Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19EKİM20O4SAÜ
HABERLER
DUNY4DABUGUN
ALt SİRMEN
Karındeşen Jack
'Ciğer Soken Cemil'
Kanndeşen Jack, (Jack The Ripper) 1888 yı-
fının ağustos ve kasım aylan arasında, Londra'nın
East End bölgesinde en az yedi sokak kadınını
.boğazlannı keserek öldüren bir katil,
Kurbanlannın cesetlerini, insan anatomisini çok
îyi bilen birinin yapabileceği biçimde parçaJayan
kaatilin üç ay içinde yedi kadını öldürmesi, kent-
t e büyük bir panik yaratti.
Olaydan altmış yıl önce kurulmuş olan ve ünü
Cilke sınırfannı aşan, ünlü polis örgütü Scotland
Yard, bütün çabalanna karşın katili ne yakalaya-
bildi ne de kimliğini saptamada başanlı oldu.
Oysa çağın en yeni yöntemleri kullanılmıştı.
Hatta, dehşet anındaki son görüntü, yani katilin
sureti, kurbanın retinasında iz bırakmıştır diye
ölenlerden birinin göz retinasının fotoğrafı bile
çekildi, amanafîle...
Katil bir türlü yakalanamıyor, üstelik de Lond-
ra Emniyeti'ne Karındeşen Jack imzalı alaycı
mektuplar gönderiyordu.
Sonunda halkın tepkisi karşısında, Londra Em-
niyet Müdürü istifa etmek zorunda kaldı, Içişleri
Bakanı ise koltuğunu korumayı başardı.
O zamandan bu yana Kanndeşen Jack birçok
romana, filme konu oldu ve ismi, korku simgesi
olarak deyimleşti.
• • •
Pazar günkü gazetelerde, Adalet Bakanı Ce-
mil Çiçek'in, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mus-
tafa Bumin veTBMM Başkanvekili Nevzat Pak-
dil ile biriikte Kırşehir Adliyesi'ni ziyareti sırasın-
da yaptığı konuşmayı okuyunca, aklıma ister is-
temez "Karındeşen Jack" geldi.
Bakın ne diyor Sayın Adalet Bakanı:
- ABD'deki kanunlara bakacak olursanız, ada-
let bakanının tutuklama yetkisi var. Bu yetki ben-
de olsa bankacılann hepsinden bu parayı söker
alırdım...
Ve sonra da ekliyor:
-...Eğersavcı olsaydım, bunlann ciğerlerini sö-
kerdim.
ABD'de adalet bakanlannın tutuklama yetkisi
olup olmadığını bilmiyorum. Ama Kara Avrupası
Hukuku'nda boyie bir yetki yok, olması da hu-
kuk mantığına, kuvvetler aynlığı ilkesine aykın.
Yürütme veya yasamanın yargı yetkisiyle do-
natılmasına kuvvetler aynlığı ilkesi içinde olanak
yok.
Demokrat Parti'nin TBMM içindeki kendi üye-
lerini, tutuklama ve ölüm cezasına hükmetme
yetkisiyle donattığı Tahkikat Encümeni (Soruştur-
ma Komisyonu) dolayısıyla darbe olduğu Mec-
lis'in feshedildiğini ve DP yöneticilerinin anaya-
sayı ihlalden yargılandıklannı unutmamakgerek.
• • •
Cemil Çiçek'in konuşması konusunda ne dü-
şündüğünü, ünlü ve yetkin bir ceza avukatı olan
eski Istanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan'a te-
lefon edip sordum.
Kazan, "ifadenin yakışıksız olmasının ötesin-
de, bir süredir iktidann yargıyı denetimine alma
niyetini hissetmekte olduğunu, son söylemin
kendisindeki bu kaygıyı arttırdığını" söyledi.
Kurumlan erozyona uğramış bir ülkede, bütün
erklerin bundan etkilenmesi kaçınılmazdır. Ama
bu erozyonu önlemenin çaresi, erkleri diğerieri-
nin vesayeti aftına sokmak değil, gerekli düzen-
lemeleri yaparak sağlıklı bünyeye ulaşmaktır.
Popülist bir medyanın etkisiyle ne yazık ki ka-
muoyu Türkiye'de tehlikeli gidişin hangi boyut-
lara erişeceğini göremiyor.
Çok değil, on yıldan da az bir süre önce, ka-
muoyu Italya'dakinebenzerdüzenlemelerfe, sav-
cılar ve yargıçlar diktasına doğru gidebilecek bir
çözüme "he" derken öylesi bir çözümün sakın-
calan üzerinde durmuştuk. Nitekim, Italya'nın,
temiz eller operasyonlan ile nereye ulaşmak is-
terken nereye vardığını da hep biriikte gördük.
"Ciğersöken" savcılar, "SaJlandıracaksın üç-
beş kişıyi, bak bakalım rüşvet, yolsuzluk kalır
mı?" zihniyetinin egemen olduğu toplumlarda
ortaya çıkarlar. Hukuk devletinde ne ciğer söken
savcı vardır ne de ciğer sökmeye meraklı adalet
bakanlan.
Ingiltere, uygarlığa "Kanndeşen Jack" tarikiy-
le ulaşmadı.
Herhaide Türkiye de AB'ye "ciğersöken Cemil"
zihniyetiyle ulaşacak değil.
asirmenfâ cumhuriyet.com.tr
CHP'den soru önergesî
Hediye otobüs
Meclis gündeminde
ANKARA (AA) -
ZHP Antarya Milletve-
iili Feridun Fîkret Ba-
oğta. Baş.bakanhğa oto-
büs hediye edilmesine
lişkin haberleri, soru
jnergesiyle TBMM
ȟndemine getirdi.
Baloğlu. Erdoğan'ın
.'anıtlaması istemiyle
IBMM BaşkanlığVna
rerdiği soru önergesin-
le, Ankara'da tesislen-
ıin açılışına katıldığı
rtomotivfirmasımnhe-
üyeettiği bildırilen oto-
)üsûn parasaJ değerini
e ne amaçla kullanıla-
ağını sordu.
Türkiye'nin ekono-
nik koşullannın, Baş-
'akanlığın otobüs ihti-
acının "devletolaııak-
^p\ta safflanıtıaaıta VP-
ecek düzeyde olup ol-
nadığuu'' da soran Ba-
loğlu, "Başbakanlığın
otobüs ihtiyacının ar-
mağana zorlama yön-
temiyle karşıianması-
nın yakm tarihimizde
başkabirörneğivarmı-
(hr?" dedi.
Kore'yi ziyareti sıra-
suıda 2 zırhlı limuzinın
kendisıne hediye edilip
edilmediğinin de açık-
lanmasını isteyen Feri-
dun Fikret Baloğlu,
önergesüıde, "Araçla-
nn yurda girişleri ile il-
göi hangiusul uygulan-
mışnr. Araçlann kaydı
hangi kurum adına ya-
pılmışür? Araçlardan
birisinin ailenize tahsis
edildiğine ifişldn basın-
daçıkanhaberiergereek
midir, hangi gerekçeyle
böyie bir tahsis yapıl-
mış.ür" sorulanna yer
verdi.
Aklanan Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, yaklaşık 2 ay sonra yeniden göreve başladı
Esashedef
A
A
A.NK4RA(Cumhuriy«tBü-
rosu)-Birinci BaşkanJık Ku-
rulu tarafından hakkındaki
iddialar nedeniyle soruş-
turuhnasuıa yer olma-
dığına karar verilerek
aklanan Yargıtay Baş-
kanı Eraslan Özkaya gö-
revine başladı. "Esashe-
defin Yargrtay" olduğunu
söyleyen Özkaya, Yargı-
tay Başsavcısı kanahyla
Yargıtay'ın kontrol altın-
da tutulmak istene-
ceğıni belirttı.
\ MlT-yargı ek-
senli tartışmalar-
dan aklanan Yar-
gıtay Başkanı
• Yargıtay'a gelişi sırasında gelişmelerle ilgili yorum yapmayan Yargıtay Başkanı
Özkaya'nın önüne gelen ilk dosya, Disiplin Kurulu'nca "görevden çekilmeye
davet edilen" Yargıtay üyesi Ergül Güryel ile uyan cezası verilen Hüseyin
Demirörs'ün haklanndaki karara itirazlannı içeren dilekçe oldu.
Eraslan Özkaya 54 gün sonra gö-
revine döndü. Yargıtay "a gelişi
sırasında "yorum yapmayacağı-
nı" söyleyen Özkaya'run ilk zi-
yaretçileri meslektaşlan oldu.
İtlraz dllekçeleri
Yargıtay üyelerinin "geçmişoJ-
sun" dileklerini kabu] eden Oz-
kaya'nın ilk ziyaretçileri arasın-
da Askeri Yargıtay Başkanı hâ-
kim Tuğamiral FerhatFerhanoğ-
lu da yer aldı.Eraslan Özkaya 'nın
göreve başladığı gün önüne ilk ge-
len dosya ise Yüksek Disiplin
Kurulu'nun "görevden çekilme-
ye davet" ettiği Yargıtay üyesi
Ergül Güryel ile uyanlmasına
karar verilen Hüseyin Demi-
rörs'ün itiraz dilekçeleri oldu.
Yargıtay Yüksek Disiplin Ku-
rulu tarafından görevden çekilme-
ye davet edilen eski Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu Başkan-
vekili Güryel ile Yargıtay 6. Ce-
za Dairesi üyesi Demirörs, göre-
ve dün başlayan Yargıtay Başka-
nı Özkaya'yı sabah saatlerinde
makamında ziyaret ederek itiraz-
lannı içeren dilekçelerini verdi-
ler. Itirazlan; Yargıtay Başkanı
Özkaya başkanhgında toplana-
cak olan Yargıtay Başkanlar Ku-
rulu karara bağlayacak.
'Ba$kanlık Kurulu
kaldırılmak istenlyor
Yargıtay Başkaru Özkaya, dün
Gözcü gazetesinde yer alan de-
mecinde, yargının dokunulmaz-
hğından söz edilemeyeceğini be-
lirterek "Esas hedef Yarçrtay"
dedi. Yargıtay Birinci BaşkanluV
Kurulu'nun kalduıhnak istendi-
ğini kaydeden Eraslan Özkaya şu
görüşe yer verdi:
"Bu kurul ortadan kaJdınur-
sa Yargıtay Cumhuriyet Başsav-
cısı kanahyla Yargıtaykontrol al-
tında tutulmak istenecek. Baş-
savcılığa seçilmek için 126 ve üs-
tünde oy almaya gerek yok. 3-5
oy alsa bile cumhurbaşkanı tara-
fından seçilebihyor. Vargıtay'ın.
başsavcıhk aracıhğıyla kontrol
altına ahnmak isteıunesi son de-
rece yanhş sonuçlar verir ve geri
tepen süah olur."
Hükümetten
Sendikülara
toplantı
daveti
• Memur-Sen,
•'Bakanlar
Kurulu'nun vermiş
olduğu karara
itirazımızı yaparak
Uzlaştırma Kurulu
kararlarau kabul
ettiğünizi
bildireceğiz" dedi.
ANKAR4 (Cumhurijet
Bürosu) - Hükümet,
memurlara 2005 >ılında
yapılacak zam oranlarını
açıklamasına karşın
toplugörüşmelerde yer
alan memur sendikalannı
yeniden toplantıya
çağırdı. Memur-Sen'den
yapılan yazılı
açıklamada, bugun saat
10.00'da eski
Başbakanhk binasında
hükümetin memur
sendikalanru toplantıya
çağırdığı bildirildi.
Açıklamada, Bakanlar
Kurulu'nun Uzlaştırma
Kurulu kararlannı
dikkate almadığı
anımsatıldı. Bakanlar
Kurulu karanyla alt
kademedeki memurlara
yüzde 12.1, üst
kademedeki memurlara
da yüzde 8.1 oranında
zam yapıldığı
anımsatılan açıklamada,
sendikanm itirazını
sürdüreceği vurgulandı.
Açıklamada, Bakanlar
Kurulu karan ile memur
zam oranlaruıın
açıklanmasına karşın
hükümetin sendikalan
toplantıya çağırmasının
ne anlama geldiğini
kimsenin bilmediği
vurgulanarak
"Görüşlerimizi ve
itirazlarunızı masaya
götüreceğiz. Memur-Sen
olarak, Bakanlar
Kurulu'nun vermiş
olduğu karara Mrazumzı
yaparak l zlaşürma
kurulu kararlannı kabul
etüğhnizi bildireceğiz''
denildi.
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Evliliğîm çekilmez hale geldi'
Tarikatagiren
eşiniboşuyor
• Müezzin Sabri Karataş, Kadiri tarikatına
giren eşinden boşanmak için dava açtı. Eşinin
evini inmal ettiğini ileri süren Karataş,
çocuklannın tarikat içinde büyümesini
engellemek için çocuğun velayetini de istedi.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - AJtındağ'da
bulunan Hz. Ebubekir Ca-
misi'nin müezzini Sabri
Karataş, eşi Emine Kara-
taş'ın Kadın tankatına gir-
mesi ve "ailesini ihmal"
ettiği gerekçesiyle boşan-
ma davası açtı. Karataş,
eşinin tarikatagirişiyle bir-
iikte evliliklenmn "çekü-
mez hate" geldiğini belir-
terek çocuğunun tarikat
içinde büyümesini isteme-
diği için velayetinin ken-
disine verilmesini istedi.
Altındağ'daki Hz. Ebu-
bekir Camisi'nin müezzi-
ni Sabri Karataş, 4 yülık eşi
Emine Karataş'ın Kadiri
tarikatına katıldığı ve aile
düzenlerinin altüst oldu-
ğu gerekçesiyle boşanma
istemiyle mahkemeye baş-
vurdu.Sabri Karataş'ın
baş\oıru dilekçesınde, eşi
Emine Karataş'ın tarikata
katılması ve tarikatın et-
kinliklerinde yer alması
nedeniyle "yaşamlannın
çekflmezhaC aldjğı \'urgu-
landı. Müezzin Karataş
başvurusunda, eşini tari-
kattan kurtarmak için bir-
çok yolu denediğini belir-
terek eşinin eviyle ilgilen-
mesi için hat ve tezhip öğ-
retmenliği yapabileceği bir
iş de bulduğunu, ancakgi-
rişimlerinin sonuç verme-
diğini kaydettı.
Karataş, eşinin 3 yaşın-
daki oğlunu yanına alarak
zikir yapmaya gittiğini be-
lirtti. Müezzin Sabn Kara-
taş, oğlunun velayetinin
kendisine verilmesini is-
tedi. Ankara 5. Aile Mah-
kemesi'nde görülen dava-
da, Sabri Karataş'ın avu-
katı YusufSait L naL çocu-
ğun babaya verilmesini,
tarikat içinde büyümesi-
nin engeîlenmesinı istedi.
Izmir Barosu'nun seçimlerini Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu'nun adayı Erdemir kazandı
Yol harîtası Kemalist ükelerOZANYAYMAN
Nevzat Erdemir.
İZMİR - Hafta sonu yapılan
olağan genel kurul sonrası seçi-
mi kazanan Cumhuriyetçi Avukat-
lar Grubu'nun adayı Nevzat Er-
demir, Izmir Barosu'nun gele-
neksel çizgisine uzun yıllann ar-
dından ulaşuğını söyledi. Erdemir,
"Baroda ayndarlaayruarmyetie-
rinin beiuienmesi zamanı geldi
Kongrede3 aday>anşO ancak2'si
aynıydı. Önceki başkan Bahattin
Acara verilen oylan da bize ve-
rihniş sayıyoruz,tzmirBarosu'nda
Kemalistoyiannoram2 bininüze-
rindedir'' dedi.
Son 26 yıldır Çağdaş Avukat-
lar Grubu'nun çıkardığı adayın
• Son 26 yıldır Çağdaş Avukatlar Grubu'nun
çıkardığı adayın kazandığı İzmir Barosu seçimlerinin
galibi, bu kez Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu oldu.
kazandığı IzmirBarosu seçimle- nnı zaman geçirmeksizin çözül-
rini, bu kez Cumhuriyetçi Avukat-
lar Grubu adayı kazandı. Baroya
kayıtü 4 bin 700 avukattan, 3 bin
346'sı oy kullandı. Geçerli oyla-
rm 1219'u Erdemır'e, 1034'ü
Çağdaş A\TikatlarGrubu'nun ada-
yı HüalKüey'e ve 958'i de Çağ-
daş Grup adına yanştığını büdi-
ren BahattinAcar a çıkü. 62 oyun
boş aöldığı belirlenirken 53 oy
da geçersiz sayüdı.
Seçimi kazanannı İzmir Baro-
su olduğunu söyleyen Erdemir,
avukatlık mesleğinın sorunlan-
mesi gerektiğini behrtti
Erdemir, Türkiye'nin zor bir
süreçten geçtiğini anımsatarak
şunlan söyledi:
"AB'den tarih alma adına Lo-
zan tarüşıbnaya açdryor. llkemi-
zin kuruluşbdğesinitarnşmayaaç-
nrmayE.Lozan'ıdelmeye kâlkar-
sanız, ne cıunhuriyet kalır ne de
ulusalbütünlük. Türkiye'nin bir-
ngi AB'nin dirliğioden önemlidir.
İzmirBarosu, bugünden başlaya-
rak yeniden,gelenekselçizgbinde
olduğu gibi uhısal değerieri savu-
nacak ve bu konuda kamuoyunu
duyarh halegetirmeyeçahşacak,"
Erdemir, ulusal konulardaki
farkh düşünceleri nedeniyle Çağ-
daş Avukatlar Grubu'ndan ayn-
larak Cumhuriyetçi Avukatlar
Grubu'nu kurduİdannı belırterek
şunlan söyledi:
"Yol haritamız, Mustafa Ke-
marinflkelerkfar.Llke böhınmez
bütündür.Antiemperyalizme ber
koşulda karşı çıktlmahdır.'Yurt-
ta banş, dünyada banş, ohnazsa
ohnazdır' diyerek tzmir Baro-
su'nu yeniden geleneksel çizgisi-
netaşıyacak bir yönetimi ohıştur-
duk. Söviemlerimiz, baromuzun
ilk başkanı Bekir Beylül'ün dile
getirdikleridir.
1
'
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Istanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ),
ülkemiz yaşam/nda herzaman önem-
li bir yere sahip oldu. Süleyman De-
mirerden Necmettin Erbakan a.
Turgut özal'dan Harun Karade-
niz'e uzanan çok sayıda etkili insan
buokuldanyetişti. 1968dönemi öğ-
renci eylemlerinin de önemli merkez-
lerinden birisi fTÜ'ydü. ÎTÜ'de öğre-
nim bizim zamanımızda Gümüşsu-
yu'ndaki binada yürütülürdü. Şimdi
Ayazağa'da kocaman bir kampusun
içinde eğitim sürdürülüyor.
Geçenlerde İTÜ öğrencileri gefdi-
ler ve okulun bir devlet okulu olma-
sına rağmen gıderek paralı okul gibi
yönetildiğinden şikâyet ettiler. Onla-
nn dertlerini ve şikâyetlerini kendi dil-
lerinden aktarmaya kararverdim. Bel-
ki bu şikâyetlere fTÜ yöneticilerinin de
söyleyecekleri vardır.
Bu köşede onlann cevaplannı ya-
yımlamaya hazır olduğumu da bil-
melerini isterim. Işte İTU'lü gençlerin
bana anlattıklan:
"Bizler İTÜ Vadi Yurtlan öğrenci-
ÎTÜ Öğrencilerinin Acil Talepleri
leriyiz. Üniversitemiz devlet üniver-
sitesi olmasına rağmen sanki bir şir-
ket mantığıylayönetiliyor ve bütün bi-
rimleri paralı bir üniversite tarzıyla
örgütleniyor. Şimdi size bu paraJı-
laştırmalann birkaçından bahsedelim.
Okula ilk kez kayıt yaptıran öğrenci-
lerden bağış parası adı altında 100
milyon lira, harçlara ilave olarak alı-
nıyor. Hazırlık öğrencileri bu harcı iki
kez ödüyoriar. Devlet üniversitesin-
de hazıriıkparalı hale gelmiştir.
İTÛ'de öğrenci olduğunu kanıtla-
mak için 1 milyon liraya (geçen se-
ne 500 bin olan) öğrenci belgesi sa-
tılıyor. Notlann dökümü olan transk-
ript için 2 milyon lira para vermekte-
yiz. (Bunlara karşı açtığımız dava iki
hafta içinde sonuçlanacak.)
İTÛ'de kitap ücretleri dönemlik
200 milyonu bulmaktadır. Okul kü-
tüphanesinde fotokopi, dışanda 25
bin olmasına rağmen 75 bin liradır.
İTÛ'deki en düşük ücretli yurt olan
Vadi Yurdu kişi başı aylık 175 milyon-
dur. Buyurt ücretleri kişibaşı 380 mil-
yona kadar çıkmaktadır. Bu yurtlar-
da da öğrencilerin kalması zorunlu
hale getirilmiştir. Çoğunluğunu İTÜ
öğrencilerinin oluşturduğu 1500 ki-
şilikAbdi Ipekçi öğrenci Yurdu 3 yıl-
dır deprem tadilatı nedeniyle açıl-
mamaktadır.
Asılsorunumuz iseyemek sorunu-
dur. öğleyemeğimizi çıkaran Rektör-
lüğe bağlı Sosyal Hizmetler, yeme-
ğin fiyatını iki milyon lira olarak be-
lihemiştir. Oğle yemeği Istanbul Üni-
versitesi'nde 1 milyon lira, Marma-
ra Üniversitesi'nde 1 milyon 250 bin
liradır. İTÜ yurdunda çıkan akşam
yemeği ise 3.5 milyon lira olup yine
Rektörlüğe bağlı Sosyal Hizmetler
tarafından yapılmaktadır. (Bu akşam
yemeği önce 3 milyon 250 bin lira-
ya, iki gün sonra da 3 milyon 500 bin
liraya çıkarılmıştır.) Akşam çıkan bu
yemeği 1400 kişilik yurtta sadece
150 kişi yemektedir. Sabah kahval-
tısı 1 milyon 500 bin liradır.
Sonuç olarak bir öğrencinin sa-
dece yemek ve yurt ücreti aylık 385
milyonu bulmaktadır. Diğer masraf-
ları da kattığımız zaman bu rakam
500-600 milyon liraya ulaşıyor. Gör-
düğünüz gibi devlet üniversitesinde
paralı eğitim uygulamalanyla karşı
karşıyayız._ Bütün bu uygulamalara
karşın İTÜ Vadi Yurdu öğrencileri
olarak dilekçe toplama kampanyası
başlattık. Vadi Yurdu öğrencileri adı-
na seçtiğimiz temsilciler5 Ekim 2004
Cuma günü rektör yardımcımız Er-
kin NasufVa bu konu hakkında ko-
nuştular. öğrencilerin isteklerine kar-
şılık vermeyen rektör yardımcımız
bize düşündürücü bir çözüm sundu:
'öğle yemeğini sıkı yiyin, acıkmazsı-
nız.' Bizler bu öneriyi kabul etmedik
ve topladığımız 1000 kadar dilekçe-
yi 14 Ekim Perşembe günü 150 ar-
kadaşın katıldığı biryürüyüşle rektör-
lüğe verdik. Yanıt alamadığımızdan
dolayı 20 Ekim Çarşamba günü sa-
at 20.30'da TMMOB, Eğitim-Sen,
Tez Koop-lş sendikasının temsilcile-
rinin de katılacağı bir toplantı yapa-
cağız."
fTÜ öğrencileri bu toplantıda ala-
cakları kararları İTÜ Rektöriüğü'ne
ileteceklerini ve bir çözüm bulunma-
sını isteyeceklerini belirtiyorlar. Bir
öğrenci aylık 500-600 milyonu nasıl
temin edebilir.
Sınırlı geliri olan sabit ücretli aile-
nin çocuğu tTÜ'de okuyabilir mi? İTÜ
teknik bir eğitim yaptığı için, bu oku-
lun öğrencilerinin dışanda çalışarak
eğitimlerini sürdürmeleri mümkün de-
ğil.
Bunun bir çaresi yok mudur?
İTÜ öğrencileri yurt ve yemek üc-
retlerinin hemen düşürülmesini, ke-
silen yurt ve yemek burslannın öğren-
cilere geri verilmesini talep ediyorlar.