25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 2004 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul K 5 Sınop Y 11 Adana Edirne K 4 Sarnsun PB 10 Mersin Y Kocaelı K 8 Trafc»zon PB 9 Dıyarbakır Y Çanakkale K 4 Gıre sun Izmır Y 13 Ankara PB 10 Şanlıurfa 8 Mardin fvlanısa Y 11 Eski şehir K 6 Siirt /\ydın Y 12 Konya 8 Hakkân Denızli 7 Sıvas PB 5 Van Zonguldak Y 11 Antalya Y 14 Kars PB -1 Butun bolgelerımız parçalc çok bulutlu, Mar- mara, Batı Karadenız, Ege, Akdenız Iç Anado- lu'nun guney ve batısı, Dogu Anadolu'nun gune- yı ıle Guneydoğu Anado- lu bolgelen yağışlı geçe- cek. Hava stcaklığı kuzey- batı kesımlerde azalacak, ıç ve kuzeydoğu kesım- lerde bıraz artacak dıger yerlerde onemlı bır değı- şıklık olmayacak DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB PB PB PB PB Y -1 -12 -3 12 7 7 8 7 Münıh PB 3 Zünh Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına B PB B K B K PB Y 2 -3 14 -2 0 -3 9 14 PB 3 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahıre PB Y K PB B PB PB PB -11 19 1 19 5 14 -5 20 PB 13 O Parçalı bulutlu ^ -\ Bulutlu v Çok bulutlu . Yağmurtu Gok gumltulu G U N C E L CCTVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada üstelik uçaktan, Denktaş'ı tehdit eden çıkışlarya- pıyor. Denktaş'a bır yol haritası vermişlermiş, buna sadık kalmazsa bedelini (KKTC demiyor, Kıbrıslı Türklerdemiyor)1 Mayıs'tan sonra nekazanaca- ğını ne yitireceğini düşünmek zorunda olan Ku- zey Kıbrıs ödermiş ve... Denktaş, masadan kal- kamazmış! Emriniz olur beyefendi! Denktaş gerektiğinde bal gibi masadan kalkar. Zat-ı devletlileriniz de Denktaş heyet başkanlığmı bıraksın diye gece gündüz duacı olan MA Talat'la bir güzel işbirliği yapar ve barış meleği numarasına yatıp Kıbrıs'ı verip kurtulursunuz. • • • Teslim aldığı medya dışında kalanların söyle- diklerini yazdıklarını zaten dikkatealmıyor. Pekâ- lâ! Ama rejimin nefes borusu muhalefetin, CH- P'nin görüşlerini hiçe sayan bir davranış sergile- mesi bu adamın demokratik yapısındakı sakınca- ları, arızaları sergilemiyor mu? Baykal; hükümetin "kendi 'başka özel hesap- ları' için Türkiye 'nin başıns dert açacak bilinçli ta- vizler verdiğini" söylüyor. Fumlardan biradım ön- de olacağız diyen RTE'ye "Ne yanşı bu, kimeya- ranacaksın? Madalya mı verecekler sana" diye soruyor ve sarkık etli dudaklı, büyük burun delik- li, bıyıklı yüzdeki maskeyi indirıyor: "Başbakan, perde arkasında başka konuşuyor, kamuoyuna başka türlü konuşuyor." Bin örnekle kanıtlanacak bir yargı. Dayatmaları kabul etmeyi sindiremeyen, ödün vererek sorunları çözmenin sonu gelmeyeceğini söyleyen, iktidarı elden geldiğince uyaran muha- lefete RTE'nin bakış açısı evlere şenlik. Ayakları yere basmayan hazret, Kore dönüşü uçakta Kıbrıs konusunda CHP'nin genel görüş- me ıstemini değerlendırirken "Muhalefeti ikna gö- revimiz yok" diyor. Demokrasiyı sindıremediğini kanıtlamak istercesine bir adım daha atıyor: "Biz doğrularımtzı söyleriz. Dinler, kabul eder veya et- mez. Benim böyle derdim yok." Evet ama, Türk demokrasisinin RTE diye bir so- runu, bir derdi var. • • • Neyse ki, ABD Büyükelçisi Eric Edelman yer- li yalakaları solladı. Bir bakıma rahatlattı yalaka- larımızı, belki de kıskandırdı. Demek bizden da- ha ilerıde yalakalık yapılabiliyormuş veya ABD gi- bi bir dev, RTE'yi överken yalakalığın dik âlâsına örnek verdiğine göre diye başlayabilirlerartık söz- lerine. Posta gazetesine (10 Şubat 2004) verdiğı de- meçte Bay Büyükelçi, RTE'nin ABD gezisinin yankılarını aynen şöyle anlattı: "Erdoğan 'ın olaylara bakışına, dünya politika- sına hâkimiyetıne, partakzekâsına, samimi yakla- şımlarına ve karizmasına Amerikalılar haynan oi- du." Beyler, beyler! Koskocaman Amerika Birleşik Devletleri'ni temsilen Büyükelçi Edelman, RTE'yi "çok etkileyici kişiliğe sahip" bulduklarını söyle- dikten sonra... lütfen hazreti eleştirmeyi biryana bırakın. Bu kadar övgüden sonra elbette RTE, Bay- kal'ın dediği gibi, "Türkiye 'nin başına dert açacak bilinçli tavizler" verecek. Gidecek Davos'a, vara- cak Beyaz Saray'da huzura, Annan'ın bugünler- detartışma konusu olan dayatmalarına, koşulla- rına evet diyecek. Sonra dönecek, bize yalan söy- leyecek; görüşmeleri başlatmak ıçin Annan'ın ko- şullarına karşı koşullar öne sürdüğü gibi bir var- mış biryokmuş masallan söyleyecek... Ve Bay Edelman böyyük Amerika adına buyur- du diye, bu kıvırmaları RTE'nin parlak zekâsına vs. özelliklerine bağlayarak sineye çekeceğiz. Büyükelçi Edelman, Bay Edelman; Türkçeye yerleşmiş bir deyişten haberiniz var mı? Böyle saçmalayanları üç sözcükle susturuyor- lar: "Hadi canım sen de!" Üyemiz Şair-Yazar ÖMER NİDA'yı (Bıçakçı) kaybettik. Cenazesi 12 Şubat 2004 Çarşamba günü (bugün) Küçükyalı Emek Camisi'nde kılınacak öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Aılesine, dost ve arkadaşlanna başsağlığı dileriz. TÜRKİYE YAZARLMt SENDİKASI Kıbns tutumu nedeniyle eleştirilen Erdoğan, muhalefeti 'yalancılıkla' suçladı Erctoğari gerîyorA!VKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, New York'ta Kıbns müzakeresi sürerken taraflara Ankara'dan mesaj verdi. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş'a, "1 Mayıs'tan önce adada çözüm bulunmasının acil ve hayati önemde olduğunu" anımsatan Erdoğan, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a da "mü- zakerenin sonucuna kadar iyi niyetlerini koruyacaklarını.el- lerini taşın altına koyarak so- rumluluk aldıklarım" bıldırdi. CHP'nin başvurusu üzerine TBMM Genel Kurulu'nda dün yapılması kararlaştınlan Kıbns konulu genel görüşmenin öngö- rüs.mesi ertelendi. New York'ta süren müzakereye Ankara'dan olumsuz bir işaret yansıtılmama- sı amacıyla AKP'nin erteleme önerisini CHP kabul etti. New York'taki müzakerenin tamam- lanması durumunda görüşme bu- gün gerçekleştirilecek. Müzake- re haftaya sarkarsa TBMM'deki görüşme de haftaya ertelenecek. Başbakan Erdoğan taraflar masaya yeniden orurmadan ön- ce AKP grup toplantısında ko- nuyudeğerlendirdi. KKTC'nin vazgeçilemeyecek öncelikleri bulunduğunu vurgulayan Erdo- ğan, "Çözüm konusunda önemli adınılar atılacaktır. Biz geçmişten ders alarak şu an- daki adımlarımızı hep bu mü- zakereye dayanarak atiyoruz. Dinamik bir diplomasi çalış- ması gereklidir" diye konuştu. Erdoğan müzakere sırasında da Türkiye'nin politikasının ilgili tüm kesimlerle ortak oluşturul- duğunu, sorumlu davrandıklan- nı savundu. 'Suyu bulanthrmayın' Başbakan muhalefete dönük şu eleştirileri dile getirdi: "Bi- zim bu sorumluluğumuzu bu- güne kadar bu sorumluluğu ta- şımayanlar tespit edemezler. Hakarete varan eleştirilerin ta- nıamı haksız, mesnetsiz ve üzü- lerek söylemeliyim yalandır. Bulundukları her kürsüden hükümete saldıranlar uzun uzun düşünmelidir. Temsil et- tikleri insanlardan utanmadan böyle önemli bir meseleyi ucuz seçim atraksiyonlanna maize- me ediyorlar. Siyasi menfaat- larınız için suyu bulandirma- yın. Kimseye, milletimize hesa- bını veremeyeceğimiz bir şey vaat etmedik. 1 Mayıs 2004"ten sonra ne olacağını hep beraber düşünmeye mecburuz. Türki- ye, KKTC ne kazanır ne kay- beder bunu düşünmeye mec- buruz." Muhalefetin çözüm önensi sunmak yerine bozuk bir plak gibi davrandığını ileri süren Erdoğan, "Milletimiz sorumlu- luk alanı da, elini taşın altına sokmayıp hariçten gazel oku- yanlan da biliyor. Bu gazelhan- lar yeni değil. Önümüzdeki se- çim bu paslı zihniyetlerin tari- he kanştığı seçim olacaktır. Biz meydanlarda Kıbrıs'ı istismar konusu yapmıyoruz" dedı. Camyüklü konteynerin içindeyakalandüar Yasadışı yollardan yurtdışına çıkmak isteyen 7 kişi, Mersin Limanı'nda cam yüklü konteynerin içinde yakalanarak gözalfına alındı. Cam yüklü konteynerlerin içinden 'imdaf seslerinin geldiği ihbannı değerlendiren Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekipleri, konteynerleri takibe aldı. Mühürleri sağlam olan konteynerlerin, limanda bulunan ve Hollanda'va gidecek olan bir gemiye yüklendiğini belirleyen ekipler. şüpheli bulunan bir konteynerin iistündeki çadın yırtarak, cam arasındaki boşluklara 7 kişinin yerleşririldiğini tespit etti. 7 kişinin Hollanda'va gitmek için 1500 ile 2'şer bin Euro arasında para ödedikleri öğrenildi. Yetkililer, olayı organize ettiği iddia edilen bir kişinin gözaltına alındığını, yakalanan kişilerin bugün mahkemeye çıkanlacağmı biidirdi. Mübarek, sürprizAnkara ziyaretinde 'Büyük Ortadoğu' planına ilişkin çekincelerini iletti Mısır, ABD planından rahatsız• Baştarafı 1. Sayfada raberinde tehlike getirecektir" uyansında bulundu. Sezer de, I- rak'ın toprak bütünlüğü ve ulu- sal birliğinin korunması konu- sunda Mısır ile benzer görüş ve amaçlan taşıdıklannı kaydetti. Mübarek'in, ABD yönetiminin u Bü\ük Ortadoğu" planına ilişkin çekincelerini Türk tarafi- na ilettiği öğrenildi. ABD'nin. Türkiye'nin önemli rol oynaya- cağını açıkladığı Ortadoğu planı- na ılışkın bilgi isteyen ve hükü- metin yaklaşımını soran Müba- rek, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'den "Bunun dışında kala- mayız" yanıtım aldı. Büyük Or- tadoğu planının, Lıbya'dan Orta Asya'ya uzanan coğrafyayı içer- dığıni anlatan Gül'ün, "Biz bu coğrafyanın ülkeleri olarak bunun dışında kalamayız. Ak- tif olmamız gerektiğini düşü- nüyoruz" dediği öğrenildı. Mübarek'in dün Ankara'ya yaptığı bir günlük çalışma ziya- retinde, Irak başta olmak üzere TURBANLI CAZETECI KÖSK'E ALINMADI Cumhurbaşkanı Mübarek'in temaslannı izleyen tran'ın El- Alem televizyonu muhabiri Salha Ailam Çankaya Köşkü'ne alınmadı. Istanbul'da yaşayan ve aslen Mısırlı olan kadın gazetecinin türbanı nedeniyle Köşk'e alınmadığı öne sürüldü. Mübarek'in heyetiyle birlikte Türkiye'ye gelen Mısırlı kadm gazetecilerden hiçbirinin türbanlı olmaması ise dikkat çekti. Ortadoğu'daki gelişmeler ele alındı. ABD'nin Türkiye'ye "Büyük Ortadoğu" projesinde yenı bir rol öngörmesi, Türki- ye'nin İsrail-Suriye anlaşmazh- ğında arabuluculuğa soyunma- sının ardından gerçekleşmesi dikkat çeken ziyarette, iki ülke- nin bölgesel girişimlerde daha yakın işbirliği içerisinde olması kararlaştınldı. En son 1998'de Türkiye'yi ziyaret eden Müba- rek, beraberinde kalabalık bir he- yetle geldiği Ankara'da, ilk ola- rak Sezer ile baş başa görüştü. tkı Cumhurbaşkanı'nin başkanlı- ğında yapılan heyetler arası gö- rüşmelerde, Irak'ın siyasi gele- ceği, Israil-Filisrin anlaşmazlığı. terorizmle mücadelede işbirliği, ikili siyasi ve ekonomik ilişkiler, enerji alanında projeler ele alın- dı. Samimi görüntüler veren iki cumhurbaşkanının. birbirlerine "değerli kardeşim" diye hitap etmeleri dikkat çekti. Irak'ın toprak bütünlüğü korunmalı Sezer, ortak basın toplantısın- da, Irak'ın toprak bütünlüğünün ve ulusal birliğinin korunması, Irak halkının iç uyuma ve birli- ğe kısa zamanda kavuşması ve ülkedeki tüm kesimlerin katılı- mıyla geleceğini özgürce belir- lemesi konusunda Mübarek ile benzer görüş ve amaçlan paylaş- tıklannı vurguladı. Sezer, Israil - Filistin \e tsrail-Arap uyuşmaz- hklannda hakça, kalıcı ve kap- samlı bir banşa ulaşılmasının bölgenın istikran açısındarı taşı- dığı önem üzerinde de görüş bir- liğine vardıklannı kaydetti. Mü- barek de, Irak'ta, ileride "etnik ağırhkb" bir oluşum yerine kay- naşımı sağlayabilecekbiranaya- saya ulaşılması konusunda da Türkiye ile ortak tufum içinde olduklannı ifade etti. Mübarek temaslan kapsamın- da, Başbakan Recep Tayyip Er- doğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ve Dı- şişleri Bakanı Gül'ü ise Camlı Köşk'te kabul ettı. Erdoğan, Mü- barek ile bölgesel konulan ele aldıklannı söyledi. Mübarek ile birlikte gelen Mısır Dışişleri Ba- kanı Ahmet Mahir, akşam saat- lerinde Gül ile bir araya geldi. Mısır Ekonomi ve Ticaret Baka- nı Yusuf Buotros Ghali de Dev- let Bakanı Kürşad Tüzmen'i makammda zivaret etti. VEFAT Merhum Mustafa Fazıl ve merhume Asiye Bıçakçı'nın oğulları Kipel, Duru ve Yudum Bıçakçı'nın kıymetli babaları, Özden Bıçakçı'nın sevgili eşi, ÖMER IMİDA BIÇAKÇI Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 12 Şubat Perşembe günü (bugün) Küçükyalı Emek Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilecektir. AİLESl Henry Kissenger: Kürtler çizgiyi aşarsa Türkiye müdahale eder 6 Irak üç devlete bölünebilir' \VASHINGTON (.4A) - ABD'nin eski dışişleri ba- kanlanndan. deneyimli diplomat Henry Kissenger, Yugoslavya gibi "stratejik nedenlerle" oluşturulan Irak'ın, temsili kurumlarla bir arada tutuhnasının zor olacağını ve olaylann, bu ülkeyi üç devlete bölünme- ye zorlayabileceğini sa\T undu. Kissenger, The Washington Post gazetesinde kale- me aldığı yorum yazısında, ABD'nin Irak'ta izleme- si gereken politika konusunda görüşlerini açıklar- ken, Irak'ta Kürtlerin özerklik meselesinin, belli bir noktanın ötesine ulaşması durumunda, Iran tarafın- dan da desteklenebilecek bir Türk askeri müdahale- si tehdidi bulunduğunu ileri sürdü. Kissinger, Irak- lı Kürtlerin, federal sistemi tercih ettiğini belirtirken Kürtlenn tanımladığı özerkliğin, bağımsızlıktan an- cak "mikroskopla" aynlabilecek kadar farkı bulun- duğunu kaydetti. Kissinger, demokratik ideallerini Irak'ta yerleştir- meye çalışan ABD'nin, önemli bir rol oynayacağını be- lirterek, "örneğin kadınlann kurumsallaşmış eşit- sizliği, bizi, Sünni veya Şii olsun, tslami, dini yapı- lanmayla karşı karşıya getirecektir. Irak'ta en önemli iç nıesele. laikîik. Islamcılık tartışmasına dönebiür. Irak'taki temel laik güç, bizim ortadan kaldırdığımız Baas Partisi'ydi" ifadelerini kullandı. PIYANO ÖĞRETMENI LEYLA PAMİR Başvuru için: 0.216 336 54 64 GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada olduğunu anlatmak için Denktaş la Klerides ara- sındaki görüşmelere katılırken küçük bir not def- teri ve kalem göstermişti. Meğer arkadaş not tu- tarken Annan'a plan yetiştiriyormuş! Annan, iyi nıyeti aldı, diyet haline getirdi, bir plan olarak tarafların önüne sürdü. New York'ta önceki gece başlayan görüşmeler- de Türk tarafı ve Rum tarafı hangı konularda anla- şamadıklarını Annan'a ilettiler. Anlaşılan o ki, Annan da bunları not ettı. Notu o sırada hemen notaya çe- virip, "Tamam beyler, ben bu aşamadan sonra yo- kum" diyebılirdi. Ancak demedı. 24 saat daha süre tanıdı. Denktaş'ın ve Papadopulos'un "Annan ile anla- şamamakta anlaştıklan" iki temel konu var: 1. Plandakı boşluklar bizim irademiz dışında dol- durulmamalı. 2. Referandum konusunda dayatmada bulunul- mamalı. Görünen o ki her iki konu da Annan'ın "değişmez parametrelerini" oluşturuyordu. Gelinen noktada Denktaş ve Papadopulos'a Annan'ı ikna etmeye çalışmak görünüyor. Bu görüşmelerın devamı ne olursa olsun, An- nan'ın iyi niyet misyonuyla yola çıkıp "tekniyet" mis- yonuyladevam ettırdiği bu gıdış, uluslararası huku- ka da yeni yaklaşımlar katacak. Zira Annan tıpi bir çözüm bugüne dek yaşanmamıştı. Bu gidışle Kıbrıs sorunu devamında Annan soru- nuna dönüşürse şaşmamak gerekir. Ver-kurtuldan sonra ger-kurtul New York'taki görüşmeler, Türkiye ve Yunanistan başkentlerinde de dikkatle izleniyor. Ankara'daki hava, hükümetin "ver-kurtul" politikasından sonra bunu örtecek bır politika daha gelıştirdiğini ortaya koyuyor: "Ger-kurtul"\ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Abdullah Gül arasında özellıkle dış konula- ra bakışta "öne geçme farklılıklannın" olduğu dik- kati çekiyordu. Aslında Erdoğan, Rum tarafı kaç adım atıyorsa bir fazlası benden politikasını ıçe de uyguluyordu ve Abdullah Gül ne yaptıysa bir fazla- sı benden icraatı sergiliyordu. Tabii bunu yaparken diplomasinin incelikleriyle de ilgilenme gereğı duy- muyordu. Davos'taarabulucuylaarabozucuyu kanştıran Er- doğan, Bush'a da ne söz verdiğini unutmuş olma- lı kı, Annan mektubu gelince kenara çekildi. Ta kı Ko- re'dendönüşyolunadek. Kore uçağında uzun men- zilli demeç atışlarıyla New York'taki Denktaş ve ekı- bini vurmayı deneyen Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında da atışa devam etti. Kıbns politikası- nı eleştiren muhalefet partilerini eleştırmekle kalma- dı, "En iyisavunma saldındır" yöntemine başvurdu. Erdoğan grup konuşmasında ağırlıklı olarak Kıb- rıs'a değinirken, hedefinde ne Yunanistan ne Rum- lar vardı... Varsa yoksa içeride kendisine karşı çıkan kesimler ve partiler. Daha önce de yeri geldikçe vurguladık. Kıbrıs gi- bi ulusal bır konuda önce genel bir devlet ve top- lum mutabakatı sağlanması, sonra yola çıkılması gerekirdi. Erdoğan kendi yöntemlerıyle işi tersıne çevirdi. Dünkü konuşmasının satır aralan bir kez da- ha gösterdı kı, hükümet, Kıbrıs politikasını yüzüne gözüne bulaştırdı. Şimdı temizlemek için çatacak y- er arıyor. Son sozümüz gerek hükümet kanadındakı gerek Türkiye medyasındaki Denktaş'a yönelik tutuma: Yunanistan ve Rum basını, Denktaş ve berabe- rındekı heyete Türk basınından daha saygılı. Onlar da Denktaş ve ekibi için "vur-kurtul" politi- kası izliyor. ankcumı cumhuriyetcom.tr TÜPRAŞ için iptal davası • MOSKOVA (AA) - TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesi ihalesini kazanan Efremov Kautchuk grubunun ortaklanndan, Tatnett'in hissedarlannın, ihalenin iptalı ıçın dava hazırlığı yaptığı belirtildi. Tatneft'in azınlık hıssedarlan tarafından yapılan açıklamada, şirketin ihaleyi 1.3 milyar dolara kazandığı anımsatılarak bunun mali riske neden olabileceği belirtildi. Hissedarlann Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da ihalenin iptali için mektup gönderdiği kaydedildi. Beagle-2 kayboldu • PARİS (AA) - Yaşam izi araştırmak amacıyla Mars'a aralıkta indirilen Avrupalı robot Beagle- 2'nin, resmen kaybolduğu açıklandı. Merkezi Fransa'nın başkenti Paris'te bulunan A\Tupa Uzay Ajansı'ndan (ESA) yapılan açıklamada, 25 Aralık'tan bu yana 'ses gelmeyen" Beagle-2'nin resmen kaybolduğu belirtilirken. İngiliz Bilim Bakanı Lord Sainsbury, söz konusu başansızlıkla ilgili soruşturma açıldığını duyurdu. Behçet Aysan Şiir Ödüüi Şimşek'in • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB), 2 Temmuz 1993'teki Sıvas olaylannda hayatını kaybeden Şair Dr. Behçet Aysan adına düzenlediği 'Behçet Aysan Şiir Ödülü'ne layık görülenlere ödülleri törenle verildi. Ekin Tiyatrosu'nda dün düzenlenen ödül töreninde konuşan TTB Merkez Konseyi Başkanı Füsun Sayek, amaçlannın 2 Temmuz 1993'te Sıvas'ta ölenleri ve Sıvas olaylannı unutturmamak olduğunu söyledi. Behçet Aysan Şiir Ödülü'nün dokuzuncusu, Aydın Şimşek'in 'Susmalar' adlı şiir kitabına verildi. 3 kişiye 268 milyar • ANKARA (AA) - Şans Topu'nun bu hattaki çekilişinde kazanan üst kolon numaralan, "1,2, 13, 17, 2I'alt kolon numarası ise '3' olarak belirîenirken, 5 artı 1 bilen 3 kişi 268 milyar 873 milyon lıra ikramiye kazandı. Çekilişte, 1 artı 1 bi'lenler 800 bine'r, 2 artı 1 bilenler 1 milyon 800 biner, 3 bilenler 1 milyon 300 biner, 3 artı 1 bilenler 5 milyon 650 biner, 4 bilenler 16 milyon 800 biner, 4 artı 1 bilenJer 128 milyon 700 biner. 5 bilenler 2 milyar 153 * milyon 200 biner lıra ikramiye kazandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle