20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 ARALIK 2004 PAZARTESİ 8 Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak S PB PB PB B B B B Y 1J T 10 11 12 12 11 13 11 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas Antalya 8 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Van B S PB PB PB S S B 15 15 6 9 5 6 3 0 PB Hakkâri B 16 Kars K 8 Sısl. , BuLtlu PB 3 Berlın B 2 Moskova B 3 Aşkabat P B 0 Budapeşte PB 12 Astana dığer yerler az bulutlu ve Stockholm B 3 Madrid B 1 Taşkent açık geçecek Yağışlar Londra B 8 Viyana Karadenızın kıyılannda Amsterdam B 1 Belgrad B 5 Baku yağmur. ıç kesımlerde . ~ ~ B 7 Bjşkek Sofya karta kanşık yağmur ve Y 16 Tiflis Roma karşeklınde olacak HaB 15 Kahire va sıcaklığı tum yurtta Bonn B 2 Atina bırazartacak Münih B 4 Zürih B 3 Şam R k B r u K S e l r a r l s B J k Yurdun kuzey ve doğu kesımlen parçalı çok buluttu, Karadenız yağışlı yurdun ıç doğu kesmlen ile Marmara sıslı Qsıo TJ : HelSinkl DIŞ MERKEZLER Y K Y 5 3 14 B 8 Y 12 K 5 Y 20 K 1 «Tahran B 12 Sulu kar m w Parçalı bulutlu Çok bulutlu ı Yağmurtu Kariı > Gök gurultülü CHP Cenel Başkanı Baykal: Erdoğan'ın taslakta yapılmasını istediği değişikliklere olumsuz yanıt verilcü Yanm porsiyon üyeliğe razılar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkaru Deniz Baykal, AB'nin tam üyelik dışında herhangi bir formülü gündeme getirmesi halinde Türkiye'nin bütün kurumlanyla, "teşekkür ederiz" diyebilme kararlılığını göstermesini istedi. "Yoksa Türkiye'ye yanm porsiyonluk üyelik gelir" diyen Baykal, hükümete "17 Aralik günü çıkacak karan beğenmezsen ne yaparsın" diye sordu. Baykal yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, "sözüyle, içeriğiyle, önerdigi uygulamalarla tam üyelik dışında bir modele sürüklemeye yönelik bir zirve karannı 'hayır teşekkür ederim' diye reddedeceğini" halen açıklamadığına işaret etti. Türkiye'nin Cumhurbaşkanf ndan Meclisi'ne kadar tüm devlet kurumlanyla birlikte bunu söylemesini isteyen Baykal, "Bunu ilan etmediğimiz zaman onlara cesaret verilmiş oluyor. Diyortar ki, 'Türkiye ne verilirse onunla yetinecek, razı olacak'. Yani yanm porsiyonluk ortaklık da olsa sorun yok, çünkü Türkiye razı" dedı. Hoüanda'dan rest rinin aksine şekilleniyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, taslak metin üzerinde süren tartışmalarda gelinen son aşama şöyle: içinde yürütülen görüşmelerde, 17 Aralik karannda müzakerelerin "ucu açık" bir süreç olduğunun belirtilmesi büyük ölçüde netleşti. Hükümetin bundan sonraki çabası, karar metninde "tam üyelik" hedefinın de güçlü bir ifedeyle yer alması için çaba göstermek olacak. Ancak Fransa ve Avusturya'nın, müzakerelerin olumlu sonuçlanmayabileceği ifadesine de kararda yer verilmesi konusunda baskısı sürüyor. tarihl: Türkiye, müzakerelerin 26 Nisan 2005'te başlamasını istiyor. Ancak AB içinde müzakerelerin ekim ayında başlatılması eğilimi güçlenmiş durumda. 17 Aralik karannda, bir tarih belirtilmeden müzakerelerin Ingiltere'nin dönem başkanlığında başlatılacağına da yer verilebileceği ifade ediliyor. GUNDEM M SAABLA UT F A B Y • Baştarafı 1. Sayfada zakere tarihini alacağını, taslakta yer alan koşullann ise 25 üye arasında dengeleri ve uzlaşmayı yansıtacağını söyledi. Hollanda Başbakanı, AB içınde birçok hükümetin iç politikada Türkiye tartışmalan nedeniyle zor bir dönemden geçtiğini, bu nedenle hazırlanan taslakta yer alan koşullann 17 Aralik'a kadar değişmesini olanaklı görmediğini aktardı. 'Ucu açık1 müzakere: AB 'Koşullara takılmayın' Dışişlen Bakanı Abdullah Gül'ün de AB'li üst düzey yetkililerletemaslannda, "Müzakere koşullarına takılıp kalmayın. Önemli olan, müzakere tarihinin verilmesi. Böyle bir dönemde daha iyi bir karar çıkarmak mümkün değil" tavsiyesini aldığı öğrenildi. Hükümetin AB içinde yürüttüğü temaslarda başan kazanamaması nedeniyle 17 Aralik karan Türkiye' nin beklentile Müzakerelere başlama Hükümete çağri: Temennlyl bırakın Baykal, hükümete, "Temenniyi bırak, 17 Aralik günü zirveden tam üyeliği koşulsuz öngören karar çıkmazsa ne yaparsm, onu söyle. Siyasi irade budur, kararhlık bndur, sonuç alacak tavır budur" diye seslendi. Konsey karannda ikili bir yapı olacağını, bir tarafta Türkiye'nin olumlu adımlan anlatılırken diğer tarafta "mayınlar ve bubi tuzaklannın" yer alacağını kaydeden Baykal, "Biz Türkiye olarak buna 'evet' dediğimiz anda, bir başka istikamete gireceğiz ve o istikamet artık 10 yıl sürecek sıkıntılı bir istikamet olacak" diye konuştu. Baykal, hükümet "yanm porsiyon üyelik gelirse masadan kalkanz" diyemediği için Brüksel'e birlikte gitmedıklerini kaydetti. mnmasi: Hükümet. Kopenhag siyasi kriterleri arasında bulunmayan Kıbns'ın, zirve sonuç bildirisinden çıkanlması konusunda AB'yi ikna edemedi. Tutumunda geri adım atan Erdoğan, AB'nin Kıbns Rum Yönetimi'ni tanıma beklentisini, müzakere tarihi verildikten sonra ele alabileceklerini söyledi. Erdoğan'ın bu adımınuı ardından, AB'nin 17 Aralik karar taslağındaki ifadeyi yumuşatabileceği, ancak bunun kararda yer alacağı belirtiliyor. Kıbns Rum Yönetimi'nin, son ana kadar nasıl bir taktik izleyeceği ise belirsizligini koruyor. Müzakere kO$UİIari: Türkiye açısından en önemli konuyu oluşturan, müzakere sürecinin uygulama esaslan konusunda hükümet hiçbir değişildik sağlayamadı. AB Dönem Başkanı Hol Rum Yönetimf'nin ta landa'nın hazırladığı taslak metinlerde, AB Komisyonu tarafindan 6 Ekim'de önerilen müzakere çerçevesi daha da katılaştınldı. Türkiye'nin tam üyelik aşamasına geçebilmesi için dış politikadan tanma, sağlıktan eğitime, 31 başlıkta müzakereleri tamamlaması gerekiyor. 'Ancak 2014 sonrası' 17 Aralik karar taslağında ise Türkiye'nin mali yük getirebılecek müzakere başlıklanna ancak 2014 sonrasında geçebileceği belirtiliyor. Her bir müzakere başlığının açılması ve kapatılması, AB'nin önceden belirleyeceği kıstaslann karşılanmasına bağlı olacak. AB, serbest dolaşım gibi alanlarda, kalıcı sınırlamalar, geçiş dönemleri ya da derogasyonlara başvurabilecek. AB'nin önceki aday ülkeler için başvurmadığı kalıcı sınırlama gibi yöntemler, Birlik'in kurucu anlaşmalanna da aykınlık taşıyor. • Baştarafı 1. Sayfada Bunun şu anda devam eden süreçten bir farkı yok. AB temsilcilerinin "bizim kriterlerimiz" diye masaya getirip "Meclisinizden bu konularda yeni düzenleme çıkmalı" dediği "ev ödevleri" yeni bir ad altında istenecek, o kadar. O ad da Tam üyeliğe giden yola ulaşılması için başlatılan müzakereler" olacak. Ay başından beri 17 Aralik bildirisinin taslakları konuşuluyor. İlk dört tamam, cumaya kadar bir o kadar daha çıkması gündemde. Salt bu kadar taslak bile AB'nin Türkiye'ye ilişkin karariarında ne kadar ikircikli olduğunu gösteriyor. Bu gidişle 17 Aralik bildirisi şöyle yorumlanacak: Birinci taslaktan iyi, dördüncü taslaktan kötü, beşinci taslaktan kanşık, ikinci taslaktan daha net, altıncı taslaktan geri, yedinci taslaktan ileri, sekizinci taslakla ikinci taslagın karması, bu karmanın içine altıncı taslaktaki olumsuzluklann eklenmesi... Bu hafta sonunda alınacak kararı Türkiye'nin nasıl yorumlayacağını öngörmek için geçen haftanın seyrine bakmakta yarar var. Haftanın başında her şey kötü idi. İlk taslaktan bile olumsuz ekler geliyordu. Bu durum şu başlıklarla yorumlanabilirdi: AB işi yokuşa sürüyor... AB Türkiye'yi anlamıyor... Brüksel'de hava döndü... AB taslakçıları Türklerin genlerini çok iyi bildiği için taslaklarda birkaç sözel değişiklik yaptılar. Bunu da şöyle başlıklamak gerekirdi: Ankara bastırdı, AB geri adım attı... Erdoğan AB'yi dize getirdi... AB, Türkiye'yi dördüncü taslakta anladı... NATO kafa NATO mermer! Yazının başlığını, haftanın başıyla sonu arasındaki bu duygusal değişikliği anlatmak için koyduk. Biz Türkler ne yazık ki beynimizden çok kalbimizte düşünüyoruz. Böyle olunca da ülkeleri dost ve dost olmayan diye ayınyoruz. Dost ülkeden kazık yiyince onlan kalbimize gömüyoruz. Dost olmadığını düşündüğümüz ülkeler beklemediğimiz bir adım atınca bu kez onlan mezardan çıkanp yeniden gömünceye dek dost ilan ediyoruz. Karşıt olduğunu düşündüğümüz bir ülkeden ziyaretçi gelince hemen mezarlıktaki adlar bölümünü siliyoruz. Bu gidişle kalbimizin yansı kimsesizler mezarlığına dönecek! Churchill kendince en gerçekçi olanı söylemiş: "Ingiltere'nin hiçbir zaman ezeli dostlan ve ezeli düşmanlan olmadı. Hep ezeli çıkartan oldu." Sonuç olarak ülkeler arasındaki ilişkiler bu söze çıkar. Işte, AB sürecinde yaşadığımız sıcak örnek. 1991'de Sovyetler'in çökmesinden sonra Varşova Paktı dağıldı ve Doğu Avrupa ülkelerinin tümü kendilerine yeni bir güvenlik şemsiyesi aramaya başladı. Tümünün birteştiği ortak şemsiye şu oldu: NATO! NATO'da kararlar oybirtiğiyle alınıyordu, bu ülkelerin tam üye olması için Türkiye'nin de eveti gerekiyordu. Macaristan'dan Çek Cumhuriyeti'ne, Litvanya'dan Slovakya'ya kadar tümünün liderieri, dışişleri bakanlan Ankara'nın kapısını aşındırdı. Şimdi kafasını aşındınyor! Arkadaşlar NATO kafa NATO menner! Litvanya, Türkiye'ye tam üyelik perspektifınin verilmemesinden yana, Slovakyatuttu Ermeni soykınm yasası çıkardı. Şimdi bu ülkelere kızıp "Yuh size, bu dostluğa yakışır mı; kalbimizde yeriniz vardı, şimdi boşluk oldunuz" demenin bir yararı var mı? Kalbimizi ulusal değerlerimizi paylaşıp büyüteceğimiz, beynimizi ulusal çıkarianmız için kullanacağımız güzel günlere... ; c ankcum(S cumhuriyet.com.tr 'Erdoğan Köşk'e hazırlanıyor' Alman Der Spiegel,AB 'nin 17Aralik'ta tarih vermesinin Erdoğan 'ı güçlendireceğini yazdı CSUlideriStoiber ise 'Türkiye'nin tam üye olmaması için herşeyiyapacağız'dedi BERLİN (AA) Alman Der Spiegel dergisi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın * gücünün arttığını belirterek Erdoğan'ın cumhurbaşkanlıgı görevine hazırlandığını iddia etti. Dergıde, "Batı'yaYönelmiş Sultan" başlığıyla verilen haberde, 17 Aralık'taki AB zirvesüıde Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlanması yönünde karar alındığı takdirde Başbakan Erdoğan'ın gücünün daha da artacağı kaydedildi. Bazı çevreleülkede "muhafazakâr bir devrim" yapılmasından endişe ettikleri ifade edilen haberde, Türkiye'nin eski Bonn Büyükelçisi CHP Milletvekili Onur Öymen'in, Erdoğan 'ı muhafazakâr çevreleri güçlendirmekle eleştirdiği, gazeteci Emin Çölaşan'ın da Başbakan Erdoğan'ın devleti adım adım kendi kontrolü altına almaya çahştığını iddia ettiği belirtildi. Haberde aynca ABD Başkanı George Bush'un Istanbul'a yaptığı ziyaret sırasuıda ABD'deki gibi bir başkanlık sisteminin Türkiye'de de uygulanması konusunda Erdoğan'ı ikna etmeye çalıştığı öne sürüldü. Welt am Sonntag gazetesi de, "Modernliğe sıçramaya hazırlanan muhafazakâr ülke" başlığıyla verdiği haberde, Türkiye'de modern şehırlerin yanı sıra hâlâ geri kalmış bazı şehirlerin bulunduğunu ancak halkın büyük çoğunlukla AB'den beklentileri olduğunu yazdı. Berliner Morgenpost gazetesi de "Erdoğan AB'ye saldınyor" başlığıyla verdiği haberde, Erdoğan'ın, "Bild am Sonntag" gazetesine verdiği demecinde, AB'yi aynmcılık yapmakla, Alman Birlik partilerini de (CDU CSU) Türkiye'nin AB üyeliği konusunu iç politika malzemesi yapmakla eleştirdiği hatırlatıldı. göstererek "Frankfurter Allgemeine Sonntagszeitung" gazetesine şunlan kaydetti: "Erdoğan, 17 Araük'ta Türkiye ile müzakerelere gerçek anlamda 'ucu açık' şekilde başlanması için benim ve Angela Merkel'in her türlü çabayı harcayacağımızı bilsin. Her halükârda 2006 yılında iktidara geldiğimizde Fransa gibi ortaklarunızla birlikte Türkiye'nin AB'ye tam üye olmaması için çaba harcayacağız." Avrupadaki insanlann çoğunun Türkiye'nin üyeliğine karşı olduğunu öne süren Stoiber, "TürkiStolberden sert tepkl ye'nin tam üyeliği, Avrupa'nın insanlan tarafından Alman Hıristiyan Sosyal Birlik Partısi (CSU) Genel önlenecektir. Avrupa'yı zorlamamak için hedefimiz imBaşkanı Edmund Stoiber de, tiyazlı ortaklık" dedi. Erdoğan'ın demecine tepki ATO Başkanı Aygün: AB iç bunalım yaratmak istiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün. AB'nin azınlık konusunu kaşıyarak ve rakamlan çarpıtarak "Türkiye'de iç bunalım yaratmak istediğini" savundu. Aygün. Leyla Zana ve arkadaşlannın "devletin üniter yapısını bozma suçunu işlediklerini" belirterek haklannda soruşturma açılmasını istedi. Aygün, yaptığı açıklamada, ekim ayuıda yayımlanan AB Ilerleme Raporu'nda yer alan azınlıklara ilişkin sayısal verilerin bugüne kadar yapılan çalışmalarla paralellik göstermediğini vurguladı. "AB'ye göre Türkiye'de Türkler azınlık" diyen Aygün, söz konusu raporda, ilk kez "Müslüman azınlık" ve "Müslüman olmayan azınlık" ka\Tamlarına da yer verildiğine dikkat çekti. Türkiye'de hukuki ve siyasi bakımdan bir "Kürt azınlık"tan söz edilemeyeceğini belirten Aygün, "Kürtler devletin asü unsurlan arasındadır" dedi. AB'nin hiçbir gerekçe yokken azınlıklar sorunu varmış gibi bunu flerleme Raporu'na koyduğunu vurgulayan Aygün, "Bunun nedeninin Türkiye'deki unsurlara, 'Biz arkaruzdayız' mesajı vererek, devletin üniter yapısına karşı harekete geçirmek" olduğunu kaydetti. %tfoğan, 6 haftadır görüşmedfği Edelman ile bir araya gelecek KEStN KONUŞTU ABD açıldama beldiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 6 haftadır randevu vermediği ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman'ı bugün makamında kabul edecek. ABD ile hükümet arasında Felluce operasyonuna gösterilen tepkiyle başlayan ve ekümeniklik tartışmasıyla büyüyen gerginliğin ardından gerçekleşecek görüşme, ilişkilerin düzeltihnesi açısından önem taşıyor. Edelman'ın, Irak'taki gelişmeler ve Türkiye'nin AB süreci başta otaıak üzere ABD yönetiminin görüşlerini de aktaracağı öğrenildi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre Washington yönetimi, ABD'ye yöneltilen sert tepkilerin ardından AKP hükümetinden bir açıklama bekliyor. Dışişlen Ba kanlığı'nın yaptığı ve ABD ile ilişkilerin önemini vurgulayan açıklamayı olumlu karşılayan ABD'li diplomatlar, hükümetten gelen tepkilerin çok farklı spekülasyonlara neden olduğunu belirtiyorlar. Diplomatlar, Erdoğan'dan hükümetinin ABD ile ilişkilere verdiği önemi vurgulayan siyasi biraçıklamayaparak spekülasyonlann önüne geçmesinin beklendiğını kaydediyorlar. Erdoğan: Karar olumlu olacak Haber Merkezi Başbakan Recep Tajyip Erdoğan, 17 Aralık'ta Türkiye için olumlu bir karann çıkmasına kesin gözüyle baktıklannı söyledi. Türkiye'nin AB'ye girmeyi samimiyetle istediğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin içinde yer almadığı bir AB'nin 'Hıristiyan kulübü' demek olduğunu söyledi. Konya Belediyeler Birliği tarafindan düzenlenen "Yerel Yönetimler" toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, AB'yi Türkiye için "kurtuluş reçetesi" gibi görenler olduğunu, bu tavnn kesinlikle yanlış olduğunu söyledi. 17 Aralık'ta olumlu bir karar çıkmasına kesin gözüyle baktıklannı belirten Erdoğan, evrensel değerlerle bürünleşmesi için Türkiye'nin AB'ye girmesinin şart olduğuna dikkat çekti. TÜPkiye'nin AB'ye maliyeti • \TYANA (AA) Avusturya Başbakanı Wolfgang Schüssel, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğine ilişkin "şüpheleri" olduğunu söyledi. Türkiye'de hâlâ insan haklan ihlalleri olduğunu öne süren Schüssel. "AB sınırlan içinde insanlann iltica etme nedenlerinin tümüyle ortadan kaldınhruş olması gerekir" diye konuştu. "Türkiye'nin üyeliğinin AB'ye yılda 25 ila 30 miryar Euro'ya mal olacağını" savunan Schüssel, bu paranın nasıl karşılanacağının açıklığa kavuşturulması gerektiğini söyledi. Schüssel, "Her şeye rağmen Türkiye'ye kapıyı açmak zorundayız" dedi. 7 'Avrupa kapılarını açmah Avrupa Genclik zirvesi Sangül gençleri siyasete çağırdı Istanbul Haber Servisi Şişli Belediyesi ile Yerel Gündem 21 Ulusal Koordinatörlüğü'nce düzenlenen "Avrupa Gençlik Zirvesi"nde genç katılımcılar Türkiye'nin AB üyeliğini tartıştı. Dedeman Otel'de önceki gün başlayan iki günlük toplantının açılışında konuşan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül, AB üyeliği yolunda gençlerin de karar mekanizmalarında yer almalannın önemine değinerek gençlere "kendilerine yakın gördükleri partiye girerek siyasetle ilgilenmeleri" öğüdünde bulundu. Dün gerçekleştirilen "AB'ye Giriş Sürecinde Yerel Yönetimlerde Ğençliğin Rolü" konulu panelde söz alan Ağn'nın Doğubeyazıt ilçesi Belediye Başkanı Mukaddes Kubilay, "Bölgemizde de ilçemizde de temel sorun işsizliktir. Sorunlardan en fazla etkilenen kesim de genç nüfustur" diye konuştu. Ankara'nın Keçiören ilçesi Belediye Başkanı TurgutAltınokda gençlerin çağın gerekliliği bilgi ve teknoloji konusunda çalışmaya da teşvik edilmeleri gerektiğini kaydetti. AB üyesi 20 ülkeden 40 gençlik temsilcisi ile Türkiye'den 160 temsilcinin katıldığı zirve, dünkü etkinliklerin ardından sona erdi. • LONDRA (AA) tngiltere'de yayımlanan The Observer gazetesi, Avrupa'nın Türkiye'ye kapılannı açmasını istedi. Gazetede yer alan mâkalede 17 Aralik zirvesine dikkat çekilerek yanıtın "Hayu" olması durumunda AB'nin bir "Hıristiyan kulübü" olduğunun bir kez daha doğrulanmış olacağı kaydedildi. Mâkalede, yanıtın olumlu olması halinde de AB'nin en büyük nüfusunu banndıran ülkesinin Müslüman bir ülke olacağuıa dikkat çekildi. ACI KAYBIMIZ Acıpayam yöresinde Kuvayı Milliye'yi oluşturan belediye reisi Bahri Paköz'ün oğlu, 1931 Denizli Yeşilyuva doğumlu, 1957 Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu 5. Dönem CHP Denizli Milletvekili AB liderlerine gönderilen mektupta, müzakerelerin gecikmeden başlatılması istendi TÜSIAD: Hedef tam üyelik olmab Istanbul Haber Servisi Türk Sanayicileri ve Işadamlan Derneği (TÜSlAD), 17 Aralık öncesi Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanlanna bir mektup gönderdi. Dernek başkanı Ömer Sabancı imzasıyla gönderilen mektupta, "AB, katıhnı müzakerelerini, gecikmeksizin ve yeni koşul öne sürmeksizin, Türkiye'nin tam üyeliği ile sonuçlanması hedeflyle başlarmabdır" dedi. AB üyesi ülkelerin liderlerine gönderilen mektupta, Avrupa Konseyi'nin, Türkiye'nin üyelik müzakerelerinin başlaması konusunda vereceği karann, TürkiyeAB ilişkilerinde yeni bir döneminbaşlangıcı olacağı vurgulandı. Mektupta, "Türkiye açısından AB üyeliğinin her zaman bir uygarlık projesi olduğu ve Türkiye'nin çoğulcu ve demokratik bir siyasal düzenin günümuzdeki standartlarını yakalamaya yönelik yüzyıllar süren dönüşümünün, AB'ye eşit temelde üyeliğiyle taçlanacağı" dile getirildi. Mektupta, "AB açısından Türkiye'nin katılımı hakkında verilecek karann, her şeyden önce AB'nin kendi kitnu'ği ve geleceğe yönelik olarak küresel bir aktör konumu edinmesiyle bağlantılı olacağı" kaydedildi. ' Sayın Karar agık olmalı TÜStAD'ın Türkiye'nin AB üyeliği doğrultusunda ilerlemesi için sağlayabileceği hiçbir katkıyı esirgemediği vurgulanan mektupta, Türkiye'nin üyelik konusundaki çabalannın Avrupa Komisyonu'nun son raporunda takdirle vurgulandığı kaydedildi. Mektubun son bölümünde alınacak karann açık olması gerektiği belirtilerek şu görüşlere yer veril di: "Bu nedenle biz de 17 Aralık tarihinde alınacak karann açık olmasını bekliyonız. AB, katılım müzakerelerini gecikmesizin ve yeni koşul öne sürmeksizin, Türkiye'nin tam üyeliği ile sonuçlanması hedeflyle başlatmalıdır. Bize göre, AB'nin oluşmuş nesnel ilkeleri ve müktesebatı ile uyum göstermeyen bir karar, affedilmeyecek bir tarihsel sorumluluk anlamına gelecek ve bu, uzun zamandır süregelen bütünleşme sürecine ciddi bir zarar verme olasdıgını gündeme getirecektir." 12 Aralik 2004 tarihinde Ankara'da vefat etmiştir. 13 Aralik 2004 Pazartesi günü saat 11 OO'de TBMM'de yapılacak tören sonrasında Kocatepe Camii'nde öğle namazı kılınacaktır. 14 Aralik 2004 Salı günü Denizli Ulu Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Bozkurt ilçesi, Yenibağlar Köyü'nde aile mezarlığına defnedilecektir. Eşi Suna Paköz Çocukları M. Çiğdem Paköz Gfirhan, Gül Deniz Tokat ve Mehmet Özgür Paköz ÖMER İHSAN PAKÖZ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle