18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 MAYIS 2004 PAZA HABERLER •« •* DUNYADA BUGUN I Jandarma Asayiş Vakfı'nın 8. olağan genel kurulunun açış konuşmasını yapan Orgeneral Eruygur: ALİ SİRMEN - CesaretAna ve GençOyuncularSevgilı, 26 MayısSalı akşamı, Akbank Kültür Merkezi'nin salonunda, eski birdostumun ve Galatasaraylı ağa- beyimin birsöyleşisi vardı. Atilla Alpöge, dinleyicilerin dikkatinin bir an da- ğılmadığı, eksilmediği bir buçuk saatlik konuşma- sında, Genç Oyuncular'ı, kendine özgü pınltısı ve alçakgönüllülüğüyle anlattı. Genç Oyuncular, 1957-63 yıllan arasında faaliyet göstermiş, üniversiteli, kimi de liseli gençlerden ku- rulu amatör bir gençlik tiyatrosu. AJtı yıl gibı kısa süren ömründe, Genç Oyuncu- lar, Türk tiyatrosuna yepyeni bir soluk kaîtılar. 1950'li yıllann çok değişken dış ve iç koşullan, dünyada ve ülkemızde yenı kavramlan geliştirir- ken, özellıkle Istanbul'un yoksullaşmaya demeye- lim ama, dönemin yetkin eleştirmenlerine göre bi- teviyeiileşmeye, yavanlaşmaya, kötü anlamıyla pro- fesyonelleşmeye başlayan tiyatro yaşamına genç- lerin enerjısini, amatör coşkusunu, profesyonel bir disiplin içınde getırip oturtmuş, yerel ile evrenselin bağdaştınlmasjnda büyük ipuçlan yakalayıp mesa- fe almış bir kuruluş. Tabıı o dönemin Gençiik Tiyatrosu gibi, diğer ön- cü kuruluşlannın da bu gelişmede etkileri oldu ama, Genç Oyuncular bir başka ilki daha gerçekleştirdi- ler ve o zamanlar küçük bir sahil kasabası olan Er- dek'te ses getiren, Erdek'i o yıllann turizm merkez- lerinin başına oturtan bir şenliği gerçekleştirdiler. • • • O gece GençOyuncular'ın önemli bir bölümü top- lantıya gelmışlerdi. Bir kısmı aramızdan aynldıkla- nndan yoktular, kimıleri yurtdışındaydılar, kimilen Is- tanbul'un uzağında... Genç oyunculann bir bölümü yaşrüm, Çetin Ipek- kaya, Ustün Kırdargibi bazılan sınıf arkadaşlanm- dı/iar. Bu genç, dınamık, disiplinli ve özverili insanlar. Türk rönesansının ve aydınlanmasının en güzel ör- neklerinden birini, daha eğitim çağlanndayken or- taya koymuş insanlardır ve mutlaka bu deneyin başansının öyküsünün yeni kuşaklarca da bilinme- si gerekmektedir. Nitekim o gün, salon hemen hemen doluydu ve babalannın hatta kimilerinin dedelerinin dönemin- de geçmiş olan bu olayı gençler, büyük bir ilgiyle dinledıler, konuşmadan sonra da, Genç Oyuncu- lar'ın âdeti üzerine yapılan tartışmaya etkin biçim- de katıldılar. Doğrusu tiyatromuz açısından olduğu kadar, ül- kemiz kültür yaşamı açısından da çok cesaret ve- rici birdurumdu. ••• Hayatımda en büyük üzüntülerimden biri, bu top- luluk içinde yer almamak olmuştur. Kim bilir belki de, o pınltıyı gösterip, dikkatlerini çekmeyi başaramamış olmamdandır. Ama kimı Genç Oyuncular ile Galatasaray üse- si'nde aynı sahneyi paylaşt/m. Çetin Ipekkaya'nın sahneye koyduğu bıroyunda rol aldım. Yine Genç Oyuncular'dan biri olan Ani ipekkaya ile iki oyun- da (Hırsızlar Balosu ve Marie Tudor) başrolleri oy- nadık. Sevgili, Ani daha o zamanlarda, sahnede herke- se fark atan, akranımız olmasına karşın, çoktan ol- gunlaşmış bir oyuncu ıdi. Hepimizin sevgisinı, hayranlığını ve aynı zaman- da saygısını kazanmış bir arkadaşımız, genç kızlık yaşlannda Istanbul hanımefendisi olgunluğuna eriş- miş, zarafetinı edinmiş bir genç yıldızdı. Çetin ile evfenmeden önce ve sonra onu çok kez hep aynı hayranlıkla, her zaman disıplınini ve öz- saygısı meslek sayıgısını sahnede elle tutulurcası- na somut bir şekilde hissederek izledim. Ama bütün bunlann içinde, Şehir Tiyatrosu De- neme Sahnesı'nde Beklan Algan'ın sahneye koy- duğu Brecht'in "Cesaret Ana"sındaki performan- sını unutmam mümkün değil. Ani o oyunda yetenekle disiplinin, esin ile çalış- manın, tecrübe ile oyuncu için gereklifizikkondis- yonun, uzun soluklu düşünce ile düpedüz fizik so- luk gücünün birleşmesinin bir ürününü, yani tiyat- ronun baş öğesi oyuncunun en güzel örneğini ser- giledi. Yaşamım boyunca kendisiyle aynı sahneyi iki oyunda paylaşmak onurunun heyecanını hep içim- de taşıdığım, Genç Oyuncular'ın en parlak is/mle- rinden Sevgilı Dostum Ani'ye, daha uzun tiyatro do- lu yıllar diliyor, bu oyuncuda ve Genco Erkal ör- neği nıcesinde katkısı olan kuruluşu da bir kez da- ha candan kutluyorum. llgilisine bir son söz: Sevgili Atilla Alpöge, bu muhteşem maceranın kitabını okumak için daha ne kadar beklememiz gerecek? CHP'limuhcdiflerden tepki ANKARA(Cumhuri- yetBûrosu)-CHP"li mu- halif gruplar olağanüstü kurultay çabalannı sür- dürürken "Hemen imza toplamaya baslayalım nu, yoksasonbahara nu erte- k>«finı" seçeneklerini tar- tışmaya başladı. Olağa- nüstü kurultay için 700 imzaya ulaşma planı ya- pan muhalifler. CHP li- den DenizBa\-kal'ın "di- siplin tehdidTne de sert tepki gösterdı. Muhalıflenn yann ye- nıden bir araya gelerek yol haritası üzerinde ça- lışması bekleniyor. Bu toplantı öncesınde "He- menünzatoplamaya baş- layahm,ağustosta kurul- tay toplansın" ve "tmza toplamayı sonbahara bj- rakahm" seçenekleri üze- rinde duruluyor. OHAL kalktı, ihlaUerbitmedi GURKANATA ERZURUM- TBMM İnsan Haklan Komısyonu üye- si ve AKP Erzurum Milletvekili MücahitDaİoğlu. Gü- aeydoğu Anadolu Bölgesi'nde insan hakJan ihlalleri- ım devam ettiğıne dikkat çekerek "Karakola gelenle- *in baalannda psikolojik probJemler var. Polis de ona ;Öre tepki verince, insan haklan ihiab' ortaya çıkryor* ledı Uygulamaya son verilmesıne karşın bölge halkın- la halen OHAL refleksı olduğunu sa\-unan Daloğlu, "Ka- akola. cezaevine düşen insanlara yanlış muameJe yapı- yorsa bu dunımun önüne geçmefiyiz" diye konuşru. Köktendincilik yaygınlaşıyor Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Jandarma Genel Komu- tanı Orgenerai Şener Eruygur, son zamanlarda köktendincilı- ğin yaygınlaştığına ışaret ederek "SoğukSavaşsonrasıönemli bir tehdit olarak ortaya çıkan terö- riin yanında, son zamanlarda gittikçeyayguılaşan köktendin- cilik, uyuşturucu, insan ve silah kacakçüığı,volsuziııklar.organi- ze suçlar ve çevre kirliliği gibi tehditler de asayişin sağlanma- suıda. huzur ve giivenJiğin tesis edSmesmdeönemli tehditlerohış- turmaya başlamışür" dedı. Jandarma Asayiş Vakfi 'nın 8. olağan genel kurulu dün yapıl- dı. Toplantının açış konuşması- nı yapan Orgeneral Eruygur, devletin en önemli işlevlenn- den birisinin yurtıçinde emruyet. • Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur, son zamanlarda gittikçe yaygınlaşan köktendincilik, uyuşturucu. insan ve silah kaçakçılığı, yolsuzluklar, organize suçlar ve çevre kirliliği gibi suçlann asayişin sağlanması mücadelesinde en önemli tehditler arasında olduğunu belirtti. asayiş ve kamu düzenini sağla- mak v e korumak olduğunu be- lirtti. "Kamudüzenininobnadı- gı. emniyet vıe asayişin tesis edi- lemedigibir ülkededevletin var- ağuıdan sözedilemeyeceğiaçık- tır" diye konuşan Eruygur, son yıllarda suç ve suç çeşitlerinin artması, anlayış ve amaçlarının değişiklığe uğramasının, kay- nağı yolsuzluğa dayanan suç ör- gütlerirün ortaya çıkmasına ne- den olduğunu kaydetti. Gelişen teknolojıyi kendı amaçlan doğrultusunda büyük bir ustalıkla kullanan bu tür ör- gütlerle mücadelede. başarının olmazsa olmaz unsurunun ıyı yetişmış insan ve bılgi olduğu- nun alrını çizen Orgeneral Eruy- gur, şöyle konuşru: "Soğuk Savaş sonrası önemli bir tehdit olarak ortaya çıkan terörün>anında. son zamanlar- da gittikçe \aygınlasan kökten- dincilik, uyuşturucu,insan ve si- lah kaçakçıhgL \obuzluklar. or- ganizesuçlarve çevrekirh'hgigi- bi tehdhierdeasavişin sa^anma- suıda. huzur ve giivenliğin tesis edSbnesindeönemi tehdMerohış- turmaya başlamışür. Özedikle 11 E\1üJ saldınlan sonrası dün- >a gündeminin ilk sırasına otu- ran uluslararası terör. İstan- bul'dakasmıavmda mevdanage- len (>la>larla ülkemizde de ken- dini gûsternıiştir." Orgeneral Eruygur, bu duru- mun devletlerin politikalannı, teşkilat yapılannı, laıllandıkla- n teknolojıyi ve personel kay- naklannı gözden geçırmelerini zorunlu kıldığını belirtti. Eruy- gur, Türkjandarmasının, "ülfce içi güveni^in sağlanmasıyoiun- da en önemü maddi\asrta" ola- rak nitelendırilen Ulu Önder Edirne Kapalı Cezaevi öldüresiye 'şenlik'dayağı • 19 Mayıs Atatürk'üAnma Gençlik ve Spor Bayramlan gaz bombalan ile kûtlanan(!) öğrenciler tek kişilik hücrelere konuldu ve zorla saçlan kesildi. Serbest bırakılan ögrencilerden Demet Akış. "O kadar çok dayak yedik ki ölmediğimize şaşınyorum" dedi. Istanbul Haber Servisi - Edirne'deki Trakya Üniversitesi'nde 19 Mayıs Atarürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı 'nda düzenledikleri "aiternatif kutlama"ya polisin gaz bombalanyla müdahale edıp gözaltına aldığı öğrenciler. tutuklu bulunduklan Edirne Kapalı Cezaevi 'nde tek kişilik hücrelerde tutuluyor. İnsan Haklan Derneğı (tHD). KESK. Tabıpler Odası 'nın da aralannda bulunduğu çok sayıda sivıl toplum örgütü, İHD İstanbul Şubesi"nde yaptıklan toplantıda öğrencılerin şenliğine polis, jandarma ve sıvil kişiler tarafından yapılan saldınyı kınadı. Öğrencilerin aMikatlarından Alp Tekin Ocak. gözaltına ahnan 87 öğrenciden 20 sınin hukuk dışı bir şekilde tutukiandığını kaydetti.Öğrencilerin Edirne Kapalı Cezaevi"ne götürüldüklen sırada arama gerekçesiyle çınlçıplak so>aılduklannı, vücutlanmn rümüne onurlannı zedeleyıci şekilde bakıldığını iddia eden Ocak, tüm öğrencilerin 12 Eylül darbesine benzer uygulama ile saçlannın zorla 3 numaraya vurulduğunu ifade etti. Üniversite saldınsının Edinıe Emniyet Müdürü Uğur Gürün inisiyatifi ile Edirne Valıliğf nin haberi olmadan yapıldığını ıddia eden Ocak. Gür hakkmda suç duyurusunda bulunacaklannı kaydetti. SaJdın sırasında ağır şekilde yaralanan Türk Dilı ve Edebiyatı 4. sınıf öğrencisi Demet AJaşık da. "O kadar çok dayak yedik ki ölmediğimize şaşınyorum'' dedi. Parmağının rurulup kınldığını anlatan Akışık şöyle devam ettı. "Gözüme cop sokuldu. Bir süre bajıldım. Kcndime geldigimde üzerime askerler çıknuşö. Tacize uğradık Zaten sürekli küfredivorlardı. Öldürmek için vuruyorlardı. Polis otosunda da dövülüp tacize uğradık."1 Öğrencilerin velileri ise "Çocuklanmıza yapılan onur kıncı müdahaknin hesabı \erflsin" diye konuştular. Polis, İstiklal Caddesi'ndeki gösteride genç vaşjı demeden güç gösterisinde bulundu. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Istanbul, Izmir ve Adana'da protesto gösterileri düzenlendi NATO eylemleıi süriiyor Demet Akışık Haber Merkezi - Istanbul'daki NATO Zirvesı yaklaşırken protes- to eylemleri hız kazanıyor. Istan- bul, Izmir ve Adana'daki protesto gösterilerinde "N.ATO DefoT ti- şörtleri giyildj, sloganJar atıldı. NATO ve Bush karşın biriik üye- Jeri, Taksim Gezi Parkı'nda yap- tıkları basın açıklamasında. ABD'nin tüm dünya halklannı "KızılderiBler'' gibi gördüğu belir- tildı. İstanbul'da yapılacak NATO Zirvesi'ne izin vermeyeceklerini dile getiren topluluk, karanlık ola- rak değerlendirdilderi NATO'ya karşı halkı yakalarına siyah kurde- le, otomobillerine siyah şerit, pen- cerelerine de siyah bez takmaya çağırdı. "\ATO Defol" yazılı ti- şörtler giyen topluluğa, yazar Bfl- gesu Erenus, Grup Yankı ile avu- katlar da katıldı. Öğle saatlerinde Galatasaray Li- sesi karşısında bir araya gelen Par- tizan dergisi üyeleri, "l$gale, iş- kenceye,NATO'va hayır'' yazılı bir pankart açh. Pankartın kapahlma- sını isteyen güvenükgüçlerine "Ba- sın açıklaması vapmak hakkunız"' yamtını veren göstericiler. polis çemberine anndı. Gruba gaz bom- bası atan güvenlik güçleri, 15 ey- lemcıyi gözaltına aldı. Türkiye Görme Engelliler Derneğı üyele- ri Taksim Meydanı nda yaptıkla- n basın açıklamasında Israil'in Fi- listin'e yönelik işgal ve saldınla- nnı kınadılar. ÖDP Izmır II Örgütü Gençlik Kollan adına açıklama yapan Dev- rim Cem Erturan da ABD Başka- nı George Bush ve Ingiltere Baş- bakanı Tom 1 Blair ın Türkiye'yi kirletmeye geleceğıni bildirdi. Er- turan, 28 Haziran'da NATO Zir- Bevoglu'ndaki gösteride 15 kjşi gözaltına ahndı. vesi'ne karşı çıkmak amacıyla îs- tanbul'da olacaklannı bildirdi. Adana Emperv'alizm-tşgal ve NATO Karşıtı Platform tararlndan dün 12.00 'de înönü Parkı" nda ger- çekJeştirilen eylemde NATO Zir- vesi'nin ıptal edilmesi istendi. Protestocular, basın açıklamasırun okunmasından sonra AKP il bina- sına kadar vürüyüş yaprılar. ÇYDD'den açıklama ÇYDD ise yaptığı yazılı açıkJa- mada, Irak'm. başta BM olmak üzere, NATO gibi güvenlik güçle- ri atlanarak ışgal edildığı ve bunun bölgede uzun sürecek bir kaos ya- rartığı kav dedildı. Insanın en temel haklaruun yok edildiğine dikkat çekilen açıİda- mada, "N.4TO Zirvesi nedeniyie üikemize gelecek olan ABD Baş- kanı George \\. Bush ve ingUtere Başbakanı Torrv Blair'in Irak'taki insanhk dışı savaşa, I ürkiyeden asker istediklerini bünor, NATO Zirvesi'ni bu amaçla kullanmala- nna şiddetie karşı çıkryoruz. Bu korkunçinsanhksuçunuişleyen ve hâlâ devam eden kişi ve sonunlu devtofcryaptnma çarptmlmakir'' denildi. Atatürk'ün gösterdıği hedefe. bu ve benzen kuruluşlarla ulaşıla- bileceğınin reddedilemez bir gerçek olduğunu vurguladı. Orgeneral Eruygur. son dö- nemde başlatılan projeler hak- kında da bilgi \erdi. Eruygur şunlansöyledı: "'Personelinegi- tim düzeyûıin artnnlması mak- sadıvla Anadoiu Lniversitesi Açık Öğreüın Fabiiitesi bünye- sindeJandarmaMeslekEğrtimi Önfisans Programı başlanhnış- nr. V önetici kadrosunun yetişti- ribnesi maksadıyia Jandarma Okullar Komutanhğı'nda gıi- \enlik bilimleri anabilim dalı açıbmşnr. İnsan haklan ihlalk- rinin müracaat mercii olarak Jandarma İnsan Haklan İhlal- lerini İnceleme \e Değerlendir- me Merkezi oluşturulmuşrur." Karara bağlandı Cuma da generallere tauninat ödeyecek ANKARA (Cumhnri- yet Bürosu) - Islamcı Va- kit gazetesıne tazmınat da- vası açarak kazanan 312 generalin ardından, aynı gazeteyeyakınlığıyla bili- nen bir diğer îslamcı ya- yın organı "Türkiye'deCu- ma" dergisi de 3" genera- le tazmınat ödemeye mah- kûm oldu. Ege Ordu Komutanı Or- general HurşitToJon ile es- ki 1. Ordu Komutanı emekli Org. Çetin Doğan ve eski MGK Genel Sek- reteri emekli Org. Tuncer Kıhnç'ın. yayınJan nede- niyie Türkiye'de Cuma isimli dergıye açhğı tazmi- nat davası sonuçlandı. Ankara 14. Aslıye Hu- kuk Mahkemesi. dergi so- rumlulan CengizAlnuşıle Abdurrahman Kazan'ı, Org. Hurşıt Tolon ile emekli Org. Çetin Doğan ve eski MGK Genel Sek- reteri emekli Org. Tuncer Kılınç'a lO'armiryar taz- mınat ödemeye mahkûm ettı. Derginın 29 Ağustos- 4 Eylül 2003 tanhli nüsha- sının kapağında, iskambil oyunlannda en değersiz kâğıt olan sinek 2"li, 3"lü ve 4'lü kartlann üzerine her üç generalin de fbtoğ- raflan basılmıştı. 2003 Ağustos ayT şûrası sonra- sında yapılan görev devır- teslım törenıne katılan or- generaller içinderginın ka- pağında, "28 Şubat'ın 3 As Suba>i Yme Konuşru" yazısı yer almıştı. Derginın iç sayfasmda ise generaller hakkında "DisJplinsfcpaşaiar" ifade- sine yer \ erilrnıştı. Gene- rallenn açrığı tazminat da- \asini karara bağlayan, An- kara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin gerekçe- li karannda basının özgür olduğu, ancak sansasyon yaratmak amacıyla gerçe- ği yansıtmayan haberler yapmanın hukuka aykın olduğu \ıırgulandı. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Tarsus, benim 1965'te okumak için terk ettiğim ve bir daha da döneme- diğim ana baba diyarım. Uzun yıllar siyasi nedenle hiç gidemedim. 8-10 yı(d(r bir vesile ile gidebiliyorum. Doğ- duğum ve ilkgençliğimi geçirdiğim topraklarda dolaşıyorum. 40-50 yıl öncesinin nostaljisi içinde Tarsus ve çevresini değerlendinmeye çalışıyo- rum. Bu kez "6. Tarsus Gençlik Festi- vali" nedeniyie buradayım. ÇEK- SAM'ın (Tarsus Çevre Koruma Kül- tür Sanat Merkezi) düzenlediği et- kinliklere birçok sivil toplum kurulu- şu da destek veriyor. Ben de çocuk- luğumun birçok an/sının bulunduğu Tarsus Parkı'nda düzenlenen söyle- şilerden birisine katılacağım. Adana'ya tiyatrocu, oyun yazan, liseden sınıf arkadaşım Haşmet Zey- bek ve öykü yazan Ayşe Kilimci ile beraber geldik. CHP milletvekili Ke- mal Anadol ve yazar Fazilet Çulha da aynı yerde söyleşıye katılacaklar. Adana'da uçaktan inince, bizi karşı- layan arkadaşlar şelale kenarında Tarsus 'ta Şelalenin Kenannda oturmamızı önerdiler. Bu önen' çok ho- şuma gitti. Tarsus Şelalesi'ni kaç yıldır gör- mediğimi hatırlamıyorum. Sanıyo- rum lise yıllanmdan bu yana hiç gör- medim. Yani en az bir40 yıldır... Oza- manlar şelalenin yanında küçük bir kır kahvesi vardı. O yıllarda motorlu araç pek bulunmadığı için genellikle şelaleye yürüyerek giderdik. O neden- le şehrin epeyce dışında sayılıyordu. Şelale kıyısına vardığımızda vakit gece yarısını çoktan geçmişti. Neh- rin bir kenanna kocaman bir otel ya- pılmış. Tarsus'un MHPIı Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz. şe- lalenin karşısına bir Karacaoğlan Hey- keli dikmıştı. Heykelin kaidesindeki açıklamada Karacaoğlan'ın Tar- sus'un bir köyünde yaşadığı, sonra Eshab-ı Kehf Mağarası'ndan ıçeri gi- rerek kaybolduğu yazılı. Aslında Çu- kurova'nın her yanında Karacaoğ- lan'dan bir ize rastlamak mümkün- dü. Tarsuslular da böyle düşünmüş olacaklar. Bir köşeye de Behçet Kemal Çağ- lar'ın 1937 yılında yazdığı "Tarsus Çağlayanı"şiiri asılmıştı. Behçet Ke- mal, "Düşer savrula savrula, Tar- sus'un Çağlayanı" diyordu. Şelale- nin kenanna oturup çocukluk anıla- nma daldım. Gruplar halinde çoluk ço- cuk gittiğimiz, çigköftelenn yoğruldu- ğu, böreklerin yapıldığı gezilerde be- nim en büyük hevesim top oynamak- tı. Annemin albümünü karıştınrken bir şelale gezisinin fotoğrafını bul- dum. Bütün aile biraradaydık. Şim- di birçoğu aramızda olmayan anne- annem, dayılarım, teyzem, babam hepsi o resimdeydi. O fotoğrafı çektirdiğimiz gün Türk Milli Futbol Takımı Macaristan'ı 3-1 yenmişti. Ikisini Lefter'in, binsıni Me- tin'in attığı gollerle kazanılan bu ga- libiyet, uzun yıllar unutulrnamıştı. Yıl- larsonra Lefter'le Büyükada'da kom- şu olup arkadaşlık yapacağımızı ne- reden bılebilirdim. • • • Tarsus benim için tarih. 27 Mayıs 196O'ı Tarsus'ta yaşarnıştım. Ozaman TarsusAmerikan Koleji'nde öğrenciy- dim. O gün sağlık bilgisi dersinden sınavımız vardı. Sokağa çıkma ya- sağı nedeniyie ben sınava gideme- dim, ancak yatılı arkadaşlar okulda oldukları için sınav yapılmıştı. Kur- tarma yazıiısıydı ve ben bu nedenle o dersten bütünlemeye kalmıştım. 1968'li yıllarda Istanbul ve Ankara dışında ilk fikir kulübünü Tarsus'ta kurmuştuk. Tarsus'ta Türkiye Işçi Par- tisi'ne üye olmuş ve 1970 TİP kurul- tayına Içel delegesi olarak katılmış- tım. TlP'in Içel İl Kongresı'nde Nihat Sargın'la ben karşılıklı divan baş- kanlığına aday olmuştuk. 45-3 divan başkanlığını kazanmıştım. 1970 TİP Büyük Kurultayı bizlerin TİP içinde birlikte katıldığımız son kurultay ol- muştu. Tarsus'taki TİP'li arkadaşlarımın çoğu şimdi hayatta yoklar. Dişçi Ya- şar 12 Eylül öncesinde ülkücüler ta- rafından öldürüldü. Saatçi Hayri, Derviş Sabır neredeler? Daniş şim- di Yenice'de hastalıklarta boğuşuyor. Birçoğunun artık adını bile anımsa- mıyorum. Aile fotoğraflan içinde babamın bir TİP mitingindeki fotoğrafına rastlıyo- rum. Kürsüde konuşma yapıyor, Tar- sus TİP belediye başkan adayı ola- rak. O mitinge Yaşar Kemal ve Çe- tin Artan da katılmışlardı. 1968 ye- rel seçimleriydi. Haziran ayıydı. Ba- bamı 1969 yılının ocak ayında yıtır- dik. öldüğünde 58 yaşındaydı. Bir kalp krizinde yitirmıştik onu... Tarsus benim için nostaljidir de- dimya... Başlayıncaanılann içineda- lıp gidiyorum... Geçmişe yolculuğu seviyorum. En güzel yolculuklarımı doğup büyüdüğüm kentte yapıyorum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle