20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 ARALIK 2004 PAZARTESİ HABERLER Akdeniz Üniversitesi'nce yapılan ankete katılan hukukçulann çoğu işkencenin sürdüğü görüşünde: 'İşkenceci adil yaıgılanmıyor' GÜRSUKU1NT ANTALYA Akdeniz Üniversitesi'nce yapılan bir anket. hukukçulann işkenceye bakış açısıyla ilgili ilginç sonuçlar ortaya çıkardı. Hukukçulann tamamına yakını Türkiye'de işkence uygulandığına inanmasına karşın yüzde 43'ü bunun abarrıldığını belirtiyor. Araştırmaya katılan hukukçular, Türkiye'de hekimlerin, işkence iddiah davalarda tıbbi raporlannı hazırlarken kolluk güçlerince baskı gördüklerini, bu nedenle sanıklann adil yargılanmadığını savunuyor. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fa 2OOO9Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK .. Ekonomik Kalkınma ve Işbirliği örgütü (OECD) 40 ülkede öğrenim gören 15 yaşındaki 250 bin öğrenci ile bir eğitim araştırması yapmış. Vatan gazetesinin genişçe bir özetini verdiği rapora göre, Türkiye'nin durumu sanılandan çok daha kötü. Türkiye, matematik eğitiminde 40 ülke arasında 34. olabiliyor. Okuduğunu anlamada 40 ülke arasında 33. olmuş. Fen bilimlerinde 40 ülke içinde 35. sırada. Finlandiya, HongKong, Güney Kore, Japonya, Kanada, Hollanda'nın üst sıralan paylaştığı listede son sıralarda yer bulabilmiş olmamız acaba bir şey anlatıyor mu? Tam halimize üzüleceğimiz sırada Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni bir çalışması ortaya çıktı: Kitap falan okumuyormuşuz. Bizim insanımız yılda 15 kitap okuyormuş ki bu da dünya sıralamasında "az okur" durumuna uyuyormuş. Bu da tuhaf, yılda 5 kitap okuyan "az okur" olur muymuş? İki ayda bir kitap az mı? Sonra yılda bir kitap da bir şeydir. Bir yıl yaz boyunca okunur, ertesi yıl da kış boyunca. Az zahmet midir bu? Sonra canım insanın kitap okumaktan başka işi mi yok? Boyuna sorup dururlar, "Kitap okuyor musun?" Yeter canım, bu sorulara yanıt vermek de eziyet. Okumazsam okumam, sana ne? Maltepe Üniversitesi öğretim üyesi değerli Prof. Dr. Isa Eşme de ekibi Dr. Ali Temel ve Dr. Filiz Susar ile bir "Eğitim Araştırması" yapmıştı. 0 araştırmanın bulguları da çok önemlidir. Yırmi ayrı ilde 2500 öğrenci üzerinde yapılan çalışmada, okuma ile ilgili çok önemli bulgular var: • öğrenciler, boş zamanlannı daha çok müzik dinleme ve TV seyretme ile değeriendirmekte. Kitap okuma ve sosyal aktiviteler tercihlerde son sıralarda yer almaktadır. • Ders dışı okunan eserlerde gazetelerin haberköşe yazarian ve spor haberleri önde gelmekte (yüzde 8085), Türk ve yabancı klasikleri çok az oranda (yüzde 35) tercih edilmektedir. • öğrencilerin yüzde 43'ü hiç Batı klasiği, yüzde 20'si hiç tanınmış Türk yazariarını okumadıklannı ifade etmektedirler. Kültürel ve popüler bilimsel dergileri hiç okumayanlann oranı yüzde 58'dir. • öğrencilere bazı ünlü kişilerin tanınma durumu sorulduğunda ilk sırayı yüzde 98 oranla llhan Mansız alırken son iki sırayı yüzde 29 oranla ünlü bilim adamı Cahit Arf ve yüzde 23 oranla Köy Enstitüleri'nin kurucusu Hasan Âli almıştır. Bu araştırmalann bulgulannı sıralarsak; okumuyoruz, okuduğumuzu anlamıyoruz, matematikle hiç aramız yok, fen ile de dargınız. Sen sağ ben selamet. Televizyon dizilerini izliyoruz. "Gelinim Olur musun?" dizisini sadakatle seyredip yorumlar yapıyoruz. Sonra da alışveriş merkezlerine koşup kredi kartlarımızla limit ötesi alışveriş yapıyoruz. Daha ne olsun kardeşim? Dünya ile yarışacağız diye ant mı verdik? ölümlü dünyada ne bu tasa? "İyi ki okumuyoruz" dediğim de bundan. Şimdi pek çok kişinin bu araştırmalardan haberinin olmadığını kolayca anlıyoruz. Çünkü zaten okuyan yok. Okusa da anlayan çıkmıyor. Anlayan da anlatamıyor. Yoksa halimiz ne olurdu? Matematikten çakmışız. Okumadan dahayakamıza kırmızı kurdele takamamışız. Anlama mafiş. Fen desen kefene girmiş. Bu durumda halimizin farkına varma durumu oluşmuyor. Kendi durumumuzu anlayamıyoruz. İyi ki anlayamıyoruz. Gerçekte anlasaydık üzülmemiz gerekirdi. Üzüntü ne yapar? Depresyon yapar. Buyrun bakalım. Durumumuz kötü, üstüne bir de depresyon. Olacak iş mi? lyisi şu ki, durumu fark etmemek, gününü gün etmek, şu ölümlü dünyada tatlı canını sıkmamak gerek. Sahi, dünkü derbi nasıldı ama? Bu hafta onunla geçer. Haftaya da bir şeyler çıkar, canımızı sıkmayalım. email: [email protected] faks:0212 513 90 98 İyi ki Okumuyoruz. • Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Mustafa Karagöz ve ekibi tarafından yapılan araştırmaya katılan hukukçulann yüzde 96.1 'i Türkiye'de işkencenin sürdüğü görüşünde. Hukukçular, hekimlerin, işkence davalannda tıbbi raporlan hazırlarken kolluk güçlerince baskı gördüklerini savunuyor. kültesi Adli Tıp Anabilim Dah Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Mustafa Karagöz ve ekibi Antalya ve Güneydoğu Anadolu'daki işkence iddialannı göz önüne alarak nüfus yoğunluğu birbirine benzeyen Antalya ve Gaziantep'te hukukçularla görüştü. Araştırmaya göre, hukukçulann yüzde 96.1 'i işkence uygulandığına inanıyor. Yüzde 53.1 'i bunu ciddi bir problem olarak görürken yüzde 43 'ü işkencenin olduğunu ancak abartıldığını savunuyor. Yüzde 70.4'ü suçayırtedilmeksizinher türlü suçluya işkence uygulandığını belirtirken yüzde 77'si de işkence iddialannın ortaya atıldığı davalann adil sonuçlanmadığına dikkat çekiyor. Anketin önemli bir bölümünü de işkence bulgulannı ortaya koyacak hekimlerin durumuyla ilgili sorular oluşturuyor. Hukukçulann yüzde 40.2'si işkence gördüğünü iddia eden kişilerin elverişli ortamlarda muayene olmadığını savunurken yüzde 73 'ü "güvenfikgörevtflerinin muayene ortamı dışında tutulduğuna inanıyor musunuz" sorusuna "hayır" yanıtı veriyor. Bu sonuçlara paralel olarak hukukçuların yüzde 79.9'u işkence iddialı davalarda hekimlerin verdiği eksik ya da yetersiz tıbbi raporlar nedeniyle suçlulann hak ettikleri ce Kachköy'de protesto günü I İstanbul Haber Servisi Diyarbakır'a yürüyüş başlatan Ezilenlerin Sosyalist Platformu üyeleri dün Söğütlüçeşme'de toplandı. "Köye geri dönüş sağlansın" "Koruculuk kaldınlsın" dövizleri taşıyan ESP üyeleri basın açıklaması yaptıktan sonra otobüsle Diyarbakır'a hareket etti. Kadıköy Iskele Meydanı'nda Odak ve Genç Direnişçi dergileri, ABD'nin Irak'ta yaptıgı katliamı protesto ederken antimilitaristler insan haklan ihlallerine dikkat çekti. İnsan Haklan Derneği üyelerinden oluşan bir grup, askerliğin zorunlu olmaktan çıkanlmasını istedi. zayı almadıklanna inanıyor. Ankete katılan hukukçulann yüzde 89.9'u da hekimlerin işkenceyle ilgili tıbbi rapor hazırlarken özellikle kolluk güçlerince baskı gördüğünü vurguluyor. Araştırmayı yürüten Yrd. Doç. Dr. Karagöz, işkencenin uluslararası ortak bir sorun olduğunu belirterek şöyle konuştu: "İşkencenin amacısadecebireylerin fıziksel ve duygusaJ yapılanna zarar vermek değildir. Kimidurumlarda bütün bir toplumun iradesini ve onurunu da yok etmeyi amaçlar. İnsan olarak var oluşumuzun anlamına ters düştüğü için işkence, tüm insanuğı ügUendirir." 78TİLERDEN KAMPANYA Şahin'tten Zana'yatepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yoksullara Yardun ve Eğitim Vakfi'nca Dedeman Oteli'nde düzenlenen 12. Yoksullarla Dayanışma Haftası etkinliğinde konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Türkiye Cumhuriyeti'nin çok güçlü bir devlet olduğunu belirterek Avrupa'daki bazı gazetelere ilan veren eskı DEP'li Leyla Zana ve arkadaşlarına mesaj verdi. Şahin "Hiç kimse birtakım hayırsız rüyalar görmesin. Bu ülkeden zırnık koparamazlar" dedi. DEHAP, SDP ve EMEP Ankara'dada miting düzenledL Abdi tpekçi Parkı'nda düzenlenen mitinge kaüian çocuklar Kızıltepe'de babası ile büükte öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz'ın posterlerini taşıdılar. (Fotoğraf: AA) 'Darbeciler hesap vermelV İstanbul Haber Servisi 78 liler Vakfı Gınşımi, 12 Eylül 1980 darbesi sonrasmda hazırlanan 1982 Anayasası'na eklenen geçici 15. maddenin kaldınlması ıçin kampanya başlattı. Taksim Hill Oteli'nde 78'liler Vakfı Girişimi tarafından düzenlenen basın toplantısında konuşan girişim sözcüsü Celalettin Can, anayasanın geçici 15. maddesinin "12 Eylül darbesiyle yasama ve yürütme yetkikrini kullanan Milli Güvenük Konseyi'nin. hükümetierin ve Danışma Meclisi'nin her tüıiü karar ve işiemlerinden ötürü haklannda cezai sorumluiuk iddia edilemeyeceğini içerdiğine" ve bu nedenle de bu dönemde işlenen suçlann sorumlulannın yargılanamadığına dikkat çekti. "Darbedönenunin tüm suçlulan yargüanmadan, geçmişjyle yüzleşmeden tophım annamaz" diye konuşan Can, şöyle devam etti: "12 Eylül darbesi demokrasiyi, hak ve hukuku çiğnedi Her şeye rağmen sorumlulann vargüanmasıyla bu olumsuz tabJo giderilebilir." DlSK Başkanı Süleyman Çelebi toplanöda yaptığı konuşmada, EğitimŞen'in kapatılmasına dair karann da 12 Eylül hukukunun bir ürünü olduğunu ifade ederek "Güçlerimizibirleştirerek 12Eylül hukukuna son vermeliyiz" diye konuştu. Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Başkanı SamiEvren ise konuşmasında, >415.maddenin.suçlanörtbas eönek için geçici gjbi görünen, aslında kahcı bir madde" olduğunu vurgulayarak "Bu dönemde işlenen suçlann insannk suçu olduğunu, suçu işleyenler de bfldüderi için bu maddevi anayasava yerteştirdüer" dedi. Öcalan lehine atılan sloganlar nedeniyle polis göstericilere müdahale etti Diyarbakır'da olayh mitiııg DÎYARBAKIR/İSTANBULDıyarbakır ve Istanbul'da DEHAP öncülüğünde bir araya gelen binlerce kişi "Farkhhklara evet, aynmcüığa hayır" dedi. Diyarbakır'da PKK lideri AbduDah Öcalan lehine sloganlar atılması üzerine polıs göz yaşartıcı gazla müdahale etti. Çok sayıda göstencinin gözaltına alındığı miting sırasında 11 çevik kuvvet polisi de yaralandı. Diyarbakır Istasyon Meydanı'nda düzenlenen mitingde, platforma "Türkiye'ye Demokrasi, Kürttere Ozgürlük, A\Tupa Birliği'ne Evet" yazılı dev pankart asılırken alanda "Ne Lozan ne Sevr DemokratikCumhuriyer, "KürtKimbği ile Türkryelilik Güneşimizle AB'ye Üyefik" yazılı pankartlar ile yüzlerce Öcalan posteri dikkat çekti. Şık sık Öcalan lehine sloganlann atıldığı ve açılış konuşmasmı DEHAP Diyarbakır tl Başkanı Celalettin Birtane'nin yaptığı mitingde söz alan Banş Için Aydın Girişimi Şözcüsü Akm BirdaL AB'nin Kürt halkını görmezden gelmemesi çağnsmda bulundu. Banş ve Demokratik Çözüm Grubu adına konuşan Yüksel Genç ve Öcalan' m kardeşi Fatma Öcalan' ın ardından söz alan eski DEP Mılletvekilı Hatip Dicle de, Öcalan ve PKKTCONGRA GEL militanlaruıın serbestçe siyaset yapabilmesi için yasa çıkanknasmı istedi. diyorsaıuz yanıhyorsanız. Kimse Kürtlerin hakh, meşru ve demokratik taleplerinden vazgeçeceğini düşünnıesin.* Bakırhan'm ardından Mardın Kızıltepe'de "terörist" olduğu gerekçesiyle babasıyla birlikte öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz ın ağabeyi Habib Kaymaz, Kürtçe bir şiir okudu. Mitingin ardından Ofis semtine doğni yürüyüşe geçen ve sık sık PKK/KONGRA GEL lehine slogan atan kitleye polis müdahale etti. Şokak aralanna kaçan göstericilere göz yaşartıcı gaz atıldı. Göstericilerin taşla karşılık vermesi üzerine 11 polis yaralandı. Istanbul'da da Taksim Gezi Parkı'nda bir araya gelen yüzlerce kişiye hitaben bir konuşma yapan DEHAP İstanbul II Başkanı Cemal Kavak, "Eğer Avrupa sorunu kendi coğrafyasına taşunak istemiyorsa çözüme katkı sunmak zorundadır" diye konuştu. 'Gündemi saptırmasınlar' • ZONGULDAK (Cumhuriyet) AKP'nin gündeme getirmeye çalıştığı "Başkanlık Sistemi" tartışmalanna CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol sert tepki gösterdi. Anadol, hükümetin suni gündemler yaratarak sorunlan unutturmaya çalıştığını ifade ederek " 17 Aralık'ta AB Türkiye'ye gün verecek ve yeni tartışmalar gündeme gelecek. AKP'nin izlediği tutumun ulusal çıkarlarımıza aykın olduğu görüldü" dedi. ErdoğaıTa tepki Özgür Parti Genel Başkanı Atunet Turan Demir'in de bir konuşma yaptığı mitingde, DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan. banş ve demokrasi taleplerini dile getirdiklerinde "provokasyonyapmakla" suçlandıklannı söyledi. Bakırhan, şöyle devam etti: "Sayın Tayyıp Erdoğan, siz Kürüerin içi boş talepleri dile getireceğini zanne DEHAP ÜÇ MADDENlN DEĞlŞTlRlLMESlNt İSTİYOR Elinde • ŞEMDİNLİ(AA)Hakkâri'nin Şemdinli ilçesinin Akınsu köyünde oturan ve üçe merkezindekiakrabasına ziyarete gelen Kazım Gelici'nin (25) elinde bomba patladı. Patlamada, kol ve bacaklan kopan Gelici, Şemdinli Devlet Hastanesi'ne kaldınlmak istenirken yolda öldü. Anayasa değişikliği için kampanya DÎYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu)DEHAP Gençlık Kollan, "Türkhe devieti, ülkesi ve milethle bölünmez bir bütündür. DiH Türkçedir'' ifadelerinin yer aldığı, değiştirilmesi teklif bile edilemeyecek olan anayasanın 3'üncü maddesi ile 42. ve 66. maddelerinin değiştirilmesi için Diyarbakır'da imza kampanyası başlattı. Kentin iki noktasında açdan standlarda yürütülen imza kampanyasına katılan DEHAP'hlar, anayasanın 3. maddesinde yer alan "Türkiye devteti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. DÜi Türkçedir'', 42. maddedeki "Türkçeden başka hiçbir diL, eğitim ve öğretim kurumlannda Türk vatandaşlanna anaditteri olarak okutulamaz ve öğretilemez" ve 66. maddesindeki "Türk devletine vatandaşhk bağıyla bağh olan herkes Türktür'* ifadelerinin "ffkçısö>1emler" olduğunu savundular. Anayasada standart "Türk ulusu"nun yer aldığını belirten DEHAP'hlar dilekçelerinde şu ifadelere yer verdiler: "Türldye Cumhuriveti ünher bir yapıdff. Ancak tekırktanohısmamâktadır. Uhıs tanımmın kan bağı yerine, coğrafi bütünlük temeiüıde düzenlenmesi temel ihtiyaçnr. Türkhe ulusu kasTamı etp rafinda bu coğrafyadaki Kürt, Türk, Laz, Çerkez bütün halkla hükümlü aileleri, TBMM Genel Kunılu'nda bugün eie ahnacak nn IdmUklerinin anavasal yurt olan Yeni Ceza Infaz Yasa Tasansı'nı protesto etti. Tecrit ve Yeni Ceza taşhkesasınakavTişturulmasıçö İnfaz Yasa Tasansı KarsrtıBinıkadma yapdan açridamada, "Tasanda, nefes almak bile suç sayınrken her türtü hakkı hiçe sayan çok ciddi zümün kapısını aralayacakür." disipün cezalan getirflmek isteffl>or" denfldL (ALPER TURGUT) Cubuklu'daki villaya baskın GP lideri Uzan gözaltına alındı İstanbul Haber Servisi Genç Parti (GP) Genel Başkanı Cem Uzan, Şişli Cumhuriyet Savcılığı'nın talebi üzerine dün akşam saatlerinde gözaltına alındı. Mali Şube Müdürlüğü ekipleri, Cem Uzan'ın ikamet ettiği Beykoz Çubuklu'da bulunan evine baskın düzenledi. Gözaltına alınan Uzan daha sonra Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü binasına götüriildü. Mali Şube Müdürlüğü ekiplerince 2 gün önce gerçekleştirilen aramalar sırasmda Uzan'ın evüıden alınan bazı doküman, bir koli içerisinde Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirilmişti. Polis yetkilileri, "el konulan tmar Bankası'nm kayıtiarım içeren bazı backup'lann bulunması için mahkeme kararry la çeşith' adreslerde arama yapüdığmı" açıklamışlardı. •Nefes almak bile suç' IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] nı soracak bir birikim hâlâ oluşmadı. Mardin Valisi şimdi zor durumda. Bu bir gerçek. Artık toplumda bu konularda daha güçlü bir duyarlık oluştu. Şimdi geçmişe göre bu tür işleri yapanların durumu daha zor. Aynı şey TMSF müdürlerinden Basri Ocak ve Erol Evcil için de geçerli. Türkiye'nin iki yüzü olduğunu kabul etmeliyiz. Bazılan iyi tarafını görüpTürkiye'yi övüyor, bazılan yalnızca kötü tarafını görüp yerin dibine batınyor. Bazılan da iki yüzünü birden görüp, hem eleştiriyor hem de destekliyor. Türkiye, büyük ve sorunlan da o ölçüde büyük bir ülke. Bu nedenle olumlu yönde ilerlerken bile, Kızıltepe'de, Şemdinli'defaili meçhuller devam edebiliyor, para için adam öldürtenler devlet içinden işlerini yürütecek adamlar bulabiliyor. Bunlar bizim gerçeğimiz. Ne kötü yanımızla yerinelim, ne iyi yanımızla övünelim. Sadece kendimizi doğru tanıyalım. "Türkiye'nin şu andaki durumundan memnun musun" diye sorarsanız, "Geçmişle kıyaslarsak evet" diyebilirim. Türkiye gelişen bir ülke. Ithalatı büyüyor, ihracatı büyüyor, bu arada bütçe açıklan da büyüyor. Adam başına yıllık geliri büyüyor. Bu arada yoksullar ile zenginler arasındaki açık da büyümeye devam ediyor. Işin doğrusu bir büyümedir gidiyor. Demokratikleşme alanında da çok mesafe alındığını kabul etmek gerekir. Toplum içinde demokrasi isteği giderek daha güçlü hale geliyor. Halk, sorunlara çözüm üretilmesini, iç gerginliklerin kışkırtılmamasını istiyor. Türkiye, iki üç sene önce hayal bile edemeyeceği bir noktaya, AB'den müzakere tarihi almanın eşiğine geldi. Orhan Pamuk'un "Kar" romanı ABD'nin saygın gazetesi New York Times tarafından yılın en iyi 10 romanı arasında gösteriliyor. Yani birçok açıdan bakıkJığında, geçmişle kıyaslanınca bir ilerieme içinde oldu Evcil'in Köstebeği ve Mardin'in Valisi ğumuz açık. Tabii bu işin bir tarafı. Bir başka tarafı ise yıllardır gelişmeye kapalı, demokrasi düşmanı, darbeci yönetimlerin yarattığı büyük kirlilik. Dünkü gazetelerden birisinin başlığı "Emri Vali verdi" şeklindeydi. Gazetenin haberine göre bölge milletvekilleri, bölgede yaptıklan araştırmanın sonucunda Mardin Valisi Temel Koçaklar ı Kızıltepe'de baba ile oğlun öldürülmesi olayında asıl sorumlu olarak gördüklerini belirtiyoıiar. Yani, bir ilin en büyük mülki amiri hâlâ devlet görevlilerinden gelen şiddeti engellemek bir yana bu konuda olaylan kışkırtan bir rol oynamaya devam edebiliyor. Olay ilk patlak verdiği zaman Içişleri Bakanı, "Ö/dürülenler teröristti" diyerek geleneksel bir açıklama yapmıştı. Yıne bir başka gazetenin manşetinde ise şu başlık vardı: "Fon'da Evcil Köstebeği". Gazetenin haberine göre Sıvas Demir Çelik'i ele geçirmeye çalışan Erol Evcil'e TMSF müdürlerinden Basri Ocak'ın yardım ettiği anlaşıldı. Ocak hemen açığa alındı. Susurluk'layakın ilişki içinde, Çakıcı'nın kasası gibi hareket ettiği polis kayıtlanna yansıyan bir işadamının parasına el koymak için öldürrtüğü için yargılanıp marıkum olan bir kimse, cezaevinden çıkar çıkmaz, her şeye yeni baştan başlamak, yani geçmiştekı karanlık ilişkilerin içine girmek cesaretıni kendisinde bulabiliyor. Çünkü, böyle bir ortamın olduğunu düşünüyor. Düşünmektedeyanılmıyor, hemen birilerini bulabiliyor. Türkiye işte böyle iki yüzü olan bir ülke. Bir yüzünde çağdaş, farklılıklara açık bir eğilim dikkat çekiyor. Hızla, istekle birçok alanda önemli atılımlaryapıyor. Dünyaçapındabaşarılısanatçılar, sporcular yetiştiriyor. Ancak ikinci yüzünün hâlâ karanlık olduğu da bir gerçek. Bu karanlık yüzünün kolay kolay aydınlanamayacağını görüyoruz. Bu ülkede işkenceyi ha deyince kesemezsiniz. Valilerin, devlet görevlilerinin, polislerin, bürokratlann bir anda halka saygılı, demokratik yöneticiler haline gelmesini beklemeyin. Unutmayalım bu ülkede askeri darbe yapıp meşru yönetimi devirmiş cuntacıların yargılanması hâlâyasal olarak mümkün değil. Anayasaya konan bu hükmü değiştirebilecek bir sivil yönetim hâlâ iktidara gelemedi. Gelen iktidarlar da anayasadaki bu maddeyi değiştirecekcesareti gösteremedi. Bu ülkede, faili meçhul cinayetlerin hesabı KISA... KISA... kısan Paköz yaşamım yrtiPtJi • ANKARA (AA) TBMM'de 5. dönem CHP Denizli Mületvekili olarak görev yapan Ömer İhsan Paköz (73), teda^ gördüğü Bayındır Hastanesi'nde yaşamım yitirdi. Paköz için bugün TBMM'de tören düzenlenecek. Paköz'ün cenazesi, Kocatepe Camii'nde öğle namazının ardından kılınacak cenaze namazından sonra memleketi Denizli'ye götürülerek yann toprağa verilecek. HalH Ürün tahliye edlıf • AFYON (AA) Kapatılan Refah Partisi'nin yöneticilerinin yargılandığı ve kamuoyunda "Kayıp trilyon" davası olarak bilinen yargılama sonucunda 1 yıl 2 ay hapis cezası alan eski RP Afyon ll Başkanı Halil Oriin tahliye edildi. İnfaz süresi olan 170 günü Afyon Cezaevi'nde tamarnlayan Ürün, AKP Afyon ll Başkanı Burhanettin Çoban, Afyon Barosu Başkanı Mümtaz Akıncı ve partililer tarafından karşılandı. 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle