımlı İslam deyince bu- nun alternatifı çıkar, o da ılımsız İsİamdır. Bir Müslüman olarak böy- le bir kavramı kabul edemem. İslam aşınlık- ları reddeder. Ben aşın Müslüman değilim. Biz orta yolu bulmuş bir Müslümanız." Panelde, Bernard Le- wis'in "İslami terör" ifadesini kullanmasına tepkı gösteren Erdoğan, "Bu sadece Müslü- manları değil, tüm ila- hi dinlerin inananlannı üzer. Hiçbir din teröre müsaade etmez. Terö- rün önüne İslam keli- mesini yakıştırmak çok çirkindir. Dinci terörist diyebilirsiniz, ama İsla- mi terörist diyemezsi- niz" dedı. Erdoğan'a tepkı gösteren Matt- hews'ın "Teröre İslam- cı demeyeceksek terörü nasıl tanımlayacağız" diyerek İslamcı terör ıfa- desınde ısrar etmesı dın- leyıcilerden tepki aldı. Rımılar AP için oy kullandı LEYLATAVŞANOĞLU LEFKOŞA (Rum Kesimi) - Kıbns, Rum tarafinın AB'ye tam üye ılan edilmesinden bir buçuk ay sonra tarihinde ilk kez Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri için oy kullandı. Adanın kendine özgü siyasi davranışlan AP milletvekili se- çimlerinde kendini gösterdi. Her- kes yıne bırbinni suçladı.Boy he- deflennden bin eskı DİSl lideri Yannakis Matsis. Sosyalist EDEK Partisi'ne göre Matsis'in DtSİ'den aynlıp kendı "Avrupa için" hareİcetini kurması tam bir oyun. Matsis referandumda Dl- Sl'nin "evet" kampanyası yü- zünden partisınden kopup "Av- rupa İçin" grubunu oluşturmak- la merkez sağa ikı yerine, üç mil- letvekillıği kazandırmayı amaçlı- yordu. Kıbns'ın ıkısiTürk olmak üzere AP"de 6 milletvekilliğı hak- kı oluşu. Ama şaşırtıcı olan, ara- lannda tek Türk bağımsız Meh- met Hasan olmak üzere 56 ada- yın seçıme katılması. 'EDEK'in üyesı ve partisinin "Hayır" kampanyasına kadar AB Koordı- natörü olan Takis Hacıdimitriu, eskı hükümet sözcüsü Hristos Stilyanidis ve eski cumhurbaş- kanı Yorgo Vassiliu da yine "Av- rupalı Kıbrıs" platformunda arayış içine girdiler. Bır yandan Annan Planı'na "hayır" diyen Kıbnslı Rumlar bir yandan da sü- rekli "Avrupa" temasını işli- yorlar. Penlcta$ l tan mektup AP seçimleri sırasında ortaya çıkan bır gelişme de DP lideri Serdar Denktaş ın A? Başkam Pat Cox"a mektup göndermesi oldu. Denktaş, Kıbns sorunu çö- zülene kadar iki Türk milletve- kıllığının boş tutulmasını istedi. Bır başka önemli gelişme de Av- rupa Komisyonu'nun, Kıbns'ta 2004 ile 2009 arasmda bir çözü- me vanlması durumunda Kıb- ns'ta olağanüstü AP seçimlerinin ÖCER VE ÖZDEMJR, AVRUPA PARLAMENTOSUNDA Haber Merkezi - AB üyesi 25 ülke, Avrupa Parlamentosu seçimleri için sandık başına git- ti. Katılım oranının oldukça düşük olduğu se- çimlerde, "AB karşıtı" aşın sağın Avrupa Parlementosu'ndaki koltuk ve temsil oranlan- nı arttırmas) "endişe verici" olarak yorumlan- dı. Kesin olmayan sonuçlara göre Almanya'da Sosyal Demokratlar ağır yenilgiye uğrarken Fransa'da Sosyalist Parti, Belçika'da aşın sağ, Yunanistan'da ise iktidardaki Yeni Demokrasi Partisi seçimlerden zaferle çıktı. Almanya'da seçime katılan Türk adaylardan Vural Oger Alman Sosyal Demokrat Parti'nden (SPD) ve Cem Özdemir ise Bırlik 90,Yeşıller Parti- si'nden milletvekili seçildi. Almanya'dan 24 partinin katıldığı, 99 Alman millervekilinin se- çildiğı Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Başbakan Gerhard Schröder'in partisi Sos- yal Demokrat Parti (SPD) ağır yenilgiye uğra- dı ve yüzde 23 oranında oy alarak 28 millerve- kili çıkarabildi. Anamuhalefet partisi Hıristi- yan Demokratlar ve ittifak yaptığı Hıristiyan Sosyal Bırlik Partisi ise yüzde 46.2 oranında oy aldı ve AP'ye 50 milletvekili gönderdi. Fransa'da, katılım oranının yüzde 50'nin altın- da kaldığı seçimlerin ilk sonuçlanna göre, Sosyalist Parti oylann yüzde 29.2'sini alarak seçimin galibi oldu. Kesin olmayan sonuçlara göre iktidardaki Halk Hareketi Birliği yüzde 16.5 oranında oy alırken liberal eğilimli Fran- sa Demokrasi Birliği ise yüzde 12.4 oranında oy aldı. Federal yapılı Belçika'da, ilk sonuçla- ra göre ülke genelmde aşın sağ partiler oy ka- zanırken Yeşiller önemli gerileme kaydetti. Aşın sağ partiler ülke genelinde oylarını ve meclislerdeki koltuk sayılannı arttırdılar. Yu- nanistan'da, iktidardaki Yeni Demokrasi Partisi 45.8 oy aldı. Anamuhalefet partisi PASOK yüzde 33.7 oy oranıyla ikinci parti konumunu korurken Komünist Partisi ise yüzde 8.4 oy aldı. Avusturya'da ilk sonuçlara göre, iktidar- daki Halk Partisi ile anamuhalefetteki Sosyal Demokrat Parti yüzde 34 oy oranıyla başa baş gidiyorlar. Danimarka'da ise sandık çıkış an- ketlerine göre muhalefetteki Sosyal Demok- ratlann seçimlerin galibi olduğu bildirildi. yapılmasını önermesi. Bu öneri Rum Yönetımı'nce sıcak karşı- landı. Ama gördüğüm o ki adada Kıbnslılar, deyim yenndeyse da- ha "Hamamda şarkı söylüyor- lar." Henüz Brüksel'de oynanan büyük oyunlann pek ayırdında değiller. Belkı kendi milletvekil- leri AP'ye girip dönen manevra- lann içinde yaşadıkJannda ayak- Seçimlerde yerel kıyafetleriyle oy kullanan Macar kadıniar ilgi çekti. lan suya erecek ve gerçekle yüz- yüze gelecekler. Kıbns'ta sıyasiler AP seçimle- ri yüzünden birbirlerini suçlaya- dursun özelliide ABD'den ilginç sesler yükseliyor. Örneğin Ercan Havaalanı ve limanlann doğru- dan dış bağlantılı seferlere açıl- ması istenıyor. Kıbns'a Ercan Havaalanı 'ndan giriş yapıp Rum tarafına geçmek isterken tutukla- nan iki Pakıstanlı, Rum mahke- mesi tarafından beraat ettiriliyor. Kararda, Ercan'ınyasadışı hava- limanı kabul edilmesinin hukuka uygun olmadığını bildiriyor. Tayvan modell Burada konuşruğum kişilerin görüşleri açıkça şu: "Kıbns'a Tayvan modeli uygulanacak. Plan hazır. Bizim taraf referan- dumda hayır' oyu vermekle kendi ipini çekti. Öteden beri korktuğumuz başımıza gele- cek. Ada yasal olarak (de jure) bölünme volunda." Devlet kapısında işsizler kuyruğu • Baştarafı 1. Sayfada de 25 düzeyine tırmanmıştır. Eğitimli her 3 gençten l'i işsiz durumdadır. AKP iktidarının bu politikaları sürdürmesi du- rumunda gelecek 3-4 yıl içinde işsizliğin ikiye katlanacağı tah- min edilivor. 12 milyon 200 ki- şi bugün açlık sınırı altında ya- şıyor." Geçen dönemlerde yapılan memuriyet sınavlannda başanlı olan binlerce gencin iş umudu kursaklannda kahrken 10-11 Temmuz'da yapılacak yeni smav umut kapısı oldu. DYP Iğdır Mil- letvekılı DursunAkdemir, "Da- ha önce yapılan kanıu persone- li sınavını kazananlar işe yer- leştirilmeden yeni sınav açılı- yor. Bu insanlar mağdur edili- vor" dedi. Akdemir. bu konuyu bir soru önergesiyle de TBMM gündemine taşıdı. Akdemir'in soru önergesini yanıtlayan Dev- let Bakanı ve Başbakan Yardım- cısı Mehmet Ali Şahin, şu bilgi- leri verdi: "1999 yılında yapılan devlet memurlan sınavında ka- zanan aday sayısı 392 bin 539'dur. Bugüne kadar yerleş- tirilen aday sayısı 89 bin 22'dir. Bu sa\ıya kamu kurum ve ku- ruluşlarımn KPSS'den sonra A grubu kadrolar için kendileri- nin yaptıkları giriş sınavı so- nuçlanna göre atadıkları aday- larla MEB'nin atadığı öğret- menler dahil değüdir. Ayrıca 1999 yılından bu yana mezun olan adaylar arasında da çok yetenekli adayların bulunduğu ve bu adayların da haklarının korunmasının gerekli olduğu düşünülmektedir." 46 trilyon llra gellr Şahin. 10-11 Temmuz günleri yapılacak KPSS'ye 1 milyon 731 bin 737 adayın katılacağını bil- dırdi. Şahin. sınav ücreti olarak toplam 46 trilyon liralık gelir el- de edildiğini söyledi. İşsizliğin diğer boyutu olan üniversitelerde kadro bekJeyen- lerin sıkıntısı da TBMM'de gün- deme getınldı. CHP Izmır Millet- vekili Muharrem Toprak, "57. hükümet döneminde ekono- mik krizin daha da derin olma- sına rağmen 53 devlet üniversi- tesine her yıl 4 bin 250 araştır- ma görevlisi kadrosu verilmiş- tir. Ekonomimizin düze çıktığı söylenmesine karşın bu dö- nemde toplam yalnızca 3 bin 200 kadro verildi" dedi Toprak'ın bu yöndekı önerge- sini yanıtlayan Şahin, yükseköğ- retim kurumlan ve üst kuruluşla- nna 2004 yılında kullanılmak üzere 6 bin 610 kadro tahsis edil- diğini bildirdı. Bu kontenjanın 3 bin 200 adedının TUS ve DUS sınavında başanlı olanlann tıp ve diş hekimliği fakültelerinın araş- tırma görevlisi kadrolanna atan- malannda kullanıhnası kaydıyla tahsis edildiğini anımsatan Şahin şuaçıklamayıyaptı: "Kontenja- nın kalan 3 bin 410 adedinin yükseköğrerim kurumlarının öğrenci sayısı, gelişmişlik düze- yi ve öğretim elemanı sayısı dik- kate alınarak dağılımı yapıl- mış, geçmiş yıllardan farklı ola- rak belirlenen kontenjanlann aşılmaması kaydıyla, kaç adet akadenıik, kaç adet idari per- sonel alımı yapılacağı ile bun- ların hangi unvanlarda olacağı hususları tamamen vükseköğ- retim kurumlarının takdirine bırakılmıştır. 'İzin alınmıyor 1 İzin prosedürü tamamlanmış olmakla birlikte çeşitli sebep- lerle 2003"te sonuçlandınlama- yan atamalar ile öğretim üyesi kadrolanna yapılacak atama- lar ve yargı kararlarının yerine getirilmesi amacıy la 2004'te ya- pılacak atamalar 6 bin 610 sa- yısına dahil edilmemişrir. Bu mahiyette yapılacak atamalar için de herhangi bir merciden izin alınnıamaktadır." 'Kötüyegidişin baş sorumlusu ABD y Selvi:Sosyalpatlama zeminihaurlanıyor • Baştarafı 1. Sayfada adaletli davranmadıklannı düşündüğünü ortaya koydu. Araştırmaya göre Türk ka- muoyu, "ABD'nin dünya- daki gidişe katkısını olumsuz buluyor, küresel- leşmeye karşı çekimser bir görüş besüyor, BM'ye güvenmiyor." -Amerika'da Maryland Üni- versitesi'nin "Uluslararası Politika Tutumlan" progra- mı çerçevesinde 18 bin 797 kişi sorgulandı. Türkiye aya- ğı Yöntem Araştırma tarafın- dan gerçekJeştirilen araştırma 19 ülkede yürütüldü. Araştır- madan ortaya çıkan özet so- nuçlar şöyle: ABD: Araştırmaya katılan 19 ülkeden 12'sinin bu ülke- nin dünyanın gidişatına yöne- lik görüşleri olumsuz oldu. Avrupa: Avrupa ile ilgili görüşler ABD"ye göre iyi ol- makla birlikte olumsuz görüş- ler oldukça yüksek çıktı. Zengin-yoksul ülke ilişki- si: Katılımcılann yüzde 52'si zengin ülkelerin yoksullara karşı adaletli bir ticaret poli- tikası izlemediğini söyledi. Küreselleşme: Küresel- leşmeye destek yüzde 55 çı- karken, bu oran şaşırtıcı bi- çimde fakir ülkelerde daha yüksek gerçekleştı. Birleşmiş Milletler: Araş- tırma, dünya kamuoyunun yüzde 59'unun BM'ye gü- ven duyduğunu gösterdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Baş- kan Yardımcısı Cevdet Sel- vi, "AKP'nin 500 gününün dolduğunu, buna rağmen bu 500 günün hesabının so- rulmadığını" belirtri. Selvi, "AKP, sosyal patlamanın zeminini hazırlıvor" dedi. Selvi, yaptığı yazılı açıkla- mada, medya ve bazı kesim- lerin hükümetten 500 günün hesabmı sormadığını, bu gö- revin yine CHP'ye düştüğü- nü vurguladı. Iktidann me- mur, işçi, emekli, esnaf, öğ- renci ve işsizler üzerinde tam bir hayal kınklığı yarattığını kaydeden Selvi şu görüşlere yer verdi: "AKP iktidannda işsizlik ve yoksulluk gide- rek yaygınlaşıyor. Gelir da- ğılımındaki bozulma taşı- namaz bir noktaya geliyor. Halkın çektiği sıkıntılara, özveriye rağmen işsizlik ya- kıcı bir hale geldi, borçlar arttı, yatırımlar durma noktasına geldi. Bunlar ge- leceğe dönük umutlan yok ediyor." Selvi, ekonomi po- litikalanm sadece faiz öde- melerine. faiz dışı fazla hede- fini tutturmaya odakJayan hükümetin "dövizin düşme- si, enflasyonun düşmesi, borsanın yükselmesi ile te- selli arayarak kafasını ku- ma gömdüğünü" vurguladı. Cevdet Selvi, "Hükümet yanıldığını çok yakında an- İayacak" dedi. GUNDEM Ml STAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada şen ilk Türk siyasetçi olan Erdoğan'ın son gezisi- ni de öncekiler gibi özetleyebiliriz: AKP açısından kazançlı, Türkiye açısından soru işa- retleriyle dolu bir gezi! 1 - Bu köşede yeri geldikçe şu atasözünü kullanı- nz: Bir planınız yoksa, başkalannın planmın parçası olursunuz! Erdoğan'ın ABD gezisinin omurgasını oluşturan G- 8 zirvesine katılan Türkiye ve birkaç Arap ülkesinin li- derleri bu atasözünün tam ifadesi oldular. G-8 ülke- leri artık Ortadoğu'ya demokrasi ihraç etmenin zama- nı geldiğine inanmış, bu yolda kendilerine yardım ede- cek, deyim yerindeyse taşeronluk üstlenecek ülkeler anyorlar. Türkiye, "nerol vehrsenizyapanm"diye öne çıkıyor. Onlar da "ahbap sen demokratik ortaksın" di- yori 2- Erdoğan'ın ABD gezilerinde Türkiye'nin duru- mundan çok, partisinin, İslamın ve evrensel dinlerin bugünü, geleceği konu ediliyor. Bu yılın başındaki ABD gezisinde de Musevilerle temastan, AKP'nin na- sıl bir siyasi kimliğe oturduğuna kadar her türlü konu gündeme gelmişti. Son gezisinde de "ılımlı Islamla ilgili bilinen görüş- lerini yineledi. İslamın ılımlısı olursa, bir de ılımsızı olur, bunu kabul edemeyeceğini ifade etti. Ardından ekle- di: "Biz Türkiye'de orta yolu bulduk..." Bu yol neymiş bir de biz öğrensek... Dileriz, bölün- müş yol değildiri 3- Erdoğan, ABD katında gördüğü kabulün kendi- sini Türkiye'de ve bölgede güçlü kılacağına inanıyor. Türkiye'de belki, ancak bölgede aynı şeyin olacağını düşünmek zor. Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere, pek çok bölge ülkesi ABD ya da G-8 damgalı demokrasi ürünlerini kullanmak istemiyor. Bu gidişle pek çok islam ülkesiyle aramız bozulabilir. Bunu İs- lam sözcüğünü en çok ağzına alan iktidann başarma- sı, gelişmelere ayn bir incelik katabilır. İKÖ zirvesi 4- Girişte de vurguladığımız gibi Bush, Erdoğan'a "büyükadamsın" dedi. Bunun pek çok kişi açısından büyük bir ödül olduğunu söylemeye gerek yok. Baş- bakan'ın ABD gezisinin gündeminde bir önceki gezi- de olduğu gibi yine ödül törenleri de vardı. Erdoğan dün Chicago'da kamu yaranna hezimet, affedersiniz hizmet ödülü aldı. 24 kişiye verilen ödü- lü alanlar arasında, Ürdün Kralı ABDullah, Uganda Devlet Başkanı VVeiri Musavani, New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg de vardı. ödüle ilişkin iki saptamamızı paylaşalım: - Bir kişi, yabancı bir ülkeden çok ödül alıyorsa, "ben kime hizmet ediyorum" diye düşünmesi gerekiri - Bir kişi, kamu yaran başlıklı bir ödül almışsa, bu konuda ne yaptığını kamuoyuyla paylaşması gerekir. 5- Erdoğan'ın her seferinde başanlı geçen ABD ge- zilerinin ardından, Bush yönetimi Türkiye'den bir şey- ler istedi. Zaten büyük devletlerin yöneticileri için şöy- le bir tanım yapmak yerinde olur: Onlar, kendilerine yarariı olmayacak lideri ağırla- mazlar! Son gezinin ardından görünüm şu: Bu ayın sonunda yapılacak NATO zirvesinde ve o- nun hemen öncesinde gerçekleşecek Bush'un Anka- ra ziyaretinde Türkiye'nin 21. yüzyılda ABD'nin böl- gesel üssü olması için her türlü altyapı çalışması gün- deme gelecek. Erdoğan'ın büyük adam olarak AB- D'den dönmesi akla, acaba başbakan her türlü sözü verdi mi, sorusunu getiriyor! 6- Bugün Istanbul'da İslam Konferansı örgütü (İKÖ) zirvesi başlıyor. 55 ülkeli, 1.5 milyar nüfuslu İslam dün- yasına seslenen en geniş katılımlı örgütün gündemin- deki konulann hemen tümü kendi içindeki gelişmele- re ilişkin. Biraz acımasız bir değerlendirme olacak a- ma, IKÖ'nün ağırlığına baktığımızda, şunu söyleyebi- liriz: Nüfuzla nüfus sık sık ters orantılı olabiliyor! İslam ülkeleri kendi içindeki sarmalı bırakıp "neden çağı yakalayamadık" sorusunu sorduğu gün kabuğu yırtmış olacak. Türkiye Cumhuriyeti bu soruyu 80 yıl önce sorup kabuğu yırtanlardandır. Zaman zaman başa dönme- ye girişen siyasetçiler iktidara gelebilir ama, yırtılmış kabuğu kapatmak olanaksızdır... Başbakanlar yolcu, Türkiye Cumhuriyeti hancıdır... ankcum(f) cumhuriyet.com.tr VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI Cemiyetimiz üyesi, Basın Şeref Kartı sahibi değerli arkadaşımız VEDİİ EVSAL12 Haziran 2004 Cumartesi günü vefat etmiştir. Kaybı topluluğumuzda üzüntü yaratan Vedii Evsal'ın cenazesi 13 Haziran 2004 Pazar günü ikindi namazının ardından Karacaahmet Şehitler Camii'nden alınarak Ümraniye Hekimbaşı Mezartığı'nda toprağa verilmiştir. Vedii Evsal'a Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine ve üyelerimize başsağlığı dileriz. TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ Hacer OĞUZCAN Nevzat KANDEMİR evlendiler. 13.06.2004 istanbul. Mutluluklar dileriz. Cumhuriyet Çalışanları
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle