Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 EKİM 2004 SALl CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Güneydoğu'ya gidenler Urfa'nın tarihi Gümrük Hanı'nda geçmişi ve geleceği birlikte yaşıyor
Zaman tünelinde acıbir keyif• Urfa'ya gidenler sıra
gecelerinin yorgunluğunu tarihi
Gümrük Hanı'nda sabahın
srken saatlerinde domino
taşlannın tıkırtılan arasında
kaçak çay ve mırra (acı kahve)
yudumlayarak atıyor.
VEHMETFARAÇ
ŞANLHJRFA - Terörün etkisi al-
tına alamadığı Urfa, Tûık turizminin
en önemli duraklanndan biri olarak
özellüde yerli turistlerin akımna uğ-
nıyor... Urfa'ya gidenler sıra gecele-
rinin yorgunluğunu, tarihi Gümrük
Hanı'nda sabahın erken saatlerinde do-
mino taşlannın tıkırhlan arasında ka-
çak çay ve mırra (acı kahve) yudum-
layarak atıyor... Zaman, Gümrük Ha-
nı'nda geçmişten gelen bir fotoğraf
karesi gibi bazen donuklaşıyor ba-
zen de müdavimlerinin yarattığı mis-
tik havayla canlanıyor...
PKK ve Hizbullah terörünün azal-
ması Güneydoğu turizmindeki hareket-
lilıği arttınyor... Özelhkle yurtiçi turiz-
min ivme kazandığı bölgeye gidenler
Dıyarbakır ve Mardin'ın ardından Ur-
fa'da konaklıyor, Atatürk Barajı'nı,
Urfa Tünelleri'ni, Harran'ı, Balıklı
GöPü gezdikten sonra her biri birer
saray görünümündeki nahit taşlı ev-
lerde dinlenmeye çekiliyor...
Eskl kaçakçılann
domino mekânı
Eyvanlı avlularda yıldızlar altında
acı isottan yapılmış çigköfteyi ve pey-
nirli kadayıfi yiyen konuklar, kendile-
rini geçmişin derinliğine götüren Ur-
fa rürkülerinin, gazellerin ve uzun ha-
valann coşkusuna bırakıyor... Çiğköf-
tenin yaknğı diller, Davudi sesli yöre
Hanın avfusunda yer alan iki kahvefaanenin kürsüleri her
sabah domino ve satranç ustalanfleturistkrle dohıyor.
Giimrûk Haru'na gelenfer karşılannda çoğu zaman tarihi
mekânm fahri turizm elçisi gibi çahşan Sofi Emin'i buhıyor.
sanatçılanrun türkülerine eşlik eder-
ken acı ve zevk aym anda yaşanıyor...
Sabahın erken saatinde "çeppik"ten
(alkış) kızarmış elleriyle Balıklıgöl'de
kutsal sayılan balıklara yem atanlar,
türkülere ve zılgıtlara yoldaşlık eder-
ken tahriş olan gırtlaklannı Gümrük Ha-
nı'nda kaçak çaylarını yudumlayarak
yumuşatıyor... Sonra bakrr gümgüm-
den süzülerek Çin fıncanlannda uza-
tlan mırralar damakta acımsı birtat bı-
rakarak gecenin yorgunluğunu ahp gö-
türüyor...
Urfa'ya gidenler, zamanın eskimiş
bir fotoğraf karesi kadar donuk duran
bu tarihi hanın sessizliğini yalnızca üst
kanndaki terzilerin makinelerinin boz-
madığını biliyor... Otantizminden hiç-
bir şey kaybetmeyen handa. her biri bi-
rer zekâ cambazına dönüşen takkeli, şal-
varlı, puşulu yaşhlann, eski kaçakçı-
lann, satranç ve domino taşlanyla çı-
kardığı seslerin de bu güzel mekânın
değişmez bir fon müziği olduğunu an-
hyor...
Balıklıgöl'den gelen suyun küçük
bir dereden aktığı Gümrük Hanı, Ev-
liya Çelebi Seyahatnamesi'nde "Yet-
miş Hanı", bazı kaynaklarda ise renkı
taşlan nedeniyle "Alaca Han" olarak
geçiyor... Eyvan şeklındeki kapısınrn
üzerinde yer alan kitabede bu görkem-
li yapının I562'de inşa edildiği yazı-
yor...
Işte 2001 yılında geniş bir restoras-
yon geçiren bu hanın kare avlusunde
yer alan iki kahvehanenin kürsüleri
her sabah domino ve satranç ustalan
ve tunsüerce işgal ediliyor... Mırra ve
kaçak çayına yapılan heyecanlı karşı-
laşmalann her zaman çok sayıda izle-
yicisi oluyor... Sırtlannda şalvar ya da
Okullara su eğitimi önerisi
Akdeniz'de 'Su
Çatı Yönetimi'
kuruluyor
• "3. Akdeniz Havzası Sürdürülebilir
Kalkınma Politikalannda Suyun Önemi"
konulu sempozyumun sonuç
bildirgesinde AJcdeniz Havzası'nda "su
çatı yönetimi" kurulmasına karar verildi.
tstanbul Haber Servisi - Marmara Grubu Vakfi,
AB ve Insan Haklan Platformu'nca düzenlenen
"3. Akdeniz Havzası Sürdürülebilir Kalkmma
Politikalannda Suyun Onemi" başlıklı 3 günlük
sempozyumun sonunda Akdeniz Havzası'nda
"su çaü yönetimr kurulmasuıa karar verildi. II-
12-13 Ekim tarihleri arasında Kadir Has
Üniversitesi'nde gerçekleştirilen "3. Akdeniz
Havzası Sürdürükbüir Kalkmma Polrtikalanrula
Suyun Önemi" konulu sempozyumun sonuç
bildirgesı yayımlandı. UNESCO'nun 2OO5'te
başlayacak sürdürülebilir kalkınma için 10 yıllık
eğitim programına COMPSUD üyelerinin de
dahil obnası istenen bildirgede alinan dığer
kararlar da şöyle: "Akdeniz HavzasTnda 'Su Çatı
Yönetimi" kurulmah. AB'nin Su Kalkınma
Srratejisi' AB üyesi ohnayan ülkekrle dryalog
içinde uygulamaya konmah. AB Su Inisry-atifi-
Akdeniz Bölümü programı ve projeleri arasmda
eşgüdüm kurularak yaşama geçirflmeti. Çevresel
yanhm konulannda srvil toplum kururuşlan
parlamentolarla birtikte çanşmata.
MllletvekHlerlne çağrı
Sempozyumun 3. gününde tanıtnnı yapüan 'Su
Eğitimi' paketi Akdeniz Havzası'ndaki her
ülkenin kendi diline tercüme edifcrek
basdmah, milletvekilleri aracıhğryla MiDi
Eğitim Bakanhğı'na ders kitabı olarak
kullanıtması önerisi getirihııeH.'"
r
BMtemsilcisiy Güler'ivyaretetti
Büieşmiş MiDetler (BM) İasan Haklan
Savunuculan Özel Temsilcisi Hina Jilan,
tstanbul Valisi Muanuner Güier'i
makamında ziyaret ettL AB sürecinde
Türkiye'de önemli bir dönem yaşandığmı
beürten Jilan, bu süreçte en önemli
mekanizmalann, sivfl tophun kuruluşian
fle insan haklan savunuculan olacağmı
söyledi Ankara'da Dışişleri ve tçişleri
bakanlan da dahil ohnak üzere bakanlar,
miDetvekiDeri ve resmi yetküHeıie
görüştüğünü anlatan Jilan,
hazniayacaklan raporun, Cenevre'de nisan
ayında yapılacak İnsan Haklan
Toplannsı'njn 60. orunımunda
sunulacağmı ifade ettL JUan. görüşmelerin
sonuçlannı da yann Ankara'da BM
binasında yapacağı bir toplantryia
kamuoyuna açıklayacağun benrtti.
(Fotoğraf: EBRU ERDOĞAN)
ellerinde tespih pazarlayan eski zaman
satıcılan da bu karşılaşmalann doğal
hakemleri sayıhyor...
Sofl Emln...
Hana gelen yerli ve yabancı turist-
ler 1700'lerdeki yaşamı andıran bu
mekândaki görüntüleri kimi zaman bir
fılm platosu, müvadimlerini ise figü-
ran sanıyor... Oysa insanlar gelip geç-
se de yüzler değişse de çarşı yuzyıllar-
dır aym görüntüleri yansıtmaya devam
edıyor...
GümrükHanı'na gelenleT her ne ka-
dar Urfa konukseverliğiyle buluşsa da
karşılannda çoğu zaman tarihi mekâ-
nın fahri turizm elçisi gibi çahşan So-
fiEmin'i de buluyor... Handakı iki kah-
vehaneden birini işleten Sofı Emin,
yapının Bedestan'a çıkan kapısınrn iki
yakasmı da yöresel örtülerin satıldığı
bir dükkân gibi kullanıyor...
Ham gezenlerin tamamına yakınının
zıyaret ettiği bu dükkânda turistlere
ışlemeli gömlekler, entariler, puşu ve
fularlar satan Sofı Emin'in müşterile-
n arasında Billur Kalkavan ve Cemfl
tpekçi gibi doğunun egzotik modası-
m yakından izleyen ünlülerde bulunu-
yor... Kentin doğal dekorlannda çeki-
len MeteklerEvi,AşkunDagJardaGe-
zer, Vasiyet, Zerda ve Gurbet Kadını
gibi televizyon dizilennın kostümleri-
ni de Sofı Emin karşılıyor...
Urfa'nın Haşimıye Meydanı'nda,
Aktar Pazan, Isotçu Pazan ve Kaçak-
çı Pazan "nın tam ortasında geçmişin
yorgunluğuna dırenerek ayakta duran
Gümrük Hanı, çevreden yükselen ka-
çak çay, acı isot. Aktar tsa'nın asırlık
dükkânından yayılan binbir türlü ba-
harat ve kebap kokulan arasında Urfa
turizminın huzurlu bir dinlenme avlu-
su olarak konuklanm karşüamaya de-
vam edivor...
Yarın toprağa verilecek
Pakize Tarzi
yaşamını
yitirdi
• Türkiye'deki ilk özel kadın-
doğum kliniğinin kurucusu ve
ilk kadm doğum uzmam olan
Tarzi 'Boğaz'ı yüzerek geçen
ilk kadm' unvanma da sahipti.
İstanbul Haber Servisi -
Türkiye'nin ilk kadm doğum
uzmanı olan Dr. Pakize Tarzi, 94
yaşında öldü. Türkiye'deki ilk
özel kadın-doğum kliniğinin
kurucusu olan ve "Boğazı yüzerek
geçen ilk kadm unvanını" da
taşıyan Tarzi'nin cenazesi yann
Teşvikiye Camii'nde öğle
kılınacak cenaze namazrnın
ardından Zincirlikuyu
Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
Pakize Tarzi, 1933 yılında kabul
edilen Üniversite Yasası ile tıp
fakültesinde kadın hastalıklan ve
dogum alanında uzmanlık eğitimi
almaya başlayan grupta yer alan
ilk kadrn asistan oldu. Tarzi,
Profesör Liepmann ile birlikte
pek çok operasyona girdi ve o
dönemin koşullannda
gerçekleştirilmesi güç tedavileri
uyguladı. Pakize Tarzi, 1935
yılında Afgan Kralı AmanuDah
Han ın yeğeni Fettah Tarzi ile
evlendi. Tarzi, 21 Temmuz 1949
tarihinde Şişli'de Türkiye'nin ilk
kadın doğum kliniği olan Dr.
Pakize 1. Tarzi Kliniği 'ni açtı.
Tarzi 3 çocuk annesiydi.
ENTERNET / MEHMET SUCU mehmet(a cumhuriyet.com.tr
Bilişimde sınıfta kaldık. Bu, cumartesi günü
aazetemizin 13. sayfasının başlığıydı. Devlet
tstatistik Enstitüsü'nün Hanehalkı Bilişim Tek-
nolojileri Kullanımı Araştııması'nın sonuçlannı
anlatan haber, bu köşede yıllarca dile getirdi-
ğimiz gerçekleri bir kez daha vurguladı.
Anımsamakta yarar var. Haberin ilk parag-
rafı aynen şöyleydi: "Türkiye'de, 16-74 yaş
arasındaki halkın yüzde 76.42'sinin bilgisayar,
yüzde 81.2'sinin de intemet kullanmadtğı be-
liriendi. Türkiye'dekiailelerinyüzde 11 'inde ki-
şisel ve taşınabilir ya da el bilgisayarı bulun-
duğu saptandı."
Haber, bilgisayar kullanımının eğitim ve ge-
lirartükçayaygınlaştığını belirtirken çeşitli araç-
larla internete bağlanma oranının da yüzde 8.9
ile sınırlı kaldığı saptamasına yer veriyordu.
Bunu 16 ile 74 yaş arasındaki kişilerle sınırla-
dığımızda Türkiye'de intemet kullananlann sa-
yısı 6.2 milyon kişi olarak karşımıza çıkıyor.
DlE'nin bu araştırması, ondan önce yapılan
bir başka araştırmayla da örtüşüyor.
Dünyanın önde gelen pazar araştırma şirke-
ti GfK'nin yaptığı araştırmada da çarpıcı so-
Bilginin Faturası Ağırnuçlar elde edilmiş: alışkanlığı olan bölge yüzde 39 ile Marmara.
• Araştırmanın sonuçlarına göre; halkın sa- Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin yüzde 5 ile en
dece yüzde 20'si bilgisayar kullanıyor, Türk in- düşük bölge olduğu görülüyor.
sanının yüzde 87'si internete hiç girmiyor. • Bilgisayar kullanan yüzde 20'likgrupta bil-
• Internet kafeler, internet kullananlann yüz- gisayann en çok evde kullanıldığı görülüyor. Bil-
de 43'ü tarafından en yoğun kullanılan me- gisayar kullananlann yarısı evde, yüzde 30'u
kânlar. ise işyerterinde kullanıyor.
• Erkekler internet kullanımında kadınlara • İnternete bağlanma sürelerine bakıldığın-
göre daha aktif. Interneti yüzde 73 erkekler da Türkiye genelinde yüzde 31'lik bir oranı
kullanırken, kadınlarda bu oran sadece yüzde oluşturan grup 1-2 yıldır bağlanırken yüzde
27. 18'lik bir kesimin 5 yıldan daha uzun bir süre-
• Sosyo-ekonomik sınıflarda C1 grubu in- dir internete bağlandığı görülüyor.
ternet kullanımında lider... Daha önce belirttiğimiz gibi her iki araştır-
• İnternet kullanımı diğer mecralara ayrılan ma da birbiriyle örtüşüyor ve bize önemli me-
süreyi azalttı. sajlar iletiyor. Türkiye'nin bölgeleri arasındaki
• ınterneti en fazla kullanan yaş grubu 18- uçurumun da giderek nasıl büyüdüğünü anla-
24 arası (yüzde 52). 35-44 yaş grubunda ise tıyor. Güneydoğu Anadolu ile Marmara Bölge-
bu oranın yüzde 7'lere düştüğü, 45 ve üstü yaş si'nde oturan iki kişinin bu adaletsiz koşullar-
gruplanna bakıldığında yüzde 9 ile tekrar bir da rekabet şansı olmadığını da vurguluyor.
yükselişin olduğu görülüyor. Plansız ekonomik ve sosyal politikalar bu uçu-
• Türkiye genelinde en çok internet kullanım rumu giderek büyütüyor.
Türkiye'de sayısal uçurum büyürken geliş-
miş ülkeler ise gitgide dünyaya yabancılaşıp
kendi kabuğuna çekiliyor. Amerikalı gençlerin
dünyadan ve çeşitli kültürlerden habersiz ol-
dukları pek çoğumuzun bildiği bir gerçek.
Asya halklan ile Amerikalılar arasında ileti-
şimi arttırmayı amaçlayan "Asya Toplumu" ile
diğer enstitülerin ABD'de yaptığı araştırma-
larda, her 10 lise öğrencisinden 4'ünün ABD
ile Asya arasındaki okyanusun adını bilmedik-
leri beliriendi. Yine araştırmaya göre her 10
öğrenciden 8'i Hindistan'ın beşeri anlamda
dünyanın en büyük demokrasisi oldugunu ve
Mao'nun Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurucusu
oldugunu bilmiyor.
ABD'li öğrencilerin bu bilgisizliği belki de
kendilerini dünyanın merkezine konumlandır-
malarından kaynaklanıyor. Ancak bilgisizliğin
faturasının ağır olduğu bilinen bir gerçek. Ken-
di kabuğuna çekilen ve kendi kurdukları dün-
yalar içinde yaşayan gelişmiş ülkeler ile diğer-
leri arasındaki iletişimsizlik bu bilgisizliği gide-
rek arttıracak gibi duruyor. Bunun faturasını da
tüm insanlık ödeyecek.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Bir Yargı Kaparımn
Söylettikleri...
Hâkimler de yanılırlar. öyle olmasaydı, ver-
dikleri kararlann bir üst mahkemede yeniden
elealınması için yasalariayeni kapılaraçılmaz-
dı. Dahası, hukuk fakültelerinde adli hata'nın
ne olduğu uzun örneklerle anlatılmazdı.
ANKA Ajansı'nın, karikatürist Sefer Sel-
vi'nin Evrensel gazetesinde yayımlanan bir
karikatürü nedeniyle davacı Sayın Başbakan'a
10 milyar lira tazminat ödemeye mahkûm edil-
diğini bildiren haberinde, belki hukuk tarihimiz-
de hiç rastlanmamış bir yanlışlıktan söz edil-
diğini okuyunca yazıma "Hâkimler de yanılır-
lar" tümcesiyle başladım. Çünkü Ankara 20.
Asliye Hukuk Hâkimi Sayın BülentÇınar, ka-
rikatüristin Başbakan'a sözünü ettiğim tazmi-
natı ödemesine hüküm ederken apaçık yanıl-
mış. Nasıl mı yanılmış?
ANKA'nın dünkü günlük haber bülteninden
özetleyerek anlatayım.
Dava konusu karikatürde, başı Erdoğan ola-
rak çizilen bir atın üstüne danışmanı Cüneyt
Zapsu oturtulmuş. Atın binicisi, Başbakan'ın
danışmanı ve AKP'nin de üst yönetiminde söz
sahibi olan bir kişi. Sanınm isteseydi, bu iki ni-
teliğinin yanı sıra TBMM üyesi de olabilecek
konumda bulunan Zapsu'nun ata benzetilen
Başbakan'ın üstünde oturtularak "gerekçeli
kararda söylenildiğigibi" kendisini "güttüğü-
yönettiği" savından yola çıkmış mahkeme.
Ve Cüneyt Zapsu'nun, Başbakan ile aynı par-
tide bulunan bir milletvekili olması nedeniy-
le bu karikatürün etik olmayacağı sonucuna
vanlmış.
Sayın Hâkim, karannda "atı kontrol altında
tutabilmek için ağzına takılan demir araç ile
bir milletvekilinin(Zapsu'nun) bağlı olduğu si-
yasi partinin genel başkanını aynı zamanda baş-
bakanını güttüğü vurgulanan bu karikatürün
davacının siyasi kimliğine ve unvanma aykın,
küçük düşürücü bulunduğu düşünülmüştür"
diyormuş. O arada, bu tür abartılı çizilmiş re-
simterin karikatürsanatjnda uygulanmasının ba-
sın ve yayın özgüriüğü kapsamında değerien-
dirilmiş olsa bile estetik bulunmadığı, etik ku-
rallan çiğnediği kanısına vanldığını da söylü-
yonnuş.
Ben karan eleştirmiyorum.
Henüz kesinleşmemiş oldugunu tahmin et-
tiğim bir mahkeme karannı, hukuk açısından
elbette eleştirmiyorum. Sadece başkentte gö-
rev yapan bir değerli yargıcın bile Cüneyt Zap-
su'nun TBMM üyesi oldugunu sanarak yanı-
labileceğinin, üstelik o yanılgısını bir yargı ka-
ranna, tazminata hükmetme nedeni olarak ge-
çirmiş olmasının altını çizmek istiyorum. He-
men herkes gibi Sayın Yargıç Bülent Çınar da
550 milletvekilimizin adlarını tek tek elbette
bilmek zorunda değildir. öyle bir savla da me-
sela bir bilgi yanşmasına da katılmıyor. Ama,
keşke söz konusu karikatürde atın süvarisi
olarak çizilen kişinin görevi için hüküm vermek-
te o kadar acele davranacağına, bir yazı ile
TBMM Başkanlığı'na durumu sorabilseydi.
Denilebilir ki, mahkemelerin iş yükünü göz
önüne alarak sen ey gazeteci niçin hoşgörü-
lü davranmıyorsun?
Ben de zaten bu yazı ile o sorunun yanıtına
ulaşmayı istiyorum. Sayın Yargıç banayönel-
tileceğini düşündüğüm bu soruyu kendisi için
de geçerli sayabilir. Üyesi olmak istediğimiz AB
ülkelerinde seçilmiş kimselere karşı yapılan
eylemleri, yazılan yazıları ve çizilenleri, o ülke-
lerin benzerkurumlarının nasıl değerlendirdik-
lerini de göz önüne alabilir. Mesela daha ge-
çen hafta ülkemiz ve Başbakanı hakkında bir
Alman dergisinde yayımlanan bir karikatürün
dava konusu yapılmasının neden düşünülme-
diğinden de yola çıkılarak hoşgörü kurumunun
yardımı istenilebilir.
Hele konunun basın ve yayın özgüriüğü yö-
nünden davalı lehine kullanılmasına gidildik-
ten sonra, etik kurallann çiğnenmesinden yo-
la çıkılması, Sayın Yargıç beni bağışlasın, bir
mahkemeden daha çok, basın mesleğinin ken-
di iç kurumlannın uğraş konusu olmamalı mıdır?
Faks: 0 216 302 82 08 obirgrtı« e-kolay.net
Mağdurlara koşullu ödeme
• AINKARA (Cumhurijet) - CHP Konya
Milletvekili Atilla Kart'ın soru önergesini yanıtlayan
Ulaştırma Bakanı Bınali Yüdrrım, Pamukova
kazasında zarar görenler ile ölenlerin yakınlanna
"ödenecek tazminat miktannın bildirileceğini, kabul
ettikleri takdirde ödeme yapılacağını" açıkladı.
Yıldınm, tazminahn hesaplanmasında "'idarenın
görevini kötüye kullanması ve bilinçli taksir
şartının" dikkate alınmayacağıru söyledi.
THJAŞ görevHepine saldın
• KÜTAHYA (AA) - Kütahya'da, borcundan dola>ı
bir evin elektriğini kesmeye giden TEDAŞ
görevlilen Çetin Akyol ve Murat Ayvah saldınya
uğradı. Olayla ilgili olarak ev sahibi ile iki arkadaşı
gözaltına alınırken TEDAŞ görevlileri Akyol ve
Ayvah Devlet Hastanesi'ne kaldınldılar.
Törende kaza: 1 iüii
• SAİMBEYLİ (AA) - Adana'nın Saimbeyü
ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşu nedeniyle
düzenlenen törende ateşlenen top, töreni izleyen
annesinin kucağrndaki 1.5 yaşındaki Fatma Yener'in
ölümüne neden oldu. Topun mermisi isabet eden
anne Döndü Yener ise elinden yaralandı. Tören
kapsamrndaki diğer etkinlikler iptal edilirken topu
ateşleyen görevli gözaltına alrndı.
Tuda'daki cinayet
H tstanbul Haber Servisi - Dost tarikatı lideri olduğu
iddia edilen emekli Binbaşı Üısan Güven ve eşi Sibel
Güven'in Tuzla'daki evlerinde öldürülmesi olayrna
ilişkin şenatçı terör örgütü tBDA-C üyesi 7 sanıgın
yargılanmasına başlandı. Sanıklann tamamrnm
katıldığı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki
duruşmada, tutuklu sanıklann tahliye talebini
reddeden mahkeme heyeti duruşmay-erteledi.