Katalog

19EKİM2004SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Önder Sav dava açacak ANK\RA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ın istifa ettiğine ilişkin sahte dilekçeyı, muhalif bir ismin hazırladığı öne süriilürken Sav'ın dava açmaya hazırlandığı öğrenildi. Metnin üzerindeki ımzanın, Sav'ın, muhalif bir ismin yönelttiği sorulara verdiği yanıtlan ıçeren bir yazıdan alındığı saptandı. Genel merkez kulislennde, eskı bir CHP mılletvekilinden şüphelenildiği konuşulurken sahte belgeleri, Sav'ın söz konusu yazısına ulaşan herhangi bırinin de hazırlayabileceğine dikkat çekildi. Sav'ın konuyla ilgili olarak dava açmayı planladığı bildirildı. TJin' hanesiz cüzdana destek ANKARA (ANKA) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Reha Çamuroğlu, nüfus cüzdanlannda "din hanesi" nin kaldınlmasına destek verdi. Çamuroğlu, Türkiye'nin laik bir devlet olduğunu anımsatarak "Nüfus cüzdanlannda din hanesi olmasa insanlann dini değişmeyeceğine göre din hanesinin olmaması benim tarafımdan arzu edilir bir durumdur" dedi. Çamuroğlu, Avrupa'da nüfus cüzdanlannda din hanesi diye bir bölümün olmadığına işaret etti. İP'te görev dağılımı • ANKARA(AA)-tşçi Partisi'nde Suphı Karaman'ın vefatıyla boşalan genel başkan yardımcılığı görevine Başkanlık Kurulu üyesi ve Ankara tl Başkanı Hüseyin Karanlüc getirildi. Işçi Parfisi Merkez Komitesi'nın 16-17 Ekim tarihlerinde Ankara'da yapılan toplantısında parti yönetiminde boş bulunan kadrolar için seçim yapıldı. Seçim sonucu, Hüseyin Karanlık'ın genel başkan yardımcılığı görevine geririldiği, Prof. Dr. Semih Koray ile Nusret Senem'in de Başkanlık Kurulu üyeliklerine seçildikleri bildirildi Katıhm hafta sonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YTP'nin kendini feshederek CHP'ye katılma karannı alacağı kurultayı, 24 Ekim Pazargünü gerçekleşfirilecek. YTP'nin Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde yapılacak olağanüstü kurultayı için çahşmalar sürüyor. Kurultayda partinin mallan tasfıye edilecek ve kapatma karan alınacak. Halen ABD'de tedavisi süren Ismaıl Cem'e CHP Genel Merkezi'nde bir oda ve makam aracının da tahsis edileceği ve "Genel Başkan Başdanışmanı" gibi bır görev verileceği belirtiliyor. Cem. ancak önümüzdeki yıl yapılacak kurultayın ardından parti yönetiminde resmi bir görev alabılecek. CHP'li Neşşar, adalet, sağlık ve eğitimde 'bağışı yapanın düdüğü çaldığını' söyledi ı POLİTİKA GÜNLÜĞÜ Devletvakıflara emanetANKARA (ANKA) - TBMM'de kamu vakıflan, der- nek ve yardımlaşma sandıklann- dan kaynaklanan sorunlann çö- zümü ve alınması gereken ön- lemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan araştırma komisyonu rapor yazmaya başladı. Komisyonun CHP'li üyesi Denızli Milletvekıli Mehmet Uğur Neşşar, yaptıklan incele- meler sonucu. Türkiye'de dev- letin vakıflara devredilmesiyle ilgili bir mekanizmanın işlerlı- ğe konulduğumı gördüklerini açıkladı. Neşşar. bu olayın 1980"li yıllardan sonra başladı- ğını ve bugünkü yapıya kavuş- tuğunu belirterek "Türkiye'de devlet vakıflar ve dernekler ol- masa işleyemez hale gelmiş. Bu, devleti vok etme adına önemli • Vakıflardan tstanbul Emniyeti'ne yılda 35 trilyon lira para aktanldığını belirten Neşşar, "Devlet şu anda İstanburun emniyetini vakıflar olmadan sağlayamaz hale gelmiş. Bugün İstanbul'da mafya liderlerinin cirit atması, kirli ilişkiler de bu tabloyu ortaya koyuyor" dedi. mesajlarverryor*' dedi. Komisyon olarak Istanbul'da Emniyet Müdürü Ceblettin Cer- rah ile görüştüklerinı anlatan Neşşar, Cerrah'ın kamu vakıf- lan ve dernekleriyle ilgili yasa çıktığından beri işlerliklerini yi- tirdiğini söylediğini bildirdi. Neşşar, Cerrah'ın vakıflann kendilerine verdikleri destekle araçlann, bınalann onanmı, ba- kımı ve bırçok hizmeti yaptır- dıklannı anlattığını belirterek şöyle konuştu: "Cerrah 'Eğer vakıf bana ek destek vermeseydi NATO'nun Istanbul'da güvenliğinı sağla- yamazdık' diyor. Yüda 35 trfl- yon Brarun tstanbul Emniyeti'ne vakıflardan aktanldığuu söylü- yor. Bu, vakıflar olmazsa tstan- bul Emniyeti'nm işlemez hale geJeceğinin ttirafidır. Devletşu an- da tstanbuTun emniyetiniva krf- lar olmadan sağlayamaz hale gelmiş. Bugün tstanbul'da maf- ya liderlerinin cirit atmasL, knü flişkfler de bu tabloyuortayako- yuyor. Vakıflann bunu Allah n- zası için bağışladığına kimseyi inandıramazsınız. Bu şekilde devleti nıuhtaç durunıda bıra- kıyorsunuz. Vakıflara bağışıya- pan düdüğü çahyor." Neşşar, yaptıklan araştırma- larda, SSK'de bin hemşirenin maaşı ile hastane ve okullann te- mizlik ve yakıt gibi ihtiyaçlan- nın da yine vakıflar tarafindan karşılandığını gördüklerini de bildirdi. Neşşar, şöyle dedi: "Adalet, sağbkve egitiın kont- roklen çıkarsa ozaman devletbü- tünlüğü tehlikeye girer. Devlet tstanbul Emniyeti'ni emanet et- tiği adama ihthaa olan 35 tril- yon BrayıverecekId,bu adam bu parayı butanakiçinekstrayofla- n denemek zorunda kalmasın. Devlet hastane açryorsa dokto- runu, hemşiresini sağlayacak, okulun ihtiyaçlannı karşüaya- cak." Neşşar, vakıflann uzun yü- lardır yurttaşlardan, yapılan iş- lerin karşüığında bagış alarak bir çeşit "vergi sîildıklannT ıfade ederken kamu kurumlannın büt- çelerini de vakıflardan gelecek paraya göre yapnklannı vurgu- ladı. Neşşar, AKP hükümeti- ninjtamu vakıflan ve dernekle- riyle ilgili yasayı çıkardıktan sonra pişman olduğunu da vur- gulayarak şunlan söyledi: "AKP hükümetibirtaknn ka- mu vakıflanndaki paralan eOe- rinden kaçırmamakiçin dahaya- sa çıkar çıkmaz bu yasayı boz- maya başladL" 'Demokratik çözüm yaratılsın' Aydın GirişimVnden 'barış'çağrvsı • Girişim sözcüsü Birdal, köylerin boşaltılması, sistematik işkence, orman ve arazilerin yakılması gibi olaylann tekrar başladığını ifade ederek "Çağnmız herkesedir; 'Silahlan susturun, sorunun demokratik ve banşçı çözümüne ilişkin ortam yaratın' diyoruz" dedi. tstanbul HaberServisi şiddetinbütünhızıylage- - Sanatçı. yazar, sıyaset- çi, gazeteci ve sivil top- lum kuruluşu üyesi bir grup, Türkiye'nin demok- ratikleşmesı yolunda ba- nş ve ınsan haklannın ko- runması amacıyla "Ba- nş tçin Aydm GirişimTnı başlattı. Hareketi kitle- selleştirmeyi amaçlayan girişim üyeleri, önümüz- deki günlerde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. TBMM Başkanı Bülent Aruıç, Dışişleri Bakanı AbduDahGülCHPlıde- ri Deniz Baykal ve emek örgütü temsilcileriyle go- rüşmeyi planlıyor. tstanbul Taksim Hill Otel'de gerçekleştirilen tanıtım toplantısında ko- nuşan girişimin sözcüsü eski tnsan Haklan Derne- ği Genel Başkanı Akın Birdal, Türkiye'nin de- mokratikleşmesi yolun- da banş ve insan hakla- nnın korunmasının tek kaygılan olduğunu be- lirtti. Toplumun çatışma- cı yapısının otoriter ve baskıcı rejimlerin beslen- mesıne yol açtığını ifade eden Birdal, Türkiye'de Kürt sorununun çözüm- süzlüğünün, diğer sorun- lann çözümsüzlüğünün ana nedeni olduğunu ile- ri sürdü. Doğu ve Güney- doğu Anadolu'da yakla- şık 5 aydır yeniden çatış- malar ve operasyonlann başladığını dile getiren Birdal, sılahlı çatışma ve nişlediği, her gün 3-5 in- sanın yaşamını yitirdiği- nı söyledi. Köylerin boşaltılması. sistematik işkence, or- man ve arazilerin yakıl- ması gibi olaylann tek- rar başladığını belirten Birdal, "Çağnmız herke- sedir, her ikitarafada'si- lahlan susturun, sorunun demokratik ve banşçı çö- zümüne ilişkin ortam ya- ratın' diyoruz' 7 dedi. "CanhKalkan" olarak bölgeye giden Türk ve Kürtlere yoğun baskılar yapıldığını dile getiren Birdal, şöyle devam etti: " Yaşananlartn, 17 Ara- hk'ta açıklanacak AB Oe müzakere günü ile başla- yacak süreç öncesinde ol- ması, düşündürücü ve üzüntü vericidir. w ÇİZMEDEN YUKAR1 MUSAKART [email protected] CHP'li 9 eski milletvekili Ertuğrul Günay'm partiden ihracına sert tepki gösterdi ' Ayıptan öte gaddarhk'Aralannda eski CHP genel sekreteri Adnan Keskin'in de bulunduğu eski milletvekilleri, Günay'ın, CHP lideri Baykal'ın sistematik biçimde kıyımına uğrayarak mağdur edilen solun nitetikli politikacılanndan birisi olduğunu vurguladılar. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski CHP genel sekreteri Adnan Keskin ile 8 eski milletvekili, Ertuğrul Günay'ın ihracına sert tepki gösterdi. Yapılan açıklamada ihraç karan "ayıptan öte gaddarbk" olarak nitelendirildi. Eskı CHP genel sekreteri Adnan Keskin ile eski milletvekilleri Fatih Atay, Gani Aşık, Ali Haydar Şahin, Omer Çiftçi, Kazım Ozer, Mahmut Işık, Mustafa Yıldız ve Celal Topkan imzasıyla yapılan açıklamada; Günay'ın sosyaldemokrat politikanın inançlı bir savunucusu ve emektan olmaktan öteye bir "düşünce insanT olduğu \'urgulandı. Açıklamada, "Srvasetin şahsi çıkar için defü toplum için yapüması aniayışuun önde gelen temsikilerinden ve Sayın Genel Başkan'ın sistematik biçimde kryımına uğrayarak mağdur edilen solun nrtetikü potitikacüanndan birisidir. Kendisine yapılan, hukuksuzluktan ve avıptan da öteye gaddarhktir. CHP'Blerin ve kamuovTinun vkdanmı derinden yaralavan bu ihraç karannın da benzerleri gibi yargıdan döneceğine inanıj'oruz'' dendi. CHP, Adalet Bakanı'nın 'Savcı olsaydım ciğerlerini sökerdim' sözlerini Meclis gündemine taşıdı Çiçek'e 6 sakatatçı üslup' sorusu • CHP'li Eraslan, "kısa süreli de olsa savcı olmak istediğini" söyleyen Çiçek'e, "Tarafınızdan ustaca kullanılan argümanlarla yargınm sürekli tartışma içinde tutulmasının amacı nedir" diye sordu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Buca Ceza- evi'nde geçen hafta çıkan isyan ile Adalet Bakanı Ce- mil Çiçek'in yargıya yöne- lik eleştinlerini TBMM gün- demine taşıdı. CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan. Adalet Ba- kanı Çiçek tarafindan yanıtlanması is- temiyle TBMM Başkanlığı'na verdi- ği soru önergesinde, 14 Ekim'de Bu- ca Cezaevi'nde çıkan ve 12 saat sü- ren isyana dığer isyanlardan farklı ola- rak hemen hemen tüm tutuklu ve hü- kümlülerin katıldığına dikkat çekti. tsyanla ilgili idari soruşturma açılıp Tutuklu yakınlarından protesto Turukhı ve Hükümlü Yakınla- n Ailekri Birliği. Buca Ceza- evi'nde çıkan isyanda 6 tutuk- hınun yaralanmasını basm açık- laması ile protesto etti. Galata- sarav Postanesi önünde topla- nan tutukhı v-akmlan Buca Ce- zaevi'ndeki siyasi tutuklulann nedensiz olarak devlete karşı is>*an çıkardıklan demagojisi- ne sığuukhğuu belirterek u Ce- zaevierindeki insanhk dışı uy- gulamalara bir an önce son ve- rilmesini'" istediler. (TARKAN TEMUR) açılmadığını soran Eraslan, "Piyasa- da domatesin kilosu 500 bin, biberin küosu 750 bin hrayken cezaevi kanti- ninde 2^-3 milyona satıldığı doru mu- dur? Fahiş fh at farkı kimin cebine gir- mektedir. Tutuklu ve hükümlülerin se- çeneksiz tek abşveriş yeri kantin oldu- ğuna göre hiç kâr yapmadan ahşveriş imkânı sağlanamazmı" sorulanna ya- nıt istedi. Tutuklu ve hükümlülerin doktorla- nnın olmadığı savlanna da dikkat çe- ken Eraslan, mahkûmlardan elektrik parası alınmasının yasal dayanağı olup olmadığı, tut ıdu ve hükümlülerin ya- kınlanyla rahat görüşme olanağına kavuşturulup kavuşturulma- dığı konulannda bilgi iste- di. Eraslan, verdiği bir baş- ka soru önergesinde de Çi- çek'in, "ruruklama yetkisi ohnanıasından" yakınarak "kısa süreli de olsa savcı ol- makistediği'' yönündekı söz- lenne dikkat çekti. Çiçek'e, "Türldye Cum- huriyeti'nin Adalet Baka- nı'nın 'Ben savcı olsaydım, ciğerlerini sökerdim' gibi sakatatçı üslubuyla konuş- mava sevkeden oîay nedir?" diyen Eraslan, şu sorulan yöneltti: "Konuşmalannızda akak söz ettiğnüz imthazlar ne- lerdir? Hangi davalarda yar- gı önüne engel olarak çık- mışlardır? Bizzat tarafinız- dan ustaca kullanılan argümanlarla yarguun sürekli tartışma içinde tutul- masının amacı nedir? Bu durumun yargryı yıprarüğı bümmemekte nûdir? Bu sistematik yıpratma yargıya yapı- lacak bir müdahalenin önkoşuhı mu- dur?" HİKMET ÇETİNKAYA Gülen ve Bush... Fethullah Gülen'in kaç kimliği var? Fethullah Gülen ABD'den Türkiye'ye neden dönmüyor? Fethullah Gülen cihat için ne düşünüyor? Son sorudan başlayalım... Fethullah Gülen: "Cihat için gün olur, mal mülk feda edilir, gün olur can alınır, can verilir... Hizbuilah, Allah Ordu- su Hazreti Muhammet Mustafa'nın askerieridir. Hizbuilah Allah cemaatidir. Tabiri caizse Hizbui- lah Allah Partisi'dir. Siyasi boğuşmalar, siyasi par- tiler karşısında Allah Partisi gerek bizel Evet, bi- ze Allah gerek, Allah..." Gülen bu konuşmayı 14 yıl önce Istanbul'da Pendik Camii'nde yaptı... Fethullah Gülen'in bir başka konuşması: "Bu Işık Evleri'nin kendine has özellikleri vardır. Bunlar, yüreği pek, imanı çelik insanlann yetiştiği kutsal mekânlardır. öyle ki, bunlar, öncelikle in- sanlann, insanhk yanlanndan ötürü meydana ge- Iebilecek boşlukların kapatıldığı yerlerdir. Plan ve projelerin üretilip metafizik gerilimin sürekliliğinin sağlandığı bu yerler, Müslümanlığın yeniden bir kez daha gönüllere doldurulmasında adeta mina- re şerefeleri gibi bir vazife görmüşlerdir. Yaşanı- lan talihsiz bir (cumhuriyet) döneminde, art arda açılan bu evler, o (talihsiz) döneme, yeniden talih ve şeref kazandıracaklardır. Mabede giden yolla- nn kapatıldığı bir zaman diliminde bu evler, Allah 'ın (CC), 'Şimdilik benim adım bu evlerde anılsın ve yûkselsin' izniyle benzeherinden üstün olan; için- de kitaplann okunduğu, Hakk'ın müzakere edilip batılın yok edildiği müstesna mekânlardır. Artık geç- mişte camilerde yapılan dinin ruhunun müzake- releri bu evlerde bir araya gelinerek yapılacaktır. Bu itibaha bu evler, ulu ve yüksek gerçeklehn di- le getihldiği kutsal yerlerdir. Bu Işık Evleri'ni, bü- tün dünyayı ışıklandıracak birer ışık kaynağı hali- ne getirelim. Yüce Rabbim yar ve yardımcımız ol- sun! Amin." • • • Fethullah Gülen yıllardır ABD'de yaşıyor... Geçenlerde llhan Selçuk sordu: "Neden Iran, Suudi Arabistan, Sudan değil de ABD'de yaşıyor Gülen?" 12 yıl önce Güneydoğu kan gölüydü... Hizbuilah adlı yasadışı Islamcı terör örgütü ki- mi güvenlik güçlerinin desteğindefaili meçhul ci- nayetlere imza atarken Gülen tıpkı Şevki Yılmaz gibi konuşuyordu... Bilmem son günlerdeki Zaman gazetesinin te- levizyon reklamlannı izliyor musunuz? Hürriyefte Yalçın Bayer'in köşesinde yayımla- nan bir okur mektubunu biriikte okuyalım: "Zaman reklamında arkadan görüntülenen kişi Bush, yanındaki de Fethullah Gülen olamaz mı? Arkadan ne kadar da benziyohar! Zaten konuşan 'başbakan', bu gazetenin daha önceden neden aldınlmadığını soruyor. öbür kişi de 'Onun arka tarafında güzel yoktu da ondan' gibi laf ederken, eski Başbakan Clinton'a mı gönderme yapılıyor? Gazetenin birinci sayfasında da Tayyip Erdo- ğan 'ın resmi var. Ben bu reklamı anlamadım; kimlere nasıl bir mesaj veriliyor? Prof. Ali Atrf Hocamız'dan bir değehendirme bekliyoruz." Fethullahçı Zaman gazetesinin televizyonlar- daki reklamını ben de izledim... Reklamda arkada görüntülenen kişi yürüyüşüy- le Bush'u andınyor... Boyu posu aynı!.. Peki yanındaki kişi kim? Fethullah Hoca'ya benziyori.. Gazetenin birinci sayfasında da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafı bulunuyor... Gülen, Bush ve Erdoğan... Bu reklam bir suç öğesı oluşturur mu? Avukat Fikret llkiz, "Acaba reklamı savcılargör- dü mü?" deyip ekledi: "Yeni TCK'nin 305. maddesine göre temel mil- II yararlara karşı fiillerde bulunmak amacıyla ha- reket etmek suç sayılıyor. Cezası da 3 yıldan 13 yıla kadar hapis..." llkiz, devam ediyor: "Herhangi bir ilan ve reklamda yabancı bir dev- let başkanıyla görünerek yarar elde etmek, temel milliyararsayılan bağımsıztık ilkesiyle çelişmez mi?" • • • Bu reklamla temel ulusal yararlara karşı fiillerde bulunup bulunmadığı, medya yoluyla yarar sağla- yıp sağlamadığına elbet laik demokratik Cumhu- riyet'in savcılan karar verecek... Evet... Fethullah Hoca yıllardır ABD'de yaşıyor, Zaman gazetesi "başkan" reklamıyla ramazan ayında televizyon ekranlannda yer alıyor... Biraz düşünelim mi? hikmet.cetinkayafacumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Erdoğan'ın 'karikatür' davası Hâkim, Zapsu'yu milletvekili yaptı ANKARA (ANKA) - Sefer SeM'nin kari- katürünü "estetik ek- sikfiginden" 10 milyar lira tazminata mahkûm eden Ankara 20. Hu- kuk Mahkemesi Hâki- mi Bülent Çmar, kari- katürde tasvir edilen Başbakan'ın danışma- nı CünevtZapsu'yu da "•miHetvekiir yaptı. Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan' ın, kendi- sini hicveden bir kari- katürü nedeniyle Kari- katürist Sefer Selvi'ye açtığı tazminat davası sonuçlandı. Ankara 20. Asliye Hukuk Mahke- mesi, Selvi'nin karika- türünün yayımlandığı E%Tensel gazetesini 10 milyar lira tazminat ödemeye mahkûm etti. Sefer Selvi'nin taz- minata konu karikatü- ründe Başbakan'ın da- nışmanı Cüneyt Zapsu, kafası Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şeklin- de çizilmiş bir ahn üze- rinde tasvir ediliyor. Çınar, gerekçeli kara- nnda, "üsöe görüntüle- nen kişinm. üzerine bin- diğj kişhi ağzma vuru- lan gemle güttüğü-yö- nettiği şeklinde temsil edilen karikatürde alt- ta görünenin davacıyı (Başbakan'ı) üstteki ki- şinin de aynı si>asi par- tije mensup bir 'mil- letvekilini' (Cüne>t Zapsu) temsil ettiği an- lasdnuşnr" demesi dik- kat çekti. Çınar, gerekçeli kara- nnda, Zapsu'nun mil- letvekili olmasından kaynaklı bu karikatü- rün etik olamayacağını savundu.