Katalog

9 NİSAN 2004 CUMA CUMHUBİYET SAYFA HABERLER EOKA'nm gözyaşlaıı7 NİSaii: Erdoğan'ın AnnanPlanı'nı onayladığına ilişkinmektubu BM'ye iletildi. Fransa'dan 'AB'ye üyeliğinizi engelleyeceğiz' mesajı geldi. Verheugen, Türkiye'nin kandınldığını itirafetti. Bu gelişmeler Papadopulos'u ağlattı! REŞATAKAR LEFKOŞA - Çarşamba akşa- mı, saatler 21,00'i gösterdiğin- de, Lefkoşa-Ankara-Atina üç- geninde tüm nefesler tutulmuş, herkes Rum lideri Tasos Papa- dopulos'un açıklamasını izli- yordu. Yaklaşık 55 dakikalık konuşmanın sonunda Papa- dopulos, dünyaya özetle şu mesajı veriyordu: "Kıbns'ı Tûrkkrie paylaşmamJ" Ne bir eksik, ne bir fazla... Verilen me- sajınözetibuydu... Geçen yıl liderlik koltuğu- nu Glafkos Klerides'ten alırken Rum halkına ve tüm dünyaya Kıbns'ta çözüm güvencesi ver- mişti... Görüşme ma- sasında sadece Annan Planı'nın olduğunu bile bile çözümmesajı veren Rum lideri, şim- di "Bunu kabul edemem" diyor... Üstelik görüşme masasında bulduğu planla şimdi- ki plan arasında, Rum toplumu açısından yeni ve önemli kazanımlar var... Buna kar- şın tüm Rum halkına "hayır" çağnsı yapı- yor... Ve konuşmasını şu sözlerle tamamlı- yor: "Ben sizden bir devlet akum, tophım bırakamam_" Işte bu noktada Türk dış politikasını yön- lendirenlere bulunmaz bir koz veriyor... Pa- padopulos, üzerine oturduğu devletin, iki top- lumlu bir devlet olduğunu unutuyor... 0 devlette Türklerin de ortak olduğunu ve Türkiye'nin garantöriüğünüunutuyor... Kıb- ns Türkü'nün, eşit söz hakkını dikkate al- madan devletin tek başına sahibi olduğunu söylüyor... Türk askerinin 1 Mayıs'tan iti- baren adadantamamen çekilmesini talep edi- yor... Kıbns Türk insanını 1 Mayıs günün- den itibaren, yeniden rehabilitasyon proje- sini hayata geçirmeden sokağa atmak, ev- siz barksız bırakmak istiyor... Tüm Türk vatandaşlannın adayı terk etmesüıi şart ko- şuyor... Işgal altında tuttugu devleti, AB üyesi olarak yaşatmak istediğini ve Kıbns- lı Türkleri de bu devlet içinde birazınlık ola- rak gördüğünü itiraf ediyor... Enosls ateşl alevlenlyor Ve konuşmasının sonunda, içindeki enosis ateşi daha da alevleniyor... Akritas Kurma- yı, EOKA liderinin gözünden yaşlar akma- ya başlıyor!.. Kıbns'ın tarihinde önemh günler saymakla bitmez... Ama ben 7 Nisan"ı hıç unutmayacagım... Garantör Türkiye Başbakanı'nm, Annan Planı'nı onayladığına ilişkin resmi ve bağ- layıcı mektubunu, BM'ye teslim ettiği gün- dür 7 Nisan. Ve o mektubunNew York'a ulaş- masından birkaç saat sonra ikı okun göğ- sümüzefirlatıldığıgündür. Birinci oku Fran- sa Dışişleri Bakanı Michel Barnier fırlattı. Kıbns çözüldüğü zaman AB'den tanh ala- cağı hayalindeki Türk hükümetine "Üyeti- ğinizi engelleyeceğiz'' dedi. Ikinci oku ise beklediğimız gibi, AB'nin genişlemeden sorumlu üyesi Günter\*erheugen fırlattı ve Papadopulos'un konuşmasma saatler kala şu mesajı verdi: "Referandumda Türk ta- rarindan evet'.Rumtara&ndanhayır' çık- ması halinde. Güney Kıbns 1 Mayıs'ta tüm adayıtemsüen tekbaşına AB'yegirecektirJ' İşte Papadopulos'u önce cesaretlendiren, sonra sevinçten ağlatan ve Türkiye'nin na- sıl aldatıldığını anlatan bır mesajdı bu. Ada- nın sahibi iki toplumdan birine karşı saygı- sızlığın, ihanetin ve adaletsızliğin somut ör- neğini sergiliyordu Verheugen. Türk dış politikasına yön verenlerin, 7 Ni- san tarihini bir yerlere not etmelerini dili- vorum... Annan Planı'yla, Türkiye Ada'da doğal kaynaklan arama ve çıkarma hakkından vazgeçecek Kıbns'ta petroldiyetiçıkarlara darbe AKF hükümetinin desteklediği Annan Planı'nın, Türkiye'nin Kıbns'taki petrol çıkarlanna ciddi darbe vuracağı kesinleşti. Annan Planrnın eklerinde yer alan 'Hidrokarbon Yasası' Türkiye'nin Kıbns'taki petrol arama ruhsatını elinden alacak, yeniden ruhsat almasına da 'milli güvenlik' gerekçesiyle engel olacak. Türkiye Petrolleri Ano- nım Ortaklığı (TPAO) Ge- nel Müdürü Osman Saim Dtaç, TBMM KÎT Komis- yonu'nun 21 Ocak 2004'te basma kapalı yaptığı TPAO görüşmelerinde, Kıbns ıle Türkiye arasın- daki bölgede çok ciddi beklentiler içinde olduk- lannı belirterek "Annan Planı'yla Kıbns birleşir, ayn bir ülke ohırsa. kara- sulan değişecektir. Bizim aynı Ege BÖIgesi'nde Yto- nanistan'la yaşadığımK sı- kınülar. İskenderun Mer- sin taraflannda da yaşana- cakur" demiştı. MURATKIŞLALI ANKAJRA-Annan Pla- nı, Türkiye'nin Kıbns'ta- ki petrol, doğalgaz ve ben- zen tabii kaynaklan ara- ma, tarama ve çıkarma haklanm ortadan kaldın- yor. Annan Planı'yla be- raber referanduma sunu- lacak 9 buı sayfalık ek ka- nunlar içinde yer alan "Hidrokarbon Yasası", Türkiye'nin önceden el- de ettiği petrol, doğalgaz gibı hidrokarbonlan ara- ma, tarama ve çıkarma ruhsatlannın yenilenme- sinin önünü tıkayacak. Ya- sa, kurulacak Kıbns Baş- kanlık Konseyı'nin, "nuî- ü güvenlik" gerekçesiyle Türkiye ye tekrar ruhsat venlmesini engellemesine de imkân tanıyacak. Bu engeller, planın ek- leri arasında yer alan "Hid- rokarbonfcuin Arama. Ta- rama ve Çıkanlması ik U- gili FederalYasa"da açık- ça ifade ediliyor. 'Üçüncü ülke' Hidrokarbon Yasası'nın 2. maddesinde AB üyesi ülkeler hancindeki bir ül- ke anlamına gelen 'üçün- cü ülke" tanımı yapılır- ken, 4. maddesinin 1. fık- rasında da yeni Kıbns dev- letinin hükümetini oluş- turacak Başkanlık Konse- yi'ne, hidrokarbon arama, tarama ve çıkarma çalış- malanru bdirleme yetki- si veriliyor. Yasanın 4. maddesinin 3. fıkrasında ise "Başkan- bk Konseyi, üçüncü ülke veya üçüncü ülke vatan- daşlan tarafmdan kontrol edilen kuruluşlann milli güvenlik gerekçesiyle 1. fikrada yer alan faaHyetie- ri yerine getirmelerineizin venneyebiMr'' denilerek Türkiye'nin Kıbns'taki petrol haklan elinden ah- nıyor. Yasanın 26. maddesiy- le de nıhsat sahiplerinin "ruhsat sahibi olduktan sonra Başkanlık Konse- yi'nin izni ohnaksızın, dî- rektveyadotayholarakbir üçüncü ülkenin veya bir üçüncü ülke kurumunun kontrolü altına giremeye- ceklerT hüküm altına alı- nıyor. Aynı maddede bu hükme aykrn davrananla- nn 12 aydan az olmamak kaydıyla hapis ile 150 bin pound'dan fazla olmamak kaydıyla para cezasıyla cezalandmlıcaklan da ön- görülüyor. Yent komtte TPAO Genel Müdür Yardımcısı MeteGürel de Kıbns'ta "petrol arama nıhsatlannın" bulundu- ğunu hatırlatmış v e "Sek- törel bir avTim olacak, ka- rasulanmEsınniandınla- cak. Dolayısryla biz bu su- lann dışına çıkamay^ca- ğız. Bizim için dezavantaj, çünkü tam manasryla ara- yamadığmız bir aÜan" dı- ye konuşmuştu. YenikurulacakKıbns' ın Hidrokarbon Yasası, ilgili her konuda yasadan so- rumlu Başkanlık Konseyi üyesine tavsiyede bulun- mak ve yasayla ilgili baş- vurulan incelemek üzere Danışma Komitesi kurul- masınıöngörüyor. BuKo- mite'nin nasıl oluşturula- cağı da yasada belirtilme- yerek, Rum tarafinın ço- ğunlukta olduğu Başkan- lık Konseyi'ne bırakılıyor. WISSMANN: GAZtLERDEN E\XEV1 - Ulusal Birük Hareketi Izmir Vürütmesi'nce düzenleneo, Kıbns gazilerinin de kanldığı eylem dün lzmir Konak Alaru'nda gerçekleş- tirikfi. Birük adına açıklama yapan Erdoğan Ozer, Baş- bakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Cül'ün çabasryla KKTC bayrağının indirümev*çahşıkhğını söyledL Ada- da Türkiye'nin garantöriük hakkından vazgeçilmesi- nin "kabul edilemez" olduğunu Mirgulayan Cteer, u 9 bin sayfahk paket 'Türkhe'>i ver kurtuJ' programı- dır. Bu u\ gulamalaria Türk nüDcrinin direnci (anhnak- ta, nülli devletimiz adım adını çökertilmekte. nülli bir- liğimiz çözühne sürecine itümektedir" dhe konuştu. ADD Genel Başkanı: Annan Planı 'nın içeriği değişmedi OnurumuzçiğneniyorIstanbul Haber Servia- Atatürkçü E>üşünce Der- neği (ADD) Genel Başkanı Ertuğrul Kazancı, Kıbns sorununun gereken duyarlılıkla ele alrnma- dığını belirterek "Duyarh ulusal davalarda. öğüt- lerle, hoşa gidiciliklerle yol ahnak en kötü politika- dır. Uhısal onur çiğnenmektedu*" dedi. Kıbns sorununun çözümü için sunulan Annan Planı'nı gazetemize değerlendiren ADD Genel Başkam Kazancı, planın yüzeysel açıdan farklı su- nulmasına karşın içeriğinin değişmediğini söyle- di. Kazancı, "Türkiye, Kıbns konusunda AB'ye bir müzakere hedefi\1e aldaülıyor. Kıbns'tan son- ra karşımıza Ege-Kardak meselesi çıkacak ve bep ödün istenecektir" dedi. BM Genel Sekreterli- ği'nin ABD'nin Irak işgaline kanştrnhnamasma karşın Kıbns sorununda önemli bir kurum haline getirildiğini \-urgulayan Kazancı, bu durumun uluslararası hukuk ve nesnellik açısmdan doğru olmadığrnrn altım çizdi. Kazancı şöyle konuştu: "Bu planda özellikle Türk \ arlığının eritilnıesi söz konusu. Bu plandan büieşik Kıbns modeli dahi çıksa. oradaki Türk- ler, AB'nin hukuk statüsünden 2. sınıfjıırttaş ola- rak yaraıianacak. Önemli bir eşitsizlik söz konu- su. En verimli yerler Rumlara terk edilmiş, anaya- sa hukuku açısmdan Kıbns halkı. kendi anlayasal düzeni noktasında değiL empenalizmin yönler- dirdiği BM Genel Sekretertiği'nin sözde anayasal taslaklanm kabule zorlamyor." Kazancı adadakı Türk varhğının kademe kademe azaltılıp ileride Yunanistan'a katılma noktasında bir Kıbns yara- tıbnak istendiğini de sözlerine ekledi. 30 yû içinde olamaz' DtşHaberlerServTSİ-AB içinde Türkiye'nin üyeli- ğine karşı sesler yükselir- ken "imtiyazh ortaklık" önerisinin daha fazla taraf- tar kazandığı ileri sürüldü. Alman Hıristiyan Demok- rat Birlik Partisi'nden (CDU)FederalMeclisAv- rupa Komisyonu Başkanı Matthias VVİssmann, Tür- kiye'nin AB üyeliğinin ge- lecek 20 ya da 30 yıl için- de düşünülemeyeceğini söyledi. Alman birlik par- tüennın (CDU'CSU) fede- ral meclıs grubu Avrupa politıkası sözcüsü Peter Hintze ise "Dostluk körü körüne bir üyeukk sonuç- lanmamalT dedi. Partısmın Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin tutu- munun "Fransa'nın tavny- la" daha da güçlendığini savunan Wissmann, "Tür- kiyeilebir an önce, ABüye- tiği ile mşküerin tümüyte kopması arasında üçüncü bir yol izlenmesi gerekir. Türkiye, üntiyadı ortakhk önerisinionurmeselesi ha- line getirmemeli" dedi. Hintze de Türkiye'ye AB üyeliği yerine önerdikleri "imthazlı ortakuğnı'' Av- rupa'da gittikçe daha faz- la taraftar kazandığını öne sürerek "Almanya ve Tür- kiye arasındaki geleneksel dostluk,gerçek sorunlann göz ardı edilmesryle körü körüne AB üyeliğiyle so- nuçlanmamah" değerlen- dinnesınde bulundu. TÜRK YURTTAŞLARIADAYA NASIL GİRECEK? SchengenbilmecesiANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - Türk yurttaşlanmn, kuruhnası du- rumunda Birleşik Kıbns Cumhuri- yeti topraklanna nasıl girecekleri konusundaki belirsizlik sürüyor. BKC'nin 1 Mayıs'tan itibaren Schengen'e gireceğine dikkat çeki- lerek, Türk yurttaşlan için özel bir düzenleme yapıknası bekleniyor. BKC ve AB Komisyonu, Türk yurt- taşlannın durumunu 6 ay müzake- re edecekler. Mevcut düzenlemeye göre Türk yurttaşlan KKTC'ye nüfus cüzdan- lannı göstererek girebiliyorlar. An- cak Annan Planı'nın referandumda kabul edilmesi durumunda Türk yurttaşlannın kurulacak BKC'ye giriş çıkışlannda bazı zorluklar ya- şanacak. Birleşik Kıbns Cumhuri- yeti, 1 Mayıs'tan itibaren AB'ye üye olacak ve AB'nin vize düzen- lenmesini oluşturan Schengen'i de uygulayacak. Türk yurttaşlannın zorluğu da bu noktadabaşhyor. Tür- kiye, AB'ye üye olmadığı için BKC'ye giriş çıkışlarda vize alrn- ması gerekecek. BM Genel Sekreten Kofi An- nan' ın hazırlayıp taraflara sunduğu Annan Planı'run önemli ilkelerin- den birisi, BKC'nin Türkiyeli ve Yunanistanh yurttaşlara benzer tu- tumu göstermesini içeriyor. Top- raklara giriş çıkış da bu konular- dan birini oluşturuyor. Dolayısıyla Yunan yurttaşlan, BKC'ye nasıl gi- riş çıkış yapıyorlarsa Türk yurttaş- lannuı da aynı düzenlemeden yarar- lanmalan gerekiyor. BİREYSEL BAŞVURULAR ENGELLENMİYOR Plan ileride delinebilir SERKAN DEMİKrAŞ AIVKARA - Birleşmiş Mılletler (BM) Genel Sekreteri Kofı An- nan' m hazırlayıp taraflara sundu- ğu Annan Planı'nın ileride delinme- mesi için Avrupa Birliği'nin verdi- ği "derogasyon güvencesi''nin pra- tikte büyük bir anlamı bulunmu- yor. Avrupa Insan Haklan Mahkeme- si'nin (AÎHM) temel aldığı Avru- pa Insan Haklan Sözleşmesi'nin (AİHS) 17. maddesi, mülkiyet hak- lan konusunda istisna olamayaca- ğını hükme bağlıyor. Birleşik Kıbns Cumhuriyeti yö- neticilerinin Avrupa Konseyi'ne ya- pacaklan çagnya karşın bireylerin başvTiru hakkımn engellenemeye- ceği kaydedilıyor. A\Tupa Konseyi'nin bir orgam olarak görev yapan AİHM, birey- lerin devletler hakkında açtıklan davalan görüyor. AÎHM'nın temel aldığı belge ise AÎHS. Sözleşmenin 17. maddesi, devletlerin hangi üısan haklannın uygulanmasında istisnalar getire- bileceğini de aynntılandınyor. Bu madde, Kıbrıs için büyük önem taşıyan "müUdyet" konusu- nu kapsam dışı tutarak bu hakkın engellenemeyeceğini belirtiyor. Dolayısıyla Kıbns Rum yurttaş- lan, Annan Planı'nın referandum- da onaylanıp birtakım derogasyon- larla Birleşik Kıbns Cumhuriye- ti "nin kurulması durumunda bile AİHM'ye dava açabılecekler. Eski Alman bakan Rühe. Fransa stratejik hatayapıyor BERLİN (AA) - Alman Hı- ristiyan Demokrat Birlik Par- tisi'nden (CDU) eski Sa- vunma Bakanı Volker Rü- 9 he, Türkiye'yi A\Tupa'dan uzaklaştırmak isteyenlerin stratejik hata yap- tıklarını söyledi. Rühe, Berliner Zeitung ga- zetesine yaptığı açıklamada, eski Başbakan Helmut Kohl liderliğindeki hükümetin, diğer AB üyesi ülkeler gibi, Türkiye'nin de kriter- leri yerine getirdiği takdirde üye olabileceği görüşünü savunduğunu belirterek partisinin şimdi bu tutumdan vazgeçmesinin yanlış ol- duğunu kaydetti. Rühe konuşmasını şöyle sürdürdü: "Birük partileri (CDU/CSU) ne derse desin, Türkiye gerekli şarüan yerine ge- tirdiği takdirde geiecek yıl üyelik müzakerele- rine başlayacakbr. Gerçi bu müzakerelerin sonucu da açıküjr, ancak önceki tutumumuz- dan vazgeçmemeliyiz. Türkiye'yi Avrupa'dan itenler stratejik hata yaprvor. Bu konuya daha somut şeküde yaklaşmahvız." Türkiye'nin Batı ile Islam dünyası arasında önemli bir köprü vazifesi gördüğüne dikkati çeken Rü- he, "Avrupa'mn yardımıyla tslamiyerin de- mokrasi ile bağdaşabileceğinin gösteritanesi, Arap dünyası için çok büyük öneme sahip olacakür. Bu gerçekten de Avrupahlann dün- ya çapında gerçekleştirecekleri büyük bir ba- şan olacakör" şeklinde görüş belirtti. Hükümet ciddiye almadı Türkiye seçim malzemesi oldu fc. A.NK.\R\ (Cumhuriyet Büro- fc su) - Fransa Dışişleri Bakanı ^ ^ Michel Barnier'ın önceki , ^ P L &ün yaptığı konuşmaya ilişkin Anadolu Ajansı ta- rafından geçilen haber tarhşma yarattı. Fransa Büyükelçiliği, Barnier'in Fransız Meclisi'nde yaptığı konuşmanın rutanaklannı yayımlaya- rak Fransız bakanın "Türkiye'rün AB üyeliği- ne karşı çıkacağız'' ıfadesini kullanmadığuıı bildirdi. Büyükelçiliğın tutanaklan yayımla- masuıdan önce açıklama yapan Türk hükümet yetkilileri ise Paris'in açıklamalannı "iç poBti- kadan kaynakh abartüı laflar" olarak niteledi. Fransa düzeltmeye çalışıyor Türk basınında büyük tepkiyle karşılanan Barnier'in "Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çı- kacağız'' ifadesini kullanmadığı kaydedildi. Büyükelçiliğın yayımladığı tutanaklara göre Barnier, "Bir kez daha tekrarlr>orum kü Tür- kiye'nin AB'ye girişi orta \e>a kısa vadede söz konusu değüdir. AB'ye girmek için sryasi-insan haklan, demokrasi-ekonomik ve sosyal şartia- nn nepsine uygunluk gösteren son derece be- hrli bir şartnanıeye uygun olmak gerekmekte- dir. Şu anda, Türkiye'nin hazırnk yaprvor olsa bile bu şartnanıeye uymadıgmı görüyorum" ifadelerini kullandı. Barnier'in sözlennin açı- ğa çıkmasından önce sorulan yanıtlayan Dı- şişleri Bakanı AbduDah Gül. tt lç pofitika ne- denlerinden dolayı çcşitü abartüı lafiar söyle- nebflh-" ifadesini kullandı. Adalet Bakanı Ce- mil Çiçek de Fransız yetkililerin açüdamalan- nı "Iç polmkaya dönük bir beyan olarak de- ğeriendiriyorum'' ifadeleriyle değerlendirdi. Dışişleri Bakanı Cül: 'Soğukkanlı olmahyız' ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Dışişleri Bakanı Abdul- lah Gül, 24 Nisan'da yapıla- cak referandumda "hayır" denmesi durumunda Kıb- ns Türk tarafı ve Türkiye'nin kaybedeceğini savundu. Gül, Dışişleri Bakanlığı'na gelişinde gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Kıbns'ta 24 Nisan'da yapılacak referandumlara ilişkin soru üzerine Gül, "Annan Planı'nuı son şekh'nin Sevr AnÜaşnıası'ndan daha kötü bir belge yo- rumunu yapan hamasi laflarla bir yere \ anla- mayacağim'' belirterek. bu yorumu yapanlann "\ a Se\T belgesini ya da bugün ortaya çıkan şeyleri okumadığmı" kaydetti. Dışişleri Baka- nı'Gül. bu sözlerle CHP Genel Başkan Yar- dımcısı Onur Oymen'e yanıt vermiş oldu. Öy- men, AKP yönetiminin Annan Planı'nın tam metnini okumadığını, Se\T'i imzalayan Os- manlı heyetinin bile neyi imzaladığını bildiği- ni söylemişti. "Şimdi herkesin büyük bir so- rumİuhık duygusu içinde ciddi bir anauz yap- ması gerekir'' dıyen Gül. Annan Planı'nın son şekline herkesin ulaşabileceğini, okunması ge- reken bölümün de ana sözleşme olduğunu kaydetti. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, An- nan Planı'nın eklerinin tamamen teknik konu- lan içerdiğini de \ıırgulayarak, şöyle devam etti: "Burada herkesin soğukkanlı ve büyük sorumhıhık içinde degertendirme yapması ve ona göre kararmı vermesi gerekir. TBMM'de söykdiklerimi neredeyse aynı şeküde Papado- pulos da tekrarladL 'Kıbns Türk devletine egemenlik verikneyecektir ama Rum devleti de egemenliğinden vazgeçecektir" dedi