Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 2004 PERŞEMBE
HABERLER
Başbakanlık Müsteşan'nın yazdığı kitabm birçok bölümünün çalıntı olduğu ortaya çıktı
Dinçer'indosyasıkabankANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhuriyet ve laiklık karşıtı makale-
si ortaya çıkan Başbakanlık Müsteşa-
n Prof Dr. Ömer Dinçer'in akademik
geçmışi de tartışmalı. Dinçer'in, Yard.
Doç. Dr. Yahya Fidan ile 1996"da yaz-
dığı "İşleöneYönedmi" adlı kıtabın bır-
çok bölümünün çalıntı (intihal) oldu-
ğu ortaya çıktı. Prof. Dr. Veysel Batmaz,
Beykent Universıtesı'nin kuruluş sü-
recınden tanıdığı Dinçer'in "inançlı
mezun yedştirmek" amacı çerçevesın-
de üniversitenin misyon tanımmı yap-
tığını söyledı.
Başbakanlık Müsteşan Dinçer'in
1996 yılında yazdığı "İşletme Yöneti-
mi" adlı kitabın Prof Dr. Tamel Ko-
çeTin "İşletme Yöneticiüği'' kıtabın-
dan çalındığı belırlendı. Dınçer. o dö-
nem Prof. Dr Koçel'den özür dileye-
rek, kıtabı yayından çektı. Kitabı Yar-
• Prof. Dr. Veysel Batmaz. Beykent Üniversitesi'nin kuruluş sürecinde tanıdığı Başbakanlık
Müsteşan Ömer Dinçer'in, üniversitelerin misyonunu 'inançlı mezun yetiştirmek amacına
sahiptir' şeklinde tanımladığını bildirdi. Ömer Dinçer, İşletme Yöneticiliği' adlı kitabın birçok
bölümünün çalıntı olmasını ise kitabı birlikte kaleme aldığı Yahya Fidan'm acemiliğine bağladı.
dımcı Doç. Dr. Yahya Fidan ile birlik-
te kaleme alan Dinçer. kendisınin suç-
lu olmadığını savundu. Dinçer, çalın-
tı olayının ortağı Fıdan'ın acemiliğın-
den kaynaklandığını öne sürerek, ken-
disini şu sözlerle savunuyor:
"Butamamenbenim(bşundagetişen
bir hadiseydi. Partnerim, Taner Ho-
ca'nın kitabında yer alan bir kaynağı.
kaynak gösterme konusundaki akade-
miktitizüğeriayet etmeden alınülamış.
Beraber çalışüğunız arkadaşuı acemi-
liğine veya dalgınhğına geldiği için böy-
leohnuştur. İntihal son dereceçirkin bir
şeydir ve böyfc bir iddia beni son dere-
ce üzer. Kendisi benim doçentiik jü-
rimdeydi, böyie bir şeyin benden kay-
nakland]ğuudüşün$e,benidoçentyap-
mazdı herhalde™"
'İnançh mezun'
Prof. Dr. Veysel Batmaz, *www.ha-
ber3.com" adlı ınternet sitesindeki kö-
şesinde Dinçer hakkında ilginç iddialar-
da bulundu. Batmaz, Prof. Dr. Ömer
Dinçer'in Beykent Üniversitesi'ne ISO-
9000 ve Toplam Kalite Yönetımi ka-
zandırmak için misyon ve vizyon ta-
nunlan yaptığını söyledi. Bu toplantı-
larda dile getirilen misyon ve vizyon
tanımlannın kayıtlannın hâlâ mevcut
olduğunu aktaran Batmaz, şu bilgile-
ri verdi:
"Dinçer, mealen şöyle bir ünrversite
misyonu tanımı yapö: Cnıversitemiz
çağdaş ilımle mücehhez, eleştiri gücü
yüksek, modern, bilgili ve inançlı me-
zun yetiştirmek amacına sahiptir'. Bu
cümİeyi okur okumaz, parladım. Bir
üniversitenin görevi tabii ki eleştireL
modern, bilgili insanlar yetiştirmektir.
Ama inançh olmak. eleştiriye açık bir
durum değildi. Bilimsel çalışmalarda
kuüandacak bir araç olamazdı. Diğer
hevet üveleri de benimle avnı karudav-
dı... Heyet, amaç cümlesinin degiştiril-
mesine karar verdL Dinçer de bir son-
rakitoplanüda. inanç keümesi çıkarul-
nuş yeni amaç cümksini sıındu bize_"
Beykent Üniversitesi'nin YÖK ta-
rafindan onaylanmadan önce ise "Bey-
kentİkri Eğitim KuruımT adıyla hiz-
met verdiğini anımsatanBatmaz, Adem
Çelik'in önerisi üzerine Mütevelli He-
yeti'ne çağırdığı Dinçer'in o dönem
toplantılara gelmediğini vurguladı.
Batmaz, yazısında o dönemi şöyle an-
lattı:
"Adem Çetik'e Dinçer'e ne olduğu-
nu sordum. O da Tayyip Erdoğan'm da-
nışmanı olduğunu, bu durumda kor-
san bir üniversitede görev almasının
yakışıksız olacağını belirterek affinı is-
tediğini, arükonu çağırmamam gerek-
tiğini aktardı. Ben de ücret bstesinden
diişüp, bir daha çağnTnadım."
Üyelerin davalarına ek belge sunuldu
TUBITAK'ta
boykot
devam ediyor
MUSTAFAÇAKIR
• Anayasa
Mahkemesi'nin
karanna rağmen
atamalan
yapılmayan Bilim
Kurulu üyelerinin
açtıklan davalarda
ek belge sunuldu.
Kurul üyelerinden
Prof. Orhon, Prof.
Pekcan ve Prof.
Ekinci hükümet
müdahalesini
protesto amacıyla
toplantılara
katılmıyorlar.
ANKARA - TÜBlTAK'ta Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan tarafından Bılım Kurulu'na
atamalan yapılmayan 3 üye ile Prof. Dr. Namık
Kemal Pak'ın açtıklan davalarda mahkemelere
ek belge sunuldu. Atamalan yapılmayan Bilim
Kurulu üyelen ile Pak'ın a\-ukatı Tezcan Çalar,
Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bu-
min'den aldığı yüksek mahkemenin yürütmeyı
durdurma karanna ilişkin yazıyı idare mahke-
melenne sundu. TÜBİTAK Bılım Kunılu tara-
fından üyelığe seçılen, ancak atamalan yapıl-
mayan Prof. Dr Canan Özgen, Ahmet Arkan,
Prof. Dr. Ahmet Şevket Ruacan ile Namık Ke-
mal Pak'ın açtıklan da-
valar Ankara'daki idare
mahkemelerinde sürü-
yor. Mahkemeler, Baş-
bakanlık'tan gelecek sa-
vunmalann ardından
kararlannı açıklayacak-
lar. Sürecı hızlandır-
mak ısteyen Özgen, Ar-
kan, Ruacan ve Pak'ın
avukatı Tezcan Çakır,
mahkemelere ek belge-
ler sundu. Çakır, Ana-
yasa Mahkemesi Baş-
kanı Bumin'den TÜBİ-
TAK'taki atama işlemı-
nin yürürlüğünün dur-
durulduğuna ilişkin ya-
zı aldığını ve davalann
görüşüldüğü 4 idare
mahkemesine sunduğunu dile getirdi. Çakır,
hafta başında mahkemelere ikinci bir başvunı-
da daha bulunacağım söyledı. TÜBİTAK Bılım
Kurulu'nun 3 üyesınin Erdoğan'ın kuruma ata-
ma yapmasının ardından başlattıklan boykot da
sürüyor. Prof. Dr. Derin Orhon, Prof. Dr. Ön-
der Pekcan ve Prof. Dr. Ekrem Ekinci ise Bılım
Kurulu toplantılanna katılmıyorlar. TÜBİTAK
Bilim Kurulu bu hafta sonu toplanacak. 3 Bi-
lim Kurulu üyesi TÜBÎTAK'a yazı göndererek
Anayasa Mahkemesi'nin karannın ardından
Erdoğan tarafından seçilen 6 Bilim Kurulu
üyesınin atamalannın dayanaksız kaldığına işa-
ret edecekler. Üyeler bu gerekçeyle hafta sonu
yapılacak toplantıya da katılmayacaklar.
Sağfak ve Sosyal Hizmet
Emekçikri Sendikası (SES), tÜ
Kardiyoloji Enstitüsü'nün
kapatilarak Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi'ne (CTF) bağlanmak
istenmesini protesto etti.
Enstiriiye 1998 yılından bu yana
asistan kadrosu verilmediği, 27
hemşiresinin de geçici görev adı
altında başka hastânelerde
in belirtildiği
açıklamada. "II Rektöıiiiğü
aley hinde suç duyurusunda
bulunulacağı" vurgulandı.
Eyleme enstitüde tedavi gören
hastalar da destek verdi. SES
adına açıklama yapan
Örgütlenme Sekreteri .4H Rıza
Ozgür "Çalışanlar, 'Cerrahpaşa
Tıp Fakültesi'ne bağlanmak
isttyoruz' şeklinde bir dilekçe
vermeye zorlandı" dedL SES
tstanbul Şubesi Başkanı Songül
Be>dilli de "Başta sağhk
kurumlan olmak iizere, kamu
kuruluşlan çökertilerek hizmet
veremez hale getiriHyor" dedi
(Fotoğraf: EYLEM UÇOK)
YOK taslağmda rejim karşıtı çalışmalara soruşturma açılması engelleniyor
Disipli11suçuna hflim küıfi
FIRAT KOZOK
ANKARA -Hükümetle yükse-
köğretim temsilcileri arasında or-
tak çalışmayı yürütecek komıs-
yonun belirlenmesinin ardından,
gözler ilk toplantıya çevrildi. Yük-
seköğretim temsilcileri ilk görüş-
menin 26 Şubat'ta yapılmasını is-
terken, Milh' Eğitim Bakanlığı gö-
rüşmelere önümüzdeki hafta baş-
lama yanlısı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdo-
ğan Teziç'in taslağı, üniversiteye
ginş sistemınde yürürlükteki ya-
sadan farklı bir düzenleme Ön-
görmezken, hükümetin hazırla-
dığı taslak, köklü değişiklikler ge-
tıriyor. Hükümetin taslağmda di-
siplin suçlanyla ilgili düzenleme-
ler, rejim karşıtı eserler yayımla-
malan durumunda öğretim üye-
lerinin "bitimsellik kılın" altında
• AKP hükümetinin hazırladığı YÖK Yasa Taslağı'nin
disiplin cezalanna ilişkin bölümü, rejim karşıtı yayın ve
çahşmalann 'bilimsellik' kılıfı altında olası
soruşturmalardan kurtulmasını amaçlıyor.
disiplin soruşturmasından kurtul-
masını da sağlayabilecek. Taslak-
lar arasında vakıf üniversitelerinin
kuruluşuyla ilgili düzenlemeler-
de büyük farklıhklar bulunmu-
yor
Üniversiteye giriş siste-
Itîl: Tezıç, taslağmda üniversite-
ye giriş sısteminde herhangi bir de-
ğişıkliğe gitmeyerek düzenleme-
yi şimdi olduğu gibi yönetmelik-
lere bıraktı. Böylece YÖK'ün sı-
nav sistemi üzenndeki belirleyi-
ciliğinin sürdürülmesi planlandı.
Hükümetin taslağına göre, yükse-
köğretim programlanna yerleş-
tırme, adaylann ÖSYM'nin yap-
tığı sınavdan aldıklan puanlara, or-
taöğretim sürecindeki başanlan-
m gösteren ortaöğretim bireysel
başan puanlan eklenerek gerçek-
leştirilecek.
TÜBlTAK tarafından tespit edi-
len uluslararası bilimsel yanşma-
larda ödül kazanan öğrenciler,
ödül kazandıkları alanlarda
ÖSYM ile TÜBtTAK tarafından
ortaklaşa belırlenecek yükseköğ-
retim programlanndan seçtikle-
rine sınavsız gırebilecek.
Disiplin cezalari: Teziç in
taslağına göre, >r
ukseköğretim ku-
rumlanna, alanlarda öğrencilerin
toplu olarak işlediklen disiplin
suçlannda soruşturma yaptırma
yetkisi rektöre, bireysel olarak iş-
lenmiş disiplin suçlannda ise öğ-
rencisı olduğu bınmın dekan ya
da müdürüne tanınıyor. Hüküme-
tin taslağmda da rektörün. üni-
versitedeki tüm akademik ve ida-
ri personel için, dekan ya da mü-
dürlenn de kendı bınmlerindeki
akademik \e ıdari personel ıçın so-
ruşturma açabıleceğı hükme bağ-
lanıyor.
SoruştuTma zorlaşıyor
Hükümetin taslağmda yer alan
"Oğretim elemanlan, etik ilkeler
çerçevesinde yapmış olduklan bi-
ümsel çauşmalanndan ve akade-
mik nitelikteki yazıh, sözlü ya da
başka her türlü vasıtalarla yap-
üklan açıklamalanndan dolavı di-
siplin soruşturmastna tabi tutula-
mazlar" cümlesi, rejim karşıtı öğ-
retim üveleri hakkında soruştur-
ma açılmasını zorlaştınyor.
Bakan Çelik, seçim öncesi açtığı kadrolarda, branşlar arasında da adaletsiz davrandı
Din dersine atama torpiliANKAR\ (Cumhumet Bürosu) - Mıllı
Eğitim Bakanlığı'nin. 52 dalda yapacağı 10
bin öğrermen atamasında din kültürü ve ah-
lak bilgisi dersine ^orpilgeçtiğj" ortaya çık-
tı. Ingilizce öğretmenlıği bölümüne yapıla-
cak 1960 öğrermen atamasıyla alandaki açı-
ğın ancak yüzde 11 5"ı, Türkçe öğretmenli-
ğine yapılacak 400 atamayla da alandaki
açığın yüzde 15'i kapatılacak. Buna karşm
din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği için
a>nlan 500 yeni kadro, bu alandaki açığın
yüzde 31 'ini dolduracak.
Milli Eğitim Bakanlığı'mn 10 bin öğret-
men atamasımn alanlara nasıl dağıtılacağı-
Bazı alanlarda bulunan açık, verilecek yeni kadro
r sayısı ve o alandaki açığın doldurulan yüzdesi
Alan
nı açıklamasının ardından, ra-
kamlar üzerinde ilginç bulgula-
ra rastlandı. Bakanlık, en fazla ata-
mayı 1960 öğretmenle Ingilizce
öğretmenliğine ayırdı.
Ancak bakanlığın 2004 yılı ve-
rilerine göre, bu alan için gerek-
b' öğretmen sayısı 17 bin. Dolayı-
sıyla yapılacak atamalar, alandaki
açığın yalnızca yüzde 11.5'ini
kapatabilecek. Türkçe öğret-
menliği için aynlan 400 yeni
kadro ise 2 bin 600 kişilik öğ-
retmen açığının yüzde 15'ini
kapatırken Türk dili ve ede-
biyatı öğretmenliği için ay-
nlan 300 yeni kadro da 1700
kişilik açığın yüzde 17'si-
nıkarşılayabilecek. Bu-
na karşın bakanlığın din
dersi öğretmenliği için ^
yapacağı 500 yeni ata- f
ma, bu alandaki
1600 kişilik açı-
ğın yüzde 3rıni
dolduracak.
Eğitim-Sen Başkanı Dinçer:
Din dersizorunlu
olmamalı
ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Eğitim-
Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, Ale-
viliğin, din kültürü ve ahlak bilgisi dersi
müfredatına dahil edilmesinin eleştirileri
geçiştirmek amacı taşıdığını belirterek
" Yapüması gereken şey, din eğitiminin zo-
runlu obnaktan çıkanlmasıdır" dedi. Din-
çer, yaptığı yazıh açıklamada, Milli Eğitim
Bakanlığı'mn Aleviliği din kültürü ve ah-
lak bilgisi dersi müfredatına alma çalışma-
lanna değindi. Dinçer, açıklamasında Tür-
kiye'de din eğitiminin zorunlu olmaktan
çıkanlması gerektiğini belirtirken, bu tür
uygulamalann, Türkiye gibi çok kültürlü,
çok dinli ve çok mezhepli bir toplumda
başka sıkıntılan doğuracağı uyansmda bu-
lundu. Din dersinin zorunlu olarak okutul-
masımn eğitimin evrensel ilkelerinden biri
olan laikliği zedelediği görüşünü bildiren
Dinçer açıklamasını şöyle sürdürdü: "Din
eğitimi almak isteyenler olabilir. Bu onlann
tercihidir ve anlaşüabilir bir durumdur.
Ancak din dersinin zorunlu hale getirilme-
sini anlamak ve kabul etmek olanakh değil-
dir. Yapıhnası gereken şey, anayasanın 24.
maddesini değiştirerek, din derslerinin zo-
runlu obnaktan çıkanlmasıdu-."
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Neden 0 Koltuk - 3
Sız Kıbns'la (*) ılgılenedurun, "Koltuk" konusunu
şimdilik üçüncü yazıyla tamamlamaya çalışayım. Tar-
tışma konusu, örneğın "bilim patronluğu koltuğuna
atamalar yaptlırken nelehn gözetildıği, niçin yeni ata-
ma yapıldığı; atananlann da görevi neden ve hangi viz-
yonla kabul ettığı" ıdi..
Tabii, bu bağlamda, Prof. Dr. Ömer Dinçer'in, dev-
letin bir numaralı burokrat kottuğu olan Başbakanlık Müs-
teşartığı koltuğuna hangı ustün hızmetteft ve liyakatta
oturduğu da bu bağlamda sorgulanmakta.
Bu yazı daha çok katkılan ve açıklamalan içerecek.
•••
Aydın Aybay, "koltuk" konusunda dıyor ki:
"Liyakat, ülkemizde evvel ezel ilgi görmeyen bir il-
kedir. "Beşik uleması" uygulaması bugüne kadar et-
kilerini sürdüren bir 'anlayışın' en eski kaynağıdır sa-
nınm. Arkadaşlık, hemşerilik, nepotizm ve benzeri iliş-
kilerden halkın gözüne baka baka nice 'post paylaşı-
mı' oluyor...
657Sayılı DevletMemurları Yasası'na göre, kamu
hizmetine girmek ve ılerleyip yükselmede 'Liyakat il-
kesi'geçerlidir. Buna göre devlet memuru olmada ve
özellikle belirti düzeyde görev almada, o görevin ge-
rektirdiği niteliklere sahip olmak icap eder. Bunun an-
lamı şudur. ömeğin bırarkeolog veya vetertnerya da
Roma hukuku uzmanı bir hukukçu, kendi alanında en
yüksek derecede (ömeğin Prof) uzman da olsa, uz-
manlıklanyla ilgiliolmayan biryüksek memuriyete ata-
namaz. Eski deyimle çanta altı' sürecinden geçerek
o görev için yetişmiş ve gelişmiş, 'elyak' sayılan nice
aday varken, kımse, ABD 'dekiyuzlerce örneği olan bir
kasaba üniversitesinden alıverılmiş uyduruk birdiplo-
ma ve buna dayanan YÖK sistemi ürünü birakademik
unvanla oraya çıkıp oturamaz. 'Beşikuleması'efsane-
sinin geçerli olduğu varsayıian Osmanlı Döneminde bi-
le, sadrazamlık, vezirlik, valilik gibi idari görevlere ata-
mada böyle bir yönteme başvurulmamıştır.
"Devlet Memurtan Yasası'nda bir de yemin işle-
mi var. Devlet memurluğuna atanan kımse, nereden
gelirse gelsın, yetkıli amirin huzurunda merasımle ye-
min edecek ve kendisınin ozluk dosyasına konulmak
ûzere bu yeminin imzalı bir belgesi düzenlenecektir.
Bu yemin metnınden bazı ibareler: 'Türkiye Cumhun-
yeti Anayasası'na, Atatürk inkılap ve ılkelerine, anaya-
sada ifadesini bulan Türk mıllıyetçiliğıne sadakatle
bağlı kalacağıma, Insan haklanna ve Anayasanın te-
mel ılkelerine dayanan milli, demokratik, laık bir hukuk
devleti olan Türkiye Cumhunyeti'ne karşı, görev ve
sorumluluklan bilerek... namusum ve şerehm üzerine
yemin ederim'..."
Ömer Dinçer'in, bugün de tamamen sahıplendiği,
Türkıye'nın Islamlaştınlmasını önerdiği, laikliğinveCum-
huriyetin eskidığı ve aşıldığı yazısıyla, bu yeminin ne iliş-
kisi var?
Hele hele, ortaklaşa yazdığı "İşletme Yönetimi"
başlıklı kitabın, bilim dunyasında buyük bir ahlaksızlık
olarak kabul edılen intihal, yanı başkasının esennden
çalma olduğu ortaya çıkan ve suçu meslektaşının tek-
nık yanlışlığına ve acemiliğine atarak olaydan sıynlma-
ya çalışan müsteşarın hangi liyakatıyla orada oturdu-
ğunun bir yanrtı mı var?
Milli Eğitim Bakanlığı'nda müsteşarlık eden zatın
da, mıllet değı! ümmetı savunmasının, anayasa ve et-
tiği yeminle bir ilişkisı var mı?
•••
İlk yazımda adı geçen.TÜBlTAK- Marmara Araş-
tırma Merkezi eski Başkanlarından Ömer Kaymakça-
lan gönderdiğı açıklamada şoyle dıyor "MAM'da gö-
reve gelene kadar, ıkısinı genel müdür bırinı ARGE
müdürü olarak Türkiye'de üç tane kimya resisı kurmuş
ve yaptırdığım ARGE çalışmalannda yeni ürünlerge-
liştirip ticahleştirmiştım. Kemat Gürüz TÜBlTAK Baş-
kanı iken bana "akademı - sanayı ilışkisi kurmak" he-
defiyle MAM başkanlığı önerdı. Bu hedefin içinde ger-
çekleştırmem ıstenen üç ana konu vardı. 1. Ulusal
Metrolojı Enstitüsü'nün (UME) kurulması; 2. Bıyotek-
noloji ve Genetik Enstitüsü'nün kurulması: 3. Tekno-
park'ın kuruluşu.
Ben bu hedeflen heyecan verici bulduğum ve ya-
pabileceğimi düşündüğüm ıçın görevi kabul ettim.
STFA'da genel mudürken aldığım ucretten az olma-
sına rağmen..
"MAM" bütçesi içinde %5 olan sanayiden gelen
proje ge/ır/eri, görevi bıraktığımda %60'lan geçmişti.
UME'yi vaktinden önce tamamladım. Biyoteknoloji ve
Gen MühendisliğiEnstıtüsü'nu kurdum. Teknopark'ın
kuruluşuna başladım. Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Ens-
titüsü'nü kurdum (UEKAE). Aynca hiçbırkurumun sağ-
layamadığı bir miktarda Dünya Bankası kaynağını
MAM'ın modemizasyonu için TÜBlTAK'a kazandır-
dım (33 milyon do/arj.
Görevden aynldığımda benim, eşimin ve çocuk-
lanmın toplam mal varlığı 9 yıl önce göreve geldiğim-
deki mal variığımdan fazla değildi".
• ••
Diğer katkılar sonra...
(*) Kıbns gibi bir sorunun uluslararası çözümü, öy-
le görünüyor ki, ülkemizde "buyük kınlmalan" gerekti-
riyor. Çünkü Kıbns, sadece bir "sorun" değil, müthiş
bir "iç çatışma" konusu!
İSTANBUL CUMOK
KAHVALTISI
Her ayın 2. pazarı olarak saptadığımız
geleneksel sohbet ve bilgilendirme
kahvaltımızı
15.02.2004 tarihinde yine
Çatı Restoran'da yapıyoruz.
Tüm dostlarımızla birlikte olmak dileği ile
Tel: 0216 368 34 28
Faks:0216 368 33 56
e-mail: atmacali ttnet.net.tr
Rez: 0212 251 00 00
Istiklal Cd. Suriye Pasajı 348/10
KADIKÖYAİLE
1. MAHKEMESİ
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosvaVrüOOr 55 VasiTaj
Mahkememızce \erı-
len 21.11.2003 tarıh \e
2003 755Esas. 2003 408
Karar sa\ılı ılamı ile ts-
tanbul, Beşiktaş, Ortakö>
Mah C. l
7
. H: 669.
BSN- 3O'danüfiisaka\ıtlı
bulunan. Mehmet \e Sa-
bahat oğlu. 1949 doğum-
lu Sınan Serhat Tunçel
4721 s. TMK/nın 405
maddesı gereğınce \esa-
\et altına alınarak kendı-
sine aynı nüfusta kaşıtlı
bulunan 1945 doğumlu
kardeşı Mustafa Sadı
Tunçel vası tayın edılmış-
tır. Kevfıyet ılan olunur
30 12 2OO3Basın 5278
'İEURO UN6UST1C PR0GRAMMIN6
Hâftı Sonu PrecliioMr
Ba« Imngıç: 14 - 15 Şubst 2004
Yahya HAMURCU
N
NU» Practtöontr İ8TANBUL
28Şybat-07Mart2004
Tal: 0 212 381 77 77
NLP PracööonerANKARA
1u-18Nisan2004
Tel: 0 312 466 22 21
EftHm»n:DebraWYLDE
Hsfts Sooıı PııcUUoncr EHR
Başlangıc: 1 3 - 1 4 Mart 2004
Eytm«ı: M«tin ÇtNAROĞLU
Tel:0 232
NLP GRUP Ejjiram Dan
www ntpnf\jpxcm • O