Katalog

26 MAYIS 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Genelkurmay açddaması • ANKARA (Cumhuriyet) - Genelkurmay, basında Özel Kuvvetler Komutanlığı tesısleriyle ilgili yer alan haberlerle ilgıli bır açıklama yaptı. Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili yolsuzluk iddialanna ilişkin Genelkurmay'ın yaptığı açıklama şöyle: "Son günlerde bazı basın-yayın organlannda. Ozel Kuwetler Komutanlığı Ogulbey inşaatlanndakı yolsuzluk iddialanna ilişkin haberler yer almaktadır. Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından söz konusu iddıalara ilişkin soruşturma başlatılmıştır. Yapılan yayınlar Basm Kanunu'nun 30. maddesı hilafina soruşturmanın gizliliğıni ihlal etmektedir. Bu nedenle gerekli suç duyurusunda bulunulmuştur. Aynca basın-yayın organlannda yer alan haberler iddialarla uyumlu değildır." jflurda araç indirimine sınır • ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Hükümet, otomotıv piyasasının canlanmasının nedenleri arasında gösterilen ve suiistimal edildığı belirtilen hurda araç indirimine sınırlama getirdi. Bakanlar Kurulu tarafindan alınan kararla, hurda araç indırimi bugünden ıtibaren 4 milyar 500 milyon lira yerine 2 milyar 250 milyon lira olarak uygulanacak. Maliye Bakanlığı, hurda araç uıdiriminin suiistimal edildıği görüşünü de savunuyor. BasınYasası için görüşme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışma ve Sosyal Güvenlık Bakanı Murat Başesgıoğlu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç ve beraberindeki TGC üyelenni kabul etti. TGC Başkanı Erinç, TBMM gündeminde bulunan Basın Yasası'na eklenecek bir düzenleme ile 212 sayılı yasanın zorunlu hale getirilmesinı istediklerini ifade etti. Çakıcı için kıpmm bülten • Haber Merkezi - Adalet Bakanlığı. hakkında tutuklama karan çıkmasından sonra sahte pasaportla yurtdışına kaçan Alaattin Çakıcı için kırmızı bülten çıkanlması konusunda Interpol'e başvurdu. Adalet Bakanlığı ile Türk Interpol'ü tarafından Pransa'da bulunan Interpol Genel Sekreterliği'ne gönderilen dosyada, Alaattin Çakıcfnın Ibrahim An adına düzenlenen ve 3 aylık Shengen vizesi bulunan bir pasaportla Yunanistan ve Italya üzennden Ispanya'ya geçtiği telirtildi. Sezer'in annesi pahatsızlandı • AFVON(AA)- Cumhurbaşkanı Ahmet \T ecdet Sezer. sabah aatlerinde hastaneye laldınlan annesini ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Sezer. eşi Semra Sezer'le tirlikte sivil plakalı bir «tomobille Afyon locatepe Ünıversitesı ürmızı Hastane'ye jelerek annesi Hatice sezer'le bır süre görüştü. Doktorlardan annesi Jatice Sezer'in ahatsızhğı konusunda iilgi alan Cumhurbaşkanı iezer, daha sonra Vnkara'ya hareket etti. CHP lideri Baykal, ekonomi alanmdaki gelişmelere değinirken Başbakan'a yüklendi 'Gemi kayaya çarptı'ANKARA (Cumhumet Bü- rosu)-CHP lıden Deniz Baykal. Türkiye'nin borçlan açısından kınlgan bir noktada olduğunu, 25 milyar dolarlık dış tıcaret açığının alarm verdığını belır- terek bu tablonun iyımser söy- lemlerle geçiştırilemeyeceğini kaydetti. Baykal. dün partisinin TBMM grup toplantısında yapflğı konuş- mada, ekonomide kaygı verici gelışmeler ortaya çıktığım be- lirtti. 5 yıldır uygulanan IMF programı sonucu Türkiye'nin borçlannın azalmadığını, tersi- ne arttığını anlatan Baykal, AKP işbaşına geldiğinde 144 katnl- yon olan iç borcun 18 ay sonun- da 220 katrilyona ulaştığını bıl- dirdi. Baykal, "1984-2002 ara- andaki 18 yılda gehniş geçmiş tüm hükümetlerin yapüğı borç stokununyansmıbu hükümet 18 ayda oluşturmuştur" dedi. 'Yatınmlar kreıhyor' Dünyada. yüzde 6.5 faiz dışı fazla öngörerek 5 yıl boyunca uygulanan bir IMF prograrru ol- madığını anJatan Baykal. sözle- nnı şöyle sürdürdü: "Yaünmlar kıslryor, işsiztik artiyor,Türkive'nin efi kolu bağ- lanıyor. Dışticaretimizkaj gı ve- • Ekonomi konusunda, "Uçağın pilotu işini biliyor" diyen Başbakan Erdoğan'ın attan düşmesine atıf yapan CHP lideri Deniz Baykal, "Pilotluğu süvariliğinden daha iyi değilse vay başımıza. IMF politikası bir ülkenin ebedi mali politikası haline gelebilir mi" diye konuştu. dolarlık kredi anlaşması konu- sunda yetkinin TBMM'ye ait olduğunu anlatan Baykal, "Hü- kümet anlaşmayla Türkiye'nin Kuzey Irak'a asker gönderme- sini taahhüt etmektedir. Bu hiç- bir şekflde kabul edilemez. Bu- nu tek başına yapamaz. Hükü- met bunu gerçekleştirmeyi içine sindiriyorsa MecHs'ten karar al- mah" dedı. Hükümetın özelleştirme ko- nusunda önce Petkım şımdi de TÜPRAŞ'ta gemiyı kayaya rici bir yönde geüşiyor. 12 ayhk dışticaretaçığı 25 milyar dolar. 1991'deki kriz öncesi dış ticaret açjğı 27 milyar dolanh. Bu tab- loyu yok saymak mümkün de- ğü. Başbakan' Uçağın pilotu ışi- ni biliyor' diyor. Pflothıktan çok süvaritiğe yakışağı kanaatinde- yim. ADah Tuıİdye'yi korusua Pilotluğu süvariîiğinden daha rvi değilse\T> başımıza LMFpo- litikası bir ülkenin ebedi mali politikası haline gelebilir mi?" Sıyası şarta bağlı 8.5 milyar çarpüğıru belirten Baykal. "Tam bir frvasko. Bu kadarbeceriksiz, hukukun gereklerini dikkate ai- mayan yönetim anlayışına Tür- kiye'nin sessiz kalmasuu anla- mak mümkün değiL Maliye Ba- kanı'nın meşhur özelleştirme anlayışuun bir büyük ifiasıdır bu" diye konuştu. 'Yargılanmak istiyorum' AKP iktidanrun tüm doku- nulmazlık dosyalannı sumen al- tı yaphğını, rafa kaldırdığını an- latan Baykal, "Bu bir aldarma- ca. Hiç olmazsa benim dosyamı ayırm verin yargıya. Ben vargı- lanmak istiyorum. Niye benim dokunulmazhğonı kaldırmıyor- sunuz? Düriistiük iddia etmeye hiçbir haklan yok" dedı. enizh'Ve geBşinde havaalanmda binlerce kişi tarafindan karşılanan Şişfi Belediye Başkanı Mustafa Sangül'e kent merkezine kadar uzun bir konvoy eşük etti. Sangül, sivil toplum kuruluşlannın davetiyle verdiği konferanslara Sıvas ve Erzurum'la devam edecegini söyiedL (Fotoğraflar: AA) Sangül, CHP genel başkanlığı için 'halkın desteğine göre' hareket edecegini söyledi '50 bin tâşi toplamazsam Ankara y ya gitmem' DENİZLİ (Cumhuriyet) - Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül. CHP Kurultayı'nda, genel başkan- lığa adaylığı konusunda Türk halkının desteğine gö- re hareket edecegini söyledi. Sivil toplum kuruluşlannın davetlisi olarak çeşitli kentlerde konferanslar veren Şişli'nin CHP'li Belediye Başkanı Sangül dün de Denizlide binlerce yurttaşın katıldığı toplantıda önemli mesajlar verdi. Sangül, önümüzdeki aylarda başkentte katılacağı toplantı için "Ankara Esenboğa Havaalanı'na 50 bin kişi toplanmazsa o havaalanına iıunem" dedi. Sangül, Mımarlar Odası Denizli Şubesi'nin düzenlediği "Farkh Bir Yerel Yönetim Modeti ve Siyasette Kari- yer" konulu konferansta yaptığı konuşmada, siya- seti "mayınh bir tarlaya" benzetri. "Siyasette, yap- nkiannızla ya toz duman ohırsunuz ya da tozu du- mana katarsınız. Ben rutinden farkh işler yaparak tozu dumana katmaya çahşıyorunr diyen Sangül, bir dinleyicinin "CHP Genel Başkanhğı'na aday olacak nusuuz" sorusuna şu yanıtı verdi: "CHP Kuruttayı'na 80-90 gün kaldı. Türk halkı- nın desteğine göre hareket edeceğim. Halk beni ne- reye götürürse ora>^ gideceğim. Bu sorunun cevabt- nı asunda hepimiz biliyoruz. Kısa süre sonra dağla- ra taşlara Sangül ismini > azdıracağun." Türkiye'nın her tarafinı gezeceğini söyleyen Sa- ngül, 11 Temmuz'da Sıvas'ta, 31 Temmuz'da Er- zurum'da en az "20 bin kişiye hitap edecegini'' belir- terek u Ankara'da 50 bin kişiyi ha\ ı aalanmda top- layamazsam bir daha Ankara'ya gitmem" dedi. Kurultaya hazırlanan muhalifler, yönetim değişikliği ortak paydasında güçbirliği yapmanın yollannı anyor CHP'de kazan kayınyor• Cumhuriyet'in temel değerlerine sahip çıkmanın yeterli olmadığını \nrgulayan Akalın. Türkiye'nin sorunlanna çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Akalın. genel merkeze bu noktada karşı çıktıklannı söyledi. SERDARKIZIK İZMİR- CHP'de parçalı muhalefet kurul- tay için çahşıyor. Farklı kanaJlar ve gruplar üstünden yürütülen muhalefet hareketleri "yönetim değişikliği'" ortak paydası altında güçbirliği yapmanın yollannı anyor. Muhalif gruplardan, öncülüğünü tzmir Milletvekili Hakkı Akahn'ın çektiği grup, hazırlıklanyla dığerlerine göre öne çıkıyor. Başlangıçta 10 milletvekılinin imzası ve "CHP gibi CHP içm" broşürüyle yola çıkan grup, CHP'nin durumuyla ilgili şu saptama- larda bulunuyor: "CHP'nin nerede olduğu. mihonlarca vurttaşunız tarafindan sorgu- lanmaktadır. CHP'nin kimden yana olduğu, amacı, ideolojisi. siyasal değeıieri ve ilkeleri arok halkımız tarafindan anlaşilamamakta- dır. CHP'nin üst yönetimi halkumza güven vçrmemektE,halkveörçütarasmdaengel ohış- turmaktadır. Partide kökhı bir değişimin gerçekleştirilmesi genekmektedir." Muhalefetin bu girişımiyle Kemal Der- viş'e ya da onun "mayın tarlasına süreceği yeni bir Bdere" yol açılıp açılmayacağına ilişkin soru işaretlerine yamt aranıyor. De- niz Bav'kal'dan kurtulalım derken Derviş gi- bi bir sorunla karşılaşmanın sıkmnlanna dik- kat çekıliyor. Akalın, kendilerinin Derviş'in tersine, partide bir ideolojik sorun olmadı- gını saptayarak aynştıklannı vurguluyor. Akalın şu değerlendirmeyi yapıyor: "Cum- humetin temel değerlerine sahip çıkmak ye- terh' olmuyor, Türkrve'nin temelsorunlanna çözüm bulmak gerekhvr. Bu noktalarda ge- nel merkez yönetimine karşı çıknoruz." AKP'mn, YÖK meselesi ve ekonomi ko- nusunda sıkıştığı noktada CHP için için kaynıyor... YASAKLAMALAR 2 BtN 148 SAYFA TUTTU Özgürlükkitabı Köşk'te AMCARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türkiye'de düşünce. vicdan ve ifade özgürlüğünü yasaklayan mevzuatın toplandığı 2 bin 148 sayfalık kitap, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e iletilmek üzere Cankaya Köşkü'nün giri- şindekı müracaat memuruna tes- lim edildi. Düşünce Suçuna Karşı Girişim Sözcüsü Şanar Yurdarapan, "Örümcek ağı gibi yasaklar top- hımun her tarafinı sarmış" dedi. Yurdatapan, kitabın hazırlanması için Prof. Dr. Semih Gemabnaz başkanhğındakı hukukçu heyetin yaklaşık 1 yıl çalıştığını söyledi. En küçük harflerle basılmasına karşın kitabın 2 bin 148 sayfa tut- tuğunu belirten Yurdatapan, şun- lan söyledi: u Bunun anlamı; çok kötü. Yani sorun ö>1e 7 tane uyvan paketi, bir- kaç anayasa maddesi değiştinne> - leçözülecekgibi değJLAynen örüm- cek ağı gibi bir yasaklar zinciri toplumun hertarafinı sarmış, kan- ser gibi \iicudun en ufak hücrele- rine kadar ulaşmış. Dolayısıyla Türkh e"de bu özgürhığü sağlava- bildim diyebilmek için bunlann tümünü halletmek gerekir. Biz yurttaşiar olarak efa'mizden gele- ni yapOğmuzı düşünüyoruz. Dan- sı devtetin başına." Yurdatapan, açıklamalanrun ar- dından, tnsan Haklan Derneği Ge- nel Başkanı Hüsnü Öndül. tnsan Haklan Vakfı Genel Başkanı Ya- vuz Önen ve Mazlum-Der Genel Başkaru YıbnazEnsaroğlu ile bir- likte kitabı Cumhurbaşkanı Se- zer'e iletilmek üzere müracaat me- muruna teslim etti. 'KAÇIŞLARLA İLGİLİ NE YAPT1NIZ?' Erdoğan 'a Çakıcı sorusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Baş- kanvekili Kemal AnadoL gazetemizde "Birerbirer kaçıyorlar'" başlığıyla gündeme getirilen yurtdı- şına kaçış olaylannı bır soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı. Anadol. Başbakan RecepTa>>ip Er- doğan'ın yanıtlaması iste- miyle verdiği soru önergesin- de, Alaattin Çakıcı, Mustafa Alünokve HahıkKmanın yurtdışına kaçışlarını anımsatırken, "Susurhık skandahnm devamınite- Kğindeki olaylann ada- let anla>ışuu zedeleme- sinin önüne geçerek, devieti bu tip ilişkiler- den anndırmak için ne gibi önJemler ahnayı düşünü- yorsunuz" diye sordu. Anadol, Erdoğan'ın yanıtlaması istemiy- le verdiği soru önergesinde "Su- surtuk skandah ile bağlanüh ki- şilerin benzer şeküde \e kola> ca >ıırtdışına kaçmalarmda sorum- İuğu olanlan ortaya çıkarmak üzere herhangi bir girişiminiz oklu mu" diye sordu. Anadol, Er- doğan'a şu sorulan yöneltti: "Çakıcf ya \urtdisina kaçma- smı sağlamak üzere sahte pasa- port hazoianmasuıa adı kanşan Sinan Engin'in tstanbul DGM Sa>cısı tarafindan ifadesi ahn- masına karşın rutuklanmaması üzerine, Çalacı ailesi ile Engin'in yaptığı telefon görüşmelerini polisin basma sızdırdığına iliş- kin basında yer alan haberlerin doğruluğu araştınklı mı?" POLTltKA GUINLUGU HİKMET ÇETİNKAYA DerııDevletiKfîiKırdu? AB süreci demokratikleşmeyi mi esas alıyor yoksa laik devletin altını oymayı mı? Son aylarda "Kemalizm"\ yerin dibine batırmak, Mustafa Kemal Atatürk hakkında "Derin devle- ti o kurdu" demek moda... Televizyon ekranlannda ikinci cumhuriyetçi to- suncuklar, AKP iktidan ve özellikle Recep Tayyip Erdoğan'ı 'demokrasınin ve özgürlüklerinyılmaz savunucusu' olarak tanıtıyorlar... Onlara göre Manisalı çocuklan işkenceden ge- çirenler, kitap toplatıp yakanlar, YOK'ü savunan- lar, darbe çığlıklan atanlar hep Kemalizmi savu- nan kişiler!.. özetle şöyle diyorlar: "Kemalist çağdaşlaşma Türkiye'yikalkındırma- dı, üretime yönelik değil, tüketime yönelik bir top- lum yarattı. AB sürecindeki Türkiye artık değişi- yor, çünkü üretim artıyor. Türkiye AB'ye yaklaş- tıkça çağdaşlaşıyor. Denn devletyakında ortadan kalkacak, Türkiye yeni demokratik gelişimin Or- tadoğu'da önemli bir ayağını oluşturacak..." Ikincı cumhuriyetçi tosuncuklann AB'de destek- çileri var, Türkiye'ye gönderdikleri fonlarla besle- nen dönekler, dışandakı yandaşlan Mustafa Ke- mal Atatürk'e saldırdıkça ellerını ovuşturuyor- lar... Fethullahçı sermaye ve AB fonlarından mi- delerini dolduran bizim tosuncuklann, AB Ko- misyonu'nun dış ilişkilerden sorumlu üyesı Chris Patten'ın Atatürk'ü "Türkiye'de denn devletin ku- rucusu" olarak görmesinden sonra keyıfieri iyice yerine geldi!.. • • • İkinci cumhuriyetçi tosuncuklar, Fethullahçılar, din pazariamacılan ve tarikat baronlanyia el ele şim- dilerde... Aymazlar, Chris Patten'ın konuşma metninı el- den ele dolaştınyoriar... Çünkü Chris Patten, tam onlann düşünceleri doğrultusunda konuşuyor... Diyor ki: "Atatürk etnik ve dini azınlıklan bölücü olarak görmüştür. Siyasette askerlere kilit rolü o ver- di..." Türkiye'de üretim gerçekten yükseldi mı? Eğer Japonya'ya 2 milyon doiariık bal satmayı. Denizli'de ABD'den ithal ipliklefason giysi üretip yabancı firmalara vermeyi üretimin artması olarak sayarsak vay halimize!.. Hele hele Istanbul'da, Ankara'da, Kayseri'de, Konya'daki gökdelenlere bakıp, ışıklı geniş bul- varlarda dolaşmayı 'modemleşme' olarak görüp "AB'ye hazınz" diyorsak, daha biz çok sayıklanz "AB bizi almadı" diye... Bir zamanlar Türk-lslam sentezinı savunanlar, Bahçelievler katliamı sanığı Haluk Kırcı'yı televiz- yon ekranlannda aklayanlar, halkı dolandıranlar bu- gün karşımıza çıkıp "Ben demokratım, özgürlük istiyorum" diyoriarsa yandık!.. Türkiye 1950'den bugünedek 'sol partilerin''tek başına iktidannı hiç yaşamadı... 1950'den bugüne dek sol partilerin 4-5 yıllık hükümet ortaklığını bir kenara bırakırsak yaklaşık 40 yıl gerici-faşist iktidarlar Türkiye'yı yönetti!.. Ikincı cumhuriyetçi tosuncuklar, şeyhler, şıhlar, Milli Görüş gömleğini çıkardıklannı söyleyenler dönüp dolaşıp tek parti döneminı, yani Cumhuriyetin ilkdönemini dillerinedolayıp, Kemalizmi işkence- nin, banka hortumculuğunun koruyucusu, de- mokrasinin düşmanı olarak görüyoriar... • • • Bu biroyun!.. ABD ve AB'nin bir tezgâhı!.. Adamlar ikide bir "Türkiye'nin müzakere tarihi alması AB'ye girmesi değildir, önlennde en az 20 yıl var" diyorlar, bizimkiler ise zil takıp oynuyorlar: "AB'ye giriyoruz!" Çağdaşlık gökdelen dikmekle, ışıklı geniş bul- var açmakla olmaz!.. Olsaydı Suudi Arabistan'da, Malezya'da, En- donezya'da olurdu... Kadınlan aşağılayan, örtünmeye zorlayan bır toplum çağdaşlaşmaz!.. Köşelerinde ahkâm kesenler, TVIerde AKP'yi koşulsuz olarak destekleyen ikinci cumhuriyet- çi tosuncuklar, tarikat kamplannda yetişen Fet- hullahçılann tekderdi "laikdevleti" "ılımlı lslam"a dönüştürmektir... Nkmet.cetinkayacS cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Basın toplantısı ertelendi Muhalif kanat Derviş'le temasta A.NK\R\(Cumhuri- yetBürosu)-CHPde *ik- tidar yürüyüşü hareke- ti"nı başlatan mılletve- killeri, Meclıs dışındaki muhaliflerle bir araya ge- liyor. TBMM'de yapıla- cağı açıklanan toplantı, katılımın genişletilmesi için ertelendi. Hareketın Kemal Derviş ve ona ya- kın isimlerle temasa geç- mesi dikkat çekti. CHP'de 9 mülen'ekili- nin "Cumhuriyet Halk Partisi gibi Cumhuriyet HalkPartisT slogamyla başlattıklan ve olağanüs- tü kurultay istemiyle 30 milletvekiline ulaşan "ik- tidar yürüyüşü hareke- ti" adb grubun parlamen- to dışındaki muhalifler- le ortak basın toplantısı dün bazı isimlerin An- kara dışında olması ne- deniyle ertelendi. Hare- ket, Derviş ve ona yakın- lığıyla bilinen Zeynep Damla Gürel ile temasa geçti. Derviş ve Gürel, sorular üzenne gelişme- leri izledıklerini söyle- diler. Gürel, "Parti icitar- üşma platformlan açık olmalı" dedi. İstanbul Milletvekili Sıdıka Ay- doğan'ın da harekete ka- tılması bekleniyor. CHP lideri Deniz Bay- kal, bugün olağanüstü yapılacak grup toplanh- sında muhalifleri dinle- yecek. Milletvekillerinin kürsüye çıkarak kurul- tay çağnsı yapmalannın gerekçesini anlatacakla- n toplantının gergin geç- mesi bekleniyor. Toplan- tının ardından, yann ya da cuma günü muhalıf- lerin geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenle- mesi bekleniyor.