20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 ARALIK 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA ekonomi@ cumhuriyet.com.tr EKONOMI 13 ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Türkiye'nin AB üyeliğıne giden yolu sisler içindedir. Brüksel stsinin ne kadar dağılacağı önümüzdeki günlerde görülecektir. Bu bağlamda, ülkemizin, çok ilginç olan yollann ekonomı politığıne değinmek gerekiyor. Demiryollanyla ilgili bir olay, sonraki gelişmelere örnek sayılabilir. Eski yazarsiyasetçi Samet Ağaoğlu şöyle anlatır: Demiryolları yapımına önem verildiği 1945 öncesinde bir milletvekili aynı zamanda demiryolu yüklenicisidir. Yükleniciler, yaptıklan yolun uzunluğuna göre para almaktadır. Orta Anadolu'nun düz arazisinde demiryolunun eğri büğrü, giderek "S" harfi gibi yapılmakta oluşu tartışma konusu olun Meclis'te gündeme getirilir. Demiryolunun neden S gibı yapıldığı sorulur. İlgili milletvekili kürsüye çıkar ve esas olarak şöyle der " Ben özel mülkiyete saygı duyanm. Yolu vatandaşın taıiasının ortasından geçirip çiftçiye zarar veremezdim; yol, bu nedenle tarta sınırlanndan geçiyor". Gerekçenin güzelliğine ne dersiniz!? • •• Türkiye, ABD dayatmasıyla, 1950 sonrasında demiryollarını tamamıyla bir yana bıraktı ve karayolu yapımına ağıriık verdi. Işin başında devlet elıyle bırkaç on yıl oldukça iyi işleyen bir karayolu yapımı örgütlenmesi ve etkili bir karayolu yapımı gerçekleştirildi. Karayollannın mühendis ve işçileri, büyük bir özveriyle en iyisini yapmaya uğraştı. Daha sonra, yine yoğun dış baskılar sonucu, karayolu yapımı kamu girişimi olmaktan çıkanldı, özel girişime bırakıldı; otoyollann ve "ikili" yollann yapımı özel girişim eliyle yürütüldü ve yürütülüyor. Her iki türdeki yol yapımında da gerek ekonomik, gerekse teknik bakımlardan, etkinlik, verimlilik ve uzun dönemli yararmaliyet ilkelerine bağlı kalındığını söylemek çok güçtür. 0 kadar ki Türkiye otoyollarının ortalama km. maliyeti, dünyada geçerii maliyetin neredeyse iki katına ulaşıyor. Birçok yerde, yollar yıne S harfini andınyor; tasanm ve yapım aşamalannda büyük ekonomik kayıplar yaşanıyor. Bilindiği kadarıyla, "ruşvet ve yolsuzluk sıralamasında", yol yapımı, bankacılıktan sonra ikinci sırayı alıyor; özel sermaye birikimi yolsuzluğu yol sayıyor. ••• Karadeniz ikili yolunun yapımına yıllar öncesinde başlandı. Yolun hızlatamamlanması amacıyla, yapım, çok sayıda yüklenici arasında paylaştırıldı. O yıllardaki karşı çıkışlar göz ardı edilerek ikili yolun içerden değil deniz kıyısından yapımı tasanmlandı. Ancak bilen bilir, özellikle Doğu Karadeniz'in iki özelliği var; oralarda halk denizle iç içe yaşan deniz yaşamın bir parçası değildir; kendisidir. Aynca, yörede, ilçeler 510 km. aralıkla dizilir; neredeyse kesintisiz kent görüntüsü egemendir. İkili yolun kıyıdan geçirilmesi diğer zararlan yanında kaçınılmaz olarak halk ile denizin bağını büyük ölçüde kesiyor; halk yaşamından kopanlıyor. Bunun ekonomik ve toplumsal kayıplannı kuşkusuz gelecek kuşaklar ödeyecektir. İkili yolun, özellikle il ve ilçe merkezlerinde deniz kıyılanndan geçirilmesi, ek olarak, kentlerin doğal yapısını ve çevre sağlığını bozuyor; giderek yıkıma sürüklüyor. Samsun'dan Hopa'ya kadar kıyı boyunca pek çok il ve ilçede, yöre halkının ve belediye yönetimlerinin karşı çıkmalan, yok sayılıyor Içerde ve AB yolunda, yerel yönetimleri güçlendirmek istediğini dilinden düşürmeyen hükümet halkı ve belediyeyi dinlemiyor. Son haftalarda, başta Ardeşen ve Arhavi olmak üzere pek çok il ve ilçede, halkın ve belediyelerin uygulamaya karşı çıkmalan, karşılık bulmuyor; göz ardı ediliyor. Ârhavi'de, aynca bir yönetim kargaşası yaşanıyor halkın desteğini alan belediyenın ve sivil toplum kuruluşlannın karşı çıkışlan baskı altına alınıyor; o kadar ki yargı karartarı hıçe sayılabilıyor. Halkın haklı ıstemlerine hükümet kulaklarını tıkıyor. Gerekçe, eğer yol kıyıdan geçirilmezse "daha pahalıya" mal olacağıdır. Karadeniz ikili yolunun yapımı, ön tasarım yöntemiyle uygulanıyor. Yani yapım sırasında yolun geçtiği yer yeniden çizilebiliyor. Bu uygulamanın maliyetleri esasen yükselttiği bir gerçektir. Kaldı ki bu tür yatınmlarda, maliyeti, yapımın, çevre, insan, yerleşim üzerindeki uzun dönemli etkilerini dikkate alarak hesaplamak gerekir. Karadeniz ikili yolu geçirildiği kıyı çizgisi ile bunun seçeneği olabilecek geçiş yollarının karşılaştırmalı bir yararmaliyet incelemesinin yapıldığı da söylenemez. Kaldı ki, şimdiki uygulamanın getirdiği çok yüksek maliyet ve zaman kaybına ek olarak özellikle kentler arasındakı bölümlerde, ikili yol "S" biçimini alıyor; Yol, özel çıkarian koruyan ve kollayan bir tutumla eğilip bükülüyor. Kamu yararı göz ardı ediliyor. ••• Yollannı S biçiminde yapmaktan bir türlü kurtulamayan Türkiye'nin Brüksel yolu da S biçiminde oluyor, bunda şaşılacak çok şey var mı? [email protected] S' YOUAR Taslağa göre, konsere giden de sirk ve lunaparkta eğlenmek isteyen de devlete para ödeyecek Kentte yaşam pahalılaşacak ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Başbakanlık'ta çalışmalan süren il özel idaresi ve belediye gelirlen yasa taslağında, belediye sınırlan ıçinde yaşayanlara elektnk ve gaz tüketim, yangın sigortası, haberleşme ve konaklama vergisi getırilmesi öngörülüyor. Taslakla yerel yönetımlenn gelirlerinin arttınlması da planlanıyor. Çalışmalar sonucu son biçimini alacak olan vergi oran ve tutarlan şöyle: Dan ve reklam vergisi: Ulusal yayın yapan radyo ve televizyonlarla ülke genelinde dağıtılan gazetelerde yayımlanan ve dağıtılan her türlü ilan ve reklam bedelının yüzde 3 'ü; bölgesel yayın yapan radyo, televizyon ve gazeteler için yüzde 2'si; yerel düzeyde yapın yapan radyo, televizyon ve ga • Taslakta, belediye suıırlan içinde yaşayanlara elektrik ve gaz tüketim, yangın sigortası, haberleşme ve konaklama vergisi getirilmesi öngörülüyor. Taslağa göre konutlara ait çevre temizlik vergisi, su tüketim miktarı esas alınmak üzere metreküp başına büyükşehirlerde 30 yeni kuruş, diğer yerlerde ise 20 yeni kuruş olarak uygulanacak. Haberleşme vergisi: Sabit telefon, telsız, teleİcs, faks ve data, sabit telefon kartı vejeton ile yapılan haberleşmelerde yüzde 5. Elektrik ve gaz tüketim vergisi: Vergi oranı havagazı, doğalgaz ve lıkit petrol gazında yüzde 1, elektrikte yüzde 5, imal, istıhsal, depolama, taşıma, yükleme, boşaltma ve soğutma ışlennde kullanılan elektrik ve gaz için de yüzde 1 olacak. Bu ürünlen satan kuruluşlar, satış bedeli ile birlikte elektrik ve gaz tüketim vergisini de tahsil edecek. Yangın sigortası: Yangın sigortala alınmak üzere metreküp başına büyükşehirlerde 30 yeni kuruş, dığer yerlerde ise 20 yeni kuruş olarak uygulanacak. zeteler ıçin de yüzde 1 'ı oranında vergi olarak alınacak. Eğlence vergisi: Bıletle gınlen konserler, at yanşlan, sırkler, lunaparklar ve benzen eğlence yerlerinden yüzde 10, sportoto, sporloto, sayısalloto benzeri şans oyunlannda yüzde 5, müşterek bahislerden de yüzde 20 eğlence vergisi alınacak. Bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, diskotek ve kabare gibı eğlence yerleri için 15 YTL, atari ve internet salonlannda 4 YTL, bunlann dışında kalan eğlence yerlerinde 15 YTL vergi ödenecek. n nedeniyle alınan primler, yangın sigortası vergisıne tabı olacak. Bu verginin mükellefi durumundakı sıgorta şirketi, söz konusu pnm karşılığı yüzde 10 vergi ödeyecek. Konaklama vergisi: Otel, motel, tatıl köyü, pansiyon gibi tesıslerdekı konaklamalar için konaklama vergisi alınacak. Yatak ücretinin yüzde 5'i olacak olan bu vergi, yatak ücretlenne eklenmek ve aynca ödeme belgeleri ile faturada gösterilmek sureriyle tahsil edilecek. Çöp vergisi: Konutlara ait çevre temizlik vergisi, su tüketim miktan esas Müze de gelir kapısı olacak Taslak çahşmalannda çeşitli vergi ve gelirlerden ıl özel idarelerine pay venlmesı üzennde de duruluyor. Bu konudakı seçeneklerden birisini Motorlu Taşıtlar Vergisi Yasası'na göre yapılacak vergi tahsilatlannın yüzde 60'ının yerel ıdare payı olarak aynlması oluşturuyor. Buradan gelen kaynağın da yüzde 65'inin büyükşehir, yüzde 35'inin ise ilçe ve ilk kademe belediyelerine ödenmesi öneriliyor. Müze giriş ücretleri ile madenlerden de belediyelere pay verilmesi planlamyor. • ANKARA (Cumhuriyet Börosu) Türkıye KamuSen'in araştırmasına göre, 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sının 1 milyar 756 milyon lira, çalışan tek kışınin açlık sınınysa 635 milyon lıra olarak belırlendi. Ortalama 683 milyon lira ücret alan bir memurun ailesı için yaptığı gıda harcaması, maaşının yüzde 58.42'sini, konut gıderi yüzde 35.74'ünü oluşturuyor. Bir memurun ortalama maaşının yüzde 94.16'sı, gıda ve bannma harcamalanna gıdiyor Türkiye'de ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibı diğer zorunlu gereksinimlerinı karşılaması için geriye 39 milyon 887 bın lira kalıyor. Yoksıdluk smm 1.7 mlyar lira ohkı Bebek bezinden bilgisayara pek çok alanda da olan grubun hedefi 'dünya markası olmak' Ulker yabnz gıda markası değil Id... ÖZLEM YÜZAK Yurtdışındaki yatınmlannı arttuma karan alan Ülker Grubu, hedefmi. 4dünya markası ofanak' olarak açıkladı. Halen 6 ülkede, Kazakıstan, Özbekistan, Ukrayna, Iran, Suudi arabistan, Romanya'da 7 fabnkası bulunuyor. Mısır'da ise görüşmeler sürüyor. Çin'e de sıcak baktıklannı gızlemiyorlar. Ülker Holdinglcra Kurulu Üyesi ve Gıda Grubu Başkanı Metin Yurdagül ile yaptığımız söyleşide gıda markası olarak tamndıklannı.. ancak enerjiden lojistiğe, bilgisayara, bebek bezine kadar birçok farklı alanda faaliyet gösterdiklerini, bugünlerde tren taşımacılığma ilgi gösterdiklerini anlattı. Az buz değil, 60 şirket, 3.6 milyar dolarlık ciro, 17 bin çalışan ve iki bine yakın ürün ile Türkiye'nin sayılı holdinglerinden. 100'ün üzerinde ülkede ürünleri satılıyor. Ülker adı kolay telaffuz edilmediği için kimi ülkelerde farklı markalar yarattık diyen Yurdagül. "ÖrneginÇin'dedegerBınisafır anJamına gelen Yuika adıyla raflardavTz" dedı. Clker Grubu'nun önemli bir özelliği Ar Ge için yeni bir grup IJlker Holding'in tcra Kurulu Üyesi ve Gıda Grubu Başkanı Metin Yurdagül 66 yaşında.. ancak gençlere taş çıkartacak kadar dinamik bir insan. 25 >ıl TuryağHenkeTde çalışan. 12 yüdan beri de Grup bünyesinde bulunan Yurdagül, Ulker'in, üst yönetimindeki profesyonelleri başanyla kullanmasının da en somut örneklerinden biri oluşturması. Başkanlığını Zeki Sözen'in yaptığı 8 kişilik bu grup geleceğin teknolojilerini ve dış dünyayı çok yakından takip ediyor. Yeni yatırım alanlan ile ilgili projeler hazırlıyor. araya getirdiği ve Ülker lcra kurulu Başkanı Murat Ulker'in de katıldığı toplantı meyvelerini vermeye başlamış. Metin Yurdagül "Mısır ve soya ekimine katkıda bulunabilmek istiyoruz, bu amaçla bir proje hazırhyoruz" derken hükümetin özelleştirmeye çalıştığı TlGEM'lerin (Tanm Işletmeciliğini Geliştirme Merkezleri) bazılanna sıcak bakabıleceklerinin de mesajmı verdı. Yurdagül, bilgi teknolojileri alamnda da faaliyetlerini yaygınlaştırmak istediklerini söyledi. Grubun bünyesindeki Exper Bilgisayar'm Türkiye'nin ilk üç firması arasmda olduğunu kaydeden Yurdagül, GlYSAD ile ortak oluşturduklan Teletek adlı şirketin Telekom A tipi hizmet lisansınm olduğunu ve uzun mesafe telefon hizmeti vereceğini kaydetti. liman siloları kiraya verilecek • ANKARA (AA) Toprak Mahsulleri Ofısı (TMO), Tekirdağ, Bandırma, Antalya, Trabzon, îzmir ve Kocaeli'nin Derince ilçesindeki Derince liman silolannın işletme hakkını özel sektöre kiraya vermek için ihale açıyor. TMO Genel Müdür Yardımcısı Ismail Kemaloğlu, ihale tarihinin 20 Aralık olduğunu bildirdi. thalelere girmek için şimdiye kadar 16 firmanın şartname aldığını belirten Kemaloğlu, bunlardan 4 tanesının aralannda AJman Cargill firmasının da bulunduğu yabancı fırmalar olduğunu söyledi. Yeni şirketle demiryolu taşımacıhğına da el atıyor Örneğin Adaray Tren Taşımacılığı 56 ay önce kurulan bir şirket. Vagon kkalayarak hem kendi şirketlerinin hem de dağıtımını yaptıklan ürünlerin ulaşımının kolaylaştınlması ve de maliyetlerin düşürühnesi amaçlanıyor. Belli ki geçen ay Tanm Bakanı Sami Güçlü'nün işadamlannı bir UlkerHero dünyaya açılacak Rossy kadın bağı ve bebek bezi olarak tanman marka da Ülker'e ait. Yurdagül bu alanın geliştirilmeye çok açık olduğunu belirtirken, Ülker Herobaby markasıyla piyasada olan bebek maması konusunda ilerlemeler kaydettiklerini ve Isviçreli Hero ile yaptıklan anlaşma sayesinde bu ürünün tüm dünyada Ülker Hero adı altında üretilip pazarlanacağını anlattı. DÜNYA EKONOMlSİNE BAKIŞ / ERGtN YILDIZOĞLU LONDRA Ekım 2001 'de açıklanan ve Bush yönetiminin, bugüne kadar izlediği dış politikanın temelini oluşturan "Savunma Dört Yıllık Gözden Geçirme Raponı "nu (Quadrennial Defense ReviewQDR) değerlendirmiş, artık bir imparatorluk refleksiyle karşı karşıya olduğumuzu saptamış, ancak, ABD'nin böyle bir atılım için gereken mali kaynaklardan yoksun olduğunu vurgulamıştık. Dört yıl sonra, ABD ekonomisinin, dolann geldiği noktaya, halen hazırlanmakta olan QDR2005 ilgili başlayan tartışmalara bakarak, gelişmelerin bizim o zaman yaptığımız saptamalan destekler biryönde gerçekleşmiş olduğunu söyleyebiliriz. gerçekleştirilecek demokratik dönüşümieri içeren, Büyük Ortadoğu Projesi'ni gündeme getirdi, pratikteki ifadesini de Irak'ın işgalinde bukju. Bu yeni yönelimin sonuçlannı değerlendirecek olan QDR 2005'le ilgili çalışmalar, bu çalışmalar kapsamında biçimlenen yaklaşımlar ve tartışmalar son günlerde, panetlerde, gazete sayfalarında yavaş yavaş su yüzüne çıkmaya başladılar. [email protected] du. Zakhaim'in konuşması, laraönem veren geleneksel, "realist", yaklaşımı saBush yönetiminin imparatorluk vunuyorlardı. projesinin, kendine güvenli, kurucu bir yaklaşımdan değil, Klsslnger olayı benimsendiğini" vurguladıktan ve bu yeni yönelimi özetledikten sonra, yeni yönelimin tercihlerini korkudan kaynaklanan bir refleks olduğuna ilişkin Dış politika alanında en önemli düşünce kuruçok doğru yönde yapmış olduğunu savundu. izlenimlerimizi güçlendiriyor. mu sayılan, Council on Foreign Relations'ın derZakhaim'e göre şımdi yapılması gereken başansı gisi Foreign Affaires'da, bu 'realist' politikanın Afganistan'da ve Irakta kanrtlanmış uygulama 'Bush'a vizyon gerekir sembolü, Kissinger'a yöneltilen ve "Maxwell olalann konsolide edilmesiydi. Ancak, Zakhaim, askeri planlamacılann, "bütçesel kısıtlamalardan kayZakhaim'in Bush yönetiminin vizyonunu benim yı" (The Nation, 21/06/04) olarak bilinen saldınya, nakianan devasa birbasınç" altında olduğunu sap serken, bir diğer önemli muhafazakâr "think tank" sıra dışı sert savunmaya bakarak, "Bu tartışmalarAynen devaml Ama? tıyor, bu yönde bir seri öneride bulunuyordu. Yak Nixon Centre'ın başkanı Dimrtri Simes ve başkan la birilgilisi varmı?Acaba Nbcon Centre'/n savunlaşık 20 dakikalık konuşmasının özellikle ikinci ya yardımcısı Robert Ellsvvorth, Financial Times'ta duğu 'realist' çizginin arkasında büyük mali grupABD'de önde gelen "think tank" kuruluşlanndan nsında, öneriler bölümünde, bütçe, masraf, ma ki yazılannda Bush yönetimini vizyonu olmamakla lann tercihleri mi var" diye düşünmeden edemiyo0DR2001 li iraunair ur>k|uğu kavramlanna, olum suçladılar. Ancak, yazarlar kendi deyimleriyle "top aım. Herrlage Foundation'ın 3 Araiık'ta Hüekonomik koşullara sık sık tan bir değişiklik değil, bazı düzenlemeler" önerizenledıği "Terorizme karşj s Tartışmalan, Foreign Affaires'ın kitap yonjmcujermeyapılıyor, Pentagon'un yoriardı: larından, tarihçi Kenneth Maxwell'in. Peter 11 Eylül'ün hemen ertesinde açıklanan QDR ve ötesi: Savunma Dört eki büyük projelerin verimlili2001, Savunma Bakanı Rumsfeld'in yazdığı ön Gözden Geçirme Raporu Birincisi, terorizme karşı savaş, ABD dış politi Kornbluh'un Nixon ve Kissinger'ın darbeyle ilişkiTgulanıyor, daha düşük mali kasının gerçek düzenleyici prensibi olmalı, çevre lerini sergileyen, 777e Pinochet Fıle (Pinoche dossözde belirtildiği gibi, kim olduğu, nerede ve na prensipler ve konular" bi esnek "müttefık güçlehe de sorunlan, insan haklan gibi konular bu ana pren yası) başlıklı, kitabını tanıtan bir yazısı başlatmış sıl saldıracağı belli olmayan bir düşmana kar konferans, konferansın ana ko ışılabilecek" yüksek teknolo sipten bir sapma yaratmamalıydı. Ikincisi, ABD'nin (Kasım/Aralık 2003). Ben okuduğumda, yazıyı sıraşı, "belirsizlikleri kucaklayan, sürprizleri olağan macısı Dov S. Zakhaim'in (1 Jayalı özel harekât güçlerinin, uluslararası liderliği restore edilmeliydi, hiç kimse dan bulmuştum, halbuki, içinde Nixon ve Kissin87, Reagan döneminde, Savu sayan"... yeni bir yaklaşımı dile getiriyordu. z kuvvetlerinin önemi vurgu den destek alınamazsa, ancak son tahlilde, tek ba ger'ı bir demokrasiyi yıktıktan sonra yenisini inşa Bu yaklaşım, aynı anda iki önemli savaşı (örne Bakanlığı'nda planlama ve kay ordu. Zakhaim, bu ekonomik şına davranılmalıydı. Üçüncüsü, ABD çıkarlannı sa etme yönünde hiçbir şey yapmamakla suçlayan ğin Irak'ta ve Kuzey Kore'de) sürdürme kapasite lardan sorumlu müsteşariık; N amalardan hareketle, vunurken yumuşak davranmamalıydı, ancak, biraz saptamalar, fırtınalı bir tartışma yaratmış. Sonunda, sini korumayı amaçlayan QDR 1997'yi terk ediyor, 2001 Nisan 2004 arasında onun yerine, rejim değişikliğini, önleyici vuruşpren vunma Bakanlf ğında müsteşa 'nin "IV. Aşama" denen ulus tevazu, diğer güçlerin ABD'nin tercihlerini kabul et Foreign Affaires dergisi editörü, Nixon döneminsiplerini, ABD'yi tehdit etmesi olası büyük güçle baş mali görevli) yaptığı sunuş etme işiyle hiç uğraşmama melerini kolaylaştırabilirdi. Dördüncüsü, tüm ulus de ticaret bakanlığı yapan, şimdi dünyanın en bürin yükselmesinin engellenmesini, tüm küresel kay tartışmalaria ilgili önemli ipuçsı, bunun pratik ve mali yü lann aynı değerteri paylaştığını varsayan, yanlışlığı yük özel menkul sermaye şirketi Blackston'un naklann, piyasalann ve uzayın ABD'ye açık kalma lan içeriyordu. künü müttefiklerine bırak kanrtlanmış yaklaşım terk edilmeli, ABD'nin de sahibi (Global PolKikültur 01 /12), Kissinger'ın essının sağlanmasını, ordunun yeni teknolojilere gö ABD ordusunun, bugün kar ması gerektiğini savunuyor mokrasiye yaptığı vurgu diğer uluslara emperyalist ki dostu Peter Peterson'un ve dünyanın en büre, küçük, hızlı eşgüdümlü birimlerle savaşmasına şı karşıya olduğu mali iklim du. Böylece Zakhaim, bir buyruk olarak dayatılmalıydı. ABD nelerin ger yük ticari sigorta şirketi, AIG'nin sahibi Maurice olanak verecek bir biçimde, "ağ merkezli" bir ör çok iyi bilen Zakhaim, QDRQDR2001'in, ABD'nin as çekleştirilebileceğini gerçekçi bir biçimde değer Greenberg'in baskısıyla, Maxwell'in eleştirilere cegütlenmeye dönüştürülmesini amaçlıyor, ulusla 1997'de benimsenen iki öner ücünü yıkmaya, devirmeye, lendiren bir dış politika benimsemeliydi, neo vap verdiği son yazısını basmayı reddetmiş, Maxrarası alanda da, kalıcı olmayan, duruma göre şe savaşı (rejim değişikliğini) birden sürdürebilmeyi uzaktan denetlemeye göre yeninden düzenlemeyi con'ların dayatmacı politikası kaçınılmaz olarak bir well de istifa etmiş (The Nation, 27/12/04). Olayın ayrıntılarını, Maxwell'in kaleminden killenmiş ittifaklara dayanan, tek taraflı birpolitika amaçlayan yaklaşımın, kaynak yokluğundan terk amaçlayan yaklaşımın doğruluğunun pratikte kanıt "uygarlıklar çatışmasına" yol açacaktı. Simes ve tüm yı benimsiyordu edildiğini, onun yerine, "potansiyel tehlikelerin ger landığını savunuyor, ancak ABD'nin gittikçe artan Ellsvvorth, uluslararası ilişkilerde, ülkelerin rejimle drclas.fas.harvard.edu'deki yazısında okuyabilirBu yeni yönelim, Ortadoğu'da, gerekirse zorla çekliğine daha uygun bir stratejinin QDR~2001 'de mali sorunlarla karşı karşıya olduğunu da saptıyor rinin niteliğine değil, bu rejimlerim aldıklan tutum siniz. f QDR' 2005 e Doğru
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle