19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİRAN 2004 PAZARTESİ DİZt SoldaekonomikpolitikalarDar gelirlinin durumunu IMFpolitikalarıyla iyileştirmek olanaklı mı? Solda kendilerini daha çok 'liberal-sosyal demokraf olarak niteleyenler bu soruya 'olumlu'yanıt veriyorlar MURAT MŞLALI E ski sendikacı ve bugün CHP Kocaeli Mil- lervekıli Izzet Çetin, "1970'lerde CHP'nin Tiûrkiye'deki kalesi Kocaeo, Kocaeti'deki kalesi ise Gebze'ydT diye hayıflanıyor ve "Şimdi Kocaeti'de yerel seçhni kaybeder hakgeknk" diyor. Eski Tekel işçısi ve CHP Tokat Mlletvekili Feramüz Şahin de ekliyor: "Tokat'ta sigara fabrikasuıda. özeDeştirme sonrasa pek çok arkadaşunız işini kaybedeceği- ni bilnoeane karşm AKP've oy venfi." Işçi sola oy vermiyor. Sadece işçi kesimi değil, emekli ve memurlar da artık soldan uzaklaşıyor. Sol, doğal tabanı olarak bilinen kesimlerden giderek uzaklaştı. CHP, son se- çimlerde batıda, deniz kıyısında daracık bir alana sıkıştı. Sonuçlar, CHP "zenginlerin,yaş- hlann ve baü şeridinin partisi" yorumlanna neden oldu. BiZ URE A Nı YAPMALI? Dar gelirli, IMF'nin politikalanyla son dö- nemlerde ciddi sıkırıtı yaşadı. DlE'ye göre, iş- çinin reel ücreti, 2001 krizinden 2003 sonuna kadar yüzde 18 geriledi. Kayıtlı işsiz sayısı 2.4milyonaçıktı. Bağrmsız Sendikalar Konfederasyonu araş- tırması, 1999-2002 arasında tnemur maaşlan- nın reel olarak yüzde 35.7 gerilediğini ortaya koyuyor. Kamu-Sen'e göre, bu rakam 2003'te de yüzde 10.4 oranında düştü. Tanma destek de en aza indi. 1999 yılında 4.1 milyar dolar destekJeme yapılırken bu rakam 2002'de 1.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu tabloya karşın niçin dar gelirli kesimler sola oy ver- miyor'? Daha da önemlisi, sol bu kesimlerin oylanru almak için ne yapmalı? SUMERBA BA&RKÖY İŞÇ İşçi sola oy vermiyor. Emekli ve memurlar da arük soldan uzaklaşıyor. SoL, doğal tabanı olarak bilinen kesimlerden giderek uzaklaşn. Iscı KANDIRILIYOR' Türkc-lş'in eski başkanı ve CHP Ankara Milletvekıü Bay- ram Meral ışsızin "AB kaptsı açıhrsa iş bulurum" dıye kandı- nldığını vurgulayarak "Ama bu uzun sürmez. AKP'nin iktidar obnasuun amnda yatan neden dar geiirti kesimlerin, 'AKP bızı geçmiş partilerden daha iyi ha- yat şartlanna ulaştınr rru' dü- şüncesi\ di. Dar gelirti bunu bula- madL Onun için soiun istihdama, gelir aröşuıa yönetik vaatte bulunması lazun" diyor. Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Gökhan Giinaydın ise köylünün, kendisini yoksullaştıran DSP-MHP-ANAP koalisyonu ortaklannın silinmesinde büyük rol oynadığını belirterek "AKP seçim mey- danlarmda kırdaki yoksuDuğu, tanmdaki ge- riye dönüşü kuüandL AKP'nin uyguiadığı po- litikalar ise söyledikleriyle taban tabana at ol- du. Köylü özefleştirmenin tamamlanmasıyia 57. hükümetle AKP'nin bir farkı obnadığını 1.5-2 yıl içinde net olarak anlayacak. Eğer ya- şanundaki yoksullaşmaya iüşkin çözümü solun üretebikceğini görürse köylü değişebilir, sola dönebiHr" diye konuşuyor. İMF'YLE Mİ IMF'SİZ Mİ? Dar gelirlinin durumunu IMF politikalany- la iyileştirmek olanaklı mı? Solda bu soruya "ohunlu'' yanıt verenler, kendilerini daha çok "Hberal-sosyal demokrat" olarak niteleyenler. CHP yöneüminden istifa eden Kemal Der- viş'in, danışmanı Yusuf Işık ile beraber tartış- maya açrığı "Çağdaş Sosyal Demokrasi ve Tünaye" taslak çalışma metninde, sağlıklı yüksek büyüme doğrultusunda Brezilya'daki Lula hükümetinin uygulamalan gündeme ge- tiriliyor: u Kamu vaürımJarı faiz dışı fadarun hesapianmasında harcama kaleminden çıka- nbnahdn"." CHP'nin ekonomi kurmaylanndan Prof. Dr. Oğuz Oyan, "faiz dışı faztayı yüzde 6J'ten yüzde 6.175'e uutirecek", bir başka deyişle sa- dece 1 katrilyon liralık katkı sağlayacak bu öneriyi "anlamsız ve cJddjyetsiz" buluyor. Sol gelecegini anvor 'Liberal mi, ulusal mı, IMF'li mi, IMF'siz mi?' • Prof. Dr. Oğuz Oyan: Derviş'in Lula modeli anlamsız ve ciddiyetsiz. • Kemal Derviş: Sosyal demokrasinin liberal sağdan farkı, sosyal refah ile bilim ve teknolojiye katkıda yatıyor. • Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Giinaydın: Yoksul kesimler Derviş nedeniyle CHP'ye oy vermedi. • Prof. Dr. Erinç Yeldan: Derviş'in aynlması CHP için umut. IMF'siz çözüm olmayacağına inanmışlarsa partiyi kapatsınlar. • Prof. Dr. Şükrü Kızüot: Vergi gelirlerinin yükseltilebilmesi için, "Nereden buldun" sorgusunu geri getirmek lazım. 'Derviş'in yönetimden aynlması bir umut'azılan, eski sendikacı Meral gibi "Türkiye'yi IMF bitirdi ama yine de EVlFik ihşkileri koparmadan vürüt- meü" gibi daha yumuşak politikalar önerirken bazılan da eski sendikacı ve CHP Iğdır Milletvekili Yücel Ar- tantaş gibi, "Muhakfet partüeri sisteme karşı, mevcut statükoyu değiştirecek olma- bdır. Banagöre IMFprogramı- na karşı çıkdmah" diyerek da- ha radücal seçenekleri günde- me getiriyorlar. ZMO Başkanı Günaydın, "57. hükümetin IMF politikaları, Türkhe'de Kemal Derviş'in uy- guiadığı politikalardır. CHP ge- nel seçimlerde yüzde 18-19'da kaknysa burada sondereceyok- suOaşınışkesimlerin oytannı Ke- mal Deniş etkishie toplayama- masuun etkisi oldu" dıyor. Prof. Yeldan da "CHP'de Ke- ŞükrüKızılot D E R V İ S ' T E N ÖNERİLER. Derviş ve Işık'ın sosyal demokrasi ile libe- ral sağ arasında çizdikleri çizgi "devletin sos- yal refah ile biKm ve teknolojinin getişmesine faal olarak katkıda bulunması>la** sınırlı. Der\iş ve Işık'ın önerileri şöyle: "thracat kapasitesinin artnnlması. tnsanla- rm ve sektörierin kapasiteJerini arforıcu istih- dama katkıda bulunmalannı sağJayıcı potiri- kalara öncetik verilmesi Tannun rekabet gücü ve kapasitesinin artönlnıası, bu kesimde çan- şanlann geinierini yükseltecek, modernleşme- yi teşvik edecek destekler sağlanması. Mikrok- redi veribnesi İkri teknoloji odakfa üretim öbekleri oluşturubnasL" Bilkent Üniversitesi'nden Prof. Dr. Erinç Yeldan, "Bu öneriler. Derviş ekonominin ba- şmdayken niye uvgulanmadı" diye soruyor ve ekliyor: "Şinıdi uygulayacaksamz hangi kay- nakla? EVIF olan bütün kaynağı borç geri öde- mesi için çekjyor." mal Derviş ve ekibinin avTilması bir umut- tur. Ama sohın bu firsaü kuflanma niyetiyok" değerlendirmesi yapıyor. Yeldan CHP için, "LMFsizekonomi pofitikası bebrienemeyc- cegineinanmışlarsa ozaman kapatsınlarpar- tiyi, çünkü bu poiitikalan onlardan daha iyi yapacaklar v^r" diyor. Derviş'in yönetimden çekildiği CHP'de, küreselleşme karşıtı söylemler ve buna yö- nelikpolitikalann daha etkili olabileceği se- çeneği de tartışılıyor. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Oğuz Oyan, aralannda Kemal Kıbçdaroğhı, Al- gan Hacaloğhı ve Yakup Kepenekgıbı ısım- lerden oluşan yerü bir ekonomi yönetimi oluşturulduğunu ve liberal politikalara kar- şı ulusal politikalar gelişririleceğini söylü- yor. Bu ortamda IMF poiitikalan ile devam edilip edilmeyeceği so- rusunun yanıtını, bü- yük ölçüde CHP'nin kendisine oy verebile- cek dar kesimlileri ka- zanmak için gerekli kaynağı nasıl bulabile- ceği belirleyecek. Kaynak yok, ama harcanacak yer çok. Gazi Üniversitesi'nden Prof. DrŞükrü Kıalot, "Sorun. Türkiye'nin gelirlerinin -ki bunun ço- Erinç Yeldan. ğunhığunu vergiler oluşturuyor- gelişmiş ülkelerin çok alünda kalmasında" diyor. Türkiye'de devletin vergi geliri kayıtlı eko- nomirün yüzde 20'leri civannda. Oysa ge- lişmiş Batı ülkelerinde bu rakamlar yüzde 30"lardan başhyor, Kuzey ülkelerinde yüz- de 50'leri geçiyor. Prof. Dr. Kızılot, vergi gelirlerinin yük- seltilebilmesi için vergi oranlan aşağı çe- kilip insanın insanca yaşamasına yetecek miktar vergi dışı bırakıldıktan sonra dene- timin arttınlması gerektiğıni söylüyor: "Bir defa,' Nereden buldun?' sorgusunu geri ge- tirmek lazım. Yabancı ülkelerde de kayrt dışı ekonomi, vergi kavip kaçağı var, yalnız edindikleri servetin kaynağı soruluyor, on- dan korktuklan için kaçıramıyoıiar. Ayn- ca vergi denetiminin etkinliğini arttirmak gereldyor, denetim oranı yüzde 1-2 civannda; çünkü vergi de- netimi yapan 10 bin 700 kadro yeterö değil, kaldıkibunun dört- te üçü de boş." BORÇ POLİTİKALARI Bu işin birinci kısmı. Üdnci kısmı ise gelirlere göre çok yüksek olan faiz giderinin yü- kü. Türkiye'nin borç stoku pek çok yabancı ülkeye göre çok yüksek değil. Temel sıkıntı va- delerin kısa, faiz oranlannın yüksek olmasında. Prof. Erinç Yeldan, "EVIF programıy- la 1999'dan bu yana bizhn borçlanmız ar- üyor, azatamyor. Türkiye'nin 2001 'de ka- mu dış boreu 43 milyar dolar, 2003'te 70 milyar dolar. Bu borçlan zorunhı bir şe- küde daha geniş bir vakte yaymak, erte- lemek, yenklen yapüandırmak gerekiyor. Bu borç kBirdöngüsiinden çüaş, eninde sonunda buradan geçecek" diyor. evletin "çokşiştiği'', liberal söylemin sıkbaşvur- duğu klişelerden biri. Oysa gelişmiş Batı ve Kuzey ülkelerinde hem kamu çalışanının nü- fusa oranı hem de bütçenin ekonomi içindeki payı Türkiye'ye göre daha yüksek. O halde eğitimden başlamak üzere yargı, güvenlik, ver- gi denetimi gibi alanlarda güçlü bir sosyal devletin ihtiyacı olan elemanlann alımı sağlanabilir. CHP'nin ekonomi kurmaylanndan Prof. Dr. Yakup Kepenek bir adım ileri gidiyor ve "Deviet tanm, sanayi ve hizmet kesîmlerinde üretimde yol göstericUiği ve gerekirse Hem devlet hem özel . sektör . öncühlğü yapmalıdır. Bu, dar gelirli kesimin geKrini arttıracak, ekonomiye de ohımlu yansıj'acaknr" di- yor. CHP Kayseri Milletvekili ve 150 milyon dolar- lık biryatınma hazırlanan Nuh Cimento Yönetim Ku- rulu Başkanı Muharrem Esldyapan ise özel sektöre ağırlık verilmesini isriyor. Eskiyapan, "O kadar çok iş- siz var kL Feci bir şekilde her geçen gün de arnyor. AKP çare olacakb ama işsizük arttı. Eğer özel sektör yaünmlannın önü açıl- mazsa işsizüğe kimseçare bulamaz. Yaönmcüann önünü açmakiçin teşvik vermek, kaynak ayırmak lazım'" diye konuşuyor. YARIN: AVRUPA SOSYALÎSTLERİ, NASIL BİR AVRUPA İSTİYOR? 40 katrilyonluk açrk borçlanarak bulundu • Türidye 2003'te 140 katriKon Bra harca- dı. Bunun 59 katrilyon lirası faiz ödemesiydL 84 katrUyonu vergiden olmak üzere 100 katrilyon üra da gelir elde etti. Dolayısıvla verdiği 40 kat- rilyon Hra açığı borçlanarak buldu. t/ Türkiye'nin 2003'te toplam geliri (GSMH'si) 355 katrilyon lira oldu. • TürkiyeBaûüIkderirHİekigibi,GS>IH'nin yüzde 30'unu vergi olarak toplayabüseydi, dar getiıüye harcavabilecegi 20 katril- yon tiraiık ek bir vergi gelirine sa- hip olacaktı. Oranın Kuzev ülke- lerindeki viizde 50'lere yaklaş- masdurumunda,Türkiye'nin40 katrilyon Krahkaçığı kaparap bir o kadariık fazla verilecekti. \/ Türkiye'de 817 bin basit usul mükellefi ayda ortalama 4 milyon lira ödüyor. Basit usu- lün kaldınlması lazım. Götürü usul devam et- seydi, fazladan 1 katrilyon lira vergi geliri el- de edilecekti. Türkiye'de nüfusun üçte birinden fazlası tanmla uğraşmasına karşın sadece 11 bin zirai kazanç mükellefı var. %/ Türkiye'de vılda sadece 50 bin dönüm su- lama alanı suva açıiıyor. Türkiye'nin sulanabi- Kr alanı 45 mihon dönüm. l/ AB'nin yılda tanma aktardığı destek 50 milyar Euro. Türkiye'de 2 milyar dolar. Avru- pa'da mazot üç fıyat, en düşüğü tanmın kullan- dığı. Türkiye'de pamuğa verilen destek 9 sent, Yunanistan'da 55 sent. Türkiye tanmı destek- leyen ülkelere yılda 600-700 milyon dolar it- halat bedeli ödüyor. 'Destek, koruma ve sulama' •y y retim ve istihdam için var olan kaynak ih- I tiyacı tanm için de geçerli. Ziraat Mühen- I disleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, I "Tanm, istihdamın viizde 35'ini saglıvor. \j} Türkiye 220 milyar dolarlık GSMH'den şimdiki gibi 2 mihar dolar değil, yılda en az 5nÂardolar destekavırmahdır'' dıye konuşuyor. Türkiye'nin, yıllardır gerçekleştiremediği alt- yapıyı iyileştirmek için 50 milyar dolar gerek- tiğıni söyleyen Günay- dın, "Türkiye'nin hem uretici hem de dagıncı ofanasıgerekir.İretiminiplan- iamah, kendine yetmelL köylü uretici birlikleri ve kooperatifler aracıhğryla örguüenmefi. Sulamalı tan- ma geçamefi" diyor. CHP Urfa Milletvekili Mehmet Ve- dat Melik, sulamanın faydasını bir örnekJe veriyor- "Kunı tanmdan ^ dönümde 25 dolar. sulu tanmdan 150 dolargelir elde edilir. Sulama projesi 700 mfl- yon dolar olan 1 milyon dönümlük Suruç Ova- sı'ndan yılda 150 müyon dolar geBr elde edersi- ntz. Tanmı suya açnğuuz zaman pamuk. mısır gibi sanayi üriinü yetiştirirsiniz. Sanayi ürünü ekince sanayi tesisi kurulur, Urfa'da 5 vılda 100 tane fabrika oluştu." CHP Muş Milletvekili Mehmet Şerif Eıtuğ- nü, tanma kaynak aktanmının, gelir dağılımın- daki eşitsizliği göçü önleyerek Batı illerini de ıslah etmesı için bir "köye dönüş projea" ile des- teklenmesi gerektiğıni söylüyor. Kaçak işçi çalı$tırma, ^ denetimle önlenir C HP'nin programı, sosyal güvenlikte çözü- me ilişkin önemli ipuçlan venyor: "Bugün SSK kapsammda prim ödeyen 1.9 kişiye karşın 1 kişi emekli maaşı almakta- dn: Uluslararası denejim, l'e 1.9 olan bu oranın 1'e 4, l'e 5'e çıkaniması gerektiğıni, ak- si takdirdedengenin sağianamav acağını göster- /JSK mektedir. Türkrve'de bu duruma yol açan v^A faktörlerin başbcalan şunlardır: Ekono- v/3^ minin büvük bir bölümünün kavıt dışı ol- ması ve kayıt dışı ekonomide yavgın ola- rak kaçak işçi çalıştınlması. işçi ücret- y leri ile işçinin bir fırmaya maliyeti ara- \ 0 suıda önemli farkhkklann bulunma- sı. SSK'ye kayıth olmadığı için prim ' ödemeyen çok geniş bir kitienin varbğı, bir yandan bu kişilerin herhangi bir gelecek güvencesinden voksun kalmalanna, biryandan da SSK'nin aktiieryal dengesinin daha da bozul- masma vol açmaktadır. Bu nedenleciddidenetim yapdanması sağtanmahdır." D Ü Z E L T M E "Sol geleceğmi anyor" dizisinın dünkü bölümünde yer alan parlamento dışı parti- lerin oy oranlan aktanlırken dızgi hatası yapılmış- nr. 1999 seçımlerinde ÖDP'nın oy oranı yüzde 0.80, ÎP'inyüzde 0.18, EMEP'ın yüzde 0.17, SÎP'ınde yüzde 0.12'dır. Son genel seçımlerde İşçi Parti- si'nin oylan yüzde 0,51, ÖDP'nin >üzde 0.34, TKP'nin yüzde 0.19"dur. Düzeltır, özür dıleriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle