Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2t> KASIM 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET
SAYFA
Sessizliğin
çukurunda
TİHAK Başkanı Nevzat Helvacı da
Felluce'dekı bır camıde /^BD asken ta-
rafından oldurufen Iraklıyı Kıerkes gıbı yu-
reğı burkularak televızyonda ızlemıştı
Nevzat Helvacı, hukukçt_ıydu ve bılıyor-
du savaşın bıle kendıne o z g u bır huku-
ku bulunduğunu Bırteşrnış Mılletler'ın
savaşları vahşet olmaktan çıkarma ça-
baları sonucunda, 1949 tanhlı Cenevre
Sozleşmesı ımzalanmışt». 1977'de bu
sozleşmeye ek ıkı protok ol daha kabul
edılmıştı Bu sozleşmelerle yapılan du-
zenlemeler "ınsanı hukuk" olarak adlan-
dınlıyordu Savaşlarda sıvıllenn korun-
ması, tutsak alınan ya da savaş dışı bı-
rakılan ınsanlara ınsanca muamele ya-
pılması, sıvıllere ve tutsauklara ışkence
yapma, kotu muamele v e kurşuna dız-
me yasağı gıbı onlemler "ınsanı hukuk"un
temel kurallarıydı
Televızyon ekranında caumıye sığınmış
yaralı ve sılahsız Iraklının c a n verış sah-
nesı belırdığınde ınsan hakları savunu-
cusu Nevzat Helvacı, ABD'nın de taraf-
larından bırı olduğu Cenevre Sozleşme-
sı'nın 3 maddesını anımsamıştı
"Savaş dışı kalmış, yaralanmış ya da
tutsak duşmuş muharıplere her turlu
saldın yasaktır" Ve Helvacı, Irak takı uy-
gulamaların "savaş suçu" tanımınm tum
oğelerını ıçerdığını kamuoyuna aktarma-
yı gorev bılıyor "ABD, Uluslararası Ce-
za Mahkemesı Sozleşmesı'nı ımzala-
maktan kaçınmış olsa da Bush ve adam-
lan savaş suçlusu olarak yargılanmalıdır-
lar Savaş suçlan ınsanlığa karşı ışlenmış
suç, yanı ınsanlık suçu sayıJdığı ıçın bun-
lann zamanaşımına uğraması da soz ko-
nusu değıldır"
Her gun bır Turk olduruluyor orada
Masum ınsanlar kurşuna dızılıyor ora-
da Amerıka ıstedı dıye el lennde tezke-
re Irak'a koşmaya hazır ve nazır olanlar
ıse sessızlık çukurunda
17
IŞIK KANSU
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques
Chirac'ın, Turkıye'nın AB uyelığı ıçın
soyledığı "Hepımız Bızans'ın çocukla-
nytz" sozlerı epey gurultu kopardı Kı-
mı "Avrupa da, Osmanlı da Bızans'ın
küllerı uzennde yukselmıştır" demeye
getınp Chirac'ın sozunun doğruluğunu
kanıtlama çabasına gırdı, kımı de "We
münasebet efendım, Bızans'la bızım
ne ılgımız var" dıyerek karşı tavır aldı
Konuya bır de değerlı toplumbılımcı-
mız Prof Dr Niyazı Berkes'ın gozlu-
ğuyle bakmakta yarar var Çunku Ber-
kes'ın 1964'te Yon dergısınde çıkan
Ortodoks Kılısesı Bızansve Osmanlı ılış-
kılennı değeriendıren bır dızı makalesın-
dekı saptamalan, yazılışlanndan 40 yıl
sonra bıle, bugun yapılan ve çoğu laf
salatasının otesıne gıtmeyen tartışma-
lardan daha dın, daha tutarlı, daha do-
yurucu
örneğın Berkes'ın alttakı yorumu,
Chirac'ın savına daha baştan ters du-
şen bılgıler ıçenyor
"Bızans ın ve Kılıse'nın en tehlıkelı dış
duşmanı, Ortodoks Kılısesı'nın bûyük
rakıbı Roma Kılısesı 'ydı Bızans devle-
tını dev aynasında gorenpapazlann te-
sırıyle bu devlet kendını bıncık Hınstı-
yan devletı sayar, Avrupa'nın kuçuk,
buyuk hukumdarlıklarını meşnj say-
maz, Rum halkı, Frenk dedıklen Kato-
lık Avnıpalılardan nefret ederdı"
Durum, Osmanlılaraçısındandafark-
lı değıldı Berkes'e gore, Osmanlılann
temsıl ettığı ve devletçe çokdınlılığı ka-
bul eden Turk geleneğı, Ortodoks dını-
Bizans tartışması
nı ve kılısesını tanhe kanşmaktan kur-
tarmıştı ve ona çeşıtlı olanaklar tanıya-
rak Macanstan'dan Batı Akdenız'e de-
ğın genış bır alanda Katolık Avrupa ıle
savaşa gırmıştı Dahası, Patrıkhane,
Berkes makalelennde, bu gıdışın 18
yuzyılın ıkıncı yansından başlayarak de-
ğıştığını vurgular Osmanlı Imparatorlu-
ğu'nun yıkılacağını ongoren Batılılar,
ımparatorluğun vânsının Rumlar ola-
cağı konusunda hemfikırdır Çançe Ka-
terina'ntn Rusyası uydu bır Bızans ım-
paratorluğu kurma, Napoleon'un Fran-
sası da yıne uydu bır Helen ımparator-
luğu kurma amacındadır Ingıltere ıse
farklı duşunur ve bu duşuncesını de ya-
şama geçınr BaşınaAvrupalı bır kral otur-
tulan kuçuk bır Yunan devletı oluştur-
mak
Niyazı Berkes'ın bır başka belırleme-
sı var kı, o da, AB kapısında "ucu açık
müzakere" beklerken kulağımıza kupe
olacak nıtelıkte
"Rumlar ve Yunanlılar, Greklıkten,
Hınstıyanlıktan, bağımsız bır yenı ulus
olmaktan gelen bırden fazla destekka-
zanma talıhınden hıç mahrum kalma-
mışlardır Bu hal onlara ozgu bıratılgan-
lık, bır nevı sıyası şımanklık kazandır-
mıştır. Gencı devletlenn, ıhtılalcı dev-
letlenn, emperyalıstlenn, mıllıyetçıle-
nn, lıberallenn, sosyalıstlenn, Ortodoks
papazlann hıç sevmedığı Protestanla-
nn ve hatta bazen Katolık Kılısesı'nın
her bınnın kendı açısından, bu Grek-
Bızans- Yunanlı-papaz karmasını farkı-
na varmadan aynı zamanda destekle-
dıklen olmuştur Bu karmanın büyüsu
T
_ -, T
.. „_.. , „., „>, ,u
. ,v-, uınrtnı \JIIIIUflul u u r\al 11ICUIIII UUyUSU
Katolık ve Protestan rekabetıne karşı Os- altına gırmemış az devlet ve Batı aydı-
manlı devletının arkasına sığınarak Kı- nı vardır Bu ışte Türk'ün rolü de, bun-
lıse'nın Bızans geleneğını yurutmeyı lann ortaklaşa nefret hedefi olmak ol-
amaçlamıştı muştur"
Miting
Emek Platformu bugun An-
kara'da yapılacak "Sosyal
Devlet-Sosyal Adalet" mı-
tıngı oncesı "Halkımıza" baş-
lıklı bır bıldın yayımladı Bıl-
dın, 6 ana tema uzennde bı-
çımlendırılmış "1-SSKyok
edılerek SSK sağlık kurum-
lan yerel yonetımlere ve ozel
sermayeye devredılmek ıs-
tenıyor 2- Halk, sağlık hak-
kına ulaşmak ıçın hem daha
fazla pnm odeyecek hem de
cepten ödeme yapacak 3-
SSK hastanelen venmsız de-
ğıldır 4- Hukumet kamuoyu-
nu 'SSK'nın açığını kapata-
cağız' soylemıyle aldatmak-
tadır 5- 55 bın SSK sağlık ça-
lışanının ış guvencesı tehlı-
kededır 6- Koy Hızmetlen
Genel Mudüriuğu kapatıla-
maz "
Mıtıngı duzenleyenler, yak-
laşık 100 bın kışı ıle Sıhhıye
Meydanı'nda olacaklarını
soyluyoriar
Verheugen'e
Alman Içışlen Bakanı Ot-
to Schily'nın ağzından çık-
mıştır şu ıfadeler
"Uyumun en sorunsuz
şeklı asımılasyondur, ancak
devlet bunu zorta yapamaz
Başarılı bır uyum ıçın asga-
n şart, yabancılann AJman-
ca oğrenmelerıdır"
Dındı, dıldı, azınlıktı, ço-
ğunluktu, Turkrye'ye "uyum"
adına dayatmadık onen bı-
rakmayan Alman AB Komı-
serı Günter Verheugen'e
sunulur
AB Sürecmde Tarbşılan AleviBk
Için Benim de Söyleyeceklerim Var
AYŞE GUROCAK
21 Donem Mıllet\ehlı
Geçen gunlerın bınnde "Ora-
daydım" programında gazete-
cı yazar Saygı Özturk'u dınle-
dım Çorumolaylarımncanlıta-
ntğı olarak anlatıyoryaşadığı o
dehşet dolu gunlerı yenıden ay-
nı dehşetı yaşarcasına Sokak
ortasında ınsanlann bırden na-
sıl çoğaldığı, ellenndekı her tıir-
lu kesıcı aletle sağa sola nasıl
saldırdıklarını ve bunları belge-
lemek ıçın yaşamını nasıl orta-
ya koyduğunu
Yıllargeçıyor, "K MaraşOlay-
lan" yaşanıyor Yine aynı tuyler
urperten çılgınlıklar, akıl almaz
yıkılan dostluk duvarları Kırmı-
zı boya ıle onceden ışaretlenmış
AJevı yurttaşların evlen, saldın-
lann frenlenemez dehşetı karşı-
sında40yıllık Alevı komşusunu
ızar (kara çarşafın o yoredekı
adı) gıydırerek nasıl kaçırdığını
anlatırken kendı yaşamını nasıl
ortaya koyduğunu Ne oldu
bırlıkteyaşayan o toplumun kar-
deşlık duygusuna Ne oldu o
toplumun ekonomısıne Evler
boşaltıldı, şehırterkedıldı, ınsan-
lar savruidu Insanlar yenı go-
çur adını, nedenını çocuğuna
anlatamadı
2 Temmuz Sıvas'a gelındı
Edebıyatçısıyia, fotoğraf sanat-
çısyla, şaınyle, saz ve soz sa-
natçısıyla Pir Surtan'ı anmak
ıçırgeldıklen Sıvas'ta Madımak
Ötelı'nde 37 can, alev alev yan-
dıla- Suçlan PırSultan'ı anmak-
tı. Butun bu olaylar Turkıye ta-
nhnde yaşanmıştır Tekrar ya-
şarmaması ıçın ırdelenmesı ge-
re^mez mı'? Nedır Alevı, nedır
Ale/ılık^ Bılım adamlan, sosyo-
looar, halk bılımcılen ne beklı-
yosunuz''Tartışın koyun orta-
ya yaşam bıçımlennde ınanç-
lamı yuzyıllardır gızlenerek sur-
duduklen cem torenlennde top-
luna neler verıyorlardı Hacı
B«ktaşı Veli'nın kucağındakı
asan ıle ceylan sevgının, hoş-
gtnjnun en ust noktasında bu-
luçnayı sımgelemez mı^ Hıçbır
şe ın ustu ortulmuyor inkâr ne-
ye/arar, neye yaradı'' Bu ınkâr
örusunu kaldırmak oncelıkle
bım adamlannın ışı olmalıdır
\lman AB temsılcısı dıyor kı,
Oğu ve Batı'nın banş koprusu
AJ-vılerdır Sıyaset ve yaşam bıl-
g s ı Sayın Bülent Ecevft, "Ale-
VIK, mezhep ve tankatlara sığ-
drlmayacak bır ınanç ve ya-
şen bıçımıdır" derken, "ben bı-
Ifradamı değılım" dıyerek, ay-
nıramanda bılım adamlannın
scumluluklarını anımsatıyor
ı'ıllar once Ş Urfa'nın Kısas
KcAinde bır cem torenı sırasın-
ö< ortaya gelen yıyeceklerın
(k<ma) ıçınde bırtane muz var-
ci Aldım, 9 yaşındakı bır çocu-
Q verdım O çocuk o muzu al-
ö 5 ayn parçaya boldu ve bır
fDrçasını kendı yedı, gensını et-
rana dağıttı
şte paylaşmayı ınanç tore-
nıde ve oğretılerınde alan bu
<5cuk, yarın ınancından dolayı
faşka ınançlarla dolu dın bılgı-
s ı oğrenınce, kendını orada
•çrmeyınce nasıl buyur
9
Ço-
sm yok saymak degıl kucak-
Hnaktır
-ler Alevı'nın evınde Hz Ali,
Hicı Bektaşı Velı ve Atatürk'un
fffeoğraflan vardır Cumhunyet'e
ve laıklığe nefes almak gıbı ba-
kan Alevıler, bırakın ınançlarını
cemevlenndeyaşasınlar Değıl-
dır dertlerı camıye gıdenlerle,
kılıseye gıdenlerle
Doç Dr Alı Aktaş'ın bıraraş-
tırmasından kaynak alarak sun-
mak ısterım "Sünnı ınançlı top-
luluklarda, ölüm halındekı şuuru
yennde olan kışıyı kıbleye çe-
vırme geleneğıne, Alevılerde
ozellıkle kırsal kesımde yaşa-
yanlarda pek rastlanılmamakta-
dır Çunku Alevılıkte kıble, ınsa-
nın bır başka ınsana donukyu-
zudur Yanı 'can'ın cemalıdır
Alevı topluluklar, ıbadetlennde
okuduklan deyış duazımam,
gulbenk, mersıye ve dualannı
yuzyıllardır Turkçe okumuşlar-
dır ölmek üzere olan kışının
yanında dınsel bılgı sahıbı (de-
de, baba, murşıd, rehbergıbı)
kışı tarafından 'tevhıd' veya 'şe-
hadet' kelımesı söylenır"
Şımdı yuzyıllardır ınsanı mer-
keze koyan Hak, Muhammed,
Alı'yı kendıne rehber edınmış eşı
ve benzerı olmayan bır ınanç,
bır yaşam bıçımı olan bır oğre-
tıyle bugune kadar gelen bu
ınanç topluluğunun taleplennın
neresı zarar verır, neresı karşıla-
namaz Sıvas olaytanndan son-
ra gerek Avrupa gerek Turkı-
ye'de Alevı-Bektaşı orgutluluğu
yaygınlaşmıştır ve Alevılık nedır
sorusuna, bılımset temel oluştur-
ma mucadelesı verılmektedır
21 09 2004 Bruksel AB top-
lantısındaAvaıpa Alevı Bırlıkle-
n Konfederasyonu'na şu soru-
lar sorulmuş ve yanıtlar aranmış-
tır Bu sorulann yanıtlan ıçın Av-
rupa'nın mı sormasını bekleme-
lıydık AB'nın değıl, kendı du-
yarlılığımızla sorunlanmızı çoz-
melıyız, kırmadan dokmeden
1 - Alevılere Dıyanet ıçınde yer
venlırse kabul eder mısınız''
2- Dın ışlennden sorumlu ba-
kan sızlerı kabul ettı mû (2002
yılında tek zıyaret eden devlet
bakanı, şımdı DSP Genel Baş-
kanı olan Sayın Zeki Sezer'dır)
3- Lozan Antlaşması'yla Ale-
vıler arasında bır ılışkı var mı''
4- Alevıler ve Alevılık dıne da-
yalı bır olgu pekı, etnık anlam-
da yanı ulusal anlamda bır Ale-
vılık var mı?
5- Cem evlerı fonksıyonlarını
yapıyoriar mı'' Rahat ıbadet ede-
bılıyor musunuz'' Bu olanakiar
sızlere sağlanıyor mu?
6- Cem ıbadetı yaparken res-
mı organlar veya polıs baskı ya-
pıyor mu^
7- Meclıs'te kaç tane Alevı
mılletvekılı var^1
8-Alevıler dışlanıyormu9
Dış-
lanıyorsa nasıl ve hangı konu-
larda dışlanıyoı^
9- Alevıler ıçın, hangı gun dı-
nı açıdan onemlı''
10- Alevılerden başka Turkı-
ye'de dışlanan topluluklar var
mı''
Turkıye Cumhunyetı'nın kuru-
luşundan berı, Cumhurıyet'ın
temel ılkesı olan laıklığı ınanç-
ların guvencesı saymış bu top-
luluğun taleplennı, çok lyı oku-
mak gerekır
Tum Alevı orgutlen yalnız ken-
dı bakış açılarıyla değıl, bılıme
ınanmış bırtoplum olarak bılım
adamlanyla, dedeler, babalarla
bır araya gelerek, ne yanlış tar-
tışmalara ne de yanlış tespıtle-
re ızın venmemelıdır. r
KÎM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behıcakÇa turk.net
ÇtZGtLÎK KÂMtL MASARACI kamilmasaraci a mynet.com
HARBİ SEMIHPOROl semihporoyfa yahoo.com
HAYAT EPİK TÎYATROSU MLSTAFA BİLGIN
yAVI KADINLAR yONETSE
HERSEV FARKU OLUR"
DIYENLERE
ISP-AT ETME tMK/ANI DO5DUC)
hayatepikn mynet.com
ABD DISISLERI
BAKANI
CONbOLEEZZA RICE
TARİHTE BUGÜN MLMTAZ UUFCL\
Fnmoo, yanmda gene-
ro/len ve ve/ıaht-prt*s
Jua* Grks ık&ağd*, 2.)
20Kasm ırttır.mumtaz-arikan. com
CAUDILLOw
ÖLDÜf ~
197S'TE BUSUN,ISPANYA DIKTATOKU FRANCJSCO
FHANCO,B3 vnçtNPA KALPTBN OLDU. JSPANYA'DA
"CAUOILLO"(SASSUĞ) &YEANILAN F/BANCO, 6EHÇ
•/4%LAHDA 6ENEBAL OLMUÇ Blft SUBAYPt 1931'
PE KUIZIJIAN CUMHURtYEr YONETIMINE KAR-Çl
TAI//S T7VC/MMIŞ, IÇ SAVAÇT74 OA SAĞCILARIK)
&AŞINPA yee. Auurçrı HITLEK ve Mussoum'nm
P£ DESTEĞIYLE, CMMHUiejy£TÇ/ SOCCULARJ Y£N-
Pl.. DAHft SONRA, FGAUCO, FALı4NS(FA $IST)
PAemsı'Niu UPEHI, oevLEr t/e nOKUMer SAÇKA-
fJl VE ORDUMUN BAÇt OLABAH,yÖNeTltol T&C
ELPB TOPLAPI a DtlNYA &H/WNM ALMANYA
K
YI\
OesretcLiYEN FRAAICO, /SFHNYA '£*)/ct
YÖNeTlMlNI OLSNB D€S/fJ SUR13ÜEJ3Û.
ÛO CMJDILLO, "KAUPlYYO" Ofau/JUK
SAĞNAK
NtLGÜN CERRAHOĞLU
Sözün BitHği Yer!'
"Şenatçı ımam Almanlan hedefaldı. Almanlara nef-
ret kusan şenatçı vaazlann onü alınamıyor "(17 Ka-
sım)
Avrupa'da dınselgergınlıkyayılıyor Van Gogh cı-
nayetını kınamayanlan eleştıren Belçıkalı senator, ra-
dıkal dıncılerden Ölüm tehdıtlen alıyor " (19 Kasım)
"Cumhunyeftn bınncı sayfasında ıkı gun arayla çı-
kan haber başlıklan bunlar Bıryanda "Dınsız Alman-
lan cehennem ateşının bekJedığını' vaaz eden Berlın'de-
kı Mevlana Camıı Imamı Yakup Taşçı, bır yanda Hol-
landalı yonetmen Theo van Gogh'u sokak ortasında
ınfaz eden radıkal Islamcılar, bır yanda nerdeyse artık
her gun bır başka camı ya da okul kundaklayan Avru-
palı faşıst ırkçılar 2004'teyaşadığımızaınanmak guç .
Bılgı çağı falan derken ortaçağdan kalma bır dınler sa-
vaşının ıçıne duştuk "Uygarlık çatışması" dıye adlan-
dınlan en kotu "kâbus senaryosu" da zaten bu değıl
mıydı'' Bundan ote artık daha ne olabılır kı9
'Salman Rüştü fetvası' dönemi dahi farkltydı...
Ne kadar ılen bır noktaya geldığımızı kavramak ıçın
belleğımızı gen sanp Satman Rüştü'nun "Şeytan Ayet-
len" gunlerıne -yaklaşfk yırmı yıl oncesıne- öonmemız
yeter Iranlı mollalar Hıntlı yazar ıçın "olüm fetvası" çı-
kardığında, hatırlayacaksınız, dunya hop oturup hop
kalkmıştı Konu uluslararası basının manşetlennden
aylarca ınmemış, modern dunyanın "ıfade ozgürtüğü-
ne" yonelen buyuk bır tehdıt olarak algılanan bu "ge-
ncı fetva" yerkurenın dort bır yanında kınanmış, ancak
sanık sandalyesıne sonuçta dın olarak Islam değıl, yal-
nız "Iran re\ımı" oturtulmuştu
Bugun durum çok farklı Hollandalı yonetmen Theo
van Gogh'un ınfazında gorduğumuz gıbı, artık dını oto-
nteden "ferva" almaya falan gerek duyulmuyor Ams-
terdam'ın merkezınde kurşunu sıkan Faslı goçmen,
kendı kendıne "ınstant fefva"sını da vermış oluyor
Kendın pışır, kendın ye hesabı
Olay uzak bır Ortadoğu ulkesının "ıfade özgûriükle-
nnı" uzaktan tehdıt eden, çağdışı bır rejım sorunu ol-
maktan çıkıp Avrupa'nın gobeğıne taşınıyor Ve Avru-
pa'nın "ıç sorunu" halıne gelıyor "Ifade ozgüriüğün-
den" falan once konu, doğrudan "ıç güvenlığı, bırlık-
teyaşamı tehdıteden" bırsorun halını alıyor Ve bır "dın-
ler, kültürier savaşına" donuşuyor Fatura da bıre bır
"cınayetın faılıne" değıl, koca bır Islam cemaatıne, Av-
rupa'nın Islam azınlığınave Islam kulturuneçıkartılıyor.
Her Islam okulu, her camı, Musluman ulkelerden ge-
len her goçmen, Theo van Gogh'u katleden Faslı gen-
cın "potansıyelsuç ortağı" olarak goruluyor, ortalama
Avrupalı nezdınde Muslumanlara gıderek "şüpheyle
yaklaşılan, kuşku duyulan"muhtemel "zanlı" gozuyle
bakılıyor
Tabu soru: 'llk günah kimin?'
Nasıl boyle oldu
9
Nasıl bu noktaya gelındı mesele-
sı ayn konu Ama fıılı durum bu Irak'ta uçurulan "re-
hıne kellelen" de bu tabloya ılave edıldığınde ortala-
ma Avrupalının kafasında bır "Islam = Şıddet" fotoğ-
rafıçıkıyor "Bız Islamla bırlıkte nasıl bır aradayaşaya-
cağız
9
", "Muslümanlıkla demokrası bırarada var ola-
bılır mı
9
", "Müslümanlıkta kadın-erkek eşıtlığıne yer
var mû", "Kültûrel haklar nerde bıter?" Yalnız Van
Gogh'un ulkesı Hollanda'nın değıl, Musluman nufusun
bulunduğu tum Avrupa ulkelennın tartıştığı konular
bunlar
Bu konulan ırkçılık ve populızm yapan bır dızı kana-
at onden de Avrupa'da mutemadıyen kaşıyor Değer-
ler skalasının baştan sona sorgulandığı bu buyuk şaş-
kınlık anında; halkın korkulannı, endışelennı gıdıklaya-
rak oy almaya, "reytıng" toplamaya çalışan aşın sağ
partıler, şarlatan polıtıkacılar ve entelektueller var ara-
lannda Ortamı hıç tereddut etmeden tahnk edıp "ırk-
çılara" cesaret venyorlar "Almanlan cehennem ateşı
beklıyor'" dıye vaaz veren her Yakup Taşçı karşısında,
gozunu kırpmadan camı ya da okul kundaklayan fa-
şıst ırkçılara çanak tutuyorlar
öyle tehlıkelı bır şıddet spıralı kı bu, "Kım kıme ça-
naktuttu
r
>", "Kabahatkımde?", "llkgünah kımın?" so-
rulan dahı sorulamaz hate gelıyor "Hadı Müslüman göç-
menlerAvrupa kültürûnün uygarlıkkodlannı okuyamı-
yor, ya sızyuzlerce yıllık demokrası geleneğının vâns-
len olarak hoşgöru supaplannı nasıl kullanamıyorsu-
nuz? Ûç-beş radıkal dıncının hesabını nasıl oluyor da
Islamın bütunüne çıkartıyorsunuz? Nasıl oluyor da
kendı radıkallennızı durdurup frenleyemıyorsunuz?" so-
rusunu sorduğunuzda en ferasetlı ınsanlardan bıle al-
dığınızyanıt, "Artık sozun bıttığı noktaya geldık Terör
ve guvenlık tehdıdı karşısında akan sulardunjyor Ne
dıyeceğımızı bız de bılemıyoruz
1
" oluyor.
Ikıncı Dunya Savaşı oncesınde de boyle "sözün bıt-
tığı bır noktaya" gelınmemış mıydı
9
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAıV
SOLDAN SAĞA:
1/Denızlı'nın
Çıvnl ılçesın-
de, brrçok kuş
rurunu bann- 3
dıranbırgol
Işaret 2/ An- 4
talya'nın bır 5
plajı Yaprak- 6
lansalatagıbı -,
yenen, koku-
lubırbıtkı 3/ 8
Sahıp Çır- 9
kın,huysuz 4/
Çok anlamlı bır soz-
cuğu, her sefennde
başka bır anlamını
ongorerek bırbınne
yakın bırkaç yerde
kullanma Yunden 5
dovulerek yapılan ka- 6
lın ve kaba bır ku- 7
maş 5/Ankarakeçı- 8
sınınyunukahveren- 9 , , ^ , ^m
gı ya da sıyah olan turu 6/ Eskı dılde yıldız
Sodyum elementının sımgesı 7/Olağandışı, ılgınç,
hayal urunu anlamında kullanılan sozcuk Atın
başına geçınlen dızgın ve susler 8/ Rutbesız as-
ker Sınırnışanı 9/Esnek
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/Kutahya'nınGedız ılçesınde bır kaplıca 2/Oto-
mobılın, uzenne karoser oturtulan ıskelet bolumu
Mersın ılının eskı adı 3/Şarkı, turku tnsanınya-
radılış ozellığı 4/ Hamamboceğı 5/ "Yapıtlar,
eserler" anlamında eskı sozcuk Tellı bır çalgı
6/Soy Kuram 7/"Gulsın—" Kadın pıyanıs-
tımız Tıbet sıgın 8/ Japonlara ozgu çıçek du-
zenleme sanarı 9/Genelev ışleten kadın Yaşan-
mış olaylann anlatıldığı yazı turu ^