19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 NİSAN 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishaba cumhuriyet.com.tr 11 Pelluce'de Iraklı direnişçilerle çatışan ABD askerleri gerçek bir savaş yaşandığını belirtiyor Biryılda Vietnam'adöndü ABD güçlerinin 9 Nisan'da Bağdat'a girip Saddam rejiminin devrilmesinin birinci yılında ülke Vietnam benzeri bir batağa sürükleniyor. Iki cephede birden savaşan ABD askerleri, Felluce'yi Vietnam'a benzetiyor. Ülkedeki Şiilerle Sünnilerse birleşip Felluce'ye yardım götürmek üzere yürüyüşe geçti. ABD, Irak'taki askerlerin görev süresinin uzatılabileceğini açıkladı. Ihş Haberîer Smisi-Irak'ın başken- ti Bağdat'ın geçen yıl 9 Nisan'da düş- mesinin ve Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesinin üzerinden bir yıl geçme- sine karşın ülkede savaş ateşi yayılıyor. îşgal karşıtı direnişe Şiilerin de katıl- masıyla iki cephede birden savaşmaya başlayan ABD ve müttefiklen Irak'ta batağa saplanıyor. Sadece Saddam Hü- seyin'i devirmeye odaklanan ve savaş sonrasına ilişkin bir plan yapmayan ABD şimdi askerlerin görev süresıni uzatmayı planlıyor. Şiilerle Sünniler dün birleşerek Bağdat'tan ABD kuşatması altındaki Felluce'ye yürüyüşe geçti. Binlerce Şıi ve Sünni, çatışmalann sür- düğü Felluce'ye yiyecek ve ilaç yardımı gö- rürüyor. 50 kılometre ötedeki Felluce'ye yürü- yüşe geçen göstenciler. "Sünni yok, Şü yok, ts- İam birtiği var", "Biz kardeşiz", "Ülkemizi sat- mayız" sloganlan attı. Direnişin en güçlü olduğu "Sünni Üçge- ni r> ndeki Felluce, pazartesiden beri Amerikan kuşatması altında. Kentte, geçen cuma dört Amenkalı özel güvenlik görevlisı öldürülmüş- rü. Kuzeydeki Musul'da da 3 bin kışi El Sadr ıle Felluce halkına destek yürüyüşü yaparak "Şii JL ŞÜ-SÜNNİ BİRLÎKTELİĞİ - Binlerce Şii ve Sünni, çabşmalaruı sürdüğü Felluce'ye yiyecek ve ilaç yardımı götürmek üzere Bağdat'tan yola çıkü. Göstericiler, "Sünni yok, Şii yok, İslam birliği var", "Biz kardeşiz" sloganlan arû. (AP) Sünni yok, İslam birh'ği var" diye bağırdı. Fel- luce'de pazartesiden bu yana 280'den fazla Iraklı öldü, 400'ü de yaralandı. ABD askerlerine kurşun yağmuru Kentte çatışmalar sürerken vurkaç taktiği uy- gulayan ve keskin nişancılar kullanan direnış- çıler. helikopteT ve tank destekli ABD asker- lerinı kurşun ve roket yağmuruna tutuyor. ABD'lı komutanlar, cesetlerle dolu kentte kar- şılaştıklan bu çok şiddeth direnışı Vietnam Sa- vaşı'ndaki sokak çatışmalanna benzetiyor. As- kerler de, Felluce'de gerçek bir savaş olduğu- nu söylüyor. Dün Felluce'de 2 ABD askeri keskin nişancılar tarafindan vuruldu. Şii cep- hesinde de hareketlilik sürüyor. Necef 'te Şıi mi- lislerle Ispanyol ve El Salvador askerleri ara- sında çıkan çatışmalarda 10 Iraklı öldü, 20 ki- şi yaralandı. ElSadr, ABD'nin yetkiyı Iraklı- lara de\Tetmemesi durumunda Irak'ın yeni bir Vietnam olacağı uyansında bulundu. Amerikan güçlerinin komutanı Korgeneral Ri- cardo Sanchez, Necef \e Kut'un koalisyonun denetiminde olmadığım söyledi. Şiilerin kent merkezindeki ana binalan ele geçirdiği Kut ve Necef'te koalisyon güçlerinin bulunmadığını kaydeden Sanchez, Ukraj-na ve Ispanya asker- lerinin kent dışındaki üslerinde olduğunu be- lirtti. Şii milisler, işgalcilerin Kerbela'dan da çe- kilmesini istedı. El Sadr'ın Kerbela'dakı büro- sunun başkanı Şeyh Hamza Ettey, "Koalisyo- na Kerbela'dan çekümesi için ültima- tom verdik" dedi. Ettey, Kerbela'yı ışgalcilerden temizleyerek pazar ya- pılacak "Erbain (Kerbela katüammın kırkı) törenlerir> nde tmam Hüseyin'e "güzel bir hediye" sunmaya hazır ol- duklannı söyledi. Geçici Hükümet Konseyi ise ayak- lanan El Sadr'la teslim olması için gö- rüşmeler yapıyor. Rumsfekl: Kontrol bizde Sa\ unma Bakanı Donald Rumsfeld ile Genelkurmay Başkanı Richard Myers,basın toplantısı yaparak Irak'ta durumun kontrol dışında olduğunu yalanlayarak 3 gündür 35 işgal aske- nnın ölümüne yol açan olaylann, yö- netimin de\ redileceği 30 Haziran ön- cesınde meydana gelmesinin zaten beklendiğinı söylediler. Ancak Rums- feld "Kontrol bizde" dese de yakın- da dönmesi planlanan bazı birliklerin Irak'ta daha fazla kalabileceğini kay- detti. Rumsfeld "Koah'syonun Şii ve Sünnüerle, askeri durumun kontrolden çıktığı anlamına gelebilecek iki ayn cephede savaşıp savaşmadığının" so- rulması üzerine, "Hayır. Nispeten az sayıdaki bir kesim şiddete neden olu- yor" dedi "Irak'ta az sayıda terörist, mflis, gösterici ve başıbozuklardan ohı- şan gruplar bulunduğunu " belirten Rumsfeld "birkaç haydudun işi olan olaylann direniş ola- rak görülmediğini, ancak vine de ciddi bir so- run olduğunu" kaydetti. Rumsfeld ve Myers, ülkedeki 135 bin askerden bir bölümünün, ya- kında sona erecek bir yıllık görev süresinin uzatılabileceğinı söylediler. Şii Samava kentınde askerbulunduran Japon- ya ise artan şiddet üzerine yeniden yapılandır- ma çalışmalanna ara verdiğini açıkladı. GHK Içışleri Bakanı Nuri Badran, dün isti- fa etti. ABD'li sıvıl yönetıci Paul Bremer'in ba- kanlığın çalışmasından memnun olmadığım belirten Badran, Bremer'in hem savunma hem de içişleri bakanının Şıi olmasını istemediğüu vurguladı. wASHMGTON-iNLlSTEStNDE TÜRKİYE YOK \ra ^Xa bir günde 3 'ü Japon 14 yabancı, silahh kişilerce kaçınldı ABD çokuluslu güç oluşturacak Japonya'ya rehinelerle mesaj Dış Haberler Senisi - ABD'nin, Birleşmiş Milletler'in Irak'a geri dönmeye karar vermesi durumunda BM personelinin korunmasını sağİayacak çokuluslu bir güç oluşrurulması için 10 kadar ülkenın katkısını beklediği bildirildi. Amerikan Washington Post gazetesine göre Avrupalı yetkililerle ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey yetkililer, gücün en az 1500 kişiden oluşacağını belirttiler. Ancak sayının, 30 Haziran'da egemenlığin Iraklılara geçmesinin ardından seçimlerin düzenlenmesine yardım amacıyla BM'nin göndermeyi planladığı personele göre 150 ile 500 arasında olabileceği belirtiliyor. ABD'nin Irak savaşına kattlmayı reddeden ya da çekince gösteren Fransa, Hindistan ve Pakistan gibi ülkelere büyükelçilikleri aracılığıyla şimdiden baş\'uruldu. Fransa: Henûz erken Listede hiçbir Arap ülkesinın, Irak'ın herhangi bir komşusunun bulunmadığını belirten gazete, Türkiye'nin listede yer almadığına özel olarak dikkat çekti. Washington Post. Fransız bir diplomatın, Fransa'nın ABD'yi, bu konuda tavır belirlemek için henüz erken oldugu konusunda uyararak "BM'nin henüz Irak'taki rolünü saptamadığını ve aynca bir Irak hükümetinin yapılandınlmasına katkı sağlayıp sağlanıayacağına karar vermediğini" ileri sürdüğünü vurguladı. Dış Haberler Servisi - El Cezire televizyonu, Irak'ta direnişçi gruplardan bıri ta- rafindan rehin alınan sivil kı- yafetler ıçindeki 1 'i kadın 3 Japonun görüntülerini ya- yımladı. Görüntülerde, göz- leri önce kapalı olan sonra açılan rehinelerden birinin boğazına pala dayanıyor, bir diğerine silahlar doğrultulu- yor, yüzünü elleriyle kapamış kadm rehine de yüzünü gös- termeye zorlanıyor. Haberde, adı daha önce- den bilinmeyen "Saraya El Mücahidin" grubu adına gönderilen açıklamada, Ja- ponya'nın rehinelerin görün- tülerinin yayımlanmasuıdan itibaren üç gün içinde asker- lerini Irak'tan çekmemesi du- rumunda, rehinelerin öldürü- leceği tehdidinde bulunul- duğu, Takato Nahoko, No- riaki İmai ve Soichiro Ko- riyama adlanna çıkanhruş pasaportlar da göstenlirken, rehinelerden en az birinin ba- sın kartuun bulunduğu be- lirtildi. Amerikan haberajan- sı AP, rehinelerin 3'ünün de gazeteci olduğunu kaydeder- ken Japon NHK televizonu da rehinelerden 2'sinin ga- zeteci, birinin yardım çalı- şanı olduğunu bildirdi. Irak'ta rehin alınan üç va- tandaşının derhal salıveril- mesını ısteyen Japon hüküme- ri, askerlerini Irak'tan çekme planlan olmadığım bildirdi. 1 İngüiz, 8 Güney Koreli ve 2 Kudûslü Arap Nasıriye'de de bir îngiliz sivilin kaçınldığı bildirildi. Bir koalisyon yetkilisi, kaçı- nlan Ingilizin Gary Teeley adlı bir müteahhit olduğunu belirtti. Güney Kore'ninYon- • I'ikadın3 Japon'un görüntülerini yayımlayan El Cezire, "SarayaEl Mücahidin" grubunun Japonya'nın 3 gün içinde askerlerini Irak'tan çekmemesi durumunda, rehinelerin öldürüleceği tehdidinde bulunduğunu duyurdu. hap haber ajansı da bir kili- se için Irak'ta görev yapan 8 Güney Korelinin bir silahh grup tarafindan Bağdat'ın batısmda tutsak ahndığmı, ancak daha sonra hepsinin serbest bırakıldığmı belirtti. îsrail basıru da birgrup ya- bancıyla birlikte Irak'ta bu- lunan 2 Kudüslü Arap'ın di- renişçiler tarafindan kaçınl- dığını bildirdi. KONFERANS KAMü YÖNETİMİ "REFORMIT KARŞISINDA TÜRKİ\ E * Prof. Dr. Birgül Ayman GÜLER A.Ü. ShasalBilgiler Fakültesi Öğretim Üvesi * Gökhan GÜNAYDIN TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İZMİR 10_Nısan2004, 13 30 E.C. Atatürk Kültür Merkezı Yunus Emre Salonu DÜZENLEYİCİ KLRULLŞLAR TMMOB Ziraat Mühendıslen Odası lzmır Barosu Taran Ekonomısi Dernegı KATILIMCI KLTIULUŞLAR Türk Mühendıs \e Mımar Odalan Bırlığı tzmır Tabıp Odası tzmır Odası Tanm Orkam-Sen E&tım-Sen tZCNtDER Türkıve Fıtopatoloji Demeğı Zooteknı Derneğı Tütûn ELsperlen Derneğı DEVİZLİ HNısan2004, 12.00 Denızlı Esnaf Sarayı DÜZE>XE\İCİ KI.ÎRULUŞLAR Türk Mühendıs \e Mımar Odalan Bırlığı Denızlı Barosu Denızlı Tabıp Odası Atatürkçü Dûşunce Derneğı Denızli Dış Hekımlen Odası 18. Bölae Denızlı Eczacılar Odası İSTANBUL CUMOK BULUŞMASI CUMHURİYETT GAZETESİ SIRADAN BİR GAZETE DEĞİLDİR. BAĞIMSIZLIĞIM1ZIN VE CUMHURİYETİMİZİN AYDINLIK YÜZÜDÜR. CUMHURİYET OKURLARI OLARAK GAZETEMİZE YÖNELİK HER TÜRLÜ OLUMSUZ GİRİŞİMİN BIZLERİ DAHA DA GÜÇLENDİRECEĞIİNANCI İLE YİNE BİR ARAYA GEÜYORUZ. Tanh 1042004 " S E N GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ" Saat 11 00 Kahvaltı 13mılyon Adres IstıklalCad Sunye Pasajı 348/10 Çatı Restaurant Bılgı 0 212 25100 00 BAKIRKOY 2. AİLE MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 T Karar No: 2004 268 Davacı Sırn Sakallı vekılı Av. Erol Bayram tarafından vesayet altına alınması istenen Perıhan Sakallı aleyhine ıkame olunan vası tayını davasının yapılan açık yargıla- ması sonunda, Davanın kabulü ıle Çanakkale. Bıga ilçe- sı, Karabıga köyü, C: 89. Hane: 232'de nüfusa kayıtlı Nazım kızı 16.7.1950 d.lu Penhan Sakallfnın akıl has- talığı sebebıyle kısıtlanmasına. kendisıne abisi Nazım oğlu 1944 d.lu Suşehri d.lu İstanbul, Beyoğlu, Camiike- bır Mahallesı. C: 7'de nüfusa kayıtlı Şeref Eskidiroğ- lu'nun vası olarak atanmasına 18.03.2004 tanhlı celsede karar venlmıştır.tlanolunur. 24.03.2004 Basın: 15699 AFYON 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1999 515 Karar No- 1999 745 Davacı tarafindan mahkememıze açılan davanın ya- pılan açık yargılaması sonucunda mahkememızin 25.11.1999 'tarih, 1999 515-745 E.K. sayılı ılamı ıle Srnop Merkez Çiftlik Köyü nüfusuna kayıtlı 1976 d.lu Nesnn Yıldınm ıle 1956 d.lu Cemal Yıldınm'tn şid- deth geçimsızlık nedenıyle boşanmalanna karar venl- mış olup. hüküm özetının gazetede ılanından itibaren (15) gün sonra davalı Cemal Yıldınm'a boşanma ka- rarı teblığı yenne geçerlı olmak üzere 7 201 sayılı yasanın 29. ve 31. maddeleri gereğince ilanen teblig olunur. Basın. 14471 tatilabonelîği ^ l ^ \ ay ödeyin lUyıl tatil yapın. "tatil aboneliği" TANITIM TURU 30 Nisan - 2 Mayıs 2004 Tarihleri Arasında Gökova Yücelen Otel'de 1 Gün Tam Pansiyon Konuğumuz Olun Ulaşım Ücreti Kişi Başı: 70 Milyon YAPI-C Atites: Tiirkocagj Cad. Basm Sarayi N o l ö t 4 {Gazeîedter Cerreyeo ürtû) Cağalo^u istanbul Tet S021Z1 520 21 91-92. (0212) 522 49 26 faks {OZ12)52SSOH Gazeîete! (Q212\ 512 OS 05/S50-S6Î £-Posîa: yapoŞîyapîc coPR-tr www.yapic.com.tr BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Papadopulos Neden Evet Desin ki? Kıbns'ta Rum tarafı lideri Papadopulos ve yan- daşları Annan Planı'na neden karşı çıkıyorlar? Türkiye'de bazıları "görüyorsunuz, Annan Pla- nı'nda Türkler avantaj sağladı, Rumlar bunun için engellemek istiyor" diyerek Annan Planı'na destek sağlayan bir ortam yaratmak istiyoriar. Acaba gerçekten durum böyle mi? Yoksa işin arkasında daha başka öğeler mi var? 1) Annan Planı öylesine karmaşık bir plan ki "sanki işlememesi için" hazırlanmış. Türkler de şikâyetçi, Rumlar da. İşin özünde, uzun vade- de Rumlara avantaj sağlayacağı kesin: Birtaraftan TürkiyeAB'nin dışında, bunakar- şılık Yunanistan AB'nin üyesi, masada oturuyor. 2) özel hükümler geçici; aynca AB kendi için- de bütünleşiyor, "birleşik devletler" olma yö- nünde ilerliyor. Bu durum da "Rum çoğunluğun adada egemen olmasını kolaylaştıracak", biraz zaman almış olsa bile. Ancak buna rağmen Annan Planı'nın binler- ce sayfası o kadar karmaşık ve uygulanması zor koşullar ve ayrıntılar koymuş ki! Sanki Rumlar- la Türklerin adada birbirlerine girmesi için ha- zırlanmış. Peki, adada Rumlar ve Türkler birbir- lerine girer, Annan Planı işlemez hale gelirse bundan kim yararlanır? En fazla Türkler ve Tür- kiye zarar görür; ondan sonra Rumlar ve Yuna- nistan, "işlemeyen düzeni kendi çıkarlan doğ- njltusunda kullanmak için" zorlanmaya başla- yacaklar. Onların da başı ağrıyacak. Ve esas mesele: Büyük Ortadoğu Projesi'ni (BOP) ortaya atanlar ABD ve Ingiltere; Kıbrıs'ı BOP'nin tam ortasına oturtup stratejik önemi- ni haritalarındayaldızlı olarak işaretleyenler ABD ve Ingiltere; Kıbrıs adasını bir turizm cenneti ye- rine "askeri üsler cehennemi" haline getirmek isteyenler kim: ABD, Ingiltere ve AB içindeki destekçileri. Bu amacın sağlanabilmesi için hiç işlemeyen ve Kıbrıs adasını iç çatışmalann içine iten An- nan Planı ideal bir metindir. Binlerce sayfanın her köşesi Rumlar ve Türkler arasında sorun ya- ratacaktır. Üstelik Türk askeri tasfiye edilirken. Temiz temiz halletmek varken... Oysa Papadopulos ve destekçileri daha fark- lı düşünmektedirler. Annan Planı olmasa da Rum- lar, Kıbrıs Cumhuriyeti olarak AB'ye adanın bü- tününü temsilen giriyorlar. Annan Planı olmasa da, zaman içinde KKTC'yi ve Türkleri, ABD'nin ve AB'nin baskıları sonucu adadan tasfiye ede- bileceklerine inanıyorlar. Halbukı Annan Planı ıle kilitlenmiş, sorunlar yumağı haline gelmiş, çatışmalar çıkmış bir ada, Rumlan da rahatsız edecektir. Adanın üçte ikisi olarak AB içinde güllük gülistanlık bağımsız bir Rum cumhuriyeti olarak yaşamak ve işi zama- na bırakmak onlar için daha uygundur. Hele Annan Planı ile ABD ve Tngiltere tarafin- dan tuzağın içine itilmiş Kıbns adası BOP'nin merkezine ABD ve Ingiltere tarafindan oturtul- duğunda ne olacaktır? Yalnız Türkler degil, Rum- lann önemli bir kısmı da adayı belki terk etmek zorunda kalacaktır. Rumlar Annan Planı'nı red- detmekle, adanın bir "üsler cehennemi" haline gelmesini engellemek istemiş olamazlar mı? - Diğer bir olasılık da şudur: KKTC'de nasıl ol- sa evet çıkacak; Rumlar hayır dese bile Annan Planı, bir zorlama ile yürütülebilir; öyle ya, Tay- yip Erdoğan istiyor, M. A. Talat ve destekçileri Brüksel ile VVashington da istiyorsa kim önleye- cek ki? Bu durumda Rumlar, "de facto" uygu- lanan Annan Planı'nın "hayır dedikleri" yönleri- ni dikkate alarak işe soyunacaklardır. - Neden olmasın ki: Annan Planı zaten uygu- lanmıyor mu? Türkiye'nin TC Anayasası'na rağ- men uygulamaya konulmuyor mu? Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan doğan bütün hakla- n, Dışişleri Bakanı'nın bir imzası ile ortadan kal- kıyorsa gerisi de gelir. Rumlar hayır dese bile bir AB yetkilisinin imzası ile o da halledilir! Bizim tu- tumumuz bir "karine" olmaz mı? Bundan dolayı Rumlar hayır demekle hem ABD ve Ingiliz planlanna karşı koyuyorlar hem de Türklerin işini kısa yoldan halletme olanağını elde ediyorlar. Öyle ya, hem Annan Planı'nı imzalamak hem de arkasından Türklere saldırmak kolay olmaz- dı. 3-5 yıl beklemek gerekirdi. Hayır demekle, bu- na ihtiyaç kalmayacak. Az buz değil, Papadopulos EOKA'nın azılı li- derierinden biri, büyük düşünmek zorunda. Hele karşısında adayı teslime hazır birilerini yakalamışken bırakılır mı? Hem Türklere, hem de BOP'ye hayır... Adadaki Türklerin işi çok zor; bir tarafta emperyalizmin üsleri, öte yandan EOKA'nın faşistleri.. ölümlerden ölüm beğen... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI Sevgili büyüğümüz Kd. Piyade Albay KEMAL BAYRAKTARı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesi ve yakınlarına başsağlığı dileriz. E. ÜLKER DURMAZ SERVET DURMAZ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle