Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KYFA CUMHURİYET 16 OCAK 2004 CUMA
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Isarbul 14 S inop PB 13 Adana PB 15
13 S amsjn PB 15 Mersin PB 16
K<aelı
y
16 Trabzon PB 13 Diyarbakır Y 9
ÇZ^nakkale v 14 Gii'-esun PB 13 Şanlıurfa PB 10
15 Ajıkara B 9 Mardin Y 8
Y 16 E:skişehir 9 Siirt Y 8
Y 1(3 IConya PB 8 Hakkân
C3nzli 14 SSıvas PB 6 Van
jrtguldak 1 14 A»ntalya B 18 Kars K -2
Butun bolgelenmız
parçalı yer yer çok bu-
lırtlu. Yağışlar Doğu _ .
Anadolu'nun doğu- USIO
DIŞ MERKEZLER
K -2 Berlin
sunda Kar. yağış alan Helsınkj
dığeryeriefdeyağmur StOCkhOİm K -1
şeklınde oıacak Hava . - „ - ! , . - v ö
scakhğı bıraz artacak, i-onara Y ö
Puzgâr guney ve batı Amsterdam Y
, onleftien orta yurdun Brüksel Y
aatı kesımlennde lo- p y~
dostan kuwetl' yer y- \1 ± _
er kısa surelı fırtma Bonn Y_
şeklınde esecek Münıh
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
K
PB
Y
Y
K
Y
Y
1
7
4
4
4
14
14
4 Zürıh Y 3 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflıs
Kahıre
K
Y
PB
Y
Y
PB
K
Y
-1
14
-14
14
10
7
-2
21
Y 12
Taşkent
•Tafran
Parçalı bulutlu k
Çok bulutlu ı Yagmurlu Ct
^ SL-U kar > Gök gurültülü
CÜTVEYT ARCAYÜREK
• Baştaraj 1. Sayfacfa
cûryanın acrt bir köşesinde gazete ve dergiler-
c a /er bulnuştu.
"Va da yıbaşlarında "Noel armağam" bombalar
V>llanırdı raklı çocukılann üzerine.
Kapatıldğı hücred& Saddam Hüseyin'e, birsü-
r* cnceölcürülen oğullan Uday ve Kusay'ın kan-
fca- çindek lo^oğraflannın da bol bol gösterildiği
y»nsıdı dihya basınına.
(Son sausında kapakta bir fotoğraf yayımlıyor
csrgi ve) br coni, girdiği camide saygısızca ha-
tnafotoğnfı" çektiriyor!
Herhançi bir yorurn ve fazla söz gerektirmeyen
b r fotoğraf... Camide, Amerikan postalı!
• • •
Laik rejmin altını oymaya çalışan girişimlerin
belii başlı savunuculanndan, kafalannın içi sarık-
l< yüreklen ve ciğerlerı cüppe giymiş yerli molla-
lirdan, yazar çizerlerinden ne dün ne de bugün
^BD'ye karşı tepkisel bir davranış izlenmedi, tek
satır okumadı.
Laik rejmi yok etrri'eye yönelen her söylemi, ha-
reketı alkışlayan, dürıya Müslümanları ıle biriikte
öduklann saklamay anlar; Amerika kafalannator-
fcageçirrriş gibi sus-uyorlar.
Belli başlı AB ülkelerinde, Fransa'da, Alman-
ya'datürbar» yasağı yasalaşıyor, giderek yaygın-
laşıyor. TCrban kavgası veren bizim mollalar tep-
ksiz!
Bir solcu dergi, camide Amerikan postalını re-
simleyerek ABD'nin gerçekyüzünü sergiliyor.
Bizdekı mollalar, gazeteleriyle, dergıleriyle; din
konusunda laik curnhuriyetten ödün vererekTür-
kiye'yi bugünlere getiren sağcılar, Irak'taki insan-
lık dışı olayları görmezden gelmeyi dış politika
narifeti diye algılıyorlar.
• • •
Üç renkli Kürt bayrağı, Amerikan askerlerinin
kartviziti. Sivil yönetici Paul Bremer'in kuzey ko-
ordinatörü emekli Albay Dick Naab, Kürt bayra-
ğını kartvizitine bastırmaktan gurur duyduğunu,
bu hareketinin Sacfdam'a karşı koalisyonda yer
alan Kürtleri-e dayan ışmayı simgelediğini söyledik-
ten sonra -oysa atı alan Üsküdar'ı geçti veya geç-
rnek üzere- Dışişleri VVashington nezdinde ho-
rnurdanmış , ne yazar.
Bu olay medyada küçücük yer alırken; bizimki
yine esmiş savurmuş. Barzani'nin federasyon
iizerinde anlaştığını söylediği Irak Geçici Yöneti-
nni'nde üye Şii lider El Hekim'i kabulünde, "Irak
parçalanmaya giderse komşular müdahil olur. Su-
riye ve Iran da böyle düşünüyor" demiş.
llk bakışta sözünü esirgemeyen, söylediklerini
gerçekleşti ren bir hava veriyor bu söylem. Ne ki,
bu çarpıcı açıklama kimi karşı irdelemelere açık.
ABD, RTE'nin cart curt kokan çıkışını hemen
yorumlamadı. Türkiye-lran-Suriye arasındaki "ya-
kınlaşmadan" pek mutlu olduğu söylenemez. llk
işaretlere çjöre, hükümetin çıkışını Irak'ın iç işle-
rine müdahale" diye yorumlaması olası.
Eğri oturup doğru konuşacak olursak; ABD, (her
açıdan desteklediği) Kuzey Irak Kürtlerinin yara-
tacağı oldubitti karşısında Türkiye ile Iran ve Su-
riye'nin askeri müdahalesine gözünü kapayabilir
«ni?
Müdahalenin Ortadoğu'da Israil-Filistin çıban
başından sonra ikinci bir sorun olacağını öne sü-
rerek müdahale kokusunu alır almaz, ağırlığını or-
tak harekete karşı koyacağını varsaymak, yanlış
bir görüşün yansıması olabilir mi?
Bellekleri tazeleyelim; Türkiye'nin yıllarca sa-
vunduğu, "ihlali haiinde askerte müdahale edece-
ğiniilan ettiği" Kuzey Irak'taki kırmızı çizgiler; AB-
D'nin, Türk askerinin sınırı geçmesine izin verme-
yecegini açıklamasından sonra iflas etmedi mi?
Kuzey Irak'a askeri müdahale hazıriıklanmızı ta-
mamladığımız tam o sırada, elimiz böğrümüzde
kalmadı mı?
Bilinen gerçeklerden yola çıkan iki soru güncel-
lik kazanıyor: ABD'den izin almadıkça parmağını
oynatamayan bu hükümetin, Kürt oldubittisine
karşın Kuzey Irak'a (üstelik Işran ve Suriye ile bir-
iikte) askeri bir müdahalede bulunmasına VVas-
hington izin verir mi?
Müdahil olmayı -askersel değilse- acaba han-
gi anlamda kullanıyor?
RTE, sözünün ne demeye geldiğini açıklasa da
Türk halkı yine boş umutlara kapılmasa!
Güzelyalı'da
ruhsatsız liman
tstanbul Haber Ser-
>isi - Güzelyalı Çevre
Girişimi üyeleri. UND
Ro-Ro Işletmeleri
AŞ'nin Kemiklide-
re'nin doğusunda bulu-
aan bir kısmı kendisine
bir kısmı Hazine'ye ait
taşınmazda, ruhsatsız
ınşaat yürütmesine, de-
tüzi doldurmasına ses-
sız kalan yöneticilerin
anayasaya, Kıyı Kanu-
nu, îmar Kanunu'na ay-
kın bir şekilde suç işle-
diğini ıddia etti.
Girişim adına yapı-
lan açıklamada, Pendik
ilçesinde UND Ro-Ro
şirketinin lıman yap-
mak için kıyı çizgisini
aşarak denizi do'.durul-
duğu belirtilerek dolgu
arazisı ûzerinde inşaat
yapıldığı ıfade edildı.
Açıklamada, şırketin
denizde ve karada ıma-
ra, planlamaya aykın li-
man yapılaşmasına de-
vam ettığıkaydeilerek,
Denizcilik Müsteşarlı-
ğı'nın Kumculir Ko-
operatifı'ne yasal olma-
dığı için kiralamadığı
dolgu arazisini UND
Ro-Ro'ya kiraladığına
dikkatçekildi. Yasalara
aykın bir liman inşa
edılmesinin yanı sıra
ÇED Raporu'nun hazır-
lık aşamasında "Halkın
Katılımı Toplantısı" -
nın da yapılmadığı \TIT-
gulandı. Açıklamaya
şöyle devam edildi:
"Denizcilik Müste-
şarlığı tstanbul Bölge
Müdürlüğü tarafın-
dan Denizcilik Müste-
şarhğı'na yazılan ra-
porda şirketin şantiye-
sinden sorumlu mima-
nn "Zamanı gelince,
terminal işletme izni
için baş\Tiru yapılacağı'
beyanı, kanun dışılığı
sergilediği gibi, işlem-
ler başlamadan önce
alınması gereken iz-
nin, işlem bittikten
sonra alınacağının
söylenmesi hukuk dev-
leti ilkesinin ticari ka-
zançlar uğnına kolay-
lıkla bertaraf edildiği-
ni göstermektedir."
Bakû-Kıbns bağlantısıIstanbul Haber Servisi - Harp
Akademileri Komutanı Hava Or-
general Faruk Cömert, Bakû-
Tiflıs-Ceyhan (BTC) Petrol Boru
Hattı'mn güvenliğinin Kıbns
Adası'na özel bir önem kazandır-
dığını belirtti.
Harp Akademileri Komutanh-
ğı"nın düzenlediğı "Dünya ve
Türkiye'deki Enerji ve Su Kay-
naklarının Ulusal ve Lluslara-
rası Güvenliğe Etkileri" konu-
lu sempozyum dün başladı. Sem-
pozyumun açış konuşmasını ya-
pan Harp Akademileri Komutanı
Orgeneral Faruk Cömert, BTC
hattının. petrolün dünyaya güven-
li aktanmı, boğazlardaki tanker
taşımacıhğını azaltması açısın-
dan önem taşıdıgını \-urgulayarak
"BTC hattının güvenliği ile bu
hatla bağlantılı deniz ulaştır-
masının devamlıhk içinde ve
emniyetle sağlanması, Kıbns
Adası'na özel bir önem atfedil-
mesini de gerekli kılmaktadır"
diye konuştu.
Türkiye"nin Orta Asya. Orta-
doğu ve Hazar'a yakınlığından
dolayı doğalgazın dağıtımında
köprü görevi oynadığını ıfade e-
den Cömert. "Petrolde yüzde
88, doğalgazda yüzde 100 dışa
bağımlıyız. Borun dünya rezer-
vinin yüzde 62'si. toryumun da
>üzde 25'i Türkiye'de bulunu-
yor. Bu enerji kavnakları da ge-
leceğin temiz enerji kaynakla-
ndır" dedi.
Türkiye'de hidroelektrik sant-
rallann düşük kapasite ile çalış-
tınlarak çok pahalı yöntemlerle
elektrik ürettiğjni dile getiren Cö-
mert, nükleer enerii ile yenilene-
bilir enerii kaynaklannın tekrar
ele alınması gerektiğini kaydetti.
Cömert, Türkiye'nin su kaynak-
lan bakımından zengin bir ülke
gibi göriinmesine karşın BM ve-
rilerine göre gelecekte su sıkıntı-
sı yaşayacak ülkelerin arasında y-
er aldığını anlatarak "Bölge dışı
güçler tarafından geliştirüen
'Su Savaşlan' senaryoları su so-
rununun çözümüne engel olu-
yor. Su gelecekte savaşın değil
barışın. istikrarın. kalkınma-
nın kaynağı olacaktır" diye ko-
nuştu.
Stratejik .\raştırmalar Enstitüsü
Başkanı Murat Bilhan da petrol
ve doğalgaz kaynaklannın Türki-
ye'nin doğusunda ve güneyinde
toplandığını anımsatarak bu kay-
naklann doğudan batıya taşınma-
sındaTürkiye'nin en kısa, en eko-
nomik, eğer önlem ahnırsa en gü-
venli yol olacağını bildirdı. Türki-
ye'nin bu konumundan yararla-
namadığına dikkat çeken Bilhan,
"Boğazlar bu nedenle istismar
ediliyor. Bizden tek taraflı bir
iyi niyet de kasıtlı bir kötülük de
beklenmemeli. Pek çok ülke bi-
zi baypas etmeye çabşıyor.
AB'nin petrol ve doğalgaz açı-
sından dışa bağımlılığı düşünü-
lürse doğu-bad arasında kori-
dor olmak Türkiye'nin birlik-
teki önemini arttıracak. Bazı
AvTupa ülkeleri bunun farkın-
da, bazılan ise görmezden geli-
yor" şeklinde konuştu.
Bilhan, Istanbul Boğazı'nda
son 5 yılda tankerler ile tehlikeli
madde taşımacılığının yüzde 100
arttığını \
r
urgulayarak "Boğazla-
rın taşıdığı tehlike Ege Deni-
zi'ni de ilgilendiriyor. Ancak
Yunanistan bu konuda bizim
değil diğer ülkelerin yanında y-
er alıyor. Oysa Yunanistan ile
stratejik bir işbirliği yapılabi-
lir"' dedı
ABD'nin petrol ve doğalgaza
ulaşmak için Rusya'ya karşı Tür-
kiye'ye destek verdiğıni belirten
Bilhan, AB'nin ise bu konuda
Iran'ı odak haline getırmeye ça-
lıştığını söyledi.
YıldızTeknik Üniversitesinin (\ 1 L) her yıl geleneksel olarak düzenlediği ve sanat, medya
U e
^irçok alanda yılın en iyilerini seçtiği "Yıldızdan Ünlülere Ödül" töreni gerçekleştirildi.
2003 VlldlTİünni SBCtİ ^
I
'^
I Z U
öğrencilenn seçtiği ve önceki gece gerçekleştirilen ödül töreninde gazetemiz yazaria-
y * rından Emre Kongar en beğenilen yazar,Ali Kırca en iyi program yapımcısı,en iyi haber spi-
keri. Can Dündar en iyi köşe yazarı, Mehmet Aslanruğ en iyi aktör, Perran Kutman en iyi aktris. Beyazıt Oztürk en iyi eğ-
lence-shovy programı sunucusu, Kenan Işık en iyi varışma programı sunucusu, Demet Akbağ en iyi kadın tiyatro sanatçısı,
Haluk Bilginer en iyi erkek tiyatro sanatçısı, MFÖ en iyi müzik grubu dalında ödüle layık görüldü. YTÜ'lü öğrencilerden
bazılan, ödül töreninden sonra ünlülerle fotoğraf çektirme yanşına girdi. (Fotoğraf: ALPER KJZILTAN)
'Yargıya müdahale zemini hazırlanıyor'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
"Yargıya Neşter" operasyonunda Adalet
Bakanı Cemil Çiçek'in etkin rol alması
ve soruşturmayla tüm yargının hedef
alınması. yargıda rahatsızlığa yol açtı.
Danıştay Başkanı Nuri Alan, Çiçek in
konuyla ilgisi bulunmayan insan ve
kurumlann zan altında kalmasını
önlemesi gerektiğini belirterek bunun,
AKP'lilerin "yargıya güvenmedikleri"
açıklamasıyla birleştiğinde, amaç
konusunda soru işaretleri doğduğunu
vurguladı. Alan, yargımn yıpratılarak
yapılacak anayasa değişikliğuıe zemin
hazırlandığmı söyledi. Neşter-2
soruşturması öncesinde, Çiçek'in
soruşturmayı yürüten savcı Ömer Suha
Aldan ile birlıkte Yargıtay Başkanı
Eraslan Özkaya'yı ziyareti rahatsızlığa
yol açtı. Yayın organlannda, yargı
mensuplanna yönelik açık veya dolaylı
ifadeler bulunduğunu belirten Danıştay
Başkanı Nuri Alan, "Henüz inceleme
bitmeden, deliller açık seçik ortaya
konnvadan, yargının tümüne yapılan
suçlama, önce yargıyı yıpratmak.
yargıyla ilgili yapılacağı ifade edilen
anayasa değişikliklerine zemin
hazırlama amacına yönelik gibi
gözüküyor. Bu olgu daha önce
başlatılmış olan 'yargıya güvensizlik'
açıklamalanyla birleştiği takdirde
amacı konusunda soru işaretleri
doğuyor. Yargıda söylendiği biçimde
ldmseler varsa, mesleğin bunlardan
arındırılması gerekir" dedı. Hâkimler
ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekıü
Fehmi ülusoy da, tüm yargı kurumlan ve
üyelerinin töhmet altında bırakılmasından
duyduğu rahatsızlığı dile getirirken "Acı
olan bndur" dedi.
Bu arada, soruşturma kapsamında
gözaltma alınan zanlılann emniyetteki
sorgusu sürüyor. Zanlılar, sorgulannın
tamamlanması durumunda, bugün
DGM'ye çıkanlacaklar. Zanlılann gözaltı
süresi cumartesı günü doluyor.
ShovvTV Genel Müdürü Saner Ayar'm,
aynı tele%izyonda göstenmı süren
"Hayat Bilgisi" adh dizinin başka bir
kanaldan transfenyle ilgili anlaşmazlık
nedeniyle "rüşvet" ıddiasma konu
olduğu ve bu kapsamda gözaltma ahndığı
bıldirildi. Rüşvet çetesinin, soruşturmayı
yürüten Ankara DGM Savcısı
Ömer Suha Aldan*ın adını da kullandığı
ortaya çıktı. Yargıtay üyesi Ergül
Güryel de. hakkında çıkan iddialann
soruşturulması için Yargıtay
Başkanlığı'na başvurdu.
LÜTFİ KİBtROĞLUYENÎDEN ADAY
Yerel seçimler IstanbuTda
büyük sürprizler doğuracak
BAHADIRLI DA DESTEKLÎYOR
Salih Taşbaşı, AKP'nin
Bakırköy aday adayı
İstanbul Haber
Servisi - Eminönü
Belediye Başkanı
Lütfi Kibiroğlu, 28
Mart yerel seçimle-
rinde sürpriz sonuçlar
çıkacağını ve herkesi-
n buna hazırlıklı ol-
ması gerektiğini söyledi. Be-
lediye başkanlığına yeniden
Saadet Partisi(SP) adayı ola-
rak katılacağını belirten Ki-
biroğlu,"Eminönü miras
değil emanettir, ilçemizin
turizm, kültür ve ticaret
merkezi olarak yenilenme-
ye gereksinmesi vardır"
dedi. Gazetemizi zi-
yaret eden Başkan
Lütfi Kibiroğlu, Emi-
nönü ilçesinin tarihi
yanmada içerisinde
en önemli merkez ol-
duğunu vurguladı. Ki-
biroğlu, ilçede bugü-
ne dek 210 bin metrekare
granit taş döşendiğini anım-
satarak, "Göreve yeniden
seçilirsem ilçede bir santim
asfalt bırakmayacağım, ta-
rihi zenginliğinıize uygun
olarak ilçemiz gerektiği bi-
çimde yeniden düzenlene-
cek" dedi.
L.
İstanbul Haber Ser-
visi - Mimar Salih Taş-
başı, AKP'den Bakır-
köy belediye başkan a-
day adayı olduğunu
açıkladı. AKP hüküme-
ti tarafından Kızılay
Genel Merkez Yönetim
Kurulu'na atanan Ahmet Ba-
hadıriı tarafından da destekle-
nen Taşbaşı, 20 yıldır Bakır-
köy'de oturuyor. Taşbaşı, ilçe-
de engelliler, çevre, şehircilik
gibi konularda sivil toplum ör-
gütleriyle ortaklaşa yürüttüğü
çalışmalarla tanınıyor.
1957 tstanbul doğumlu olan
Taşbaşı, 1980'de istan-
bul Devlet Güzel Sa-
natlar Akademisi Mi-
marhk Yüksek Oku-
lu'ndan mezun oldu.
Toplu Konut, Yeşilköy
Havalimam ve Büyük-
çekmece Barajı şanti-
yelerinde, şantiye miman,
şantiye şefliği ve bölge mü-
dürlüğü görevlerinde bulunan
Taşbaşı, 1999 yılında siyase-
te atıldı. Aym yıl il genel mec-
lis üyesi seçilen Taşbaşı, iki
dönem il özel idaresi il daimi
encümen üyeliği görevlerinde
bulundu.
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
cüğü tersten okunuyor, düzgün mü diye bakınca,
anlaşılıyor ki pek çok şey ters, sonra yine "fas"a
dönülüyor.
Politikacılanmız ve bürokratlanmız da hiçbir iha-
leden ders almadan, istedikleri gibi ihale "fas"la-
maya devam ediyor. Varsın sonunda toslama ol-
sun!
Konuyu sözcüklere boğmadan ayrıntılara gire-
lim...
Bağımsız değertendirme kuruluşları TÜPRAŞ'ın
piyasa değerinin 2.8 milyar dolar olduğunu ihale-
den çok önce rapor etmişlerdi. Beklenen de bu
düzeye yakın bir satıştı.
Ancak zarflar açıldığında görüldü ki, taraflarzar-
fın içine sözü edilen fiyata yakın bir değer yazmak
yerine, "zarf atmayı" yeğlemişler! En yüksek fıyat
1 milyar 302 milyon dolar. Tıpkı yakın geçmişte,
Tekel'de olduğu gibi şimdi TÜPRAŞ'ta da aynı
soru:
- Bu kurumu gerçek fiyatının ne kadar altında
satalım?
Gözler özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) ve
Rekabet Kurumu'nda. ÖYK, Başbakan'ın baş-
kanlığında toplanacak ve son karannı verecek.
Rekabet Kurumu da sağ olsun, rehavet kurumu
gibi çalışıyor. Arada bir kasaba tüpçüleri arasın-
daki rekabeti kontrol ediyor, o kadar! Bu tür bü-
yük ışlerde de şu tutumu yeğliyor:
"Biz şimdi devreye girmeyelim, testi kınlırsa on-
dan sonra bakanz!"
Olur, kınklan sayarsınız!
Satın al-işlet-ödeme!
TÜPRAŞ'ın 1 yıllık kârı 400 milyon dolar. Dev-
lete ödediği vergi 7.2 milyar dolar. TÜPRAŞ, 3 yıl-
lık kân karşılığında değer bulmuş görünüyor. Sö-
zümüz TÜPRAŞ'a teklif verenlerden dışarı, şu
kaygıyı da dile getirmeden edemiyoruz:
Tabii bu parayı da öderlerse!
Zira geçmişteki kimi özelleştirmelerde pek çok
alıcı, yapılan anlaşmaya uymadı. Yapması gere-
ken ödemeleri, her türiü yasal çıkış yoluna baş-
vurarak yapmadı!
Neden böyle oluyor?
Birincisi, başta da vurguladığımız gibi bu konu-
da temel bir politika saptanamadı.
Iş, başagelen iktidarın özelleştirmeden sorum-
lu devlet bakanının üslubuylayürüyor. AKP iktida-
nnda ışin başında görünen kişi malı ye, affeder-
siniz Maliye Bakanı Kemal Unakıtan Kemal
Bey'in sempatisine, espri yeteneğine büyük say-
gımız var. Ama bütün yeteneklerini, malın sahibi
olarak satan için değil de sanki alacak olan kişi
için kullanıyor. Siz, "ben elimdeki malı ne pahası-
na olursa olsun satacağım. Gece gelsinler pija-
mamla çıkıp imzayı basacağım. Al malı git karde-
şim, paran olunca verirsin, diyeceğim. Babalar gi-
bi satacağım" derseniz ne olur?
Alıcı taraf, o "baba" sözcüğünü alır, her anlam-
da kullanır!
O zaman özelleştirmenin adı olur, ucuzlaştırma!
Ikincisi, özellikle ilk yıllarda özelleştirme ihale-
lerine girenlerin kafasında şu vardı:
Bu devlet kuruluşu benim rakibim. Satın alayım,
çökerteyim. Piyasada en güçlü ben olayım!
Üçüncüsü, özelleştirilecek kurumlann sahip ol-
duğu mal varlığı, kimilerinin iştahını kabarttı. En
çok da arsadan parsa çıkar mı, diye bakıldı. Çık-
tı! Böylece işin suyu da çıktı...
Dördüncüsü, ara başlıktan sonra vurguladığımız
gibi, ihalelere girenler bunun bedelini ödememe-
yi baştan kafaya koymuştu. Onlar için özelleştir-
menin anayasası şuydu:
Satın al-işlet-ödeme!
Eğer AKP de geçmişe ayak uydurursa, partiye
yeni bir ad bulmak da bize düşer
Al Kaçır Partisi!
ankcumıo ktv.ttnet.rtet.tr
Türkiye, rüşvet ve
yolsuzluk sınavında
• Baştarafı 1. Sayfada
ris'te gerçekleştirilecek
OECD toplantısında,
Türkiye, rutin incele-
meye alınacak. Bu top-
lantıda, Türkiye'de yol-
suzlukla mücadele ve
rüşvetin önlenmesi ko-
nusunda alman önlem-
ler ûzerinde durulacak.
Türkiye'nin bu alanda-
ki önlemlerinin yeterli
olup olmadığı ûzerin-
de durulacak.
Bu arada OECD, söz
konusu toplantı öncesi
Türkiye'ye yolsuzluk
ve rüşvetle mücadele-
ye dönük çeşitli soru
formlan gönderdi.
Adalet Bakanhğı'nm
koordinatörlüğünde bu
formlar, aralannda
Maliye Bakanlığı Ma-
li Suçlan Araştırma
Kurumu (MASAK)ve
Gelirler Genel Müdür-
lüğü'nün de bulundu-
ğu ilgili kuruluşlara
gönderildi. OECD'nin
soru formlannda, Tür-
kiye'nin yolsuzluk ve
rüşvete dönük ne ön-
lemler aldığı, ceza ka-
nunlannda bu tür suç-
lara yönelik ne tür ce-
zalar öngörüldüğü,
vergi kanunlannda bu
konudaki düzenleme-
ler, kara para aklamay-
la mücadeleye dönük
önlemler ve muhasebe
sistemi gibi çeşitli ko-
nular yer aldı. OECD,
şubat toplantısı öncesi,
ilettiği sorulann yanıt-
larının yam sıra ilgili
mevzuatla ilgili de
kapsamlı bilgi istedi.
Yetkililer,
OECD'nin rüşvet su-
çunun kapsamım ge-
nişlettiğini, Rüşvetin
Önlenmesi Sözleşme-
si'ne imza koyan ülke-
leri de tek tek büyüteç
altına aldığını, Türki-
ye'nin de bu çerçevede
rüşvet ve yolsuzlukla
mücadele incelemesi-
ne alındığını ifade etti-
ler. Öte yandan kara
parayla mücadele çer-
çevesinde oluşturulan
Mali Eylem Görev
Grubu'nun da (FATF),
Türkiye'yi önümüzde-
ki birkaç yıl içinde ül-
ke incelemesine alaca-
ğı vurgulandı. FAT-
F'nin kara parayla ilgi-
li diğer çalışmalar ne-
deniyle rutin ülke ince-
lemelerine bir süre ara
verdiği, denetime alı-
nacak sıradaki ülkeler
arasında Türkiye'nin
de olduğu bildirildi-