21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
gŞUBAT20O4CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab(« cumhuriyet.com.tr 11 11 Eylül zanlısı Mzudi serbest • BERLİ>(AA)- ABD'de 11 Eylül sıldınlarıru desteklediği gerekçesıyle Almanya'nın Hamburg e/aleti yüksek mahkemesinde yırgılanan Faslı terör zuîhsı Abdülganı Mzudi din serbest bırakıldı. Mahkeme, Türk avukat Gül Pınar tarafından savunulan Mzudi'nin, New York ve Washington'da dıizenlenen saldınlan desteklediğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle beraat karan aldı. Savcıhk, Iranlı eski bir ajanın ifadesi doğrultusunda, Mzudi'nin 11 Eylül'le ilgili bilgi sahibi olduğunu sa\iınmuş ve Mzudi hakkında 15 yıl hapis cezası talebınde bulunmuştu. Iran'da reformcular pesetti • TAHRAN (AA) - Iran'da muhafazakar Anayasayı Koruyucular Konseyi'nın milletvekıli seçimine başvuran binlerce reformcu aday adayını reddetmesini protesto için mecliste oturma eylemi yapan milleh ekilleri eylemlerine son verdi. Eylemcı milletvekilleri adına okunan bildıride, eylemci ve ıstifa eden milletvekıllerinin seçimleri izlemek ve bu konudakı görüşlenni ıfade etmek için halka olan bağlannın devam edeceği belirtildi. Iran'da reformcu kesiminın mevcut koşullarda adil ve serbest bır seçim yapılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle seçımin ertelenmesini istemesine ve seçimi boykot edecelderi açıklamasına rağmen, dini lider Hamaney, seçiminin ertelenmeksizin 20 Şubat'ta yapılması gerektiğinisöylemişti. CIA Başkanı: Irak tehdit demedik • \VASHI\GTO\ (AA) - Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü (CIA) Başkanı George Tenet, istihbarat uzmanlarının, savaştan önce Irak'ın yakın tehdit olduğunu hiçbir zaman iddia etmediğini belirtti. Tenet dün, istihbarat yetkililerinin savaştan önceki çabalannı savundu. CIA Başkanı, uzmanlann. Irak'ın kimyasal. biyolojik \'e nükleer silah programıyla ilgili çeşitli görüşlerinin bulunduğunu ve bu farklı görüşlen Ekim 2002'de Beyaz Saray'a ilettiklerini kaydetti. Tenet. Irak'taki kitle imha silahlannın bulunması için daha fazla zaman gerektiğırü de söyledi. Şii lidere suikast gipişimi • NECEF (AA) - Iraklı Şii lider Büyük Ayetullah Ali Sistani'nin suikastten kurtulduğu bildirildi. Sistani'ye yakın bır yetkilı, Necef te "Sıstani, dün suikast girişiminden kurtuldu" dedi, ancak aynntıh bilgi vermedi. Ote yandan Bağdat Uluslararası Havaalanı yakımndakı bır kontrol noktasına dün havan topuyla düzenlenen saldında 1 Amerikan askeri öldü, bir Amerikan askeri de yaralandı. Denktaş, Erdoğan ile sürpriz görüşmesinin ardından Annan'm önerisine açık kapı bıraktı: New %rk'a gidebilirizANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş. BM Genel Sekreten Kofı Annanın da- vetıne açık kapı bırakarak "New York'a herhalde gidilebilir" dedi. Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan ile akşam saatlerin- de sürpnz bir görüşme gerçekleştıren Cumhurbaşkanı Denktaş, yaprığı açıkla- mada görüşmelerinde bir karar almadık- lannı belirterek "Yann (bugün) adaya dönüyonız, Değerlendirmelerimiz devam edecek. NewYork'a herhalde gidilebüîr'' dedi. Başbakan Erdoğan da görüşmenin ardından kısa bir açıklama yapmayı ter- cih ederek, "Sürekli aynı hedefte, ayiu is- tikamette, ortak görüş oluşturarak yü- rüyoruz. Herhangi bir sıkmü yok" d'iye konuştu.Denktaş-Erdoğan görüşmesin- de, Türk tarafının Genel Sekreter'e bir mektup yazmasının gündeme geldığı ve bu mekrupta "New York'a geiişimiz, ko- şullan kabul ettiğimiz anlanuna gelmi- yor" mesajının verilmesinin kararlaştınl- dığı öğrenildi. Annan'ın mektubunda çok katı koşullann yer aldığı ve Erdo- ğan'ın da bu koşullardan rahatsızlık duy- duğu kaydedildi. BM Genel Sekreteri'nin Kıbns'tamü- zakerelere davet için katı koşullar öne sürmesi Ankara'yı gerdi. Cumhurbaş- kanı Denktaş'ın daha önce çekincelen- riyle değerlendirmelerde bulundu. Dı- şişleri Bakanlığı Kıbns masasından so- rumlu Büyükelçi Ertuğrul Apakan, gun içerisinde önce Denktaş, ardından da Başbakan Erdoğan ile görüşmelerde bu- lundu. Yoğun temaslann ardından Baş- bakan Erdoğan. akşam saatlerinde Cum- hurbaşkanı Denktaş'a sürpriz birziyaret- ürk tarafının nihai bir karar almamasının arkasında Yunanistan ve Rum tarafının takınacağı tutumu görme isteğinin olduğu belirtiliyor. Türk tarafı, 10 Şubat'ta New York'a gitmenin, Annan'ın koşullannı kabul etme anlamına gelmediği yorumunu yapıyor. nıdilegetirdiği Annan'ın koşullan ''tem- kinli'' bir şekilde karşılanırken, başkent- te yoğun bir temas trafiği yaşandı. Lef- koşa'ya dönüşünü erteleyen KKTC Cum- hurbaşkanı Denktaş, davet mektubunu aldıktan sonra önce Başbakan Mehmet AKTalatve Dışişleri Bakanı SerdarDenk- taş, ardından da Türk dışişleri yetkilile- te bulundu. Erdoğan-Denktaş görüşme- sine, Başbakan Talat ve Dışişlen Baka- nı Denktaş da katıldı. Yaklaşık bır saat süren görüşmenin bir bölümüne Dışişle- ri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Baki İl- kin de katıldı. Toplantının ardından otel- den aynlırken gazetecilere kısa bir açık- lama yapan Başbakan Erdoğan. "Sürek- ti aynı hedefte, aynıistikamette, ortakgö- rüş oluşturarak yürüyoruz" dedi. Erdoğan, sorular üzenne herhangi bir sıkıntının olmadığını söyledi.Cumhur- başkanı Denktaş ise görüşmenin ardın- dan otelde gazetecilerin "10 Şubat'ta New York'a gidecek misiniz?" sorusuna, "Herhalde gidilebilir''yanıtını verdi. Gö- rüşmede bır karar alınmadığını belirten Denktaş, danışmalann süreceğini kay- detti. Edınilen bılgılere göre, Türk tara- fının nihaı bir karar almamasının arka- sında Yunanistan ve Rum tarafının ta- kınacağı tutumu görme isteğı bulunu- yor. Türk tarafı, 10 Şubat'ta New York'a gitmenin, Genel Şekreter'in koşullannı kabul etme anlamına gelmediği yoru- munu yapıyor. Öte yandan, Reuters haber ajansının Başbakan Talat'ın sözcüsüne atfen yayım- ladığı "Talat,Annan'ın koşullannı kabul edecekveNewYork'agidecek'' haben, Ta- lat tarafından yalanlandı. GÖRÜŞME DAVETİ YAPAN GENEL SEKRETER. TÜRK TARAFININ İTİRAZLARINI DİKKATE ALMADI Annan, kosııUaruula ısrark AYHAN ŞtlVlŞEK ANKARA - BM Genel Sekreten Ko- fi Annan, Kıbns'ta müzakereleri yeni- den başlatmak için yaptığı davette ko- şullanndan geri adım atmadı. Annan'm taraflan 10 Şubat'ta New York'a davet ederken, 31 Mart'a kadar anlaşma, 21 Nisan'da da referandum taahhüdü iste- diği öğrenildi. Genel Sekreter, 6 sayfa- hk davet mektubunda, taraflann üzerin- de anlaşamadığı konulan planda ken- disinın dolduracağını ve bu metnin re- feranduma götüriileceğini de iletti. Dip- lomatik kaynaklar, mekrupta Alvaro De Soto'nun adının geçmediğini ancak Ge- nel Şekreter'in yeniden De Soto'yu gö- revlendireceğini hissettirdiğini kaydet- tiler. New York'ta 10 Şubat'ta yapıla- cak ilk görüşme protokol niteliğinde olacak. Asıl müzakereler Lefkoşa'da yürütülecek. Hükümet, ABD'yi devreye sokması- na ve yoğun diplomasi yürütmesine karşın BM Genel Sekreteri Annan'ı Kıbns'ta müzakereleri başlatma koşul- lannda yumuşatamadı. Genel Sekre- ten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a gönderdiği davet mektuplannda koşul- lannı yinelerken, Türk tarafının değiş- tirilmesini istediği eski Kıbrıs Özel Temsilcisi De Soto'yu yeniden görev- lendireceğini ima etti. Davet mekrubu, Cumhurbaşkanı Denktaş'a Kıbns Türk toplumu lideri sıfatıyla gönderildi. Da- vet mektubunun bir kopyası da, Lefko- şa'daki BM Temsilciliği tarafından Baş- bakan Mehmet AB Talat'a ıletildı. Genel Sekreter, garantör ülkeler Tür- kiye, Yunanistan ve İngiltere başbakan- lanna gönderdiği davet mektuplannda da, 10 Şubat'ta temsilcileriniNew York'a göndermelerini istedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la görüşen Cumhurbaşkanı Denktaş, KKTC Başbakanı Talat ve Dışişleri Bakanı Denktaş bir gün daha Ankara'da kalma karan aldılar. Rauf Denktaş, davet mektubunun daha önce Rum basınına sızdınlmış olmasım eleştirdL (Fotoğraf: AA) Washington stratejik önemi nedeniyle adaya yerleşmeyi planlıyor ABD Kıbns'ta üs istiyor Dış Haberler Servisi - Kıb- ns sorununun çözümü için son dönemde ağırlığını ko- yan ABD yönetiminin Kıb- ns'ta askeri varlık bulundur- mak istediği bildiriliyor. Was- hington, Kıbns'ta garantör- lük statüsü de elde etmek is- tiyor. NTV'nin haberine göre, ABD Ulusal Güvenlik Kon- seyı yetkılileri, Kıbns Türk ta- rafında ciddi bir güvenlik kay- gısı ve korku olduğunu anım- satarak "Kıbns'ta askeri var- hkgöstererekbu güvenlik kay- gısınu korkuyu giderebinriz. Ekstra güvenceler sağlayabi- liriz" dedi. Yetkililer bu yol- la ABD'nin de Akdeniz'de jeopolitik, jeostratejik konu- munu güçlendirmeye çalışa- cağuıı söyledi. Ortadoğu, Kaf- kasya ve Afrika'daki enerji havzalanna olan yakınlığı, Bakû-Ceyhan gibi enerji ko- ridorlannın güvenliği açısın- dan taşıdığı önemi nedeniy- le VVashington, Kıbns'ı stra- tejik önemde görüyor. ABD'nin Avrupa'daki kuv- vet komutanlığına bağh stra- tejik planlama dairesı, Akde- niz'in Avrupa Birliği deneti- mine geçtiğini, bu bölgede VVashington'ın siyasi ve stra- tejik varlığını güçlendirme bakımından da Kıbrıs'ın önemli olduğunu düşünüyor. Pentagon, Batı Avrupa üs- lerindeki askerlerini daha yük- sek hareket kapasitesine sa- hıp küçük birlikler halinde Polonya, Bulgaristan ve Ro- manya'ya taşımayı planlıyor. \Vashington. tncirlik Üssü'nü ve belki ikinci bir üssü daha bu kapsamda kullanmak için Ankara ile görüşmelerini sür- dürüyor. Amaç, özellikle Kaf- kasya, Orta Asya ve Ortado- ğu'da acil müdahale kapasi- tesini arttırmak, önleyici \ıı- ruşlar yapabilmek ve bir gü- venlik kuşağı oluşturmak. ABD'nin Kıbns'ta edinebıle- ceği üs de bu çerçevede de- ğerlendiriliyor. Ancak dün bir basın açıklaması yapan ABD Dışişleri Bakanhğı söz- cüsü Richard Boucher, ABD'nin Kıbns'ta üs kurmak istediği haberlerinin doğru olmadığını bildirdi. JJAVET YUNANİSTAN'A ULAŞTI Rum tarafı rahatsız Atina temkinli MURATtLEM ATİNA - Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'ın, Kıbns'la ilgili müzakerelerin başlaması için taraflara gönderdiği davet mekrubu Atina'da temkinli karşılandı, Rum Kesimi'nde ise rahatsızlık yarattı.Yunan yetkililer, görüşmelerin Annan Planı temelinde yapılacak olmasından memnuniyet duyduldannı açıklamakla yetinirken, Rum yönetimi özellikle ABD'nin görüşmelerde etkili bir rol üstlenmesinden endişe ediyor. Annan'ın davet mektubunun Atina'ya ulaştığını açıklayan Yunan hükümet sözcüsü Hristos Protopapas, Atina ve Kıbns Rum Kesimi'nin Annan Planı temelinde müzakerelere hazır olduğunu vurguladı. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Panos Beglitis de, Atina'nın Avrupa Birliği müktesebatına uygun bir çözüme destek verdiğini kaydederken, Annan'ın şartlanyla ilgili açıklama yapmamayı tercih etti. Rum yönetimi lideri Tassos Papadopulos ise. davet mektubunu alır almaz, Rum siyasi parti liderleri ve Yunan yetkililerle görüşmelere başladı. Annan'm, boşluklan doldurma yetkisi istemesi ve referandum şartı konulannda rahatsız olan Papadopulos'un, Rum Ulusal Konseyi'ni cumartesi günü toplayarak son gelişmeleri değerlendireceği kaydedildi. Rum yönetiminin. özellikle Washington yönetiminin müzakere sürecine dahil olarak, ağırlığını Türk tarafından yana koymasından endişe ettiği vurgulanıyor. Rum yönetimi masada sadece BM Temsilcisi Alvaro de Soto'nun olmasını istiyor. Avrupa sağı bölündü Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda görüş aynlıklan yaşayan Hıristiyan Demokratlar, kongrelerine Erdoğan'ı çağırmadılar. ELÇtVPOYRAZLAR BRÜKSEL - Avrupalı Hıns- tiyan Demokratlar arasında Tür- kiye'nın AB'ye üyeliği konusun- da yaşanan bölünme. Avrupalı Hıristiyan Demokratlan çahsı al- tında toplayan A\Tupa Halk Par- tisi'nin (EPP) 16. kongresine de yansıdı. Belçikalı Hıristiyan De- mokratlann davetlisı olarak Brük- sel'e gitmesi beklenen AKP Ge- nel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. Türkiye konu- sundaki görüş aynlıklan nede- niyle kongreye katıhnadı. Özel- likle Alman Hıristiyan Demok- ratlann, Erdoğan'm katılımına karşı çıktığı belirtiliyor. Erdo- ğan'm yerine kongreye Dışişle- ri Bakanı AbduDah Gül katıldı. Avrupa Halk Partisi çatısı al- tında yer alan partiler arasında başta tspanyol Hıristiyan De- mokrat Parti olmak üzere, İtal- yan, Ingiliz ve Yunan Hıristiyan Demokrat partilerin liderleri, Türkiye'nin AB üyeliğini koşul- suz olarak destekliyorlar. Alman Hıristiyan Demokratlar ise Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkıyor. Avrupa Parlamen- tosu'ndaki Hıristiyan Demokrat- lann grup lideri Alman Hans- GertPottering, "Türiaye'yeüye- RT ERDOĞAN Kongrede. Erdoğan yerine Dışişleri Bakanı Gül konuştu. (Fotoğraf: AA) Hk yerine özel bir statü veribne- sinden yana" olduğunu söyle- mişti. Belçikalı VVflfredMartens ile Belçika Hıristiyan Demokrat Parti Başkanı Y'ves Leterme. Er- doğan'ı kongreye davet etmişti. Ancak Alman Hıristiyan Demok- ratlar Erdoğan' ın kongreye kahl- masına pek sıcak bakmadı. Hem çağdaş hem muhafazakar Alman Hıristiyan Demokrat- lann, Erdoğan'ın katılması du- rumunda Türkiye'nin AB üyeli- ği konusunun kongreyi gölgele- mesinden ve parti içi görüş ay- nlıklannm su yüzüne çıkmasın- dan endişe ettikleri belirtiliyor. Kongrenin ikinci gününde AKP Genel başkanı adına ko- nuşma yapan Gül, AKP'nin de- ğerleri dikkate alarak muhafa- zakârhkla çağdaşhğı bir arada banndırabildiğini ifade etti. Bu tür bir siyasi yaklaşımın Türki- ye'de olumlu siyasi ve ekono- mik gelişmeleri getirdiğini ifa- de eden Gül. Müslüman bir top- lumun demokratik standartlara ulaşabileceğini rüm dünyaya kanıtladıklannı savundu. BIÇAKSIRTI EROL MANİSALI Sorun Çözmek mi? Sessiz Darbe mi? - Kıbns uyuşmazlığı çözülmelidir, çok doğru. Ama nasıl çözülecek? AB ve ABD, Annan Planı i!e Türkiye'yi (ve askerini) adadan tasfiye etmek isti- yorlar. Bu, onlara göre çözümdür. Çünkü Türkiye yann da AB'ye alınmayacaktır. Yoksayıllardan be- ri yazdığım gibi, Türkiye'yi AB'ye alıp sorunlan çöz- mek çok daha kolaydır. Onlar, "sorunlu Rum ta- rafını ada ile biriikte alıp" Türkiye'yi dışlamak isti- yorlar. Çünkü onlara göre "sorun" Türkiye'dir. - Türkiye'nin zor durumda kalması, "ortada bir- kaç Türkiye bulunmasının" sonucudur. Türkiye'deazınlıkta olan bir bölüm, "ABveABD istiyor ise bunu karşılamak gerekir, çözüm budur" diyor. içimizdeki gayri milli sermaye ve köktendin- ci örgütler, yani içimizdeki Danimarka böyle düşü- nüyor. Bunların esas niyetleri birbirieri ile tam ör- tüşmediği halde bir noktada anlaşıyorlar; her ikisi de Bruksel'i ve VVashington'u arkalarına almışlar. Zaten bu nedenle Bush, Blair, Schröder, Ber- lusconi gibileri, "Biz Türkiye'nin arkasındayız" derken içimizdeki Danimarka'yı kastediyorlar. Ba- zı köşeyazarlanmızveTVyorumculanmız, "Negü- zel, bakın bunlarbizim arkamızda duruyohar" der- ken aslında kendilerini kastediyorlar ve çok da haklılar. Yoksa Türk halkı, işçisi, köylüsü, memu- ru, esnafı bunlann umurunda bile değil. - Esas Türkiye, yani büyük çoğunluk ise Kıbns'ta çözüm "karşılıklı çıkarlara göreyapılmalı" diyor. Di- yor ve düşünüyor da bunlar medyaya yansıyamı- yor. Çünkü medyanın neredeyse tamamı, içimiz- deki Danimarka'nın tekelinde.. - Gayri milli sermaye çevrelerı, "Batı'nın içine al- mak istemediği" Türkiye'yi onların sessiz sedasız, yavaş yavaş ışgal etmesıne çoktan razı. Çünkü Batı'nın ve büyük şırketlerinin Türkiye'deki bir uzan- tısı durumuna gelmişler. Burada, Batı kapitalizmı- nin çıkarlarını temsil ediyorlar. Adım adım, yavaş yavaş... 24 Şubat 1995'te AB'nin Başkanlık Bildirgesi ve 10 gün sonra ımzalanacak gümrük birliği ile biriik- te Kıbrıs'a çengel atılıyordu. Hem "Kıbns Cumhu- riyeti'nin AB'ye alınacağı sinyali" verilıyor hem de 6 Mart'ta Türkiye tek yanlı bağlanıyordu (*). Bugün Kıbns Adası'nın her tarafı Amerikan, In- giliz, Yunan ve Rum silahlan ve üslerı ile doludur. Annan Planı ile Türkler ve Türk askeri tasfiye edi- liyor. Diğeıierıne hiç tepki yok. - Annan Planı esas alınarak bir "çözüme" varı- lırsa Kıbns Adası bir bütün olarak AB'ye girecek- tir. TSK ve 1974 sonrası adaya giren Türkler ya- vaş yavaş "yeniRum ve Yunan topraklanndan, ay- nı zamanda da AB'den tasfiye edileceklerdir". Kıbns Adası ve Annan Planı'nınuygulamalanar- tık AB'nin bir "iç meselesi" olacaktır. Türkiye de yavaş yavaş Girit'i, Rodos'u veya Kuzey Irak'ı sey- reder gibi, ancak dürbünle ve uzay fotoğrafları ile adayı görebilecektir. AB hukuku uzmanlan, Annan Planı uygulandı- ğında "adanın nasıl tamamen AB'nin ev içi me- selesi durumuna geleceğini" çok iyi bilmektedir- ler. AB dışındaki Türkiye'nin ise "verilen güvence- lerden nasıl uzaklaştırılacağını" örnekleri ile gör- müyor muyuz? - AB güvencelerinin ne anlama geldiğini 1995'te de yaşadık. AB gümrük birliği belgesi imzalanır- ken 3.2 milyar ECU'luk yardım yükümlülüğü altı- na girdi. Ancak daha sonra "Kusura bakmayın, Ati- na itiraz etti, vermiyorum" dedi. AB dışındaki Türkiye için "Annan Planı ile Tür- kiye'ye ve ada Türklerine verilecek güvenceler", sadece buz üzerine yazılan yazılar olacaktır. Ay- nen Alman ve Danimarka dışişleri bakanlarının kayda geçen konuşmalarında olduğu gibi; "Tür- kiye'yi önce uyutalım, sonra unuturuz". Ve bu- günlerde, içimizdeki Danimarka ile biriikte "70 mil- yonu uyutma kampanyası" yürütülmektedir. - Daha da ilginci, işin yann nereye varacağını, An- kara'daki siyasiler ve bürokrasi de bilmektedirler. Ve aynen 1995'te gümrük birliğinde olduğu gibi, halka yanlış bilgi verilmekte, ınsanımız kandınl- maktadır. Çünkü süreç, sorunlann çözülme süreci değil- dir; sorunları Brüksel'in ve Washington'un dayat- tığı biçimde çözme sürecidir. Gayri milli çevreler ve köktendinciler arkalarına Bruksel'i ve Washington'u almışlardır. Bu neden- le onların dayatmalannı, 70 milyon insana çözüm adı altında pazarlamak zorundadırlar. Sessiz ve sivil darbe sürecinin aksamadan yü- rümesi için Batı'nın taleplerinin karşılanması ge- rekiyor. Her şey o kadar açık ve ortada ki... C) Avrupa Kıskacında Kıbns, Der Yayınlan, 2003 www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali İSRAİL BAŞBAKANI ZORDA Şaron'apolisten rüşvet sorgusu Dış Haberier Servisi - tsrail Başbakanı Ariel Şaron dün hakkındaki rüş% et savlanyla ilgili olarak polis tarafından sorgulandı. Polis. Şaron'u başbakanlık konurunda, 199O'lı yıllarda bır emlakçının rüşvetini oğlu aracıhğıyla kabul etme iddıasından dolayı sorguya çektı. Soruşturma sonucunda rüşvet kanıtlanırsa. "ağu* suçtan" Başbakan'ın istifasının bile gündeme gelebileceği belirtiliyor. Bazı İsrailh gözlemciler. Şaron'un, Gazze Şeridi'ndeki Yahudi yerleşimlerini halkoylamas»7 eşliğinde boşaltma planını açıklamasının, "•dikkatleri rüşvet iddıasından dağrtma amacına yönelik olabileceğuıi" belirtiyor. tsrail sa\cılan. Şaron'un arkadaşı işadamı emlakçı David Appel'in, bir Yunan adasında yapılacak konutlann ihalesinde Şaron'un oğlu Gilan'a. "babasının bilgisi dahilinde büyük rüş\et verdiği iddiasınr kayda geçirdi. Emlakçı Appel, iddiayı reddediyor. Savcılar, ağır suç ıçeren iddianame üzerindeki kararlarmı birkaç ay içinde verecek. *
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle