Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 EKİM 2004 PAZAF
2 OLAYLAR VE GORUŞLER
EVET/HAYIR
OKTAY AKBAL
Gerçek01Baypamfama...
26 Eylül Pazar günü Dil Bayramı idi... Atatürk'ün
kjrduğj Türk Dil Kurumu 1932'den beri coşkuyla
kjtlardı bu bayramı... Bu yıl ne oldu? Yine kutlan-
d, ama kimlerie, kim için, hangi amaçla? Osman-
lıcayı yeniden hortlatmak heveslilerince!..
Bugün, Atatürk'ün "Türk diliniyabancı sözcük-
ierden kurtarmak" amacıyta kurduğu, koruduğu, ölü-
münden sonra Iş Bankası senetlerini bıraktığı ve bu
Atatürk ten aldığı emaneti tam elli yıl uygulayan bir
TDKartıkyokL
TDK adında bir özgür kurum yok! Türkçeyi sa-
vunan, koruyan, yeni araştırmalarla çalışmasını
sürdüren, Türk dilini savunan bir kurum değil, TDK
adındaki devlet dairesi!.. Başkanlar atamayla ge-
liyor, üyeleri atamayla!.. Atatürk böyle bir şey iste-
seydi daha başlangıçta Türk Dil Akademisi'ni ku-
randı. Oysa o, devletin dışında çalışan, özgür bir ku-
ruluş istiyordu. 1932'den 1983'ekadarsürdü ger-
çek Dil Kurumu'nun yaşama süreci... Sonra ne mi
oldu?
Sonra, 12 Eylül cuntasının emriyleTürk Dil ve Türk
Tarih Kurumlan kapatıldı! Bir generalin hazırladığı
yasayla bu iki bilim kurumu yeni bir örgütlenmey-
le devletin kanadı altına alındı. Daha doğrusu dil
devrimıne, Atatürk düşüncesine karşı kişilerin eli-
ne geçti. Tam yirmi yıldır böyle!..
Ogündenbugünehükümetlerdeğişti, 12 Eylül'ün
baskıcı havası ortadan kalktı. Bülent Ecevrt gibi
biraydın, birTürkçetutkunu, birşair, başbakan ol-
du. Ama bunca yakınmaya, bunca yazıyla, sözle
uyarmaya karşın, Dil ve Tarih Kurumlan'nı eski öz-
gürlüklerine kavuşturacak bir atılım yaşanmadı.
Oysa DSP lideri üç beş satırlık bir yasayia Atatürk
kurumlannı gerçek çizgilerine oturtabilirdi! Olma-
dı, olamadı! Yirmi yıldır bu iki bilim kurumu, bir dev-
let dairesi... Etkisiz, işlevsiz!.. Tek amacı Türkçeyi
korumak değil, tam tersi Osmanlıcayı yeniden gün-
deme getirmeki..
Türk dili savaşçılan usanmadı, ezilmedi, 12 Ey-
lül'den sonra yeni bir atılımı başlattılar, dernekler
kurdular, dergiler çıkardılar. Ankara'dakı "Çağdaş
Türk Dili" Istanbul'daki "Türk Dili Dergisi" en baş-
ta geliyor... Zorla, baskıyla, emirie hiçbir yararlı iş
yapılamaz. Boşa gider akla, düşünceye aykın ey-
lemler, istekler...
Atatürk'ün, "Dildevriminin amacı Türk dilinin kı-
sırlaştınlması değil genişletilmesidir" dediğini unut-
mayalım.
Dağlarca'nın "Türkçem benim ses bayrağım"
öğüdünü bugünün Osmanlıcayandaşlannaanım-
satmak isterim. Atatürk devrimini tersine çevirme-
ye çalışan kafalar ne zaman uluslaşmada dilin et-
kisini anlayacak?
Gerçek bayramlarda buluşmak özlemiyle!..
Babamız, Canımız, Arkadaşımız,
YoJdaşımız
A.KADİR DİNÇ'i
Dün kaybettik.
Bugün uğurluyoruz.
"YolArkadoşlarıma Haber Verin "
dedi.
Cenazesi Pazar günü öğlen
Karaman Yunus Emre Camii'nden
kaldınlacaktır.
Mustafa-Aydın-Özlem
DİNÇ
İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI
BİZDE; Yüce Önder
Mustafa Kemal Atatürk'ün
'"Efendiler ve Ey Ulus: bilıniz kı, Türkıye
CumhunyetiŞeyhJer. dervişler.
müntJer ülkesj olarnaz.
"En doğru, en gerçek tarikat uygarlık tankatıdır " sözünü
benimsemiş, ülkeyi onun gösterdiği çağdaş uygarlık
seviyesıne ulaştınnak çabasında bulunanlara; Aydınlık bir
geleceğe gelin birlikte köprü kuralım, DÎYORUZ.
Geleneksel Kahvaltumza
SEN GELMEZSEN BlR EKSÎYİZ sloganunız ile sizleri
davet edıyoruz.
Tarih: 10 Ekim 2004
Saat: 11.00 - 15.00 arası
Yer: Kadıköy EYSAN OTEL TERASI
(Iskele Karşısi - Rıhtım Caddesi No: 26)
Detim: Nuısel Atmacah 0532 302 99 22 -
0216 368 36 65
Mıne Nazik Bal 0542 618 10 18
JVot: Aırupa Yakasından gelecek arkadaşlarımızın
A\rasya Maratonu'nu göz önüne alarak denız volunu
kullanmalannı önennz.)
Atatürkçü Düşünce Sistemi...
Mustafa Kemal'in bu kadar kısa bir sürede, bu kadar ters koşullar altında
bağımsızlık savaşmı gerçekleştirdikten sonra ümmetçi bir toplumu alıp
ondan bir ulus devlet yaratması, İslam coğrafyasında hukuk, eğitim, devlet
ve toplumsal yaşamda laik bir sistem yaratması tek kelimeyle bir mucizedir.
Dr. Mehmet Alev COŞKUN
K
ara Kuvvetlerı komutanı
Org. YaşarBüyükanıtHarp
Okulu'nun yeni öğretim yı-
lına başlama töreninde yap-
tığı konuşmada "Atatürkil-
keterini çağdaşlaşmaya engel oiarakgören-
leri" ışıktan rahatsız olan 1
*yarasa"lara
benzetti.
Harbiye öğrencilenne. her türlü kalıp-
laşmış düşünce ve dogmalara karşı geime-
lerini salık vererek şöyle seslendi:
"Meslek yaşantuuz boyunca, her şeyi
sorgulayın. Sorgulama, değişimin ve geli-
şiminilkbasamagKİır'dcdı Büyükarutko-
nuşmasında, "Atatürkçü DüşünceSistemi"
terimini kullandı, "Bilim ve aklın rehber-
liğande kendini sürekli yenileyen Atatürk
ilkeleri, sonsuza dek kendini yenilemek ve
geliştirmek gücüne sahip bir düşünce sis-
temidir" dedi.
Milliyet, Radikal, Hürriyet ve Yeni Şa-
fak gazetesindeki kimi yazarlar, Org. Bü-
yükanıt'ın bu konuşmasını ele alarak yo-
rumlar yaptılar, sorular yönelttiler. Soru-
lar şöyle:
1- Org. Büyükanıt, neden Atatürkçü-
lük veya Kemalizm yerine "Atatürkçü
DüşünceSistemi'" deyimini kullanmıştı. Bu
felsefi bir tercih miydi?
2- Bu deyimi kullanarak geleceğe dö-
nük daha uzlaştıncı bir düşünce sistemı-
ni mi amaçhyordu?
3- Mademki her şey sorgulanacaktı, ma-
demki sorgulama değişimin ve gelişimin
ilk basamağıydı "KemaEznT de sorgulan-
mah mıydı?
4- Kimilerine göre TSK, artık yıpran-
mış ve anlamını kaybetmiş olan "Ata-
türkçülük" kelimesinin yerine "Atatürk-
çü Düşünce SistemFnı kullanmaya başla-
yarak yeni bir açılımın ilk ipuçlannı ver-
meye başlamıştı.
5- Kimilerine göre bu terimin kullanıl-
ması ve reform ihtiyacının TSK içinden
tartışmaya açılması. bir zihniyet değişimi-
ni göstermekteydi.
6- Kimileri de daha ileriye gidiyor Ata-
türkçülük ve Kernalizm yoktur, olmadı, ol-
mayacak diyordu.
Oncelikle "Atatürkçü Düşünce Siste-
mi" deyıminden başlayalım. Genelkur-
may Başkanlığı 1983 yılında Atatürkçü-
lükadlı 3 ciltlık bir kitap hazırlartı. 1396
sayfalık bu eser Milli Eğitim Bakanlığı Ta-
lim ve Terbiye Kurulu'nun 18.7.1984 ta-
rihli karanyla Milli Eğitim Bakanlığı'nca
yayımlandı. Benim tespit ettiğim kadany-
ia bu 3 ciltlik eserin 6. baskısı 2001 yılı-
na airtir. Genelkurmay Başkanlıgı tara-
fından hazırlanan ve Atatürkçülük adını
taşıyan bu üç ciltlik kitap hakkında kısa
bilgiler şöyîedir:
1. Cilt(734 sayfa) AJt Başhk: Atatürk'ün
Görüş ve Direktifleri. Bu kitapta, devlet
hayatı, fikir hayatı. ekonomik hayat, din
konusunda Atatürk "ten ahntılar yapılıyor.
Bu derlemede bir sayfa orijinal diğer say-
fada ise sadeleştinlmiş metinler yer alı-
yor.
2. Cüt(388 sayfa) Alt Başlık: Atatürk
ve Atatürkçülüğe İlişkin Makaleler. Bu
kitapta değişik yazarlardan 25 makaleye
yer verilmiş. Makaleler "FikirveDevlet",
"EkonomT ve "Din" başhklan altında
üç bölümde toplanmış.
3. CUt (274 sayfa) Alt Başlık: Atatürk-
çü Düşünce Sistemi. Bu kitap Atatürkçü-
lüğün "Tanımı ve Önemi", "DevletHaya-
ü-Egemenlik", "Fikir HayatT. "Ekono-
mik Hayat" ve "Din" başlığını taşıyan beş
bölümden oluşuyor.
Bu bölümlerde konular irdelenirken
Atatürk'ün düşünce ve görüşlerine gön-
dermeler yapılıyor. Her üç kitap bilimsel
metodolojiye uygun oiarak hazırlanmış
olup. bol miktarda dipnotlar, açıklamalar
ve geniş kaynakça bulunmaktadır. Bu eser
gerek Harp Okullan ve gerekse Harp Aka-
demilen'nde kaynak kitap oiarak kulla-
nılmaktadır.
Buradan çıkan şudur: "Atatürkçü Dü-
şünce Sistemi" bir kavram ve terim oia-
rak Genelkurmay Başkanlıgı tarafından
1984 yılından beri kullanılmakta olup,
konu ile ilgili oiarak 3 ciltlik yapıt ya-
yımlanmıştır.
Kimi yazarlann belirttikleri gibi "Ge-
nelkurmay'da bir zihniyetdeğişikliği" söz
konusu değildir.
Atatürkçülük-Kemalizm
Atatürkçülük, Kemalizm ya da "Ata-
türkçü Düşünce Sistemi" birbirinden ay-
rı kavramlar değildir.
Atatürk devrimleri özellikle 18. yüzyıla
damgasını vuran Aydınlanma felsefesmden
esınlenmiştir. Bu felsefede peşın yargılara da-
yanan, gecmişin değerlerine karşı çıkan eleş-
tirel akıl ön plana çıkanlmıştır.
Akla öncelik veren Aydınlanma Hare-
keti insanlann önündeki dogmalann kalk-
masını, hukuksal ayncalıklann ve engel-
lerin temızlenmesini istiyordu. Bu geliş-
melerin sonunda Avrupa'da, kralla birle-
şen ve din ululan tarafından desteklenen
teokratik iktidar devrildi, egemenlik hal-
ka geçti.
Büyük Fransız Öıtilali (1789) ile dine da-
yalı hukuk, dinci öğreti yıkıldı. Laik dev-
let, laik eğitim, laik hukuk böylelikle 300
yıllık bir uğraş ve oluk oluk kan dökme
sonunda başanldı.
Ilhan SeJçuk'un yazdığı gibi, bu büyük
devrimde "Akhn inançtan, bilimin din-
den bağımsızlaşması" gerçekleşiyordu.
Selçuk'un belnttiği gibi, Atatürk'ün dü-
şünce sistemi Aydınlanma'nın Türkçe-
siydi.
Türk aydınlanmasınm, Batı'daki Aydın-
lanma devriminden en önemli farkı. kö-
keninde antiemperyalist bir ulusal kurtu-
luş savaşı olmasıdır. Bu devrim burju\a
sınıfının değil, asker-sivil-halk- Kuvayı
Milliyeci birlikteliği ve işbirliğinin ürü-
nü oiarak gerçekleşmiştir.
Atarürk'e göre çağdaş uygarlık ılime
dayanmaktadır. Atatürk " Yaşamda en ger-
çek yol gösterici ilimdir" derken eleştırel
akJı öne çıkanyordu.
Türk Devriminin titiz ve dikkatli bir
gözlemcısi, "Türkive'del922ilel928ara-
sında olup bitenlerin dünvada bir benze-
ri yoktur" dıyor. (P. Gentizon. S. VII.)
Mustafa Kemal'in bu kadar kısa bir sü-
rede. bu kadar ters koşullar altında ba-
ğımsızhk savaşmı gerçekleştirdikten son-
ra ümmetçi bir toplumu alıp ondan bir
ulus devlet yaratması, îslam coğrafyasın-
da hukuk, eğitim, devlet ve toplumsal ya-
şamda laik bir sistem yaratması tek keli-
meyle bir mucizedir.
Atatürkçülük, Batıcılık değil, Batı'ya
rağmen Batı'nın Aydınlanma devnmini be-
nimseyip özümseyerek, Batı 'dan bağım-
sız bir ulus ve devlet yaratmaktır.
Işte Org. Büyükanıt'ın sözünü ettiği
"Atatürkçü DüşünceSistemi"nin ana esas-
lan budur.
"Atatürkçü Düşünce Sistemi"nin daha
geniş bir açılımını başka bir yazımızda ir-
deleyeceğiz.
Tırmıklamak-kemirmek
"Atatürkçü Düşünce Sistemini" anla-
mayan. onu tırmıklamak, kemirmek, kü-
çük düşürmek isteyen, kimi aydmlann bu
tutumu Prof. Niyazi Berkes'in belirttiği
gibi aslında, "Tanzimat,Meşrutiyetdöne-
mi aydınlan gibi da\TanmaIanndandn*.
n
Oysa Atatürk, çağdaş uygarlığı savunu-
Sonuç
Medyada yeni Kara Kuvvetleri Komu-
tanı ve ordu üzerine yapılan spekülasyon-
lar bu yazımızda belirttiğimiz Genelkur-
may Başkanlıgı'nın yayınlan ile boşluğa
düşmektedir. Kimi yazarlanmız okumu-
yorlar. incelemiyorlar, "Atatürkçü Dü-
şünce Sistemi"nin ürettiği laik Cumhuri-
yet rejiminin kazanımlannı bir türlü gör-
mek istemiyorlar.
Kıbns'ta Kritik Gelişmeler..
Aydııı OLGUIV
B
aşbakan Tayyip Erdo-
ğan'm nedensiz oiarak
yarattığı ve sonra bü-
yük bir pişkinlikle vazgeçtiği
"Zina Sorunu" her şeye karşın
kuşkusuz Türkiye'nin AB nez-
dindeki durumunu sarsmış. gü-
venirliğini zedelemiştir.
Türkiye'yekamuoyu "zma"
konusu ile uğraşırken Kıbns'ta
da önemli gelişmelerin oldu-
ğu bir gerçektir.
Bu gelişmelerin en önemlisi
Rum Yönetimi Dışişleri Baka-
nı YorgoYakovu'nun geçen haf-
ta yaptığı bir açıklamasıdır.
Yakovu, hiçbir saklıya gizli-
ye gerek görmeden ülkesinin
Kıbns sorunu halledilmeden
Türkiye'nin AB'ye girmesine
razı olmayacağını ve gerekir-
se AB 'nin asli bir üyesi oiarak
bu konuda "veto" hakkını kul-
lanabileceklerini söylemiştir.
Yakovu bu arada ilginç açık-
lamalarda da bulundu, AB için-
de Türkiye'nin Birliğe alınma-
sına karşı ülkeler olduğunu, bu
ülkelerin Rum Yönetimi'ni "ve-
to" için tahrik ettiklerini bil-
dirdi.
Rum Yönetimi Dışişleri Ba-
kanhğı'ndan yapılan bir açık-
lamada da Türkıye'ye müza-
kere tarihi verilmesine karşı-
lık Rumlann "obnazsaobnaz"
oiarak istedikleri koşullar da
açık bir şekilde gündeme geri-
rildi.
Bu açıklamayagöre, Rumla-
nn olmazsa olmazları şöyle:
1. Türkiye Gümrük Birliği'ni
Rum Yönetimi içine alacak bi-
çimde genişletmelidir.
2. Türkiye üye olduğu ulus-
lararası kuruluşlara Rum Y6-
netiminin dekatılmasını engel-
lememelidir.
3. Türkiye Kıbns bandrah
gemilere koyduğu sınırlama-
lan kaldırmalıdır.
4. Türkiye Ada'daki 36 bin as-
kerini geri çekmeyi kabul etme-
üdir.
5. Türkiye Rum egemenli-
ğindeki bir Kıbns Cumhuriye-
tını kabul etmelidır.
Görünen odurkı, AB'nin as-
li üyesi olan Rum Yönetimi,
yukanda belirttiği koşullardan
\azgeçmeye niyetli değildir.
Bu görüşünü ısrarla savoına-
caktır. AB'de artık güçlü bir
pozisyona kavuşmuş olan
Rum'lann Avnapa ülkelerinin
istemleri üzerine bu görüşle-
rinden vazgeçebileceklerini dü-
şünmek bıze göre biraz safdil-
lik olacaktır.
Hayale kapılmaya hiç gerek
yoktur! Rumlann gereğinde
"veto" haklarını kullanacakla-
n daha şimdiden belli olmuş-
tur. Türkiye'nin olası bir "ve-
to"ya karşı gerekli önlemleri
ahnası gerekmektedir.
Öte yandan
Bu durumda elbetteki
KKTC'de de bazı önlemlerin
alınması şart olmuştur.
Bu önlemlerin başında her
şeyden önce Millet Meclisi'n-
de çoğunluğu elde eden
UBP'nin kuracağı birhüküme-
tin geldiği açıktır.
Siyasal gelişmeler Kıbns Tür-
künün sonunu getirecek gibi
gözükmektedir. Şayet Kıbrıs
Türkleri "Girifin akibetine
uğramak istiyorlarsa her şeyden
önce ulusal çıkarlan koruya-
cak birhükümet kurmalıdırlar.
Ve elbetteki bu hükümet hata-
ya düşmemeli, Cumhurbaşka-
nı Denktaş'la son derece sıkı bir
işbirliği içine gırmelidir.
Dünyanın hiçbır yerinde do-
kuz ayda bütçesini çıkaramayan
birhükümet görülmemiştir. Ve
maalesef bugün KKTC'de bu
böyledir.
Yeni hükümette tarafsız ve
ülke çıkarlannı düşünen bir
başbakan yer almalı. Ülkenin
ulusal çıkarlannı düşünen tüm
siyasi kişi ve partiler milli ül-
kenin ulusal çıkarlannı düşünen
tüm siyasi kişi ve partiler mıl-
li davaya inançlan ölçüsünde ve
bu kriterler içinde hükümete
katıünah veya yarduncı olma-
lıdırlar. Kıbns Türk'ünün gıyo-
tun altına yatınldığı şu günler-
de ulusal özgürlük ve varoluş
davasından başka hiçbir şey dü-
şünülmemelidir.
PENCERE
'İsna Aşeriyye...'
Yavuz Donat 'Sabah' gazetesindeki köşesin-
de dün soruyordu:
"Irfan Hoca neden alkışlandı?"
Profesör irfan Gündüz, AKP Istanbul Millet-
vekili'dir; Kızılcahamam toplantısında en çok al-
kışı alınca, Donat merak etmiş, "Hoca" ile ko-
nuşmuş; işte bu konuşmadan birkaç alıntı:
"Irfan Hoca, (Meclis'teki) odasında Bursa Mil-
letvekili Mehmet Artan Karapaşaoğlu ile bir-
likteydi, zaten onlar 'hep beraberler'. 'Yağmur
altında birlikte ilk yürüyenler' takımından.
Prof. Gündüz 'Bize bir isim takılmıştı' dedi:
- İsna aşeriyye.
- Ne demek isna aşeriyye?
- Arapçadır.. 12 kişi demektir.
İşte isna aşeriyye:
Recep Tayyip Erdoğan, Irfan Gündüz, Altan
Karapaşaoğlu, Abdullah Gül, Abdüllatif Şe-
ner, Ismail Kahraman, AJi Coşkun, Abdülka-
dir Aksu, Cemil Çiçek, Bülent Annç, Melih
Gökçek, Salih Kapusuz."
Peki 'isna aşeriyye'den olanlar ne yapıyorlar-
mış?..
"Plan yapıyorlarmış, A planlan, B planlan,
başka planlan" varmış...
•
"İsna aşeriyye" nedir?..
İslam tarihinde "On İkilmam"dır.
Islamdaki unutulmaz rolleri de "isna aşeriyye
akidesi"ri\ Iran Devleti'nin "resmi dıni"ne dö-
nüştürmeleridir; komşumuzda bugün de bu mez-
hep geçerlidir ve anayasaya egemendir.
Nereden nereye?..
Bizimkiler de demek ki 'isna aşeriyye'ye özen-
mişler, Türkiye'de iktidar olacaklarına inanarak
bir araya gelip planlar yapmışlar...
On iki ımam!..
Iran'da Şiilik mezhebini resmi dine dönüştü-
ren on iki imam modeli, Türkiye'ye hangi Islamı
öngörüyor?.. Ne var ki daha sonra Melih Gök-
çek bu ekipten aynlmış, geriye 11 imam kalmrş...
11 ımamdan Tayyip Erdoğan bugün Başba-
kan..
Bülent Annç Meclis Başkanı..
Abdullah Gül Dışişleri Bakanı..
Cemil Çiçek Adalet Bakanı..
Abdülkadir Aksu Içişleri Bakanı..
Abdüllatif Şener Devlet Bakanı..
AJi Coşkun Sanayi ve Ticaret Bakanı..
Hedefe varılmış sayılabilir mi?..
•
On iki rakamı alengirlidir, Islamda itibariı gibi-
dir; ama, Hıristiyanlıkta Hazreti Isa'nın Incil'i
yaymak için seçtiği 12 Havari'ye ne demeli?..
AB'nin bayrağında 12 yıldız var!..
Bir iddiaya göre AB bayrağındaki bu 12 yıldız,
12 havariyı vurguluyor...
Bizim 'isna aşeriyye' takımı da AB'ye girmek
için ellerinden geleni yapmıyorlar mı?..
Işe on iki imam gibi başlayıp sonunda Isa'nın
havarileri gibi mi olacaklar?..
Yoksa bu siyaset de takıyye mi?..
AB'ye girmek için 15-20 yıl gerekiyormuş, bu
arada on iki imamla on iki papaz arasında apı-
şıp kalmak da var!..
final LGS İlköğretim 7. ve 8. Sınıflar İçin
• 16SaytlıkDergiSensi'Aboneiere Bedava 7Kitap • 4Adet
Rehberiik Eki • 4 Adet Cep Kitabı • 7Adel Deneme Sınavı
ve Kaliteli, Kullanışiı Sırt Çantası Hediye...
TANITIMASAYISI
Sadece\/milyon
BayilerdeL
www. final.com. tr
Geniş Bilgi İçin: Nuruosmaniye Cad. Yeşilay İşhanı
No: 17 Kat: 1 Cağaloğlu 34410 İstanbul
TeL: (0212) 512 23 00-01-02 • Fax: (0212) 51223 03
final'le kazanacaksınız.
Pırsatı
Kapadofya 'yı
HNLCR I10TCL8
ı—-a—4
7*4:038* 3V3030
DMtt Hotıt$