17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 EKİM 2004 SAL 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Ecirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manısâ Aydın Deniztı PB PB PB PB PB PB B B 23 25 28 23 31 30 31 27 Sinop Y 24 Adana B 33 Zonguldak Y 25 Antalya Samsun Tratozon Giresun Ankara Eskışehır Konya Sıvas Y Y Y PB PB B PB 25 20 22 25 25 27 23 B 29 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkâri Van B B B B B B B 30 28 30 26 27 22 20 PB 17 Yurdun kuzey kesım- len parçal' ve çok bulut- v, Karadenıztayılansa- ğanakyağışJı dığeryer- ter az bulutiu ve açı k ge- çecek Hava sıcakiığı yurdun kuzey kesımle- nndefcnrazazalırt^en dı- ğer yerterde değışme- yecek Ruzgâr guney ve batı, yurdun do§u ke- sırn.ennde kuzey ve ba- tı yonlerder haftf. aras- ra orta kuvverte esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn PB Y Y Y PB PB Y PB 9 8 9 13 14 16 14 13 Münih Y 12 Zürıh Bertin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina HB PB Y PB PB PB PB PB 12 17 19 15 17 19 24 26 Y 12 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre Y PB PB PB PB PB PB B 8 21 3 18 22 11 13 33 B 33 Açık i Parçal bulutıu ^ Çok boıutl ı Yagmuriu Karıı ı Gok guaıltflü GÜNCEL CÜ>EYTARCA\XREK 'Yitirecek bir şeyimiz yok' diyen işçilere Alman halkı da destek veriyor I Baştarafı 1. Sayfada sızlığrifade etmek için Dışişlerı Bakanı Gül'ümüz Berfin'e gidiyor. Fransa'dan sonra Almanya'da da kazan aley- himize kaynıyor. Kamuoyunda aleyhımize hava giderek gelişiyor. Varsın böyle olsun, ne çıkar? Bu hükümet Dışişleri Bakanı'nın Berlin'i ziyaretiyle havayı lehimize çevireceğine inandıktan sonra... Inanıyor olmalı ki; Gül, bir-iki günlük ziyaretin- de gazete, dergi ve televizyonlara röportajlar ve- rerek AB üyeliğimiz için Alman kamuoyunu "ikna etmeye" çahşacak. Berlin'i cebine koyduktan sonra Paris'e gide- cek. Fransız'ı da bir veya iki günlük ziyaretinde gazete, dergi ve TV'lere röportajlar vererek ikna edecek. Bu çaba, içeriye dönük bu propaganda, hükü- mete helal olsun! • • • Dışanya sıçramayan içimizdeki alaturka davra- nışlar gelişerek süreceğe benziyor. Haber TV'lerimiz, halkımızı "aydınlatmama gö- revini" hakkıyla yerine getiriyor. Idare-i maslahatçılık TV'lerde geçerli. Ama ki- mi ka/emlerde kural işlemiyor: örneğin son gün- lerdeki Mercedes olayı. RTE fabrikayı ziyaretin- de armağan edilen otobüsün gri rengini begen- miyor, beyaz olsun diyor. Başüstüne! Yöneticiler bilmem kaç milyarlık aracı, yüreklerinın yağı eri- yerek RTE'ye hediye ediyorlar. Üstelik fabrika yöneticılerinin "Bir tane yeter mi" diye sorusunu, bizimki, "Yetmez, ama (Baş- bakanlık'a zahmet olacak) ikincisinibizparayla alı- rız" diye yanrtlıyor. • • • Kimi gazeteci arkadaşlar yazılarında RTE'yi ayıpsadılar. Neden? Bugüne değin siyasetle tica- reti birbirine karıştıran bir başbakan değil mi kar- şılarındaki? Başbakanlığa geldikten sonra Islami sermayeden kimi holdinglerle ilişkisini kesti mi? Hay/r! Kore'de iki otomobili geri mi çevirdi? Yo- oo! Oğlunun cola'sının reklamına soyunmadı mı? Evet! Düğünleri gelir sağlanan bir törene dönüş- türmedi mi? Evet! Boş verelim bir başbakana yakışmayan son davranışı... Benzer olaylara gebe mi önümüzde- ki günler; değil mi, ona bakalım. örneğin, önümüzdeki günlerde Paris'e gidiyor. Orada satın alacağımız Alman-Fransız yapımı yol- cu uçaklan sözleşmesine Chirac ve Schröder'in önünde imza atarken... ... "Ikiyıldıro kadarçok, gece-gündüzkullandım, ailenin gezinti teknesine çevirdim ki benimki hay- lieskidi. Yabiruçakdabana, yoksa imzayok" der- se... Ya da; 17 Aralık'ta tarih saptanırsa Alman- ya'dan alınacak Leopartanklan anlaşması imza- lanırken "Bana da bir tank, yoksa yokha" diye tut- turursa... Beterin beteri var kardeşlerim. Yaşınız müsait; bu iktidarda daha neler göreceksiniz neler! • • • Çok ilgınç, ama çoook ilginç tartışmalar izleni- yor. örneğin, Islam kokan yayınlarıyla ünlü bir TV kanalında; kadındaki ay haJi veya hastalıktan kay- naklanan kanamaların hangisi oruca engeldir ko- nusu saatlerce konuşuldu. Islam hukuku profe- sörüne "Ruj, orucu bozarmı" diye sordular. "Ruj, dille yalanıp tûkürük yoluyla yutulursa orucu bo- zar" diye yanıtladı. Dinsel kurallarda AB yolunda müthiş gelişme- lerin gerçekleştiğini geçen gün Vatan'daki haber- den öğrendik. Birsaat süren teravih namazını hız- la gerçekleştirenlere "Imam Ferrari", hızlı kıldı- ran, ama Diyanet'in denetimine çarpanlara "ra- darayakalanan imam" deniliyormuş. Malatya'da "birkaçrütbelikişi"ŞekerCamü imamından "ma- çı kaçırmak istemediklerini, teravih namazını kısa kesmesini istemişler". Imam önce hızlı kıldırmış, sonra "rölantiye" almış. "Ne yaptın hoca, iyi gi- derken yavaşladın" eleştirilerine, "Yahu" demiş, "radarayakalandım. Görmedinizmicemaatte Ma- latya müftüsü vardı". RTE, otobüs istemiş, armağan iki otomobili ka- bullenmiş. Uçak da isteyebilir, tank da. Şaşılacak ne var? Reformlar, devrimler almış başını gidiyor. Bu da ılımlı Islam devrimi! Opel işçisi direnîyorFRANKFURT (Cumhuriyet Bürosu) - Almanya'da General Motors tekeline ait Opel otomo- bil fabrikasında geçen hafta baş- layan direniş sürüyor. General Motors tarafrndan Av- rupa çapında işten çıkarma plan- lannın açıklanmasından sonra başlayan grev, dün de halkın des- teğini kazanarak devam etti. Gre- vi destekleyenler arasında işçile- rin aileleri, bölgedeki diğer fab- rikalann işçileri ve BochumJular bulunuyor. Grevin sona ereceği- ne ilişkin herhangi birgelişme ise hafta sonunda da gerçekleşmedi. Işçiler, General Motors'un yı- ğınsal işten çıkarma planı uygu- lamaya konulursa bu yılın başın- da yürürlüğe girecek olan Hartz 4 yasası gereğince 1 yıl süreli iş- sizlik parasından sonra alacakla- n gülünç işsizlik yardımı ile ya- şamalannın mümkün olmadığı- m ve yeniden iş bulma şanslan- nın da olmadığını öne sürerek " Yitirecek bir şeyimiz yok" di- yorlar. Bochum fabrikası, Gene- ral Motors'a bağlı Opel fabrika- lan içinde en önemlilerinden bi- risi. Avrupa çapında en fazla oto- mobil üreten işletme olan Boc- hum Opel'de süren grevin bugü- ne kadar yapılan en uzun direniş olduğu belirtildi. İşba;ı yapma koşullan Bochum Opel'deki grevle ilgi- li bir açıklama yapan Schröder hükümetinin Ekonomi Bakanı VVolfgang Clement, işçilere iş- başı yapuı çağnsında bulundu. îşçiler Wolfgang Clement'ın çağ- nsuıı öfkeyle karşıladılar. Boc- hum Opel işçileri Almanya'daki diğer önemlı Opel fabrikası olan Rüsselsheim Opel'in de direnişe katılmasını istiyorlar. Geçen cu- martesı günü işçilerle bir araya gelen IGMetal Sendikası yetkili- leri. işbaşı yapma koşullannı ka- rarlaştırdılar. Işçiler ancak işten çıkarma karannın kalduılmasın- dan sonra GM yetkilileriyle gö- riişebileceklerini belirtiyorlar. General Motors'un Ingilte- re'deki fabrikalannın direnişten haberdar edilmedikleri, sendika- nın üyelerini bilgilendirmekten kaçındıklan da öne sürüldü. Bursa 54.5kilo eroin ele geçirüdi BÜRSA (AA) - Bur- sa'da düzenlenen operas- yonda, bir otomobilin ba- gajuıa gizlenmiş, piyasa değeri yaklaşık 1 trilyon li- ra olan 54.5 kilogram ero- in ele geçirildi. Gazian- tep'te düzenlenen operas- yonda ise 2 kişi 30 kilo eroinle yakalandı. Bursa Emniyet Müdür- lüğü'nden yapılan açıkla- maya göre, Omer D, Fa- ruk S. ve Ayhan Gnin, Afganistan'dan temin et- tiklen ve çeşitli Avrupa ül- kelerine göndermek üzere hazu-ladıklan yüklü mik- tarda eroın bulunduğu ih- bannı alan güvenlik güçle- ri, bu kişileri takibe aldı. Zanlılann Bursa'ya gele- ceği bilgisine ulaşan gü- venlik güçleri, bu kişileri Bursa'ya kadar İ2ledi. Zanlılann, park ettikleri otomobilden aynhnasının ardından polis köpeği "Dük", aracın yanına ge- tirildi. "Dük"ün. otomo- bılde eroin olduğunu tespit etmesinden sonra operas- yonu başlatan güvenlik güçleri, Faruk S. ve Ayhan G'yigözaltınaaldı. Otomobilde yapılan ara- mada, stepne bölümünün altına gizlenmiş, piyasa değeri yaklaşık 1 trilyon li- ra olduğu bildinlen 108 paket halinde 54.5 kilog- ram eroin ele geçırilirken olayla ilgili olarak daha önce de aynı suçtan sabı- kalı olduğu belırlenen ÖmerD. yakalandı. Adli- yeye sevk edilen zanlılar tutuklandı. AL GÖZÜ1VI SEYRETLE /IŞIL ÖZGENTIRK Ali Usta ellerine sağlık • Baştarafı Arka Sayfada yaşama isteği. aşk, daha pek çok duy- gu sizi alıp uzaklara. son romantik ko- münistin yaşadığı o muhteşem zaman parçasına götürüyor. Üst katlarda, her biri bir başka amaç- la kullanılacak sınıflar var. Kimi mü- zik atölyesi. kimi sinema atölyesi, ki- mı plastik sanatlar atölyesi olarak çok yakında hayata geçecekler. Sınıflara, o yüksek tavanlara, o aydınlık pencere- lere hayran olmamak elde değil. Sonra yeniden cilalanan, çatısı ona- nlan tiyatro salonu, insanın "Hadi he- men bir oyun koyalım" diyesi geli- yor. Bu arada benim en çok hoşuma gi- den şeyi söyîemeliyim, bahçede kü- çük bir açık hava sineması yapılmış. Her türlü kısa film, uzun fılm gösteri- mine imkân tanıyan küçücük bir sine- ma. Bu bölgede oturanlar yaşadı; rüz- gânn ılık ılık estiği yaz akşamlannda en güzel filmleri izlemenin keyfine varacaklar. Tabiı çekirdek yemek ser- best olmalı. Yoksa kimse gitmez. Merkezin açılış günü koşarak gelen- leri de aynca anlatmam gerek. Bütün eskı ve yeni Nâzım dostlan oradaydı. Kiminin saçı sakalı ağarmıştı, kimi- nin beli iki büklüm olmuştu, ama hiç yitırmedikleri inançlanyla oradaydı- lar. Bu arada genç insanlann sayısının çok fazla olduğunu söyîemeliyim. Bü- yük çogunluğu da sigara düşmanı; o gün orada sigara sayısını epeyce azalt- tım. Açılışın en güzel anlanndan biri, Ali Usta'yı sahneye çağırdıklan andı. Ali Usta, yüzünde işini iyi yapmış insan- lann iç huzuruyla sahneye çıktı ve pla- ketini aldı. Neredeyse ağlayacaktı, kendini tuttu ve şöyle dedi: "Bu be- nim en mutlu günüm. 47 yaşında- yım, hayatımda hiç bu kadar mutlu olduğum bir an olmadı." Açılışta, okulu yıllardır kültür mer- kezi yapmak isteyen, ama yasalardan ötürü bir türlü kiralayamayan Kadıköy Belediye Başkam Selami Öztürk de vardı. Kültür merkezini çok beğendi, aynca Nâzım'ın bir dünya vatandaşı olsa da en çok Kadıköylü olduğunu sı- kıca belirtti ve "Bizim kültür merke- zi ne zaman bitecek" diye soran Cad- debostanlı seçmenlerine "En kısa za- manda" diye söz verdi. Bence hemen telefona sanlıp işlerin hızlandınlması için talimat verecek. Rekabet her za- man iyidir. Kazanan kim mi olacak, elbette siz, ben, o, hepimiz. isilozgenturk(fl superonline.com Gelibolu Yarımadası'nda önceki gün çıkan yangın 250 hektarük kızılçam ormanını yok etti. (AA) Kızalçaııılar artık yok TURHAN NARLER ÇA.NAKKALE - Gelibolu Yanmadası'nda ön- ceki gün öğle saatlerinde çdcan ve dün ancak bir bö- lümü kontrol altına alınabilen yangmda, yaklaşüc 250 hektarlık kızılçam ormanının yok olduğu bil- dirildi. Çe\Te gönüllüleri, yangm söndürme uçak- laruıın tasarruf gerekçesiyle zamanından önce gön- derilmesınin, zarann artmasına neden olduğunu söylediler. Çanakkale'nin Eceabat ilçesi Yalova köyü yakın- lanndakı ağaçlandırma alanında çıkan ve rüzgânn etkisiyle kısa sürede yayılan yangın, dün öğle saat- lerinde kısmen kontrol altına alınabildi. Çanakkale Valisi Süleyman Kamçı. yangında ilk belirlemele- re göre, 250 hektar kızılçam ormanının zarar gör- düğünü belirtirken çıkış nedeninin de henüz belir- lenemediğini söyledi. Kamçı, "Uçaklar ve heli- kopterler halen söndürme çatışmalanna katılı- yor. 2. Kolordu Komutanljğı'na bağlı askeri bir- likler de 3 ayrı bölgede söndürme çalışmalanna destek veriyor. Yangının yayılmasım durdurdu- ğumuz an, söz konusu tehlike geçecektir. Rüzgâr düne (önceki güne) göre etkisini kaybetti" diye konuşru. Öte yandan, Çanakkale'deki çevre gö- nüllüleri, yangınuı boyutunun genişlemesine sön- dürme uçaklannın zamanından önce gönderilme- sinin neden olduğunu öne sürdüler. Uçaklann, ha- vaların aşın derecede kurak gitmesi dikkate alın- madan gönderildiğinı sa^aınan çevreciler. "10 yıl önce de 4 bin hektarlık ormanın yangınına yi- ne uçaklann zamanından erken gönderilmesi yol açmıştı. Orman Bakanlığı o yangını unut- muş olacak ki aynı hata yinelendi" dedi. Vetolu yasaya by-pass Kamu Yönedmi TemelYasası'mfarklı biryoldanyürürlüğesokmaya hazırlananAKP,yasadakidüzenlemeleriayrı aynyasalara bölüyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - AKP iktidan, Cumhurbaşka- nı Ahmet \ecdet Sezer in pek çok maddesini anayasaya aykın bula- rak veto ettiği Kamu Yönetımi Te- mel Yasası'nı farklı bir yoldan yü- rürlüğe sokuyor. Yasa içinde yer alan düzenlemeleri ayn ayn yasa- lara bölen AKP iktidan. bunun ilk adımrnı dün attı. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nü tasfiye eden düzenlemeyle Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü'nü Toplu Konut Idare- si (TOKİ) Başkanlığı'na de\Teden yasa tasansı imzaya açıldı. Bakanlar Kurulu'nda alman ka- rarla SSK hastanelerinin, bedeli karşıhğında Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlığı'na devredilmesi kararlaştmldı. Bu yöndeki yasa ta- sansı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Tasanya göre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sadece sigortacılık işlemlenne yoğunlaşzr- ken sağlık hizmetleri Sağlık Ba- kanlığı'na bırakılacak. TBMM, Cumhurbaşkanlığı, yüksek mahke- meler, TSK, üniversiteler ve bele- diyelere ait sağlık tesisleri dışında- ki tüm hastaneler ve sağlık perso- neli. Sağlık Bakanlığı'na de\Tedi- lecek. SSK'ye ait hastaneler. Sağ- lık Bakanlığı'na bedeli karşılığın- da devredilirken diğer kamu kuru- iuşlannın hastaneleri bedelsiz dev - redilecekÇalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlığı, SSK hastaneleri- nin bedelini belirlemek üzere ko- misyonlar kuracak.Hükümet Söz- cüsü Cemil Çiçek, düzenlemeyle tüm sağlık hizmetlerinin tek elden yürütüleceğini ve hizmette tasar- ruf sağlanacağını söyledi. Yasalar İmzaya açıldı Bakanlar Kurulu'nda, Köy Hiz- metleri Genel Müdürlüğü'nün îs- tanbul ve Kocaeli dışındaki tüm teşkilatının il özel idarelerine dev- rine ilişkin yasa tasansı da imzaya açıldı. Genel müdürlüğün Istanbul ve Kocaeli teşkilatlanysa büyük- şehir belediyelerine aktanlacak. TBMM'ye sevki kararlaştınlan diğer yasa tasansıyla da Arsa Ofi- si Genel Müdürlüğü'nün tüm gö- rev ve yetkilerinin TOKf 'ye devri öngörüldü. Çiçek, bu birleşmeler sırasında personelin özlük hakla- nnın tamamıyla korunacağını açüdadı. Bir kısım personelin ken- di kuruluşlannda diğerlerinin de kendi ısteklen doğrulrusunda Devlet Personel Başkanlığfnın öngördüğü kurumlarda çahşabile- ceğini söyleyen Çiçek. "Köy hiz- metlerinde işçi statüsünde yer alanlar da sendikah olarak top- lusözleşmeden doğan haklannı koruyacaklar" dedi. Hükümet Sözcüsü Çiçek, Ka- mu Yönetımi Temel Yasası içinde yer alan bu düzenlemelerin neden ayn ayn çıkanldığınm sorulması üzerine "Kamu yönetimi, bir çerçeve kanun niteliğinde. Bun- lar ise özerk alanla ilgili dü- zenlemeler" dedi. Bu yasalann aciliyeti olduğunu savunan Çiçek, yaklaşan kış mevsimini gerekçe göstererek inşaat sezonu başlama- dan konutla ve köy hizmetleriyle ilgili düzenlemelerin yapılması gerektiğini söyledi. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada mi Gazete'de yayımlanmasının ardından duruma baktılar, şu yorumu getirdiler: "Arkadaş bir yasada değişiklik yapılmışsa, bu- nun sanık ve hükümlü lehine olan bölümlen hemen uygulanır. Bu durumda, TCK'nin sağladığı ceza in- dirimlerinin hemen uygulanması gerekir." Buna şu karşılık geldi: "Arkadaş haklısın ama, yasanın yûrûrtüğe giriş tarihi 1 Nisan 2005. Bu durumda o tarihibeklemek gerekmez mi?" Yanıt: "Gerekmez... Reform diye çıkan bu yasada pek çoksuçun cezası indirildi. 1 Nisan 2005'te yasa yürürlüğe girdiğinde cezasını 2005'in başında ya da bugünlerde doldurmuş olanlann hakkaybı ola- cak. Bunlan şimdiden gidermek istiyonız." Karşılık: "O zaman sizin yaptığınız bu uygulama fiili bir affı doğurmuş oluyor." Karşı yanıt: "Olmuyor... Bunun adı, geçici tahliyedir. Ola ki 1 Nisan 'a dek bir sorun çıkarsa cezanın infazı ye- niden başlayabilir..." Polemiğe devam: "İyigüzel de... Siz böyle yaparsanız pek çok ki- şimahkemeye başvurur. Uygulamanın eşitliğibağ- lamında bu kapsam genişleyebilir. O zaman da iş genelafdiye adlandınlabilecek biraşamaya gelir." Son nokta: "Olabilir... Bu bizibağlamaz. Yasayı çıkaran dü- şünseydi!" Aynntıdaki yenilikler Kamuoyuna çok fazla yansımasa da yargının için- de böyle bir iç değerlendirme yoğunluğu yaşanıyor. Neden böyle oldu? TCK'nin teknik irdelemesi bizim işimiz değil. Ancak yasanın Resmi Gazete'de yayımlandığı günden bu yana konuştuğumuz hukukçulann ço- ğu şu noktaların altını çiziyor: 1 - Bu yasada özellikle hırsızlık, gasp, sahtekâriık gibi suçları işleyenleri çok yakından ilgilendiren maddeler var. Cezaların bir bölümünde indirim ya- pıldı. örneğin 10 yıl olan gasp suçunun cezası 6 yı- ia indirildi. Şimdi bu suçlan işleyen kişilerin tümü ya- sadan yararianmak isteyecektir. Yararianamayan da eşitlik ilkesine dayanıp hak aramaya girişecektir. 2- Yargıçlara verilen indirim yetkisi eski yasada altıda bir oranındaydı. Yeni yasada bu beşte bire çıkanldı. İlk bakışta küçük bir indirim gibi görün- se de, altıda birden yararlanmış kişi şimdi kendi- sine beşte birin uygulanmasını isteyecektir. 3- Eski yasada hapis cezaları, hafif, ağır gibi iç sınıflandırmalarla uygulanıyordu. Ağır hapis ceza- sına çarptırılan kişi, lehine olabilecek pek çok maddeden yararianamıyordu. Yeni yasada ağır- hafrf tanımlan yok. Bu durumda ağır hapis nede- niyle daha çok ceza almış olan kişiler de tahliye kuyruğuna kaynak olmak isteyecektir. 4- Cezanın tecilinde de değişiklik var. Tecil sü- releri indirildi. Bu nedenle hak kaybına uğramış ya da yeniden suç işlediği için cezaevine düşmüş ki- şiler için de yeni bir arayışm önü açıldı. Yeniden altını çizelim; TCK'nin hukuksal anlam- da irdelenmesi uzmanlann işidir. Ancak görünen ve kamuoyunu doğrudan ilgilendiren yanlannı ak- tarmak da bizim görevimiz. Yasanın yeni şekli 200 bini aşkın dosyanın yeniden incelenmesini gerek- tiriyor. Büyük olasılıkla cezaevlerinden 25-30 bin kişinin önümüzdeki 6 ay içinde aşama aşama ser- best bırakılması söz konusu... Bunların çoğu sahtekâriık ve gasp suçunu işle- miş kardeşlerimiz. Tayyip affı vatanımıza, milletimize hayırlı olsun! ankcum « cumhuriyet.com.tr Öğrenciler başkan sececek MEF Okulhm y nda seçim heyecam İstanbul Haber Ser- visi - MEF Okullan öğ- rencilen, 22 Ekim Cu- ma günü başkanlannı seçmek için sandık başı- na gidiyor. MEF Okul- lan, her yıl düzenlediği başkanlık seçimleri ile öğrencilerin okul yöne- timine katılmalanm ve kendi kendilerini yönet- me becerisini kazanma- lannı amaçlıyor. MEF Okullan öğren- cileri, başkanlık seçim- leri için 11 EkimUen iti- baren propaganda çalış- malan yapmaya başla- dılar. 21 Ekim'de MEF Okullan Büyük Konfe- rans Salonu'nda gerçek- leştirilecek mıting ile son bulacak propagan- da çalışmalannın ardın- dan 22 Ekim günü oyla- ma işlemi gerçekleştiri- lecek. Kapalı oy-açık sayun yöntemiyle yapı- lacak oylama işleminin sonuçlan aynı gün için- de açıklanacak. Seçilen öğrenciler, müdürlerku- rulu ve akademik kurul toplantılanna katılarak öğrencilerin sorun ve ta- leplerini anlatacaklar. Erdoğan Paris'e gidiyor • ANKARA (Cumhuriyet) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bazı temaslarda bulunmak üze- re bugün Paris'e gidecek. Üç gün sürecek ziyare- ti su^suıda Erdoğan, OECD Genel Sekreteri Do- nald Johnstone ile ikili görüşme yapacak. Erdo- ğan, 21 Ekim Perşembe günü Fransız millerv ekili Pierre Lellouche'u kabul edecek. ABO Büyükelçisi Konya'da • KONYA (AA) - ABD'nin Ankara Büyükel- çisi Eric Edelman, SelçukÜniversitesi'nde, ABD'de yaklaşan başkanlık seçimleriyle ilgili, öğrencilere yönelik bir konferans verdi. Konfe- ransta söz alan bir öğrenci, Edelman'a, "Bu ka- dar üssü ne yapacaksmız? Yoksa bizi de mi işgal edeceksiniz? Usleriniz ve işbirlikçilerinizle ül- kemizden gidin" dedi. Edelman ise Türkiye'den deniz üssü talebınde bulunmadıklannı söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle