22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 MAYIS 2004 PERŞEMBE OLAYLARVE GORUSLER EVET/HAYIR OKTAY AKBAL 27Mayıs'ı Unutmamak... Bugün 27 Mayıs... 12 Eylül 1980'e kadar ulusal bir bayramdı... "Anayasa ve Özgürlük Bayramı""... Zorbalığa dönuşmüş bır parti diktasına karşı genç- liğin, basının, aydınlann, askerlerin ortakdavranışı... Bir darbe, bir askersel el koyuş değil, bir toplumun uyanışı. Mustafa Kemal Atatürk çizgisinin yeni- den şahlanışı... Kırk dört yıl önceydi. Gerçek bir dirilişti, uyanıştı, asker-sivil başkaldınşıydı. 'Kemalizme dönüş', be- yaz bir devrim, kansız, üzüntüsüz, acısız bir kendi- ne geliş... O gün yirmi yaşında olanlar bugün yaşlılık çağın- da. 0 günlerin teğmenlerı, yüzbaşılan çoktan emek- li olmuş. O coşkulu tarihsei uyanışı yaşayanlar da... Kırk dört yıl öncesı!.. "Büyük Kurtuluş", bir kitabın adıdır. 27 Mayıs ola- yınınertesindeyazılanlarsöylenenler... Iştebenimi Haziran 1960 günkü yazım: "Herzaferin mayası sendendir... Atatürk Türkor- dusuna böyle seslenmış. Bugün hepimizyeni bir in- sanız, hepimiz yenıden doğduk. Hepimiz silkindik, doğrulduk." Hasan Âli Yücel bakın ne demiş: "Üç kelime, hep o üç kelime ağızlarda. öyle birüçlü ki, üçü bir ve biri üç. Demek, ordusuz Türk, Türksüz Atatürk ve Atasız her ikisi olamıyor." 27 Mayıs'ın önderi General Cemal Gürsel'in ilk günkü sözlerı: "Bütün milletin benımle beraber olduğuna inanı- yonım. Bazı menfaatperestler, midesinı ve vicda- nını paraya bağlamış olanlar bu hareketimize karşı bazı teşebbüslerde bulunmaya yeltenebilirler, fakat onlara asla müsamaha gösterilmeyeceğini vatan- daşlanma temin ederim." Bir büyük umuttu, bir güçlü inançtı, bir önsözdü, uygarlığa, çağdaşlığa, Atatürk devrimini sonsuzlu- ğa doğru taşımak için... O günlerin Milli Eğıtım Ba- kanı Prof. Fehmi Yavuz'un dedıği gibi "Atatürk ide- allerinin hür ve müspet düşünce ışığının yurdun en uzak köşelerine kadar süratle yayılması yolundaki büyük vazifeye hassasiyetle devam edilecektir. 27 Mayıs inkılabını yaratan anlayış ve iradenin deva- mı, açtığımız hürriyet devrinin idame ve muhafaza- sı için şarttır." Ne güzel söylemiş Hasan Âli Yücel: Üç kelime, hep o üç kelime, hep o üç kelime, üçü bir, biri üç: Ordu, Türklük ve Atatürk.. Bu üçlü, kırk dört yıldan bu ya- na bilinçli kafalarda. sağlam yüreklerde yaşıyor. Ama Gürsel'in dediği gibi karanlık güçler, çıkarcılar, ger- çek uygarlığı, çağdaşlığı düşman belleyenler, o gü- zel, o mutlu yolculuğumuzu zaman zaman kesmiş, zaman zaman durdurmuş, gerisin geriye çevirmiş!.. 27 Mayıs gerçeğı, ulusumuza neler kazandırdığı bugünün gençlığine anlatılmalıdır. Unutulan, unut- turulmak istenen, unutulmasında yarar gören çev- reler, insanlar, lidertertarihin aynasında, yapraklann- da bir bir gösterilmelıdir. Atatürk'ün en umutsuz anımızda, en karanlık gü- nümüzde güven, aydınlık veren şu seslenişini hiç unut- mayalım! Sizin gibi kumandanlan, zabitleri, neferteri olan bir millet için köle olmak mümkün değildir." 27 Mayıs ve Gençlik... Dr. Alev COŞKUN (1961 Kunıcu Meclis Üyesi) B ugün 21 Mayıs 1960 devrimınin 44 yıldönümudür. 27 Mayıs toplumsal bır muhale- fetın dalga dalga yayılması ve bı- rikmesı sonunda ortaya çıkmış- tır. 21 Mayıs, Atatürk'ün laık-Cumhunyet ıl- kelerine bağlı olanlann karşıdevnm hareket- lenne (ömek: Arapça ezaııın kabulü, sız hıla- fetı bıle genye getırebılırsınız. toplum tarafın- dan tutulan ve tutulmayan dev nmler gıbı söy- lemler, anayasa dilının Osmanlıcaya dönüşme- si, Halkevlerının ve Köy Enstıtulennın kapa- tılması. gibi) karşı genışleyen ve gıderek yo- ğunlaşan, özellıkJe gençlığın dahıl olduğu top- lumsal göstenlerin sonucunda gerçekJeşrruş- tir. Üniversıte gençliği 27 Mayıs 1960'a gıder- ken yoğun toplumsal göstenlenn ıçtnde yer al- mıştır Ilk hareket 1956 yılında oldu. 23 Ocak 1956'da Ankara Üniversıtesı SBF Fıkır Kulu- bü "Demokraside Parlamento Hâkim-i Mut- lak Değildir"konulu bırtoplantı duzenlenmış- tı Bu toplantıya Feyzioğlu \e Aksoy gıbı _hu- kukçular katılmıştı. Başbakan Menderes "Üni- versitenin çanına ot tıkamaktan" soz ettı, bu tutum üniversıte gençlığınde tepkı oluşturdu Toplumsal hareketlenn yoğunlaşması Nısan 1959'da görülür CHP lıden İnönü' nün Ege gezısı sırasında Uşak ılınde, Kurtuluş Savaşı'nda karargâh olarak kullandığı evı zıyaret etmesı. Uşak Valısi tarafından önlenmek ıstendı Va- lının bu yasadışı buyrugunu kabul etmeyen Emnıyet Müdürü ve Jandarma Komutanı o gün gorevden alındılar Akşam Uşak ilıne cı- vardan DP'lı partızanlar getınldı • Ertesı gün (1 Mayıs 1959) tren ıstasyonu- na gıtmekte olan Inönü'nün arabası durdurul- du. înönü arabadan ınıp. yaya olarak ıstasyo- na gıderken arkasından başına taş atıldı, Inö- nü başından kan akarak trene ulaştı ve Izmır'e gıttı. Izmır'de CHP'nın yapmak ıstedığı top- lantı engellendı. Bu yetmıyormuş gıbı, DP'lı partızanlar, Demokrat îzmır Gazetesi'nı bas- tılar. matbaa makınelennı parçaladılar • 4 Mayıs 1959'da Istanbul'a dönen Inö- nü'nun arabası Topkapı'da Trafık Mudürü ta- rafından durduruldu. Çevrede organıze ola- rak toplanmış ve ıçınlmış zorbalar tarafından araba sanldı. Bır bınbaşının olaya müdahale edip askerlere emır vermesı sonucu Inonü son dakıkada lınç edılmekten kurtuldu. • Aynı yılın sonbahannda CHP Genel Sek- reten KasımGülekÇanakkale'nın Geyiklı ıl- çesınde tutuklandı Geyıklı'den Istanbul'a ge- len CHP mılletvekılı heyetını Karaköy vapur ıstelesınde karşılayan gençler ve gazetecıler tu- tukJandı ve hapse atıldı. • 1960 yıiı ılkbahannda Kaysen'ye giden CHP lıden înönü'nün yolu kesildi. Olaylann gazetelerde yazılması yasaklandı. Basın, mu- halefet partısıne aıt haberleri yazamaz oldu, bır- çok gazetecı hapse atıldı, gazeteler gece kalıp değıştıremeyecegi ıçın yasak karanna karşı, sü- tunlan kazıyıp beyaz sütunlarla çıkmaya baş- ladı • 12 Nısan 1960 günü DP grubu bır bıldın yayımlayarak CHP'yı "süahh ve tertipli ayak- lanmalar haarlamakla" % e bırkısım basını da bu olaylan yalan \ e çarpıtılmış haberlerle des- teklemekle suçluyordu Oysa her şey halkın gö- zu önünde ve apaçıktı Carptılan, yalan yazı- lan bır olay yoktu. tşte bu noktada bardağı ta- şıran bır gınşım daha oldu. 18 Nisan 1960'ta Meclıs'te DP'lı 15 mılletvekılınden oluşan bır Tahkıkat Komısyonu kuruldu. • Meclis ve özelhkle Tahkıkat Komısyo- nu'nun çalışmalannın yayımlanması yasak- landı. O gün înönü, Meclis'te önemli bır ko- nuşma yaptı Kendısının ve CHP'nın ıhtılal- den gelip demokrasıye geçtığını, ıhtılal yap- malarının olanaksız olduğunu, kurulacak böy- lesı bır komısyonun demokrasılerde yen olma- dığı ıçın "gayri meşru" olduğunu, TBMM üze- nnde bırbaskı dönemı getu-eceğını belırttı. Ve şu ünlü cümlesı Mechs zabıtlarına geçtt u De- mokratik rejinı istikametinden aynhp ülkevi bas- kı rejimi haJinc götürmek tehlikeÛ bir şe>dir. Bu >olda devam ederseniz, ben de sizi kurta- ramam"» Bu konuşmanın ya>ımlanması der- hal yasaklandı Konuşma her ne kadar gaze- telerde yayımlanmadı ıse de teksırle, daktılo ıle çoğaitılarak butün Türkıye'ye yayıldı. •Tahkıkat Komisyonu gazetelere ve mat- baalara el koymak yetkısıne sahıptı Aynca Komısyon, kararlanna karşı çıkan kışılen hıç- bır yargılama\ a tabı tutmadan 3 yıla kadar tu- tuklamak gıbı çok tehlıkelı yetkılerle donatıl- mıştı 19 Nısan 1960'ta yaptığı bır konuşma nedenıyle Inönü'ye 12 oturum Meclıs'ten çı- kanlma cezası venldı. Bu durumlar, îstanbul ve Ankara Üruversı- tesı oğrencılennı harekete geçırdı • 2 7 Nısan 1960 günü, îstanbul Üniversite- sı Tıp Fakültesı Öğrencı Derneğı'nın Beyazıt Beyaz Saray Salonu'nda yapılan kongresı po- lısler tarafından basıldı, öğrencıler dövüldü. O gece 27 Nısan 1960, Istanbul'dakı bütün ögrencı yurtlannda şu haber sonsuz bır acele- cılikle butun öğrencıler arasında yayılıyordu. " Yann iinhersite bahçesinde 9-13 arasında bir mitingyapdacak". Bu yalın cümleye başka bır ılave yapılmıyor, ne gel dıye bır ıkaz var ne de bır yorum; sadece olay duyuruluyor o kadar... 28 Nısan 1960. I sınıf anfisinde kurulan Tahkıkat Komısyonu'na gönderme yapıp, "Hu- kukun bittiği yerde hukuk okunmaz" dıyerek ateşlı bir konuşma yapan hukuk öğrencisı rah- metlı Nuri Yaacı kürsüden ınıyor. bınlerce öğ- rencı yürüyerek orta bahçeye çıkıyor. Orta bahçe oklım nklım dolu, heykelın önün- de îstıkJal Marşı söyleyen gençleruı üzenne, polıs cıpı hışım gibi sürülüyor • Elı tabancah pohsler büviik hukuk âlımı îstanbul Üniversıtesı Rektörü Prof. Dr Sıddık Sami Onar'ı tartaklıyorlar \ e yerlerde surük- lüyorlar Polıs saldınlan yoğunlaştı Polısın attığı gaz bombalan, daha patlamadan alını- yor ve polıse göndenliyordu. Beyazıt Meyda- nı'nda atlı pohsler gençlere karşı saldırmaya başladı. • Bu arada Malatya doğumlu Orman Fakül- tesı öğrencisı 20 yaşındakı Turan Emeksiz kurşunlara hedef olarak devnm şehıdı oldu. Yüzlerce ünıversıtelı genç yaralandı. Hukuk Fakültesı oğrencısi Hüsejin Onur, Tıp Fakül- tesı'nden Mevlüt Kurtoğlu. Hukuk Fakülte- sı nden Cengiz Ballıkaya. Kenan Özten, Iktı- sadı ve Tıcan Ilımler Akademısı öğrencisı Hü- seyin Irmakağır yarahlar arasındavdı. Hase- kı Hastanesı'ne getınlen Hüseyın Onur'un sol kasığından olukgıbı kan fışkınyordu. Kurşun daman delmıştı. Onur, kanının üçte ıkısını kaybetmıştı. Hüseyın Onur, sol bacağı dıpten kesılerek yaşama döndurülebıldı. Kenan Öz- ten'ın, ayağı tankın paletlen arasında ezıhnış- ti.ölümdenzor kurtuldu Butün gençlik "Hûr- rij'et-hürriyet" dıye bağınyordu Gençlik olaylan, 29 Nısan 1960 günü An- kara'ya sıçradı Sıyasal Bılgıler Fakültesı öğ- rencılen zulme karşı başkaldınyordu Fakül- te bınası polıs kurşunlanyla taranıyordu. Istan- bul'dakı bütün öğrencıler, gemılere ve trenlere bındırilerek aılelennın yanına gondenldı. Ama göstenler îstanbul ve Ankara'da 26 Mayıs'a kadar kesilmeden sürdü. Gençlığın hareketlen toplum ıçinde de yankılannı buluyordu. 2"1 Mayıs askeri harekâtından 7 ay sonra seçim- le oluşan Kurcu Meclis 6 Ocak 1961 'de ılk top- lantısını yaptı. Kurucu Meclis, anayasa hukukundakı "kurucu iktidar" nıtelığıyle çalışıyordu Yenı anayasa 27 Mayns 1961 "de tamamlandı, halk oylamasına sunuldu ve kabul edıldı. 1961 Anayasası, 2 7 Mayıs asken harekâtının l *beraati"dır(aklanmasıdır) Bu anayasa Türk toplumunun bınlerce yıllık tanhı ıçinde yarat- tığı en ılencı anayasadır C a ğdaş. laik, ınsan haklanna, hukukun üstünlüfü ve sosyal dev- let ılkesıne bağlı bır anayasadır. Böylesı ılericı bu- anayasanın yaratılması, 27 Mayıs'a devnm nıtelığı kazandırmıştır. Bu nedenle 27 Mayıs gerek toplumsal dayanaklan, gerekse yaratılan çağdaş ve devnmcı anayasası nedenıyle turucu ve hatta karşıdevrimcı 12 Mart ve 12 Eylül'le bırtutulamaz... Bu anayasa, insan haklannı temel almıştır, hak ve özgürlüklere en üstün değeri vermış- tır, sosyal devlet ve hukukun üstünlüğü il- kesını benimsemıştır ve bu ılkeleri yaşama geçirmiştır. Laik devlet ılkesıni ve "Kırvayı Millije ruhu"na dayalı bağımsız Türk ulus- çuluğunu ön plana çıkarmıştı Bu nedenle 27 Mayıs bir devnmdir ve 1961 Anayasası, 27 Mayıs'ın ölmez eseridir. PENCERE Eğitim ve Oğretim.. Ikı sözcük: Eğitim.. öğretım.. Ikisınin birbirinden farkı tam anlamında ortaya kon- madan imam okulu kavgasının ne demek olduğu- nu aydınlatmak olanaksız... • Iki çocukdüşünelim.. Bın ımam okulunda yetişiyor.. öteki laik okulda.. Fark nedir?.. Fark, insanlık tarihinde koskoca bır uygariık dev- rıminın sonunda ortaya çıkmıştır... Imam okulundaki eğitim inanç üzennedir; ço- cuk, eleştirel aklın süzgecinden geçırmeden, ken- dine belletilen herşeye bağlanıyor... Laik okuldaki eğitim ise bilimın öngördüğü eleş- tirel aklın dünyaya bakışını öğrenciye aşılıyor... Birbırine zıt iki eğitim yöntemı söz konusudur... Hangisıni yeğleyeceksiniz?.. • Aydınlanma, laiklik ve bilimsel devrim gibi birbı- rine bağlı kavramlar uygarlık tarihinde Batı'yı Ba- tı, ınsanı da insan yapan tarihsei süreçler sonun- da çağdaş eğitimin temel taşlannı oluşturdular... Ya öğretım?.. Eğitimden farkı ne?.. Sekiz ya da on ikı yıllık temel eğitimden geçen çocuk bir meslek edınmek için 'öğretım' aşama- sına girer ve seçimını yapar. Hekim mi olacak?.. Mühendis mi?.. Bılgisayar mühendisı mi?.. Subay mı?.. Imam mı?.. Kaptan mı?.. Ressam mı?.. Temel 'eğitim'le kimliği, yurttaşlığı, dünyadaki konuşlanması belirlenmış olan bir öğrencinın öğ- retimle mesleğinin olanaklannı, koşullannı, bilgile- rini algılaması bir ayn süreçtir. • Eğitim ve oğretim.. Eğıtimle birbırine düşman iki öğrencı yarattıktan sonra bunlan hukuk fakültesinde aynı sıralara otur- tup birbırine zıt kafada ıki yargıç ortaya çıkarmak, ülkeyı ve toplumu bırbinne düşürmek için kurulmuş bir tuzaktan başka şey değıl... Çağdaş tüm toplumlarda öğrencıler eleştirel ak- lın ışığını içeren bilimsel yöntemlen benimseyen eği- tımle yetiştiriliyorlar... • Imam okuliannda dıncı militan yetiştırerek dev- let kadrolanna yerleştirmek stratejisinı güdüleyen sıyasal güce 'evet' dendiği zaman, laik cumhuri- yetin geleceğinın üstüne çarpı ışaretı çekilmiş olur. JEAK'SI mavı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle