Katalog

3 ARALIK 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER KKTC Cumhurbaşkanı yeni kitabıyla dünyaya sesleniyor: ' Yalan üzerine banş olmaz' Denktaş: Kıbns Girit olmasın Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş, yeni kitabında (Remzi Kitabevi) Kıbns 'ın geleceğine ilişkin görüşlerini tarih önünde bir kez daha gündeme getiriyor. Ada üzerine oynanan oyunlan, Rumlann R. DENKTAŞ uluslammsı alandaki manevrvlan vebu yönde işbitiikçi durumuna düşenlerin maskelerini birer birer indiriyor. Rauf Denktaş, "Kıbns Girit olmasın " diyerek tehlikeli gidiş konusunda tüm dünyayı uyanyor. Aşağıda Rauf Denktaş 'ın göriişlerini ve kitaptaki belgelerin bir bölümünü bulacaksınız. OZAN ENVER ÜSTE'NİN RAUF DENKTAŞ'A SESLENİŞİ ANLAMADIK Kıbrıs'ta Rum planını, Sen anlattın anlamadık. Annan'ın tüm yalanını, Sen anlattın anlamadık. Dediler kaçıyor tren, Kırmızı çalıyor siren. Almadan, hep biziz veren Sen anlattın anlamadık. Fırsatmış giderse gelmez Vermeden hiç dostluk olmaz Onlar aldığıyla kalmaz Sen anlattın anlamadık. Seni öz yurdun dışladı Marjinaller alkışladı Sular kokmaya başladı Sen anlattın anlamadık. Misafirdin kovdu yurdun Oysa neler umuyordun Sağır sultana duyurdun Sen anlattın anlamadık "Derdiniz derdimdir" dedin Kovulmayı beklemedin Sandık ki çok şey istedin Sen anlattın anlamadık. Seksen yıllık koca çınar Bükülse el âlem kınar Enver'inin canı yanar Sen anlattın anlamadık. İşte Akritas Planı... Kıbns Rumlan, yayımladıklan Akritas Planı ile suçüstü yakalandüar. Aşağıda buplanın bazı bölümlerini ibret için sunuyoruz. K1BRIS G İ R İT O L MA S i N Karargâhın görevl Türklerin planlı veya plansız her hücumuna karşı, Kıbns Rum halkının can ve malını, okullan vs. korumak ve Türklere karşı büyük çapta misillemeye girişmektir. SabOtSU g i U P İ a n : Bu gnıplar, Türklerin herhangi bir hareketine karşı, misillemeye girişeceklerdir. Türk semtlerinde girişilecek sabotaj hareketleri için genel bir plan hazırlanmahdır ve plana göre her kesimin sabotaj gruplan faaliyete geçirilmelidir. Silahsız halkı teşkilatlandırmak ve kendilerine av tüfekleri vermek. Böylelikle her evde bir av tüfeği bulundurmak ve ailenin emniyetini sağlamak mümkün olacaktır. Bu takdirde yoldan her geçen Türk'e ateş edebilecektir. L E F K O Ş A İKİNCİ BÖLGESİ HAREKÂT PLANI ENVER USTE ıbns Rum lideri Tasos Papadopulos. Portekiz Cumhurbaşkanı'na şöyle diyor: "Kıbns meselesinin kökünde 1974'e kadar bir arada yaşayan iki toplumun Türk askeri müdahalesiyle bölünmesi buhınmaktadır. Bunun sonucunda ada halkının yansına yakını yeıierinden edilmiştir." Bir halkı ve Elenizmi temsil ettiğini söyleyen Papadopulos bu yalaru söylerken yüzu kızarmadı mı? "Ada balkını Türk askeri böldü" sözünün utanılacak bir yalan olduğunu hatırlatmayacak mı? Ada 1963'te Rum liderliğinin Enosis için planladığı saldın ile bölünmüştür; Rum ortak Türk ortağı yok etmek ve Kıbns'a sahip çıkmak için saldınya geçmiştir. Bu nedenle 1964 Mart ayuıdan itibaren Ada'ya BM askeri gelerek, iki halkın arasında konuşlanarak katliamı önlemeye çahşrruştır. Portekiz Cumhurbaşkanı, *1974'e kadar Ada'da bir arada, banş içinde yaşamaktaydınız, BM banş gücünün 1964'ten itibaren Kıbns'ta işi neydi?" sorusunu sorarak Papadopulos'un yalanını yüzüne vurabilirdi; herhalde nezaket göstermiş ve bunu yapmamıştır! K A B ' Y E BAŞVURU NEDENİ Papadopulos, söylediği diğer yalanlar yanındâbirdetehditsavurdu: "Kıbns'm yeni bir Kosova olması arzu edümiyorsa ABD ve AB, Türkiye'ye Annan Planı'nı yeniden gözden geçinnesi için baskı yapmahdırtar" dedi. Papadopulos'a göre "AB bir hukuk birtiğidir", o halde, meşru Kıbns hükümetini çiğneyerek Türklere yardım yapamaz. gümrüklen açamaz, Ercan'a uçak indirmesine izin veremez? Papadopulos, "Yıl sonunda AB'nin Türkiye'ye tarih vennesi biz Rumlann çıkannadır. Tek şarümız Türkiye'nin bizi tanımasıdır, aksi halde bizi tanımayan bir ülkenin adayhğını onaylayamayız" diyerek "Kıbns" adina AB üyeliğine başvuru nedenini açıklamış oldu. 1963 'ten bu yana silahla, ambargolarla Kıbns'ın tümüne sahip çıkıp Türkiye tarafindan da tanınmayı elde edemeyen Rum liderliği, sah te bir unvan altında 1960 Anlaşmaları'nı çiğneyerek yapmış olduğu üyelik başvurusunu bu amaçla kullanarak Türkiye'nin Kıbns üzerindeki haklannı yok etmek siyasetini güdüyor. Bu nedenle de Kıbns Rum liderliği müzakere yoluyla yeni bir ortaklık kurma ihtiyacmda değildir; AB üyeliği müzakere yolunu tamamen tıkamış olacaktır, mesaj lannı yıllardır verdik. Dinleyen, kaale alan pek olmadı. Rumlann bu oyunlannın bizi cidden yeni bir Kosova'ya götürüp götürmeyeceğini hep birlikte göreceğiz. tki halka, iki eşit egemenliğe dayanmayan, yapay anlaşmalann bizi nerelere götüreceğini de birlikte yaşayacağız. Türk tarafinın referandumda 'Evet' oyunu "Kıbns Türkleri egemenlikten, iki devletii bir ortaklıktan vazgeçmiştir'* şeklmde yorumlayanlann karşısına yumruk gibi çıkıp aldandıkİannı haykırmamanm cezasını da birlikte çekeceğiz. 40 yıllık yalana dayalı Rum siyaseti karşısında, bugün "40 yılhk yanbş siyaset" denen siyaset bu yalana boyun eğmemek, Rum'u meşru hükümet olarak kabul etmemekti. Bugün, Rum idaresini Kıbns'ın tümüne şamil meşru hükümet olarak kabul edecek bir Türk hükümeti var mı? R U M LİDERLİĞİ SOYKIRIM YAPTI Kıbns meselesı 40 yıldır Birleşmiş Milletler'in gündemindedir ve halledilmiyor. O halde bir yerde bir hata vardır. Kimse bunu araştırmıyor. Kırk yıllık formüle devam ediliyor. u Her iki tarafta da siyasi irade gerektidjr" gibi beylik beyanatlarla zaman zaman, taraflardan birinde veya diğerinde "iradeeksikliğj** tespit edilerek eleştiriler yapılıyor. Konuya yaklaşımda yine değişikliğe ihtiyaç duyulmuyor. Yıllardır halledilemeyen bu *mesele" nedir, sorusu yine sorulmuyor! Kuşkusuz bunun nedeni ne ihmaldir, ne de bilgisizlik! Bugün, 40 yıllık ambargolardan usanıp gı na getirmiş halkımıza binbir vaat, tehdit ve tezviratla, içeriği bilinmeyen 9000 sayfalık *AB havucunu göstererek", buna "Evet" demesini sağlayanlar, bu halka uygulanmakta olan cezanm tümüyle kaldınlmasını değil de hafıfletilmesini savunmaya başladılar. Demek, haksızlığın varlıgını; haksız bir cezanın uygulanmakta olduğunu biliyorlardı ve hiçbir şey yapmadılar. Ta ki bu haksız ceza insanımızı bezdirsin ve bir meçhule EVET desüı! Işte uluslann hak ve hukuk anlayışı budur. Rum liderliği Kıbns'ta bir soykınm (genocide) uygulamıştır. PAPADOPULOSUN İNSAFI' Görevl: Truman Sokağı'ndan Dangli Sokağı'na kadar mevzilenip, Türklerin sızmalanna engel olmak. Devamlı olarak buzhanenin önünden Türk okullan ile civardaki Türk evlerine ateş açılacaktır. Birinci ve üçüncü gruplarla iplik fabrikası ve buzhane gruplan ile irtibat halinde bulunacaklardır. Toplanma yeri iplik fabrikasıdır. Bu grup tam kadrolu ve silahlı olup, ismi verilmeyen bir komutanın emrindedir. Bölge komutanı tarafindan verilecek emri alır almaz derhal sabotaj hareketlerine girişecektir. Sıra ile bölgedeki Türk ailelerini bertaraf edecektir. R U M YERALTI TEŞKILATININ SORUMLULARı Başkan (Görünen): tçişleri Bakanı Potikarpos Yörgacis, BaşkanvddB: Çalışma Bakanı Tasos Papadopulos (Şimdiki Rum Yönetimi Başkanı), Kurmay Başkanı: Milletvekili Nikos Kosşis, Harekât Şube Müdürü: TemsDciler Meclisi Başkanı Glafkos Klerides (Sonradan ıkı dönem Rum Yönetimi Başkanı) Rum'un "Ben Kıbns'ım,ben Kıbns hükümetryim, ülkem işgal albndadır" siyaseti karşısında bu siyaseti dengeleyecek tek atılım "KKTC'nin varhğı, Kıbns Türklerinin Kıbns'ta self determinasyon hakkma sahip iki HALK'tan biri olduğu ve yeniden kurulacak bir ortakhğın kancı olabibnesL yeniden Enosis uğruna yıkılmaması için iki devlet arasında kurulmasr olduğu gerçeğine rağmen (ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de onayladığı halde) bunu savunmak affedilmez bir hata oldu. "Kırk ydhk yanhş potitikalardan" bir U dönüşü yapıldı ve Türkiye şimdı Papadopulos'un insafına kalmış durumda AB'den tarih bekliyor. Tarih verildiği takdirde Papadopulos'un ve Yunanistan'ın itirazı olmadığı için verilecek ve üyeliğe giden o uzun yolda Türkiye'den neler istenecek, neler alınacak? Düşünmesi bile insam ürpertiyor. Yapılan fedakârlıklar, elde edilmiş olan haklar bu kadar ucuza heba edilmemelidir. Lefkoşa Bölgesi kadrosu Denktaş, yeni yayımlanan kitabında özellikle gençlere sesleniyor... Başkan: Nikos Yuannu, Yardımcı: Petros Kondopirgu, Yedek Kuvvetler Komutanı: Kıbns Ordusu Yüzbaşısı Tasos Marku, Lefkoşa Şehir Komutanı: Spiros Nikolau, Lefkoşa Kazası Komutanı: A. Angeiidis. Mustafa Aydemir, Topçu Mülazım Mustafa'nm öyküsünü gün ışığına çıkardı Destan gibi bir yaşam EMdMKAYA "O, dört küçük topu ve kocaman yüreğhie tngüizlerin dev uçak gemisi Ben My Chree'yi Meis^te sulara gömdü. Bir diğerini savaş dışı bırako. tki >iize \akui irili ufakh tekneyi ve Fransız topçu tabyalannı top ateşiyte yakn. Akdeniz'de sahillerimize ölüm kusan Fransız savaş gemileri Paris 2 ve Alexandra'yı Kemer'de baünk Çanakkale'den Kurtuhış Savaşı'na kadar her cephede savaştı. I. Dünya Savaşı'nda yeniBp süahlarınıız etimizden ahnırken İngiliz komutanlar bir tek bu şanlı batananın toplannı almayı askeri şerefe aykın saydı. Bu dört top daha sonra onun eDerinde Kurtuhış Savaşmuzda Ege'de düşmanı haDaç pamuğu gibi ara." Uçak gemisi batıran Türk Topçu Mülazım Mustafa Ertuğrulun unutulmuş kahramanlıklarla dolu öyküsünü gün ışığına çıkaran dalgıç Mustafa Aydemir, yıllar süren çalışmalannı bir kitapta topladı; "Ben Bir Türk Zabitiynn'', Denizler Kitabevi'nden çıktı. Kemer açıklannda 1995 yılında keşfedilen bir batığı araştıran Mustafa Aydemir, efsanevi bir Osmanlı zabitinin bilinmeyen anılanna ulaştı. Aydemir'in derlediği kitapta, 1. Dünya Savaşı'nda 4 topçu bataryasıyla enkazı halen Antalya'nın Kemer ilçesi açıklannda bulunan Paris 2 ve Alexandra adlı Fransız savaş ustafa Aydemir, ya'da 1953 yılında doğMDenizlerde geçen Antaldu. bir ço USTA DALGIÇ Eyübopı'ı«annıatöraıiııevakınlanwdosamkanML(HlLAL KOSE) Eyüboğlu 24. ölüm yıldönümünde anıldı tstanbul Haber Servisi Eski CHP genel sekreterlerinden OrhanEyüboğhı, ölümünün 24. yıldönümünde yakınlan ve dostlan tarafindan mezan başında anıldı. Eyüboğlu Eğitim ve Kültür Vakfi tarafindan Zincirlikuyu Mezarlığı'nda düzenlenen törende konuşan vakıf yönetim kurulu üyesi AK İhsan Eyüboğlu, Orhan Eyüboğlu'nun Türk siyasi hayatına damgasını vurmuş çok değerli bir siyaset adamı olduğunu belirtti. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül de Orhan Eyüboğlu'nun sosyal demokrat harekete büyük ivme kazandırdığını anlatarak "Orhan Eyüboğlu, bir hoca, üstat, partide herkesin Hhnat ettiği bir isimdi" dedi. CHP'nin iktidara taşınmasında Eyüboğlu'nun büyük hizmetlerinin bulunduğunu dile getiren Sangül şunlan söyledi: "Orhan Evüboğlu'na görevimia yerine gedrmek isth orsak, partimizi yeniden tek başına iktidara taşımamız gereldr." İNATÇI BİR ATATÜRKÇÜ Cumhuriyet Vakfi Başkan Yardımcısı AlevCoşkun ise Eyüboğlu'nun, yılmaz ve inatçı bir Atatürkçü olduğunu belirterek "CHP iktidar olduysa bunun altyapısmda o vanh" dedi. Eyüboğlu'nun bazı partili arkadaşlan, dostlan ve yakınlannın katıldığı tören dua okunmasıyla sona erdi. CHP Genel Başkanı DenizBaykalda Orhan Eyüboğlu'nun aile fertlerinden Sacit Eyüboğhı'na bir mesaj gönderdi. cukluğun ardından 1975 yılında Caddebostan'daki Türk Balıkadamları Kulübü'ndenilk dalgıç brövesini aldı. Bunu Tecrübeli Derinsu Balıkadamı Brövesi ve dalgıç hocalığı görevleri izledi. Aynı kulüpte dalış okulu ve teknik komite başkanlığı yapto. Sualtı Milli Takımı'nda Türkiye'yi temsil etti. 1981'den bugüne dek Istanbul Arkeoloji Müzesi'ne kayıtlı dünyanm en büyük amfora koleksiyonlanndan birini oluşturdu. gemilerini ve bir İngiliz uçak gemisini batıran Mustafa Ertuğrul'un yaşamı ve başanlan, belgeîeriyle birlikte anlatılıyor. Bir batıktan hareket ederek "yan destan" bir öykü ile karşılaşan Aydemir, kitabını İngiliz ve Fransız arşivleriyle Ertuğrul'un anı ve çizimlerinden yola çıkarak hazırlamış. Kemer limanının açıklannda 1995 yılında otuz metre derinlikte bulunan ve herkesi çok şaşırtan buharlı bir sa vaş gemisine ait batığın sırnnı 7 yıl süren uzun bir araştırmanın ardından çözen Aydemir'in kitabı tarihe de ışık tutuyor. Kitabın kahramanı Ertuğnıl'u "Ateştengömleğisırtıııageçiren her Türk askeri gibi cepheden cephe>e koştu. Küçücuk dağ bataryası ile dünyanm en güçlü donanmalanna ait gemileri Akdeniz'in derinliklerine gömdü" cümleleriyle anlatan Aydemir, kitabı için Ertuğrul'un ailesinden de çok sayıda kişi ile görüşmüş ve hemen hiçbir yerde kaynağı olmayan, hatta Genelkurmay arşivlerinde bile izine rastlanamayan Akdeniz'deki deniz savaşına ilişkin ilk kez gün yüzü gören bilgileri elde etmiş. Dünya denizcilik ve savaş tarihinde ilk kez bir uçak gemisini topçu ateşiyle batıran Ertuğrul'un öyküsünün tanıklıklarla anlatıldığı belgesel yapıt, Türk siyasi tarihi için de önemli bir kaynak olma özelliğine sahip. Mustafa Ertuğrul'un anılannı yazmaya 1995 yılında Kemer açıklanndaki Paris 2 batığına daldığı zaman karar verdiğini belirten Aydemir, Ertuğrul'un anılannı Fransız ve İngiliz kaynaklanndan da doğnıladığını vurguluyor. Aydemir kitabını şöyle anlatıyor: "Şimdi biliyorum Birazdan sfcder de bfleceksiniz. Bu kitap, 'her nasılsa yıllar yıh' derinlerde gizli kalmış bizim tarihimizin' kitabıdjr." Yıl 1915, Harp Okulu mezunu Mustafa Ertuğrul.