21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 ŞUBAT 2004 SALI CUMHURÎYET SAYFA 17 | Poıcett JJ "Arabulueuluğu iist- İ£ lenebilirim" demiş. B Erdoğan'la Denktaş 2" arasuıda mı? Bektrorak posta; denizsomecumhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Iran'da molla rejimi sallantyormuş... "Onlar da reformculan sallandmriar!" OrmanBurgazada'daki yangından sonra Orman Bakanlığı'mn yaptığı adanın ekolojisine uymayan ağaçlandırma çalışmasının fiyasko olduğundan söz etmiştim. Istanbul Orman Bölge Müdürlüğü'nden açıklama geldi; yapılan çalışmanın sonucuna ilişkin henüz bir karar verilemeyeceğini çünkü şu sıra fidanlann uyuduğunu söylediler. Hep beraber uyku döneminin bitmesini bekliyoruz. Sıfırlar Zehra Top: "Maliye Bakanı, liradan altı sıfır atılınca vatandaşın 30 bin liraya ev satın alabileceğini müjdeliyor. Sanki, vatandaşın gelirinden de artı sıfır atmayacaklarmış gibi konuşuyor!" oğaziçi Köprüsü ne kadar sağlam belli de- ğil; Boğaz'dan geçen birgeminin evin içine girme olasılığı yüksek; Marmara'nın orta- sındaki fay hattı kâbus gibi; kar yağdı mı İs- tanbul'da yaşam duruyor... Hürriyet'ten Bekir Coş- kun dostum, haklı olarak "istanbul'da yaşamak is- temem" diyor ve "Nasıl oldu da içinde oturanlar on- dan korkar oldular" diye soruyor. Ben bir istanbullu olarak Istanbul'dan korkmuyo- rum. Istanbul'u yönetenlerden ve Istanbul'a burnu- nu sokanlardan korkuyorum ki onların bir kısmı An- kara'da oturuyor... Örneğin Boğaz'daki köprüleri ba- şımıza Ispartalı Süleyman Demirel ile Malatyalı Tur- gut Özal musallat etti. Çocukluğumda yerde haftalarca diz boyu kar olur- du; bir gün bile okulların tatil edildiğini anımsamıyo- rum. Mahalleninilkokulunakartopuoynayarakgider; paltolarımızı, ayakkabılarımızı sobanın çevresinde kuruturduk. Ama şimdiki çocuklar uzak mahalleler- Istanbul deki ilkokullara servisle götürülüyor ve servisler ça- lışmayınca okullar tatil ediliyor. Oysa, hâiâ herkesin mahallesindeki okula gitmesi gerekiyor. Ama kimse bu kurala uymuyor. Istanbul'u bu hale Istanbullular değil "Istanbulcu- lar" getirdi, ben onlardan korkuyorum... Cumhuriyet okuru Oktay Gültekin. geçen gün te- levizyonda istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın üniversite öğrencileriyle katıldığı bir programını izlemiş. Bir genç, "Yağmurlarda dere yataklarında ve çev- resindeki evler hep su baskınlarına maruz kalır. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz" gibisinden birsoru sormuş. Gürtuna da "Mimaride subasman diye bir tabir vardır; evlerin temelini 80 santim yüksek yapar- sanız su basmaz" demiş. Oktay Gültekin de kahka- halarla gülmeye başlamış: "Subasman, Fransızcadır ve 'sous basement' ola- rak yazılır. Sous, 'alt' demektirve 'su' okunur. Base- ment ise 'temel' demektirve 'bazöman' okunur. Fran- sızcaokunuşuyla 'su bazöman'ın Türkçe karşılığı 'te- mel altfdır ve bunun su basmasıyla, su baskınıyla uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur." Oktay Gültekin tabii ki acı acı gülmüştür. Işte ben İstanbul'da bizi acı acı güldürtenlerden fe- na halde korkuyorum. Istanbul'a Belediye Başkanı seçildiğinde Recep Tayyip'ten de korkmuştum. Çünkü kaçak inşaatta oturuyor vebununlaövünü- yordu. Korkum daha arttı, çünkü Istanbul'u bırakıp Türkiye'yi yönetiyoıi İstanbul'da beni en çok korkutan ise Istanbul Va- lisi MuammerGüler.. Çünkü sonuçtao, Ankara'da- ki hükümeti İstanbul'da temsil ediyor. t 9Akif Kökçe: "Sevr Antlaşması'na göre memleket; Ingirtere, Fransa, hatya ve Yunanistan tarafından payiaşılsaydı, ilk Avrupa Birtiği Anadolu'da kurulmuş olacaktı." SESSÎZ SEDASIZ (!) Üzerine alınanlara kiiçük bir hainlik testi Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aydın Aybay, içimizdeki hainlerin varlığından söz eden Ege Ordu j " Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon'u eleştirenlere birkaç soru yöneltiyor. "Ulusun çok duyarlı bir dış sorunu hakkında, özellikle - - askeri yönden en üst düzeyde bir generali, hangi yetki ile sorgulamaya kalkıyorsunuz? Kıbns'ın Türkiye'nin savunması açısından stratejik önemi konusunda bilgi düzeyiniz yeterti mi? Askerliğinizi general olarak mı yoksa teğmen rütbesiyle mi yaptınız? f Gazetecilik ve köşe yazarlığında bir haberi tahrif edip, sonra da onun üzerine ahkâm kesmek gibi bir yöntem geçerli ve namuslu bir davranış mıdır? Orgeneral Hurşit Tolon beyanında 'Ben çözümsüzlükten yanayım' diye bir söz mü söylemiş ki böyle demiş gibi eleştiri yapmaya soyunuyorsunuz? Orgeneral Tolon'un beyanının 'ulusal çıkarları koruyan adil bir çözüm isteği' ile ilgili olduğunu; bunu istemeyip sadece 'ver-kurtul' diyenlerin ise vatanını sevmeyenler sayılacağı yolundaki içeriğini anlamadınız mı, f yoksa anlamak istemiyor musunuz? Girit adasında Türk nüfusu - çoğunlukta iken, Avrupalıların dalavereli desteği ile ada elden gittikten sonra ne olduğunu biliyor musunuz? Bugün Girit'te bir tek Türk'ün bile kalmadığının farkında mısınız?" - L Cumhuriyetin Okurlara Armağanı ÇtZGÎLİK K.İMİL MASARACI kamilmasaraci <ı mynet.com İ. GÜRŞEN KAFKAS Yorgun, yoksul halkın, yıkıl- mış ve çağdışı yapılaşmanın yer aldığı ülkenin direnci "ye- ni Türkiye'yi'' yarattı. 1923'ün sıkıntıları Cumhuriyetin kuru- luş temeli oldu, yaşanan tüm olumsuzluklar bir bir aşılarak, seksen yıllık Cumhuriyet olgu- sunu getirdi. Mustafa Ke- mal'in öngördüğü Cumhuri- yet yeni kurulan devlet düze- niydi. 600 yıllık yorgun ve bit- kin Osmanlı yerine, yepyeni devlet düzeni özlemi vardı. önce saltanatın kaldınlması, sonra Cumhuriyetin ilanı ve 1924'te halifeliğe son verilme- si düşüncede ve ulusal yöne- timde halk egemenliğinin et- kinliğinin sevinciydi. Böylece ülkenin önünü tıkayan engel- ler açılacaktı. Dini ve ideolojik tüm güçlükler aşılarak başanl- dı. Mustafa Kemal, ulusun bü- tünlüğünda hakka, hukuka ve özgürlüğe dayalı, bireysel ve toplumsal düzenin oluşturula- cağı Cumhuriyet ışığının me- şalesini yüreğinde taşıyordu. Bu meşaleyi 29 Ekim 1923'te tüm yurda yaydı. Artık dillerde, gönüllerde özgürlük erdemlili- ği türküsü vardı. Ulusal coğ- rafyada sosyal, siyasal ve ya- pısal düzen güdüsünde çağ- daş uluslar örnek alınıyordu. Ulus, Cumhuriyetin temel de- ğerleriyle sanşmıştı. Bu değer- lerin kazanımında Atatürk'ün ilke ve devrimleri gerçekleşen mimari projeydi. Seksen yıllık Cumhuriyet yürüyüşünde bundan ödün verilmeyecekti. Cumhuriyet gazetesinin "Cumhuriyet'in 80 Yılı" adlı fotoğraflaria donanmış, dün- den bugüne gelişi anlatan okurlanna armağanını başucu kaynakça olarak benimsedim. Cumhuriyetin kuruluşundan birkaç ay farkla (7 Mayıs 1924) kurulan "Cumhuriyet gaze- tesi" 79 yıllık basın yaşamın- da tüm değişim ve gelişimle- re tanık olmuş. Güçlükler, sert rüzgârlar kısa kesintilere yol açsa da Cumhuriyet/Cumhu- riyetin çağdaşlaşma yolunda, tanıtımında sesi ve soluğu ol- du, gazetenin kurucusu Yu- nus Nadi, Istiklal Savaşı'nda milli mücadeleyi (ulusal dire- niş) destekleyen çalışmalarıy- la Mustafa Kemal'in dikkatini çekmişti. Kuruluşundan bugü- ne amacından, niteliğinden ve hedeflediği çağdaş yörünge- sinden ödün vermeyen "ay- dın halk gazetesi" oldu Cumhuriyet... Tarihi yeniliklere saygılı ve toplumsal yenilikle- re, aydınlanmaya açık bir ya- zın çizgisi. 20 Ekim 1927'de bitirdiği 'Nutuk'unu, Türk gençliğine "Cumhuriyeti Kutsal Emaneti'ne"; okuma- yazma devrimine; Türk kadını- na hakların verilişine; Türk di- linin yenileşme çabalarına; Cumhuriyet'in 10. yılına; Şeyh Sait, Menemen isyanlanna; Hatay'ın anavatana katılması- na; ilke ve devrimlerdeki çağ- daşlaşma ışıltılanna; Tevhid-i Tedrisat'a (eğitimde biriik); ll- köğretim seferberliğine tanık oldu, fotoğrafladı, aydınlatıcı yazılaryazıldı Cumhuriyet'te... Siyasi baskılar, önüne çıkan engeller, çakıl ve dikenler yo- lundan çeviremedi. O, hep doğrudan, çağdaşlaşmadan ve aydınlanmadan yana ba- sındaki kulvannda imrenilerek yürüyordu. Cumhuriyet, siya- si ve sosyal yapılaşmanın ya- nında halkın aydınlanması amacıyla kültürel ve sanatsal değeriere, ulusal çağdaşlaş- manın gereği yeniliklere de ge- nişçe yer verdi sayfalarında. Eğitimin çağdaşlaşması, kül- türde ve sanatta aydınlanma, Cumhuriyet gazetesinin nite- liklerindendir. Sayfaları çevirdikçe; çocuk- luğumda, gençliğimde ve ye- tişkinliğimde okuduğum, öğ- rendiğim konular gözlerimin önünde sinema şeridi gibi ka- re kare yer alıyor. Yunus Na- di, Burhan Felek, Ecvet Gü- resin, Seiahattin Güler, Ala- addin Bilgi, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı gibi yiti- rilen ve bugünün değerierinin düşüncezenginliğinin, akılyo- lunun ürettiği yazılar. aktarılan bilgiler, haberier, fotoğraflar 80 yılın verilen emeğini içeren eseri sevgiyle okuyorum, say- faları okşuyorum. Cumhuriyet okuru ve konuk yazarı olarak Cumhuriyetimle ve Cumhuri- yet gazetemle onur duyuyo- rum. Aydınlanmanın, gerçe- ğin, yenileşmenin, dahası Cumhuriyet erdemliliğinin ba- sındaki sesi olmak ne güzel bir duygudur diye düşünüyorum. Cumhuriyetin 80. yılı nede- niyle dünden bugüne toplum- sal oluşumlan okurlanna nos- taljik verilerle sunan Cumhuri- yet gazeteme, bu güzel eseri düşünen, emek veren ve şekil- lendirenlere teşekkür ediyo- rum. HARBİ SEMİH POROY semihporoy <> yahoo.com I I I Il l l l . l l l l l . i l HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA BİLCÎH OTOBUSTEKİLER KEMAL URGESÇ k_urgenc(n yahoo.com tfzetf/le, t'r TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 3Şubat tncıc.nuuntas-arikan.conı Gelin Yapacağınız Bağışlarla Lösemili ÇocukJarımıza Hiç Tatmadıkian Bir Bayram "AYYAR. UAMZA"NIN DOLAPL4RI/. 1839'DA BuGÜKI, OYUU YAZARI PiREtOPÖR ÂU BEY 55 ÖLDÜ. BATIU AMLAYI$A UY6UKI İUC TİYATRO yAPmARINt VEREN- LER A/SASIMÛA &AYILAN ÂU SEY, AYM ZAMAAlOA DÜYUN-a I T " UMUMIYE'NİN MÜPÛRÜ OLPU6UNMN 'DİBEKrÖG* CÂK4BIY- v£f IA ANILMfÇn. ÜMLÜ GEDÎKFMÇA TİYATROSU 'A/ÜAJ ICUIZUUI- ' EME61 6EÇMİŞ, A YK/CA OYUHLAR yAZM/ÇT/. (EDENÎYCE, oyUNLAIStNA *B/£ZAT"DİYE IM- r . "MİSAFlRİ /Sr/SKAL'',"£oapM4 YATrYOE*, "GEVE- SEe£EG" GİBİ OYUNLAdl OIAA/ ÂLİ SEViM EN 7AA/W~ YAP/T/, MOLIE/SE 'DEAJ UYABİAD/6I < "SKAP'A/ 'W DOLAPLA/?/ "A/PAA/ Nof-. 'Ac/yar, Ayjmaz:/ U//ecs, çapkno an/atnına •L&dir. "At/ıjcır HaMza"esk< /s+ankıul»tasallarınclct u_ ^_ dt.jpt^na i/ifk/n birkeyif: /Jyyar Hamza mıdır üşfolın eanır» ? fopoca cit/anım. Gtdlkfnfa T.yatrvsu. rnm amUemi ve yor Hamza'dmı bir sahne. LÖSEV U=İI tel: O 312 447 06 60 [email protected] T.C. Ziraat Bankası GOP Şb. ANK. (0920) I 90006 ^ •__, . f OKTAY AKBAL Önce Ekmekler Bozuldu, Aşksız Insanlar, Bizans Definesi, Bulutun Rengi, Berber Aynası, Yalnızlık Bana Yasak, Tar^an Öldü, Istinye Suları, llkyaz Devrimi, Karşı Kıyılar, Hey Vapurlar Trenler, Lunapark, Ey Gece Kapını Üstüme Kapat, Hücrede Kaımen... BÜTUN ÖYKÜLERİYLE CflN YAYINLARI GÖRÜŞ Prof. Dr. SEBATt ÖZDEMİR Ver Kurtul!.. Yıl 1974... Sevgili babamın ilköğretim müfettişi olarak görev yaptığı Kahramanmaraş'ın Afşin ilçe- sinin köylerine konuk oluyoruz. Aklımda kalan köy- ler Kabaoğlak, Sinekli, Kaşanlı, örenli ve bir de Âşık Mahzuni Şerif'in köyü Berçenek... Çok iyi ağırlanıyoruz; ancak bir şey dikkatimi çekiyor. Ajans saatlerinde herkes radyonun başına üşüşü- yor ve haberleri dinliyorlar... Kıbrıs Banş Harekâtı başlamıştır ve evlatlan askerde olanlar merak için- dedirler... Vizontele filminde oğlunu askere gönderemiş olan Siti Ana (Demet Akbağ), odasının pencere- sinden karanlığın derinliklerine dalıp oğlunu düşü- nürken kocasına "Nazmi Bey, Ankara çok mu uzaktır" diye sorar. O günlerde ise şehre ilk kez te- levizyon gelir ve bu "lanet" aletin sayesinde günü gününe öğrenir ki oğlu Kıbns'ta şehit düşmüştür. Temmuz 1974'te başlayan harekâtta 500 kadar erimiz şehit düşmüş ve adada iki toplumlu bir ya- pılanma başlamıştır artık... Türkiye'de ise ülkeye karşı ambargolar başlar, sağ-sol çatışması tırman- dırılır, Alevi-Sünni çatışması körüklenir ve kan gö- lüne dönüşen ülkede 12 Eylül darbesi yaşanır. ölen binlerce insanımızla biriikte yitik bir 78 kuşağı ya- ratılır; ASALAterörü başlar ve dünyanın dört birya- nında diplomatlarımız katledilir, PKK kâbusu iyice hortlar ve 30 binden fazla insanımız kaybolur gi- der. "Komünizm tehlikesi" artık bitmiştir ve "glo- balleşen" dünyada ülkemize biçilen yeni bir don vardır; irtica hortlatılır. Bu arada 12 Eylülcüler, dar- beyiyaparyapmazdostumuzABD'nin ricasını kır- mayarak Yunanistan'nın NATO'nun askeri kanadı- na geri dönüşüne izin verirler ki o da bir plan idi: Rogers Planı!.. Tüm bu süreçte ülkede hırsızlık-yol- suzluk-aymazlık gittikçe artar; halk gittikçe daha da yoksullaşır. AB'ye girmek uğaına "sözde" uyum yasalarıyla ne derlerse uygulanır ve bu da yetmez, Annan Planı denilen bir plan dayatıriar ve "Kıbns'ı çözün" derier... Işte bugüne geldik... Bugünün çözüm hüküme- ti ve "her kılıkta" ortaya çıkan çözüm yanlısı uşak ve yalakaları-güya AB'nin önündeki Kıbns engeli- ni aşmak için bir kez bile doğru dürüst okumadık- ları Annan Planı denilen dayatmayı savunuyortar. (4-5 yıl kadar evvel de birkezdahi okumadan ken- di aralarında Lozan'ı tartışıp duruyoriardı.) Şimdi bakıyorum da ne kadar kolay. Ver kurtul!.. Ha, bir de bunlann iki türiüsü var; direkt mi vere- lim yoksa "müzakere" ederek mi verelim!.. Ne ka- dar kolay değil mi?.. Mümtaz Soysal anlatıyor; di- nozor diyorlar... Erol Manisalı anlatıyor; dinozor diyorlar... Peki Emin Gürses'e ne demeli? O da "yavru" dinozor herhalde!.. Şimdi de Orgeneral Hurşit Tolon'u diline dola- yıp duruyorlar şöyle demiş, böyle demiş diye... Ben iddiaediyorum!.. Ver kurtul diyenlervatan ha- inidirler!.. Aksi halde Kıbns'ı alarak bizi bu bela- ya sokan (!) başta Bülent Ecevit olmak üzere dö- nemin Bakanlar Kurulu ve Genelkurmayı haindir(!). Çünkü, biz davar mıyız ki 30 yıl evvel Kıbns'ı kur- tarmaya gideceğiz, 30 yıl geçecek, onca sıkıntıyı tam atlatıyoruz derken bu sefer kurtulmak için ge- ri vereceğiz, öyle mi?.. Hadi anlayacağım, verip de kurtulacak olsak... Ancak ikinci bir plan yoldadır; o da Ermeni Sorununu Çözüm Planı! Hayırlısı olur inşallah!.. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4SOLDAN SAĞA: 1/ Kartal. at- maca. çaylak gibi yırtıcı kuşlara ven- lenad. 2/Me- zopotam- ya'da kurul- muş eski bir 6 kralhk... O- dun, kireç gi- bi ağır ve ka- ba şeyleri tartmakta ku- lanılan, iki yüz elli kiloya eşit ağırlık öl- çüsü. 3/Otomobille- rin çekiş ve hızını ayarlamaya yarayan 4 dişliler düzeni... Bir 5 ucu kapah cam bo- 6 ru. 4/ Radyum ele- 7 mentinin simgesi... 8 Ortadoğu'da bir 9 göl... Italya'nın en uzun ırmağı. 5/Marangozluk- ta ağaç delmek için kullanılan çelik araç. 6/ Bir mey\e... Geminin zinciri toplayıp demirini kal- dırmaya hazır bulunması. 7/ "Ya şevk içinde ha- rab ol ya — içinde gönül" (YahyaKemal)... Kar- şıt. 8/Felç... Antalya'nın birplajı. 9/Içinde afyon bulunan sulu bir ilaç. YUKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Hava ya da su akıntılannın dönerek yer değiş- tirmesi. 2/lzmir'inbirilçesi... Hollanda'nın pla- kaişareti. 3/Letonya'nınparabirimi... Tiyatroni- teliği taşıyan radyo ya da televizyon yayını. 4/lş- çi... Eğimli arazi yüzeyi. 5/Heybe, yaygı, kolan, kuşak, yastık gibi şeylerin yapunında kullanılan havsız dokuma türü. 6/Yiyecek bulamayan, yok- sul kimse... İlgi çekici ve değişik kimse... Bir no- ta. II Açık seçik olan... "Cânan gide,rindanda- ğıla, mey ola —/Böyle gecenin hayır umulur mu seherinde" (Ziya Paşa). 8/ Geniş kannlı toprak kap... Kaba saba ve görgüsüz kimse. 9/ Suaygın. BERGAMA KADASTRO MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN Sa>ı: 2003 179 Maliye hazinesi tarafından Ahmet kızı Ümmü, Ali ka- nsı Ha\\a \e Ibrahim Aşık ale\hine açılan Bergama Za- fer Mahallesi 235 ada. 1 parsel nolu taşınmazın tespitine itiraz davası 1998 64 E. 2001 16 sayılı karan ile davacı hazinenin da\asının reddi i!e taşınmazın Ibrahim Aşık mi- rasçılan adına tesciline karar verilmiş. karar temyiz edile- rek bozulmuş se esasuı 2003 179 sırasında kaşdı >apıla- rak \argilama\a devam edilmiş, 31.7.2003 tanhinde da\a- nın reddine karar verilerek taşınmazın 45 54 hissesının Ibrahim Aşık. 6 54 hissesinin Ahmet kızı Ümmü \e 3 54 hissesinin Ali kansı Havva adına tesciline karar verilmiş- tir. Aynca karar Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Adı geçen davalılar Ahmet kızı Ümmü ile Ali karısı Hav- \a'nın adresleri tespit edilemediğinden. 2003 179 E. 2003 34 K. Sayılı karann \e hazinenin tem\iz dilekçesı- nin davalılara ilanen tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 9.12.2003 Basın: 4432
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle